• Sonuç bulunamadı

Katolik Kilisesi’nin modern dünyaya uyumu: II. Vatikan konsili ve katoliklerin yaklaşımı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Katolik Kilisesi’nin modern dünyaya uyumu: II. Vatikan konsili ve katoliklerin yaklaşımı"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Katolik Kilisesi’nin Modern Dünyaya Uyumu:

II. Vatikan Konsili ve Katoliklerin Yaklam

Doç. Dr. smail TAPINAR*

Özet

Protestanln ortaya çkna neden olan ve Reform’un yaplmasn hazrlayan olaylar, ayn za-manda Katolik Kilisesi’nin kendi içinden de baz eletirilerin seslendirilmesine zemin hazrlam-tr. 16.yy.’da balayan Hümanizm, Rönesans ve Reform hareketlerinin sonuçlarndan Katolik Ki-lisesi de etkilenmitir. Bunun sonucunda Katolik KiKi-lisesi kendi içinde baz konularn tartlmasn ve Trento Konsili’ni (1545-1563) toplama karar almtr. Ancak, bu ‘otoriter ve tepkisel’ tedbir-ler Kilise’nin kendi mensuplarndan daha da uzaklamasna neden olmutur. Katolik Kilisesi tari-hinde, Kilise’nin kendini ‘modern gelimelere ayak uydurmas’ ve hem doktrin hem de tekilat yaps bakmndan ‘güncellenmesini salamas’ anlamna gelen Aggiornamento yapma ihtiyacn hissettii ikinci önemli ‘reform’ çalmalar ise, üphesiz II. Vatikan Konsili ile olmutur. Aratr-mada Katolik Kilisesi’ndeki bu deiimler ve Katoliklerin buna tepkisi ele alnmaktadr. Anahtar Kelimeler: II. Vatikan Konsili, Katolik Kilisesi, Modernizm, Aggiornamento, Konsiller. Abstract

The events that cause the emergence of Protestantism and prepare the execusion of the Refor-mation form a basis of some criticism within the Catholic Church at the same time. Catholic Church also effected from Humanism which begin in the 16th century, Renaissance and Reform. As a result, Catholic Church decided to discuss some topics and to gather the council of the Trento (1545-1563). But the authoritative and reactional precautions resulted alienation of the Church’s own members. In the Church history, II. Vatican council made the huge changing in the field of the reconciliation of the church with the modernism which is called “Aggiornamen-to”. This study examines these changes of the Church and its reception by the catholics. Key Words: II. Vatican Council, Catholic Church, Modernism, Aggiornamento, Councils.

Giri

Hristiyanlk tarihinde ‘Reform’ kelimesi, genellikle Luther’in Katolik Kilise-si’ni eletirmesi ve Protestanlk mezhebinin ortaya çk ile dile getirilen bir kavram olmutur. Oysa, söz konusu Protestanln ortaya çkna neden olan ve Reform’un yaplmasn hazrlayan olaylar, ayn zamanda Katolik Kilisesi’nin kendi içinden de baz eletirilerin seslendirilmesine zemin hazrlamtr. Zira, 16.yy.’n bandan itibaren Avrupa kültür hayatn derinden etkileyen Hümanizm hareketi ve Rönesans gibi kültürel ve Reform gibi dini geliim ve deiimlerin sonuçlarndan Katolik Kilisesi uzak kalamazd. Bunun sonucunda, her ne kadar eski geleneksel yapnn kuvvetlenerek devam sonucunu dourmusa da, bu

(2)

dönemde Katolik Kilisesi kendi içinde baz konularn tartlmasn ve merkezî idareyi güçlendirecek yeni tedbirlerin alnmasn salayacak Trento Konsili’ni (1545-1563) toplama karar almtr.1 Ancak, bu ‘otoriter ve tepkisel’ tedbirler

Kilise’nin kendi mensuplarndan daha da uzaklamasna neden olmutur. Katolik Kilisesi tarihinde, Kilise’nin kendini ‘yeni gelimelere ayak uydurmas’ ve hem doktrin hem de tekilat yaps bakmndan ‘güncellenmesini salamas’ anlamna gelen Aggiornamento yapma ihtiyacn hissettii ikinci önemli ‘reform’ çalmalar

ise, üphesiz II. Vatikan Konsili ile olmutur. Katolik Kilisesi’nin hiyerarisinin, kurumlarnn ve dogmalarnn çan gerekleri ve gerçekleri göz önünde bulundu-rularak ‘yeniden düzenlendii’ bu konsil, üphesiz Trento Konsili’nden daha önemli ve kalc deiikliklerin gerçekletirilmesine neden olmutur.

Aratrmann Birinci Ksmnda, II. Vatikan Konsili’nin düzenlenmesini gerek-li klan artlar ve ‘modern gegerek-limeler’ belgerek-li balklar altnda ele alnacaktr. kinci Ksmda ise, II. Vatikan Konsili’nde alnan kararlar ve Katolikler içinden bu kararlara yönelik yaplan eletiriler üzerinde durulacaktr. Aratrmann sonunda, söz konusu Ksmlar’da ele alnan konularn deerlendirilmesi yaplacaktr.

I. II. Vatikan Konsilinin Toplanma Sebepleri

1870’de toplanan I. Vatikan Konsili ile birlikte ‘Papa’nn yanlmazl’ ( infail-libilité) dogmatik karar2 alndktan sonra, yeni bir konsilin toplanmas uzak bir

ihtimal olarak görülüyordu.3 Ancak, modern hayatn gerçeklerinin Kilise

mensu-bu hristiyanlar zor durumda brakmas ve hristiyan dünyasnn içinde mensu- bulundu-u parçalanmln inananlar arasnda sebep oldubulundu-u rahatszlk yeni bir konsilin toplanmasn gerekli klan sebeplerin banda gelmekte idi. Nitekim, Papa XXIII. Jean’n, papa olarak seçilmesinden üç ay sonra, Aziz Pavlus Bazilika’snda (Saint Paul Hors les Murs) 25 Ocak 1959’da ‘sadece hristiyan toplumun manevi

ihti-yaçlarn karlamak için deil, ayn zamanda herkesin beklentisi olan Kilise’den ayrlan cemaatlerin tekrar birlemesini salamak için’ bir genel konsilin toplana-ca kararn ilan etmesi yeni bir dönemin baladnn ilk iareti olarak kabul

1 Trento Konsili’nin Katolik Kilisesi ve konsiller tarihindeki yeri ve önemi ile ilgili bkz.: A. Michel, ‘Concile de Trente’, Dictionnaire de la Théologie Catholique, Paris 1946, c.15,

s.1414-1508; A. Tallon, ‘Concile de Trente’, Catholicisme Hier, Aujourd’hui, Demain, c. 15, s. 289-303,

Paris 1997.

