• Sonuç bulunamadı

The Parental Awareness of Ch

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "The Parental Awareness of Ch"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÖZET

Amaç: Bu çal›flman›n amac›, yan›k sonras›nda çocuk-larda görülen anksiyete belirtileri ile ilgili ailelerin far-k›ndal›klar›n› de¤erlendirmektir.

Gereç ve Yöntem: ‹stanbul Üniversitesi ‹stanbul T›p Fakültesi Acil Cerrahi Yan›k Ünitesinde yatarak tedavi görmüfl, yan›k gerçekleflti¤inde 5-12 yafllar› aras›nda olan 20 çocuk ve ailesi Veri Toplama Formu, Çocuklar için Anksiyete Bozukluklar›n› Tarama Ölçe¤i (ÇATÖ) -Anne Baba Formu ve Çocuk Formu, Çocuklar için Travma Sonras› Stres Tepki Ölçe¤i (TSS-TÖ), Okul Ça-¤› Çocuklar› için Duygulan›m Bozukluklar› ve fiizofreni Görüflme Çizelgesi – fiimdi ve Yaflamboyu Versiyonu (ÇDfiG - fiY)- TSSB Eki kullan›larak incelenmifltir. Bulgular: 20 yan›kl› çocuk için (13 erkek, 7 k›z) yan›k s›ras›ndaki yafl ortalamas› 6.65±1.81, flimdiki zaman yafl ortalamas› 9.65±2.56 olarak saptanm›fl olup yan›k nedeni olgular›n 11'inde (%55) hafllanma, 5'inde (%25) alev, 4'ünde (%20) elektrikti. ÇATÖ’nün en yük-sek oranda iflaret etti¤i anksiyete bozuklu¤u seperas-yon anksiyetesi bozuklu¤uydu. Anne baban›n de¤er-lendirdi¤i ÇATÖ anksiyete puanlar› ile TSS-TÖ puan› aras›nda istatistiksel olarak anlaml› iliflki bulunmam›fl-t›r. Çocu¤un ifade etti¤i ÇATÖ anksiyete puanlar› ile TSS-TÖ aras›nda istatistiksel olarak anlaml› iliflki sap-tanm›flt›r (p=0.0001).

Sonuç: Yan›kl› çocuklar› olan ailelerin, çocukta gelifle-bilecek duygusal ve davran›flsal belirtilerle ilgili fark›n-dal›klar›n›n artt›r›lmas› gerekmektedir.

Anahtar sözcükler: Yan›k, çocuk, anksiyete, aile THE PARENTAL AWARENESS OF CHILD’S ANXIETY SYMPTOMS FOLLOWING ACUTE BURN SUMMARY

Objective: The objective of this paper is to examine parental awareness of child's anxiety symptoms follo-wing acute burn.

Material and Methods: Twenty children aged 5-12 years at the time of burn injury who had been hospi-talized at Burn Unit in Istanbul Medical School of Is-tanbul University and their parents were evaluated by using Screen for Child Anxiety Related Emotional Di-sorders (SCARED) - child and parent forms, Child Posttraumatic Stress Reaction Index for Children (CPTSD-RI) and Schedule for Affective Disorders and Schizophrenia for School Aged Children Kiddie-SADS-Lifetime Version – Section for PTSD.

Results: For 20 children with burns (13 males), the mean age was 9.65±2.56 while the mean age at the ti-me of burn injury was 6.65±1.81. The reasons for hos-pitalizations were scalds (55%), flame burns (25%) and electrical burns (20%). According to SCARED, the highest scores were reported for seperation anxi-ety disorder. The relationship between parent scores of SCARED and PTSD-RI scores was not statistically significant, while there was a statistically significant relationship between the child scores of SCARED and PTSD-RI scores (p=0.0001).

Yan›kl› Çocuklarda Geliflen Anksiyete

Belirtileri ile ‹lgili Ailelerin Fark›ndal›¤›

Dilek Güntepe

1

, Ufuk Bulu¤

2

, Ifl›lay Alt›ntafl

3

, Hakan Yanar

4

, Ülkü Göktürk

5

1. Adli Tıp Kurumu, İstanbul

2. GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi, İstanbul

3. Kahramanmaraş Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi, Kahramanmaraş 4. İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı, İstanbul

(2)

Conclusion: Our findings indicate the need to increa-se the parental awareness of child's anxiety symp-toms following acute burn.

