• Sonuç bulunamadı

Dişi, erkek ve erken kastra edilmiş Akkeçi oğlaklarında besi performansı üzerinde araştırmalar

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Dişi, erkek ve erken kastra edilmiş Akkeçi oğlaklarında besi performansı üzerinde araştırmalar"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ulud. Vniu. Zir. Fak. Derg., (1984) 3: 25-3ı

DIŞI, ERKEK VE ERKEN KASTRA EDILMIŞ AKKEÇI

OGLAKLARlNDA BESI PERFORMANSI üZERINDE

ARAŞTIRMALAR

Nurnan AKMAN* Erdoğan TUNCEL**

ÖZET

Erken kastrasyonun (ı. hafta) besi perfor mansına etkisini araştırmak amacıy­ la, ı4 dişi, ı2 erkek ue ı O kastra o~ la k tan oluşan gruplar ayrı ayrı yerlerde günlük 250 g kuru ot ue sınırsız (ad libitum) kesit yemle besiye alınmışlardır. Do~umu iz-leyen ı5. haftada başlayan deneme 43. haftada son bulmuş ue hayuanlar yaklaşık ı O aylıkken kesime sevkedilm işlerdir. Besi başı a~ırlı~ı ortalama ı6.96, ı9.55 ue ı9.14 kg olan dişi, erkek ue kastraların besi sonu canlı a~ırlık ortalamaları sırayla 38.80, 39.40 ve 44.6ı kg bulunmuştur. Yapılan istatistik kontrolda bu dönemde dişilerle erkekler arasında fark olmadı~ı kastraların ise her iki gruptan da önemli dü-zeyde a~ır oldukları anlaşılmıştır (P

<

O.Oı). Besi süresince ortalama günlilk a~ırlık

artışları, dişi, erkek ue kastralarda sırayla ı 09.3, 1 OO.ı ue ı28.1 g bulunmuştur.

Yapılan istatistik analiz sonunda bu de~erler bakımından erkeklerle dişiler arasın­

daki fark önemsiz, kastralarla dişiler ue kastralarla erkekler arasındaki farklar ise önemli bulunmuştur (P

<

0.05 ue P

<

0.01). Erkeklerde eşeysel faaliyetin görülme-ye başlandı~ı 26. haftadan başlayarak besi sonuna do~ru günlük canlı a~ırlık artı­ şında düşmeler görülmüştür. Deneme başı olan 15. haftadan 26. haftaya kadar olan artışla, 26-43. hafta arasındaki günlilk a~ırlık artışı karşılaştırıldı~ında erkek-lerde ortalama 85.1 g, kastralarda ise 49.1 gazalma tesbit edilmiştir. Dişilerin sözü edilen dönemlerdeki günlük a~ırlık artışları arasında bir fark görülmemiştir. Araş­

tırma sonuçlarına göre damızlık dışı bırakılacak erkeklerin erkenden kastra edilme-sinin besi performansına olumlu etkisi olaca~ı sonucuna uarılmışhr.

SUMMARY

Studies on the Fattening Perfonnance of Male, Female and Castrated Akkeçi Kids

To find out the effects of early eastratian on the fattening per{ormance, 14 {emale, 12 male and I O castrated kids separetaly penned and {ed adiibitum starting

*

Dr.; Ankara Vniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü

*

*

Prof. Dr.; Uluda~ Vniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü

(2)

from 15th week up to end tv vl 43rd weeks after birth. Anima/s were weighed euery two weeks. The meaıı lit•e weights at 15th week were 16.96, 19.55 and 19.14

d 4 3rd ek were 38.80. 39 . .JO and 44.61 kg in females, males and castrotes res

-an we .

·

r

·

tl h . ,__

pectiuely. According to statistical analyses castrotes were sıgnı ıcan Y eauıer trıun

both females and males. But there was no ~ignifiC?nt difference.between malesand females. Mean daily gain during the fattenıng perıod were 109.3, 100.1 and 128.1 g in females males and casirates respectiuely. The di(ference between castrotes and females and between casirates and males were statistically signi(icant (P

<:

0.~~ and p

<

o.Ol), while the di(ference between males and females was ~ot sıgnı~can_t.

