• Sonuç bulunamadı

[Mimar Vedat Tek'in oğlu Ahmet Nihad Vedad Tek tarafından Taha Toros'a takdim edilen aile hayatı, tarihi ve şeceresi]

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "[Mimar Vedat Tek'in oğlu Ahmet Nihad Vedad Tek tarafından Taha Toros'a takdim edilen aile hayatı, tarihi ve şeceresi]"

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

D I P L . I N G . A. NİHAD VEDAD TE K

ter**! if » fî • / r j^ ^ j e W 1 # c ^ ^ ^ i X e J ^

9 & t w L < * S •

Y Ü K S E K M Ü H E N D İ S M İ M A R

Zatı Üstadanelerine her tesadüf ettiğimde iltifatalarınıza raazhar olarak rahmetli pederim Mimar M.Vedad i ek in hayat özgeçmişi hususunda bilgi verme­ mi kendisine değer vermek lütfunda bulunarak def'atie emir buyurmuş dunuz •

Bu kerre bu emir ve arzunuzu yerine getirmek istedim ve aşağıdaki satırlarla hilallerinize sunmak isterim. Muhskak bir çok kelime ve derleme hatalarım ola- cakdır bundan dolayı beni mazur görmenizi rica eder her zeraan en derin sevgi ve saygılarını sunarken huzurunuzda erilirim.

Efendim,

Pederim "“imar "E.Vedad Osmanla Vezirlerinden edip,yazar ve valilerinden Giritli Kandiyeli diye anılan "ırrı paşanın ve Şaire ve Bestekar diye tanınan Leyla h a ­ nımın oğludur.

Sırrı naşa bulunduğu valiliklerinden bazılarından bahis etmek İ3terim. Sırrı paşa Sırası ile Trhhzon, Diyarbakır, Ankara,Adana ve bazı Rumeli eyaletleri valilekle-rinden sonra en son olarak BAü-DAT Valiliğinde bulunmuş dur.

Sırrı paşa oğlu imar 4edad gibi îmarcı diye tanınırdı, ezcümle Ankaradaki eski ve "ise binası ^ r r ı paşa zamanında inşa edilraişdir.Adanadaki Hükümet konağı ve bu aeyanda bir çok meydan ve caddeler yine ;>ırrı paşa z e m a n m d a yapılmışdır. Hayatın garib cilvelerinden olacakki Sırrı paşanın başlatıp tamamlattığı bu ümrar hareketlerinin kü.sadlarını yapamadan her zeman başka valiliklere naklen tayin edilmekle halfefi Bahrisefid umumi valisi diye anılan Edip Abidin paşa bunları kendisine mal etmi«dir.

Abidin paşada Sırrı paşanın bir y bancısı değildir oğlu mimar edad beyin zev­ cesinin dayısı bulunmaktadır.

Sırrı paşa Bağda içme suları ki bugün oradaki içme ve şehir sularının menbaını Sırrı paşa bağdat valilimi sırasında Fransadan getirttiği uzumaniara proje ve etüdlerini yandırtarak bu muazara projeyi Osraanlı imparatorluğunun hükümranlığı z e m a n m d a yapdırtrıısdır. Bugün Bağdatın Su ihtiyacının temin edildiği tesislere

(SIRRIYE) diye anılmaktadır.

Sırrı paşanın diğer evla dİ arı P r o f . Y . Müh • Yusuf Razi B e l ’dir »Yusuf f»*azi Bel f Fra­ nsız olan zevcesinin isteği üzerine BEL soyadını almışdır.

Yusuf "az i T,el Mimar V©dad gibi gerek, eski Mühendis ektebi alisinde (şimdiki Teknik Üniversitede ve gerekse "imar edad Devlet Güzel „anatlar diye bugün anılan Senayli ^efiae mektebinde Profesörlüklerde bulunmuşlardır.

Yusuf "azi Bel OsmanlI İmparatorluğu z e m a n m d a Nafia nazırlığı ile Posta A'elgraf Hazırlı ı gibi ayrıca bir süre İstanbul Sehreminiliginde oulunmuşdur•

Sırrı p a ş a m ^ v e leyi a hanımın diğer iki kızı vardır »Birisi eski valilerden ve îst.Darülfünunu Müderislerinden Mehraed—Ali Ayni Beyin zevcesi Feride hanımdır. Peride hanım ile f’Vüımed-ali Beyin bir oğlu genç yaşında vefat etmiş -iki kızla­ rından Refika hanim merhum Sağlık ve ^osyâl üakanlğı müsteşarı Asım A r a r ‘ın zev­ cesidir, Bunlarında bir erkek evladı,bir zem&nlar muhtelif bakanlıklarda bulunar Hukukçu olan ÎSltlL ARAR dır. Diğer kerimesi Nezihe hanım» Muzaffer U eyzinin zeı casi oljjp bunlarında üç erkek e v l a d l a r m d a n Y.Elektronik Müh.Ahmed ¿feyzi, Sigor* cı Ali jveyzi ve şimdiki Denizcilik v ankası Genel "iidürü Nezih lieyzidir.

Sırrı paşanın diğer zevcesinden olan oğlu Y.Elektrik Mühendisi KAMURAN Kandiyel ninde iki oğlu olup biri bugün Ankarada Devlet demiryolları baş ûukuk Müşaviri

Bülend v nndiyelidir.

Sı±±ı paşanın büyük kerimesi Nezihe #eler hanım eski Maarif Müdürlerinden Tevfj

Danis beyin zevcesidir. *

Nezihe falar Ünlü bir piyanistti kerimesi Celile hanım yine tanınmış bir müzi a oğlu ise veaft etmişdir.

(2)

D I P L . I N G . A . N l H A D V E D A D T E K

Y Ü K S E K M Ü H E N D İ S M İ M A R - 2

-Mimar M.Vedad Tek, ilk öğretimini istanbulda Galatasaray lisesinde görmüşdür. Ağabeyi Yuzuf xtazi ^ev Galatasaray lisesini tamamladıkdan sonra Parise Mühe­ ndislik tahsili için -itmişdir.

Bu itibarla Mimar M,Vedad Tek*in babası o sırada Bağdat Valiliğinde bulnudugu halde validesi Leyla hanım efendi İstanbulda kaldığı için, Leyla hanımın kona­ ğında her zeman edebiyat ve musiki üzerinde sohbetler çalışmalarda bulunulduğu gibi Leyla hanım her zeman tabiri caizse bir ayağı Padişahlık sarayında, geçer­ di.

Zira Leyla hanının babası Hekim İsmail j^aşa devrin padişahları tarafından çok sevilen bir siması olduğu için Leyla hanım çocukluğundanberi hep sarayda geç- mişdir.

Esasa girişmeden evvel -^eyla hanımın babası hekim İsmail paşadan kısaca bahis etmek isterim. Hekim İsmail paşa İzmir,Sakız Girit adası valiliklerinde bulun- dukdan sonra bir süre İstanbul Şehreminiliginde ve nafia nazırlığında bulundu. Hekim İsmail paşanın büyük kerimesi Gaziantepli Sadrazam Kadri Cenani paşanın zevcesi Adeviye hanım efendidir, direr’küçük kızı ^eyla hanım e f . oğluda Bahriye k a p d a n l a r m d a n Puat beydir.

M

Gerek Hekim İsmail paşa,gerek ^ ı r n paşa ve gerekse Kadri Cenani paşaların kabirleri Oenberli taşındaki IÎ inci sultan Mahraud ^ürbesi haziresinde bu­ lunmaktadır •

Mimar M.Vedad lek*in amcalarından Nuri paşa eski ayandan ve ^aray nazırı ye yazar gazeteci ve uzun^yıllar milletvekilliği yapmış olan CELAL NURİ H e r i diğer oğlv Prof.Suphu Nuri İleri ve üçüncüsli Ziraat Müh.Sedad ileridir. Yakın bir zamanda vefat eden Orta elçilerden ve merhum büyük elçi u aydar beyin damadı REFİK İLERİ de Sedad Nuri İlerinin oğludur.