Key words: Burn, child, anxiety, parents G‹R‹fi

Çocukluk döneminde psikiyatrik yard›m almaya bafl-vuru, genellikle ailenin çocukta geliflen belirtileri fark etmesiyle olas› olabilmektedir. Baz› durumlarda ise ö¤retmen, komflu gibi çocu¤u tan›yan di¤er kifliler ço-cu¤un yafl›yor olabilece¤i sorunlarla ilgili aileyi uyara-bilmektedir. Özellikle hastal›k yaflayan bir çocukta ai-leler çocukta geliflen psikiyatrik belirtileri farketmede zorlanabilirler. Yaralanm›fl ya da hasta bir çocu¤un an-ne babas›, ölüm tehlikesi veya t›bbi durumun çocu¤un gelece¤ine olumsuz etkisi konusunda kayg›lar yaflar. Bununla beraber, çocu¤a, hastanede yatman›n veya ac› verici t›bbi ifllemlerin yaratt›¤› stresle bafl etme ko-nusunda destek olmalar› gerekir. Bütün bunlar, birçok anne baba için dayan›lmas› zor bir deneyim olabilir. Çal›flmalar gösteriyor ki, bir anne baba için en stres verici olaylardan biri de çocuktaki yan›kt›r. Yan›kta an-ne baba için stres kaynaklar› oldukça çoktur; bunlar aras›nda anne babada da yan›k olmas›, evden ve di-¤er aile üyelerinden uzakta olma, çocu¤un ac› verici cerrahi ifllemler yaflamas›na tan›k olma ve çocu¤un gelecekte yan›¤a ba¤l› sorunlar yaflamas›ndan kork-ma say›labilir (1). Bununla beraber, baz› çal›flkork-malarda, yan›kl› çocu¤un anne babas›nda suçluluk, depresyon, anksiyete, hostilite gibi psikolojik belirtiler geliflti¤i bil-dirilmifltir (2). Yan›kl› çocuklar›n anne babas›nda geli-flen TSSB belirtilerini inceleyen çal›flmalar ise az ol-makla beraber, bulgular pek çok yan›kl› çocuk anne babas›nda travma sonras› stres belirtileri geliflti¤ine iflaret etmektedir. Hall ve ark.’›n yan›kl› çocuk ailele-riyle yapt›klar› bir çal›flmada, ailelerin %47’sinde yan›k sonras› 3. ayda belirgin oranda travma sonras› stres belirtileri bildirilmifltir (1). Anne babada geliflen psiki-yatrik belirtiler de ailenin çocu¤u de¤erlendirmesinde zorlanmalara yol açabilir.

Anne babalar çocuklar›nda TSSB belirtilerini, gerçek-te oldu¤undan daha az belirttiklerini gösgerçek-teren çal›fl-malar mevcuttur (3). Gurwitch ve ark.’›n›n çal›flmas›n-da (4), anneleri taraf›nçal›flmas›n-dan TSSB belirtileri ifade edil-memifl travmatize çocuklarda, “posttravmatik oyun, artm›fl irkilme yan›t› ve uyku sorunlar›” gibi travmatik stres belirtileri saptand›¤› rapor edilmifltir. Çok küçük çocuklarda TSSB’nin hangi belirtilerinin görüldü¤ü henüz net olarak ortaya konmam›flt›r.

Çocukta yanik sonrasi geliflen belirtiler, çocu¤un t›bbi tedaviye gösterece¤i iflbirli¤ini olumsuz etkileyebilir. Bu belirtiler okula dönüflte gecikmeye, akademik ba-flar›da düflüklü¤e, sosyalizasyonda bozulmaya, er-genlikte madde kötüye kullan›m›na, kiflilik de¤iflimine neden olabilir. Bu nedenle, çocukta yanik sonrasi ge-lisen psikiyatrik durumlarda erken tani ve tedavi ol-dukca onemlidir. Ailelerin bu belirtileri farketmede zorlanabilecekleri dikkate al›nd›¤›nda, çocuk ve aile ile iflbirli¤i içinde olan sa¤l›k çal›flanlar›n›n bu konuda uyan›k olmas› ve psikiyatrik de¤erlendirmeyi de göz önünde bulundurmas› oldukça önemli görünmektedir. GEREÇ VE YÖNTEM