Starting from the 26th week. in which {irst signals of reproductıue functıon ın males were obserued, to the end of fattening period, slowing down of daily weight gain was obserued when compared with the daily gain in the period between 15th -26lh weeks. There were 85. ı g in males and 49. ı g in castrotes which were found signi{icant (P

<

0.01). Between these two periods the aboue mentioned slowing down was not obserued in females.

GiRiŞ

Koyun, sığır, domuz gibi çiftlik hayvanlarında de~işik dönemlerde uygulanan kastrasyonun büyüme ve besi performansına etkileri konusunda birçok araştırma

yapılmıştır. Bu araştırmalardan elde edilen sonuçların ço~u Turton (1962), Kay ve

Hausemen (1975), tarafında!" özetlenmiştir. Bu araştırmalardan esinlenerek ge

nel-leştirilebilecek sonuçlar kastrasyonun büyüme ve besi performansına olumlu etki

yapmadı~ı, kastra edilmiş erkeklerin tam erkeklere göre daha ya~lı karkas ü

rettikle-ri şeklinde özetlenebilir.

Buna karşılık keçilerde yapılan kastrasyonun anılan özelJiklere etkilerini konu alan çalışmaların sayısı çok sınırlı ve elde edilen sonuçlar birbirinden oldukça fark -lıdır. Louca ve ark. (1977), Şam keçilerinde yürüttükleri çalışmada erkek o~lakların erken kastra edilmiş o~laklara göre daha hızlı geliştikieri ve yemden daha iyi yarar

-lanruklarını biJdirmektedirler. Benzer şekilde Ankara üniversitesi Ziraat Fakültesin -de erkek oğlakların geç kastra edilen (7 ay) o~laklardan yemden yara.rlanma ve besi -de ağırlık artışı yönünden daha üstün oldukları saptanmıştır (Tuncel ve Akman,

1983). Aynı materyalin kesim ve karkas özellikleri üzerinde çalışan Bayraktaro~lu

ve ark. (1983), sözkonusu özellikler yönünden kastra edilenlerle erkekler arasında

sözü de~er bir fark olmaruğı sonucuna varmışlar, gerek besi perfonnansı gerekse kar -kas özellikleri yönünden kastrasyonun etkisini belirleyebilmek üzere yeni bir çahş­ manın gereğini vurgulamışlardır. Bunun sonucu olarak 1982 doğum mevsiminde

doğan erkek oğlaklardan bir kısmı bir haftalıkken kastra edilerek erken kas trasyo-nun gerek süt içme dönemindeki büyüme performansına, gerekse sütten kesimi izle-yen dönemde uygulanan entansif besiye karşı reaksiyonunu araştırmak amacıyla bir çalışma planlanmış ve uygulamaya konulmuştur. Çalışmanın süt içme dönemindeki

büyüme performansı daha önce değerlendirilmiş ve erken kastra edilen o~laklarla

erkek oğlakların üç aylık süt içme döneminde büyüme hızı yönünden farklı olmadık­ ları ancak her iki grubun da sözkonusu özellik bakımından dişilerden önemli düzey-de üstün olduklan sonucuna varılmıştır (Akman ve Tuncel, 1983).

Bu çalışmada ise erken kastrasyonun sütten kesimi izleyen dönemdeki besi perfonnansına etkileri araştırılmakta bu yolla Türkiye'nin kırmızı et üretiminin % 15'ini sa~layan keçilerinet üretim potansiyelinin saptanması açısından olumlu bir

(3)

adım atılmaktadır. Aynca çalışmanın dünyada bu konuda çok az oldu~u bilinen Ji. teratüre de katkısı olaca~ı umulmaktadır.

MA TERY AL ve METOD

1982 Şubat ayının son haftasında do~an ve 100 gün süreyle elden süt içirilen

dişi, erkek ve bir haftalık yaşta kastra edilmiş Akkeçi o~lakları araştırmanın

ma-teryelini oluşturmuştur. Erkek o~Iaklar her grupta eşit sayıda tekiz, ikiz, üçüz ve

döldüz do~uş o~lak bulunmasına özen gösterilerek iki gruba ayrılmış ve rastgele

seçilen bir grup burdizzo pensiyle kastre edilmiştir.

Sütten kesime kadar önlerinde sürekli olarak kuru ot ve kesif yem bulunduru-lan o~Iaklara besi döneminde 250 g kuru ot ve yiyebildikleri kadar kesif yem

(fab-rika yemi) verilmiştir. İki haftada bir 200 grama hassas kantarla tartılan o~laklar yaklaşık 10 aylık yaşta besiden çıkarılarak erkek ve kastralar kesilmişleıdir.

