• Sonuç bulunamadı

PETER ROGERS and PETER LYDON (EDS.), Water in the Arab World-Perspectives and Prognoses, Cambridge, Harvard University Press, 1994, 369 sayfa. [Kitap Tanıtımı]

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "PETER ROGERS and PETER LYDON (EDS.), Water in the Arab World-Perspectives and Prognoses, Cambridge, Harvard University Press, 1994, 369 sayfa. [Kitap Tanıtımı]"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Kitap Ta~~~ tma :

PETER ROGERS and PETER LYDON (EDS.), Water in the Arab

World-Perspectives and Prognoses, Cambridge, Harvard University Press, 1994, 369

sayfa.

Bu eser, 1-3 Ekim 1993 günlerinde, Harvard Üniversitesi'nde düzenlenen "Arap Dünyas~nda Su" konulu bir sempozyuma sunulan 11 bildiriyi kapsamaktad~r. Sempozyum, esas itibariyle, Arap Fonu ile, Harvard Üniversitesi'nin Orta Do~u Tetkikleri Merkezi taraf~ ndan düzenlenmi~tir.

Kitab~ n ba~~ nda yap~lan aç~ klamalara göre. Arap dünyas~ n~n su sorunu ile ilgili 11 konu, düzenleme heyeti taraf~ndan seçilen Arap ve Amerikal~~ uzman veya akademisyenlere inceletti-rilmi~~ ve bu konularda haz~rlanan inceleme veya tebli~ler, üç gün boyunca sempozyumda tarn-~~ lmtarn-~~t~ r. Yine belirtildi~ine göre, bildirilerin tarttarn-~~~lmastarn-~~ için sempozyuma 50 ki~i davet edilmi~-tir. Fakat bu 50 ki~inin ülkelere göre da~~l~m~~ hakk~nda herhangi bir bilgi verilmemi~edilmi~-tir.

Tabii, Arap dünyas~n~n su sorunu gündeme gelince, bizim F~rat ve Dicle nehirlerimizin söz konusu olmamas~~ da mümkün de~ildir. Sunulan bildirilerin en az~ndan ~dünde, F~rat ve Dicle ile Türkiye konusu, zaman zaman geni~~ bir ~ekilde yer ald~~~~ halde ve F~rat ile Dicle de Arap dünyas~n~n su kaynaklann~n ba~~nda zikredilmesine ra~men. Türkiye'den hiçbir bildiri~~i~~~ yer almam~~~ olmas~~ dikkati çelunektedir. Keza, davet edilen 50 tarn~mac~~ aras~nda Türkiye'den de bir veya birkaç uzman var m~d~r? Bu konuda da bir bilgi verilmemi~tir. Acaba Türkiye'ye bir davet yap~lm~~t~r da, kimse mi kaulmarru~ur? Yoksa, bildirilerde de yer ald~~~~ gibi, Türkiye'nin, F~rat ve Dicle gibi iki "s~ n~r-a~an" sular konusundaki kararl~~ tutumu bilindi~i için mi, Türkiye'nin de görü~lerini yans~ tan ve ayn~~ zamanda su sorunlar~ n~~ inceleyen bir bildiriye gerek görülmemi~tir? Bu konuda hiçbir aç~klama yap~lmam~~t~r. Hem Türkiye'nin iki büyük suyunu Arap dünyas~ n~n su kaynaklar~ndan sayacaks~n~z, hem de Türkiye'yi böyle bir toplant~ n~ n d~-~~ nda b~ rakacaks~ n~z; bu, tam bir çeli~kidir. "Çeli~ki" deyinaini, daha sert bir deyim kullanmamak için kullan~yoruz. Dolay~s~yla, e~er, bu sempozyuma kat~lma hususunda Türkiye'ye hiçbir davet yap~lrnam~ssa, sempozyumun iyi niyetine bir hayli gölge dü~mü~~ olmaktad~r.

Bununla beraber hemen belirtelim ki, bildirilerle, Arap Yanmadas~'ndan Magrib'e kadar geni~~ bir alanda "Arap clunyas~"n~ n su sorunlar~~ gerçekten derinlemesine ve birçok cepheden incelenmi~~ bulunmaktad~r. San~nz, Arap dünyas~ n~n su sorunu ve su envanteri ile bu toprak-larda suyun gelece~ine ait sorunlar için, bu sempozyum ve bu kitap, gerçekten ciddi bir kaynak olu~turmaktad~r.