Sırrı paşa oğlu ^imar ^edad » m Asker olmasını isterdi, Mimar Vedad böyle ar­ tistik birunuttitte yetişmiş olması ve doğuşdan da validesi leyla hanım ve hemşi resi Nezihe hanım gibi ince ruhlu bir insan olması gibi n imar »edad çok zeki matematiğe son derece yatkın küçük yaşdanberi inanılmıyaca k ederecede resimler

çizerdi. Bu itibarla validesi leyla hanım kendi imkanları ile m ±max vedad ı Parisde bulunan ağabeyi yusuf ^azi beyin y a n m a gönderir.

Mimar Vedad Parisde (ECOLE MONGE) Lisesinde orta ve "i3e öğrenimi görür, orada ki arkadaşlarından daha sonra Cümhur başkanı olan Mr. ALBERT LEBRUN vardır.

Mimar M.Vedad bu liseyi çok eyi derece ile tamamladıkdan sonra inşaat Mühendisi olmak üzere ECOLE CENTRALE girer diğer tarafdanda r arisin ünlü aecademıe Julıar daki ALesIm ve ^eykeltaşlık kurslarını takib eder.

Baha evvel bahi3 edildiği üzere mimar ^edad Matematikdeki kuvvetli esaslı k ü l ­ türünden dolayı hızlı adımlarla ^ihendislikde ilerlemeler Yapmakla beraber Meyli daha çok Mimaride olduğu için.BUnyaca meşhur ECOLE NATİDuALE DLS BEAUa-

4RTS vani (Bevlet Büzel anatlar akademisinin kabul imtihanlarına iştirak eder. 300 müsabık arasında ve f>u ünlü okula ilk Türk vatandaşı olarak

9

kişi raeyanın- da kabul edilir. Mimar V e d a d » m Mimari üocası ünlü ^iraar Mr.M0YAUX imiş.

Mimar M.VEBAB TEM B u r a s m ı d a çok eyi derece ile tamamlar müstesna bir m ımar kabiliyetlerine haiz olduğu gibi aynı zemanda fevkelade bir e s s a m re eykeltr olur. Mimar M . V B B A B ’ın okul arkadşitanndan ünlü eykeltraş LAKDOVSKl b u l u m ak t İstanbul

Sanayii

"efise okulunda uzun yıllar heykeltraş hocalığı yapan rahmeti İhsan beyde bu okuldan raezum olmuşdur.

Mimar M.VEBA TEK çok eyi derece ile tamamladığı bu müstesna okuldan sonra anci fransızlara tanınan GRA1D PRIX BE ROME çalışmalarını yapmak ister bu hususda hocası Prof? M0YAUX zemanın Fransız CUMHUR BAŞKANI SABİ CARNOT nezdidde y a p tesebüs neticesinde bu i akanıda temin ederek Fransız devletinden aldığı üUUKb il îtalyada çalışmalarda bulunulur ve neticede PRIX BE ROME unvanını kazanır Ve neticede istanbula yurc^a gelir. Ancak: bir hususu açıklamadan eyvşl dşyaffl-. ntıek istemem. Mimar Vedad Parisdeki lisesini tamamladıkdan sonra ve îuksel

(3)

Dipl. Ing. A. N İH AT VEDAD TE K y ü k s e k m ü h e n d is m im a r

T . M M. O B . S İ C Î L : 1937 ^ ^ mm

tahsiline başlıyacağı sırada Bağdatta Vali bulunan pederi °ırrı paşa tarafı­ ndan çağrılır. Mimar Vedad o zeman Trenler ancak Ankaraya kadar var imiş bu ndan sonra türlü türlüjilkel vasıtalarla îç Anadoluya, Türkiyeye aid diğer Arab ülkelerine AT ve eve sırtında gidilebilinirraiş.

Bilmecburiye mimar Vedad Ank^radan sonra yoluna bu imkanlarla devam ederken yollardaki aşiret şeyleri Vali paşanın oğlu buradan geçecek diye davetler tertip ederlermiş. Bu arada geçen çok enteresan taraflar olmasına rağmen bahis etmiyecegim.

Mimar Vedad çok uzun ve yourucu vasıtaları kullanmak suretiyle nehayet -^agda- ta varı,r. Mimar Vedad uzun yıllardanberi görmediği pederine geldiginde,o sıradi Sırrı aşa Valilik makamında bir toplantıya riyaset etmekdeymiş.

Kendisine oğlunuz geldiye haber verilmesine rağmen Paşa yerinden bile kımılda­ man ve her kesin merakını mucib olur derecesinde lekayd davranır.

Nehayet pederinin huzuruna çıkar elini öner bir kenara oturur,paşa oğluna derki daha sonraları kendi damad edindiği Vilayet mektubculuk kalemindeki katib Meh- med Ali beyi göre sana bir mektub verecek bu mektubla Istanbulda....harbiye Nazırı paşayı göreceksin seni Harbiye mektebine kayıd ettirecek dediğinde.

Vedad bey aman babacım der ben Mühendis Mimar olmak istiyorum çok istidadım var der. Paşa babası hidetlenirz ne der °ırrı paşanın oğlu bir kalfamı olacak der? Vedad bey cevaben derki babacı ömrünüz veaf ederse sizin sayenizde nufuzunuzla bende muhakak bir paşa bile olurum, amma aksi halde belimde bir kılıçla sürter durur bir kolağası bile olamam zira istidadım yok der.

Mimar olurumda muvafak olamazsam babam beni adam etmek istedi ben razı olmadım şimdi akibetimi çekeceğim derim diyerek bunun aksinide anlatır.

Nehayet riza gösterir ve bu suretle Vedat bey Fransaya dönei ve ^imarlık tahsi­ line devam eder.

iimar Vedad ^ürkiyeye avdetinde Sirkecide bir han için bir oda kiialar ve orada erbest mimari bürosunu yürütmeğe kalkışır. îlk yapdığı işlerden usküdarda

ışa limanında arkadaşı heykeltraş İhsan beye bir yalı projesidir.

na benzer daha bazı işler m e y a n m d a İstanbul Şehremanetinde Heyeti Fenniye ^e: isliğine tayin edilr, ve yine bu arada Sanayii ^efise mektebine hocalığa tay

edilir.

?te havuzlarda ünlü diye anılan Şehremini Operatör ^emil Topuzlunun köşkünü \şa eder. Bu arada Parisden arkadaşı olan ve daha sonra Posta Talgraf Nazırı

an meşhur OSKAN efendi kendisine Sirkecideki Büyük PTT binasının Mimarla- verir ajmı zemanda daha sonra PTT nin ^aş Mimarlığına tayin eder o

ar Vedad Bu büyük eseri yapacağı zeman devrin bir çok yabancı ve akaliyet '‘a ve ^imarları ve ezcümle bizim Türk inşaatçıları kıskançlıklarından o

ihde 25 yaşında olan Mimar ^edad için bu büyük işi başaramaz derler.

\t neticede emellerine nail olmiyarak bu isi Vedad bey büyük muvafakiyetl a ş a r ı r .

m b u l Sirkecide ^üyük PTT. binası Sltan ikinci Abbdülhamir z e m a n m d a ba- >akş. Sultan Reşad z e m a n m d a tamamlanır.

tibarla mehur hatatlar tarafından yazılmış bulunan (TUĞRA) lar ile > yazılar Cumhuriyetin ilanı üzerine bazı bilgisiz değer bılmıyen k i

tarafından tepedeki kubbelerin altındaki, bunları kazıtarak yerine fena çızımlı ay yıldızları hak ederek ve bunlar sonradan derhal anmış bulunan yaldızlarlar.

c bunun için ve gerekse başkaları için Büyük ATATÜRK bu huluskarlık arı yapanlara son derece kızar ve üzülür.

