• Sonuç bulunamadı

Bilgisayar Destekli Kalıp Tasarımında Örnek Bir Öğretim Modeli Geliştirme

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bilgisayar Destekli Kalıp Tasarımında Örnek Bir Öğretim Modeli Geliştirme"

Copied!
100
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)
(3)

BİLGİSAYAR DESTEKLİ KALIP TASARIMINDA

ÖRNEK BİR ÖĞRETİM MODELİ GELİŞTİRME

Nihal İlhan

YÜKSEK LİSANS TEZİ

GİYİM ENDÜSTRİSİ VE MODA TASARIMI EĞİTİMİ

ANABİLİM DALI

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

(4)

i

TELİF HAKKI ve TEZ FOTOKOPİ İZİN FORMU

Bu tezin tüm hakları saklıdır. Kaynak göstermek koşuluyla tezin teslim tarihinden itibaren 2 yıl (24) ay sonra tezden fotokopi çekilebilir.

YAZARIN

Adı : Nihal

Soyadı : İLHAN

Bölümü : Giyim Endüstrisi ve Moda Tasarımı Eğitimi

İmza :

Teslim tarihi :

TEZİN

Türkçe Adı: Bilgisayar Destekli Kalıp Tasarımında Örnek Bir Öğretim Modeli Geliştirme

(5)

ii

ETİK İLKELERE UYGUNLUK BEYANI

Tez yazma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyduğumu, yararlandığım tüm kaynakları kaynak gösterme ilkelerine uygun olarak kaynakçada belirttiğimi ve bu bölümler dışındaki tüm ifadelerin şahsıma ait olduğunu beyan ederim.

Yazar Adı Soyadı: Nihal İLHAN

(6)
(7)

iv

(8)

v

TEŞEKKÜR

Araştırmanın planlanmasından sonuçlanmasına kadar geçen süreçte değerli katkılarını hiçbir zaman esirgemeyen danışman hocam Sayın Prof. Dr. Şule ÇİVİTCİ’ ye, araştırmanın yürütülmesi sırasında emeği geçen kıymetli arkadaşlarım Öğr.Gör. Zeynep KAYA ve Şeyhmus AYDOĞDU’ ya, Ankara’ da bana evini açan canım dostum Gülşen KAYA’ ya, bana olan inançlarını yitirmeyen ve her zaman sabırla yanımda olan aileme ve sevgili dostlarıma teşekkür eder, saygılarımı sunarım.

(9)

vi

BİLGİSAYAR DESTEKLİ KALIP TASARIMINDA

ÖRNEK BİR ÖĞRETİM MODELİ GELİŞTİRME

(Yüksek Lisans Tezi)

Nihal İLHAN

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Aralık, 2015

ÖZ

Günümüzde teknoloji, eğitim öğretim uygulamalarında önemli bir yere sahiptir. Geleneksel öğretim yöntemleri yerini yeni öğretim yöntemlerine bırakmakta ve bilgisayar destekli eğitimler daha çok önem kazanmaktadır. Bu durum araştırma konusunun seçilmesinde bir etken olmuştur. Bu araştırmanın amacı, bilgisayar destekli kalıp tasarımı için örnek bir öğretim modeli hazırlamaktır. Bu doğrultuda, mesleki eğitim kurumlarının mevcut durumları incelenmiş, yaşanan sorunlar tespit edilmiş ve mevcut teknolojilere uygun bir öğretim modeli gerçekleştirilmiştir. Bu araştırma, örnek olay deseni (durum çalışması) ve deneysel yöntem kullanılarak tasarlanmıştır. Bilgisayar destekli kalıp tasarımı dersi örnek öğretim modeli için ihtiyaçlar belirlenmiş, bu doğrultuda öğretim tasarlanmıştır. Katılımcıların hazırbulunuşluk düzeylerini belirlemek ve eğitime yön vermek amaçlı ön test, eğitimin etkililiğini ve amaçlara ulaşma düzeyini belirlemek ve sonucunda öğretim modeline dönüt sağlamak amaçlı son test uygulanmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, mesleki eğitim kurumunda 2014-2015 öğretim yılında, Moda Tasarımı bölümünde meslek edindirme kursuna katılan 12 kursiyer oluşturmaktadır. Araştırmada, model tasarımına yön vermesi amacı ile katılımcıların hazırbulunuşluk düzeyleri ön test ile belirlenmiştir. Ön testte 5’i açık uçlu 5’i çoktan seçmeli olan 10 adet soru bulunmaktadır. Uygulamanın başarısını değerlendirip, model önerisine dönüt sağlayacak bilgiler ise son test ile elde edilmiştir. Son testte 5’i açık uçlu 15’i çoktan seçmeli olan 20 soru bulunmaktadır. Her iki testte tüm sorular eşit puanlanmıştır. Her doğru soru 1 (bir) puan her yanlış 0 (sıfır) puan olarak değerlendirmeye alınmıştır.

(10)

vii

Tasarlanan öğretim modeli katılımcılara uygulandığında sözlü dönüt ve test sonuçları değerlendirildiğinde etkili bir uygulama olduğu görülmüştür. Uygulama içeriğine göre nitelendirildiğinde, katılımcıların mesleki teknik bilgilerinin yeterli olmadığı ve uygulama içeriğinde daha fazla yer alması gerektiği anlaşılmış ve öğretim buna göre tasarlanmıştır. Eğitim sırasında katılımcıların konular arası bağ kurmakta güçlük çektikleri görülmüştür. Katılımcıların uygulama sırasında herhangi bir hata yaptığında, hatanın kaynağını bulup düzeltme konusunda zorlandıkları görülmüştür. Bu durumun daha çok örnek uygulamalar yaparak, gerçek hayattan kesit ders içerikleriyle giderileceği düşünülmektedir.

Bilim Kodu : -

Anahtar Kelimeler : öğretim modeli, öğretim tasarımı, bilgisayar destekli kalıp Sayfa Adedi : 97

(11)

viii

FOR COMPUTER-BASED MOLD DESIGN AN

EXAMPLE DEVELOPING A TEACHING MODEL

(Master Thesis)

Nihal İLHAN

GAZI UNIVERSITY

INSTITUTE OF EDUCATIONAL SCIENCES

December, 2015

ABSTRACT

Nowadays technology has an important place in educational practices. Leaving the traditional teaching methods which the new teaching methods and computer-based training are becoming more important. This situation is effect to choose researching topics. The purpose of this research, the sample for the computer-based mold design to prepare for a teaching model. On this purpose; examined the current situation of vocational training institutions, the problems have been identified in an appropriate and available technology education model was performed. This resource, case pattern (case study) and is designed using experimental methods. Computer-aided mold design course teaching model needs identified samples, is designed instruction in this direction. Participants pre-test to determine the presence and level of education in order to give direction, to determine the level of access to training effectiveness and purpose and the last test was applied in order to return to teaching model results. This resourse has been complited with 12 trainees which are Participants in Fashion Design section for vocational courses in 2014-2015 education year. In the study, the participants present levels in order to give direction to the model design was determined by pre-testing. The pre test has 10 questions, 5 of them has

(12)

ix

open questions, other ones are multiple choice. Evaluate the success of the application, the information will provide feedback on the model proposal was obtained by the post-test. 5 is open-ended in the last 15 tests with 20 questions are multiple choice. All questions were scored equally in both tests. Each correct question 1 (one) any incorrect score of 0 (zero) were evaluated in points. The data obtained in this study were analyzed by descriptive analysis using Excel. The obtained data was studied according to a result and suggestions were made. When interpreting test results and evaluating return when applied to the intended participatory teaching model has been shown to be effective in practice. According to the application as described in the content, there is not enough technical knowledge of the professional practice of the participants and agreed that more practice should take place in the content and teaching are designed accordingly. Participants has been difficulty to contact with each topics in the education. When you make any mistakes during the implementation, It was found to have difficulty in finding the source of the error correction. This situation is making more sample application is expected to be resolved with a real-life lesson content section.

Science Code :

Key Words : teaching model, teaching design, computer-aided mold Page Number : 83

(13)

x

İÇİNDEKİLER

ÖZ ... vi

ABSTRACT ... viii

İÇİNDEKİLER ... x

TABLOLAR LİSTESİ... xii

ŞEKİLLER LİSTESİ ... xiii

BÖLÜM I ... 1 GİRİŞ ... 1 Problem Durumu... 1 Problem Cümlesi ... 3 Alt Problemler ... 4 Amaç ... 4 Önem ... 4 Varsayımlar ... 5 Sınırlılıklar ... 5 Tanımlar ... 5 İlgili Araştırmalar ... 6 BÖLÜM II ... 8 KAVRAMSAL ÇERÇEVE ... 8

Türk Tekstil ve Hazır Giyim Sektörü ... 8

Tekstil ve Hazır Giyim Sektöründeki Teknolojik Gelişmeler ... 9

Bilgisayar Destekli Tasarım ve Üretim ... 10

(14)

xi

Türkiye’de Mesleki ve Teknik Eğitimin Tarihsel Gelişimi ve Bilgisayarın Eğitime

Girişi ... 11

Modüler Eğitim Sistemi ... 14

Öğretim Tasarımı ... 16

Öğretim Tasarımı Modeli ... 17

BÖLÜM III ... 20

YÖNTEM... 20

Araştırma Modeli ... 20

Çalışma Grubu ... 21

Veri Toplama Araçları... 21

Verilerin Analizi ... 22

BÖLÜM IV ... 24

BULGULAR VE YORUM ... 24

Bilgisayar Destekli Kalıp Hazırlama Dersi Ön Bilgi Tarama Testi Sonuçları ... 25

Bilgisayar Destekli Kalıp Hazırlama Dersi Öğretim Değerlendirme Testi Sonuçları ... 27 BÖLÜM V... 33 SONUÇ VE ÖNERİLER ... 33 Sonuç ... 33 Öneriler ... 34 KAYNAKLAR ... 36 EKLER... 40

EK.1 Öğretim Modeli Önerisi ... 41

EK.2 Erkek ve Kadın Beden Silüet Çizimleri... 71

EK.3 Çocuk Beden Silüet Çizimleri ... 72

EK.4 Standart Çocuk Beden Ölçü Tablosu ... 73

EK.5 Bilgisayar Destekli Kalıp Hazırlama Dersi Ön Bilgi Tarama Testi ... 74

(15)

xii

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 1: Öğretim Tasarımı Modelinin Aşamaları, Görevleri ve Çıktıları………...19

Tablo 2: Ön Bilgi Tarama Testi Sonuç Tablosu………...25

Tablo 3: Öğretim Değerlendirme Testi Sonuç Tablosu..………...27

(16)

xiii

ŞEKİLLER LİSTESİ

(17)

1

BÖLÜM I

GİRİŞ

Bu bölümde, araştırmanın problem durumu, amacı, önemi, varsayımları, sınırlılıkları ve tanımlar yer almaktadır.