2 Bkz.: I. Vatikan Konsili’nin 18 Temmuz 1870 tarihli Pastor Aeternus karar.

3 Gerçekten, bu karardan sonra Papa’nn konsil toplamak yerine ‘piskoposlarla istiare’ ederek meselelere çözüm bulaca, hatta konsiller devrinin kapand yönünde düünceler yaygnlama-ya balamt. Nitekim, Papa XII. Pie, hz. Meryem’in ‘göe yükselii’ (dogme de l’assomption de la Vierge Marie) dogmasn bu ekilde ilan etmitir. Geni bilgi için bkz.: Roland Minnerath, Histoi-re des Conciles, Paris 1996, s. 101.

(3)

edilmitir.4 Konsilin toplanma gerekçelerinde belirtilenlerden hareketle, söz

konusu konsil ‘Kilise’nin kendini zamann icaplarna uygun olarak güncellemesi’ anlamnda ‘aggiornamento’ olarak da anlmaktadr.5

Gerçekten, 1870 ylnda toplanan I. Vatikan Konsili’nden sonra genel olarak dünyada ve özellikle de Avrupa’da birçok önemli deiiklik yaanmtr. I. ve II. Dünya Savalar’nn yaanmas ile birlikte Avrupa’nn siyasi ve sosyal yapsndaki deiiklikler, komünist sistemin bata Sovyetler Birlii’nde ve Dou Avrupa ülkeleri, Çin ve Güney-Dou Asya ülkelerinde yerlemesi, kolonyalizmin boyun-duruundan kurtulan yeni devletlerin ortaya çk, Birlemi Milletler’in kurul-mas, insan haklarna dair kültürün yaygnlakurul-mas, hzl ekonomik büyümelerin gerçeklemesi, demokrasi ve özgürlük taleplerinin artmas, dünyann birbirine rakip çift kutuplu bloklamaya gitmesi ve Üçüncü Dünya Ülkeleri’nin dünya siyaset sahnesine katlmas gibi olaanüstü gelimeler, yeni bir dünya düzeninin ortaya çkmasna neden olmutur. Küresel ölçekte gerçekleen bu gelimelere üphesiz Kilise kaytsz kalamazd.6

Bu siyasi ve sosyal deiikliklerin yannda, hristiyanln kendi içinde de önemli gelimeler yaanmakta idi. Mesela; Kilise’nin kendi içindeki baz yeni hareketler ve sorgulamalar; ayinlerin icras, Kitab- Mukaddes, din adamlar snfnn organizasyonu, ‘laikler’in Kilise’nin faaliyetlerine katlmalar gibi konu-larda yeni talepler dile getirmekte idi. Bunlarn yannda, seküler kültürle müna-sebet, bilimsel ve teknolojik (özellikle de tbbi) gelimeler sonucunda ortaya çkan yeni problemler, ahlakî tefessüh, yeni felsefi açklamalar,7 protestanlarn

öncülüünde gelien ökümenik hareket gibi yeni gelimeler Kilise’nin en çok tartt gündem maddelerini tekil etmekte idi. te, bütün bu gelimeler, Katolik Kilisesi’nin kendi içerisinde ciddi kararlar almasn gerektirmitir.8

Papa XXIII. Jean’n 1959’da ilan ettii söz konusu karardan hemen sonra,

4 Paul Pouppard, ‘Concile Vatican II’, Dictionnaire des Religions, Paris 1993, c.1, s. 355.

5 Aggiornamento’ kavram, Papa 23. Jean’n II. Vatikan Konsili için kulland bir ifade olarak mehur olmutur. Papa, söz konusu ifadeyi özellikle hristiyanlarn ‘kendi dillerinde ayin yapma yetkisini veren’ Sacrosanctum Concilium adl Konsil yasas için kullanmtr. Detayl bilgi için

bkz.: Paul Pouppard, ‘Concile Vatican II’, Dictionnaire des Religions, Paris 1993, c.1, s. 356.

6 Roland Minnerath, Histoire des Conciles, Paris 1996, s. 102.

7 Mesela; ayn zamanda bir cizvit din adam olan Theilhard de Chardin’in evrim teorisi ve iman-bilim arasndaki uyumlu iliki ile ilgili yeni felsefi izahlarnn Kilise içinde sebep olduu tartma-lar buna örnek otartma-larak zikredilebilir. Konu ile ilgili bkz.: R. Winling, ‘Voies Nouvelles. Avanceés. Vatican II (1945-1965)’, Les Chrétiens et leurs Doctrines, edit.: Joseph Doré, Paris 1987, s. 374.

8 Genelde Hristiyanln özelde ise katolik Kilisesi’nin modernite paradigmas ile yüz yüze geliinin dini, sosyal ve siyasi sonuçlar ile ilgili geni bir deerlendirme için bkz.: Hans Küng, Le Christianisme, çev.: Joseph Feisthauer, Paris 1999, s.873-1055; Roland Minnerath, Histoire des Conciles, Paris 1996, s. 102.

(4)

dünyann çeitli ülkelerine yaylm olan 2593 piskopos ve din adam, 156 tarikat reisi ve 62 üniversite ile irtibata geçilmi ve kendilerinden konsilde hangi konula-rn ele alnmas gerektiine dair görü bildirmeleri istenmitir ve konuyla ilgili 2109 cevap alnmtr. 5 Haziran 1960’da, konularn deerlendirilip rapor haline getirilmesi için kardinal Tardini bakanlnda bir merkez komisyon ve o komis-yona bal hazrlk komisyonlar kurulmutur. Komisyon, teklif edilen konular 8972 balk altnda toplamtr.9 25 Aralk 1961’de, Noel bayramnda yaynlanan

Humanae salutis apostolik yasayla ilk defa Konsil’in toplanmas için çar

yapla-caktr. 11 Ekim 1962’de ise, bizzat Papa yapaca açlla konsiller tarihinin üphesiz en önemlilerinden biri olan II. Vatikan Konsili resmen toplanmtr. Konsil, 4 oturumda gerçeklemitir. Balangçta 2427 piskopos ile açl yaplan Konsil’in 7 Aralk 1965’teki son oturumunda 2399 piskopos hazr bulunmutur.10

II. Konsilde Alnan Kararlar ve Getirdikleri Yenilikler

II. Vatikan Konsili, Katolik Kilisesi’nin Ortaça’dan itibaren sürdürdüü ge-lenei deitiren deil, yeniden ve kökten yorumlayan bir konsil olarak alglan-mtr. Bu nedenle, konsilde Katolik Kilisesi’nin kilise tekilatnn düzeninden baz dogmatik esaslarna kadar önemli deiiklikler kabul edilmitir.