(4)

Dlpl. Ing. A. NİHAT VEDAD TEK

YÜKSEK MÜHENDİS MlMAR

T . M M. O B . S İ C İ L : 1937

f T • Blnasl *»** edildiği tarihde *»tı ülkelerde kullanrşlı diye v a s r f l a M r r r l ^ b Î ^ l ı ^ S ^ ^ f k *” ^

Tine Tttrkiypdok^İÎîiıaVz^a^i^piî?!}?8?® tallî’

*1l

meydana çıkması

üze-slnde

n

bf “ektut

neti-sefaretinde tor-Ma «rHion

V

'

y ’

r u T "uiiu 6llk Sokanındaki Fransız

a IıEClON B*HONNEUR S S S ^ s ^ g T Î S . J S ? E1?İ

**“ * “W

W 72îhîk!: d9jlf sonra açıklıyacarım üzerine Mimar *edad bir cok benzeri İrini- digl varilli” ? g S a t İ r S S i ş d l r ^ ’“ " ® 8 ”lUnha31r olan t a e k m ç l ı k yüzünden

gerSk-î 8t-®altah " ® e d meydanında aynı adı ta- nidir. ısındaki jp*m ve kadastro binasıdır, eski adı ile Defteri Haka-Sirkecide eski Meaadet hanı daha sonraları liman hanı ile adlandırılan han.

TAHÎR iienı,^ tln ad~e3in^e »bit bay anı, Oal ta eski gümrüğü karşısındaki

kendine inşa ettirdiği konağı ve yanındaki yine

S

ı

l

S

^

r

A

8^

S l T a p S î f

Î İ ş ! « . 1

yık-Î t â^ ı t e Bnlak ®rdde3î köşesindeki YAYLA apartımanı ve onun karsısındaki

inşa edilen KOeATAŞ1? ^ ^ 881 3r°1"'1 * eni?letilme3i 113 yıktırılarak yerine ITinpIİk î'Ieı caddesine dönüldüğünde sağ koldaki Santur ski villası sonraları d? ^ ^ v r 30İ°!İU ^ S1™ * ^ken yıldırılarak yerine b L k a M ? b i n a ^ H d i l d i

âJtMİye m 2yaanındakl GÜNES apartımanı kendine aiddi. “ Iha a s ^ ı î l ? a

doğru AZÎM apartımanı kendisine aiddi. aşağılara

t a ^ ş f k L l ? f L İ 12?î;n î \ TUtînoa Kazim Eraln b°y ^epo binası daha sonraları Durası ı-eralızade ıthat bey deposu oldu.

Envİram ^ PtI?„î?y,^0 ÎaJ a?Ur,İ3?Sle binalaıı- merhum “ arbiye nazırı damat paşa tarafından birinci cihan harbi esnasında inşa edildiler.

ÎJÎÎJJ“ ,

P

8?«1 a y m Kemanda mimar 'edad beye İşt.Bakırköy ‘eli efendi cevırr

rında inşası mptaaaaver „atı ülkelerin ayarıAda *t koşİ mahalU itmesi.5 7

üzerine Î S a î u k ^ d f î e m e l f f “ Clhan h “ blnln " f i m i z e «etioelenmeei Ortakdy sırtlarında garbiye nazırı ^nver paşa 'illası. ve saire.

d a s ı ^ m i a ^Pnrh u?ar ^ edad|3.n validesi ,®yla hanımın çocukluk arka-T.aa Oflunuz Mi nn-r /1 Iy'îa hanına âer?llaJ:i ^ünün birinde padişah olmam nasib olu­ rsa oğlunuz mimar •odadı yanıma „er ^imar naab edeceğim buyurmuşlardı.

A d ^ ^ d ^ r ReBf'd ,Ayüb °ultandaki Biat menaasiminde kılıç kUsnadıkdan sonra AUei olduğu üzere ^opkapı sarayına gelinerek ¿ırkai saadette namaz kılınırmış.

u ^ f ^ n d a 3aray nazırı M imar vedadın amcası ^uri paşa bulun- 1Çab J F 1 i>as?a’3ra Y olda Şöyle buyurmuşlar, yeğenin Mimar Vedad beye v«î jnaldim var, Biz Haraya vardığımızda beni karşılayanlar m e y a n m d a Mimar vedad da bulunsun ferman buyurmuşlar.

Tonkaaıdaki tavaf esnasında nuri paşa padişahın iradesini- yerine getirmek -di l - •birİriİ ^ oreviendirraiş ve bu suretle imar edad Ser mimarlığa tayin

(5)

-D i P L . i N G - A. N İ H A D V E D A D T E K Y Ü K S E K M Ü H E N D İ S M İ M A R

5

-Padişah ^ultan ^eşad Mimar ^sdaaa validesi ^eyla hanım dolayisiyle büyük te- vecüh gösterirmiş bunlardan ikisine ben çocukken bizzat şahid oldum.

Bir Şeker "^ayranı günü idi -^olmabahçede muazzam bir merasimle Muayede yapıl- acakdı. Pederim -imar V edad diğer saray mensubları gibi muayedede bulunarak saçak öpmeleri adettendi. Benida y a n m a alarak -^olmabahçe sarayına gittik beni saray sofracı başısı eski ebon pastahanesi işleticisi ve haydarpaşa Gari Lokantası müsteciri (KOSTİJ efendiye emanet etti yanımda lalam seyid Âhmedde vardı.

Biz Balkon galerisinden aşağıya doğru merasimi temaşa etmekdeydik. Yukarıda muazzam şahane bir büfev vardı o kadar zengin ve büyükdüki insanın hazlası

alamazdı. Sultan ve hanım davetlilere aid kısım aşağıya bakan balkon galeri galeri cephesinde altın yadızlı fırdolayı kafesler bulunmaktaydı.

İki Bando bulunmaktaydı, iri fahriye bandosu şef ^ange beyin idaresinde ve arayı ^itaayruı bandosu Şef ^eki beyin idaresinde hepsi şaşalı üniformalarla«

(Zeki bey daha sonraları Cümhuriyet devrinde ^iyasetcumhur ~rkestarası şefi o; oldu). Denize nazır cephede arkası ^olmabahçe bulvarına doğru Taht kurulmuı

Birden Bandolar çalmağa başlaması ile adışah maiyetiyle bir yan kapıdan ıl- erliyerek tahtına doğru geldiğinde birden Bando bir ara durarak uç defa padı şahım çok yaşa avazeleri Muayede salonunun kubbesini vs muazzam avize krista­ llerini tirtrettigini gördüm.

Müteakiben bir seszilikden sonra L enizden toplar atılmağa başladı onanma oradaydı, ve Şırası ile evvela kadem sırası ile Şeyhülislam h^yti ef

ondans sonra *apalık m ü m esilli, um Patriği, Ermeni Patrikleri ve ahuaılerın Hahambaşı sı yavaş yavaş ilerliyerek padışanın yanında elinde sırmalı saçaic kolunda olduğu halde duran Teşrifatçı başı İsmail e n a m bey v a odî*

Cenani bey Vedad beyin ^eyzesi Adeviye ahınımın oğluydu babası Sadrazam Aaatrı Cenani beydi.

E n kıdemli ayandan ve bir zemanlar ütahya mutassarığı olgn Yedaa beyin büyük amcası Puad paşa basta onu takiben heyeti vükeladan adrazam paşa sıra ile bütün nazırlar ve arkasından saray mensubları, şöyleki Esvabcibaşı, Hekimbaşı, Ser mimar, Terzi başı,kuyumcu başı ve saire.... +

Kuyumcubaşı KONSNTARAS efendi idi, xerzi bası şimdiki xunel civarındaki İsveç Başkonsolosluğu ön cephesinde o tarihde sıra ile dükkanlar vardı bunlardan birinde Terzi başı (VÎDOVÎÇ) efendi vardı cephesinde koskoca İmparatorluk cirm ası bulunurdu.

