• Sonuç bulunamadı

Zati Sungur öldü sihir bozuldu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Zati Sungur öldü sihir bozuldu"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1 Ş U B A T 1987

nnssnnsES

YÖNETEN: NECATİ DOĞRU

TT

Um

iyi sihirbaz, kötü sihirbazı kovar

P fc~ |

lk

sihirbazlık eski Mısırda ortaya çıktı. Ortaçağ Avru-

|, | pa sında yaygınlaştı. Günümüze geldi. Sihirbazlığın

sihrinin temelinde "var olanı yok, yok olanı var gibi

gösterme" yanıltmacası yatıyor...

Bizde sihirbazlık gerlliyormuş. Sihirbazlarımız çok iyi ni­

yetli. ilginin azalmasını, alet bulamamaya, yeterli paranın

olmamasına bağlıyorlar. Bu gerekçe yanlış. Son yıllarda halk

o kadar çok "sihirbazlık oyunu" İle karşılaştı ki, bıkkınlık gel­

di. işte "var olanı yok, yok olanı var" gibi gösteren birkaç

örnek...

h a y a l

I İHRACAT: Adam, olmayan ihracatı var gibi gös­

teriyor; "Ne sihirdir ne keramet diyerek" devletin milyar­

larını kaldırıyor.

HİLELİ İFLAS: Adam, bankadan büyük çapta kredi alıyor

Bu krediyi arsalara ve Boğaz da yalılara yatırıyor. Sonra da,

boşlukta duran baston oyunu yapan" sihirbaz pişkinliği

ile "İflas ettim borçlarım dondurulsun, takside bağlansın"

diyor.

d ü ş e n

ENFLASYON: Başbakanımız her yıl bütçe konuş­

malarında "Enflasyon yüzde 20'ye düşecek" diyor, ücret­

ler, enflasyon düşecekmiş gibi ayarlanıyor. Sonra enflasyon

yine yüzde 40-50'de kalıyor. Basbakanimız, "kâğıtta kayıp

ihlı...

olan baston oyunu yapan" sihirbaz bilmlşliğiyle yine var

olan yüksek enflasyonu yokm uş gibi gösteriyor.

YOK OLAN RADYASYON: Bütün dünya radyasyonun var­

lığını kabul edip, ona göre çareler ararken, Sanayi Bakanı­

mız "havada ters duran bardak oyunu yapan" sihirbazlara

taş çıkarırcasına TV de "Çayda da, fındıkta da radyasyon

yoktur" diyebiliyor.

KANSERSİZ DETERJAN: Kıbrıslı Türkler, Türk deterjanla­

rını tahlil ettiriyorlar. Kanser yaptığını saptayıp, almama ka­

rarına varıyorlar. Bizim bakanlığımız, "suya dönüşen

konfeti" oyunu yapan sihirbaz edasıyla "deterjanlarımız­

da kanser yapan m addeyi" yok sayabiliyor.

ÇEKİNCESİZ BAŞVURU: Avrupa Konseyi İnsan Hakları Ko-

m lsyonu'na kişisel başvuru hakkı tanınıyor. Demokraside

kocaman bir adım attık diye seviniyoruz, sonradan ortaya

çıkıyor kİ, başvuru mektubuna bazı çekinceler konmuş. Dı­

şişleri Bakanımız, "uzayıp kısalan üç İp oyunu yapan" sihir­

baz pişkinliği lie "Çekince yok" diyor. Konsey Sekretaryası

"Çekince var" diye açıklama yapınca da Bakanımız, "Onlar

çekince değil yorum" diyebiliyor.

Bunlar son bir haftada karşılaştığımız gerçek sihirbaz­

lık oyunlarından bazıları. Ortada bu kadar çok sihirbazlık

oyunu varken, ekmeğini sihirbazlıktan kazananların aç kal­

ması normal değil m İ?

N.D.

"M erak

'n ' 3 3 uyandırm ak

t i m gerek"

Prof.

Metin And.

Bebek yüzlü sihirbaz Sermet Erkin, T V ’de sihirbazlık hilelerinden bazılannı açıkladı. Bunun üzerine, "Sırlar açık­

lansın mı?” tartışması başladı.

O R U — ‘'İllüzyonda sırlann açıklanması doğru mudur?”

A N D — "S ırla n n ifşası olayı her zaman vardır.