Fakat i~in Türkiye cephesi için ayn~~ ~eyi söylemek mümkün olmamaktad~r. F~rat ve Dicle konusuna de~inen yazarlar, yeteri kadar tarafs~z obmam~~lar ve konuya, sadece Suriye ve Irak'~ n de~il, adeta bütün Arap dünyas~ n~n su ihtiyaçlar~~ aç~s~ndan balun~~lard~r. Türkiye, suya hiç ihti-yac~~ olmayan ve olmayacak olan bir ülke gibi telakki edilmi~~ ve bu iki akarsuyumuzun sadece Arap dünyas~~ için önemi yurgulanm~~t~r. Mesela, bir Arap ve bir Amerikal~~ yazar~n ortak bildiri-sinde F~rat ve Dicle "Arap Ma~nk"~ n su kaynaklan aras~ nda zilu-edilmi~tir. F~ rat Ve Dicle'nin, adeta "Arapla~ur~ lmas~" gibi bir havan~ n egemen oldu~u bildirilerde, konu miltemadiyen "milletleraras~~ anla~malara" çekilmek istenmi~tir. Sözünü etti~imiz ortak bildiride, bir yandan Türkiye'nin bu iki nehirde su tutma ve tasarruf hakk~~ kabul edilirken, öte yandan, bu iki nehrin Suriye ve Irak için önemi vurgulanarak. Türkiye ile bu iki ülke aras~ nda bir üçlü anla~ma yap~l-

(2)

492 KITAP TANITMA

mas~~ suretiyle her birinin "su paylarrn~n belirtilmesi isteniyor (p.138). Yazarlar, üçlü anla~ma ile de yetinmeyip, bir sayfa sonra (p.139'da) F~rat-Dicle havzas~mn sadece bu üç devlet için de-~il, bu üç devletin "Orta Do~u kom~ular~~ ve bütün dünya toplumu için" önemli oldu~unu ileri sürmek gibi, ciddiyetini payla~manm zor oldu~u bir iddiada bulunmaktad~rlar.

Yine bu yazarlar, Arap Ma~nk'~n, nüfus art~~~n~n ve geli~en ekonomisinin, su ihtiyac~n~~ ar-unnakta oldu~unu vurgulayarak, bu nehirlerde herkesin hissesinin tesbiti için anla~malar ya-p~lmas~n~~ istemektedirler. Fakat bu yazarlar, nedense 60 milyonluk Türkiye'nin nüfus art~~~~ ile, geli~en ekonomisi ve bunlar~n do~urdu~u ve do~uracak~~ su sorunlar~na nedense de~inmek is-tememi~lerdir.

Kald~~ ki, "s~n~r-a~an su" ile ilgili 2 numaral~~ bildiride verilen baz~~ rakamlar, yazarlar~n iddi-alar~n~~ zay~fiatan bir nitelikte görülmektedir. Bu rakamlara göre (p.39), Irak'ta ki~i ba~~na dü~en y~ll~k su miktar~~ 5364 ms ve Suriye'de de 1769 ms ken, Türkiye'de bu miktar 1818 ms tür. Bu arada, yine bu tobloya göre, Irak'~n nüfusu 17 milyon, Suriye'nin nüfusu 13 milyon ve Türkiye'nin nüfusu da 55 milyondur. Bu rakamlar da göstermektedir ki, Irak Türkiye'nin iki bu-çuk misli ve Suriye de, nerdeyse Türkiye'ye e~it miktarda su harcamaktad~r.

Mamafih, ba~ka bir bildiride de, Irak'~n nüfusunun 15.6 milyon ve Suriye'nin nüfusunun da 10.6 milyon olarak verildi~ini belirtelim (p.138).

Eserin, kanaatimizce Türkiye aç~s~ndan en önemli k~sm~, "Anla~mazl~k ve Orta do~uda Su Kullan~m~" ba~l~~~n' ta~~yan ve bir Amerikal~~ yazar taraf~ndan kaleme al~nan 10 numarah bildi-ridir. özellikle, bu bildirinin "Hukuk, Su ve Anla~mazl~k" ba~l~~~n' ta~~yan 262-284 tincil sayfa-larda yer alan lus~md~r.

Bu k~s~mda, esas itibariyle akarsulann hukuki statüleri ile özellikle s~n~r-a~an sular konu-sundaki hukuki tart~~ma ve görü~lere de~inilmektedir. Burada, Türkiye'nin ~u anda benimsemi~~ oldu~u kaynak-devleti ve mutlak-egemenlik ilkesi üzerinde durularak, ilginç bir noktaya de ~i-nilmektedir. Yazar, Irak'~n Körfez sava~~ndaki yenilgisinden sonra, Türkiye'nin bölgede en kuv-vetli askeri güce sahip olmas~~ dolay~s~yla ve "suya daha az ihtiyac~~ oldu~u" (!) halde, kendisine bir zorlama yap~lamad~~~n~~ belirtmektedir (p. 279-280). Mamafih, ayn~~ görü~ü, 2 numaral~~ bildi-rinin Amerikal~~ yazar~~ da ileri siirmil~tür (Bak.: p.54-55).