Saçak öpmeğe sıra ser „,imar Vedad beye geldiğinde Zatı-şahane yanı padişah Vedad beye belirsiz bir tebesümle pyilerek iltifatta bulunduklarını u^zza, gördüm. Bu ve buna benzer mimar ^edad çok i l t i f a t a l a m a z h a r olmasına ragme her hangi maddi bir faide görmedikden başka ^edad beyi kıskananlara fırsat

aleyhinde propagandalar yapmakdan çekinmezlerdi

Bir gün Vali konak caddesindeki konağımızdan Teşvikiyedeki kuzeni İsmail Cenani beye ziyarete gelmekteydik, yanımızda benim lalam seyid hmed var ı. Şimdiki IŞIK lisesi binasının yerinde Harbiye nazırı E İVER paşanın evlendiğe Konak bulunmaktaydı tam ‘‘olis karakolunun karşısına isabet .eder.

Birde uzakdan bir süvari topluluğu arkasından padişah ultan Reşag ve maiyet gelmekte oluduğu görük derhal nizam vaziyetine geçerek bekledik, adışah sagc ve sola ilftifatlar yağdırarak geçerken pederimi gördü ve arabanın derhal d durdurması için karşısındaki yaveri SALİH Paşaya emir verdiler.

Ve Yaver arabadan fırlıyarak pedir çağırdı ve padişahın karşına otura_ak oen Padişah"*"çok sevdiği Balmumcu çiftliğine gitmekdeymiş. derhal bu haber şayi olur bir faide yerine bir sürü kıskançlıklar daha,

Mimar Vedad doğuşdan fevkelade bir insandı, samimi, çok nazik,duru3 “ V siyetine çok düşkündü.Eyilik severdi yanındakılerin çoğu mal* fahibı oldular ömürüleri boyunca-yaşlandıkca bile bir baba evine gelir gi

(6)

D i P L . ma. A. N İ H A D V E D A D T E K

Y Ü K S E K M Ü H E N D İ S M İ M A R 6

-ederdi. Gayet tabii Mimar Vedad dan eyilik görenler servet sahibi olanla arasında nankör ol nlarda yok değildi. Amma ^edad bey böyle davranışlar ka ş ı s m d a her olursa olsun ve neticedene ne olacağını bile düşünmeden b n l a r m payını da vermesini gayet eyi bilirdi.

Mimar Vedad evini sever çocuklarını ailesine çok düşkündü, pek çok yakın dt vardı haftanın muayen günlerinde Vali konak caddesindeki konağında yemek i betleri vardı.

Vali &onak caddesinde evi cidden bir küçük saray gibiydi* Her mimarın başaı cağı bir bina değildi, -“ütün t e f e r u a t l a r m a varıncaya kadar etüd ederek prc rini çizmiş ve buna görede tatbikatını yapmışdı.

Bu konak birinci harbin ilanından kısa müddet evvel tatmamlanmışdı. Hu ev hakkında Harbiye n a z ı n Enver naşa kendisi damadı sehriyarı ve aynı zemanda baş , umandanz olan paşa bir ara sohbet esnasında Padişaha vedad beyin yeni i a a m e t g a h m d a n sitayişle bahis etmiş.

Padişah bir münasebetle ^imar ^edada yeni evinden bahis ederek bir ara gelil Limonatanızı içeceğim ferman buyurmuşlardı. Atatürk devrinde böyle hususi i aretler her ne kadar yapıldıysada İmparatorlar devrinde bunlar mutad degilda Takarür eden günde mimar ^edad bir kaç bin osmanlı altını s a r f i y l e b i r kolu Besiktaşdar diğeri Bolmabahçe meydanından başlamak üzere Akaretleri takiben Harbiye mektebine kadarki güzergahda direkler diktirerek bu direkler yekdıge defne dalları geceleri kandiller yakılmak üzere ve kırmızı ve yeşil bayrakl la bu yollar süslenraişdi.

Harbiye vali konak caddesi Teşvikiye ve akaretler o zeman makadam toprak şo idi. yani ne parke kaplı nede asfalt diye bir şey yokdu.

Padişah Saltan xleşat yanında ser yaver qalih paşa damadı şehriyarı Enver paşî ve arkasındaki arabada şehzadeleri Ziyaüddin ve Oraer ilmi efendiler olduğu halde teşrif buyurdular.

Gayet tabii imar *edad için buda yeniden bir düşmanlık sebeblerinin ilavesi-* nden başka bir şey değildi. Mimar edad bütün, bu meziyetlerine inzimamen aynı zemanda Batıdaki BETHOVEli,WAGÎTER ayarında kendi mesleğinde bir defha idi. amma ne yazıkki daha çok ileride açıklıyacağ >ım üzere hep k ı s k m n ç ı l ı k l a r m kurbana nTmundur. E-tü niyetli insanlarla mücadele cidden zordur.

Mimar ^edad hic bir zeman hiç bir siyasi teseküle meyil etmemışdir. _ e tekim birinci cihan harbi sonunda istanubulu işga eden itilaf devletlerinin Askeri kuvvetleri, Pak çok resmi binalar m e y a n m d a hususi gözde binalarıda işgal edi; harabeye çevirmişlerdir ve üstelik hiç bir kira ödemeden.

Günün birinde Mimar *edad bu meş'um devirde penceresinden sokağa bakdığı sıra bir Fransız askeri arabası durduğunu gördü içinde General BARTHEİSMÎ isminde bir Fransız “enerali yanında yaveri ve bir Türk irtibat subayı. Türk Subayın ismi HARTJî'T beydi, ^imnr Vedad derhal sokağa fırlar bunların y a n m a gideren rtlzel Fransızçası ile Generale sorar Generalim bu ev benimdir niye bakıyorsun diye sorar. Burasını işgal edeceğiz diye cevab verir, ve arkasından pedea,e^ derki siz bu kadar güzel Fransızçayı nerede öğrendiniz der v e _arkasından sız ittihatçımısız diye sorar, Peder derki Generalim öen tüm tahsilimi -arısae ya dıra Fransız kültürü aldım ağabeyimde öyledir ve üstelik zevceside Franzıdır diyerek Generali eve davet eder kahve ikram eder sohbet neticesinde General derki hoşuma gittiniz evinizi işgal etmiyecegim ancak, oen etmezsem Inglızler eder onun için 3ize kibar bir Fransız Albayını misafir etmenizi tekili ede­ ceğim bu suretle inglizler gelemez.

Netekim öyle olmakla beraber neticede Fransız Albayı memleketine gittikden sonra Bu evi yine inglizler işgal ederler.

Mimar ^edadı rahmetli "imar v emalettin be.y çok kıskanırdı, ¿İra vedad bey mesleğinde üstün derecede mahir bir kişiydi, Vekalettin bey ise an^ak aş ,

1 arının yardımı ile mesleğini yürütürdü. &endı başına yapöığı eserlerden biri Istanbulaa lalelide eski adı ile u arikzedegan apartımanları şimdiki ay; re a p a r t m a n l a r ı d ı r .

(7)

DiPL. iNG- A. N İ H A D V E D A D T E K Y Ü K S E K M Ü H E N D İ S M İ M A R

- 7

-Minar

u

^rhun ittihadı torakidendi, -u itibarla bir oyun tertib ederek

Mimar edaca. ~>aray baş "‘

imarlığından azlini ter

ti ciendirtir* Maclub %s.liye "azıra

Cavla. be -

ae pederi 3ovnesdi• /e günün birinde Enver paşanın yurd dışında bulu­

nduğu bir sırada /edad beyi azlini tazaıaum eden bir tezkere hazırlıyarak saraya

gönderilir.