Her dönem için, grupların canlı a~ırh~ı ve günlük canlı a~ırhk artışına ait ta-nımlayıcı de~erler bilinen istatistik yöntemlerle bulunmuştur. Bu özellikler bakı· mmdan gruplann karşılaştırılmasında basit varyans analizinden, hangi grupların farklı oldu~unu saptamak için de Duncan testinden yararlanılmıştır.

Gruplar besi sonu a~ırhklan bakımından karşılaştırılırken besi başı a~ırlı~ı­ nın etkisini saptamak ve gidermek amacıyla kovariyans analizine başvurulmuştur (Düzgüneş, 1963).

Kovariyans analizi sonuçlarından hesaplanan regresyon katsayısı kullanılarak,

Yd =Yi- byx (Xi-

x) eşitli~iyle besi sonu

ortalama a~ırlıklan düzeltilmiştir.

Burada Yd

Yi byx Xi X

: i grubunun düzeltilmiş besi sonu ortalama ~ırlı~ı : i grubunun besi sonu ortalama a~ırlı~ı

: besi sonu ~ırlı~ınm besi başı a~ırl~ına regresyonu

: i grubunun besi başı ortalama ~ırlı~ı

: besi başı ~ırlı~ına ait genel ortalamayı ifade eder.

Düzeltilmiş ortalamaların standart hataları ile iki düzeltilmiş ortalama arasın­ daki farkın standart hatası bulunmuştur. Daha sonra düzeltilmiş ortalamalar arasın­ daki farkın standart hatası kullanılarak ortalamalar arası farkın önemli olup

olma-dı~ı ikişer ikişer kontrol edilmiştir.

ARAŞTIRMA SONUÇLARI ve TARTIŞMA Canlı Ağırlık

Besi süresince muhtelif dönemlere ait canlı a~ırlı~ı tanımlayıcı istatistikler Tablo 1 'de verilmiştir. Tabloda besi başı olan 15. haftada erkek ve kastralann dişi­ lerden daha a~ır olduklan görülmektedir (P

<

0.01). 26. haftada erkeklerin canlı a~ırlık artışında bir düşme görülmesine ra~men aynı durum 30. haftaya kadar de-vam etmiştir. 30. haftada erkeklerle dişiler ve erkeklerle kastralar arasında canlı a~ırlık yönünden farklılık önemini yitirmesine karşılık, kastralada dişiler arasmda daha önce de var olan farklılık önemini korumuştur. 32. haftadan başlayarak besi

sonu olan 43. haftaya kadar kastra edilenlerin a~ırh~ı her dönemde dişi ve erkekler-den önemli düzeyde daha fazla olmuştur. Canlı a~ırlık artışında görülen bu e~ilim

(4)

Mackenzie (1970), tarafından Toggenburg o~lakları için bildirilenlere büyük ölçıide benzemektedir.

Besi sonu olan 43. haftada erkekler ve dişilerio canlı a~ırlıkları arasında önem. li bir fark kalmamıştır. Başlangıçta gruplar farklı a~ırlı~a sahip olduklarından, kar·

ştiaştırmanın daha gerçekçi olması için besi ~aşlangıç ~~ırlı~ı ile besi sonu a~ırlı~ı arasında önemli bir ilişki olup olmadı~ı kovanyans analızıyle araştırılmıştır. Kovarı. yans analizi sonuçlanna göre besi başı a~ırlı~ı ile besi sonu a~ırlı~ı arasındaki ilişki önemli (P < 0.01) ve regresyon katsayısı 1.86 ~ulunmuştur. Bundan sonra besi sonu a~ırlı~ı besi başı a~ırlı~ına göre düzeltilmiş tir. Dişi, kastra ve erkeklerde sıra. sıyla 41.5

+

1.20, 43.4

+

1.17 ve 37.6

+

1.10 bulunan düzeltilmiş ortalamalar ikişer ikişer karşılaştırıldı~ında hem dişi, hem de kastralar erkeklerden daha a~ır (P

<

0.05 ve p < 0.01), dişiler ile kastralar arasındaki 1.9 kg lık fark ise önemsiz bulunmuştur.