) "Dünyanın en büyük 10 sihirbazı" arasın­

da sayılan Zati Sungur döneminde Türk

sihirbazları şehirlerde gazino ve tiyatro

sahnelerinin değişmez elemanları arasın-

daydılar

Bugün İse, İstanbul’da ancak 4 sihirbaz

sahneye çıkma olanağı bulabiliyor, sayı­

ları 50'yl bulan diğer sihirbazlar ise artık

ancak Anadolu'da çadırlarda gösteri ya­

pabiliyor

M İL L İY E T • 1

Zati S u n g u ra öldü sihir bozuldu

Esra ARSAN

lanarak gerçekleştirilen bu gösteri milyonlan büyülemişti.

Bugün dünyada illüzyon sanatı- ilgi giderek artıyor. Tanınm ış si­

hirbazlar milyarlık servetleriy­ le büyük paralar harcayıp, olağanüstü inandırıcı gösteriler sergiliyorlar.

^Sihirbazlar, parasızlık yüzünden, Batılı

meslektaşları gibi modern aletler alıp ye­

ni oyunlar geliştiremiyorlar. Bu yüzden,

halkın gösterilere ilgisi azalıyor. Genç ku­

şaklar ise, sihirbazlık sanatını tanımadan

yetişiyorlar

D

ü n y a c alü z y o n ist ünlü il­D a v id Copperfield, 1982’

de herkesin gözü önünde Özgürlük Hey­ kelini yok ettiği za­ man illüzyon sanatı doruğa ulaşmıştı. Bilgisayar teknolojisinin ve laser tek­ niğinin son

gelışmelerinden~yirar-Biz de Türkiye’de sihirbazlık sa­ natının bugün ne durumda olduğu­ nu araştırdık. Yerli sihirbazlarımız ne gibi şartlar altında çalışıyor, nasıl yaşıyorlar, ortaya koymaya çalıştık. Türkiye’de sihirbazlık 1936’da

Zati Sungur ile tanınmıştı. Zati Sungur, bütün dünyada kendi keşfi

olan ya da geliştirdiği oyunlarla

ta-"Sırları

açıklanırsa

sihirbazlık

bütünüyle

"Sırlarımızı

açıklayanı

aforoz

Silha Akkaya

ederiz"

Aynur Sungur,

Zati Su n gu r’un

kızı.

biter”

Zati Sungur’un da kitabı var. Sırları açıklamıyordu ama,

basit oyunları anlatıyordu. A m a eski oyunlar her yerde yayınlanıyor, herkes okuyabiliyor. Yalnız bazı profesyo­ nel oyunlar açıklanamıyor.”

-S O R U — “ İllüzyon sırra dayalı bir meslek değil mi?

Eğer hileler açıklanırsa kim eskisinden daha büyük bir zevkle izler oyunlarınızı?”

A N D — “ Evet, aslında açıklamamak lazım. Am a

Türkiye’de de buna merak uyandırmak gerekiyor. Ben şah­ sen sırlann açıklanmamasından yanayım. Fakat Türkiye’de bu konuda yayın yok, doğru dürüst alet bulunamıyor. Bu işi merak edenlerin de öğrenmeleri gerekiyor. Asbnda Ser­

met bunlan açıklamakla yeni meraklılar kazandırıyor.

r A “ j L L Ü Z Y O N , asbnda çok masum bir sanattır. İllüz­ yon sanatında insanlar hiçbir zaman kandınlmaz. *--- ‘ Bu işin hilesi, sim olduğu herkesçe bilinir. A n ­ cak insanların çocuksu duygularına, heyecanlarına ses­ lenen bu sanatın hilelerinin gizli kalması gerekir.

"Ç ü n k ü sihirbazlık bütün varlığını gizlere borçludur. Siz bütün sırlan açıklarsanız, bu çocuksu duygulan, he­ yecanlan yok etmiş olursunuz.

“ Sermet Erkin’in televizyondaki programından son­ ra evimizin telefonu hiç susmadı. Anadolu’nun çeşitli yer­ lerindeki illüzyonistler ‘Ne olur, şu programı durdurun.

Sermet, bütün hilelerimizi anlatıyor, kazanç kapımızdan oluyoruz’ diye yalvanyorlardı. Sermet’in programı her­

kesi çok üzdü.”

S

İ H İ R B A Z L I K T A sırlar dünyada da, Türkiye’de de açıklanmaz. Bundan bir süre önce sihirbazlık sırlannı açıklayan Peter Faik, üye olduğu bütün dernekler tarafından aforoz edildi.

“ Belki literatürde bu tip küçük hileleri açıklayan ki­ taplar vardır. Am a bunlar hem çok pahalıdır, hem de alanlar amatör ya da profesyonel illüzyonistlerdir. Alıp okurlar ve kimseye açıklamazlar. Sermet Erkin’in T V ’de yaptığı açıklamalar belki çok basit oyunları anlatmakta­ dır ama, şöyle bir düşünürseniz asbnda en basit bir oyunla en zor oyunun temeli aynı esasa dayanır. Seyirci birini biliyorsa, öbürünü de hemen anlar.