A. II. Vatikan Konsili Dokümanlar

II. Vatikan Konsilin’de dört yasa (constitutions), üç Bildiri (déclarations) ve

dokuz kararname (décrets) olmak üzere 16 doküman yaynlanmtr. Söz konusu

dokümanlar ve içerikleri u ekildedir: 11

1. Yasalar

a. Dei Verbum Yasas: 18 Kasm 1965’te kabul edilen bu dogmatik yasa ile,

Ki-lise’nin havariler yoluyla gelen kurtulu mesajna sahip olduu vurgulanm, ayn zamanda kutsal metinlerin söz konusu mesajdan sadr olduu belirtilmitir. Bu yasa ile, Katolik Kilisesi gelenein yannda Kutsal Ruh’un ilham ile yazlan

9 Söz konusu tekliflerin tamam daha sonra Acta et Documenta Concilii Oecumenici Vaticani II dizisi içerisinde Acta antepreparatoria adyla 15 cilt halinde yaynlanmtr. Geni bilgi için bkz.:

Roland Minnerath, Histoire des Conciles, Paris 1996, s. 103.

10 II. Vatikan Konsili papalar olarak bilinen Papa XXIII. Jean ile Papa VI. Paul’un dönemleri ile ilgili geni bilgi için bkz.: Yves-Marie Hilaire, Histoire de la Papauté, Paris 2003, s. 465-480;

Ro-land Minnerath, Histoire des Conciles, Paris 1996, s. 106.

11 Aratrmada II. Vatikan Konsili’nde alnan kararlar ve muhtevalarna dair kullanlan kaynaklar için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/index_fr.htm.

(5)

Kutsal Kitaba merkezi bir önem verdiini ifade etmitir.12

b. Lumen Gentium Yasas: 21 Kasm 1964’te kabul edilen ve Konsil’in en

önemli yasalarndan kabul edilen bu yasa ile Katolik Kilisesi, her ne kadar kendi-sini Petrus’un halefi olarak görse de, kendisine mensup olmayan dier hristiyan-larn da kutsalla ve hakikate sahip oldukhristiyan-larn kabul edecektir.13 Bu yasa,

Katolik Kilisesi dogmatik anlaynda önemli bir devrim olarak kabul edilecektir. Nitekim, bu yaklam önemli tartmalara sebebiyet verecektir. Ayn yasada, piskoposlar kurulunun Papa ile birlikte Kilise’ye hizmet ettikleri de vurgulanm-tr.14

c. Sacrosanctum Concilium Yasas: 4 Aralk 1963’te yaynlanan ve ayinlerin

ic-ras meselesinin yeniden tanmland bu yasada, dindalarn ayine katlmnn teviki ele alnmtr. Bu vesileyle gündeme getirilen ibadet ve ayinlerin dili meselesi sonucunda dindalarn kendi kullandklar günlük dille ibadat edebilme-leri düzenlemesi kabul edilmitir.15 Latince’nin yegane ibadet dili olmasndan

vazgeçilmesi önemli tartmalara sebep olmutur.16

d. Gaudium et Spes Yasas: Kilise’nin modern dünyaya yaklamnn ve modern

artlarda görevini nasl tanmladnn ele alnd önemli bir yasadr. 7 Aralk 1965’te kabul edilen yasa, Konsil kararlar arasnda heyecanla beklenen ve birçok tartmalara neden olan bir karar olmutur. Kilise’nin, insanln tamamn ortak kardelik paydasnda gördüünün ifade edildii yasada, mesajnn ‘belli bir kültü-re ait olmadn’ vurgulam ve mesajnn ‘her kültükültü-re uygun bir vasta ile akta-rlmasn’ benimsemitir. Aile, ekonomik ve sosyal hayat, fakir milletlerin geli-mesinin bir bar esasna dayal olarak destklendii vurgulanmaktadr. Söz konu-su yasada, Kilise’nin ateizm ile ilgili görülerine de yer verilmektedir.17

2. Kararnameler

a. Ad Gentes Kararnamesi: Kilise’nin modern dünyada misyonerlik faaliyetini

nasl yapacana dair düzenlemeler içeren bir kararnamedir. Kararname,

12 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_const_19651118_dei-verbum_fr.html. Ayrca bkz.: Paul Pouppard, ‘Concile Vatican II’, Dic-tionnaire des Religions, c.1, s. 355-358, Paris 1993, s. 356.

13 Paul Pouppard, ‘Concile Vatican II’, Dictionnaire des Religions, c.1, s. 355-358, Paris 1993, s. 355. 14 lgili belge için bkz.:

http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_const_19641121_lumen-gentium_fr.html.

15 Paul Pouppard, ‘Concile Vatican II’, Dictionnaire des Religions, c.1, s. 355-358, Paris 1993, s. 356. 16 lgili belge için bkz.:

http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_const_19631204_sacrosanctum-concilium_fr.html.

17 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_cons_19651207_gaudium-et-spes_fr.html.

