• Sonuç bulunamadı

Yaşlılarda Koruyucu Hekimlik

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yaşlılarda Koruyucu Hekimlik"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Özet

Ülkemizde beklenen yaflam süresi artmaktad›r. Giderek artan yafll› nüfusun sa¤l›k hizmetinde koruyucu hekimli¤in yeri büyüktür ve özel bir yaklafl›m gerektirmektedir. Bu derleme, yafll›lara birinci basamakta verilecek koruyucu sa¤l›k hizmetlerinde gerekli özel yaklafl›m› ortaya koymaktad›r.

Anahtar sözcükler:Yafll›l›k, koruyucu hekimlik, birinci basamak sa¤l›k hizmetleri

Summary

Life expectancy at birth is increasing in our country. Preventive medicine is of paramount importance for the health services of the elderly. This study aims to state the necessity of specialized approach for the elderly in primary care services.

Key words:Elderly, Preventive medicine, primary care services

PREVENTIVE MEDICINE IN THE ELDERLY

Selçuk Engin

Yafll›larda Koruyucu Hekimlik

1) ‹stanbul Büyükflehir Belediyesi fiehzadebafl› T›p Merkezi, Aile Hekimli¤i Uzman›.

Ü

lkemizde yafll› nüfusun oran› giderek artmaktad›r:

2003’te, nüfus 1990’a göre %24.9 artm›fl, 0-14 yafl grubunun nüfusu azal›rken, yafll› nüfus artm›flt›r. Yurdumuzda do¤umda yaflam beklentisi erkekler için 1990’da %62.4’ten 2003’de %66.4’e, kad›nlar için %68.7’den 71.0’e, ortalamada ise %64.2’den %66.4’e yük-selmifltir.1Ülkemizde beklenen yaflam süresinin art›fl›

mem-nun edici olmakla birlikte, yafll› nüfusumuzun yaflam kalite-si konusunda yeterli veri yoktur. Artan t›bbi uygulamalar ve tedavi giderleri de sorunun di¤er bir boyutudur. Yafll› orga-nizman›n farkl›l›klar›, yafll›l›¤›n getirdi¤i sosyal sorunlar ve içinde yaflad›klar› toplumun özellikleri yafll›lar›n sa¤l›k so-runlar›na özgün bir yaklafl›m gerektirir. Sa¤l›k hizmetlerin-de en önemli unsur birinci basamak sa¤l›k hizmetlerinin esas›n› oluflturan koruyucu sa¤l›k hizmetleridir, çünkü soru-nu ortaya ç›kmadan önlemek, tedavi etmeye göre hem daha kolay hem de daha ucuzdur.

Koruyucu Sa¤l›k Hizmetleri

Koruyucu hekimlik hizmetleri birincil, ikincil ve üçün-cül koruma olarak üç s›n›fta de¤erlendirilir:2,3Birincil

koru-ma afl›lakoru-ma, diyet gibi hastal›k oluflkoru-madan al›nacak önlem-leri kapsar. ‹fl ve çevre sa¤l›¤›na yönelik koruyucu önlemler,

halk sa¤l›¤› uygulamalar›yla eflgüdümlü çal›flma bu kapsa-ma girer. ‹kincil korukapsa-ma tarakapsa-ma yöntemleri erken teflhis ve tedavi ile mevcut sistemik hastal›klar›n (kanser vb.), komp-likasyonlar›n› önlemeye yönelik takip ve tedaviyi içerir. Üçüncül koruma ise belirgin hale gelmifl hastal›klar›n daha da kötüleflmesini önlemeye yönelik tedbirler, komplikas-yonlara yönelik tedavi uygulamalar›, rehabilitasyon çal›fl-malar›, aileye sosyal yönü ön planda olan ileri dan›flmanl›k hizmeti verilmesini kapsar.

Kan›ta Dayal› Koruyucu Hekimlik

Koruyucu hekimlik kapsam›na giren öneri, araflt›rma ve müdahalelerde peflin hükümlerle de¤il, etkinli¤i kan›tlanm›fl yaklafl›mlarla hareket edildi¤inde, istenen sonuca daha ko-lay ulafl›lacakt›r. Kan›ta dayal› t›p konusunda artan duyarl›-l›k, koruyucu hekimlik alan›nda da meyvelerini vermekte-dir. Buna göre A kan›t düzeyinde bir uygulama kuvvetle önerilen, etkinlik ve yararl›l›¤› kan›tlanm›fl bir uygulamad›r; B düzeyinde bir uygulama, hakk›nda vasat ya da vasatla iyi aras› kan›t mevcut olup önerilen bir uygulamad›r; C, yap›l-mas› da, yap›lmayap›l-mas› da önerilmeyen bir uygulama olup ya-rarl›l›¤›, tafl›d›¤› risk ya da yüksek maliyeti nedeniyle

sorgu-Türk Aile Hek Derg 2005; 9(2): 79-84

(2)

lanmal›d›r; D düzeyinde bir uygulaman›n yararl› olmad›¤› gösterilmifltir ya da riski yarar›ndan fazlad›r; I, uygulanma-s› ya da uygulanmamauygulanma-s› yönünde yeterli delil olmad›¤› an-lam›na gelir.4 Amerikan Koruyucu Hekimlik Hizmetleri

(United States Preventive Services Task Force: USP-STF)’nin 2002 y›l›nda yapt›¤› bir s›n›flamaya göre örne¤in koroner kalp hastal›¤› riski olanlarda aspirin profilaksisi A düzeyinde kan›t› olan bir uygulama iken, meme kanseri ta-ramas› B düzeyinde kan›ta sahiptir; fiziksel aktivitenin tefl-vik edilmesi ise I düzeyinde kan›ta sahip koruyucu hekim-lik uygulamas›na bir örnektir.

