• Sonuç bulunamadı

Hasan-Ali Yücel

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Hasan-Ali Yücel"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Hıoıt - Ali Yücel

Osman Turgut PAM İRLİ

tıısan, sevdiklerinin, ölüm haberini alınca yan ölmüşe dönüyor. Hele, sapasağlam, zinde bildiği yakınlarının ani ölümleri karşısında daha başka oluyor.

Bu duygular: Haşan A li Yücel’in kara haberinden, onu sevenler tarafından fazlasıyla tatildi.

150 senedenberi batılı adam yaratmak, sonra da toplumu- muzu onlardan kurmak gibi bir idealin peşindeyiz. Bu alan­ da gösterilen çabalar tam verimli sayılmasa da, mevcut emeklerin boşa gittiğini kimse iddia edemez.

Haşan - Ali Yücel, kafasiyle, kalbiyle, idrakiyle mem­ lekete hizmet duygusuyle, şark, garp ayrıntısı yapmadan tam bir batılı aydın kişi idi. Bu itibarla; onu 150 senedir uy­ garlığa yönelmiş davranışların örnek meyvelerinden saymak yerinde olur.

Kişinin yaşadığı toplum içinde kendini yaratmak için nelere ihtiyacı olduğunu bilen ve bildiğini mutlaka bildir­ mek, öğretmek isteyen değerli bir varlıktı Yücel.

Kitaplarla yaşamak, hayatiyle onlara mâna vermek,

birinden diğerini, diğerinden öbürünü çıkarmak ve her iki­ si arasında mutlaka bir denge kurmak lüzumuna inanmıştı. En küçük gezilerine bile kitaplarla çıkar çantasında bun­ lardan bir kaçı bulunurdu.

Onun bu kitap sevgisi Milli Kitaplığımıza 100 lerce klâ­ sik eser kazandırmıştır.

Bilgiyi aksiyon değeri için severdi. Sanat Enstitülerini bu sevgisi yarattı, öğretmenlik mesleğine ilk maddi itibar onun yaıdımiyle gelmişti.

1950 yılında seçim bölgesi olan, Giresun’a valizi kitap dolu gelmişti.

Mayıs sıcağının ahuları ıslattığı bir gün 4 ayrı yerde konuşmuş sonra otele dönmüştü.

Ben, derhal yatacağını bu yorgunluğu bir ikindi uyku­ su ile ancak giderebileceğini düşünürken, O, acele banyo yapmış, kurulanmış, otelin taraşına oturmuştu bile.

Karşımızda vilâyetin kitapçısı vardı. Bu dükkânın önün den geçerken vitrinde gördüğü bazı kitapları saydı ve derhal aldırdı.

Balkonun diğer ucunda milletvekilleri toplanmış, o gü­ nün propaganda faaliyetleri hakkında heyecanlı konuşmalar yapıyorlardı.

Haşan - Ali Yüeel’ de kitaplarla haşır neşir, onlarla k o­ nuşmakla dinleniyordu.

Türk Maarifine harcadığı ömür için mesuttu. Türk hal­ kım yediden yetmişe okutmak ideali bazı kötü ruhlu insan­ larca hücuma uğradı. Fakat halkın sağ duyusu bu menfa­ atti zümreyi tel’in etmesini bildi.

Maarifin her kademesinde mutlaka bir yenilik yaptı. Bu güu her dereceli okullar onun zamanında yapılmış usullerle yönetilmektedir.

Ders kitaplarına bilimsel değer ve san’at kıymetinde ifadeyi o kazandırmıştı.

60 üstünde olmasına rağmen 50 sine basmamış bir

gövde idi. Memleket onun olgun çağından çok şeyler bek­ liyordu. Tanrı nur içinde yatırsın.

f ¿

Referanslar

Benzer Belgeler

Şardan bu yıl aşı yaptırması gereken kişiler aşı yaptırmış olsaydı bu kadar yaygın ve ağır grip vakalarının olmayacağını, çünkü bu yıl gribe neden olan

Elektronun elektrik yükünün karesinin, ›fl›k h›z›yla Planck sabitinin çarp›m›na bölünmesiyle elde edilen ince yap› sabiti, son bir kurama göre ancak ›fl›k

Fakat o tarihlerde de kayık bütün bu vasıtalar İçinde halk tara­ fından kâh ucuzluğu, kâh her an j emre hazır oluşu bakımından ve yük­ s e k sınıf

lej’de ve Almanya’nuı Magdeburg şehrinde yüksek tahsilini ise An­ kara Hukuk Fakültesinde yap­ mıştır. 17 Nisan 1927 de Dışişleri Bakanlığına intisap

Çiçekleri neredeyse tamamen kapalı sikonyum’lar içerisinde hap- sedilen dişi incir ağaçlarının tozlaşmasına ilek arıcığı (Blastophaga psenes) denilen ve

(Lac Léman) m etrafını geceleri nura gark eden yine bu beyaz kömür dür. Honoré diyor ki « bir kaç manetle mü­ zeyyen bir mermer levhanın arkasına 10,000 ve

Araflt›rmac›lar, daha önce bir morötesi (dalgaboylar›nda parlayan) halka ve optik (görünür) ›fl›kta parlayan s›cak noktalarla ayn› yerde bir X-›fl›n›

Neyzen çok içki içerdi, ben ağzıma koymam; Neyzen sigarayı yutardı, ben tadını bilmiyorum, ama ikimizin bir müştereği var: İkimiz de dilimizi tutamıyoruz. O