• Sonuç bulunamadı

Durmuyor...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Durmuyor..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

M illiy et

7

GÖZLEM

Uğur MUMCU

DURMUYOR...

URSA Cumhuriyet Başsavcısı Nural J 3 Uçurum’un uğradığı silahlı saldırı sonu- ____ cunda ağır yaralanması ve aynı saldırı­ da başsavcının makam şoförü Mustafa Bahçe ve polis memuru Halil Sarı'nın da yaşamlarını yitirmeleri,terör örgütlerinin daha çok can ala­ caklarını gösteriyor.

Başsavcı Uçurum’un adı ilk kez, 1989 yılı Ağustos ayında, terör ve siyasal suçlardan ağır hapis cezası alan hükümlülerin Eskişehir Ce­ zaevinden Aydın Cezaevine yerleştirmeleri sı­ rasında çıkan olaylarda duyulmuştu.

Uçurum, Eskişehir Cezaevi'nden Aydın Ce­ zaevine götürülen Mehmet Yalçınkaya ve Hü­ seyin Eroğlu adlarındaki iki hükümlünün işken­ ce değil açlık grevinin yol açtığı beyin depres­ yonları nedeniyle öldüklerini açıklamıştı.

Aydın Cezaevi olayı, Başsavcı Uçurum'u te­ rör örgütlerinin hedefi yapmaya yetmişti.

Bursa’daki bu silahlı saldırı, bu hafta sonu Bursa Valiliği görevine başlayacak olan Olağa­ nüstü Hal Bölge Valisi Necati Çetinkaya için de bir gözdağı sayılabilir.

Geçen hafta İstanbul DGM Basavcısı Gü- naydın'a, dün de Bursa Başsavcısı Uçurum’a karşı düzenlenen saldırılar, terörün durmaya­ cağını, daha da tırmanacağını gösteriyor.

★★★

İP Genel Başkanı Behice Boran’ın Sov- yetler Birliği Komünist Partisi'nden aldı­ ğı ileri sürülen 22 bin dolar ile ilgili ha­ ber nedeniyle TİP Genel Sekreteri Dr.Nihat Sar- gın'a görüşlerini sordum. Sargın’ın yanıtı şöyle:

“ Boran İle İlgili haber bir süre önce bir ga­ zetede yayınlanmış bulunuyordu. Ancak, o ga­ zetenin muhabiri yayınlanmadan önce kimi ilgi­ lilerle birlikte benim de bilgime başvurma gere­ ğini duymuştu. Telefonda haberi duyduğum za­ man tepkim düpedüz şaşkınlık olmuştu. Daha sonra, bir tarihte Sovyetler Birliği nde bir süre kalıp tedavi gördüğünü hatırlayınca, bir tahmin olarak, eğer, haber gerçekse, bu küsüratlı raka­ mın olsa olsa tedavi ve İlaç masraflarının karşı­ lanması olabileceğini belirttim. Haber de bu ka­ yıtla yayınlandı

O günden bu güne düşüncem değişmedi. Diğer yandan, aynı tarihlerde TKP İle birleşme görüşmeleri yapılıyor ve birlikte davranılıyor olmasından hareketle sizin yazınızda kurulan paralelizmin de eksik bilgiden kaynaklandığını sanıyorum. Gerçekte TKP İle birleşme konusu TİP’In gündemine o günlerden çok önce, 79’un sonlarında gelmiş bulunuyordu. Senato seçim­ lerinde uğranılan yenilgiden sonra partide açı­ lan yeni tartışma sonrası varılan mutakabatlar

'Tek Parti Tek Cephe Sonuç Bildirgesinde for­

müle edilip açıklandı. O günden, yani, 1980’nln başından itibaren parti yönetimi ve partiler TKP ve TSİP ile birleşmenin de öncelikle yer aldığı bu ortak görüşlerin takipçisi oldular. 12 Eylül’- den sonra da partililer, sıkıyönetim mahkeme­ lerinin sanık kürsülerinde ve gizillik koşulların­ da, ayrıca yurt dışında bir yandan cuntaya dire­ nip partinin sesini yükseltirken bir yandan da sözü edilen bu ortak görüşler doğrultusunda çalışmalarını ısrarla sürdürdüler. Şuna İnanılı­ yordu 'eşit koşullar altında birleşm e'sağlandığı

durumlarda birbirinin eksiğini tamamlayıp, faz­ lasını törpüleyerek sürecek gelişme İle 25 yıl boyunca TİP ve TİPTIlere egemen olmuş morm ve değerler yasal birleşik partiye de egemen olacaktı