‘Befl A’ kural›:

Koruyucu t›pta hekim gözüyle gerekli görülen yeni yak-lafl›m olup içeri¤i flöyledir:

1. Anlamak: Davran›flsal risk faktörleri ve de¤ifltirilebilir yaflam tarzlar›n› de¤erlendirmek.

2. Aç›k ve do¤rudan yönergelerle de¤ifltirilebilir risklerle ilgili tavsiyelerde bulunmak.

3. Anlaflmak: riski azaltmak için yaflam tarz› de¤iflikli¤i konusunda fikir birli¤i sa¤lamak.

4. Amaçlara ulaflmada hastaya yard›mc› olmak.

5. Ayarlamalar yapmak: O yafll›ya özel bir plan yaparak uygulanmas›n› takip etmek.5

Yafll›ya Özgü ve Bireysel

Koruyucu Hekimlik

Yafll›l›k sa¤l›kl› eriflkinleri, k›r›lgan bireylere dönüfltü-ren, fizyolojik rezervlerin azald›¤›, bireyin hastal›klara daha aç›k, ölüme daha yak›n konuma geldi¤i bir dönemdir. Yafl-l› birey, gençler için geçerli t›bbi de¤erlendirmeden daha farkl› bir bak›fl aç›s›n› ve özgün bir yaklafl›m› gerektirir. Yafll›larda hastal›k kal›plar› ve hastal›¤a yan›t gençlerden farkl›d›r. Ayr›ca yafll›l›kta hastal›k hasta ve yak›nlar› tara-f›ndan do¤al sürecin bir parças› gibi alg›lanmas› ve toplum-sal yal›t›m nedeniyle daha az bildirilir. Bu nedenle yafll›n›n "bireysel" koruyucu hekimlik yaklafl›m›na daha fazla ihti-yac› vard›r.5,6Moore ve arkadafllar› yafll›lar›n sa¤l›k

tarama-s› için pratik bir model gelifltirme çal›flmalar›nda, klasik de-¤erlendirmelerde; malnütrisyon/kilo kayb›, görme ve iflitme kayb›, biliflsel gerileme, enkontinans, depresyon, fiziksel k›-s›tl›l›k, ve azalm›fl bacak hareketlili¤inin gözden kaçt›¤›n› saptam›fllard›r.7‹ngiltere’de Bütçe Kontrol Komisyonunca

yay›nlanan ve British Medical Journal’da yorumlanan bir rapora göre, yafll›lar sa¤l›k sigortalar› gibi kamu hizmetle-rinden en fazla yararlanan grup olup, en çok ihtiyaç sahibi olan yafll›lar en fazla say›da kuruluflla muhatap olmakta,

ku-rumlar aras›ndaki kopukluk yafll›lar›n akl›n› kar›flt›rmakta ve hizmet almay› zorlaflt›rmaktad›r.8 Yafll›da, çok say›da

t›bbi giriflim, iyi sonuç getirmeyebilir: Hastane yat›fllar›nda s›kl›kla görülen; yafll›n›n ifllevlerinde ba¤›ml› hale gelifli, ilaçlar›n istenmeyen sonuçlar› ve en basitinden moral çö-küntüsü, t›bbi giriflimden beklenen yarar› ortadan kald›ra-bilmektedir. Burada geriyatristlerin, her yafll›ya gereksini-mine uygun bak›m sa¤lanmas› için dan›flman rolü ön plana ç›kmaktad›r. Böylece maliyeti artt›rmaks›z›n, yaflam kalite-sini yükselten müdahalelerde bulunulabilir. Art›k yafll›lar için ayr›, "geriyatrik" bir yaklafl›m›n -ümit edilen kadar dra-matik bir flekilde olmasa da- sonlan›m› iyilefltirdi¤i aç›kça bilinmektedir. Di¤er yandan, yafll›lar heterojen bir gruptur ve salt yafla dayanarak genel geçerlili¤i olan yaklafl›mlar ge-lifltirilemez.6,8,9

Geriyatrik ‹nterdisipliner Ekip

‹deal olan, yafll›lar›n sa¤l›k hizmetlerinin bir "Ge-riyatrik interdisipliner ekip" taraf›ndan yürütülmesidir. Bu ekip; temel olarak geriyatrist, hemflire ve sosyal hizmet uz-man›ndan oluflur. ABD’de, genel sa¤l›k sigorta sistemi Me-dicare bu program› bir genel pratisyen veya geriyatrist ve e¤itimli bir hemflire ile yürütmektedir.10-12Ülkemizde,

yay-g›n uygulamada ekip özel e¤itimli birinci basamak hekimi ve hemflireden oluflabilir, geriyatristden e¤itim amaçl› ya-rarlan›labilir.