Ocak, 2001 ile Aral›k, 2006 tarihleri aras›nda yan›k ne-deniyle ‹stanbul Üniversitesi ‹stanbul T›p Fakültesi Acil Cerrahi Yan›k Ünitesinde hospitalize edilmifl ve yan›k gerçekleflti¤inde 5-12 yafllar› aras›nda olan, psi-kiyatrik görüflmelere ve uygulanacak testlere koopere olabilecek kadar sosyal ve zihinsel ifllevsellikte olan çocuklar çal›flmaya dahil edildi. ‹stanbul d›fl›nda ika-met ediyor olma ve ciddi iletiflim bozuklu¤u olmas› d›fllanma kriterleriydi. Ekim 2007 ve Ocak 2008 tarih-leri aras›nda, 20 çocuk ve ailesinden yaz›l› olarak bil-gilendirilmifl onamlar› al›nd›ktan sonra 10'ar dakikal›k iki tane dinlenme aras› ile 180 dakikal›k görüflmeler yürütülmüfltür ve afla¤›daki gereçler uygulanmistir. 1- Veri Toplama Formu:Yan›kl› çocuk ve ailesine ait sosyodemografik veriler, yan›kla ve hastanede yat›fl süreciyle ilgili verilerin kayededildigi veri toplama for-mu çal›flma ekibi taraf›ndan oluflturulfor-mufltur.

2- Çocuklarda Anksiyete Bozukluklar›n› Tarama Ölçe-¤i - Anne Baba Formu ve Çocuk Formu: Birmaher B ve ark. taraf›ndan gelifltirilen ÇATÖ'nün Türkçe geçer-lik ve güvenirgeçer-lik çal›flmas›, Çakmakç› FK taraf›ndan yap›lm›flt›r (5). Çocu¤un anksiyetesini de¤erlendiren 41 maddeden oluflmaktad›r. Her madde, belirtinin fliddetine göre 0,1 veya 2 puan al›r. Toplam puan ve 5 ayr› faktör puan› elde edilir. Toplam puan kesim nok-tas› 25 olarak önerilmektedir ve herhangi bir anksiye-te bozuklu¤u varl›¤›na iflaret edebilece¤i düflünül-mektedir. Her bir faktör ayr› bir anksiyete bozuklu¤u-na iflaret eder. Her biri ayr› hesaplabozuklu¤u-nan 5 faktör puan›-n›n kendi kesim noktalar› vard›r, kesim puanlar›puan›-n›n afl›lmas›n›n panik bozukluk ve somatik belirti, yayg›n anksiyete bozuklu¤u, ayr›l›k anksiyetesi bozuklu¤u, sosyal fobi, okul fobisi varl›¤›na iflaret edebilece¤i dü-flünülmektedir.

(3)

Çocuklar için TSS-TÖ 20 maddelik bir self-report öl-çektir, Türkçe geçerlik güvenirlik çal›flmas› Erden G ve ark. taraf›ndan yap›lm›flt›r (6). TSS-TÖ, çeflitli travma-tik olay için çocuklarda TSSB ölçümü amac›yla en s›k kullan›lan ölçümdür. Her madde, belirtinin fliddetine göre 0-4 puan aras›nda de¤erlendirilir. Toplam puan 0-11 aras›nda ise TSSB yoktur veya flüphelidir; 12-24 aras›nda ise hafif TSSB tepkisi, 25-39 ise orta TSSB tepkisi, 40-59 ise a¤›r TSSB tepkisi, ve 60-80 ise çok a¤›r TSSB tepkisi olarak de¤erlendirilmektedir. 4- Okul Ça¤› Çocuklar› için Duygulan›m Bozukluklar› ve fiizofreni Görüflme Çizelgesi - fiimdi ve Yaflambo-yu fiekli - Travma Sonras› Stres Bozuklu¤u Tarama ve Tan› Eki: ÇDfiG-fiY, Kaufman ve arkadafllar› taraf›n-dan gelifltirilmifl yar› yap›land›r›lm›fl bir görüflme for-mudur. Türkçe geçerlik güvenirlik çal›flmas› Gökler B ve ark. taraf›ndan yap›lm›flt›r (7).