(6)

dium et Spes adl yasay erh eder mahiyettedir. Buna göre, bütün katolikler

bulunduklar cemiyette hristiyanl yaymakla görevlidirler. Kararname, 2 aralk 1965’te kabul edilmitir.18

b. Presbyterorum Ordinis Kararnamesi: Ad Gentes adl kararnameyi tamamlar

mahiyette olan ve din adamlar snfnn modern dünyann gerçekleri karsnda görevlerini düzenleyen bir kararnamedir. Özellikle, insanlarn hayatlarn Kili-se’ye adamalarndaki saysal düü nedeniyle, yeni din adamlarnn KiliKili-se’ye kazandrlmas konusu üzerinde önemle durulmaktadr. Kararname, 7 Aralk 1965’te kabul edilmitir.19

c. Apostolicam Actuositatem Kararnamesi: 18 Kasm 1965’te kabul edilen

Kon-sil’in çok önem verdii bu kararname, din adam snfna mensup olmayan ‘laik-ler’in Kilise’nin misyonundaki yerini düzenlemektedir.20

d. Optatam Totius Kararnamesi: Modern dünyadaki gelimeler göz önünde

bu-lundurularak din adamlarnn eitimi meselesini düzenleyen bir kararnamedir. Eitim görecek olan seminaristin manevi, entellektüel, felsefi, telojik ve Kitab- Mukaddes konularnda iyi bir formasyona sahip olmas üzerinde durulmaktadr. Kararda, ayrca, din adamlarnn bekarl konusuna vurgu yaplmaktadr. Karar-name, 28 Ekim 1965’te kabul edilmitir.21

e. Perfectae Caritatis Kararnamesi: Kilise’ye bal tarikatlarn (ordres) ileyiini

yeniden düzenleyen bir kararnamedir. 11 Ekim 1965’te kabul edilen kararname-de, tarikat mensuplarnn bulunduklar bölgedeki piskoposlara ballklar ifade edilmitir.22

f. Christus Dominus Kararnamesi: sa Mesih’in temsilcileri olarak cemaatin

idaresinden sorumlu piskoposlarn görevlerini düzenleyen bir kararnamedir. Böylece, Kilise’nin misyonunu yerine getirmede Papa ile piskoposlarn birliktelii vurgulanmtr. Bu kararname, 28 Ekim 1965’te kabul edilmitir.23

g. Unitatis Redintegratio Kararnamesi: Katolik olmayan Hristiyanlarn durumu

18 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decree_19651207_ad-gentes_fr.html.

19 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decree_19651207_presbyterorum-ordinis_fr.html.

20 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decree_19651118_apostolicam-actuositatem_fr.html.

21 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decree_19651028_optatam-totius_fr.html.

22 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decree_19651028_perfectae-caritatis_fr.html.

23 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decree_19651028_christus-dominus_fr.html.

(7)

ve onlarla birlemeyi öngören ökümenizm meselesini ele alan çok önemli bir kararnamedir. Konsil’in kabul ettii bu kararla, o zamana kadar Katolik Kilisesi dndaki hristiyanlarn sapkn kabul edilmesinden vazgeçilmitir. Kararname, söz konusu hristiyan cemaatler ile ilgili birleme faaliyetlerini ve yöntemlerini karara balamaktadr. 21 Kasm 1964’te kabul edilen bu kararname, Katolik Kilisesi dogmatik esaslarnda önemli bir açlm olarak deerlendirilecektir.24

h. Orientalium Ecclesiarum Kararnamesi:Katolik Kilisesi’nin latin ayin usulü

dndaki ayinleri kabul eden (meselâ, bizans ayin usulü gibi) ve havari geleneini devam ettirenler eklinde tanmlad ‘Dou Kiliseleri’ ile ilikilerin ele alnd kararnamedir. Kararname, 21 Kasm 1964’te kabul edilmitir.25

i. Inter Mirifica Kararnamesi: 4 aralk 1963’te kabul edilen bu kararname,

Kili-se’nin misyonunu ve cemaati ile birliini salamas görevini yerine getirirken (radyo, televizyon, sinema, basn-yayn, tiyatro ve kamuoyu gibi) yeni iletiim araçlarn kullanmas gerektiini karara balamaktadr.26

3. Bildiriler

a. Gravissimum Educationis Bildirisi: Katoliklerin din eitimini düzenleyen

bil-diridir. 28 Ekim 1965’te kabul edilen bildiriye göre, çocuklarn din eitiminden ailelerin sorumlu olduuna vurgu yaplmakta ve devletin bu konuda otoriterisini kullanarak engel çkarmamas, aksine gerçeklemesi konusunda yardmc olmas gerektii belirtilmektedir. Bildiride, Katolik okullarnn bu görevi yerine getirme-deki sorumluluklar ile söz konusu okullardan baka eitim kurumlarnda okuyan çocuklarn da uygun hristiyanlk eitimi görmeleri konusunda Kilise’nin görevli olduu ifade edilmektedir.27

b. Nostra Aetate Bildirisi: 16 Ekim 1965’te kabul edilen ve üzerinde en çok

tar-tlan kararlardan biri olan Nostra Aetate Bildirisi, Kilise’nin

Hristiyan-olmayanlara yaklamn açklayan önemli bir dokümandr. Özellikle Yahudiler ve Müslümanlar’la ilgili ifadeler, geleneksel tutumu benimseyenler ile yaplan uzun tartmalar sonucunda kabul edilmitir.28

24 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decree_19641121_unitatis-redintegratio_fr.html.

25

lgili belge için bkz.:

http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decree_19641121_orientalium-ecclesiarum_fr.html.

26 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decree_19631204_inter-mirifica_fr.html.

27

lgili belge için bkz.:

http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decl_19651028_gravissimum-educationis_fr.html.

28 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decl_19651028_nostra-aetate_fr.html.

(8)

c. Dignitatis Humanae Bildirisi: Konsil kararlar arasnda en çok tartlan

bel-gelerden biri de, üphesiz din özgürlüü konusunu ele alan bu belgedir. 7 Aralk 1965 tarihinde kabul edilen bildiriye göre, ‘herkes hakikati arama, kabul etme ve ona sadk olmakla görevlidir.’ Bildiri, ‘hakikatin insanlara zorla kabul ettirilmesi-nin doru olmadn’ da açklamtr. Bu bildiri, herkesin vicdannn doru kabul ettii eye inanma özgürlüünü tanmas nedeniyle Kilise içerisinde ciddi tart-malara neden olmutur.29

B. II. Vatikan Konsilinde Alnan Kararlardaki Önemli Yenilikler

II. Vatikan Konsili’nde, Katolik Kilisesi hem kendini konumlandrmas çerçe-vesinde kendi içinde yaad meselelere hem de d dünyaya yönelik anlaynda radikal deiikliklere neden olacak kararlar almtr.30 Burada, söz konusu alnan

kararlardan sonuçlar itibariyle en önemli olanlar konu balklar halinde belirti-lecektir.31

1. badetlerin Yerel Dillerde Yaplabilmesi

Papa’nn 22 Ekim 1962’de yapt teklif üzerine Konsil’in ilk oturumunda ayinlerin icras konusu ele alnmtr. Konu ile ilgili metinler, ayinlerin icrasna dair temel görüleri incelemekte ve ‘inananlarn kutlamalara aktif katlmn salamay’ teklif etmekte idi. Buna göre, ayinlere itirak eden inananlarn ‘evha-ristiya (messe) ayininin ilk ksmnda ve sakrementlerin icrasnda’ günlük

kullan-dklar yerel dillerde katlmlar tartlm ve Sacrosanctum Concilium adl yasa ile

kabul edilmitir.32 Bu durum, gelenekselciler tarafndan iddetle eletirilmitir.