“ Sermet Erkin’in televizyondaki gösterilerinin video bandı ve Metin A n d ’ın açıklamalarıyla mahkeme tuta­ nakları İngilizceye çevrilerek, İngiltere, Fransa, İtalya, Almanya ve Kanada’daki illüzyonistler derneklerine ta­ rafımızdan gönderilmiştir. Eğer üyelikleri varsa kayıtla­ rının silinmesi istendi.”

El çabukluğudur

marifet

H

A L K dilinde sihirbazlık olarak adlandırılan il­ lüzyon sanatının gerçek­ te sihir, büyü, fal gibi soyut ve mistik kavramlarla hiç bir ilgi­ si yok. Bu sanatın bütün sihri

“ var olanı yok, yok olanı var

£

erme" temeline dayanıyor.

syonist, sahne üzerinde ya­ şanacak, sahne için hazırlanmış birtakım teknik özellikle sahip oyunları sergiliyor.

Sihirbazların “ ne sihirdir

ne keramet, el çabukluğu ma­ rifet” diye nitelendirdikleri il­

lüzyon sanatı Türkiye’ye 1936 yılında tüm dünyanın tanıdığı

Zati Sungur ile girdi. Zati Sungur 15-16 yıl önce

sahneyi bıraküğında kurduğu il­ lüzyon stüdyosunda binlerce öğrenci yetiştirmişti.

nman bir sihirbazdı. Sungur, dün­ yanın en ünlü on sihirbazı arasın­ daki yerini korurken illüzyon sana­ tında Türkiye’nin de var olduğunun simgesiydi.

Ancak Zati Sungur’un ölümün­ den sonra illüzyonizm sanatı öksüz bir çocuk gibi kaldı. Bugün T ü r­ kiye’de çalışmalarım sürdüren 50 profesyonel ve 2 binin üzerinde amatör illüzyonist giderek illüzyon sanatının yok olması endişesini ya­ şıyorlar.

İllüzyon Sanatını Tanıtma ve Kalkındırma Derneği’nde görüştü­ ğümüz illüzyonistler bu endişeleri­ nin nedenlerini şöyle açıklıyorlar:

NEDEN ÇADIR?

• Ü sta t' Zati Sungur, "B iz im

mesleğimiz bir sahne gösterisidir ve öyle kalmalıdır” derdi. Ancak ne

yazık ki sihirbazlık sanatındaki ge­ lişme Türkiye’de bu doğrultuda ol­ madı. Hünerlerini sergilemek için sahne bulamayan sihirbazlarımız önceleri Anadolu turnelerine çıka­ rak, çadırlarda, daha sonraları da içkili gece kulüplerinde ve pavyon­ larda çalışmaya başladılar.

• Daha çok düğünlerde ve sün­ net düğünlerinde, köylerdeki kah­ velerde gösteriler yapan sihirbazlar, mesleki açıdan kendilerini geliştire­ bilmeleri için gerekli olacak parayı kazanamadılar. Bu nedenle fazla masraf gerektirmeyen, aletleri az, el hünerlerine dayanan basit oyunla­ rı yapmakla yetinmeye başladılar. Bu da gösteri kalitesi düştüğü için sihirbazlığın iş alanını daralttı.

• Türkiye’de, yaşamım sihirbaz­ lıkla kazananlara çok az rastlanı­ yor. Profesyonel sihirbazların bir­ çoğu geçinebilmek için başka yan işlerle uğraşıyorlar.

• Gece kulübü ve pavyon gibi yerlerde gösteri yapan sihirbazlar, dansözlere göre ayarlanmış üç ya­ nı seyirciyle çevrili sahnelerde ça­ lışmak zorunda kalıyorlar. Oysa, si­ hirbazlık gizlere dayandığından, sa­ natçının arkasında, yanında hiç se­ yirci olmaması gerekiyor. Sihirbaz­ lar da çalıştıkları ortama göre, yap­ mak istedikleri birçok numarayı programlarından çıkartmak ve şov sahnesine uygun numaralar geliştir­ mek zorunda kalıyorlar. Bu da her zaman ilgi çekici olmuyor.

