• Sonuç bulunamadı

Bir bestecinin hikayesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bir bestecinin hikayesi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T T

-Bir

Bestecinin Hikâyesi

Yazan : İzzet HALKACI

lümü üzerinden tam otuz altı yıl geçmesine rağ- men, besteleri tap taze duran Kaptanzâde Ali Riza beyi, dünükler gibi bugünkü nesil de unutmıyacak ve kendilerinden sonrakilere de unutturmıyacaktır.

Kırk dokuz yıldır bestelerini zevkle dinlediğimiz Kap. tanzâde kimdir?

1881 de İstanbul'da doğdu. Babası Mecidiye Kruva­ zörü Kumandanı Mehmed beydir. Kaptanzâdelik bu sebep­ le gelmektedir Ali Rica beye. Bestekârımız babası gibi de­ nizci olmadı, tahsilini tamamladıktan sonra Gümrük İda­ resine girdi ve bir süre Estimator olarak çalıştı, oradan ayrıldı amma, Galata'da Halilpaşa sokağında Üçyüzlü Ha­ nındaki yazıhanesinde, başta «Orozdibak» olmak üzere bir çok ticarî müessesenin gümrük komisyonculuğunu yaptı ve böylece Gümrükle bağlantısı devam etti. Kaptanzâde 1921 yılında Kanlıca’da Hikmet hanımla evlendi, bir erkek çocukları oldu fakat çok yaşamadı. Öyle sanılır ki, bu acı Ali Rica Beyin bestekârlığına yol açmıştır. Çocuğuna ithaf ettiği:

«Issız gecede ben yine hicranı düşündüm, Sensiz geçecek ömrü perişanı düşündüm, Bir tude-i âlama garik canı düşündüm, Hep hâke düşen sine-î cananı düşündüm.»

Nihavent makamında ve aksak usulünde bestelemiştir. İşte Hocanın ilk şarkısı budur.

Kaptanzâde bestekârlığı kadar kudretli bir tiyatro sa­ natçısı idi de. Müziği kendinin olan «Macun Hokkası» ope­ retindeki «Abdal Akif »i ve 3. perdesini bestelediği «İs­ tanbul Efendisi» operetindeki «Karamanlı BakkaUı mu­ vaffakiyetle oynamıştır. Üstad bundan başka Karagöz de oynatırdı. 1933 yılında kurulan «Karagözü Sevenler Ce­ m iye tine Başkan seçilmiş ve bu görev ölümüne kadar devam etmiştir.

Ali Riza Beyin musiki ile ilgisi 14 yaşında başlamış­ tır. ilk çaldığı enstrüman Kanun olduğundan «Kanunî Ali Riza bey» de denirdi. Sonraları piyano'ya başlamış ve eserlerinin çoğunu piyano ile yapmıştır. Yüzü aşan eseri arasında «Çapkın Süleyman», «Macun Hokkası», «Kayse­ ri Gülleri», «Fettan Kız» operetleri de yer almaktadır. Rad­ yolarda, gazinolarda sık sık ve zevkle dinlediğimiz «Efe­ nin Bayramı», «Siyah Gözlü Kadın», «Leyi olurkî» «Yıldız­ ların Altında» ve benzeri şarkıları vardır. Eserlerinden ba­ zıları rahmetli Melâhat Kâzım hanım tarafından Kolombia

Bestecinin talebe­

leri ve eserlerini

plaklara okuyan

makbule, Nimet ha­ nımlar.

Kaptanzâde Ali Rıza Bey

plâklarına okunmuştu. Üstad, en çok sevdiği eserinin, al­ tı ayda bestelediği «Zavallı Aşk» olduğunu, yirmi dakika­ da yaptığı «Yıldızların Altında» fantezisinin de yirmi beş bin plâğı satılmak suretiyle rekor kırdığını söyler ve gü­ lerdi.

