H. Abdülhamit idaresiyle mücadele etmek üzere İstan- buldan ayrılan Murat bey kendisi için en müsait memle ket olarak Mısır’ı seçmişti
Murat bey hâtıralarında bu intihabın muhtelif sebepleri ol duğunu anlatmaktadır. K en disine göre Mısır’da matbaa ve mürettip kolaylığı vardı. (Esa sen pek makbul ve memduh
bildiği meslek ve harekâtını takdir edecek, kadir sahipleri Mısır’da mevcuttu. Ayrıca ''Mı sırdaki muhalif neşriyat Mek ke ve Medineye civar olmak
hasebiyle sair memleketlerden ziyade Yıldıza tesir) edecekti.
Fakat Murat bey Mısıra git tikten kısa bir müddet sonra tanıdığı Mısırlj gençleri beğen memiş ve hâtıralarında bazı isimler zikrederek bunlar hak kında ağır ithamlarda bulun muştur.
Kendisi bu memleketteki ilk faaliyetinden de şöyle bahset
mektedir: (Hidiviıı müsaraatma bakmaksızın lort Kromere git tim. Zaten İngilizlerin hima yesi tahtında oturduğumu ilân eylemek isterim. Asıl sebebi de bize pek mail olduğu iddia olu nan Hidivi İstanbulun ve Y ıl dızın şikâyet ve müahazelerin- den vikaye etmekti. Bunu ilk mülâkatta kendisine de anlat tım. İhtiyat ve itidali tavsiye ettim. Hele Abidin sarayında vereceği dairede sair genç mil- liyeçiler ile beraber misafirli ğimin muvafık olmıyacağını beyan ile katiyen reddettim.
Murat beyin Mısırda ilk ta nıştığı kimseler doktor İsmail İbrahim efendi, Muhtar Haşa nın yaveri yüzbaşı Ahmet Saip bey, doktor Haşan A rif bey, Reşit bey ve eczacı Mustafa e- fendi idi.
Ayrıca lort. Kromer ve Vin- cet Paşa, Nazlı hanım. Hıdi vin mensuplarından İzzet bey. Lâtif bey Selim, Aleksan S&r- raiyan efendi. Nobaı Paşa. Başvekil Haşan Fehmi paşayla da iyi münasebetler tesis et mişti.
Murat bey Jön Türk faaliye tine uzaktan, yakından karı şanlarla tanışıyor ve Mizan’ı çı karmak için hazırlıklara giriş miş bulunuyordu.
Diğer taraftan Ahmet Rıza beyle kendi arasında muhab- betkâr mektuplar teati olunu yor. Jön Türklerin her cephe den faydalı ve neticesi müspet faaliyetler sarfetmelerine ça lışılıyordu.
Mısırdaki Jön Türklerle ya pılan muhaberatta da, mek tupların ele geçmesi ihtimaline karşi bir çok isimler remizlerle yazılıyordu. Jön Türk edebiya tına göre Arslaıı. Sultanhamit. Prens, Hidiv, Reis, Muhtar Paşa bey, Şevki Paşa efendi Hıdivin başkâtibi Arif bey Ferah.şad da Ahmet Saip bey di. r ıı
Murat beyin Mısırda kendi sine büyük hürmet gösterdiği
şahsiyetlerin başında Ahmet Muhtar Paşa bulunuyordu Mi zan sahibi hâtıralarında. Muh tar Paşadan söyle bahsetmek tedir: (Muhtar Paşa, pek
zi-Yazan
Halûk Y.
Şeksuvaroğlu
yade şahsıma muhip, fikir ve emelimle müşterek idi. Lâkin Muhtar Paşa pek namuslu ve vazifeşinas bir rüknü devlettir. Yıldızın ne diyeceğini asla dü şünmez. Lâkin komiserlik uh desinde kaldıkça, devlet komi serinin vazifesini — belki iste- miyerek ve kemali ikrah ile — fakat tam olarak ifa eder,
Avrupadaki sefirlerimiz Y ıl dızdan emri mahsus almayın ca benim ile görüşmeye cesa ret edemezlerdi Muhtar Paşa ise bilâtereddüt beni kabul e- der ve eskisi gibi halisane ko nuşurda...)
Murat oeyin Mısırdaki mev cudiyeti Mizanın intişariyle Yıldız için tanıamoe tehlikeli bir hal -ilmiş bulunuyordu. Mu rat bey şiddetli bir kalemle saraya, idareye ve yolsuz gör düğü işlere hücumlara giriş mişti.