Problem Durumu

Teknolojinin gelişmesi ile birlikte günümüzde bilgisayar kullanımı yaygınlaşmıştır. Bilgisayarlar, Matematik, Fizik, Tıp, Mimari, Grafik tasarımı vb. alanlarda problem çözümlerinde, öğretimin kolaylaştırılmasında yaygın olarak kullanılmaktadır. Tekstil ve Moda tasarımı alanı göz önüne alındığında bilgisayarlı kumaş tasarımı, desen tasarımı, giysi tasarımı, giysi kalıpları gibi birçok işin bilgisayar yardımıyla yapılması okul müfredatlarına bilgisayarlı derslerin eklenmesini zorunlu hale getirmiştir. Dersin öğretim yöntem ve teknikleri incelendiğinde geliştirilmiş olan öğretim modelinin çoğunlukla bilişsel alana yönelik olduğu ve motor becerilere dönük olmadığı gözlenmiştir. Bu durum konunun seçiminde etkili olmuştur.

Günümüzde okullarda karşılaşılan sorunlardan çoğunun geleneksel olarak nitelenen yöntemlerden kaynaklandığı gözlenmektedir. Bu yöntemlerde göze çarpan noktalar; bilgi aktarmaya önem veren öğretim anlayışı, ders kitaplarına aşırı bağımlılık, öğretmenin mutlak egemenliği, yaratıcı düşünmeye ya da kişisel görüşleri açıklamaya izin vermeyen sınıf ortamı, sunulan bilgileri anlamaya ve farklı yorumlar yapmaya olanak tanımayan öğretim yöntemleri şeklinde sıralanabilir. Sonuç olarak geleneksel olarak nitelenen

(18)

2

yöntemlerden kaynaklanan sorunların başında, öğretilen bilgilerin kalıcı olmaması, anlamlı hale getirilmemesi, sınavlar için ezberlenip daha sonra hızla unutulması, öğrendikleri bilgi ve becerileri gelecek yaşamlarında etkin bir biçimde kullanamıyor olmaları gelmektedir. Bu durum akademik başarıdan çok mesleki teknik bilginin öncelik olduğu Mesleki ve Teknik Ortaöğretimde büyük bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır (Sezgin M. E., 2002). Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) (2001) mesleki ve teknik eğitimi, teknolojileri ve ilgili bilimleri, uygulamalı becerileri, meslekle ilgili tutumları ve bilgileri içeren eğitim olarak tanımlamaktadır. Mesleki ve teknik eğitimin amacı, bireylere toplumsal hayata katkı sağlayacakları ve kendi hayatlarını devam ettirecekleri, kazancı sağlamalarına yardımcı olacak bir meslek kazandırmaktır (M.E.B., 2012, s. 42).

Ülkemizde Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) önderliğinde, Mesleki Eğitim ve Öğretim Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi (MEGEP) 2002-2007 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. Projenin amacı; Türkiye’deki mesleki ve teknik eğitim sistemini sosyo-ekonomik gereksinimler ve yaşam boyu öğrenme ilkeleri doğrultusunda bütünlüklü olarak güçlendirmektir. Proje kapsamında, toplam 576 mesleğe ilişkin sektör ve iş analizi yapılarak, yeterliliğe dayalı modüler öğretim programlarının geliştirilmesi ve bu programların yürütülmesini sağlayacak modüllerin hazırlanması, klasik program yapısından modüler esnek bir yapıya geçilmesi, mesleki eğitimin yeniden yapılandırılması konusunda önemli bir basamak oluşturulacak yeni bir politika belgesinin hazırlanması (Hayat Boyu Öğrenme), 30 pilot ilde mesleki eğitim ve öğretiminin SWOT analizlerinin gerçekleştirilmesi, sosyal ortakların kapasitelerinin güçlendirilmesi amacıyla yaklaşık 4 milyon Avro’luk 34 pilot projenin desteklenmesi sağlanmıştır. Bu çabadaki gaye, ülke kalkınmasına katkı sağlamaktır. Meslek eğitiminin başarısı, mezunlarının işe yerleşme ve katkıda bulunma başarısıyla ölçülebilmektedir. Bu konuda başarı kazanma yolunda, Mesleki Teknik Eğitim sisteminin gelişiminde, sektörel teknolojik yeniliklere adapte oluşu ve sektör – okul işbirliği önemli rol oynamaktadır. Elbette teknolojiyi sadece alıp getirmek yeterli değildir. Bu nedenle; Mesleki Eğitim Kurumlarının nitelikli iş gücü ihtiyacını karşılayabilmek için eğitim öğretim faaliyetlerini öğrencilerin yeniliklerden maksimum fayda sağlayacağı şekilde düzenlemesi gerekmektedir (M.E.B., 2012).

Mesleki teknik eğitimdeki mevcut durumu tespit etmek, sorunlar ve çözüm önerileri getirmek, tüm bunları raporlamak için meslek uzmanlarını bir araya getiren Mesleki ve Teknik Eğitim Çalıştayları düzenlenmektedir.

(19)

3

Mesleki teknik eğitimi geliştirme sadece devlet eliyle değil, ülkemizdeki büyük işletmelerin çabalarıyla da desteklenmektedir. Koç Vakfının 2006 yılında hayata geçirdiği “Meslek Lisesi Memleket Meselesi” adlı proje hem başarılı öğrencilere burs sağlamakta hem de sanayicileri buluşturup geliştirme ve strateji raporlarının hazırlanmasını üstlenmektedir. Yine Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD)‘ın kendi üyeleri ve konu uzmanı eğitimciler ile 2011 yılında düzenlediği “Mesleki Eğitim Çalıştayı” sanayicilerin bu konuya verdiği destek ve önemi açıkça göstermektedir.

Markalaşma ve kaliteli üretim, en temel rekabet unsurlarıdır. Kaliteli üretim için ise en önemli şart, nitelikli iş gücüne sahip olmaktır. Bu kapsamda, hazır giyim sektöründeki ihtiyaçlara yönelik olarak, çalışanlarda olması gereken mesleki yeterlilikler, bilgi, beceri ve davranış düzeyinde belirlenerek, mesleki ve teknik eğitim programlarının, bu yeterliliklere dönük olarak hazırlanması ve iş hayatının taleplerine uygun işgücünün yetiştirilmesi gerekmektedir (Koç Vakfı, 2012).

Giyim Üretim Teknolojisi alanında Meslek Liselerine bilgisayar destekli kalıp ve tasarım atölyeleri kurulmuştur. Donanım anlamında yeterli görünmesine rağmen öğretim faaliyetlerinde önemli eksikler bulunmaktadır. Mesleki alandaki MEGEP modülleri incelendiğinde, Kalıp Hazırlama Teknikleri dersine ait pek çok modül bulunurken Bilgisayar Destekli Kalıp Hazırlama (BDKH) dersine ait bir modül bulunamamıştır. Benzer içerikle sadece Bilgisayarlı Kalıp Sistemi adında tek modül bulunmaktadır. Bilişsel kazanımlara yönelik bu modülün sektörel ihtiyaçlar doğrultusunda geliştirilmesi gereği görülmüştür.

Tekstil ve hazır giyim sektörü, bilgisayar destekli kalıp ve tasarım programlarını kullanabilen nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak için mesleki eğitim kurumlarına yönelmektedir. Meslek liseleri, tekstil teknolojisi ve giyim üretim teknolojisi alan mezunlarının iş bulabilmelerini ve çalışma ortamlarına kolay adapte olmalarını sağlamak amacıyla eğitim programlarının ve eğitim ortamlarının sektöre ve gelişen teknolojiye göre düzenlenmesi gerekmektedir (Keleş, 2010).

Problem Cümlesi

(20)

4

Alt Problemler

Araştırmanın genel problemi doğrultusunda aşağıda yer alan alt problemlere cevap aranmıştır. Bu alt problemler şunlardır:

1. Mevcut eğitim sisteminde bilgisayar destekli kalıp hazırlama dersi eğitimi nasıl yapılmaktadır?

2. Bilgisayar destekli kalıp tasarımı dersi için öğretim modeli nasıl geliştirilebilir? 3. Geliştirilen modelin etkisi nasıl olmaktadır?

Amaç

Bu araştırmada; Tüm sektörlerde olduğu gibi hazır giyim sektöründe de yaşanan teknolojik gelişmelere uyum sağlamak ve bu gelişmelere ve özelliklere göre hazırlanan bir öğretim modeli oluşturmak amaçlanmaktadır. Bu amaç doğrultusunda; mevcut durumu inceleyerek eksiklikleri belirlemek ve örnek bir öğretim modeli hazırlayarak, günümüz ve gelecek eğitim sitemine katkı sağlamak hedeflenmektedir. Hazırlanan modelin, nitelikli iş gücünün yetiştirilmesine ve ülke kaynaklarının verimli kullanılmasına yardımcı olacağı düşünülmektedir.

