L .Ísıendiyaroğlu
Tepegöz cadı. Ahmet Refik so. Ney*in apart. 5/1 a- ,v Qiftehavuzlar Îs tVg r s a n i3 \ { iu J 67 I t’ÜST A KODUNUZU \ \ -V
b
-5> I C U W H U r ^ iif
1,0300 , j * I 1 : A H *1> İSSayın Taha Toros
Halaskârgazi caddesi 286
s I ¿
i 1
TT-
°° U
Çiftehavuzlar,20.3.1987
Sayın Toros,
Mart başında Milliyet Gazetesinde " Son Halifenin Son günleri" yazınızı ilgi ile okudum. Koyu bir Atatürk çocuğuy ve rahmetli Babamla bu hususta bir hayli anlaşmazlıklara rağmen o y a zıların Babamla ilgili olmasından ötürü onun ismine raslamamam ve çok aramama rağmen bulamamam size bu mektubumu yazmama vesile oldu.
Ben, 3 Mart 1987 de Gazetede "Cami çıkışı" fotoğraf ta Mecit efendinin solunda, ikinci planda cepheden görülen Başya ver Şekip Hakkı Beyin oğlu, Lebit Isfendiyaroğlu’yum.
Babam Mecit Efendinin daha Veliahtlık zamanında önce onun yaver», sonra da başyaveri olmuştu. Bu Başyaverlik Halifenin son günlerine kadar devam etmiş, bu arada Babam askerlikten istifa etmiş, Hususî kâtipliğine getirilmiş ve bu ödev Mecit efendinin memleketi teketmesine kadar devam etmiş, hatta Halife Babamı da
Isviçreye götürmek istemiş fakat Babam ailevî nedenlerden ötürü bu öneriyi nâzikâne reddetmişti.
Ben o zamanlar 10 ile 12 yaşlar arasında idim ve
Rahmetli Annemle beraber Kurtuluş Savaşımızı büyük heyecanla izlerdik, Tabiî Babamın Saraydaki faaliyetlerini, yaşım nedeni ile, ayrıntılı olarak bilemezdim, fakat genel çizgileri ile hâla belleğimde kalmış tır ve bunları ispatlayacak ta delillerim mevcut. Şoyleki:
1) Halife Mecit eıendinin Hususî kâtibi Şekip Hakkı Beye imza layıp verdiği çerçeveli fotoğrafı,
2) Dürrüşehvar Sultanın 8 Zilkade 1341 de " Kâtib-i Hususî Şekip Hakkı Beyefendiye yadigârımdır" diye kendi el yazısı ile imzaladığı fotoğrafı,
3) Sarayda " Medeese-tül- Hattatin muallimi Hüseyin Tahir zade nin" Fatih Sultan Mehmet’i resimlendiren ve" Seryaver Kaymakam
Şekip Hakkı Beyefendiye taktim" yazılı bir tezhip resmi,
4) Halifenin Dolmabahçe Sarayında Cumhuriyet mebuslarına verdi ği yemekte dâvetiyeieri imzaladıktan sonra Babama hediye ettiği
"Mont-Blanc"marka dolma kalem,
Paşaya yazılmış ve Atatürk’ün Nutkunda da rastlanan Babamın bir yazısı.
Salih Keramet Bey anımsadığıma göre Halifenin Babamdan evvelki Başyaveri ve Hususî kâtibi imiş fakat yukarıda da yazdığım gibi Babam son günlerine kadar onun "Seryaveri ve Hususî‘'katibi kalmıştır. Gerçek payı çok olan yazınızda bu hususların, özür dile rim, pas geçilmesi beni hayretlere düşürdüî
Her evlat bir Babanın, hele değerli bir Babanın - güzel Fransızca, Almanca ve Arapça bilirdi - anılarına bağlı kalır ve ondan arta kalan bâzı değerli vesikaları saklar.
Eğer çok muhterem îaha Toros Beyefendi bu vesikaları bizzat görmek isterlerse, kendilerine bir acı kahve olsa da ikram etmek ve kefcdileri ile müşerref olmak isterim.
Bu vesile ile derin saygılarımı sunarım, efendim.
İstanbul Üniversitesinden Emekli Fransızca Okutmanı
Lebit İsfendiyaroğlu
Adresim:
Tepegöz cadd. Ahmet PLefik sok. İTevin apart. 3/10
Çamlık»İnci Apt.D/13
atiler - İstanbul 29.3.1987
kayın Lebit Isfendiyaroğlu,
Mektubunuza teşekkür ederim. ('îsfendiyaroğlu) Soy adını görünee,merh
hum FETHİ İSPENDİYAEOĞLU*n u hatırladım.Hem yakın dostum,hem uzaktan hı
sımım idi• îsfendirogüllen çok geniş bir ailedir.Aceba siz de aynı' aile
den misiniz ? B u k o n u l a n , s i z i ziyaretim sırasında daha uzun görüşebil!-Benim gazetedeki yazılarım bir özettir.Sesleri banda alınan -geçen lerde kaybettiğimiz,değerli büyüğümüz-Salih Keramet ile,onun yerine husu sî katip olan ve Pariste sesi ve Haligfeyle ilgili bütün hatıratı,yene banda alınan Hüseyin Rakip Beyin ve Halifenin elyazılarından,aynca,mü
saade ile arşivden incelediğim kayıdlardan özetlenmiştir. Sizdeki vesaiki
inf e de tanışmak isterim. 0 yazımın sunuş kısmında da be
lirttiğim gibi,bu bir özetti.İleride daha genişçe,belki de bir kitap sek- de yayına hazırlanaçaktır.O zaman son Halifeye yazılanlarla,onun vazdık-
ları mektuplara da yer verilecektir.Ben bu arada küşk, seyahatim dolayısı
■S®..1*'tanbulda olmayacağım. Mayıs başlarında size tekrar yazar ve görüşme
gününü kararlaştırırız. Saygılarla.