0

tarihi

e 2 - 7 ^ ^ katibi

merhum Halid Ziya üşakligildj. îedad beyin

y^kın dostu.

1

di

V

q

İ i b'*rir*

r •

1' yakın

ilişkisini bilirdi. Ve edad beye

çok acele

kaydı

ile

saray hart

m ayalarından

“'ehir ağa

ile

bir tezkere gönderir ve derki

/ed&dcıa

mlkîiaet

senin

azlini zatışahaneye teklif ederek yerine mimar kefalettin

beyi

inha ediyorlar*

Pek al- biliriz, zatı şahcnc tüm ailinezi ve ba husus

valideniz leyle hanıma müste

sna bir neylileri _ e.Vtasınc ra-hn

en zatı

şahine

bunlardan çekinir her nasıl

damad Salih p&srrn.n

(¿luHIHE

SOIffAJiI'7 ZEVCİ) nin İdam hükmünü

tasdik ettiysede oila

te-

re'b’

’t

bu «silide _imşp. edebilir,

b’m m için ne yapıp yap sen saraya her istediğin

v-’

ri.t ve

her istediğin

bölümlere çıkabildiğini

bildirim

içir derhal padişahı

görme imkanını ara

der.

Vedad bey sabah şafak sökmeden ,o3m«bahçeye gider ve zatı şahane her sabah haremd en geler resim galerisinden neçmek suretiyle Zülfeceyn salonundan, geçerek hamamda abdestini alır ve bu salonda namazını maiyetiyle beraber kılar ve ondan sonra keman bitişikiekı bürosuna geçer kahcaltısını burada yapar*

jj

Mimar /edad erke;-,

den ,

0

i ;«bahçede resim galerisinde bekler güya bir yere bakıyor­

muş gioi bekler, bu arada hacıağalarının hazinedar kalfanın elinde havlusu ibri

k su bulırîduü'u halde padişah peyda olur* Yaşlı padişah uzafcdan mutad herioi bir

gölge görür v kim bu diye sorduklarında ser mimar 8edad bey derler*

Veda bey koşar eteklerinden öper zira padişah geceliği başında takkesi ve sırtını aa kürkü

ilo

:ulr .ayordu* *edad beye sorar hayrola bu saatte der edad beyde

¿erki ter yerin, skdığını boyaların bozulduğu söylediler derhal aklıma geldi gel­

dim der. ı id ış alı * e d. ad beye o.bdestiniz varmı namaz kıldınızmı diye sorar?

Mimar /edad^ ue-k ¡-.anaçla ırası hoş

olmamakla

beraber

padişahın maiyeti

meyanında

namazım. kılar. Ve ^

bunu

.ulitcakib padişah sorar

yine

Pir derdin ver diye

sorduğunda

da

y

edad

bey ûe .cini anlatır*

Padişahla olan yakınlığı yüksek

teveciihlerine

dayojiaual

p

.luşahdan

ancak bekli

yecegi cevab ne olsun istersiniz?

?** ol^-r der koskoca mimar *edad bey sırra pasa zade buradan ayrılaada ne çıkar*

Vedad bey b a n m a kaynar 3U akıtılmışa döner* Aman efendiniz der kulunuz ser mimar

hiç

olmasaydı

-ayet tabii bir şey olmazdı halbuki millet ne der bak /edad bey

ne kaçır k :tü insamki padişah bile onu yanından uzaklandırdı. 3ir ara düşünür hakkınız var der.

O sırada y u

ul

-

randa

bulunan başkatib H^lid iya ü ş

akliyi

1 padişaha derki efendimls z /edad

beyi çekemezler

kıskanç insanlar haddimiz olmadan demeden peki öylese

ne

tavsiye edersiniz der*

Halifl

ziya

bey

ise »edad

bey halen ser mimardır, -auns

inziaaaon

‘\Ia,.-ktû olduğu 50 Osmanlı

altınına

30

el tınla Ebnlyei seniye Anbarlsrı müdürlü;

dine acsb buyurun

der. Padişah memnun bir ara dfişündükden sonra Halid Zıya

berin yır ısırın altına

imzasını basar ve gülümsiyerek beni bir dertten daha

kTr-tarrıni" lor

r-ocler

ayaklarına

kapanır oda mutad dışı «.edad beyi alelade bir

vatandan

.pivi

kucaklar-*

Sonra d •«-id. seni d 4 w e r paşa çok sever üstelik Sadrazam al at paşanın zevoe si J%:~:*iye hunim frizin hanımın amcazadesi de/rilni diye sorar bu nasıl şeydir.

.Bunu aiîteakjh.’en bende şahit olduğum bir habise oldu* Aokatliyan otelinin pastanesi inden çıkmadaydık, o sırada aliye nazırı avid bey yanında İstanbul mebusu Fthl Okyar

bulu

nrç

v m h

aide

^edad beye ^ aliye nazırı yerden kandilli bir teraennahda

bulunul'* Vedad bey : ıo maliye nazıra eavid beye pis çıfıt der yüzüne tükürür. Oakttbey Selanikli yahttdu d>:nme siydi* 0 zeman s- ray mensubları mebuslar gibi masuniyeti teşriiyeye sanib k i ş i l e r d i • "u itibarla hiç bir şey lazım gelmez amma her nasılsa bu ola. 'dan padişah muttali olmuş.

iki gün 3o;

-ra

Yıldı sarayından çok erkenden -baş nüsahib ağa gelir ve vedad beye zatı şahane sizi bc iliyor der.

Vedad bey derhal gider yıldızda meşhur saray havuzu basında padişah sırtında

(8)

D i P L . i N G . A. N İ H A D V E D A D T E K Y Ü K S E K M Ü H E N D İ S M İ M A R

- 8

-Bulunuyordu, Mimar Vedad huzura kabul edelir Padişah oturunuz der, ve 3orar h a y ­ rola bir şey duydun der ve bir kaç akşamki Cavit beye yapdığı hakareti sorar haklısınız der, o yahudiyi bende sevmen der.

»

Ve hava serin olduğu için beraber içer^ girerler ve bu arada edad beye sorar D e d e m .... ...padişah resine çok meraklı idi bunun için İngiltere kıralıçası

elleme abanoz ağacından platin vidalı ve yine aynı ağaçdan masa , T cetveli gönyeler ve büyük bir Pergel taımı hediye etmişlerdi. Çok kiymetli bir şedi ben bunu size layik '•ördüm ve Bsvabcıbaşı sabit beye söyledim Bu takımı ser mimara verin dedim. Aradan bir hayli vakit geçdigi halde sizden bir ses çıkmadı acaba begenmedinizni diye üzüldüm buyurmuşlar.

Vedad boy derhal sheKTmiuIMIdBI efendimizin bu ihsanından haberim yokdur nasıl olur diyerek esvaboı bası qabit beyi çağırtır ve sorar, ^abit bey derki efendimiz bu takımın muhafazasında bazı zedelenmiş kısımlar vardı tamiri için edefcibaşı Vasıf beye verdik daha yapmamışlar.

Peder huzurdan çakar çakmaz sabit bey niye almadım dediniz diye ^ederime bir nev Çıkışmak istodiİersede derhal cevabını almışlar halbuki bu kiymetli hediyeyi Iiimar kümelettin beye vermişler.

Gayet tabii ilk fırsatta pederim zatı-şahaneye keyfiyeti anlattığında, son derece üzülmüşler ve pedere üzülmeyin tahsisatımı aldığımda size başka bir ihsanda bulv nurum buyurmuşlar.

Günün birinde ablam 8 yaşında iken vefat eder padişah ve valide Uultan çok üzül rler ve valideme teselli olsun diye ıralide sultan bir çift pırlanta küpe gönde- rirdikleri gibi a b l c m m defin işlerini saray usulüne göre ve _ahya efendi dergah ıııda hanedana mahsus bölümde bir yer ayırırlar.