Önem

Mesleki eğitim kurumlarında verilen eğitimin temel amacı, sektörün ihtiyacını karşılayabilecek kalifiye eleman yetiştirebilmektir. Eğitimini tamamlayan her bireyin, bu ihtiyaca cevap verebilecek donanıma sahip olması gerekmektedir. Bu nedenle, eğitim kurumlarının, çağın gerektirdiği ve mesleklere özgü, doğru araç gereç ve ekipmanları kullanması zorunlu hale gelmektedir. Doğru ekipman seçiminin yanında, bireylere doğru kullanım için gerekli bilgi ve becerilerinin kazandırılması da çok önemlidir. Bu aşamada, eğitici ve eğiticinin kullanacağı öğretim modelinin önemi ortaya çıkmaktadır. Araştırma sırasında incelenen çalışmalar ve Milli Eğitim Bakanlığı web sitesindeki belgeler içerisinde konu ile ilgili tek bir modül bulunmuştur. Mevcut modül incelendiğinde, bilgisayar destekli kalıp hazırlama sistemlerinin yazılımlarının kullanımına yönelik bilişsel hedeflere ağırlık verdiği görülmüştür. Hazır giyim alan bilgisi göz önüne alındığında sektörel uygulamalarda bilişsel alan ve motor becerilerin bir arada ve uygulamaya dönük basamaklar ile harmanlanması ihtiyacı görülmektedir. Bu bağlamda araştırma, bu eksiği

(21)

5

doldurması, eğiticilere yol göstermesi, günümüz eğitim sistemi ve gelecek eğitim sistemine katkı sağlaması açısından büyük önem taşımaktadır.

Varsayımlar

1. MEGEP Projesinden elde edilen bilgilerin doğru olduğu varsayılmıştır. 2. Mevcut modülün okullarda, tam olarak uygulandığı varsayılmıştır.

Sınırlılıklar

1. Araştırma, MEB’ e bağlı bir mesleki eğitim kurumunda 2014-2015 öğretim yılı, Moda Tasarımı Bölümünde öğrenim gören kursiyerler ile sınırlıdır.

2. Araştırma, 2-6 yaş etek kalıbı hazırlama ve serileme konusu ile sınırlıdır. 3. Araştırma, 2011 - 2015 tarihleri ile sınırlıdır.

Tanımlar

Araştırmada kullanılan tanımlar aşağıda yer almaktadır.

Modül: Bir meslek alanının öğretim programında kendi içinde bir bütün olan, tek başına

öğretilebilir içeriğe sahip, kendi alanındaki diğer programlarla bütünleşerek daha geniş meslekî işlevler grubu oluşturma özelliği gösteren program birimidir. Her modül ile bir yada birkaç yeterliğe yönelik bilgi ve beceri kazandırılır (M.E.B., 2010).

Modüler Öğretim: Eğitim programının modüllerden oluşmasıdır. Modüllerde bölümler

hiyerarşiktir veya belirli bir sıra takip eder. Modüllerin bir bütünlük ve sıra içinde gruplanması ile modüler programlar oluşturulur (M.E.B., 2010).

Öğretim Tasarımı: Belirlenmiş bir öğrenci grubu ve belirlenmiş bir öğrenme alanı için

öğrenci bilgi ve becerilerinde istenilen değişiklikleri oluşturmak için gerekli olan en iyi öğretim yönteminin hangisi olacağına karar verme süreci olarak tanımlanır (Ocak, Deveci Topal, Ağca, ve Akçayır, 2011, s. 9).

Öğretim Modeli: Sınıf içi aktivitelerin ve öğretimsel faaliyetlerin daha etkin ve verimli

hale getirilmesi için izlenen adımlar ve prosedürlerdir (Ocak, Deveci Topal, Ağca, ve Akçayır, 2011, s. 7) .

(22)

6

Bilgisayar Destekli Tasarım (Computer Aided Design): Tasarımcının genellikle çizim

gösterici bir bilgisayar ucu başında, gerçekleştirmek istediği tasarım için geliştirilmiş yazılım dizgelerinden yararlanarak etkileşimli biçimde çalışmasına olanak hazırlayan araştırma ve uygulama alanı (Türk Dil Kurumu, 2006).

İlgili Araştırmalar

Bu bölümde, öğretim tasarım modeli geliştirme ve kalıp hazırlama dersi ile ilgili yapılan araştırmalara yer verilmiştir.

Çeğindir (2001), “Mesleki Eğitim Fakültesi Giyim Endüstrisi ve Moda Tasarımı Eğitimi

Bölümü Koleksiyon Hazırlama Dersi İçin Örnek Bir Ders Program Modeli Hazırlama” adlı tezinde, sektör araştırması ardından koleksiyon hazırlama aşamaları belirlenmiş ve bir konu başlığı seçerek ders programı tasarlanmıştır.

Çeğindir (2005), “Giyim Endüstrisi Programı Öğrencilerinin Kalıp Hazırlama Teknikleri

Derslerine İlişkin Hedeflere Ulaşma Düzeylerinin Değerlendirilmesi ve Bir Model Önerisi” adlı tezinde öğrencilere uygulanan testler ile bilişsel, duyuşsal, pisikomotor hedeflere ulaşma düzeyleri tespit edilmiş ve kalıp hazırlama teknikleri ders programının geliştirilmesine yönelik önerilerde bulunulmuştur.

Kaya (2007), “Mesleki Eğitim Fakültesi Giyim Endüstrisi ve Moda Tasarımı Eğitimi

Bölümü Moda Tarihi Dersi İçin Örnek Bir Model Önerisi ve İnternet Ortamına Aktarılması” adlı tezinde, Moda Tarihi ders konularından birinin internet ortamında ve geleneksel öğretim ortamında hazırlanıp, geleneksel öğretim uygulamasına göre daha verimli ve etkili bir öğrenme sağlayıp sağlamadığını belirlemek amacı ile yapılmıştır. Araştırma sonucunda, geleneksel öğretimin başarı ortalaması ile web tabanlı öğretimin başarı ortalaması arasındaki fark oldukça anlamlıdır. Anket sonuçlarına bakıldığında, web tabanlı öğretimin öğrencilerin dikkatini çektiği ve beğenilerini topladığı sonucuna varılmıştır.

Caner (2008), “Kalıp Hazırlama Teknikleri Dersinde Etkin Öğrenme Yaklaşımının

Uygulanması ve Öğrenci Başarısına Etkisini Belirlemeye Yönelik Bir Araştırma” adlı tezinde, etkin öğrenme yaklaşımına göre düzenlenen ders içeriği sonunda deney grubundaki öğrencilerde olumlu yönde gelişme tespit edilmiştir.

(23)

7

Altuncı, Salman ve Doğan (2009), “Mesleki Eğitim Sorunları ve Yeni Model Arayışları”

adlı çalışmalarında, mevcut sistemin sorunlarını tespit etmişler ve programlarda yapılması gerekli düzenlemeleri belirlemişlerdir. Sınıfla yapılan derslerden kişisel araştırmalara ve bilgiye erişimi olan ağ ortamındaki PC’lere. Pasif özümlemeden çıraklığa ve yeteneklerin geliştirilmesi için simülasyonlara. Yalnız çalışmadan ekip ile öğrenmeye ve ortak çalışma araçları ile e-mailden yararlanmaya. Her şeyi bilen öğretmenden kılavuz öğretmene ve ağ ortamı aracılığı ile uzmanlara ulaşmaya. Değişmeyen içerikten hızla değişen içeriğe ve ağları ve yayın gereçlerini takibe. Homojenlikten çeşitliliğe ve değişik erişim gereçlerini ve yöntemlerini gerektirdiği düzenlemelerin yapılması önerilmiştir.

(24)

8

BÖLÜM II

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Türk Tekstil ve Hazır Giyim Sektörü

1980 yılında uygulamaya konulan ihracata yönelik kalkınma politikası ile tekstil ve hazır giyim sektörü hızla büyümeye başlamış ve bu tarihten itibaren sektörel yatırımlarda artış gözlenmiştir. Tekstil ve hazır giyim sektörü birlikte değerlendirildiğinde, gayri safi yurt içi hasılası, sanayideki payı, ihracatı, net döviz girdisi, sağladığı istihdam, yatırımlar gibi değerler açısından Türkiye’nin önemli sektörlerinden biridir. Sektörde faaliyet gösteren işletmelerin çoğu küçük ve orta büyüklükteki işletmeler olarak yer alır. Sektörün sahip olduğu başlıca avantajlar hızlı teslimat, kaliteli ürün, hedef pazarlara olan yakınlık, teknik bilgi birikimi, tecrübe, geniş ürün yelpazesi ve tasarım kapasitesi olarak sıralanabilir. Türk hazır giyim sanayi esnek üretim yapısına sahip olup, değişen moda eğilimlerine de uyum sağlayarak yüksek katma değere sahip, modalı ürünler üretir konuma gelmiştir (T.C. Ekonomi Bakanlığı, 2014).

Hazır giyim sektörü, rekabet gücünü arttırmak, kapasitesini en verimli ve kaliteli şekilde yükseltmek için çağdaş teknolojilerin kullanılmasına ihtiyaç duymaktadır. Yeni teknolojilerin araştırılması, temini, işe entegre edilip kullanılması ve bunların verimli hale getirilmesi, işlemlerin daha etkin ve süratli yapılmasına olanak sağlayacak ve bu da büyük bir güç doğuracaktır (MÜSİAD, 2008, s. 149).

(25)

9

Tekstil ve Hazır Giyim Sektöründeki Teknolojik Gelişmeler

Hizmet ve ürün üretmenin, girdileri ürüne dönüştürmenin tekniği olarak tanımlanabilen teknoloji (Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş., Genel Araştırmalar, 2004), bölgedeki ekonomik kalkınmanın bir sonucu olarak görülmektedir. Ülkelerin teknolojiyi kullanma düzeyi, o ülkenin gelişmişlik seviyesini, üretimindeki kalite ve verim artışını, istihdamını v.b. pek çok önemli konuyu etkilemektedir ve bu nedenle temel altyapıların yanı sıra özellikle teknolojik altyapının güçlendirilmesi gerekmektedir (Çivitci, 2009, s. 82).