Zira, Protestan Reformu’na kar toplanm olan Trento Konsili’nde alnan karara göre ‘Katolik Kilisesi’nin ayin dili Latince olarak tespit edilmitir’.33

29 lgili belge için bkz.: http://www.vatican.va/archive/hist_councils/ii_vatican_council/documents/vat-ii_decl_19651207_dignitatis-humanae_fr.html.

30 Katolik Kilisesi’nin alm olduu kararlarn Kilise tarihi bakmndan önemi ile ilgili geni açklama için bkz.: Jean-Baptiste Duroselle – Jean-Marie Mayeur, Histoire du Catholicisme, Paris

1998, s. 118-123.

31 II. Vatikan Konsili’ne alnan kararlarn dogmatik sonuçlar için ayrca bkz.: Jaroslav Pelikan,

Doctrine Chrétienne et Culture Moderne Depuis 1700, çev. Pierre Quillet, c.5, Paris 1994, s.

322-332.

32 Roland Minnerath, Histoire des Conciles, Paris 1996, s. 107.

33 Bkz.: A. Michel, ‘Concile de Trente’, Dictionnaire de la Théologie Catholique, c.15, s.1414-1508, Paris 1946. Bununla beraber, 7 Temmuz 2007’de Papa XVI. Benedikt yeniden Latince ibadet yaplmasn tevik eden Summorum Pontificum baln tayan bir motu proprio belgesi

yaynla-mtr. Ancak, bu karar II. Vatikan Konsili taraftarlarnca iddetle eletirilmitir. Belgede, Latin-ce ayin Katolik Kilisesi’nin ‘olaanüstü bir ritüeli’ (rite extraordinaire) olarak tanmlanm ve ancak ‘bir grup düzenli kilise cemaati’nin istei üzerine papazn ayini Latince yapmas gerektii belirtilmitir. Söz konusu belge ve konuyla ilgili tartmalar için için

(9)

2. Kutsal Kitabn Dinin Merkezine Yerletirilmesi

Protestan Reformu’nun Kitab- Mukaddes’i yegane otorite (sola scriptura)

ka-bul etmesi yönündeki kararna kar toplanan Trento Konsili’nde, Katolik Kilisesi ‘Kilise geleneine’, onun temsilcisi olan Kilise ‘kararlarna’ vurgu yapm ve Kitab- Mukaddes’in Latince dnda bir dile tercümesini yasaklamt. II. Vati-kan Konsili’nde kabul edilen Dei Verbum yasas ile birlikte, Kutsal Kitabn

öne-mine vurgu yaplm ve Hristiyan imannn merkezinde yer ald belirtilerek otoritesi öne çkarlmtr. Bu karara ve Gaudium et Spes yasasna uygun olarak,

Kitab- Mukaddes’in her hristiyan tarafndan okunmas, aratrlmas tevik edilmi ve bu maksatla çeitli dillere tercüme edilmesi desteklenmitir.34

3. Kilise Yönetiminde Papa-Piskoposlar birliinin Kabulü

Trento Konsili ile birlikte Kilise’nin merkez yönetimi ve Papa’nn mutlak oto-ritesine vurgu yaplm, I. Vatikan Konsili’nde bu tutum daha da güçlendirilmiti. Ancak, piskoposlarn Kilise’nin idaresinin dnda braklmas çeitli idari sknt-larn yaanmasna ve eletirilere sebep olmutur. II. Vatikan Konsili’nde kabul edilen Lumen Gentium yasas ve Christus Dominus karar ile birlikte Papa’nn

icraatlarn Piskoposlar Kurulu ile istiare ederek yürütmesi karara balanmtr. Bu durum, özellikle Kilise’nin kuruluundan itibaren var olan ‘ibirliine dayal’ (collegialité) yönetim usulüne uygun bulunmutur. Nitekim, bu maksatla

‘Pisko-poslar Sinodu’ adyla bir tekilat kurulmu ve böylece Papa ile ‘yerel Kiliseler’ arasnda yakn ibirlii tesisinin yolu açlmtr.35

4. Laiklerin Kilise Misyonuna Aktif Katlm

Katolikler arasnda o güne kadar geçerli olan ‘Papa ve piskoposlarn yöneti-minde olan’ dar anlamdaki Kilise anlayndan vazgeçilmi, Kilise’nin misyonunu gerçekletirmede cemaati ile birliktelii vurgulanmtr. Apostolicam Actuositatem

kararnamesinde ifade edilen bu yaklamla, asl itibariyle, Kilise içerisindeki din adam snfna mensup olmayan ‘laiklerin’ Kilise’ye hizmette aktif katlmlarn salamak hedeflenmitir. Zira, katolikler arasnda Kilise’ye rahip olarak katlmla-rn azalmasnn, böyle bir karakatlmla-rn alnmasnda önemli bir etken olduu

bkz.:http://www.vatican.va/holy_father/benedict_xvi/motu_proprio/documents/hf_ben-xvi_motu-proprio_20070707_summorum-pontificum_lt.html; Henri Tincq, Les Catholiques,

Paris 2008, s. 267.

34 R. Winling, ‘Voies Nouvelles. Avanceés. Vatican II (1945-1965)’, Les Chrétiens et leurs

Doctri-nes, edit.: Joseph Doré, Paris 1987, s. 379; Henri Tincq, Les Catholiques, Paris 2008, s. 99, 106.