Bu arada Valide sultan leyla banıma derki hemşire Padişah sordu ^edad ^beyin zevcesi hiç saraya gelmedimi diye? ~unun üzerine leyla hanım validemi Saraya götürmek ister validem çekin en bir’insan bir türlü cesaret etmez.

İlle bu ziyaretin yapılmasıda muhakak lazım olduğundan bir hileye müracaat edili ve küçük halam Peride hanımın kızlarından İsmail Ararın annesi refika hanım ve ablası daha büyük B-ezihs hanımı güya ''edad beyin haremi imiş gibi göstererek saray adetlerine öre kuşanıralar yaşmak ferace ve s?ireden sonra saraya gidilir m i ş .

hu sure >1 e hazırla.'.ur k Dolm-> bahçe sarayına gid:.; İmiş evvela /alide Sultan zıyare t edildikden sonra Padişahın huzuruna kabul edilmek üzere Hazinedar kalfanın rehberlisinde Padişah Sultan Reşadın dairesine gidilirken Leyla hanım yanındaki torunlarına ^erekli tenbihutları ve usulleri tekrarlamış.

Nehayet huzura kabul edilmek üzere önde Hazinedar kalfa olduğu halde Odaya üne^ ve gözler yerde olmak üzere yürümeğe başlanarak,Padişahın Caketinin ucu öpülmek i zere vere diz çökülmek Üzereyken Padişah Sultan Re s ad ayağa kalkarak şöyle buyur­ muşlar, Leyla hanım efendiye etek öpdürtülmez onun muhterem eli öpülür buyurmuş3 ar ve'hakikaten Leyi: hanımın elini batı usulı ile öpmüşler. Yanındaki çocuklar ise etek öpperek bir kenara oturkuşlar.

Kısa süren bir iltifattan sonra Padişahın arkaanda bulunan Hazinedar kalfanın mimik bir işareti üzerine müsaade istenerek arka arkaya olmak üzere huzur odası terk edilmiş.

Dışarıda elinde koskoca bir altın tersi içinde bir sürü üzerlerinde Tuğra bulunar atsls ineğinden torbacıklar varmış»Hazinedar kalfa hepsine birer torba verdikden sonra evvela L eyl hanım efendinin sonra torunları ile kucaklaşarak öpüşerek aynı yolu takiben yürümeğe boşlamışlar. Yolda giderken Leyla hanım orunlarına şöyle demiş: Çocuklar Sultan Abdülmecid Mecid, Abdülaziz ve II inci Abdülhamid zemanindf bu ihsan torbaları ağırca olup içinde 5 0 ser altın bulunurdu.

S a ra y d a n çıkdıkdan sonra açdıkları torbalar içinde 50 şer altın ç e y r e k lira çık­ mış. Bu hikayeyi bana ulatan kuzinim ve küçük halam Peride hanımın kerimesi Bezi he Neyzidir.

Leyla hanım oğul ve kızlarının evlerine gittikleri zeman haftada en azından iki toplantı tertip edilrdi, burada Süleyman azil ve Abdülhakhamid gibi edip-er ve ünlü saz iistadları gelir nezih şölenler yapıldığını ben şahsen gord .

(9)

D i P L . i N G - A. N İ H A D V E D A D T E K Y Ü K S E K M Ü H E N D İ S M İ M A R

- 9

-Milli Mü c r delenin Zaferle neticelenmesi üzerine, Anfc&r ad a kurulan yeni yükümet in Sıhhiye vekili (Şimdiki saflık ve sosyal ,.akanı) Dr. Hiza Bur bey "imar

_ _ _ .

.

*

»

t -

*

_n_

js

__

_ ^ i--' _

T e d a d ' m Perimde iken okul arkadaşı imiş.

Pis-X\ j . C J t i 7 A lile U L « Ü U - -- r r » * Vr v v . « . « - . • - - - - ... - - , - ~

olmak üzere tir otel inşa ettirmek iizere Yed ad üeye gerekli rojeleriı. yapı­ mını sipariş eder, lümar Yedad Ank,ırada bir baraka içinde ç a i i ş m e l a r ı ^ sürd­ ürerek bin bir mahrumiyet içinde çalışarak v • ünün koşulları, .a ve irokar-ar- ,• eö-re orojesini tanzim e

lor

ve kabul edilâikden sonra kenti t e m e l l e n «.tıld-oi

axrada

-Linet

dp.i-nklipi olur ve yeni ,ak*>

ta

Otel inini

Vakıflara

devir

o d e r , 7 -kığlar ^innr Vedaddan Otelin Projelerini ister, Mimar ^edad öıhhıye /ekal aleti ile ’? y â ı ı mukaveleye göre Mimari ücretini ister, onlar bunu vermezler ve neticede en azından 10 misli bir sarfiyatla bir sürü yap ve bozara^ zira

ellerinde nroje olmadığından. Bugünkü bir acubeden basya bir şey olmı.. an a u a a î î a A PALAS Otelini inşa ederler. Burada yine Mimar /edad Mimar -emalettın çırpışma­

sı ile karşılaşmış olur, ^ira Vakıflar Baş "imarı Kenıale t ti a bey idi.

B” «ra'D *“:inün birinîo TJlu önder kurtarıcı Gazi M,ıstafa/-emal Mimar ^edadı

Barakasında zi.rr.ret eder iltifatlarda bulunur

ve

derki vedad bey ben Cumnuri. et

Hnlk fırkası için bir malıfil binası inşa ettireceğim o unun a ı n a x m > ı n ı

m ısınız der ve anlaşlır ve edad bey yine o semanın şartlarına parasal durumuna yere h; zırladı.?! ^ro.1e kabul edilerek işe başlanır.

Gazi üustafa kemal 'edad Sejir mesleğindeki

maharetle

kuvvetli kalemine ve o U m t m az şahsiyetine büyük derer verir,her gün evine davet eder yemeğe alıkoı adeta yakın bir aile dostu olarak kendisine saygı gösterir iltifatlarda bulunurau. Ye d. ad beyin giyimini cok beğenirdi, Her istanbula gittiğinde ‘edad b e y e k r a v a t gömlek ve kumaşları kendi zevkine göre sipariş ederdi. Çankayadakı eskiden fcix e m e n i n i n bağ

evi

olan bu yeri tedrici surette ilavelerle yep yeni Lir çehreye bürünerek Gazi "ustafa kemalin sevdiği bir yer olmusdu.

Bu verin eski sahibi ze: gin k u r u c u n u n dükkanı satılfta çıkartıldığında Gazi Yedcd bevden ricc eder gidin lütfen uygun göreceğiniz gümüş takımlarını benim için alın derdi. Vedafi be;,' istanbula gidip geldigin.de Latif hanım içinde bazı giyin acunlarını /:erdi zevkine ‘öne a l ı r d ı .

Çankaya,dairi cazı -ouiiy. lorın desenlerini *sdad bey çizerek İstanbul'la zem anın ünlü mobilyacısı Psaltiye sipariş edilmisdi.