Firmaların varlıklarını sürdürüp büyüyebilmeleri kendi teknolojik çabalarına ve teknolojiyle ne kadar entegre olduklarına bağlıdır. Teknolojik değişim ve gelişim piyasa ekonomilerinde en önemli rekabet aracıdır (Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş., Genel Araştırmalar, 2004, s. 5).

Ülkelerin gelişmişlik göstergesi tükettikleri veya ürettikleri bilgidir ve ekonomideki büyümenin en güvenilir tahmin kaynağı olarak kabul edilmektedir. Yirminci yüz yılda, dünyada büyük ve köklü değişimler yaşanmıştır. Yaşanan değişimlerin temelinde, çeşitli sosyo-ekonomik gelişmeler ile bilim ve teknoloji alanında o zamana kadar görülmemiş derecede hızlı ve kapsamlı değişimler yer almaktadır. Bu gelişmeler ile dünyada büyük bir bilgi patlaması gerçekleşmiştir, son otuz kırk yıl içerisinde üretilen bilgi, insanlık tarihinin daha önceki dönemlerinde üretilen toplam bilgi kadar olmuştur (Gedikoğlu, 2005, s. 67). Çivitci (2009)’ ye göre, işletmeler açısından teknolojik gelişme, mevcut üretim metotlarının iyileştirilerek geliştirilmesi ve yeni metotlar türetme, yapıya uygun donanım edinme ve üretime yenilik katma, üretim maliyetini düşürme gibi işletmelerin ihtiyaç ve sorunlarını dikkate alan her çeşit gelişmeyi kapsamaktadır

Hazır giyim sanayi diğer iş kollarına, teknoloji ve girdiler açısından bağımlıdır. Ülkemizde hazır giyim sanayiinde ürün kalitesinin yükseltilmesi ve üretim yöntemlerinin geliştirilmesinde tam anlamıyla yeterli olmamakla birlikte önemli mesafeler kat edilmiştir. Önümüzdeki yıllarda hazır giyim sanayinin ilerlemesi için en gerekli unsurlar:

• Moda / Marka • Teknoloji

(26)

10

Ülkemizin hazır giyim sanayinin ucuz işgücü avantajından yararlanacağı dönemler geride kalmaktadır. Çok daha ucuz işgücüne sahip ülkeler alanda hızla ilerlemekte ve bu alana büyük boyutlu teknolojik yatırımlar yapmaktadırlar. Tekstil teknolojisindeki hâkimiyet ağırlıklı olarak gelişmiş Batı ülkelerinde bulunmaktadır. Gelecek hedefleri bilgi teknolojileri üzerine kurulu olan tekstil sektöründe donanımlı iş gücü tedariki ve eğitimi daha da önem kazanmaktadır. 2023 Türkiye’sinde hazır giyim sektöründe tekno-terzilik ve kişiye özel üretim yapabilen teknolojilerin ön plana çıkacağı öngörülmektedir. (TUBİTAK, 2003, s. 8).

Bilgisayar Destekli Tasarım ve Üretim

Bilgisayar Destekli Uygulamalar genel olarak Bilgisayar Destekli Mühendislik (CAE), Bilgisayar Destekli Tasarım (CAD – “Computer - Aided Design”) ve Bilgisayar Destekli Üretim (CAM - "Computer - Aided Manufacturing") başlıkları altında ele alınır. Bilgisayar Destekli Tasarım (CAD), taslakların bilgisayarda çizilerek, üzerlerinde değişimler hızlıca yapılıp, tasarımcının ürünü değişik açılardan, farklı boyut ve renklerde görebilmesine olanak veren sistem olarak tanımlanır (Newman ve Shariff, 2013).

Bilgisayar Destekli Üretim (CAM), bilgisayar sisteminin bir üretim sisteminin planlanması, yönetilmesi ve denetimi işlerinde doğrudan veya dolaylı olarak kullanılması olarak tanımlanabilir (Arıkan, 2015).

CAD ve CAM Sistemleri, Giyim Üretim Teknolojileri Alanında her türlü kalıp ve pastal planı çalışmalarının yapılmasına olanak sağlar. Yaklaşık 20 yıldır ülkemizde kullanılan, kalıp hazırlama yöntemlerine büyük değişiklikler getiren ve o yıllarda sistemle ilk tanışan modelistler için devrim olarak nitelendirilen CAD/ CAM sistemleri karmaşık özellikler taşıması ve para yatırımı gerektirmesi nedeniyle ilk yıllarda çok fazla rağbet görmemiştir. Oysa şimdi CAD/CAM sistemleri, çağın gereklerine uygun, uluslararası standartlarda üretim için tercih edilmektedir (Giyim Üretim Teknolojisi Bilgisayarlı Kalıp Sistemi Modülü,MEGEP, 2011, s. 1).

Bilgisayar Destekli Kalıp Hazırlama

Bilgisayarlı kalıp hazırlama sistemleri, farklı alanlarda modüler ve esnek çözümlerle tam destek sunabilmek için oluşturulmuş sistemlerdir. Bilgisayar destekli tasarım ve bilgisayar destekli üretim sistemleri 1980’li yılların ortalarında ülkemize girmiştir. Bu sistemler

(27)

11

oldukça pahalı olmalarına rağmen, verimli ve istenen amaca uygun olarak kullanımları ile kısa sürede yaygınlaşmışlardır. Bilgisayar destekli tasarım; bir tasarımın oluşturulması, düzeltilmesi, iyileştirilmesi, çözümlenmesi ve sunulması aşmalarında bilgisayar olanaklarının kullanılmasıdır. Bilgisayar destekli üretim; işletmelerde malzeme akısı, üretim makinelerinde işletme planlaması, yönetimi ve kontrolünde bilgisayarların kullanımıdır (Giyim Üretim Teknolojisi Bilgisayarlı Kalıp Sistemi Modülü,MEGEP, 2011, s. 3).

CAD sistemleri hazır giyim sanayinde kalıp hazırlama ve pastal hazırlamada kullanılmaktadır. Bilgisayarlı kalıp hazırlama sistemleri iki farklı kullanım şekline sahiptir; bunlardan birincisi, elde hazırlanan temel ya da model uygulanmış kalıpların bilgisayar ortamına aktarılması; ikincisi ise temel ve model uygulamaların bilgisayar ortamında hazırlanmasını sağlayan ya da dışarıdan aktarılan kalıbın üzerinde düzeltmeler yapmayı sağlayan yöntemdir (Keleş, 2010, s. 161).

Teknolojinin model üretim sürecinde sadece yardımcı bir araç olarak var olduğunu bilmek önemlidir. Teknolojiyi kullanan bireyin model üretimine ilişkin tüm teoriler, prensipler ve sınırlamalardan haberdar olması ve el yordamı ile model üreten biri ile aynı bilgi birikimi ve pratiğine sahip olması gerekmektedir (Chunman Lo, 2013).

Türkiye’de Mesleki ve Teknik Eğitimin Tarihsel Gelişimi ve Bilgisayarın Eğitime Girişi

Türk esnaf ve sanatkârlarının teşkilatlanmasıyla ortaya çıkan ve çıraklık eğitimi olarak adlandırılan eğitim türü, 12. Yüzyılda Selçuklular devrinde Ahilikle başlamıştır. Bu tarihlerde Anadolu’ya gelen Türkler arasındaki esnaf ve sanatkârlar Anadolu’da bulunan meslektaşlarına kendilerini kabul ettirebilmek için bir teşkilat kurulması zorunluluğunu duymuşlardır. Ahilik, faydalı sosyal ve ekonomik görevler yapmış ve etkinliğini 17.yüzyıla kadar sürdürmüştür. Osmanlı Devleti’nin egemenliğinde Müslüman olmayan halkın da bulunması sebebiyle çeşitli dinler arasında ortak çalışma sonucu Ahi’ lik kavramı eski niteliğinden fazla bir şey kaybetmeden yeni bir teşkilatlanma oluşmuştur. Yeni teşkilat Gedik adını almıştır. Gedik teşkilatının bulunduğu dönemde bir kimse, çıraklık ve kalfalıktan yetişip ustalığa geçmeden, başka bir deyimle gedik sahibi (Gedikli) olmadan dükkân açmak suretiyle sanat ve ticaret yapamamaktaydı. 1860 yılına kadar süren bu sistem, Tanzimat’ın ilanı ve yabancı devletlerle yapılan ticaret anlaşmaları sonunda sanat

(28)

12

ve ticaretin gelişmesine engel olabileceği düşüncesiyle kaldırılmıştır. Buna rağmen Ahi’likten gelen; yönetim anlayışı, kurullar ve toplantılar mesleğe başlama, mesleki eğitim, meslekte yükselme ve işyeri açma törenleri uzun yıllar uygulanmış ve sonradan hazırlanan hukuk kurallarına da ışık tutmuştur. Türk toplumunda 19. Yüzyıla kadar mesleki ve teknik eğitim çıraklık sistemiyle loncaların sorumluluğunda gedik usulü ile yürütülmüştür. Osmanlı döneminde ilk sanat okulları ordu bünyesinde açılmıştır. Tanzimat’tan sonra genel eğitimle mesleki eğitim bir arada düşünülmeye başlanmış ve bu konuda okullar açılması önerilmiştir (Yörük, Dikici, ve Uysal, 2002).

