• Sonuç bulunamadı

Başlık: Pierre Loti (14 Ocak 1850-10 Haziran 1923)Yazar(lar):BAYKENT, TuğrulSayı: 7 DOI: 10.1501/OTAM_0000000166 Yayın Tarihi: 1996 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: Pierre Loti (14 Ocak 1850-10 Haziran 1923)Yazar(lar):BAYKENT, TuğrulSayı: 7 DOI: 10.1501/OTAM_0000000166 Yayın Tarihi: 1996 PDF"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

12 TUĞRUL BAYKENT

"Karanlık Yol Üstündeki Yansımalar" (Reflects sur le Sombre Route) esereni kaleme aldı.

1900 yılında Çin'de çıkan karışıklıklar üzerine Uzakdoğu'ya gönderilen filoda görevlendirildi. 1901'de "Pekin'in Son Günleri"ni (Les Derniers Jours de Pekin) yazdı. 1903'te İstanbul'a geldi ve 1904'te "İngilizlerin Bulunmadığı bir Hindistan"ı (L'Inde Sans les Anglais), 1905'te "Bayan Prune'ün Üçüncü Gençliğf'ni (La Troiseme Juennesse de Mme Prune) yazdı ve İstanbul'dan ayrıldı.

1906'da "Kırgınlar"ı (les Desenchantees) yazdı. Bu yıl Pierre Loti gemi komutanlığına getirildi ve albay rütbesine yükseldi. 1908'de "Philae'nin Ölümü"nü (La Yort de Phiale) yazdı ve 1910 yılında görevden ayrıldı. Aynı yıl kısa süreli olarak istanbul'a tekrar geldi, Divanyolu'nda bir evde kaldı. 1912'de "Bir Angkor Hacısı"nı (Un Pelerin d'Ankor), 1913'te son olarak İstanbul'a gelişinde "Can Çe-kişen Türkiye"yi (La Turquui Agonisante) yazdı. 1914'te Birinci Dünya Savaşı başlayınca ayrıldığı görevine geri döndü. 1916'da "Kuduz Sırtlan"ı (La Hyene Enrage), 1919'da "İlk Gençlik"i (Prime Jeunesse), 1921'de "Doğu'ya Üstdüzey Bakışaçısı"nı (Sup-remes Visions d'Orient) yazdı. 10 Haziran 1923'te Hendaye'de 73 yaşında öldü3.

Pirre Loti 73 yılda 40 eser vermiştir. Bu eserlerin dışında ne zaman kaleme alındığı kesin olarak tesbit edilemeyen eserleri de bulunmaktadır4. Bu eserlerden bazılan, özellikle Doğu dünyası ve Türklerle ilgili olanlar, Türkçe'ye tercüme edilmiştir. Örneğin "Can Çekişen Türkiye", 1973'te Türkçeye kazandınlmıştır5. "İsfahan'a Doğru" (Vers İsfahan)6 ile P.Loti'nin Le Figaro'da veya İstanbul'da kaleme aldığı makale ve mektuplann bir kısmı, olaylar tazeliğini korurken eski Türkçe ile basılmıştır7.

1876-77, 1887, 1890, 1894, 1903-1905 ve 1913 yıllarında Pier-re Loti Türkiye'ya gelmiş, Selanik, İzmir ve uzun müddet yaşadığı İstanbul'u tanımış8, edindiği izlenimler ve Türk hayatının üzerinde-ki etüzerinde-kisi eserlerine ilham vermiştir. O'nun eserleri, aynı zamanda Osmanlı tarihinin son dönemi için birinci elden kaynak vazifesini

3. Larousse du XX Siecle, Librairiee Larousse. Paris 1931, c.4, s.521.

4. Mesela "Dorment Ormanı Şatosu" (Le Chateau de la Belle-Au.Bois Dorment), "Korkunç Alman" (L'Horreur Allamende), "Kudüs" (Jaruselam) vb...

5. Turquie Agonisante, Paris 1913; Can Çekişen Türkiye 1914, (haz.: Fikret Şaha-noğlu), İstanbul 1973.

6. P.Loti, İsfahan'a Doğru, İstanbul 1914 (çvr.: t.H.Alişan) 7. P.Loti, Muhtasar Türkeli, İstanbul 1331 (çvr.: Reşat Siraceddin) 8. R.G. atabinenen, Pirre Loti, s. 10

(2)