• Büyük eğlence yerlerinin orga­ nizatörleri programlarına sihirbaz almak yerine, striptizci almayı ter­ cih ettiklerinden sihirbazlar için şe­ hirlerde çalışarak, işyeri bulmak da büyük bir sorun oluyor.

iîiiiülüiüüiüiiii

SSSİiSSi

* Birbirine bağlı görünen ama ayrılabilen halka

oyunları

* İskambil oyunları

Boşlukta duran baston

Uçan kız

Kâğıtta kaybolan baston

Havada ters duran bardak

Yırtılıp tamamlanan gazete

Gazetenin İçine sürekli

s u

boşaltma

Uzayıp kısalan üç İp

Kâğıt altında kaybolan madeni para

Şiş sokulduğunda patlamayan balon

Suya dönüşen konfeti

★ içinde bir türlü su bitmeyen sürahi.

"Beni kıskanıyorlar"

E L E V İZ Y O N D A yaptı ğım program çocuklara yönelikti. Bu yüzden de çok basit çocuk oyunu hilelerini

Sermet Erkin

gösteriyordum. Bütün sorun, bu çok küçük 13 hile yüzünden çık­ tı. Düşünün, bizim sihirbazlan- mız o kadar basit oyunlarla uğ­ raşıyorlar ki, bundan gocunuyor­ lar. İnsanlar ne yazık ki kendi­ lerinden farklı olanı kıskanıyor­ lar. Hakkımda dava bile açtılar. Tabii üç-beş illüzyon hilesi öğre­ nen hemen sahneye çıkarsa, so­ nuç böyle olur. Beni dava etme­ lerinin gerekçesi sırra dayalı bir mesleğin sırlannı açıklamammış. Oysa bugün isteyen Amerika'da 5 bin dolara kız kesmenin bile ki­ tabını alıyor. Önemli olan aleti vermek değil, kullanabilmektir.”

1

«

Yeni oyunlar geliştirecek

para kazan am ıyoru z..."

Sihirbaz

Sabu...

B

Ü Y Ü K numaralanıl Türkiye’de yapılmaması için hiçbir ne­ den yok. Am a bir özgürlük Heykeli’ni yok etmek için mil­ yarlarca lira para harcamak gerekir. Bizde hangi sihirbazın o kadar parası olabilir? Yılın 2.5 ayını çadırlarda gösteri yaparak geçiren bir sihirbaz günde 40 bin lira kazanıyor. Tabii masrafları hariç. Bunu bütün bir yıla bölerseniz, ayda 200 bin lira eder. B u ­ nunla kendisini mi geçindirsin, yoksa yeni oyunlar satın alıp bü­ yük gösteriler mi yapsın? Gece kulübünde çalışan sihirbazlar ise gecede en fazla 10 bin lira kazanır. Ancak bugün İstanbul’da sa­ dece 7 gece kulübünde sihirbazlık gösterisi var. Bunlan da dört arkadaşımız paylaşıyor. Bir gecede birkaç yerde çalışan arkadaşla- nmız var. Bizim bugün tek sorunumuz çalışacak yer bulamamak. Yoksa büyük numara neden yapılmıyor diye düşünmüyoruz. O la­ nağımız olsa yapanz. Çünkü her numara ister küçük ister büyük olsun, dünyadaki bütün sihirbazlar tarafından yapılabilir.”

T a h a T o r o s A rşiv i

Referanslar

Benzer Belgeler

Yukarıda anlatılanlardan yola çıkarak aşağıda görünüşleri verilen cismin izometrik perspektifini, teknik resim çizim kurallarına ve işlem basamaklarına göre

10. .e uzunlugu artmlirsa cismin periyodu artar. Cismin N den Pye gelme sOresi T/12 dir.. Durmakta olan bir asansi:irOn tavan1na as1l1 olan esnek yay ile £ uzunlugundaki

Sayı doğrusu üzerinde taralı bölge aşağıdakiler - den hangisi ya da hangileri ile ifade

e Üssel gerçel sayı. ld

Basit faiz yatırıma ayrılan bir para (A) için yatırımda geçen süre (s) ve işleyen faiz (f) oranında kazanılan faiz tutarıdır.. Geçen süre basit faiz hesaplanırken

Filhakika, Allis-Chalmers, - konkasörler - öğütü- cüler - ehkler-maden kuyusu teçhizatı • çimento fabrikaları teçhizatı • un değirmenleri - bira fa- brikaları,

• Basit doğrusal regresyondaki basit kelimesi iki değişken arasındaki ilişkiyi açıklamak için. kullanılmasından, doğrusal kelimesi ise kurulan modelin

Ziyarete gelenlerin dağ, su ve mağara kültü içerikli anlatılar aktarması, geçmişten bugüne geleneksel inanışların yaşatılarak söz konusu mekânın kutsandığını ve