‹statistiksel De¤erlendirme: Bu çal›flmada istatistiksel analizler NCSS 2007 paket program› ile yap›lm›flt›r. Verilerin de¤erlendirilmesinde tan›mlay›c› istatistiksel metotlar›n (ortalama, standart sapma, s›kl›k da¤›l›mla-r›) yan› s›ra gruplar aras› karfl›laflt›rmalarda tek yönlü

varyans analizi, alt grup karfl›laflt›rmalar›nda Tukey çoklu karfl›laflt›rma testi, nitel verilerin karfl›laflt›rmala-r›nda ki-kare testi kullan›lm›flt›r. Sonuçlar, anlaml›l›k p<0,05 düzeyinde de¤erlendirilmifltir.

Etik Aç›klama: Çal›flman›n gerçeklefltirilebilmesi için ‹stanbul Üniversitesi ‹stanbul T›p Fakültesi Etik Kurul izni mevcuttur.

BULGULAR

2001 Ocak ve 2006 Aral›k tarihleri aras›nda ‹stanbul T›p Fakültesi Acil Cerrahi Yan›k Ünitesi’nde yan›k ne-deniyle 686 hasta yatarak tedavi görmüfltür. 686 has-tanin 379’u (%55.2) 18 yafl alt›ndad›r. Çal›flmam›zda 18 yafl alt› grubun %66.2’si erkek olup, 18 yafl üstü hastalar›n ise % 78.8’i erkektir. Hastaneye baflvuru s›-ras›nda 5-12 yafllar› as›-ras›nda olan ve sa¤ kalan ço-cuklar›n say›s› 44'tür ve 18 yafl alt› hastalar›n %11.6's›n› oluflturmaktad›r. Yan›k s›ras›nda 5-12 yafl-lar› aras›ndaki 44 çocu¤un 25’inin (%56.8) ailesine te-lefonla ulafl›lm›flt›r; 25 ailenin 20’si çal›flmaya dahil edilmifltir. Çal›flmaya dahil edilmeyen 5 ailenin 3’ü ‹s-tanbul d›fl›nda yaflad›¤› için d›fllanm›flt›r, 1’i çal›flmaya

(4)

Tablo 2: Yan›k nedenlerinin yafl aç›s›ndan çoklu karfl›laflt›rmas›.

(5)

kat›lmay› kabul etmemifltir, ve 1 ailede ise çocuk ve-fat etmifltir.

Çal›flma grubunun yan›k s›ras›ndaki yafl ortalamas› 6.65±1.81, flimdiki zaman yafl ortalamas› ise 9.65±2.56 olarak saptanm›flt›r. Hastalar›n 13’ü erkek (%65), 7’si k›z (%35) olup bu çocuklar›n anne babala-r›yla ilgili sosyodemografik veriler Tablo 1’de sunul-maktad›r.

20 kiflilik çal›flma grubunda 11 hafllanma, 5 alev, 4 elektrik yan›¤› saptanm›flt›r. Bu grupta, hafllanma da-ha küçük yafl grubunda dada-ha çok gözlenmifltir (9 yafl alt› %81,8). Alev ve elektrik yan›klar› daha çok erkek-lerde gözlenmifltir. Ancak, hasta say›s›ndaki k›s›tl›l›¤›n istatistiksel anlaml›l›¤› etkiledi¤i düflünülmüfltür. 44 çocuktan oluflan 5-12 yafl aras› grup incelendi¤in-de (Tablo 2), hafllanma, alev, elektrik yan›k gruplar›n›n yan›k gerçekleflti¤indeki yafl ortalamalar› aras›nda is-tatistiksel olarak anlaml› farkl›l›k gözlenmifltir (p=0,0001). Hafllanma grubunun yan›k gerçekleflti¤in-deki yafl ortalamas› alev ve elektrik gruplar›ndan ista-tistiksel olarak anlaml› derecede düflük bulunmufl (p=0,0001, p=0,043), alev ve elektrik gruplar›n›n yan›k gerçekleflti¤indeki yafl ortalamalar› aras›nda ise ista-tistiksel farkl›l›k gözlenmemifltir (p=0,996). Yine 5-12 yafl aras› 44 çocuktan oluflan grup incelendi¤inde, hafllanma, alev, elektrik yan›k gruplar›n›n cinsiyet da-¤›l›mlar› aras›nda istatistiksel olarak anlaml› farkl›l›k

gözlenmifltir (p=0,002). Hafllanma nedeniyle baflvuran çocuklar›n %65,2’si k›z (15 k›z) iken alev ve elektrik yan›kl› çocuklar›n s›ras›yla %88,2’si (15 erkek) ve %75’i(3 erkek) erkekti.