Tablo: 1

Besi Dönemindeki Çeşitli Yaşlarda Dişi, Kasıra ve Erkek Oğlakların Vücut

Ağırlıklarına Ait Tarumlayıcı Değerler•

Yaş DIŞI KASTRA ERKEK

(Hafta) n X±Sx n X ±Sx- n 15 14 17.0c ± 0.38 10 19.18 ± 0.50 12 16 14 18.38 ± 0.43 10 20.2b ± 0.69 12 20 14 20.48 ± 0.57 10 23.6c ± 0.83 12 24 14 24.9a ± 0.63 10 29.0c ± 0.91 l l 26 14 25.3a ± 0.71 8 31.6c ± 0.90 l l 28 14 27.2a ± 0.72 8 33.6c ± 1.14 l l 32 14 31.5a ± 0.75 8 37.8c ± 1.23 l l 36 14 33.3b ± 0.84 8 39.4a ± 1.33 l l 41 10 37.1a ±0.97 8 42.9c ± 1.24 10 43 10 38.8b- 1.14 8 44.6 - 1.51 10

*

Aynı harfi taşıyanlar arasında fark önemsiz, a - b : P < 0.05, a- c:P< 0.01

Günlük Canlı Ağarlık Artışı

X±S -X 19.o• ± o.5ı 21.2b ± 0.64 23.7c ± 0.71 29.7c ± 1.14 31.4c ± 1.30 31.8c ± 1.44 S3.o• ± ı.35 35.2b ± 1.20 37.48 ± 1.55 39.4 - 1.50

Çeşitli dönemlerdeki canlı a~ırhk de~erlerine ek olarak deAişik aralıklarda

günlük canlı a~ırlık artışlarına ait tanımlayıcı deAerler hesaplanmıştır. Fakat kastra edilen grupta daha az olmak üzere, çeşitli dönemlerdeki günlük carılı a~ırlık artışlan bir düzen içinde olmayıp bazı iniş çıkışlar göstermektedir. Bu duruma bir açıklama getirmek oldukça güçtür. Bu yüzden dönemsel artışlar yerine daha güvenilir bir ölçü olarak tüm besi süresindeki günlük a~ırlık artışını dikkate almak doAru olacaktır. Besi süresince en yüksek günlük a~ırlık artışı 128.1 ± 6.4 9 g ile kastra edilen grupta

olmuş, bunu 109.3 ± 4.7 4 g ile dişiler ve 100.1 ± 4.88 g ile erkekler izlemiştir. Ya·

pılan istatistik analiz sonucunda erkeklerle dişiler arasındaki fark önemsiz, kastra·

(5)

Tuncel ve Akman (ı983), benzer genotipe sahip keçilerde kesif yem besisi sonunda günlük canlı a~ırlık artışının erkeklerde ı5o.ı g geç kastra edilmiş grupta ise ı28.4 g oldu~unu saptamışlardır. Göriildü~ü gibi kastralar için bulunan de~er bu çalışma­ da hesaplanan ile aynı, ancak erkekler için bulunan değer oldukça yüksektir. Aynı materyalin do~um · ı5. hafta arasındaki süt içme dönemindeki günlük ağırlık artış­

lan dişilerde ı35.50, kastralarda ı54.ıO ve erkeklerde ı59.42 g olduğu saptanmış­

tır (Akman ve Tuncel, ı985). Görüldü~ü gibi her üç grupta süt içme döneminde bu dönemi izleyen besi dönemine göre daha fazla a~ırlık artışı sa~lamışlardır. Bunu

do~al karşılamak gerekir. Nitekim Morand-Fehr (ı98ı), ı 70 dişi Toggenburg o~la­

ğında yüriiöilen çalışmada do~umu izleyen ilk ı2 haftalık süt içme döneminde ı 70 g olan günlük a~ırlık artışının ı2. haftadan sonra do~sal.olarak azaldı~ını ve 30. haftada 75 g a kadar düştü~ü kaydetmekte ve bu dururnuri başka araştıncıların bulguianna da uygun oldu~unu bildirmektedir. Louca ve ark. (ı983), do~um-ıoı. &\in araSinda 70 günlük süt içirme dönemine ek olarak sınırsız kesif yemle beslenen Şam keçilerinden ortalama &\inlük canlı a~ırlık artışını erkek, dişi ve erken kastra edilmişlerde sırayla ı60, ı30 ve ı30 g oldu~nu bulmuşlar, aynı çalışmanın ıoı-206 günlerini kapsayan ikinci aşamaSinda sözkonusu de~erlerin sırayla 240, ı90 ve 210 g oldu~unu hesaplamışlardır. İkinci aşamadan üç hafta sonra erkeklerin bir kıı;. mı kastra edilmiş ve do~umu izleyen 227-318. günler arasını kapsayan 3. aşamada ise erkek, er~en kastra ve geç kastra gruplannda &\inlük canlı a~ırlık artışlan sırasıy­ la 100, 110 ve 60 g bulunmuştur.

