• Sonuç bulunamadı

İzinden dönüş

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İzinden dönüş"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İZİNDEN

DÖNÜŞ

S

E V G İL İ okuyucular ve dostlarına! Size, önceden de haber verdiğim gibi biraz dinlenmek üzere 15 günlük bir yaz tatili izni almıştım. İznimi geçirdiğim yer, işyerime, yâni M illiyet gazetesine 45 kilometre uzakta hücrâ ve sakin bir sayfiye yeriydi. Vücudum dinlendi. Am a, şu televiz­ yon denilen tatlı belâ, bizi rahat bırakmadı. Bizde ve dünyada ne gibi acıklı olaylar varsa, onları gösterdi ve huzurumuzu kaçırdı.

Bizim bu iznimiz sırasında merhum Nihat Erim ’in ve merhum Kemal Türkler’in öldürülmesi gibi pek mühim ve fecî cinayetler oldu. Bunlar, bizde huzur bırakmadı. Tatilde olduğumuz için de sizi bu facialardan dolayı teselli edemedik, bağışlayın bizi.

A ziz dostlarım ve okurlarım! Bu fecî olayların iznimize tesadüf etmesini A llah ’ın bir lütfü saydık. Çünkü, hâlâ köküne ve kökenine inilememiş olan tedhiş hareketi hakkında şahsen lüzumlu ve derinine bilgi edinecek imkâna sahip değilim. Olanlar oldu. Dostum ve takdirkârı olduğum Nihat Erim B ey’in bulunduğumuz sayfiyede katledilmiş olması, bizim kötü talihimiz oldu.

“ Şimdi ne yapalım?” diye herkes düşü­ nüyor, karar vermek için toplanıyor ve belki yetkililer yerinde, isabetli kararlar veriyorlar- ken, bu âciz kalem, bundan evvel de dediğim gibi, Türkiye’yi hâlâ harp halinde saymak­ tayım. Ben, buna o kadar inanmışım ki, evvelce de dediğim gibi, Türkiye’de bir millî koalisyon halinde harp kabinesi kurulmasını zorunlu görüyorum. Bu fikrim isabetsiz olabilir, fakat inancım samimidir.

Türkiye, Osmanlı devrinde iki defa bugünkü kadar tehlikeli durumlara düşmüş­ tür. Yâni devlet tehlikeye düşmüştür. Birisi çok eskidir. Yıldırım B eyazıt’ın Ankara mu­ harebesinde Tim ur’ a mağlûp olmasından sonra oğullarının her biri memleketin bir köşesinde ilân-î hükümet etmiş, fakat Çelebi Sultan Mehmet bunların hepsini yenerek, Osmanlı devletini kurtarıp, Edirne’de taht kurmuştu. Bu bakımdan Çelebi Sultan Mehmet’ e Osmanlı devletinin ikinci kurucu­ su denilse gerektir, ikinci büyük devletin dağılmusı tehlikesi, 1912 Balkan bozgununda olmuştur. Sırp, Yunan ve Bulgar orduları karşısında hâlâ sebebi açıklığa kavuşamamış bir panik yaratılarak, yüzbinlerce asker İs ­ tanbul’a canını atmış ve ancak Karadeniz ve Marmara’ da tutulan iki harp gemisinin uzun menzilli toplarıyla anc*ak durdurulabilmişti.

Ne var ki. Yıldırım Beyazıt bozgununda, Timur gelip geçmiş, Türkiye’nin içinde düşman kalmamıştır. 1912 Balkan bozgu­ nunda ise düşman, Çatalca hattının önün­ deydi. Bu hattın arkası selâmetti.

Bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu harp, bir cephesiz harptir. Düşmanın nerede olduğunu kestirmek kabil değildir. Çünkü, memlekette emniyet ve asayiş, sıkıyönetime rağmen hâlâ temin edilememiştir. Bunun için kimseyi suçlamıyorum. Bu, sadece bir müşahededir. H er gün emniyet, jandarma ve ordu mensuplarından şehit vermekteyiz. Komşularımız, hatta dost sandıklarımız, bu halimizden istifadeye kalkıp, sınır boyundaki insanlarımızı kurşuna dizmek ve Türk ırkına mensup soydaşlarımızı idam etmeye kadar cüret ve hıyanet göstermektedirler.