1929 - 1934 yılları arasında, haftada iki defa Aksaray, Haseki’de Melâhat Kâzımın evinde toplanılır, bu toplan­ tılara Nuri Halil Poyraz udla, Ferruh kemanla, Şeref vi­ yolonselle katılırlar, Kaptanzâde de kanunla refakat eder­ di. Verilen çalışma aralarında, kanunun tellerini üflemek suretiyle taksim yapmak, şarkı çalmak pek hoşuna gider­ di Hocanın..

Balıkesir Çocuk Esirgeme Kurumu’nun rica ve daveti üzerine Balıkesir ve Edremit'te konserler verilmek İçin 2 Şubat 1934 tarihinde Balıkesir'e hareket edilmişti. He­ yette Melâhat Kâzım, Nimet hanımlarla Kemanî Ferruh, Viyolonist Şeref, eski bir muzika subayı Keramettin bey­ lerle, Cemâl Nâdir merhumun Amcabey’ine pek benzediği için «Amcabey» diye çağırılan Hâmi bey de idareci olarak bulunuyordu. Balıkesir’de verilen konserler muvaffakiyet­ le geçmiş, Edremit’e gidilerek ilk konser verilmişti, ikin­ ci konser 15 Şubat 1934 gecesi idi. Provalar sırasında Hocanın göğsünde ağrılar başladı ve bu tempo ile ikinci konser de verilip, kaldığımız «Çınar Palâs» oteline dönül­ dü. Ali Riza Beyin ağrıları devam ediyor, verilen ilâçlar da fayda sağlamıyordu. Gece geç saatlere kadar oturuldu. Bir aralık Hoca yatacağını söyledi ve odasına çekildi. Her gün çok erken kalkan Kaptanzâde'den o sabah ses şada çıkmadı, odasına giridildiğl zaman da, karyolasının ayak ucunda ölü bulundu.

16 Şubat 1934 Cuma günü, kadirşinas Edremlt’Illerln omuzlarında ve askerî bando refakatinde Köycük mezarlı­ ğına götüren ve gömülen Kaptanzâde Ali Rıza bey, ar­ kasında bıraktığı değerli besteleri ile ölümsüzler arasına katılmıştı bile...

El yazısını taşıyan notaları talebesi Melâhat Kâzım hanım tarafından İstanbul Belediyesi Konservatuarı icra Heyeti Üyesi Göksel Hanıma verilmiştir. Nur içinde yat­ sın...

18

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Ta h a To ros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Kısa bir süre sonra İngiltere’nin Kabil yenilgisi ve iki İngiliz subayının ajan olmadıklarına dair üstlerinden bir belge veya mektup isteme girişimleri sonuçsuz kalınca

Devlet Resim ve Heykel Sergileri'nin yoğun­ luk kazandığı bu sıkıntılı savaş yıllarında, sanat­ çıların kişisel sergi açma girişimleri bir elin par­ maklarını

Sovyetler döneminde, Kuzey Azerbaycan’ın 1813 yılında Rusya ile İran arasında yapılmış anlaşma ile eski Rus İmparatorluğu’nun içinde kalması resmî

rildiğinde 2001’den 2010’a kadar olan süreçte sadece bir yurtdışı kaynaklı sıtma vakası varken; 2010’dan Temmuz-2013’e kadar olan vakalarda sadece iki yerli

Türk kültürü içerisinde önemli bir yere sahip olan Köroğlu destam hemen hemen bütün Türk boylarının dikkatim çekmiş, bu sahada çok sayıda çalışmalar

Çalışmamızın sonuçları, akademik başarı üzerine anlamlı etkileri olan akademik öz yeterlik seviyesinin fiziksel aktivite düzeyi yüksek bireylerde daha yüksek olduğunu ortaya

Development of students’ higher level thinking skills to be used for their problem solving processes in the elementary level mathematics curriculum in Turkey is expected (Ministry

Bu görüşmecilerin vurguladığı temalar; partinin özünü karakterize eden ulus-devlet anlayışı ve ulusalcılığın sürdürülmesinin önemi, sosyal demokrasinin ve solun