ülkemizde kuzularda yapılan besi çalışmalarında ulaşılan günlük canlı ~ırlık artışı de~erleri tarafımızdan bulunanlara göre daha yüksektir (Güneş ve ark. 1974; Okuyan ve ark. 1974; Eliçin ve ark. 1976 ve Akı, 1977). Bu çalışmalar aynı koşul­ larda yürütülmedikleri için kesin bir yargıya varılamaz ise de o~lakların entansif besi koşullarında kuzulara gore daha yavaş a~ırlık artışı kazandıkları söylenebilir. Nitekim bu görüş Devendra ve Bums (1970), Tuncel ve Akman (1983) ve Mackenzie (1970) tarafından paylaşılmaktadır. Buna ek olarak Tuncel ve Akman (1983),

oğlaklarm kuzulara göre yemden daha iyi yararlandıklarını ileri sürmektedirler.

Besi süresince her grupta çeşitli dönemlerde düzensiz iniş çıkışlar varsa da özellikle erkeklerin &\inlük canlı ağırlık artışı 26 haftalık yaştan 41. haftalık yaşa

kadar çok düşük ve birbirine oldukça yakındır. Bu dönem çalışmanın uygulandı~ı bölgede çiftleşme mevsimine rastlanmaktadır .. Nitekim bu çalışma sırasında da 26. haftalık yaştan sonrasına rastlayan dönemde (Eylül) erkeklerde eşeysel fonksiyon belirtileri gözlenmiştir. özellikle erkeklerin günlük canlı a~ırlık artışlarında görülen bu düşüşün, diğer gruplar için de geçerlili~ini ve azalmanın önemli olup olmadı~ını anlayabilmek için 15-26 haftalık yaş dönemi ile 26-43 haftalık yaş dönemindeki ar-tışlar bütün gruplarda ayn -ayn incelenmiştir. Dişi, kastra ve erkeklerin 15-26 ve 26-43. hafta günlük canlı a~ırlık artışları sırasıyla 1,09.5 ve ı09.4; 157.8 ve ıo8.8;

151.8, ve 66.7 g olmuştur. Görüldüğü gibi ikinci dönemde 26-43. hafta en büyük azalma 85.1 g ile erkeklerde olmuş, bunu 49.1 g ile kastralar izlemiştir. Dişilerde ise azalma olmamıştır. Bütün gruplarda sözkonusu iki dönem ortalamalan arasındaki farkın önemi eş yapma yöntemi ile kontrol edilmiş ve dişiler dışındaki her iki grup-ta da azalmanın önemli oldu~ anlaşılmıştır (P

<

0.01).

(6)

Büyüme e~risinin erken yaşlarda cinsiyete ba~lı olma~ıA_ı bilinmekted~: An-cak hemen bütün çalışmalarda erkeklerin büyüme hızının dışılerden daha yuksek

olduAu saptanmıştır (Turton, 1962; Kay ve Hausemen, 1975). Bu~da o~ya çıkan

farklılık yani erkeklerin büyüme hızında 26-43. hafta arasındakı yaş doneminde meydana gelen azalma çiftleşme mevsimi nedeniyle başlayan aktif eşeysel fonksi-yonun olumsuz etkisiyle açıklanabilir. Ancak erkekler kadar olmasa da aynı dönem-de bir önceki döneme oranla kastraların canlı aAırlık artışında da bir azalma gözlen -miştir. Mamafih, kastrasyonun androjen bonnonların salgılanmasını tümden önle-mediAl bilinmektedir. Zira sözkonusu bonnonlar böbrek üstü bezleri ve beyin tara-fından da salgılanmaktadır (Aysan, 1974; Henricks ve Mager, 1977). Nitekim 26. haftalık yaştan sonraki dönemde kastralann günlük canlı atırtık artışı dişilere ol-dukça yakın, buna karşılık erkeklerin 1.5 katından daha fazladır.

