B e s le n m e ve D iy e t D e r g is i / J N u tr a n d D ie t 2 5 (1 ): 1 2 -1 4 ,1 9 9 6
FAO: D Ü N Y A ’DA VE T Ü R K İY E ’DE Ç A L IŞM A L A R I
T a y la n O N U L * __
Birleşm iş M illetler G ıda ve Tarım Örgütü (FA O ), 16
Ekim 1945 tarihinde K anada’nın Q uebec kentinde
Birleşm iş M illetler’e üye 44 tem silcisinin, insanla
rın beslenm e düzeylerini yükseltm ek, gıda ve ta
rımsal ürünlerin üretim ini ve dağıtım ını geliştirm ek ve kırsal kesim de yaşayan insanların yaşam koşulla rını iyileştirm ek am acıyla FAO A nayasasını im za lam aları ile kurulm uştur. Bu nedenle, her yıl 16
Ekim tarihinde üye ülkelerde Dünya G ıda Günü
kutlanm aktadır. Türkiye ise 1948 yılında, yani kuru
luşundan 3 yıl sonra F A O ’ya üye olm uştur.
F A O ’nun 50. kuruluş yıldönüm ü, 1995 yılı Ekim ayında kurulduğu yer olan Q uebec, K anada’da kut lanm ıştır. 1996 yılı itibariyle F A O ’nun 176 üyesi bulunm aktadır.
FAO; toprak ve su kaynaklarının geliştirilm esi, bitki
sel ve hayvansal üretimin artırılm ası, orm ancılık,
balıkçılık, tarım a yönelik ekonom ik ve sosyal poli
tikalar, yatırım lar, beslenm e, gıda standartları, ta
rımsal ürünlerin pazarlanm ası konularında çalışm a lar yapm akta, ayrıca gıda ve tarım daki acil durum la rın ele alınm asında da önemli görev üstlenm ektedir. Örgütün öncelikli olarak ele aldığı özel konulardan birisi de, doğal kaynakların m uhafazası ve yönetil mesi için uzun dönem li bir strateji olan “sürdürüle bilir tarımsal ve kırsal kalkınm a” nın teşvik edilm e sidir. Sürdürülebilir tarımsal kalkınm a; çevreyi tah rip etm eyen, teknik açıdan uygun, ekonom ik olarak yapılabilir ve sosyal bakım dan kabul edilebilir prog ramların uygulanm ası yoluyla şimdiki ve gelecek nesillerin beslenm e, giyinm e ve barınm a gereksi nimlerinin karşılanabilm esi demektir.
FAO, değindiğim bu konularda üye ülkelere çeşitli
projeler aracılığı ile kalkınm a yardımı sağlar (bu
eleman eğitim i, alet m akina ve yayın sağlam a şek linde olabilir), bilgi bankası olarak hizm et sunar, is teyen üye ülkelere danışm anlık hizmeti verir ve ta rafsız bir kuruluş olarak küresel ve bölgesel işbirliği nin gelişm esine olanak sağlar.
* FAO. Türkiye Temsilciliği
1982 yılında, T ü rk iy e ’de F A O T e m silc iliğ i’nin açıl m asıyla F A O -T ürkiye ilişkileri daha da gelişm iş ve tarım a ilişkin birçok alanda gün ü m ü ze kadar sürdü rülm üştür.
D ü n ya’da G ıda ve B eslen m e K on u su n d ak i D urum
G ünüm üzde 88 ülke düşük gelirli, gıda açığı olan ü l keler sınıfında b u lunm aktadır. B unların 4 4 ’ü A fri k a ’da, 2 3 ’ü A sya ve P a sifik ’te, 9 ’u L atin A m eri k a ’da ve 12 ülke de A v ru p a d a ’ki B ağım sız D evlet ler T opluluğundadır.