Gazi bu arada 'edad beye yeni bir Meclis binası rojesi siparis ener, Palrat ne yazıkki /edadır, düşmanları çemiyenlori güya edad bey .undan sonra « t ı k bntün İnkar ° u m mlmcrlık'işlerini inhisarına alacakmış gibi yapmadıkları entirakal kalmazdı. Gazi vedad beyin hazırladığı yeni meclis binası rojesinı çok btgenır ve y a p ı l m a içil * i l rerai, o l m a e ı n a r a t e i n e-rtriracılarsemanın

jflu•imar Yed' dı Ahkaraya davet eder ve l-arb yetimleri için yardım . > i • i._ *? 17"... h l ^ n - A / * » Vl -5 * 4 mİ OTİ F VRD1

re vaPllBiası

içi r

emir .rexuu.s j-cvş-i-*--* t»***.*.*-- - , ,* n1 .¿.+4

Haşan Fchainin yardımı ile tahsisat yok öiye^ erteletirler, bu ^ a d a kemale 11 beyede bir oro.je yapdırtırlar • fakat Gazi ancaı imar e do d m P->- 3 ° ' * Fakat ne yasıkki M i m « ,redad ¿unlarla artık

mücadele

edemez o l ^ O ^ u f a n y a d a tahsilde, îstanbulda _aîi , onak caddesindeki evi ye

İzmit

G o l c ü d e k i (şimdiki tersane olan yer) yine mütâreke yıllarında ınglızier tarafından ar

vedıd bey is yapamaz o muş, Îstanbulda lüksek mühendis mektebi ile Gazel sanatlar Akademisindeki hocalığından' ~aaş verilmesi hususunda G a z i M n

emir

vermiş elmasına ve izinli ad edilmesi istemesine rağmen maaş verilmez, eaa at m ımal _eûct

ve Istan çul a döner. Uzun yıllar Gazi ile dargın kalırlar. ,Mln . .Öİ3İ11 Fakat I 0-57 v Vır da Gazi Mimar ^ e d a d m hasta olduğunu haber i-ir nu.^.jı ısy o görüaolim d » r , /edad bey -¿olmabahçede Gaziyi ziyaret eder İmcaklaşırlar dertleş * ler" ve barışırlar, „una .şahid olai zan edersem bugün » ^ v î î S i î d S ^ d a f

5 5 i n

kumandanı İsmail ı ¿ k ı Sekçe paşadır. Vedad beyin Gaziyi ziyaretinde edad

Deyin

hasta olusundan ötürü ben yanında bulunuyordum.

imar »edadın bazı v... atlarından îstenbulda Fatihde kaymakamlık

'\rkdaki TAYAKE Şehidleri ¿bidesi, İzmit Kocaeli Saat yulesi ve o.amo.

onağı bulunmaktadır. Lirde tamirdeki Selanik y^nucsı ^ n a s ı .

k a tın d a mimar

ncak

İzmit Saat vulesi ile

k astaaonu

^ikümet konağ binalarının

t a t o ıic a im a a m

(10)

Dlpl. Ing. A. NİHAT VEDAD TEK YÜKSEK MÜHENDİS MİMAR

T . M M. O. B. S İ C İ L : 1937 - 10 «

Mimar Vedad Mimaride »^ühendislikde, . Ressamlık ve ,,eyekltraşlıkda mahir ol­ duğu gibi , Botanikden anlgr, faraza İzmit t eki Gölcük çiftliğinde yetiştirdiği nadide meyve bahçelerini __ ırımdan getirttiği fidanlarla bozenmişdir.

Mimar *edad İst.Büyük Adada yürüyün yaparken bönde yapında bulunurdum, yolda zararlı tırtıllarla sarılmış çara saçlarının üzerinde 1ırtıl keselerini bana /taşıttığı uzun direk ucundaki makasla keser bunlar yere düştükden sonra yakar yine sokakda gördügü yana meyil etmiş yeni dikilen bir fidanı yanına destek olarak bir demir koyardı.

Yapdığı İnşâatlarda belediyece yapılması icab eden sokak tamirleri kendisi yapdırtır. Komşu binalardaki bozuk kısımları kapı boyalarını yine ke idi yapdı| ğı binanın manzarasını bozmasın diye bunları onarır temizletir ve boyat irdi. İnsanlar ne yaribtirki memnun olacakları yerde neden bizim evimize dokundunuz diyenlerde olmuşdur.

Mimar ^edad güzel yemekde pişirirdi tatlılar yapardı. Anakarada barakasında barındığı zeman yemeklerini kendisi pişirirken Gazi bir latife baskınıyla görür ve yapdığı börekden tadar. Ve bir kaç kerre çankayadaki köşkde Vedad beye latife olarak imkan varsa bize bir börek yapın dediğini işitenler vardır. Netice ne olmuşdur:

Mimar ^eda&ı kıskananlar sonunda kendileride hüsrana uğradılar zira bugünkü rayj ¿ce göre milyarlara ulaşan mevcud resmi sektör binalarının tümü yabancı kökenli

imarlar tarafından inşa edilmişdir,

İş in garib tarafı şudurki bu binaların çoğu hiç bir mimari değer taşımıyan yapıtlardır, Yıllar sonra yeni yetişen ^ürk genç, mimarlarının yapıtları daha güzel olduklarını görmekleyiz.

Bununla anlatmak istediğim neticede M imar v edadı uzaklaşdırmak ve kenara itmek­ le *iürk Mimarları zarar görmüşdür.

Yazıma 3on verirken Dünyada ün yapmış M imarlardan Dresden ^eknik üniversitesi ORD.PROF. lerinden ünlü iyatro uzmanı MARTİN DÜLFER Türkiyeyi ziyaretinde banimde hocamdı. <rednd hey kendisini vali konak caddesindeki evine davet ederek bir ziyafet çekmişdir.

Bu ziyafette Almanya Büyük Elçisi NADOLNÎ de bulunmaktaydı Vedad bey bu ünlü kişi i şerefine kadehini kaldırdığında Prof. Dülfer Vedad beye teşekkür ederken şöyle dedi. Dünyada benim için eyi mimarlar arasında yer aldığımı söylerler.

Fakat bu kerre ^imar vedad beyi yakından tanıdım evini gördüm krokilerini resim­ lerini gördükden sonra ben vedad beyin yanında pek sönük kaldığımı görüyorum gibi kadirşinaslık göstermişdir ve bunu miiteakib her ikisi kucaklaşdılar. Mimar vedad Şeker hastalığında muztaribdi iki kerre komaya girdi ve nahayet 1942 yılında vefat etti kabri Edirnekapı şehidligindedir.

Bilvesile huzurunuzdan saygı ile ayrılırım Büyük Üstadım.

Yüksek Mühendis uı±msx A.Nihad Vedad 'i1ek.

Not: CÜMHURÎYET DÖNEMİ MİMARLIĞI 73/II/I2 nüshasında Mimar Vedad hakkında intişar eden yazıda şöyle denmişdir.

Mimar VEDAD TEK»İN YASAMI:

Osmanlı Vezirlerinden ve Bağdat Valilerinden Giritli Sırrı paşa ile Şaire ve ^esteci Leyla hanımın çocukları olan VEDAD TEK, tam anlamı ile elit bir aile çevresi içinde yetişmişdir. Daha aile çevresinde sanata verilen değer ve yaratılan sanatsever ortam onun gelişmesine önemli etmenlerinden biri olmuştur.

(11)

M3T

aAÛ3V

TAHİNİ .A -eni .lq!C3

h a m i m glavîanüM aaaxííY

Ve d a t 'i'ak*in kardeşlerinden Y,Elektrik Mühendisi K a m u d a n ,ağbeyi lo ~tfc^

-Ifhrtf

ı111 lf Trt

"TT*)~Îı

Ttlf

r t u f t ■ -i.-hendi o ligi

okumuş

, İ et animi

Şehreainilpi

,

íelrséaf ye ITai'tq. % « £ ç i x k l ^ i r i d » , fenlmjnuş tv»aftından e w e i 5^ yılı

*srrtttedıvî:s I s f a S S c t t ^i& sék ^(H endía n e k te b in cíó [ ş İ S â i l i l íe ít n ik u n rİV e rsit

îarr a*rnM'~ ' fi d j ' 'V: u'í t İT* k ‘^éü yáfenSí'^lİlâ

tsofey b*h i cUli^ ;>:i, -tı.ri Ats

.ID-flBv ;xfL-jJr>ı” *rxn '"eli:

te Bitscf ± n xs

eiRicrs T iy e m b íü b v ■

Vedad -ek*in okluda Almanyadn ¿ad Godester?:.de v } Y ^ ^ x l i * e b e • ¥$ da^-oriıun lise

V İ Î 1 - - . u İ r i n . . J _ _ ı _ _ı. . l. o • • • . . A ı :ı .2 in. _ _ xı ^ .