İmparatorluk döneminde, 1861 yılında, o tarihlerde Tuna valisi olan, Mithat paşa tarafından Niş’te, daha sonra 1864 yılında Ruscuk ve Sofya ‘da kimsesiz çocukları barındırmak ve sanat öğretmek amacıyla ilk sanat okulları olan “Islahaneler” açılmıştır. Bu okullarda öğrencilere, çuhacılık, araba yapıcılığı, kunduracılık, terzilik, külahçılık vb. sanatlar öğretilmiştir. Masrafları mahalli imkânlarla desteklenen bu okullar, Cumhuriyete kadar sınırlı sayıda artırılabilmiştir. Cumhuriyetle birlikte mesleki ve teknik eğitim, okula dayalı yeni bir yapıda ele alınmıştır. 1926 yılında Milli Eğitim Bakanlığı bu okullarla ilgili görev üstlenmiştir. 1935 yılından itibaren 2765 sayılı Kanun ile okulların masrafları tamamıyla devlet tarafından karşılanmaya başlanmıştır. Bakanlık merkez teşkilatında 1933 yılında Mesleki ve Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü, 1941 yılında ise Mesleki ve Teknik Öğretim Müsteşarlığı kurulmuştur. Böylece mesleki ve teknik öğretim hizmet ve destek birimleri oluşturulmuştur. 1940-1950’li yıllarda mesleki ve teknik eğitimin hızla geliştiği ve yaygınlaştığı görülmektedir. Bu yıllarda eğitim sistemi kanunlar çıkarılarak desteklenmiştir. Bu dönemde, çıraklık sistemi geleneksel yöntemlerle sürdürülmüştür. Devlet çıraklık okullarının açılması için de çaba sarf etmiştir (Demir ve Şen, 2009)

Uzun yıllar okul merkezli bir model doğrultusunda yapılandırılmış olan mesleki ve teknik ortaöğretim sistemi, 1977–1978 öğretim yılında başlatılan ve pilot bölgelerde uygulanan “Okul Sanayi Ortaklaşa Eğitim Projesi(OSANOR)” ile değişmeye başlamıştır. Mesleki ve Teknik Eğitim Projesi (METEP), 1982–1983 öğretim yılında, OSANOR projesinin kapsamının genişletilmesi ile uygulamaya konulmuştur. 1986 yılında çıkan 3308 sayılı “Çıraklık ve Mesleki Eğitim Kanunu” ile mesleki-teknik ortaöğretim kurumları okul işletme işbirliğine dayalı olarak yeniden yapılandırılmışlardır. Mesleki ve Teknik Eğitimi Geliştirme Projesi (METGE) Nisan 1993 tarihinde uygulanmaya başlamıştır. Mesleki ve teknik eğitimde yakın zamanlı en önemli ve kapsamlı projelerinden biri olan “Mesleki

(29)

13

Eğitim ve Öğretim Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi (MEGEP)” ise 4 Temmuz 2000 tarihinde, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Avrupa Birliği arasında yapılan anlaşma kapsamında Eylül 2002 tarihinde başlatılmış ve 5 yıl sürmüştür. Bu proje ile iş dünyası ve mesleki ve teknik eğitim veren okullar arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi ve “Ulusal Yeterlik Sistemi’nin oluşturulması yoluyla mesleki eğitim sisteminin niteliğinin geliştirilmesi amaçlanmıştır. Sonuçları güncel mesleki-teknik ortaöğretim kurumlarının eğitim programlarının temelini oluşturan MEGEP projesi kapsamında ulusal meslek yeterlikleri belirlenmiş ve mesleki-teknik ortaöğretim, mesleki yeterliklere dayalı modüler sistem doğrultusunda yeniden yapılandırılmıştır. Modüler sistem, 2004–2006 yılları arasında pilot okullarda uygulanmış, 2006-2007 öğretim yılından itibaren ise tüm Türkiye’de mesleki ve teknik eğitim kurumlarında uygulamaya konulmuştur. Modüler sisteme geçiş sürecinde ortaöğretim kurumlarındaki öğretim süreleri de arttırılmıştır. Modüler sistemde modüller, ulusal ve uluslararası işgücünden beklenen temel yeterlikler ve işveren görüşleri ve mesleki yeterlikler dikkate alınarak belirlenmişlerdir. Bu sayede mezun öğrencilerin kendi meslek alanlarında istihdam edilebilmelerinin kolaylaştırılması amaçlanmıştır (Berk ve Adıgüzel, 2009).

İstihdam edilebilirliğin öncelik olduğu mesleki eğitimde, sektörel gelişmelerin takip edilmesi ve eğitimle entegre olması hayati önem taşımaktadır. Günümüz dünyasında her alanda varlığını gösteren yegâne gelişmenin teknoloji alanındaki gelişme olduğu bilinmektedir. Bu gelişmenin bu denli vazgeçilmez ve yegâne olarak görülmesinin sebebi hayatı kolaylaştırması ve gerek zaman gerekse iş gücünden tasarruf sağlamaya yardımcı olmasıdır. Bu bağlamda teknolojik gelişmeyi eğitimin dışında tutmak mümkün görülmemektedir. Eğitim isteğinin ve öğrenci sayısının artması, bilginin çoğalması, öğretilecek içeriğin karmaşık hale gelmesi, bireysel eğitimin önem kazanması ve bilgisayarın hatırı sayılır derecede cazip ve zevkli bir teknoloji ürünü olması gibi nedenlerle bilgisayarın eğitimde kullanılmaya başlaması, BDE (bilgisayar destekli eğitim) uygulamalarını başlatmıştır (Pala, 2010).

Bilgisayarın eğitim amaçlı kullanımına ilişkin ilk çalışmalar 1950’li yıllarda başlamıştır. 1959’ da Donald Bitzer, ABD ve Avrupa’daki merkezi bilgisayarların uydu ve telefonla birbirine bağlı sistem ağını oluşturarak bu yolla farklı terminallerden öğretim araç ve gereçlerine girişi sağlanmıştır. Daha sonra Stanford Matematik Bilimleri Enstitüsü’ndeki bilgisayar laboratuvarında Richard Atkinson ve Patrick Suppes öğrenme sürecine yönelik

(30)

14

araştırmalar yapmışlardır. 1965-1966 yıllarında bu enstitüden lise öğrencilerine bilgisayar destekli matematik dersleri verilmeye başlanmıştır. Bu çalışmalar gelişerek devam etmiş 1980’li yıllardan itibaren de bilgisayar donanımı ve yazılımında önemli gelişmeler yaşanarak BDÖ üniversiteye dayalı bir sistem olmaktan çıkarak her kademede öğretime ve ev ortamına da yayılmıştır (Gömceli, 2009, s. 17).

Bilgisayarlar ve bunlara bağlı teknolojilerden eğitimde yararlanılması Türkiye’deki eğitim sisteminde de üzerinde durulan önemli bir konudur. Türkiye’de eğitim ve öğretimde bilgisayar destekli eğitimin uygulanması ile ilgili ilk görüşler 1984yılında ortaya çıkmıştır. Ancak bu sistemin oturması ve uygulamaya geçmesi ilerleyen zamanlarda kendini göstermiştir. BDE konusunda 1989 tarihinde İstanbul’da toplanan BDE Birinci Danışma Kurulunda uygulama modeli, yazılım, öğretmen yetiştirme, donanım ve BDE deneme planlaması konuları tartışılmış, 1990 da ki ikinci toplantıda ise hedefler doğrultusunda yapılacak yatırımlar görüşülmüştür. Diğer taraftan Milli eğitim bakanlığı, BDE’nin önemli bir parçası olan yazılım konusunda da önemli aşamalar kaydetmiştir. 1989-1990 eğitim öğretim yılında 40’ayakın ders için yaklaşık 2000 saatlik bir yazılım gerçekleştirilmiştir. Bu öngörülen süre bir sonraki dönem için neredeyse üç katına çıkartılmıştır. Günümüzde geliştirilen birçok ortak projelerle Bilgisayar Destekli Eğitimin yaygınlaştırılması ve geliştirilmesi devam etmektedir (Pala, 2010).

Modüler Eğitim Sistemi

Modüler program kavramı, eğitim teknolojisinde görülen yeni teknolojik gelişmelerden program düzenleme yöntemleri konusu ile ilgili bir uygulamadır. Öğrenme-öğretme etkinliklerinin kendi kendine öğrenme olanağı sağlayacak tarzda, kendi içinde bütünlüğü olan ve birbirlerini işlevsel olarak tamamlayacak biçimde bağımsız öğrenme elemanları şeklinde düzenlenmesidir. Bu kavramın ifade ettiği öğrenme elemanına “modül”, “modüler birim”, “ünite”, “işe dönük birim”, gibi adlar verilmektedir. Bu öğrenme elemanına dayalı olarak geliştirilen bir programa modüler program adı verilmektedir. Modül ulaşılacak öğrenme hedeflerini davranışsal olarak gösteren, hedeflere erişebilmek için gerekli etkinlikleri belirleyen, hedeflere ne derece erişildiğini kontrol etme olanağı veren ve değişik öğrenme koşulları içinde bulunan bireylerin öğretiminde etkili biçimde kullanabilme özelliği taşıyan kendi içerisinde bütünlüğü olan bir öğrenme elemanıdır (Alkan, 1988).

(31)

15

Modüler öğretim, modüler programlar doğrultusunda modüler bir sistemi gerektirmektedir. Modüler sistem, eğitim programının modüllerden oluşmasıdır. Modüllerin bölümleri hiyerarşiktir veya belirli bir sıra takip eder. Her modül ile bir yeterliğe yönelik bilgi ve beceriler kazandırılır. Modüler sistem; farklı sistemlerde, farklı eğitsel profillerde ve eğitsel yollarda uygulanabilir. Öğrenci farklılıklarına uyum gösterebilir. Sistem içerisinde çok çeşitli modüller birlikte kullanılabilir. Modüler öğretim öğrenci merkezli olup, öğrenci sınıf, atölye ve laboratuvardaki çalışmaların merkezidir. Öğrenci hayat, iş, aile ve toplum ilişkilerini, ulusal ve kişisel ihtiyaçlara yönelik bazı temel kavram ve ilkeleri anlamak, kabullenmek zorundadır. Öğrenci, sağlam bir kavram ve kurallar temeline sahip olduğunda, yeni edindiği bilgileri özümseyerek yaşam boyu öğrenmeye katmış olacaktır. Öğrenci merkezli eğitimin asıl amacı, öğrenciye kendi öğrenme profilini ve türünü keşfetmeyi sağlamak ve böylece öğrenmeyi öğretmek olmalıdır. Öğrenmenin etkinliğini artırabilmek için de eğitim, öğretim programları ya da öğretim tekniklerinden önce öğrenmenin kendisinden yola çıkılmalı diğer kavramlar bunun üzerinde yapılanmalıdır (M.E.B., 2006).