Haber ve ona dayalı İddia ve yorumların çiz­ diği İma] Boran ve yakınlarını derinden sarsmış ve haklı İnfiale yol açmıştır. Her şeyden önce bu İddiaların muhatabının artık bunları yanıtlama olanağı yoktur. İkincisi, gene bu haber ve yo­ rumların çağrıştırdığı duruma taban tabana karşıt biçimde, sizin de yazınızda etraflıca be­ lirttiğiniz üzere, Boran ve arkadaşlarının ne öl­ çüde sade bir yaşamları olduğuna dost ve düş­ man, onları tanımış herkes yakından tanıktır. Ve gene, İlgili herkes bilmelidir kİ, çizgisi beğenil­ sin beğenilmesin, Boran’ın 77 yıllık çileli yaşa­ mı sözcüğün tam anlamıyla son nefesine kadar bağımsızlık, demokrasi, sosyalizm mücadele­ sine adanmış bulunuyordu. Hiçbir İddia ve gay­ ret bu anıtsal yaşamı gölgeleyemez.

Ve nihayet Boran’ın adına bağlı olarak akla en son gelebilecek olmakla birlikte eğer mutla­ ka paradan puldan söz açılacaksa, o zaman ön­ celikle söylenebilecek başka şeyler olmalıdır. Sizin de söylediğiniz gibi 12 Eylül onu vatandaş­ lıktan attı, gıyabında 9 yıl ağır hapse mahkûm ettirdi. Ayrıca 15 yılı daha kapıda bekleterek. Ve aynı zamanda mütevazı emekli aylığı İle birlik­ te, üniversite hocalığı, milletvekilliği de İçinde 77 yılda edinebildiği tek maddi varlığı olan apartman katını da gasp etti. Kimi sözlerin öte­ sinde durum bugün de aynen böyle devam edi­ yor. Eğer Boran İle birlikte paradan puldan söz açılacaksa İlk önce bunlar akla gelmeliydi,üste­ lik gasipların hepsi de aramızda”

Sayın Dr. Sargın'a hapisler ve sürgünlerle geçen çileli yaşamını sosyalizme adayan Bo- ran’a ilişkin bu bilgi verici açıklaması nedeniyle teşekkür ediyor; TİP’in savunduğu bağımsızlık ilkesinin TKP ile birleştikten sonra geçerli ol­ mayacağı konusunda eski görüşümü yineliyo­ rum.

Referanslar

Benzer Belgeler

Adnan kendileriyle bir müd­ det m ü şterek tir hayaı geçirece­ ğ i bu insanların üçüyle de yeni tanışmış, hele bankacı üe apar- tımanı görüp vaziyeti

memiş, veraset usulünün babadan büyük oğula geçmesi ve Mısır valilerine Hıdiv unvanı verilmesi hakkındaki fermanları ancak ha­ lefinin halefi olan İsmail

HYDRO BA020 Suyun çekildiği andaki kıyı çizgisi Zorunlu NAMN1 Birinci ulusal dilde detayın ismi Seçmeli NAMN2 İ kinci ulusal dilde detayın ismi Seçmeli NAMA1

As the results were not satisfying enough to acceps as valid calibration, extrapolation curves have been hence chosen to perform the measurement campaign in an

Konakla virus arasında süregiden etkileşimde ortaya çıkan doğal nötralizan antikor yanıtları ve sitotoksik T hücre cevapları yeni ortaya çıkmış olan bu varyantların

[Ciloxan OPH SOLUTION 5ml/bot 施樂舒 點眼液 ] - [Ciprofloxacin ] 藥師 藥劑部藥師 發佈日期 2011/10/10 <藥物效用>

Onun düş kapısından içeri doğum yapmak için ilk hangi kadın girdi, bilemiyoruz; ama bu du­ rum, o an Besim Ömer Paşa’nın yüzündeki gülümsemeyi gözümüzün

dar çok seviyorum ki sana sıralayayım” dedi: “ Hayatta en çok sevdiğini birinci olarak sine­ ma, ikinci Fatoş, üçüncü oğlum Yılmaz.” Yılmaz Güney