• Sonuç bulunamadı

Ölümünün 9. yıldönümü münasebetiyle:Büyük şair Yahya Kemal Beyatlı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ölümünün 9. yıldönümü münasebetiyle:Büyük şair Yahya Kemal Beyatlı"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T T- *rfc0^4.2

Ölümünün 9. yıldönümü münasebetiyle...

*

Üstad Madrit Büyükelçisi iken (1932)

*

(Asım Sönmez’in albümünden)

Prof. Dr. Faruk K. TtMURTAŞ

B

üyük şâir Yahya Kemal'i dokuz yıl önce, 11 Kasım 1958 de güzel bir sonbahar gününde kaybetmiştik. İstanbul Türkçesini ve İstanbul’u en güzel şekilde terennüm eden Yahya Kemal, son şiirlerinde daha çok ölüm ve sonbahar «temasları üzerinde durmuştu, ölüm ve sonbaharı birbi- riyle ilgili olarak, madde ve ruh plânında, vatan ve İstan­ bul içinde ele alan şâirin:

Ölmek kaderde var bize ürküntü vermiyor Lâkin vatandan aynlhşm ıztırâbı zor,

Mısraları samimî bir duygunun ifadeleridir, ölüme rintçe bakmasını bilen Yahya Kemal’in «Sessiz Gemi», «Yol Düşünceleri», «Rindlerin ölümü», «Eylül Sonu» adlı şiirle­ ri ve bilhassa, ölümü başka bir musikiye geçiş şeklinde an­ latan :

İnsan duyar yerin dile gelmiş sükûtunu Bir başka musikiye geçiş farzeder bunu

beytiyle «Sonbahar» şiiri, asla unutulmayacak parçalar­ dır.

Yahya kemal, millî ve dinî değerlerimizi en iyi bilen, duyuran bir şairimizdir. Türk ve Müslüman olmanın şevk, heyecan ve hazzı mısralarının iç örgüsünde büyük bir ür­ perti halinde sezilir. O, Türk milletini Anadolu ve Rumeli topraklarında, dokuz yüz yılda (Malazgirt’ten bu yana) meydana gelen büyük ve mutlu bir terkip olarak kabul edi­ yordu. Bu terkip içinde dilimiz, dinimiz, kahramanlığımız maddî ve manevî eserlerimiz medeniyetimiz, geleneklerimiz, hâsılı bütün bir tarih, çoğrafya ve kültürümüz vardı. Yah­ ya Kemal bunları dile getirmiştir. Büyük bestekâr Itrî için söyledikleri kendisi hakkında da doğrudur:

O dehâ öyle toplamış ki bizi,

Yedi yüz yıl süren hikâyemizi, Dinlemiş ihtiyar çınarlardan.

Itri’nin musikisinde olduğu gibi, Yahya Kemal’in şiirlerin de de, bir taraftan din, bir taraftan Boğaz, Mavi Tuna, gür Fırat, gök ve yerlerimizle bütün hayat çağıldamakta; hüz­ nümüz, şevkimiz, zaferlerimizle bize benzer o kâinat olmak- dır.

Büyük şair

Yahya Kemal

Beyatlı

Yahya Kemal, «Kökü mâzide olan âtiyim» mısraı ile büyük bir gerçeği anlatmıştır. Bu söz, bütün işlerimizde ve çalışmalarımızda, medeniyet yolundaki hamlelerimizde prensip olarak alınmağa lâyık bir sözdür. Millet hayatı, geçmiş hal ve gelecekten meydana geleiı bir bütündür ve hal, geçmiş ile gelecek arasında bir köprüdür. Geçmişi bü­ tün büyüklüğü ile iyice bilmek, tanımak ve anlamak bizi geleceğe daha iyi hazırlar. Millet hayatında sadece hal hiç­ bir şey ifade etmez. Köprünün birleştiği kıyılar ehemmiyet­ lidir. Mürteciler ve aşırı ilericiler birer ucu açık köprüler­ de bulunan şaşkınlardır. Birinin önü öbürünün arkası boş­ luktadır. Gerçek muhafazakâr ve milliyetçi ise mâziden al­ dığı kuvvetle istikbale koşan ve köprüsünü sağlam temel­ ler üzerine kuran kimsedir. «Kökü mâzide olan âtiyim» sö­ zü, yurt köşelerinde levhalaşmalı, âbidelere kazılmalıdır.