Geleneksel öğretimde geniş kapsamlı kitapların içeriği; konu, ünite ve ders olarak düzenlenirken modüler yaklaşımda ise içerik modüllerle bölünmektedir.

Bireysel öğretime fırsat veren modüler öğretimin özellikleri şöyle sıralanabilir :

Modüler öğretimin temelini oluşturan modüler birim belirli bir iş ya da mesleğin mantıksal olarak kabul edilebilir en küçük parçasıdır.

Modüler öğretimde her bir modüler birimin belirgin ve açık bir başlangıcı ve bitişi vardır. Modüler öğretimde modüler birimler başka alt parçalara ayrılamaz.

Modüler birimler geleneksel olarak görev tanımlanan alana uygun düşmektedir. Buna göre her bir öğretim modülü ilgili göreve ilişkin işlemleri öngörür.

Teknolojinin meslek ve eğitim standartlarına dayalı olduğu durumlarda bir modüler birimin içeriği evrensel düzeyde kullanılabilir. Bu durumlarda modüler birimlerin analizi transfer edilebilir. Varsa ulusal standartlar ve koşullar ışığında uyarlanabilir.

Modüler öğretimde, her modül kendi içinde bütünlük gösterir. Öğrencinin ne yapacağı veya hangi kaynakları nasıl kullanacağı konusunda öğretmene her aşamada gereksinimi yoktur. Konu ile ilgili bilgiler ve bunlardan nasıl yararlanabileceği ilgili modülde açıklanır.

(32)

16

Her modül öğretim yaşantıları ve yeterliğe dayalı amaçları kapsar. Ayrıca, öğrenme modülü öğrencinin eğitsel özel hedeflerde belirtilen yeterlikleri ne düzeyde kazandığını belirlemeye yönelik değerlendirme sorularını da içerir (Barlas, 2009).

Modüler sistemde öğretmen ve öğrenciye tanımlanan roller şu şekildedir;

Yeni yaklaşımda öğretmen; öğrencilerin aktif katılımını sağlayan, düşündüren, tartıştıran ve dinleyen, etkinlik plânlayan, rehberlik yapan, öğrencileri yönlendiren, öğrenme ortamını hazırlayan, eksikleri, hataları düzeltendir.

Yeni yaklaşımda öğrenci; aktif, katılımcı, soru soran, sorgulayan, problemleri kavrayabilen ve çözen, anlayan, düşünen, tartışan, takım çalışması yapabilen, öğrenmeyi öğrenen, bilgiye ulaşma yol ve yöntemlerini öğrenen, daha fazla bilgiye erişme heyecanı duyan, olarak tanımlanmıştır (T.C. Milli Eğitim Bakanlığı, 2013).

Öğretim Tasarımı

Belirlenen öğrenme amaçlarına ulaşmak için öğrenmenin isteyerek kolaylaştırılmasına öğretim denir. Diğer bir deyişle, bazı amaçlara daha hızlı ulaşma adına öğrenme durumlarının yeniden düzenlenmesi süreci öğretim olarak adlandırılır(Ocak, Deveci Topal, Ağca, ve Akçayır, 2011). Fer (2011)’ e göre ise öğretim, belirli bir öğrenci grubu ve belirli bir içerik için belirli bir ortamda öğrenmenin gerçekleşmesine rehberlik eden ve planlı olarak gerçekleştirilen etkinliklerden oluşan bir süreçtir. Tasarım ise oluşturulan ürünün kalitesini arttırmak için girişilen etkinlik ve süreç olarak tanımlanır. Bir problemin analizi ve tanımı ile tasarım süreci başlar ve problem çözümüne ulaşılana kadar bilgilerin sistematik olarak araştırılmasıyla devam edilir (Ocak, Deveci Topal, Ağca, ve Akçayır, 2011). Bu iki terimin birleşiminden oluşan öğretim tasarımı kavramı ise, Reiguleth (1999)’a göre öğretim materyallerinin bir konunun etkili şekilde öğretilmesi için nasıl tasarlanacağını, öğrenme için gerekli olan zaman ve etkililik arasındaki oranın nasıl belirleneceğini ve öğrenmenin öğrenciler açısından daha çekici hale nasıl getirileceğini açıklar (Ocak, Deveci Topal, Ağca, ve Akçayır, 2011, s. 9).

Öğretim tasarımı, öğrenenlerin performanslarını ve yeterliklerini arttırmak için öğretim işlemlerinin planlanmasına, geliştirilmesine, değerlendirilmesine ve sürdürülmesine yönelik planlamayı içerir. Öğretim tasarımı ne salt bir ürün ne de salt öğrenme terimi ile açıklanabilir. Bunun yerine, problemleri çözmeyi ve performansta iyileşmeyi kapsar (Fer, 2011, s. 14).

(33)

17

Fer (2011)’ e göre öğretim tasarımı, farklı öğretim çıktılarına ulaşmak için hangi öğretim yöntemlerinin uygun olacağı ile ilgili bilgi üretir. Bir öğretim modelinin tümünün tasarlanması hakkında olduğu gibi, bir öğretim modeline en uygun durumların seçilmesi hakkında da olabilir. Öğretim tasarımında, öğretim biliminin kuramlar yoluyla ortaya koyduğu ilkelerden yola çıkarak, öğrenenlerin öğrenmelerine rehber olacak öğretim ortamlarının etkili olarak işe koşulmasını sağlayıcı yollar araştırılarak planlanır. Öğretim tasarımı basit bir tanımla, öğretimin planlanmasına yönelik bir karar verme sürecidir.

Öğretim Tasarımı Modeli

Öğretim tasarımı modelleri, öğretimin kapsamı ve doğası hakkında öğretim tasarımcılarına karar verme aşamasında yardım eden sistematik prosedürlerdir. Neyin nasıl öğretileceğine karar verme süreci olarak tanımlanır. Bir hedef kitlenin bir şeyi öğrenme zorunda olduğu varsayımına dayanır. Seels ve Glasgow (1998)e göre “öğrenme gelişigüzel şekilde gerçekleşmemelidir, planlanmış ve sıralanmış süreçleri takip ederek geliştirilmelidir ve ölçülebilen sonuçlara sahip olmalıdır” olgusuna dayanır. Öğretim tasarımı modellerinde, öğretim arzulanan performansla ilgili ölçüt seviyeye ulaşana kadar, tasarımcılar tarafından değerlendirilme ve güncellenmeye devam edilir. Öğretim tasarımının temelinde öğrenilecek şeyi tanımlama vardır. Bununla birlikte, öğrenimin gerçekleşmesi için uygulamanın planlanması, amaçlara ulaşılıp ulaşılamadığının ölçülmesi ve ulaşılana kadar yapılan uygulamanın değerlendirilmesi ve gerekli görüldüğünde düzenlemeler yapılması öğretim tasarımı modelinin olmazsa olmazıdır (Ocak, Deveci Topal, Ağca, ve Akçayır, 2011).

Kullanım amaç ve alanlarına göre pek çok öğretim tasarımı modeli bulunmaktadır. Modeller, analiz, tasarım, geliştirme, uygulama ve değerlendirme aşamalarından oluşan, genel öğretim tasarımı modeli olarak ta bilinen ADDIE modeline dayanır (Fer, 2011). Bu modelin aşamaları şekildeki gibidir.

(34)

18 Analiz İhtiyaç Analizi  Problem nedir?  Problem nasıl çözülür? Görev Analizi  İçerik nedir?  Yapılacak iş nedir? Öğretimsel Analiz

 Ne öğretilmelidir?

Tasarım

 Hedefler nelerdir?

 Hedeflere ulaşıldığı nasıl anlaşılacaktır?

 Bu hedeflere hangi öğretim stratejisi ulaştıracaktır?  Hangi öğretim ortamı ve yöntemi etkilidir?

Geliştirme Taslak Materyaller

 Materyallerin mesajı nedir? Öğretim Ortamı Üretimi

 Materyallerin görünümleri ve sesleri nasıldır? Süreç Değerlendirme

 Materyaller kalite standartlarını karşılıyor mu?  Öğrenciler materyallerden öğreniyor mu?

 Materyaller nasıl iyileştirilebilir?

Uygulama

 Öğrenen öğretim sorumluluğunu almaya hazır mı?

Değerlendirme

 Problem çözüldü mü?  Etkileri nelerdir?

 Hangi değişiklikler gerekmektedir?

(35)

19

Tablo 1:Öğretim Tasarımı Modelinin Aşamaları, Görevleri ve Çıktıları (Ocak vd., 2011)

Aşama Tanım Örnek Görevler Örnek Çıktılar Analiz Öğretilecek şeyi

tanımlama süreci İhtiyaç analizi Görev analizi Öğretimsel analiz Problem cümlesi Davranışsal görev cümleleri

Öğrenenin giriş seviyesi

Tasarım Nasıl öğretileceğini tanımlama süreci Amaçların yazımı Testlerin geliştirilmesi Öğretimin planlanması Ölçülebilir amaçlar Ölçüt bağımlı testler Tasarımın özellikleri ve kriterleri Hikâye tahtaları

Geliştirme Materyallerin üretilmesi ve kontrolü

Medya üretim uzmanları ile çalışma Öğretimsel materyallerin geliştirilmesi Materyallerin denenmesi İlk sürümler Yazılım programları Öğrenci performansına göre gerekli düzeltmeler

Uygulama Hazırlanan öğrenme

ortamını gerçek hayatta uygulama Öğretmenlerin ve yöneticilerin eğitimi Materyal kullanımı Bakım sistemlerinin geliştirilmesi Öğretmen ve yönetici rehberliği

Öğrenci gelişimini takip eden sistem geliştirme Öğrenci/materyal etkileşimi

Değerlendirme Öğretimin etkisini ölçme Anket uygulama Giderleri, bakımları ve uygulayıcıları/ yöneticileri gözden geçirme

Gerekli değişiklikler için öneride bulunma Hazırlanan öğrenme ortamının detaylı raporu

(36)

20

BÖLÜM III

YÖNTEM

Bu bölümde araştırmanın modeli, çalışma grubu, verilerin toplanması, verilerin çözümü ve yorumlanmasında yararlanılan yöntem ve teknikler açıklanmaktadır.