Birincil koruyucu sa¤l›k hizmetleri: Biyopsikososyal yaklafl›m

Yafll› takibinin baflar›s› yafll›n›n bedensel, zihinsel ve ruhsal sa¤l›¤›n›n, ailesi ve sosyal çevresiyle birlikte ele al›n-mas›yla mümkündür; bu amaçla ayr›nt›l› öykü al›narak kay-dedilmelidir.

Ba¤›fl›klama:

65 yafl ve üzerindeki kiflilerde her sonbaharda grip afl›-s›, en az bir kez pnömokok afl›s› uygulanmaafl›-s›, riskli yafll›-larda pnömokok afl›s›nn 6 y›lda bir yenilenmesi ve her 10 y›lda bir dT afl›s› önerilir. Yolculuklar için de ayr›ca afl› program› ç›kar›lmal›d›r.2Çocukluk ça¤›nda 5 doz tetanoz

afl›s› olmufl risksiz yafll›larda 15 ila 30 y›lda bir tetanoz afl›-s› yeterlidir.13

Hareketlilik:

Tüm yafll›larda ADL (günlük yaflam aktiviteleri) ve IADL (aletli günlük yaflam aktiviteleri) skorlamas› yap›l-mal›d›r. Fiziksel performans testlerinin sadece yaflam kali-tesi de¤il, morbidite ve mortalite üzerindeki belirleyici etki-leri de güçlüdür.10

(3)

Beslenme

60 yafl üzeri kiflilerde yetersiz vücut a¤›rl›¤›n›n orta de-recede fliflmanl›k kadar ölüm riski ile iliflkili oldu¤u bildi-rilmifltir.14ABD’de yap›lan bir araflt›rma, toplumdaki

yafl-l›lar›n %30’unun en az bir besin ö¤esinden yoksun beslen-di¤ini ortaya koymufltur. Dahas›, yaklafl›k %17’sinin gün-de 1000 kalorigün-den az enerji ald›¤› ve s›v› al›m›n›n yafll›la-r›n ço¤unda kabul edilir düzeylerden afla¤› oldu¤u saptan-m›flt›r.2

Yaflla birlikte enerji gereksinimi azal›r. 51 yafl›ndan son-ra erkeklerde 600 kcal/gün, kad›nlarda 300 kcal/gün kadar enerji azalt›lmas› gerekir; 1800 kcal’nin alt›nda enerji içe-ren diyetlerde (pek çok yafll› bu diyetlere uymak zorunda kalmaktad›r) protein, kalsiyum, demir ve vitaminler yeterli de¤ildir. Bu yüzden multisistemik hastal›¤› olan yafll›lara uygulanan diyetle ters düflmeyecek besin de¤eri yüksek g›-dalar önerilmelidir.14Sa¤l›kl› bir diyet, riskli gruba girmeye

yol açan meme ve kolon kanserleri, osteoporoz, ve malnüt-risyon geliflme riski yan›nda, mortalite ve morbiditeyi de azaltmaktad›r. Beslenmede az ve s›k ö¤ünler, posal› besin-ler, ya¤ tüketiminin azalt›lmas› (günlük enerjinin %30’un-dan az› ya¤larla karfl›lanmal› ve bunun en fazla %10’u doy-mufl ya¤lar olmal›), tuz (3 ila 5 g/gün) ve alkol al›m›n›n k›-s›tlanmas› ve günde 1500 mg kadar kalsiyum takviyesi öne-rilmektedir.2,15,16

Egzersiz

Aerobik egzersizin koruyucu etkisi çok yönlüdür. Kas gücünü ve koordinasyonu, kalp debisini ve oksijen kullan›-m›n› art›r›r, damar direncini ve sistolik kan bas›nc›n› düflü-rür; metabolizmay› h›zland›rarak kan lipidlerini ve vücut kitle indeksini (VK‹) düflürür. Miyokard infarktüsü, oste-oporoz ve inme risklerini göreceli olarak azalt›r. Düzenli aerobik egzersiz (yürüyüfl, koflu, yüzme) mortaliteyi %50 azalt›r. Haftada 4 ila 7 gün yürüyüflün 70 yafl üzeri ifllevsel kayb› olan yafll›larda daha ileri ifllevsel bozulmay› önledi¤i saptanm›flt›r. A¤›rl›kla egzersiz, düflme ve k›r›k riskini azal-t›rken kemik yo¤unlu¤unu artt›rmaktad›r.2,16

Yaralanmalar›n Önlenmesi

Düflmeler: En önemli risk faktörleri; postural

hipotansi-yon, ilaçlar, görme ve iflitme kayb›, durufl ve yürüyüfl bo-zukluklar›, hareket k›s›tl›l›¤›, alkol kullan›m›, ruhsal-zihin-sel ve uyku bozukluklar›, ADL kriterlerinden iki ya da da-ha fazlas›n› yapamama, önceden düflme öyküsü ile ciddi kardiyovasküler ve/veya nörolojik bozukluktur.