Yahya Kemal’in şiiri de güzel bir terkibin mahsulüdür. Eski şiirlerimizi ve Batı şiirini iyi tanıyan Yahya Kemal, bunlardan faydalanarak bize yeni bir şiir anlayışı ve este­ tiği getirmiştir. Şekil ve kelimelerine bakılarak hakların­ da eskidir hükmü verilen bâzı şiirlerin de de yeni bir ruh vardır. O, bazılarının yanlış olarak dedikleri gibi son bir Osmanlı şairi değildir. Zamanının en yeni şiir telâkkisine sahip, edebiyatımızda yeni bir devir açmış bir sanatkârdır. Dinî ve milli iman ve heyecan kaynaklarından, tarihten gı- dalanmak, bir şairin yeni olmasına elbette mâni teşkil et­ mez.

Yahya Kemal bir rübalsinde ölümü, bir musiki âletin­ de telin kopması neticesinde ahengin ebediyen kesilmesine benzetmiştir:

Her rind bu bezmin nedir encamı bilir, Dünyâmızı nâgâh zalâm örtebilir. Bir tel kopar, âhenk ebediyyen kesilir...

Bir tel kopar, âhenk ebediyyen kesilir...

Dokuz yıl önce tel kopup âhenk maddeten kesildi am­ ma, O, şiirleriyle türkçe yaşadığı müddetçe yaşayacak bir sanatkârdır.

Yahya Kemal'in şiirleri hayatında iken kitap hâlinde toplanmamıştı, ölümünden sonra İstanbul Fetih Cemiyeti'- ne bağlı olarak kurulan «Yahya Kemal Enstitüsü» tara­ fından eserleri güzel bir şekilde basılarak onu çok seven Türk milletine sunulmuş bulunuyor. Büyük şâirin şiirler* «Kendi Gök Kubbemiz», «Eski Şiirin Rüzgârıyle», «Rübâ 1er- Hayyâm Rübâilerini Türkçe Söyleyiş» başlıklarıyle dört kitap hâlinde ve üç cilt olarak yayınlanmıştır. Ayrıca İs­ tanbul ile ilgili yazıları «Aziz İstanbul» Millî Mücadele yıl­ larına ait yazıları «Eğil Dağlar» adı altında toplanmıştır. Bunlar hakkında başka yazılarımda bilgi vereceğim.

ölümünün 9. yıldönümünde büyük şâirimizin aziz hâtı­ rasını saygıyla anarız.

8

-Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

To investigate whether there is a predictive effect of NF-kappaB, survivin, and Ki-67 expressions on pathological response and disease relapse in breast cancer (BC) patients.. Ki-67,

Yanımız da tıknefes, püf desek yıkılacak Mus- tafendiden başka erkek yok, korkar­ sak?,.. Derken amcazadeleri kahkahada: — İlâhi hemşire, düşündüğün şeye

İktisatçılığı, tarihçiliği, sosyal, siyasal ve sosyolojik kültürünün plüralizmi içinde renkli üslubu, yazılarına her zaman başka bir hava vermiştir.. TARIK ZAFER

Abdurrahman Ağaoğlu Fran- sada mühendislik tahsil et^iş, muhtelif vazifelerde, bilhassa Silâhtarağa elektrik fabrikasın­ da mühendis olarak çal.şmış, sonra

Genel anestezi altında total abdominal histerektomi operasyonu geçiren hastalarda gerçekleştirilen bu çalışmada, intraoperatif remifentanil dozunun belirlenmesinde

Daha önemlisi neden Doğuda zaman zaman, yer yer olu­ şan bilim ocakları, bilimciler topluluğu dar ha da güçlenerek sürüp gelmemiştir?. Bu kötü bir yazgı

İstanbul Belediyesi tarafından devralındığı 1937yılından beri boş kalan ve harabeye dönen İlidir Kasrı, 1982yılında Kurum tarafından onarılmaya başlanmış

Ethnomusicologist Etem Ruhi Ungor, whose research in this field is known worldwide, has travelled thousands of miles over the years, from city to city and