Araştırma Modeli

Bu araştırma, örnek olay deseni (durum çalışması) ve deneysel yöntem kullanılarak tasarlanmıştır.

Öğretim uygulamasının yapılacağı 12 kişilik katılımcı grubu, kurs öğreticisi tarafından rasgele olarak belirlenmiştir. Öğretim tasarımında kullanılan ders konusu ise, uygulamanın yapılacağı tarihlerde kurumda uygulanan ders planına göre belirlenmiştir. Belirlenen konu çerçevesinde gerekli olan önceki öğrenmelerin gerçekleşme durumunu ölçüp eksik kalan yanları öğretime dâhil eden ve yeni kazandırılması amaçlanan bilgi ve becerileri kapsayan içerik düzenlemesi ile öğretim süresi 3 saat olarak planlanmıştır.

Uygulamaya başlamadan önce, katılımcıların hazırbulunuşluk düzeylerini belirlemek ve eğitime yön vermek amaçlı 10 sorudan oluşan ön test yapılmıştır. Bu şekilde katılımcıların daha önce benzer bir eğitime katılıp katılmadıkları, kalıp tasarımında kullanılan farklı yazılım markalarından haberdar olup olmadıkları, konu içeriği için gerekli ön bilgilerinin ne durumda olduğu ile ilgili ön tarama yapılmıştır. Ardından katılımcılara 1 saatlik ara verilmiştir. Bu süreçte öğretim tasarımı için gerekli olan, ön testten elde edilen veriler ışığında öğretim tasarımı yeniden düzenlenmiştir. Örneğin, kalıp tasarımında kullanılan

(37)

21

yazılım markaları hakkında genel bilgi sahibi oldukları sonucu ile öğretim tasarımı içeriğinden yazılım markaları hakkında yapılacak anlatım çıkarılmıştır. Yine ön testten elde edilen verilerde katılımcıların pek çoğunun, çocuk giyiminde bedenler hakkında bilgisinin olmadığı görülmüş ve konu ile ilgili içerik eklenmiştir.

Tasarlanmış öğretim modelini uygulamak için kullanılan atölyede, her katılımcıya 1 bilgisayar sağlanmış, sunum öğretim tasarımcısı tarafından projeksiyon ile gerçekleştirilmiştir. Uygulama sonrasında, eğitimin etkililiğini ve amaçlara ulaşma düzeyini belirlemek ve sonucunda öğretim modeline dönüt sağlamak amaçlı 20 sorudan oluşan son test uygulanmıştır. Bu değerlendirmenin ardından öğretim tasarımı yeniden gözden geçirilmiş ve gerekli düzenlemeler ile son halini almıştır.

Çalışma Grubu

Araştırmanın çalışma grubunu, bir mesleki eğitim kurumunda, 2014-2015 öğretim yılında, Moda Tasarımı bölümünde meslek edindirme kursuna katılan 12 adet kursiyer oluşturmaktadır. Öğretim modeli uygulamasına katılan bu kursiyerler, kurs hocası tarafından rasgele seçilmiştir. Katılımcılar, kurumda bulunan 4 aylık meslek edindirme kursuna, ön eleme sınavı ile alınmışlardır. Kurumdaki kurslara katılabilmek için kursiyerlerin en az lise ve dengi okullardan mezun olma ön koşulu bulunmaktadır.

Katılımcılara öğretim modelinin uygulandığı tarih itibari ile kursun ders dönemi bitmiştir. Öğreticiler genel tekrar yapmakta ve katılımcıları mezuniyet projesi için yönlendirmektedirler. Katılımcıların tamamı elde kalıp hazırlama dersini almış ve mezun olacak seviyede başarıyla tamamlamış bulunmaktadır.

Veri Toplama Araçları

Araştırmada, model tasarımına yön vermesi amacı ile katılımcıların hazırbulunuşluk düzeyleri ön test ile belirlenmiştir. Ön testte 5’i açık uçlu 5’i çoktan seçmeli olan 10 adet soru bulunmaktadır. İlk üç soruda katılımcının bilgisayar destekli kalıp tasarımı hakkındaki genel bilgisini anlamak amaçlanmıştır. Sonraki yedi soruda ise kalıp hazırlama hakkında hazırbulunuşluk düzeyini belirlemek amaçlanmıştır. Özellikle konu içeriğine uygun olması için çocuk giyimine yönelik sorulara ağırlık verilmiştir. Ön testten ulaşılan veriler ışığında, öğretim model tasarımında düzenlemeler yapılmıştır. Bilgisayar destekli kalıp sisteminin ayrıntılı iş akışından bahsetmek yerine, sistemin sektörde kullanım alanları ve bu alanlar

(38)

22

arasında ne gibi farklılık ve benzerlikler bulunduğu hakkında bilgi aktarılmıştır. Katılımcıların çocuk giyimindeki beden numaralandırmaları ve serilemesi konularında istenen düzeyde olmadığı görülmüş ve bunun için öğretim uygulamasının içine çocuk ve yetişkin giyimine yönelik alıştırmalar eklenmiştir.

Uygulamanın başarısını değerlendirip, model önerisine dönüt sağlayacak bilgiler ise son test ile elde edilmiştir. Son testte 5’i açık uçlu 15’i çoktan seçmeli olan 20 soru bulunmaktadır. İlk sorular, ön test sonucunda yeterli görülmeyen ve öğretim içerisinde tekrar edilen konulara yönelik olmuştur. Diğer sorular ise öğretim uygulaması içerisinde yeni kazandırılan bilgi ve becerilere yöneliktir. Sorularda aranan, hem kalıp bilgisi hem de bu bilgiyi bilgisayar programına yansıtabilme durumudur. Alınan cevaplar doğrultusunda öğretim modeli yeniden gözden geçirilmiş ve gerekli düzenlemeler ile tamamlanmıştır. Her iki testte tüm sorular eşit puanlanmıştır. Her doğru soru 1 (bir) puan her yanlış 0 (sıfır) puan olarak değerlendirmeye alınmıştır.

Verilerin Analizi

Çalışmada veriler iki ayrı aşamada elde edilmiştir. Birinci aşama olarak, öğretim modeli uygulanmadan önce katılımcılara 10 sorudan oluşan ön test yapılmıştır. Bu testin genel amacı, katılımcıların konu hakkındaki önceki öğrenmeleri hakkında fikir edinmek ve sonuca göre öğretim uygulamasına yön vermek olmuştur. Çünkü uygulanacak olan öğretim modelinin ön koşulunda, çocuk giyim etek kalıbını istenen ölçülerde ve doğrulukta hazırlayabiliyor olmak yer almaktadır. Ön test bu koşul dikkate alınarak hazırlanmıştır. Ön testte bulunan sorulardan ilk 3 tanesi, katılımcının bilgisayar destekli kalıp hakkındaki genel bilgisini ölçmek ve daha önce benzer bir eğitime katılımı olup olmadığını öğrenmek maksatlı sorulmuştur. Testte bulunan sorulardan diğer 3 tanesi, katılımcıların çocuk giyimi uygulamaları hakkındaki genel bilgisi üzerine, kalan 4 soru ise çocuk giyim etek kalıbı teknik uygulaması ve serisi üzerine olmuştur. Ön testin sonucunda elde edilen veriler şu şekilde değerlendirilmiştir; katılımcıların tamamının bilgisayar destekli kalıp tasarımı hakkında genel bir fikre sahip olduğu sonucuna varılıp öğretim modelinde sektörel uygulamalar ve iş akışı üzerinde durulmuştur, yarıdan fazlasının benzer bir eğitime daha önce katılmadığı anlaşılmış ve menülerin işlevleri hakkında ayrıntılı anlatım yapılmıştır, çocuk giyim kalıp uygulamaları hakkında bilgilerinde eksikler olduğu ve serileme

(39)

23

konusunun dikkatle üzerinde durulması gerektiği anlaşılmış olduğundan öğretim modeli uygulamasına beden silüet çizimleri eklenmiş ve ayrıntı örneklere yer verilmiştir.

İkinci aşama olarak, 3 saat süren öğretim uygulamasının sonunda, öğretimi değerlendirmek ve etkisini anlamak amacı ile 20 sorudan oluşan son test uygulanmıştır. Ön testte tespit edilen eksikliklerin giderilip giderilmediğini anlamak üzere, ön testte sorulan 8 adet soru son teste aktarılmıştır. Kalan 12 soru ise yeni öğrenmeleri ölçmek üzere hazırlanmıştır. Elde edilen veriler öğretim modeline dönüt sağlamış ve geliştirilmesi gereken yerler yeniden düzenlenmiştir.

Testler için soru hazırlanırken açık uçlu ve çoktan seçmeli soruların kullanımına özen gösterilmiştir. Açık uçlu sorularda katılımcıların kendi mesleklerine ait düşüncelerini ifade edebilme, teknik terimleri doğru yazabilme, verilen ölçü tablosundan kullanılacak ölçüyü doğru seçip uygulayabilme becerileri incelenmiştir. Çoktan seçmeli sorularda ise yakın ve ya benzer ifadeleri ayırt edebilme, bilgisayar destekli kalıp tasarım yazılımı işleyiş ve menü basamaklarını doğru seçebilme becerileri incelenmiştir. Testler sonucunda her doğru soru 1(bir) puan, her yanlış soru 0(sıfır) puan olarak değerlendirmeye alınmıştır.