Başbakan Sayın Demirel’in de dediği gibi, Türkiye, Rusya müstesna, komşularının kendisinden çekinmeleri lâzım gelecek kadar büyük devlet ve büyük kuvvettir. Türkiye’ ­ nin meziyetini ve kuvvetini Batı, Doğulu dindaş komşularımızdan çok daha iyi takdir etmektedirler. N e var ki, Türkiye, gerçekten pek çok bölgelerinde halkın mal ve can emniyetini sağlayamamış vaziyettedir. T e ­ rörist adım verdiğimiz tedhiş hareketi, devlete ve devletin emniyet ve müdafaa kuvvetlerine nereden vuracağı belli olmayan programlı bir taktikle döğüşmektedir. Tür­ kiye, I I . M eşrutiyet’ten bu yana geçen 70 yılın en az yansını sıkıyönetimle geçirmiştir. Am a, bu sıkıyönetim hiçbir zaman parça parça olmamıştır.

imdi, ilk önce sıkıyönetimi bütün Tü r­ kiye’ye teşmil etmek şarttır. Bu sıkıyönetim idaresini de takviye eder. Şimdiki gibi, büyük bir sıkıyönetim haritasmrn dışına el uzatmayan sıkıyönetim, daima lüzumu kadar kuvvetli olmamaya mahkûmdur. Bu yazı, memleket işlerini bizden iyi bilen, bizden iyi düşünen yöneticilerimize —hâşâ— akıl ö ğ­ retmek nevinden bir şey değil, yetmiş yıllık müşahedenin bize verdiği selâhiyetle söylen­ miş sözlerdir. Sanırım, pek de yabana atıla­ cak şey değildir.

Bugünkü durumu ben, bir spor örneğiyle daha da somut hâle getirmek istiyorum. Sclcu-sağcı diye sınıflandırdığımız tedhişçi­ ler, serbest güreş kaidesini tatbik ediyor, Türkiye hükümetleri ise, hâlâ grekoromen güreşi yapıyor. Yâni onlar hükümeti nere­ sinden bulursa orasından tutup yere vur­ maya çalışıyor, hükümet ise, sadece belden yukarı çalışıyor. Bu haliyle bu güreşi kazan­ ması çok zordur. Ve biz hâlâ “ Ben yap­ madım, sen yaptın!” diye birbirimizi suç­ lamaya çalışıyoruz.

Geçen akşam üzeri radyodaki dinî ve ahlakî sohbetlerden birinde Peygamberimizin bir hadîsini söylediler. Dünyanın en büyük insanlarından biri olan H z. Muhammed:

— Susunuz, ve hoş görünüz. Bu en büyük ibadettir! diyor.

O Muhammed İd, Müslümanlara:

— Ben ahlâkın güzelliklerini tamam­ lamaya geldim! diye İlâhî vazifesini anlatmak istiyor.

Hangimiz tutuyoruz, bu din liderimizin sözünü?

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

— Tokat Milletvekili Ahmet Feyzi İnceöz ve 24 arkadaşının, ülkemizin sağlık sorunlarını tespit etmek ve gerekli önlemleri almak amacıyla Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün

TİCARET BAKANLIĞI TÜKETİCİNİN KORUNMASI VE PİYASA GÖZETİMİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI BAYRAM UZUNOĞLAN – Dilekçe Alt Komisyonu olarak tüketicinin

TÜBİTAK projelerinde başarı gösteren öğretmenlerimize, pandemi döneminde siperlik ve yüz koruyucu maske üretimi yapan okul yöneticilerimize başarı belgeleri

Madde 2- Madde ile 193 sayı lıGelir Vergisi Kanununun yatı rı m indirimi istisnası nı düzenleyen 19’uncu maddesinin yürürlükten kaldı rı lmasıönerilmektedir. Yatı rı

"Bakanlık merkez teşkilatında (laboratuvarlar hariç) görev yapanlar dışındaki personele, döner sermaye gelirlerinden, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunun tabip

9- Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından önce 19 Kasım 2019 tarihinde, daha sonra 09.12.2019 tarihinde yapılacağı duyurulan ihalenin 6 Aralık 2019 tarihinde iptal edilmesi

Teklifle, Kanunun 60 mcı maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde yapılan değişiklik ve Kanuna eklenen 61/A maddesi uyarınca, taşınmaz satış

Nurten ÇETİN- Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Doç.. Türkan