Trafik kazalar›: Düflme ile ilgili risk gruplar› bu

kate-gori için de geçerli kabul edilebilir. Sürücülerin yafll›lara yönelik e¤itimi, yafll›lar›n araç kullanma becerilerini

s›kl›k-la gözden geçirmeleri, alkol ve is›kl›k-laç etkisindeyken araç kul-lanmamalar› al›nacak önlemler aras›ndad›r.

Yan›klar: Ayn› nedenler yafll›lar›, baflta yan›klar olmak

üzere ev kazalar›nda da riskli bir grup haline getirmektedir. Düflme ve yan›klar için ev ortam›nda de¤ifliklikler yap›l-mas› kazalar›n önlenmesi aç›s›ndan gereklidir. Yap›lan giri-flimlerden elde edilen sonuçlar ise son derece olumludur.2,15

Bunlar›n aras›nda efliklerin düzlefltirilmesi, banyo ve letlerde kaymay› engelleyecek bir sistem kullan›lmas›, tuva-letlerde tutunmay› sa¤layan bir duvar deste¤i sa¤lanmas›, gece ayd›nlatmas›na önem verilmesi, gece yafll›n›n idrara kalkmas›na neden olabilecek diüretiklerin verilme saatleri-nin ayarlanmas›, uyku sorununun çözümlenmesi gibi ön-lemler say›labilir.

Vital Bulgular›n Takibi

KB, Nab›z, VK‹, solunum say›s› ve vücut ›s›s› her ziya-rette kontrol edilmelidir. Bu parametrelerde de¤ifliklik veya atefl, yafll›larda ciddi hastal›klar›n tek belirtisi olabilir.

Sistolik 160 ve diyastolik 90 mmHg üzerinde de¤erler-de tedaviye bafllanmal›d›r.2,13

Kanser Tarama Testleri

Kanser taramalar›, yaflam beklentisi yüksek yafll›larda ön planda önerilmektedir. Örne¤in anjiyografisinde iki da-mar hastal›¤› bulunan, unstable anjinas› olan ve günde bir paket sigara içen yafll›n›n kanserden kaybedilmesi olas›l›¤› çok düflüktür ve böyle bir hastada kanser taramas› önerilme-mektedir.3Tümör marker’lar› olarak bilinen ölçümlerin de

kanser taramalar›nda yeri yoktur. Di¤er yandan ba¤›fl›kl›k sistemi zay›flam›fl olan yafll› hastan›n kapsaml› de¤erlendir-mesinde ve tetkiklerin istende¤erlendir-mesinde kanser hesaba kat›lma-l›d›r.

A- Kolorektal kanser:

Kolon kanseri ülkemizde ve dünyada önemli bir morta-lite ve morbidite nedenidir. Bat›da düflük risk grubunda 50 yafl›ndan sonra flu üç seçenekten biri önerilmektedir: 1. Y›ll›k gaitada gizli kan (GGK) +5 y›lda bir fleksibl

sig-moidoskopi

2. 10 y›lda bir pankolonoskopi

3. Çift kontrastl› kolon grafileri (5-10 y›l arayla).2

GGK taramas› ve/veya sigmoidoskopi 50 yafl üzerinde 3-5 y›l arayla rutin olarak önerilmektedir. Kolon kanseri ya da polip aile anamnezi yüklü olan yafll›larda bu aral›kla ko-lonoskopi önerilir. Dijital muayenenin taramada yeri yok-tur. Ülkemizde yüksek riskli olgular d›fl›nda kolon kanseri taramas› uygulanmamaktad›r.16

(4)

B- Meme kanseri:

70 yafl›na kadar kad›nlarda 1-2 y›l arayla meme muaye-nesi ve mamografi önerilir. Kendi kendine meme muayene-si her zaman önerilmekle birlikte koruyucu etkinli¤i kan›t-lanm›fl de¤ildir.3Yaflam beklentisi uzun olan kad›nlarda 75

yafl›na kadar sürdürülebilir.2 C- Serviks kanseri:

Ard›fl›k olarak 3 pap smear sonucu normal al›nana kadar 1 ile 3 y›l arayla pap testleri tekrarlan›r. Habis olmayan has-tal›k nedeniyle total histerektomi geçirenlerde pap testleri durdurulabilir. Habis hastal›¤a ba¤l› histerektomide ayn› aral›klarla tekrarlanmal›d›r.6,12

D- Deri kanseri:

Ülkemiz gibi günefl ›fl›¤› alan bölgeler deri kanseri yö-nünden daha ciddi risk alt›ndad›r. Deri kanseri taramas› için uygulanan yöntem kapsaml› bir öykü al›nmas› ve iyi bir ›fl›k alt›nda tüm bedenin gözden geçirilmesidir.17

E- Prostat kanseri:

Erkekte en s›k görülen kanser olup, ileri dönemlerinde palyatif tedaviler d›fl›nda fazla seçenek kalmad›¤› halde, in situ dönemde prostat kanserlerinin yakalanmas›n›n klinik önemi halen tart›flmal›d›r. Zira bunlar›n çok az› invaziv kan-sere dönüflür.