Gıda üretim indeki bütün ilerlem elere rağ m en , dün yada 800 m ilyon insan h ala açlık ve y etersiz beslen menin etkisi altındadır. B unların 192 m ilyonu akut veya kronik protein ve enerji yetersizliğ in d en etki
lenm ekte olan 5 yaşın altındaki çocu k lard ır. A çlık
ve yetersiz beslenm e daha çok fakir ülkelerde görül düğü gibi, zengin ülkelerde de değişik şekillerde gö
rülebilm ektedir. D em ir, iyot ve A vitam ininin akut
yetersizlikleri dünyada m ily o n larca insanın hasta
lanm asına ve ölüm üne sebep olm ak tad ır. A yrıca, sa vaşlar ve doğal afetler de tem el ihtiyaçlarını karşı layam ayan m ültecilerin sayısını hızla artırm aktadır. Dünya nüfusunun 2030 yılına k ad ar 3 m ily ar daha artarak günüm üzdeki 5.5 m ilyardan 8.5 m ilyara ula şacağı tahm in edilm ektedir. C iddi ted b irler alınm adı
ğı takdirde yetersiz beslenm e problem leri önem li
ölçüde büyüyebilir. N e yazık ki açlık ve yetersiz beslenm eden en çok zarar gö ren ler, yani gıda gü venliği olm ayanlar ailenin g ü çsüz bireyleri olan 5 yaşın altındaki çocuklar, ham ile ve em zikli kadınlar dır. Ç ocuklarda görülen hastalık ve y etersiz beslen menin başlıca nedeni, kadınların yem ek hazırlığı ve aile bakım ına zam an ay ıram ayacak k adar çok ağır iş yükü altında b u lunm alarıdır. G ıd a güvenliğini sağlam anın yolu ise, önce gıdanın bulunabilm esi, sonra da fertlerin bu gıdaları alabilecek gelir düzey lerine erişebilm eleridir. K ısa dö n em d e, en çok ihti yacı olan ülkelerde yerel gıda üretim ve tem inini ar tırm ak için acil işlem lere başlan m alı, uzun dönem de ise bu ülkelerde tutarlı, sağlam sosyal ve ekonom ik
gelişm elerin devam lılığı sağlanm alıdır. İşte FAO
FAO: D Ü N Y A DA V E T Ü R K İY E 'D E Ç A L IŞ M A L A R I
13
F A O ’nun G ıda ve B eslenm eye V erdiği Önem
FA O gıda ve beslenm e konusuna büyük önem ver
m ektedir. G enel M erkezde G ıda ve B eslenm e adı
altında kurulm uş olan özel bir bölüm bulunm akta,
bu bölüm ün de beslenm e planlam a destek grubu, beslenm e program hizm etleri grubu, hane içi gıda güvenliği grubu, beslenm e eğitim i ve haberleşm e grubu gibi yalnız beslenm eyle ilgili çalışm alar ya pan 5 grubu, yani şubesi bulunm aktadır.
F A O ’nun gıda ve beslenm e konusuna verdiği önem i,
her yıl 16 E kim tarihinde düzenlenen D ünya Gıda
G ünü için seçtiği tem alara ya da sloganlara bakarak anlam ak m üm kündür. 1992 yılı D ünya G ıda G ünü nün tem ası “G ıda ve B eslenm e” , 1995 yılının teması “ H erkese G ıd a” , 1996 yılı tem ası ise “A çlık ve Kötü B eslenm e ile S avaş” olarak belirlenm iştir. FAO ta
rafından 13-17 E kim 1996 tarihleri arasında, Ro-
m a ’da devlet ve hüküm et başkanlarının davetli ol
duğu bir “D ünya G ıda Z irvesi” düzenlenecektir. Bu zirvenin tem ası da 1995 yılı D ünya G ıda G ünü tem a sının aynı olan “H erkese G ıda” olarak saptanm ıştır. Z irve, 1974’te yapılan G ıda K onferansı’ndan bu ya na kaydedilen gelişm elerin değerlendirilm esi ve ile ride alınacak tedbirlerin belirlenm esi için bir forum teşkil edecektir. Z irv e ’nin am acı; insanların bilinç lendirilm esi, açlık ve yetersiz beslenm enin gideril m esi için başlatılacak dünya çapında bir kam panya
ile en üst düzeyde politik yüküm lülüklerin kabulü
ve herkes için gıda güvenliğinin sağlanm asıdır.