35 R. Winling, ‘Voies Nouvelles. Avanceés. Vatican II (1945-1965)’, Les Chrétiens et leurs

(10)

lidir.36

5. Katolik Olmayanlarla likiler ve Ökümenizm

II. Vatikan Konsili’nin ald en önemli kararlardan biri, üphesiz Katolik ol-mayan hristiyanlar Kilise cemaati içerisinde kabul etmi olmasdr. Böylece, ‘extra eclesia non salus’ sözü ile ifade edilen ‘Kilise dnda kurtulu yoktur’

dogma-s terk edilmi olmakta idi. Lumen Gentium yasas ile birlikte Katolik olmayan

hristiyanlarn da kutsalla ve havariler yoluyla nakledilen hakikate sahip olduk-lar kabul edilmitir. Konsil, Unitatis Redintegratio kararnamesini yaynlamak

suretiyle bir adm daha atarak, söz konusu kiliseler ile ‘birleme yoluna gidilebile-ceini’ yani ökümenizmi kabul ederek dogmatik esaslarnda yeni bir açlm gerçekletirmitir.37

Böylece, bir nesil öncesine kadar bir araya geleceklerine ihtimal bile verilme-yen protestan ve ortodoks kiliselerin temsilcileri ile birlikte bir araya gelinmi, onlarn da gözlemci olarak Konsil toplantlarna katlmalarna izin verilmi, hakikate sahip olduklar ve Kilise’nin manevi bedeninin bir parças olduklar kabul edilmitir.38

6. Hristiyan Olmayan Dinlerle likiler

Katolik Kilisesi dnda kurtuluun olmayacan kabul eden Katolik Kilisesi,

Nostra Aetate bildirisi ile birlikte Hristiyanlk dndaki dinlerin sahip olduklar

deerlerin takdir edilmesi gerektiini kabul etmi ve ortak noktalara vurgu yapmtr.39 Bildiride Yahudilik üzerinde özel olarak durulmu ve ‘antisemitizm’

reddedilmitir. Hinduizm ve Budizm dinlerinden de bahsedilmitir. Müslüman-larla olan münasebeplere de deinilen bildiride, onlarn tek Tanr inanc, Hz. brahim, Hz. Meryem ile ilgili inançlar ile ahiret ve kyamete olan inançlarndan, namaz, zekat ve oruç ibadetlerinden bahsedilmi, haçl seferleri nedeniyle arala-rnda gerçekleen husumetin unutulmas çars istenmitir. Bu vesile ile söz konu dinlerle diyalog yaplmas tavsiye edilmitir.40 Bu kararla Katolik Kilisesi,

dier dinlerdeki otantik deerlerin varln kabul ederek, hakikatin yegane temsilcisi olduu iddiasnda bulunmamtr.41 Bu nedenle, Nostra Aetate bildirisi,

36 Paul Pouppard, ‘Concile Vatican II’, Dictionnaire des Religions, Paris 1993, c.1, s. 357. 37 Paul Pouppard, ‘Concile Vatican II’, Dictionnaire des Religions, Paris 1993, c.1, s. 357. 38 Henri Tincq, Les Catholiques, Paris 2008, s. 103.

39 Paul Pouppard, ‘Concile Vatican II’, Dictionnaire des Religions, Paris 1993, c.1, s. 357.

40 Nostra Aetate bildirisinin Türkçe tercümesi için bkz.: Mahmut Aydn, Monologdan Diyaloa, Ankara 2001, s. 267-271.

41 R. Winling, ‘Voies Nouvelles. Avanceés. Vatican II (1945-1965)’, Les Chrétiens et leurs

(11)

Katolik Kilisesi’nin d dünyaya açlma kararnn en bariz ifadesi olarak kabul edilmitir.42

7. Din ve Vicdan Özgürlüü

II. Vatikan Konsili, ‘dini özgürlüü’ temel bir esas olarak kabul etmek suretiy-le çok esasl bir karar almtr. Dignitatis Humanae bildirisinde herkesin özgürce

hakikati aramakla yükümlü olduu, bulduu hakikate özgürce inanmas gerektii ve söz konusu hakikatin gereklerini özgürce yerine getirme hakk bulunduu ifade edilmitir. Bu nedenle, insanlara bir inancn veya hakikatin zorla kabul ettirilmesinin mümkün olmad; hakikatin, kendisini içerdii doruluun gücüy-le bakalarna kabul ettirecei karara balanmtr. Bu durum, Katolik Kilisesi’nin insanlar zorla hristiyanlatrma stratejisinden vazgeçtiinin de bir ifadesi olarak görülmütür. Oysa, din ve vicdan özgülüünün ne kadar önemli olduunu ve özgürce inanmann ne kadar büyük bir deer olduunu özellikle Komünist Dou Bloku ülkelerinden gelen Piskoposlar çok iyi biliyorlard. Nitekim, söz konu bildirinin kabulünde Prag Bapiskoposu Beran’n büyük etkisi olduu bilinmek-tedir.43

III. Konsil Kararlarnn Katolikler Arasndaki Yanks

Vatikan Konsili ile birlikte Katolik Kilisesi’nde yaplan bu deiiklikler, Kato-likler’in büyük çounluu tarafndan memnuniyetle karlanmtr. Bu durum, özellikle ‘Kilise merkezlilii’ni eletiren ve modern hayatn deerlerini benimse-yen Katoliklerin Kilise’ye olan ballklarnn ve sayglarnn benimse-yenilenmesinde ve devam ettirilmesinde üphesiz önemli bir rol oynamtr. Ancak, söz konusu kararlar Kilise içerisinde bir yandan ‘gelenee’ bal olarak bilinenler dier yan-dan kimi ‘muhafazakarlar’ tarafnyan-dan iddetle eletirilecektir. Her iki yaklam, Katolik Kilisesi’nin II. Vatikan Konsili ile birlikte gelitirdii ‘açlmdan’ rahatsz olmu, bu kararlar Kilise’nin kendi misyonundan sapma olarak deerlendirilmi ve her frsatta ‘eski gelenein’ yeniden canandrlmas için faaliyetlerde bulun-mulardr. Nitekim, Konsil’de alnan kararlarn Kilise içerisinde sebep olduu tartmalar dikkate alnm ve konsiller tarihinde ilk defa Konsil kararlarnn son paragrafna, alnan kararlar kabul etmeyenlerin ‘sapkn’ ve ‘kafir’ ilan edileceini