Taramada geçerli üç yöntem: Dijital rektal muayene, PSA tayini ve transrektal ultrasonografidir. Bugün Bat› ül-kelerinde birinci ve ikinci yöntemlerin 50 yafltan sonra her y›l uygulanmas› önerilmektedir.11

Yaflam Tarz›

Sigara ve alkol al›m› (CAGE ölçe¤i) sorgulanmas› gere-ken yaflam tarz› al›flkanl›klar›n›n bafl›nda gelir.2,10Yafll›lara

bu al›flkanl›klar›n› b›rakmalar› konusunda yard›mc› olun-mal›d›r.

S›v› Al›m› ve Dehidratasyon

Demans ve duyu kusuru olan hastalar baflta olmak üze-re, yafll›larda s›v› al›m› yetersizli¤ine ba¤l› dehidratasyon ve hipernatremi riski yüksektir. ‹fltah sorunu olan yafll›lar da yeterli g›da ve buna ba¤l› olarak s›v› alamayabilirler. Özel-likle ileri yafll›lar çevresel nedenlere ba¤l› s›v› kayb›na da-ha duyarl› olduklar›ndan s›caktan zarar görebilirler. En önemli dehidratasyon bulgusu, vücut a¤›rl›¤›n›n %3 ya da daha fazlas›n›n akut olarak kaybedilmesidir. Bunun yan›n-da yorgunluk, afl›r› halsizlik, kas kramplar›, bafl dönmesi, hipovolemi bulgular› (taflikardi ve postural hipotansiyon) dehidratasyonu düflündürmelidir. Mental durum

de¤ifliklik-leri de hipovolemiden kaynaklanabilir. Cilt turgoru bak›la-caksa iç uyluk ya da sternum üzerinden bak›lmal›d›r. A¤›z solunumundan ve baz› ilaçlardan etkilenmekle birlikte, di-lin muayenesi de yol gösterici olabilir. Hipovolemi, böbrek ifllevlerini de olumsuz etkileyecektir. Yafll›da ilaç metabo-lizmas› ve at›l›m› de¤iflikli¤e u¤ram›flt›r; özellikle NSAID ve ACE inhibitörü gibi ilaçlar glomerüler filtrasyon h›z›n› (GFR) azaltt›klar›ndan kullan›lan ilaçlar dikkatle gözden geçirilmelidir. Yafll›n›n (özellikle 85 yafl üzerinde) serum kreatinin de¤eri böbrek ifllevlerini de¤erlendirmede yeterli de¤ildir. Kreatinin de¤erleri ayn› olan iki yafll›n›n GFR de-¤erleri çok farkl› olabilir. Yafll›larda kreatin klirensi hesap-lanmas›nda Cokroft-Gault denklemi kullan›lmal›d›r:

Kreatin klirensi (ml/dk) = 140-yafl (y›l) x a¤›rl›k (kg) x serum kreatinini (mg/dL)

Kas kitlesi daha az olan kad›nlarda denklem sonucu 0.8 ile çarp›lmal›d›r.18

Kontrendikasyon olmad›¤› sürece, günlük ortalama 1500 ile 2500 ml aras›nda s›v› al›m›n›n sa¤lanmas› gerekli-dir. S›v›ya ulaflamama sorunu sorgulanmal›,varsa ortadan kald›r›lmal›d›r. Nokturi ve inkontinans da yafll›n›n s›v› al›-m›n› kendi iste¤iyle k›s›tlamas›na neden olabilir. Yatmadan iki saat önce s›v› al›m›n› durdurmak, bu sorunu k›smen çö-zebilir. Cilt kurulu¤u, nemlendirici kremler ya da ya¤lar kullan›larak önlenmelidir.2

Gastrointestinal Sorunlar

Yafll›larda ifllevsel bozukluklar organik hastal›klarla ay-n› bulgular› verebilir. Bu yüzden yafll› bir hastada sindirim sistemiyle ilgili sorunla karfl›laflan birinci basamak hekimi-nin farkl› bir yaklafl›m› olmas› gerekir.19Di¤er yandan,

yafl-l›larda fazla miktarda ilaç al›nmas› sindirim homeostaz›n› bozdu¤undan, mide yak›nmalar›yla baflvuran hastada tet-kikler kadar, ilaçlar›n gözden geçirilerek düzenlenmesi de önemlidir.