Anksiyete düzeyleri ÇATÖ ile de¤erlendirilmifltir; her olgu için anne baban›n ifadesine göre ve çocu¤un ifa-desine göre ÇATÖ anksiyete puanlar› Tablo 3’te su-nulmufltur. ÇATÖ de faktör puanlar› anne baba ve ço-cu¤a göre ayr› ayr› hesaplanm›flt›r. Faktörler s›ras›yla panik bozukluk ve somatik belirtiler, yayg›n anksiyete bozuklu¤u, seperasyon anksiyetesi bozuklu¤u, sosyal fobi ve okul fobisi ile iliflkilidir. Her faktör için kesim puan›n› geçen, dolay›s›yla o faktörün iflaret etti¤i ank-siyete bozuklu¤u aç›s›ndan risk tafl›yan çocuklar› be-lirlemede anne baban›n de¤erlendirmesi ve çocu¤un kendini de¤erlendirmesi farkl›l›k gösteriyordu. Anne babaya ve çocu¤a göre faktör kesim puan›n› geçen çocuk say›lar›, Grafik 1’de sunulmufltur.

ÇATÖ anksiyete ve faktör puanlar› ile TSS-TÖ aras›n-daki iliflki anne baba ve çocuk için ayr› ayr› incelen-mifltir. Anne baban›n de¤erlendirdi¤i ÇATÖ anksiyete puan› ve TSS-TÖ puan› aras›nda istatistiksel olarak anlaml› iliflki bulunmam›flt›r. Benzer flekilde, anne ba-ban›n de¤erlendirmesine göre faktör puanlar›yla ço-cuktaki TSS-TÖ puan› aras›nda, 5 ayr› faktör için de istatistiksel olarak anlaml› iliflki bulunmam›flt›r. Buna karfl›n, çocu¤un ifade etti¤i ÇATÖ anksiyete puan› ile

Grafik 1: ÇATÖ’de anne-babaya ve çocu¤a göre faktör* kesim puanlar›n› geçen olgu say›s›.

* faktör 1: panik bozukluk ve somatik belirtiler. faktör 2: yayg›n anksiyete bozuklu¤u. faktör 3: seperasyon anksiyetesi bozuklu¤u. faktör 4: sosyal fobi.

(6)

TSS-TÖ aras›nda istatistiksel olarak anlaml› iliflki sap-tanm›flt›r (p=0.0001). Yine, çocu¤un ifade etti¤i faktör puanlar› ve TSS-TÖ puanlar› aras›ndaki iliflki istatistik-sel olarak anlaml› bulunmufltur.

Her olgu için TSS-TÖ puan› Tablo 3’te sunulmufltur. TSS-TÖ puan›na göre olgular belirti göstermeyenler, hafif, orta, a¤›r ve çok a¤›r belirti gösterenler olarak grupland›r›lm›flt›r. Olgular›n %75’inde orta, a¤›r veya çok a¤›r travma sonras› stres tepkisi saptanm›flt›r. ÇDfiG-fiY’ye göre fiimdiki Zaman TSSB tan›s› alan olgular›n say›s› 6 (%30) olarak bulunmufltur Olgularda saptanan TSSB bir baflka çal›flmam›zda tart›fl›lm›flt›r. TARTIfiMA

Bu çal›flmada yan›k ünitesinde yatarak tedavi görmüfl yan›kl› hastalar›n sosyodemografik özellikleri de¤er-lendirilmifl olup, uzun dönem sonras›nda anksiyete belirtileri aç›s›ndan anne baba ve çocu¤un ifadeleri karfl›laflt›r›lm›flt›r.

Çal›flmam›zda yan›k ünitesinde yatarak tedavi gören yan›kl› hastalar›n %55.2’si 18 yafl alt›ndayd›. Benzer olarak, ülkemizde 2005’te yap›lm›fl bir çal›flmada ya-n›k nedeniyle baflvurular›n %58.7’sinin 16 yafl alt› ol-gulardan olufltu¤u bildirilmifltir(8). Yine bir çal›flmada, Türkiyenin güney kesiminde yan›k ünitelerine baflvu-ran hastalar›n da %53.6’s›n› çocuklar›n oluflturdu¤u bildirilmifltir (9).