42 Henri Tincq, Les Catholiques, Paris 2008, s. 106.

43 R. Winling, ‘Voies Nouvelles. Avanceés. Vatican II (1945-1965)’, Les Chrétiens et leurs

(12)

belirten ‘anatema’44 maddesi konmamtr.45

1. Gelenekselcilerin Eletirisi

Katolik Kilisesi içerisinde II. Vatikan Konsili kararlarn en iddetli eletiren-ler, üphesiz ‘Tradisyonalistler’ olarak da bilinen ‘Gelenekselciler’dir. 1988’de Katolik Kilisesi’nden resmen ayrlan Gelenekselciler’in en önemli özellii ve ‘muhafazakarlar’dan farklar, II. Vatikan Konsili ile birlikte Katolik Kilisesi’nin doru yoldan saptn ‘açkça’ dile getirmi olmalardr. Eski Dakar Bapiskoposu olan Marcel Lefebvre’in ban çektii ve ‘Lefebvrist’ler olarak da bilinen Gele-nekselciler,46 kendilerinin de hazr bulunup altna imza attklar II. Vatikan

Konsili’ni özellikle iki konuda eletirmektedirler. Onlara göre Konsil, ‘ibadet ve ayin dilinin inananlarn kendi dillerinde icra edilmesini kabul etme’47 ve ‘din

özgürlüünü kabul etme’48 kararlarn almakla hata etmi ve ‘Katolik imannn

esasna dokunmutur’.49 Hatta, Marcel Lefebvre’e göre, böyle bir ‘konsilin

top-lanmasn Kutsal Ruh deil, ancak eytan ilham etmi olabilir!’.50

Onlara göre, Dignitatis Humanae bildirisinin kabulüyle birlikte ‘solucan

mey-venin içine girmitir’. Böylece, Kilise hakikatin mutlak temsilcisi olduu iddia-sndan vazgeçmi, relativizme ve sübjektivizme kap aralamtr. Ayn ekilde,

Nostra Aetate ile dier dinlerle diyaloa girmek ve onlarda ‘hakikat unsurlarnn’

varln kabul etmek, dier kiliselerle ökümenizm maksadyla diyaloa girmek Kilise’nin iki bin yllk iddiasndan vazgeçmesi demektir. Bu, ayn zamanda, Kilise’nin her türlü misyonerlik görevinden de vazgeçmesi anlamna gelmekte-dir.51

Gelenekselciler, II. Vatikan Konsili’nde alnan kararlarn sorumluluunu

44 Anatema: Kilise tarafndan heretiklere ve doru inancn dümanlar olarak kabul edilenlere kar verilen Kilise’den dlama karar. Bkz.: Michel Feuillet, Vocabulaire du Christianisme, Paris

2000, s. 7.

45 Winling’e göre, Kilise’nin ‘anatema’ ifadesini kullanmam olmas, Konsil’in ruhu olan ‘Kilise dndaki hristiyanlarla diyalou gelitirme ve birlii salama’ anlay ile uyum içindedir. Bkz.: R. Winling, ‘Voies Nouvelles. Avanceés. Vatican II (1945-1965)’, Les Chrétiens et leurs Doctri-nes, edit.: Joseph Doré, Paris 1987, s. 380.

46 Konsile katlanlar arasnda aznlkta olan ve Gelenekselciler olarak adlandrlan din adamlar unlardr: Kardinal Ottaviani, Kardinal Ruffini, Kardinal Siri, Piskopos Marcel Lefebvre, Pisko-pos Carli ve PiskoPisko-pos Staffa. Geni bilgi için bkz.: Henri Tincq, Les Catholiques, Paris 2008, s.

105.

47 Sacrosanctum Concilium Yasas kararlar.

48 Dignitatis Humanae Bildirisinde ifade edilen ‘istedikleri hakikati kabul etmede insanlarn özgür olduu ve herkesin kabul ettii hakikate sayg duyulmas gerektii’ yönündeki görüler.

49 Roland Minnerath, Histoire des Conciles, Paris 1996, s. 107. 50 Henri Tincq, Les Catholiques, Paris 2008, s. 105.

(13)

tolik Kilisesi’nin manevi varlna deil, Kilisesi’nin idarecilerine yüklemektedir. Bu nedenle onlar, eletiri konusu olan kararlardan geri adm atlmad müddet-çe, kendilerini söz konusu kararlar alanlar ve benimseyenlerle ayn çat altnda bulunamayacaklarn ilan etmilerdir. Temel olarak, Trento Konsili’nde alnan kararlara yeniden dönülmesini savunan Gelenekselciler, Katolik Kilisesi tarafn-dan iddetle eletirilmi ve ‘Kilise cemaatinden atlma’ (excomunication)52

cezasna çarptrlmlardr. 2. Muhafazakar Tepki

Konsil’in ilk oturumu olan ‘litürjiye’ yönelik tartmalardan itibaren, iki farkl anlay kendini açkça hissettirmeye balamtr. Bunlar, ‘ilerlemeciler’53 (

progres-sistes) ile ‘muhafazakarlar’ olarak iki gruba ayrlmlar ve konsil boyunca etkilerini

hissettirmilerdir. Muhafazakarlar, II. Vatikan Konsili’nin Katolik Kilisesi gelene-inde yapt deiiklikleri prensipte kabul etseler de, Kilise’nin eski merkeziyetçi anlaynn devamndan yana olanlar Konsil kararlarn ‘yorumlaryla’ eletirenler arasnda yer almlardr. Katolik Kilisesi’nin ‘muhfazakar karakterinin’ devamn-dan yana olan bu kesime göre, II. Vatikan Konsili’nde alnan kararlar esas itibriy-le Kilise’nin temel anlaynda bir sapma meydana getirmemitir. Onlara göre, asl mesele söz konusu kararlarn ‘yorumu’ndadr. Muhafazakarlara göre, Konsil kararlarnn çada ‘liberal deerlere’ göre yorumlanmas, Kilise’nin tarih boyun-ca ‘muhafaza ederek naklettii’ deerlere zarar vermektedir. Bu nedenle, ‘çada görünümlü’ fakat ‘tehlikeli’ olan yorumlara ve ‘deiikliklere’ kar Katolik Kilisesi’nin ‘korunmas’ gerekmektedir.54