Ayak Bak›m›

Ayaklar renk, s›cakl›k, nab›z, a¤r›l› noktalar ve fungal enfeksiyon yönünden incelenmelidir. Yafll› hastalar uygun ayak hijyeni ve giyimi, t›rnak kesimi konusunda genellikle yard›ma gerek duyarlar. Ayak cildinin bütünlü¤ü; venöz ya da arteryel yetersizlik ve periferik nöropati hastalar›nda da önemlidir.2Alt ekstremite periferik arter hastal›klar›n›n

er-ken tan›s› için ayak bile¤inden tansiyon ölçülerek koldan ölçülene oranlanmas› yararl› olabilir. Ayak bile¤indeki iki arterden al›nan sistolik KB ölçümlerinden daha yüksek olan, kollardan daha yüksek ölçülen kan bas›nc›na bölünür. ABD’de üç ›rktan eflit oranda olmak üzere 403 kifliyle yap›-lan çal›flmada normal de¤er: 0.9-1.3 olarak saptanm›fl,

(5)

0.9’dan düflük oran periferik arter hastal›¤› kabul edilmifltir. Bu çal›flmada Afro-amerikan olmak, hipertansiyon, sigara kullan›m›, diyabet ve 55 yafl›n üzerinde olmak risk faktörle-ri; olarak belirlenmifltir.20

‹flitme Kayb›

Yafll›lardaki iflitme kayb› genelde presbiakuzi olarak ad-land›r›lan, yüksek frekansl› seslerin iflitilmesinde bilateral, ilerleyici kay›pt›r. Fizik muayenede 30 cm’den f›s›ldanan sözcüklerin %50’sini tekrarlayamayan yafll›larda iflitme kayb› düflünülmelidir. Bir geriyatrik de¤erlendirme ünite-sinde görülen k›r›lgan yafll› hastalar›n yaklafl›k %20’ünite-sinde görme sorunu, %50’sinde iflitme azalmas› saptanm›flt›r. Her iki durumun da ifllevsel skalalarda bozulma ile iliflkili oldu-¤u görülmüfltür.21 Yafll›larda ototoksik ilaçlardan özellikle

kaç›n›lmal›d›r. Aminoglikozid’lere ba¤l› ototoksisite riski yaflla artar ve önceden duyma sorunu olanlarda en yüksek düzeydedir. Böbrek ifllevi bozulmufl yafll›larda da bu grup ilaçlar daha yüksek serum de¤erlerine ba¤l› olarak daha yüksek riskle iliflkilidirler.22

Birinci basamakta sensorinöral iflitme kayb› olan bir yafll›ya yaklafl›mda yüksek sesle konuflmaktan ziyade, a¤›r a¤›r konuflmak ve yak›nlar›na da böyle tarif etmek ve yar-d›mc› cihazlar için uygun yere yönlendirmek fazlas›yla ya-rarl› olacakt›r.23

Görme Sorunlar›

Yafll›larda görme sorunlar› yaln›zca katarakt ya da pres-biopi ile s›n›rl› de¤ildir. Senil maküler dejenerasyon gibi hastal›klar ve kronik sistemik hastal›klar› olan yafll›larda görme ifllevini etkileyecek düzeyde retinopatiler olabilece¤i hat›rda tutulmal›d›r. Yaflla birlikte görme kalitesi azalmak-tad›r. Bunun nedeni, lensin esnekli¤ini kaybetmeye baflla-mas›yla oda¤›n daha fazla da¤›lmas› ve kontrast alg›lama-n›n bozulmas›d›r. Bu sorun ve karanl›k uyumunun bozul-mas›, yafll›lar›n kazalara daha çok hedef olmas›n› getirmek-tedir. Yafll›l›kta görme sorunlar›n›n geliflme olas›l›¤›n› artt›-ran baz› faktörler diyabet, glokom, hipertansiyon, miyopi ve steroid tedavisi olarak s›ralanabilir.2

Osteoporoz

Özellikle post-menopozal kad›nlar›n sorunudur. ‹yi bes-lenemeyen, minyon yap›da olanlar daha fazla risk alt›nda-d›r. Erken ve cerrahi menopoz, riski daha da artt›r›r. De¤ifl-tirilebilen risk faktörleri ise hormonal yetersizlik, hareketsiz yaflam, D avitaminozu, kalsiyumdan fakir diyet ile sigara, alkol, kahve ve kola al›flkanl›¤›d›r.

Osteoporoz aç›s›ndan yüksek risk tafl›yan (direkt grafi-lerde osteoporoz saptanan; uzun süre steroid tedavisi alan

veya asemptomatik paratiroid bezi anormalli¤i saptanan) yafll›larda ve sonuçlara göre tedaviye bafllayabilecek ilgili post-menopozal kad›nlarda kemik mineral yo¤unlu¤u ölçü-mü önerilmektedir. Osteoporoz saptanan hastalarda tedavi-nin en önemli k›sm› kalsiyum (1500 mg/gün) ve D vitami-ni replasman›d›r. D vitamivitami-ni eksikli¤i patolojik k›r›k için kalsiyum eksikli¤inden daha belirgin bir risk faktörüdür. El-ler, kollar ve yüzün günde 15 dakika günefle maruz b›rak›l-mas›n›n yeterli oldu¤u bildirilmifltir. Kalça ve dirsek k›r›¤› riskini azaltt›¤› gösterilmifl olan hormon replasman tedavisi (HRT) art›k ilk tercih de¤ildir; baz› araflt›rmac›lar tafl›d›¤› riskler göz önüne al›narak ideal tedavi olarak önerilecek grubun perimenopozal ya da daha genç post-menopozal ka-d›nlarla s›n›rland›r›lmas›n› önermektedir. Bifosfonatlar›n kalça, omurga ve dirsek k›r›¤› riskini azaltt›¤› kan›tlanm›fl-t›r. Haftada bir kullan›lan fleklinin piyasaya sürülmesi bu ilaçlar› daha elveriflli hale getirmifltir. Seçici östrojen resep-tör modülaresep-törleri omurga k›r›klar›n› önlemede yararl› olabi-lir, ancak menopozal yan etkilerde art›flla iliflkili olmas› kul-lan›m›n› s›n›rland›rmaktad›r.