Mizan aynı zamanda da ce miyetin, Murat bey tarafından
tasarlanmış bir nizamnamesi ni de ortaya koyuyor. Bu su retle Yıldızın vehimlerin! son haddine çıkarmış oluyordu Fakat bu nizamname projesi Jön Türkîer arasında da türlü tefsirlere yol açmış, tam meş ruti bir mahiyet taşımadığı, hukuk bakımmdan bir çok ak saklıklar olduğu ileri sürülme ye başlanmıştı.
Bilhassa Murat beyin bu mü nasebetle (Cemiyetin henüz muntazam bir programı yok tur) sözü de beğenilmemişti.
Pariste toplanan merkez he yeti, Murat beyin neşriyatı münasebetiyle bir müzakerede bulunmuş ve neticeyi Ahmet Rıza bey bir mektupla Murat beye bildirmişti. Ahmet Rıza bey bu mektubunda şunları ya zıyordu: (Cemiyetimiz mun tazam bir program tanzimine
henüz muvaffak olamamıştır demeniz cemiyetin intizamsız lığın! gösterdiği için hoşa g it medi.
Diğer maddeler hakkındaki karar şudur: Birinci madde makbul, ikinci madde kısmen makbul, veraseti saltanat bah sinin şimdilik ilân edilmemesi hayırlıdır. Çünkü şehzadelerin bize büyük teveccühü var. Hat tâ veraset meselesinin fena te sir ettiğini de haber aldık. R e şat efendiden bahsediyorsunuz. Sultan Muradı ve binlerce ta
raftarını düşünmüyorsunuz, bunların cemiyet* muaveneti oluyor, ba mesele sonradan Meclisi Meşverete havale edi lir...) [2]
Ahmet Rıza bey diğer mad-. delerin de kabul edilmediğini,
teşkilâtı esasiye değiştirmenin Ayan ve Mebusan Meclislerin den mürekkep kongreye ait o- lacağını da yazmaktadır. Ah met Rıza bey mektubunun so nunda (Bize ve bütün Osman lIlara elzem olan kıymetli vü cudunuzu muhafaza ediniz kimsenin elinden bir şey yeme
yiniz, Sultan Hamide sizi öl- 1 dürtmekten başka çare kal-j madı. İhtiyata riayet buyurma-] mzı, yüzünüzü öperek rica e -] derim) demektedir.
Murat bey bu mektuptan veî Paris merkezinin bazı tavır- ] larından memnun kalmamış, j Mizanla uğraşırken bir taraf- S tan da cemiyetle münakaşala ra girmiş bulunuyor ve Mısır i şubesi reisi sifatiyle geniş salâ- ? hiyetler istiyordu.
Mısır şubesindeki tahakkü mü şikâyetlere yol açıyor. Pa ris merkezi Murat beyte, ken disine gücenenleri uzlaştıracak; tavsiyelerde bulunmaya mecbur1 kalıyordu.
Bu sıralarda dünya siyase tinde bazı mühim değişiklikler; oluyor ve Rıza bey, Murat be ye gönderdiği bir mektupta şu { dikkate şayan hususları yazı - yordu: (Lort Kromerte görüştü ğünüz vakit İngiltere ile Rus ya arasında hir itilâfı efkâr, bir ittihat memul olduğuna dair lort Saiizburi’nin yeğeni j tarafından yazılan m ektuplar-; la, bazı İngiliz gazetelerinin j rivayetleri doğru olup olmadı- ] ğmı da sorunuz, biz Rusya a - ] leyhinde ve Ingiltere leh in de; yazıyoruz, şayet bu iki hûteü- j met beyninde gizli bir ittifak i hazırlığı varsa bitelim, ara y er de ezilmîyeîim. baş>rmzm ça- ! resini beriıa cihetlerde arıya- ; lira.,.) TSİ
.
ik i Jon Türk arasında mu- \ habbetli mektuplar teati edi- j lip dururken Mizanla. Maş ve- I ret rekabeti, sonra bazı mera- 1 sim ve teşrifat nizaları bu
dostluğu bozmaya başlamış, a- raya bazı aleyhtarlar, ileri geri söyliyenter de karışmış ve gü
nün birinde Murat beyle Ah met Rıza bey birbirlerine ta mamen küsmüşlerdi.
Mizancı Murat beyin küs künlüğü, dâvsmdan ve müca delesinden vazgeçecek kadar derin olmuş ve bir gün tekrar İstanbula ve Yıldıza dönüver mişti.
İH Ahmet Rıza beyin evrakı: arasındaki notlardan.
f2, 3] Ahmet Rıza beyin mektuplarından.