Iki dönemin günlük canlı aAırlık artışlan arasındaki farkiara uygulanan vari -yans analizi sonucu dişj kastra ve erkek gruplar arası farkWık önemli bulunmuştur (P

<

0.01). Farklı gruplan saptamak amacıyla Duncan testi yapıJdıAında, dişilerde meydana gelen azalmanın erkek ve kastralarda görülen azalmalardan oldukça küçük ve farklı olduAu belirlenmiş (P

<

0.01), erkeklerle kastralar arasındaki farklılıkta önemli bulunmuştur (P < 0.05). Bu sonuç kastrasyonun çlftleşme döneminde canlı aAırlık artışında eşeysel faaliyet nedeniyle ortaya çıkan olumsuzlukları bir ölçüde engelledieını ortaya koymaktadır. Eşeysel aktivitenin canlı atırtık artışına olumsuz etkisi Louca ve ark. (1977), tarafından Şam otlaklarında da gözle.nmiştlr.

Morand-Fehr (1981), aşım mevsiminde genç oAlaklann büyüme hızında büyük düşmeler olduAu, hatta bazen a~ırlık kaybının bile sözkonusu olabilec~inl ancak bunun eşey­

sel faaliyetten daha çok yem tüketimindeki azalmadan kaynaklandıAını belirtmek-tedir.

Kastraların da çiftleşme döneminde canlı alırlık artışında bir gerileme olma -sma karşın elde edilen deAerierin dişilere çok yakın olması dikkat çekicidir. Ger -çekten de birinci dönemde (25-26. hafta) en yüksek deAere kastralar, en düşük deAere dişiler sahipken, ikinci dönemde (26-43. hafta) durum daha farklıdır. Bu dö-nemde en düşük deAerler erkeklere, en yüksek deAerler dişilere aittir. Ancak kastra-larta dişiler arasında hemen hemen hiç fark yoktur.

Buraya kadar özetleneo araştırma sonuçlarının ışıAı altında damızlık olarak kullanılmayacak erkeklerin erkenden kastra edilerek besiye alınması, eRer bu yapıl· mıyorsa mutlaka eşeysel faaliyet başlamadan et olarak deAertendirilmesi yararlı olacaktır. Nitekim Akman ve Tuncel (1983), bir önceki çalışmalarında aynı yargıya

varmışlardır. Ancak konunun aydınlanması için başka araştırmala.ra gereksinme ol-du~unu da gözden uzak tutmamak gerekir. Entansif beside günlük aRırhk artışının çoAu kez benzer yaş dönemindeki kuzulardan daha az olması ekonomik açıdan bu tür besinin oelaklara uyguniueu konusunda kuşku yaratmaktadır. Yemden yarar-lanma yeteneAi oAlaklarda kuzutara göre daha Iyi olsa bile ülkemiz koşullarında oA -lak etinin kuzu etinden daha düşük deeerle pazarlandıAı gözden uzak tutulmamalı­

dır. Aynca yemden yararlanma yeteneel konusuna aydınlık getirebilmek için

ot-~k ve kuzulann benzer koşullarda ve ç~Iarda besiye atınması gerekir. Bu da ayrı

bır çalışma konusudur. Durumu ekonomik yönden de irdeleyip entansif beside

(7)

yaygın kullanıldığı gibi oğlakların ekstansif koşullardaki besi performansı araştırıl­

malı ve sonuçlar entansif koşullarda elde edi\enler\e karşılaştırılma\ıdır.

KAYNAKLAR

AKl, T. 1977. Kıvırcık kuzuların çeşitli büyüme dönemlerindeki besi gücü, yem

tü-ketimi ve karkas özellikleri üzerinde araştırmalar. La/ahan Zootekni Araş.

Enstitüsü Yayın No: 52, 52 s.

AKMAN, N. ve TUNCEL, E. 1985. Akkeçilerde erken kastrasyonun süt içme

dö-nemindeki büyüme performansına etkileri.

A YSAN,

1.

197 4. Evcil hayvanların karşılaştırmalı üreme fizyolojileri. Atatürk

Vniversitesi Yayınları, No: 364 Ankara, 235 s.

BAYRAKTARO(}LU, E. A.; AKMAN, N. ve TUNCEL, E. 1983. Erkek ve geç

kastra edilmiş melez keçilerde kesim ve karkas özellikleri. U. üniv. Zir. Fak.