Bu sonuncu yazar, bildirisinin F~rat nehrini inceleyen k~sm~nda (p.54-59), GAP Projesi'nin tamamlanmas~~ ile, yani 15 y~l içinde Irak'~n F~rat'tan ald~~~~ suyun yar~~ yar~ya azalaca~~~ iddias~nda bulunmaktad~r.

Tekrar 10 numaral~~ bildiriye, yani "Hukuk ve Su" konusuna dönecek olursak, gerek bu bildirinin, gerek F~rat ve Dicle konusuna de~inen bildirilerin, devaml~~ olarak, bu iki s~n~r-a~an su için "milletleraras~~ anla~ma" tezini i~lediklerini görmekteyiz. Milletleraras~~ anla~ma dedi~i-mizde de, "bilaterar yani ikili anla~malardan ziyade, genel çerçeveli ve çok tarafl~~ milletleraras~~ anla~malar~n tercih edildi~ini tesbit etmekteyiz.

Buradan bizim ç~kard~~urn~z sonuç, milletleraras~~ anla~ma ile bölgesel bar~~~n korunmas~~ ve su kaynakh anla~mazl~klar~n önlenmesi amac~~ söz konusu edilmekle beraber, sempozyumun, ayn~~ zamanda, adeta Türkiye üzerinde bir bilimsel (!) bask~~ yaratma amac~ n~~ da g-iittil~üdür. Yani amaç sadece Arap dünyas~n~n su sorununu incelemek olmami~t~r; Türkiye'ye de bir mesaj verilmek istenmi~tir. Bu sebeple, sempozyumda Türkiye'den bir bildirinin bulunmamas~, Türkiye'nin kar~~t-görü~ünden çekinildi~i için mi? sorusunu akla getirmektedir.

(3)

KITAP TANITMA 493 Ne olursa olsun, sempozyumun genel havas~n~n ve amac~ n~ n, bu nehirler için, yani özel-likle F~rat ve Dicle için, bir "milletleraras~~ anla~ma" tezi~~i~~~ i~lenmesi oldu~u gözden kaçmamak-tad~r.

Bununla beraber, ba~ta da belirtti~imiz gibi, bildiriler ve bu kitap, Arap dünyas~n~n su so-rununun iyi bir incelemesini içermektedir. Ümid olunur ki, Arap dünyas~n~n su soso-rununun in-celenmesi gibi, Türkiye de kendi su envanterini, yeralt~~ ve yerüstü su kaynaklar~ n~~ ve gelece~e yönelik su ihtiyac~n~~ ayr~nt~l~~ bir ~ekilde ortaya koyan böyle bir inceleme ve ara~t~rmay~~ gerçek-le~tirip, ayn~~ zamanda da hukuki görü~lerine daha somut destekler sa~lama imkan~ n~~ kazan~r.

(4)

Referanslar

Benzer Belgeler

a) Elemanlar, büyük panel inşaatın- da olduğu gibi, devrilir masa ve bateri kalıplarda üretilirler. Son- ra bir montaj yerinde işlenir ve birlikte monte edilirler. Bu üre-

Konya Otobüs teıTrıİnalinin yakınında Nalçacı caddesinin batısındaki yeni ko-::' nut bölgesi içinde İmar Planında öngörü- len yaya ulaşım arteri üzefittde'

Üst katta bir özel oturma ve kahvaltı odası ile dört yatak odası ve üç banyo vardır.. Manzara tarafı boydan boya

edilmekle bu-konuda değerlendirilme yapmak iizere soruşnırma dosyası mükememize gelrniş olmakla; değişik iş esasına kayıt edildi.. Itiraz dilekçesi ve

1969 tarihinde, Kırıkkale Köyü'nde, gece saat 23:00'te nöbette olduğum sırada, köyün içinden geçmekte olan Rum polis cibi aniden durdu.. Onlar

dan haber geldi önce iki ile 3 kişilik Rum askeri var dedi harekat durdurmadım ben keşif için öne çıktım sayıları artıyordu bi ü durdurdum acele pusu düzeni aldırdım

,ldy"ryon ordı, ırnığ rd.n ölcüm cihazlan uy.nş ü.rinc. saİıtrd fıatiycılcri

Ala ve Bakıcı 3/1 S dimi örgü raporundaki kumaşlarda atkı ipliği sıklığı ve numarasının iplik kıvrımına etkisini incelemişlerdir. Denemeler hem ham hem de