’ '«'•v r- ■* n x i . . ı a u a v u u « ; o v v . ' . r * *•<• i l . - t . i ' " i •> s <3- V > İ « İU U

j.B .. ,si messunu

olım

YUksek

ühendis

ve.

mimarlık .tahsilini

y in e Aíamnnyáda B r e a d «

. x ■- n- « • - .

■&Q&X -ti). vK e.;. ¿t x M i e l : "ou ly&it x"IbX:-: c b x5? lairsc-i x^tefjt bXbrtxtí isb'iO-' #trxâ"Tx£>n*rrT

.x -xiá-BV,©deévi'akHAxM i^r\kerd.»e3ttelttn2itl •• r e «tamlardan' uoûLfcae- l a ı ta n d ı-r* 'Bnl-iir.e I s ı t

;

. " V s ' o o 010 S ıvr .

£lvxnjcK3£<f

sİ İ Ib

I •

id i¡: ) notfx ¡'.nieicr if

~?i in te r)Id o 1 >v

n

e:: i'fixbn.xnsd

befceV ebîtşötf taCsBeyestnep ©nnstf gisaí nid sV . ns bst rtab:>fen?;d x^xbqsy ev 'tiride

e s id b s x s v fte^Ic i ¿snr.X o © l i t e ! eyed

.■xxbasv nolnstişi inly? el nxy-y Tfsnöd - '

lex ibCnügxfd nils nsIxbBn^xj eimiBürf & r, txxr o" '.t.'

líejaí

iixsb e ' n rn x M :oÍ5Íee in s e n fixrovem n r eelix (vxelnB yX ÍXfl v .'ö y e o ¿ .n i f i p x r l x f i e evxi'i ruíbnxiBn. v t n v l v e m i [ írio ? n x n Xsxtid xxd xo ■'tufixí’ ■ X'i ■•"-Ot di*3ib

?

xi i a í

x-íeext- in o y snnor v ' X I x i t n x l¡n vilixcr : y . s ye;::'.- xn.jVXOJEiíFbXo -1 : JO. UXi U

b© ’ m JIBİ® 9b©Î>İİ8İ£ C l i y i b e ’h ■'■

r

¡rrtií l a î Blrujiijjâ' . n ' v ::■■ ' : *.v* p*vo T^q niifci sínixl’ e l

•Esinti B1BÍ192Í 9V 5Í CTXXbŞB13ÍBSU ¿ftsA«' TT'CIİ1

le e d ia n e v in u aUxcáe1’ nsbeand nsfiaolTumi^ exngnv rií Bb.şyriiKI rtoalrinov noB

bhixsb

Y

ofixtitensyis JyeyjbfctiíT HSgJÜCI

kÍTfiAM

r

~ I/InB rteñftinol «ÎOJfî.dHO

Sfeiefte tevsi snivs i^s ftiıi e e I)í>bo ániio>! i Ib’ Inifiiftítei yácf *xf>jfflBoori eBioiítsd . xiBeiflDíep teleyis rrirf ^X3í Blííií ifú yed Ib í sV xb’^BÜemmrlird' oh ÎKJOGAH. ieiglíi jí-ylcí yne.nlA ottsleyis jjQ îlyöş nsáxehe nliájCeeot oyod fus bo V -lolIhCT •loi? Bhnx ríiihlBá inido hñ>í oni'ieaeç x

.rroIioIyoB rrxi i d í é xey r.hrxaB"r.a ' ' i--o ni ;-i n i n n d ■ o h t/I'I .xleb ■©ison JfcnJtxeIi3Ío*i3C ndíbríd“ irtive auübxnnt jr :?¡ -y i y: j&bhe * *íbbííív“ o t b í xl t-cf y

fiurxoyiixi^ xiax x.óIb jí yl/inoe >teq ebjrtxray n iy e

h h'

* ecf r>*: xoe xieJbáBhxd^ i a i r r o l

• a a l i l ç e Id o o.coi xsxt ■í j í b o íI : - ^

<v

i ; e '■ -i o í t ••;•'• 3Í£lB.e.n i ex í 5í i> i d l y

doyfixien av ifroiy nyaı o: emroá i d i

Jtbtír? its<jra Bhn£~ cIstEBrí io á e

h: oev -xemiM

»rr ib o& n i^ xIM ífo ? xqsDÍoifiibS i id o i n l a v n b r x l x y l h i;’X

3Üiy/iti laxtrxIxTv.e eli xiíy/58 nebarnumr :rfri eXieevIi l • mxh i te

>2Î0İ 03boV Jb-rii¿i.A xsmi“ eihi^eiliv ñ n l í

sbiixaíatBíí hjshsV obaiíM Bhiiiasdeyn SI\Il\cT ilLIwAMtK İ M M Ö d TSYtHCTIÎÜO :to

. ■

i :■ nrx'eh e ly ¡> BJbxrey

nobe m e Ixhti

: IM1 ’ü i L f y ÍT (LftQ'gV yş - ¡ ij|d

0x1 b ş. xnxxS ¿XiiiiO nofin i i e l i l f 6 oíí ©v n& l*. i:■ • s I‘ti s e Y xlxtx; iaO xmoliis mnf CülCISV ríalo x'j ■;!:> roo o axr. en o ri v e*4. xoed' OV 9‘;

ebniasTvog s ü s nd :C! ,xibşicışitey obnipi ieoTvvp olio *iid tile ©Xi ©i‘fcivyrşilos düito fiisiao rtoveetB-rtse nslxtax y ©v n© o' ıtölirrev jeíaraie

(12)

-TT- 5'tfíA.ty

[

s _ ^ 1— '

G O C ^

}

sj 's' 1 3 < 1J <v.

°^J>

c

<r'j~

)

CtH&y

Csf':sJ\'fi'0AJ> O i r ^ j ç * ? J £ ) t- 'é^ldr ó ' > b “ 'Sr*SíA * < * <4!0] olh>

y ¿

?-Q y O ^ ^ f

r

Cx C v * ) '/'-O Jyj> ^ 0 ^ J " n^ ^ V ' ^ V

(13)

Referanslar

Benzer Belgeler

[r]

Yağ ilave edilmiş konsantre yemler özellikle zayıf aygır- lar (vücut kondisyon skoru ≤ 4.5) yada çok aktif ve yerinde duramayan aygırlar için pratik ve faydalı-

Bütün bir mevsim, bir sayfiye yerine I ağlı kalmak, bincirce lira kira vermektense, Vıergüıı, otomobile, yiyecek, içecek şeyleri doldurup, küçük sandalyeleri

Aradan yıllar geçti, Nadir Nadi’yi milletvekili, gazeteci, bir kültür adamı olarak Ankara'ya gelişlerinde, İstanbul'da çok gördüm, konuştum.. Bundan on üç yıl

Penetran yara- lanmalarda serbest duvarına eşlik edebilecek kapak yaralanması ya da septal rüptürün saptanmasında TTE’nin yeterli bilgi veremediği ve kardiyak

Ne yapacağı­ mızı bilememezlik yüzünden büyük b ir şaşkınlık içindeydik.. T am o sırada, ikinci bir irad e

3.Ahmet Çeşmesi-İstanbul 1.Londra Posta serisi Basım yılı: 1914 Basıldığı yer: Taydus, Bradbury Wilkinson- İngiltere Sanatçılar: Mimar Muzaffer Bey (nakışlar) Hattat

Dönemin saray ressamı İzzet Ziya Bey tabloyu yapmakla, saray mimarı Vedad Bey tablonun çerçevesini tasarlamakla, Sedefkâr Vasıf Bey ise sedef kakma tekniğinin