Patolojik Omur K›r›klar›

Ani bafllang›çl› bel ya da s›rt a¤r›s›, yüksek riskli hasta-larda patolojik vertebra k›r›klar›n› düflündürmelidir. Bun-dan korunmak için uzanma, ani e¤ilme ve özellikle merdi-venlerden inerken yük tafl›maya karfl› hasta uyar›lmal›d›r. Aktif önlem olarak diyetle ve günefl ›fl›n›yla D vitamini rep-lasman›, düflmeyi önlemeye yönelik çevresel tedbirlerin al›nmas›, mobilizasyon ve güçlendirme egzersizleri ve se-çilmifl olgularda HRT düflünülmelidir.2,4,23

Sonuç

Toplumumuzun sa¤l›k hizmetlerine ulafl›m kolayl›¤› ve sa¤l›k bilinci konusunda istenen düzeye ulaflt›¤› söylene-mez. Bu durumdan da en çok kad›n, çocuk ve yafll›lar gibi, özel sa¤l›k sorunlar›na sahip olmas›na karfl›n ihmal edilen gruplar etkilenmektedir. Özellikle yafll›lar, yaflad›klar› pek çok sa¤l›k sorununu yafllanman›n do¤al sonucu gibi kabul ederek kendileri de sa¤l›k sorunlar›n› ihmal etmektedirler. T›p e¤itiminde geriyatrinin ayr› bir bafll›k alt›nda ele al›n-mamas› ve ilk baflvuru hekiminin elinde standart bir algorit-ma bulunalgorit-maalgorit-mas› sonucu, yafll›n›n özgün sa¤l›k sorunlar›na yaklafl›m eksik kalmaktad›r. Bu sorunlar sanayileflmifl ül-keler için de k›smen geçerlidir. Di¤er yandan, yafll›larda bireysel farkl›l›klar esnek bir birinci basamak yaklafl›m›n oluflturulmas›n› zorunlu hale getirmektedir.Yafllanmaya dair bilgilerimiz artt›kça, salt yafla dayanarak hangi bak›m standartlar›n›n uygun oldu¤unu bilebilece¤imiz görüflü gün-celli¤ini kaybetmektedir.6Sa¤l›k sistemimizde yafll›lara

(6)

et-kin bireysel koruyucu hekimlik hizmeti verilmesi için örgün t›p e¤itimi ve birinci basamak sa¤l›k hizmetlerinde düzen-lemelerin yap›lmas› yararl› olacakt›r.

Kaynaklar

1. T.C. Baflbakanl›k Devlet ‹statistik Enstitüsü Nüfus ve Kalk›nma

Göster-geleri http://nkg.die.gov.tr/goster.asp?aile=1 adresinden 01/05/2003 tarihinde eriflilmifltir.

2. Bross MF, Tryon AF. Preventive care of the older adult (>65 years) Family

Medicine’de. Ed. Rudy DR, Kurowski K. Egypt, Williams-Wilkins, 1998; 741-50.

3. Davis LE, Vega C. Individualizing preventive approaches in the elderly.

http://www.medscape.com/viewprogram/2112 adresinden 22/03/2003 tarihinde eriflilmifltir.

4. Berg AO. Practical and evidence-based Preventive care: Guidelines from the

US Preventive Services Task Force III Program and abstracts of the American Academy of Family Physicians 2002 Scientific Assembly; San Diego, California. October 16-20, 2002; 38.

5. Williams ME. Approach to managing the elderly patient. Principles of

Geriatric Medicine and Gerontology’de. Ed. Hazzard WR, Blass JP, Ettinger WH, Halter JB, Ouslander JG. 4. bask›. New York, McGraw-Hill, 1998; 249-54.

6. Roth ME. Putting prevention into geriatrics. Program and Abstracts of the

American Academy of Family Physicians 2002 Scientific Assembly San Diego, California, 2002; 370.

7. Moore AA, Siu AL. Screening for common problems in ambulatory elderly:

Clinical confirmation of a screening instrument. Am J Med 1996; 100: 438-43.

8. Mayor S. Better coordination is needed in services for older people. BMJ

2003; 326: 680.

9. Campion EW. Specialized care for older patients. N Engl J Med 2002; 346:

874.

10. Abrams WB, Beers MH, Berkow R. Comprehensive geriatric assessment. Merck Manual of Geriatrics. 2. bask›. Merck&Co, 1995; http://www.merck.com/mrkshared/mm_geriatrics/sec1/ch4.jsp adresinden 01/05/2003 tarihinde eriflilmifltir.