Çal›flmam›zda 18 yafl alt› grubun %66.2’si erkek olup, 18 yafl üstü hastalar›n ise % 78.8’i erkekti. Literatür incelendi¤inde yan›kla yaralanman›n erkeklerde k›zla-ra göre daha fazla görüldü¤ü, erkek k›z ok›zla-ran›n›n 1.44:1 ile 2.55:1 aras›nda de¤iflti¤i görülmektedir (10-13). Bu durumun erkeklerde agresif ve risk al›c› dav-ran›fllar›n daha s›k görülmesiyle, ifl yaflam›nda erkek-lerin daha çok yer almas›yla ilgili olabilece¤i düflünül-mektedir. Çocuklar aras›nda da yan›¤›n erkek çocuk-larda daha çok görüldü¤ü bildirilmektedir (8,9). Yan›-¤›n gerçekleflmesinde erkek cinsiyetin yan›k aç›s›n-dan çocu¤a ait bir risk faktörü olabilece¤i düflünüldü. Çal›flmam›zda, en s›k görülen yan›k nedeni hafllanma olup, bunu alev ve elektrik yan›klar› takip ediyordu. Pediyatrik yan›kla ilgili çal›flmalarda da, en s›k yan›k nedeni olarak hafllanma, hafllanmay› ise alev ve elek-trik yan›klar›n›n takip etti¤i rapor edilmektedir. Çay iç-me al›flkanl›¤›n›n yayg›nl›¤›, mutfaktaki ›s›t›c›lar›n ço-cuklar›n rahat ulaflabilece¤i yükseklikte bulunmalar›, mutfak araçlar›n›n güvenliksiz tasar›mlar›n›n özellikle çocuk hafllanma yan›klar›nda risk oluflturdu¤u düflü-nülmektedir.

Çal›flmam›zda hafllanma, alev, elektrik yan›k gruplar›-n›n yafl ortalamalar› aras›nda istatistiksel olarak an-laml› farkl›l›k gözlenmifltir (p=0,004). Hafllanma yan›k-lar›, küçük yafllarda daha s›k gözlenirken, alev ve elektrik yan›klar› daha büyük çocuklarda daha s›k gözlenmifltir. Bulgular›m›z, hafllanman›n özellikle kü-çük çocuklarda s›k, yafl artt›kça alev ve elektrik yan›k-lar›n›n s›kl›¤›nda art›fl ifade eden çal›flmalarla benzer-lik göstermifltir. Bu durumun, elektrik ve alev yan›kla-r›n›n daha çok d›fl ortamlarda oluflmas› ve yafl artt›k-ça çocuklar›n d›fl ortamlarda daha çok bulunmalar› ile aç›klanabilece¤i düflünüldü.

Çal›flmam›zda, hafllanma, alev, elektrik yan›k gruplar›-n›n cinsiyet da¤›l›mlar› aras›nda da istatistiksel olarak anlaml› farkl›l›k gözlenmifltir (p=0,002). Alev ve elektrik yan›klar› erkek çocuklarda k›zlara göre daha s›k bu-lunmufltur. Literatürde, okul ça¤› çocuklar için yan›k erkeklerde daha s›k görülmekle beraber, alev ve elek-trik yan›klar›nda erkek oran›n›n daha da yüksek oldu-¤u dikkat çekmektedir. Bu durumun, erkek çocuklar›n d›fl ortamlarda daha çok zaman geçirmesiyle, risk al›-c› davran›fllar›n erkek çocuklarda daha çok görülme-siyle, bu çeflit yan›klar›n gerçekleflebilece¤i ifl ortam-lar›nda daha çok erkek çocuklar›n yer almas›yla iliflki-li olabilece¤i akla geldi.

Yan›kla ilgili olarak, yafl, cinsiyet ve yan›k nedenleriy-le ilgili sosyodemografik verinedenleriy-ler, yan›k nedeniynedenleriy-le yafl aras›ndaki iliflki ve yan›k nedeniyle cinsiyet aras›ndaki iliflki ile ilgili bulgular literatürde bildirilen bulgularla benzerlik göstermektedir.

Çal›flmam›zda, olgulardaki anksiyete anne baban›n ifadesine ve çocu¤un kendi ifadesine göre ÇATÖ ile de¤erlendirilmifltir. ÇATÖ’nün en yüksek oranda ifla-ret etti¤i anksiyete bozuklu¤u seperasyon anksiyetesi bozuklu¤uydu (çocu¤un kendi ifadesine göre 17 olgu, anne baba ifadesine göre 8 olgu). Literatürde yan›kl› çocuklarla ilgili çal›flmalar, seperasyon anksiyetesinin önemine iflaret etmektedir (14). Bizim çal›flmam›zda, yan›ktan sonra uzun bir dönem geçmesine ra¤men, ayr›l›k anksiyetesi belirtilerinin s›k olarak gözlenmesi dikkat çekiciydi.