Katolik Kilisesi’nin yönetiminde önemli bir güce ve etkinlie sahip olan mu-hafakar anlay, II. Vatikan Konsili kararlarn ‘Kilise geleneinde yeni bir açlm’ olarak deerlendirenlerle mücadele etmi ve her frsatta onlar iddetle mahkum etmitir. Bu konuda, özellikle II. Vatikan Konsili mimarlarndan saylan Alman ilahiyatç Hans Küng’ün durumu ilginç bir örnektir. II. Vatikan Konsili’nin

52 ‘Excommunication’ olarak fade edilen kavram, dinî cemaatten dlanma ve atlma anlamna gelmektedir. Ortaça’da papalar ve piskoposlar tarafndan heretiklere ve ‘Kilise’nin düman’ kabul edilenlere kar kullanlmtr. Kilise cemaatinden atlma ve dlanma cezasna çarptrlan-lar, kilisede icra edilen ‘sakrementler’e ve ayinlere (litürji) katlamaz. Bkz.: Michel Feuillet, Vo-cabulaire du Christianisme, Paris 2000, s. 50.

53 Konsile katlan ve ‘ilerici’ olarak bilinen din adamlar unlardr: Kardinal Liénart, Kardinal Frings, Kardinal Suenens, Kardinal Léger, Piskopos Smet, Piskopos Garrone ve Piskopos Helder Camara’dr. Burada hemen belirtilmelidir ki, ‘ilerici’ler arasnda en önde yer alan Kardinal Frings’in Konsil esnasnda kendisine danmanlk yapan ahs, günümüzde Papa XVI. Benedik-tus olan genç alman ilahiyatç Joseph Ratzinger’dir. Geni bilgi için bkz.: Henri Tincq, Les Cat-holiques, Paris 2008, s. 104-105.

(14)

tekili ve alnan kararlarn Katolik Kilisesi’nin ‘çada gelimelere uyum çabalar’ olarak deerlendiren ve bu yönde bir ilahiyat anlay gelitiren Hans Küng, bu görüleri nedeniyle mevcut Kilise yönetiminde söz sahibi olan muhafazakar kesim tarafndan ‘dini doktrinleri öretme yetkisinden mahrum edilme’ (missio canoni-ca) cezasna çarptrlmtr.55

Sonuç

II. Vatikan Konsili kararlar, üphesiz Katolik Kilisesi tarihinde önemli bir dönüm noktas olmutur. Trento Konsili ile birlikte merkeziyetçi, baskc ve otoriter bir döneme giren Kilise, modern dünyann gerçekleri ile yüzlemekten kaçnm ve içten içe çökmeye balamtr. Durumun ciddiyetini ve bir an önce tedbir alnmas gerektiini fark eden Papa XXIII. Jean, papa seçilmesinin hemen ardndan ökümenik bir konsil toplayacan ilan etmitir. Böylece Kilise, modern dünyann gerçeklerine göre yeniden yaplanmaya gitmenin gereklerini yerine getirme karar almtr. Böylece, Kilise’nin idaresi, ayinler, dogmalar, Katolik olmayan hristiyanlar ve dier dinlerle münasebetlerin yeniden düzenlenmesi yönünde kararlar alnmtr.

Söz konusu kararlar, Kilise’ye içinde yaad çan gerçekleri ile dorudan yüzleme frsat vermitir. Alnan kararlar, her köklü deiiklikte olduu gibi herkesi memnun edememi, kilise içindeki ‘muhafazakar’ kesim tarafndan iddetle eletirilmitir. Hatta, kimi din adamlar alnan kararlar ‘Katoliklik’ten sapma’ olarak deerlendirmi ve Kilise’den ayrlmtr. Bunlarn en önemlilerin-den biri ‘Lefebvriste’ler olarak da bilinen Gelenekselci harekettir. Katolik Kilise-si’nin alm olduu kararlarn Kilise içindeki ‘ilerici’ görüe sahip olanlar tarafn-dan gerçekletii genel olarak kabul edilmektedir. Ancak, Hans Küng gibi, onlar da tam istediklerini elde edemediklerini ifade etmektedirler. Burada, II. Vatikan Konsili’nde önemli katklar olan Yves Congar’n ‘Ortaya konan eser muhteem. Ancak, her ey elden geçirilmeyi bekliyor’ eklindeki sözü, herhalde durumu en iyi izah etmektedir.56

55 Hans Küng’ün II. Vatikan Konsili kararlar ve Kilise tekilatnn söz konusu kararlar uygulama-da gösterdii isteksizlie uygulama-dair eletirileri için bkz.: Hans Küng, ‘Une Grande Espérence Déçue’, http://www.temoigangechretien.fr/journal/article.php?num=3151&categ=Monde.

Referanslar

Benzer Belgeler

Katolik mezhebinde geleneğin ve buna bağlı olarak konsillerin önemli bir yeri vardır.. Katolik Kilisesine göre temel kararlar konsillerde alınır, inançlar

1958 de istanbul'un imarı için girişilen çalışmalarda Tophane'yi Karaköy'e bağlayan Kemeraltı caddesinin açılması lüzumu beli- rince, bu tarihî kilisenin mühim bir kısmı

Hristiyanların ilk toplantı yeri burası olduğu için de ilk kilise kabul edildi.. Mağaranın, yapılan ilâvelerle ne za- man Mağara - Kilise haline getirildiği

 Burada aslında Pavlus Korint'teki kaos kardeşlerine diyor ki: Rab size Mesihte çok fazla bilgi verdi: gerek yok başka bir filozof gelsin, size yeni öğretişler getirsin..

Yeni nesil bilgisayarlarda bilgi ifllemek elektronlar arac›l›¤›yla yap›lacak, ama bilgiyi baflka bilgisayarlara ya da aletlere iletmek için ›fl›ktan yararlan›lacak.. Bu

Aydınlar dilekçesini, askeri rejimin zor zamanı geç­ tikten sonra, yapılan “ucuz” bir kahramanlık olarak değerlendiren bu yazar, “sürü adamı olmadığını”

-Mesih İsa ele verildiği gece ekmeği aldı ve sana şükretti “Alın ve yeyin!” bu sizin için feda edilmiş olan benim bedenimdir; bunu beni anmak için böyle yapın”