11. Cohen HJ, Feussner JR, Weinberger M, Carnes M, Hamdy RC, Hsieh F ve ark. A controlled trial of inpatient and outpatient geriatric evaluation and management. N Eng J Med 2002; 346: 905-12.

12. Colenda CC, Sherman FT. Managed Medicare: An overview for the pri-mary care physician. Geriatrics 1998; 53(1): 57-63

13. Abrams WB, Beers MH, Berkow R. A.g.e. Recommended clinical preven-tive services. http://www.merck.com/mrkshared/mm_geriatrics/tables/5t1.jsp adresinden 12/07/2004 tarihinde eriflilmifltir.

14. Yüzbir N. Yafll›da Beslenme. Geriatrik hasta ve sorunlar›’nda. Ed. Be¤er T. ‹stanbul Üniversitesi Cerrahpafla T›p Fakültesi Sürekli T›p E¤itimi Komis-yonu, 9. ‹stanbul, 1998; 113.

15. Abrams WB, Beers MH, Berkow R. A.g.e. Prevention of frailty. http://www.merck.com/mrkshared/mm_geriatrics/sec1/ch5.jsp adresinden 12/07/2004 tarihinde eriflilmifltir.

16. Abrams WB, Beers MH, Berkow R. A.g.e. Excercise and nutritional recom-mendations for the prevention of frailty. http://www.merck.com/mrk-shared/mm_geriatrics/tables/5t2.jsp adresinden 12/07/2004 tarihinde eriflil-mifltir.

17. Demir G. Kanser tarama testleri. Güncel Klinik Onkoloji’de. Ed. Serdengeç-ti S, Demir G. ‹.Ü. Cerrahpafla T›p Fakültesi Sürekli T›p E¤iSerdengeç-timi Etkinlikleri 37 ‹stanbul, 2003; 147.

18. Larson K. Fluid Balance in the Elderly: Assessment and Intervention - Im-portant Role in Community Health and Home. Care Nursing Geriatr Nurs 2003; 24: 306-9.

19. Newton JL. Care of the elderly with gastrointestinal problems in family prac-tice. Best Practice & Research Clinical Gastroenterology 2001; 15: 1013-25. 20. Collins TC, Petersen NJ, Suarez-Almazor M, Ashton CM. The prevalen-ce of peripheral arterial disease in a racially diverse population. Arch Intern

Med 2003; 163: 1469-74.

21. Lin MY, Gutierrez PR, Stone KL ve ark. Vision impairment and combined vision and hearing impairment predict cognitive and functional decline among older women. J Gen Intern Med 2002; 17 (suppl): 179.

22. Abrams WB, Beers MH, Berkow R. A.g.e. Antimicrobial drugs. http://www.merck.com/mrkshared/mm_geriatrics/tables/133t1.jsp adresin-den 12/07/2004 tarihinde eriflilmifltir.

23. South-Paul J. Osteoporozis: Evaluation and treatment. Program and abst-racts of the American Academy of Family Physicians 2002 Scientific As-sembly; San Diego, California 2002; 8.

Gelifl tarihi: 25.05.2004 Kabul tarihi: 29.11.2004

‹letiflim adresi: Dr. Selçuk Engin fiehzadebafl› T›p Merkezi (eski Belediye Saray› yan›) Vezneciler-‹STANBUL Tel: (0212) 455 15 50 Faks: (0212) 252 42 85 e-posta: selcukengin@fastmail.fm

Referanslar

Benzer Belgeler

Toplam DYK‹ skor- lar› ve alt grup skorlar› aç›s›ndan liken planus ve psoriyazis has- talar› aras›nda istatistiksel fark saptanmamas› dermatolojik hastal›klara

Bezinde birden çok nodülü olan kiflilerin ço¤unda levotiroksinle yap›lan tedavi kanda tiroid hormonlar›n›n artmas›na yol açabildi¤i için pek ye¤lenmese de genç, küçük

Apandisit seyri s›ras›nda, apendiks çevre or- ganlarla sar›labilir (plastrone apandisit), delinebi- lir (perfore apandisit), yayg›n kar›n zar› iltihab› (peritonit) ve

Lokal anestezi, genel anestezi aç›s›ndan risk grubunda olan, ya- ni kalp veya akci¤er sistemi gibi hayati mekanizmalarla ilgili yan- dafl hastal›klar› olan bireyler için

Bazan bu dejenere disk, daha ileri safha- da posterior longitidunal ligaman› (arka dikey ba¤ do- kuyu) delerek kanal içerisine do¤ru uzan›r buna da Perfore Disk (delici disk)

Bazen çok say›da olan daha küçük urlar genel olarak herhan- gi bir klinik önem tafl›maz.. ‹ri bir leiyomiyomun üzerindeki mukoza afl›r› gerilmifl haldedir ve ülsere

Haftada iki ya da daha az d›flk›lama, d›fl- k›lama s›ras›nda ›k›nma, parça parça veya sert d›flk› yapma, tam boflalamama hissi, d›fl- k›lama s›ras›nda

Eriyonit bloklar›n›n buralarda, özellikle de konut yap›m›nda s›k kullan›ld›¤›n› gözönüne alan daha önceki araflt›rmalar, bu maddeye maruz kalman›n