• Sonuç bulunamadı

Bölüm 9. Uzun Dönemde Hasıla ve Fiyat Düzeyi-I

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bölüm 9. Uzun Dönemde Hasıla ve Fiyat Düzeyi-I"

Copied!
40
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

BÖLÜM 9

UZUN DÖNEMDE HASILA VE FİYAT DÜZEYİ: KLASİK MAKRO MODEL

(2)

KLASİK MODELİN YAPISI

Keynes Genel Teori adlı eserinde piyasa mekanizmasının kendiliğinden tam istihdamı sağladığını savunan kendisinden önceki görüşü klasik model olarak tanımlamıştır.

Ondokuzuncu yüzyılda ve yirminci yüzyılın başlarında geliştirilen ve ekonominin uzun dönem işleyişini açıklayan klasik model, üç yapısal varsayım üzerine inşa edilmiştir.

(3)

KLASİK MODELİN YAPISI

i. RASYONELLİK VARSAYIMI

: İşalemi sektörünün (firmaların) ve

hanehalkı sektörünün (kişilerin) sırasıyla kar ve fayda

maksimizasyonunu amaçlamak anlamında rasyonel olduklarının

kabulüdür.

(4)

KLASİK MODELİN YAPISI

ii. PARA HAYALİNİN OLMADIĞI VARSAYIMI:

Firmaların ve kişilerin kar ve

fayda maksimizasyonunu parasal değişkenler üzerinden değil reel değişkenler

üzerinden gerçekleştirdikleri (kar maksimizasyonunu amaçlayan firmalar ne

kadar işçi çalıştıracaklarına karar verirken nominal ücreti değil, reel ücreti

hesaba katarlar) yolundaki kabulüdür.

(5)

KLASİK MODELİN YAPISI

iii. FİYATLARIN ESNEK OLDUĞU VARSAYIMI:

Klasik modelin

yapısını tanımlayan üçüncü varsayım, tüm piyasalarda fiyatların

esnek olduğu (ve buna bağlı olarak tüm piyasalarda işlemlerin arz

ve talebin eşitlendiği denge fiyatı üzerinden yapıldığı) hususudur.

(6)

KISA DÖNEMDE TOPLAM ÜRETİM FONKSİYONU

Klasik modeli oluşturan ana unsurlardan bir tanesi, toplam üretim fonksiyonu kavramıdır. Y=f(K, L)

Toplam üretim fonksiyonu bir ekonomideki n sayıda firma tarafından, üretim teknolojileri veri iken, belirli bir dönemde belirli miktarda girdiler kullanılarak üretilecek çıktı miktarını gösterir.

(7)

KISA DÖNEMDE TOPLAM ÜRETİM FONKSİYONU

Denklemdeki Y terimi, ekonomideki n sayıda firma tarafından üretim teknolojisi veri iken belirli bir dönemde üretilen maksimum çıktı miktarını gösterir.

Denklemin sağ tarafında yer alan K ve L terimleri ise, ekonomideki n sayıda firma tarafından belirli dönemde kullanılan sermaye miktarı(K) ve emek miktarını(L) gösterir.

(8)

KISA DÖNEMDE TOPLAM ÜRETİM FONKSİYONU

Klasik modelde firmaların sahip oldukları sermaye girdisinin miktarının analiz döneminde sabit olduğu ve firmaların sahip oldukları veri sermaye girdisini tam olarak kullandıkları varsayılır.

Dolayısıyla bir ekonomide belirli bir dönemde veri üretim teknolojisi üzerinden üretilecek maksimum çıktı miktarı, üretim sürecinde kullanılan emek miktarına bağlıdır.

(9)

KISA DÖNEMDE TOPLAM ÜRETİM FONKSİYONU

Üretim sürecinde kullanılan

emek miktarının artması

toplam

çıktının da arttığını ve dolayısıyla da

emeğin marjinal ürününün

(10)

KISA DÖNEMDE TOPLAM ÜRETİM FONKSİYONU

Kısa Dönem Toplam

(11)

KISA DÖNEMDE TOPLAM ÜRETİM FONKSİYONU

Şekildeki

pozitif eğimli

toplam üretim fonksiyonu, giderek

yatıklaşır-

giderek

yatay eksene doğru kıvrılır.