T ekrarlanacak bir m esaj da, gıda güvenliğinin yal nız k alkınm akta olan ülkelerin sorunu olm adığı, ay nı zam anda dünya barış ve istikrarını tehdit eden bir sorun da olduğudur. T ürkiye de Zirveye üst düzey de katılacaktır.
F A O ’nun T ü r k iy e ’de K onu ile İlgili Çalışm aları
FA O , T ü rk iy e ’de ve yurtdışında gıda ve beslenm e ile ilgili toplantılara destek sağlam ıştır.
G ıda kontrolü için entegre bir sistem kurulm asına yardım cı olm uştur.
G ıda Surveyi
F A O ’nun yaptığı en önem li çalışm alardan birisi de, sizin konunuz olan “T ü rk iy e ’de Beslenm e Durum u ve G ıda T üketim S u rv ey i” isim li projedir. Bu çalış m a 1974 y ılında Ü niversiteniz B eslenm e ve D iyete tik B ölüm ü ve T arım B akanlığı ile birlikte yapılm ış ve 5 ay sürm üştür. A ynı çalışm a, 1984 yılında yine Ü niversiteniz B eslenm e ve D iyet Bölüm ünün katkı
sıyla tekrarlanm ıştır. H er 10 yılda bir yapılm ası ge reken Beslenm e ve G ıda Surveyleri m aalesef 1994 yılında tasarruf tedbirleri nedeniyle yapılam am ıştır. Bu nedenle, kırsal alan dahil, Türkiye çapında bes lenm e konusunda yapılan en önem li ve en yeni ça lışm a, 1984 yılında yapılan surveydir. Bu çalışm anın en yakın zam anda gerçekleştirilm esi gerekir. Ç ün kü elde edilecek bilgiler, T ü rk iy e’de insanların bes lenme durum unu ortaya koyacak, bu alanda yürütü lecek çalışm aları yönlendirecek ve stratejileri belir leyecek değerli bir kaynak olacaktır. Bu konuda FAO sizlere yardım cı olm aya hazırdır. A ncak, sizle- re de karar m ercilerini ikna etm e, kam uoyu oluştur ma ve gerekli kaynakların sağlanm ası yönünde gö rev düşm ektedir.
U luslararası Beslenm e K onferansı
D ünyada açlık ve kötü beslenm eden kurtulm ak, an cak tüm insanların sağlıklı bir diyet için ihtiyaçları olan m iktar ve kalitede besin m addelerini tüketebil- meleri ile m üm kündür. 1992 yılı A ralık ayında, Ro- m a’da FAO ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından dü
zenlenen U luslararası B eslenm e K onferansı’nda,
aralarında T ürkiye’nin de bulunduğu 159 ülke, açlık ve kötü beslenm e sorununu çözm ek için gerekli ça baların çerçevesini çizen “D ünya Deklarasyonu ve B eslenm e Eylem Planı” nı kabul etm işlerdir.
O kulunuz, bu konferans öncesinde ülke raporunun
hazırlanm ası faaliyetini koordine etm iş ve konfe-
ransda da aktif rol oynam ıştır. D eklarasyonda belir tilen faaliyetlerle ilgili olarak her ülke, kendi geliş tirdiği milli eylem planları çerçevesinde yaptığı ça lışm alar hakkında her yıl gelişm e raporu hazırla m aktadır. Beslenm e ile ilgili ulusal ve uluslararası faaliyetleri, m esleğinize m ensup uzm anların katılım ı olm adan yürütm ek m üm kün değildir. A ncak, bes lenm e ulusal planına ülkem izde gereken ilginin gös terildiğini söylem ek olanaksızdır.
U luslararası Beslenm e K onferansı’na katılarak ülke Eylem Planlarını hazırlayan birçok ülke, bu planla rını kalkınm a plan ve program larına dahil etm işler dir.