(40)

24

BÖLÜM IV

BULGULAR VE YORUM

Bu bölümde, öğretim tasarımı model önerisi uygulamasına katılmış olan 12 kişiden, ön test ve son test ile elde edilen veriler analiz edilmiş, bulgular sorular bazında tablolarla sunulmuş ve yorumlanmıştır. Yorumlara bağlı olarak model önerisinde düzenleme ve değişim gerçekleştirilmiştir.

Bölüm, bilgisayar destekli kalıp hazırlama dersi ön bilgi tarama testi sonuçları, bilgisayar destekli kalıp hazırlama dersi öğretim değerlendirme testi sonuçları, ön test ve son test arasındaki ilişki olmak üzere üç ana başlıktan oluşmaktadır.

Öğretim modelini uygulamaya başlamadan önce 12 kişiden oluşan deney grubuna, tanımaya ve hazırbulunuşluk seviyelerini anlamaya yönelik 10 sorudan oluşan ön test uygulanmıştır. Ön testin gözden geçirilmesi ve programda gerekli görülürse değişiklik yapılabilmesi için öğretim tasarımcısına süre ayrılmış ve uygulama bu doğrultuda başlamıştır. 3 ders saati süren öğretim sırasında ve sonunda katılımcıların soru sormalarına imkân tanınmıştır. Konu gereği önemli görülen yerlerde itinayla durulmuş, farklı bakış açıları sunulmuş ve yaşanabilecek durumlar üzerine örnek olaylardan anlatımlar yapılmıştır. Öğretim tasarımcısının sektörel alanda vermiş olduğu örnekler ve bilgiler katılımcıların konuya ilgisinin artmasını sağlamıştır. Katılımcılardan alınan sözel dönütler uygulanan eğitimden memnuniyeti göstermiştir. Öğretim sonunda öğrenmeleri kontrol etmek ve öğretim modeline dönüt sağlamak amacıyla 20 sorudan oluşan değerlendirme testi yapılmış ve uygulama tamamlanmıştır.

(41)

25

Tanıma ve hazırbulunuşluk seviyelerini anlamaya yönelik olan ön test ile öğretim uygulaması sayesinde kazanılan bilgileri ve ulaşılan hedefleri anlamaya yönelik olan değerlendirme testi sonuçları şu şekildedir;

Bilgisayar Destekli Kalıp Hazırlama Dersi Ön Bilgi Tarama Testi Sonuçları

Tablo 2: Ön Bilgi Tarama Testi Sonuç Tablosu

Soru / Öğrenci 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 Doğru Cevap Sayısı Doğru Cevap Yüzdesi

1- Bilgisayar destekli kalıp hazırlama

sistemleri ne işe yarar? 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 12 %100

2- Daha önce bilgisayar destekli kalıp

hazırlama eğitimi aldınız mı? 1 1 - 0 0 0 0 1 0 0 1 1 5 %41,67

3- Bilgisayar destekli kalıp hazırlama

yazılımlarından hangilerinin adını daha önce duydunuz?

1 1 1 1 1 1 1 1 - 1 1 0 10 %83,33

4- Çocuk giyiminde beden tanımlamalarını

hangi ölçü/ölçüler belirler? 1 0 0 0 0 0 0 0 1 - 1 0 3 %25

5- Hangisi çocuk giyiminde etek kalıbı için

gerekli ölçülerden değildir? 1 1 0 1 1 0 1 1 1 1 1 1 10 %83,33

6- Kalıplarda serileme neden yapılır? 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 12 %100

7- Yetişkin giyiminde beden büyüdükçe

değişmeyen ölçü hangisidir? 1 0 1 1 1 1 1 1 1 1 1 1 11 %91,67

8- Temel çocuk etek kalıbında kullanılacak

ölçüleri tablodan bularak yazınız. 0 1 1 0 1 0 1 1 0 1 1 0 7 %58,33

9- Ölçü tablosundan bir adet ölçü belirleyip,

seri farklarını bulunuz. 1 1 1 1 1 1 1 - 1 1 1 - 10 %83,33

10- Etek çizimi üzerine, bulunan seri farklarını,

yönlerini ve miktarlarını işaretleyiniz 1 0 0 - 0 0 0 0 0 0 0 - 1 %8,33

Soru 1’ de katılımcıların tamamının Cad sisteminin ne işe yaradığı hakkında genel bir fikir sahibi olduğu tespit edilmiştir. Bu durumun, uygulamanın önem ve gerekliliğini katılımcılar tarafından daha iyi anlaşılmasını sağlayacağı düşünülmektedir.

Soru 2’ de katılımcıların % 41,65 i daha önce bilgisayar destekli kalıp eğitimi aldığını bildirmiştir. Önceki öğrenmeler ile yeni bilgilerin karmaşaya yol açmadan birleşebilmesi için, öğretim uygulamasına farklı yazılım markaları ve işleyişlerden söz ederek başlanmıştır. Bu uygulamanın karışıklığa engel olacağı umulmaktadır.

(42)

26

Soru 3’ te katılımcıların % 83 ü daha önce Gerber Cad adını duyduğu belirtmiştir. Marka bilinilirliğinin, konu içeriklerinde uygulama ve anlatımı kolaylaştıracağı umulmaktadır. Soru 4’ te katılımcıların % 25 i temel çocuk giyimi hakkındaki bu bilgiyi doğru cevaplamışlardır. Mesleki eğitimlerinde bilgisayar destekli kalıp dersine kadar gelebilmiş öğrenicilerin bu bilgiyi hatasız bildiği varsayılmaktadır. Ön testte karşılaşılan bu durum öğretim tasarımında yeni düzenleme ve içerik ekleme gereğini göstermiştir. Bu nedenle uygulamaya çocuk giyiminde ölçüler konusunda genel bilgiler eklenmiştir.

Soru 5’ te katılımcıların % 83,3 ü etek kalıbı hazırlama hakkındaki temel bilgi sorusunu doğru cevaplamıştır. Mesleki temel bir bilgi olan bu konu katılımcıların geneli tarafından bilinmektedir, eksik bilgiye sahip bireylerin ders içi uygulamalarda bu eksiğini gidereceği umulmaktadır.

Soru 6’ da katılımcıların tamamı serileme işleminin temel amacını bilmektedirler. Bu ön bilgi sayesinde, uygulama içerisinde daha ayrıntılı konulara girilebileceği tespit edilmiştir. Soru 7’ de çocuk giyimi ile yetişkin giyimi arasındaki temel farkların bilgisini ölçme amaçlı bu soruya katılımcıların %91,63 ü doğru cevap vermiştir. Detay fakat önemli bir konu olan bu sorunun katılımcılar tarafından biliniyor olmasının uygulamanın etkililiğini arttıracağı düşünülmektedir.

Soru 8’ de ölçü tablosundan amaca uygun ölçüleri seçebilme temel becerisini ölçmeyi amaçlayan bu soruya katılımcıların % 50 i doğru cevap vermiştir. Katılımcıların mesleki hayatları boyunca kullanmaları gereken bu beceriyi tam olarak edinememiş oldukları anlaşılmıştır. Bu eksiği gidermek için sınıfa uygulamalar sırasında kullanılmak üzere çocuk giyime yönelik ölçü tablosu verilmiştir. Tüm gerekli işlemlerde o tabloyu kullanmaya yönlendirilmişlerdir.

Soru 9’ da tablodaki ölçüler arası seri farklarını söyleyebilme becerisini ölçen bu soruya katılımcıların % 83,3 ü doğru cevap vermiştir. Katılımcıların, mesleki anlamda kıymetli ve gerekli olan bu beceriyi edinebilmiş olmalarının öğretim uygulamasına olumlu yansıyacağı düşünülmektedir.

Soru 10’ da temel kalıp serileme bilgisini ölçen bu soruya katılımcıların % 8,33 ü doğru cevap vermiş, %91,67 sinin ise yeterli bilgiye sahip olmadığı tespit edilmiştir. Bu büyük eksik, uygulama içerisinde serileme konusunun ayrıca ele alınması gereğini göstermiştir.

Şekil

Şekil 1: Genel öğretim tasarımı modelinin aşamaları (Seels ve Glasgow, 1998)
Tablo 1:Öğretim Tasarımı Modelinin Aşamaları, Görevleri ve Çıktıları (Ocak vd., 2011)
Tablo 2: Ön Bilgi Tarama Testi Sonuç Tablosu
Tablo 4: Ön Test ve Son Test Ortak Sorularda Durum Değerlendirmesi
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Hastalıkla ilgili etmenin ve/veya hastalık-hedef-efektör üçgenindeki ilişkilerle ilgili bilgilerin araştırılıp, tanımlanarak açıklığa kavuşturulması ve elde edilen

Bir makinanın bir ihtiyacı karşılamak üzere; • hayal edilmesi, • taslak şeklinin çizilmesi, • elemanlarını yerleştirilmesi, • mekanizmanın çalışmasının

• Öğretim amaçlı kullanım: Bilgisayar destekli.. öğretim (BDÖ), öğretim yöntemlerine

Uçucu yağ uygulamalarının toplam yumru verimi üzerine etkileri istatistiki açından önemli olmuş, kontrol ile karşılaştırıldığında (3938 kg/da) kekik (4713 kg/da) ve

As a result of the paired t-test, the p-value was 0.002526, which is less than 0.05, so the null hypothesis was rejected at the significance level of 0.05, and it can be said there

Ayrıca modelde trafik ve iklim bağımsız değişken değerlerinin tümü sıfır olarak değerlendirildiğinde elde edilen RN değeri, yolun ilk trafiğe açıldığı

Ancak ilköğretim sürecindeki öğrencilerin bilgisayarı en etkili ve uygun olarak nasıl kullanması gerektiği, bilgisayarın ilköğretim programları ile bütünleştirildiğinde

Mekanik hareketi dairesel bir hareket olmayıp da yatay eksen ( x veya y eksenleri ) üzerinde hareket eden motorlara lineer motor denir.. Bu tür motorların tasarımı yapılırsa