PİERRE LOTİ (14 Ocak 1850-10 Haziran 1923) 13

de görmektedir. Nitekim P.Loti İstanbul'a ilk gelişinde henüz 26 yaşındadır ve bu sürede II.Abdülhamid'in tahta çıkışını (31 Ağus-tos 1876), I.Meşrutiyetin ilanını 1877-78 Osmanlı Rus Harbini (93 Harbi) bizzat yaşamıştır9. Aziyade, Bir Sipahinin Romanı, Fas'ta, Can Çekişen Türkiye, Sevgili Fransamızın Doğudaki Ölümü ve Doğu'ya Ustdüzey Bakışaçıları isimli kitapları Osmanlı Devleti, Türkiye ve Türklerle ilgili edebî ve tarihî belgeseller niteliğinde eserlerdir. Bu eserlerden özellikle Can Çekişen Türkiye yapıtı, Os-manlı Devletinin Batı Dünyası ile ilişkilerini konu edinir. Sevgili Fransamızın Doğudaki Ölümü (La Mort de Nötre Chere France En Orient) adlı eser de, Türklerin yaşamını, gelenek-göreneklerini, Batı Dünyası ile ilişkilerini incelemiş ve Birinci Dünya Savaşı son-rasında onların haklarını galip Avrupa ülkelerine karşı savunmuş-tur. Bunda Pirre Loti'nin, 1919-20 yıllarında, Türk Kurtuluş Sava-şı'nın bir bölümünü, Fransa ve Türkiye'den kendi vatandaşlarınca gönderilmiş olan belgelere dayanarak izlemesinin etkisi vardır. Bu eser, o dönemde Fransızlarla savaş halinde olmamıza rağmen, Fransız halkının Türklere karşı olan düşünce ve davranışlar ile itti-fak devletleri ve maşalarının yaptıkları mezalimi belgelemeye yet-mektedir10.

P.Loti, Batı'nın yanlı tutumu sebebiyle çarpıttığı sözde Ermeni katliamını da ele alarak gerçekleri yazmış11, İzmir'in Yunan işgali-ne girmesi hadisesi üzerinde durmuş12, böylece kendini anlatmakta aciz bırakılan Türklerin haklılığını Batı kamuoyuna duyurmaya ça-lışmıştır. Bu davranışı O'na ait ilk örnek değildir. Nitekim Trablus-garp henüz İtalyanlar tarafından işgal edilirken, İtalyanların tecavü-zünü şiddetle tenkit etmiş ve ardından patlak veren Balkan Savaşı'nda, Bulgarlar tarafından Osmanlılar'ın katliam yaptıkları hakkında çıkarılan iftira üzerine, asıl katliama uğrayanlann Türkler olduğunu ısrarla savunmuştur13. Şüphesiz Loti'nin Türkleri savun-ması, hem gerçekleri hemde Türklerin maziden beslenen faziletleri-ni iyi bilmesinden kaynaklanmaktadır. O'na göre "Şark, hülya ve efsaneler alemidir. Türk ise o rengarenk alemin gözüdür, dilidir,

9. Aynı eser. s. 13-14.

10. Pirre Loti. Sevgili Fransamızın Doğudaki Ölümü, (tere.: Tuğrul Baykent). basım halinde.

11. P.Loti, Les Masacres d'Armenie. Paris Calman-Levy

12. P.Loti, Atrocites Grecques dans la Vilayet de Smyrne (Mai 1919), Ceneve 1919. 13. Muhtasar Türkeli. s. 13-23: 44-63.

Referanslar

Benzer Belgeler

“Ülke Beyi” tarafından yönetilen Tiliura “bölgesel idare merkezi” olarak oldukça önemli bir kent görünümündedir.  Araştırmamız filolojik değerlendirmeleriyle

But considering the information given about the Azzi-Hayaša Land in the Hittite cuneiform texts and a small number of archaeological evidence it can be thought that

Söylev bir bütün olarak incelendiğinde, Cotta kendisini ilk gençlik yıllarından beri umudunu yitirmeyen, sabırlı, yılmaz bir karaktere sahip olarak;

Dünyanın çeşitli bölgelerinde tarih öncesi dönemlerden beri insanlığın, iletişim amaçlı çok farklı yöntemleri kullandığı bilinmektedir.. İnsanoğlu haberleşmede

1988 yılı kazılarında bulunan kısa bir tablette, Eski Asurca metinlerde daha önce merdivenlerin uzunluğunu belirtmek üzere geçmeyen uzunluk ölçülerinden ammatu ve

metinlerde geçen Mezopotamya kökenli tanrı adlarının anılması gerekse, adak çivilerinin yoğunlukla Torosların güneyi ve Güneydoğu Anadolu’dan gelişi dikkate

In addition to these texts, the statements such as “um-ma e-zi-ib-tum-ma” and “x GÍN ana e-zi- ib-tim” recorded in the concerned lines of the other three texts also reveal the

Data collected by means of an online LTA questionnaire and focus group interviews revealed crucial findings about the areas the Turkish EFL teachers received pre- or