Bu durum

emek miktarı arttıkça

ilave birim

emeğin

üretime

katkısının

azaldığını

gösterir.

Firmaların üretim faaliyetlerinin

azalan marjinal verimler

kanununa

tabi olmasının nedeni,

sermaye girdisinin miktarı veri iken

çalışan

işçi sayısı arttıkça

işçi başına sermaye miktarının

(K/L)

azalmasıdır.

(12)
(13)
(14)

EMEK PİYASASI

Kişiler sahip oldukları toplam zamanı

çalışma

ve

dinlenme

arasında dağıtmaktadırlar.

Nominal ücretin (W) mal cinsinden değerini yansıtan reel ücret

artınca, dinlenmenin fırsat maliyeti artar ve kişi dinlenmeye daha

az, çalışmaya daha çok zaman ayırır. Diğer bir ifadeyle boş

zaman yerine çalışmayı ikame eder.

(15)
(16)
(17)
(18)
(19)
(20)

POTANSİYEL HASILA

Potansiyel hasıla ekonomideki sermaye girdisinin miktarından ve teknoloji düzeyinden etkilenir.

Bu bağlamda ceteris paribus sermaye girdisinin miktarı artınca veya teknolojik ilerleme meydana gelince üretim fonksiyonu yukarıya doğru kayar ve böylece potansiyel hasıla artar.

(21)
(22)

MAL PİYASASINDA DENGE KOŞULU

Milli gelir özdeşliğindeki (C + G + XN) teriminin tersine yatırımı temsil eden I terimi hem arzulanan-planlanan hem gerçekleşen bir harcama türü değildir.

Firmalar gerçekleştirdikleri yatırımı arzuladıkları-planladıkları için gerçekleştirmekle beraber, satmak için ürettikleri fakat talep yetersizliğinden satamadıkları malları stoklarına ilave ederek kendileri satın almak zorunda kalırlar.

(23)
(24)
(25)
(26)
(27)
(28)
(29)
(30)
(31)
(32)
(33)
(34)
(35)
(36)
(37)
(38)
(39)
(40)

Referanslar

Benzer Belgeler

“Atmosferik plazma sistemi” tanımı, sistemi oluşturmak için gerekli 2 adet atmosferik plazma dönel jeti, plazma jeneratörü, basınç kontrol ünitesi, 2

 Öte yandan uzun dönemde daha fazla firma piyasada olacağı ve endüstride toplam olarak üretim artacağı için fiyat daha düşük olacaktır.. Uzun dönemde aşırı

Öte yandan uzun dönemde daha fazla firma piyasada olacağı ve endüstride toplam olarak üretim artacağı için fiyat daha düşük olacaktır.. Uzun dönemde

• TEMEL ÜRETİM SİSTEMLERİ (Sürekli Üretim, Siparişe Dayalı Üretim, Parti Tipi Üretim, Proje Tipi Üretim, Gruplandırmaya Dayalı Üretim). • MODERN ÜRETİM SİSTEMLERİ

Kesikli veri: Her sayısal değeri alamadığı için, bazı veriler sürekli gösterilemez.. Örneğin: Bir apartmanda oturan kişi sayısını doğal sayılarla

Grafikte, 0 noktasından istenen toplam ürün eğrisi üzerindeki noktaya çizilen çizginin eğimi işçinin ortalama ürününü verir (grafikler için bkz. P&R sayfa 183)

• Kısa ve uzun dönem üretim,girdi kullanımı açısından farklılık gösterir.. •

İlk iki düzeydeki hareketlerin hem daha çok “kaynak-seferberliği” ilkesine göre örgütlendiklerini, hem de ekolojik sorunlar ın daha çok “ekolojik”