Derg. 2:83-94.

DEVENDRA, C. and M. BURNS. 1970. Goat Production in the Tropics. C.A.B.

Farnham Royal, England, pp 183.

DüZGUNEŞ, O. 1983. Bilimsel araştırmalarda istatistik prensipleri ve

metod-lan. Ege Vniversitesi Matbaası, !zmir, 375 s.

ELİÇİN, A., M. R. OKUYAN, S. CANGİR ve A. KARABULUT. 1976. Akkara

-man, İvesi x Akkaraman (F ı) ve Malya x Akkaraman (F ı) melez kuzularının

besi gücü ve karkas özellikleri üzerinde araştırmalar. Çayır-Mer'a Zoo. Araş.

Enstitüsü Yayınları, No: 53, Ankara 39 s. .

GüNEŞ, T., M. R. OKUYAN, A. ELİÇİN veR. ARIKAN. 1974. Köylü ve D. ü.

Çiftliei şartlarında deeişik rasyonlar iİe beslenen Akkaraman kuzularının besi

gücü, karkas kalitesi ve et üretim maliyeti üzerinde araştırmalar. T.B.T.A.K.

Yayın No: 205, 67 s.

HENRICKS, D.M. and D. T: MA YER, 1977. Gonadal Hormones and Uterine

Factors in Reproduction in Domestic Animals (ed. H. H. Cole and P. T.

Cupps), pp. 79-111. Academic Press, London.

KAY, M. and HOUSEMEN, R. 1975. The influence of sex on meat production in

Meat. (ed. D. J.A. Cole and R. A. Lawrie), pp. 85-108. Butterworths, England.

LOUCA, A., S. ECONOMIDES and J. HANCOCK. 1977. Effects of eastratian on

growth rate, feed canversion efficiency and careass quality in Damascus goats.

Anim. Prod. 24·: 387-391.

MACKENZIE, D. 1970. Goat Husbandry. Faber and Faber Ltd. London, pp. 375.

MORAND-FEHR. 1981. Growth. In Goat Production (ed. C. Gall), pp. 253-283.

Academic Press, London.

OKuYAN, M. R., A. ELİÇİN, E. TOKER ve N. TUYLUO(}LU. 1974. 7-8 aylık

ku-zulann entansif beside enerji ihtiyaçları üzerinde araştırmalar. Ank. Vniv. Zir.

Fak. Yıllığı 24: 442-455.

TURTON, J. D. 1962. The effect of eastratian on meat production and quality in

cattle, sheep and pigs. Anim. Breed. Abstr. 30: 4L/7-455.

TUNCEL, E. and AKMAN, N. 1983. Fattening performance of castrated and intact

Referanslar

Benzer Belgeler

Madde ve alkol kötüye kullanımı dışındaki intok- sikasyonlar: Bu gruptaki intoksikasyon nedenli ölümlerde de, ölüm nedeni alkol intoksikasyo- nu olmamakla birlikte

Appearance of hematuria in blunt kidney trauma is not associated with severity ot' bleeding or trauma.. Hematuria doesn't appear in most ot' blunt kidney injuries like

Farklı inanç ve kanaatlerden olan toplulukları birleştiren fakat eritmeyen bir yurttaşlığı, veya diğer bir ifadeyle aynılaştırıcı politikalardan salim bir

Doğum tipleri bakımından incelendiğinde tek ve çoğuz doğan oğlakların günlük canlı ağırlık artışları sırası ile 140 ve 136 g olarak gerçekleşirken

Literatür araştırmalarından belli olduğuna göre organik siyanür türevleri gibi sınıflandırılan izosiyanat veya izotiyosiyanat bileşiklerin mono- veya dialkollerle

Bu bölümlerde Konya basın tarihi ekseninde bir giriş yapıldıktan sonra sırasıyla, Selçuk Es’in hayatı ve Konya ile ilgili edebiyat, kültür, tarih, ekonomi, eğitim,

Bunu hissettiğimiz için büyük iş yorgunluklarından sonra yeni bir zahmete kendimizi kandıramıyoruz; fakat asıl istirahatın bu zahmet sayesinde olabileceğini de

Topluluğun kurucuları olan Elizabeth LeCompte ve Spalding Gray çalışmalarına ilk olarak avangart tiyatronun öncülerinden Richard Schechner tarafından kurulan The