T ürkiye, bildiğim kadarıyla hala bir “B eslenm e Ey lem Planı” hazırlam am ıştır. U luslararası Beslenm e K onferans’larını ve T ü rk iy e’nin bu konferansta ver diği sözleri takip edecek, eylem planını hazırlaya cak ve uygulayacak sorum lu bir birim e ihtiyaç var dır. Bunun yapılm am asının nedeni, bilgi ve beceri yetersizliği değil, kurum lar ve sektörlerarası işbirli ği ve koordinasyonun çok zayıf olm asındandır.
14
O N U L T.7. Plan D önem i
1996-2000 yıllarını kapsayan 7. Beş Y ılllık K alkın
m a Planında “ Sağlık R eform u” başlığı, hedefler,
prensipler ve politikalar alt başlığı altında “beslen m e sorunlarına gereken önem verilerek gıda üretim politikaları geliştirilecektir, diğer tedbirlerin yanında iyotlu tuz üretim i, suların klorlanm ası ve unun ve ekm eğin zenginleştirilm esi teşvik edilecektir” den m ektedir. A ncak, bu faaliyetlerin kim in tarafından, ne zam an ve nasıl yapılacağı, hedefleri ve kaynak ları belli değildir.
Sonuç
A çlık ve yetersiz ya da kötü beslenm enin temel ne
denlerinin yoksulluk, eğitim sizlik ve kaynaklara
ulaşm ada eşitsizlik olduğu bilinm ektedir. Çözüm
olarak da gıda yeteri kadar bulunm alı, arzı sürekli
olmalı ve halk erişebilm eli denm ektedir. Birçok ülke, beslenm e öğretim ve eğitim ini güçlendirm ek ve yay
mayı milli politika olarak belirlem iş, mikrobesin
maddeleri açığını giderm ek için özellikle A vitam i ni, iyot ve dem ir yönünden zengin besin m addeleri nin üretimlerinin artırılması ve kolay temin edilebil mesi, ürünlerin besin değerlerini kaybetm eden işle nerek saklanm ası için yollar ve hedefler saptam ışlar dır. Bu ülkeler, milli beslenm e hedeflerine ulaşm ak için zaman zaman değerlendirm eler yapm aktadırlar. Örneğin; gıda ve beslenm e konusunda eğitim gören insan sayısındaki değişiklik, tem iz kullanm a ve iç
me suyuna kavuşan insan sayısındaki değişiklik gibi kriterleri inceleyerek çalışm alarını d eğ erlen d irm ek tedirler.
B ütün bu çalışm aları T ü rk iy e ’de bizler de y apabili riz, konularını ve sayılarını artırab ilir ve g eliştirebi liriz. B öylece değerli bilgiler to p lay arak , faydalı projelerle insanlarım ızın dah a iyi ve doğru beslen m esine katkıda bulunabiliriz. En ön em lisi, sağlaya cağım ız bu bilgiler, D evletin doğru p o litik alar üretip uygulanm asında ve kaynakların yerinde ku llan ılm a sında büyük ölçüde yol gösterici ve yardım cı ola caktır.
A yrıca, günüm üzde T ü rk iy e ’de sayıları bir hayli ar
tan ve önem kazanan sivil toplum kuruluşlarından
da yararlanarak halkım ızın b ilinçlendirilm esi ve da ha iyi beslenm esi için çalışm alar yapabiliriz. D iyetisyenlerden yalnız sağlık k u ru lu şların d a değil, kam u ve özel sektör k u ru lu şların d a, o k u llard a ve as keri birliklerde de dengeli b eslenm e ko n u su n d a da ha çok yararlanabiliriz. Ü lk em iz dengeli beslenm e için gerekli ürünlerin y etiştiği, ucuz ve bol olarak bulunabildiği bir ülkedir. B u T a n rı’nın bize verdiği büyük bir nim ettir. Y eter ki h alk ım ız bu konuda bi raz bilinçlendirilebilsin. Bu ko n u d a kam uoyu oluş
turm ak ve beslenm e konusunu devam lı gündem de
tutarak işlem ek, m esleğinizin önem ini ortaya Çıka
racak, yeni iş alanları açacak ve sizlerin devlet po litikalarının içinde yer alm asını sağlayacaktır.