Yan›kta, uzun ve stres yüklü hastanede yat›fl süreci aile ile çocuk aç›s›ndan zorlay›c› ayr›l›klara neden olur; ayr›ca bu dönem, çocu¤un aile taraf›ndan rahatlat›l-maya çok fazla gereksinim duydu¤u bir dönemdir. Ayr›ca, yan›k sonras› ailenin yaflad›¤› kay›p korkusu-nun da ayr›l›k kayg›s› belirtileri gelifliminde etkili olabi-lece¤i akla geldi. Yan›kl› çocuklar›n tedavi sürecinde, ayr›l›k anksiyetesinin önemi göz önüne al›narak, aile

(7)

ve çocu¤u bir arada kalmas› ve ailenin çocu¤u rahat-latmaya yönelik desteklenmesi önemli görünmektedir. ÇATÖ’nün ikinci s›kl›kta iflaret etti¤i anksiyete bozuk-lu¤u ise sosyal fobiydi (çocu¤un kendi ifadesine göre 14 olgu, anne baba ifadesine göre 6 olgu). Literatür-de, yan›kl› çocuklarda sosyal anksiyete belirtilerinin s›k görüldü¤ünü bildiren çal›flmalar mevcuttur Birçok çocu¤un, yan›k skar›na karfl› gösterilen toplumsal tepkiden rahats›zl›k duydu¤u, görünümdeki de¤iflik-likle beraber sosyal uyumda belirgin zorluklar yafla-maya bafllad›¤›, sosyal fobik belirtilerin geliflti¤i rapor edilmektedir (15-17).

Çal›flmam›zda çocuktaki anksiyeteyi de¤erlendirme aç›s›ndan, anne baba ve çocu¤un de¤erlendirmeleri aras›nda belirgin farkl›l›k vard›. ÇATÖ’de okul fobisi d›fl›nda bütün anksiyete bozukluklar› aç›s›ndan, anne baba ifadesine göre kesim puan›n› geçen olgu say›s›, çocu¤un ifadesine göre olandan oldukça düflüktü. Ai-lelerin, t›bbi bak›m ve tedaviyle afl›r› meflgul olmalar›n-dan dolay›, çocuktaki psikiyatrik belirtilere yeterince dikkat etmedikleri, çocuktaki belirti s›kl›¤› ve fliddetini olandan az rapor etme e¤iliminde olduklar› düflünül-mektedir (17-19). Ayr›ca, anksiyete bozukluklar›n›n içe vurum bozuklu¤u özellikleri tafl›mas›ndan, ailenin be-lirtileri yeterince fark edememifl olabilece¤i akla geldi. ÇATÖ anksiyete ve faktör puanlar› ile TSS-TÖ aras›n-daki iliflki anne baba ve çocuk için ayr› ayr› incelendi-¤inde, çocu¤un ifade etti¤i ÇATÖ anksiyete puan› ve bütün faktör puanlar› ile TSS-TÖ aras›nda istatistiksel olarak anlaml› iliflki saptanm›flt›r (p=0.0001). Buna karfl›n, anne baban›n de¤erlendirdi¤i ÇATÖ anksiyete puan› ve faktör puanlar› ile TSS-TÖ puan› aras›nda is-tatistiksel olarak anlaml› iliflki bulunmam›flt›r. Çal›flma-m›zdaki bu bulgular, iki flekilde yorumlanm›flt›r. ‹lk olarak, anne baba taraf›ndan, çocu¤un yaflad›¤› ank-siyetenin olandan daha az fark edilmifl ve daha az ifa-de edilmifl olmas› neifa-deniyle anne baba ÇATÖ puan› ile TSS-TÖ puan› aras›nda korelasyon saptanmad›¤› düflünüldü. ‹kinci olarak, ÇATÖ puanlar›yla iliflkisi in-celenen TSS-TÖ ölçe¤inin çocuk taraf›ndan doldurul-mufl bir ölçek olmas›n›n, çocuk ÇATÖ puanlar›n›n

TSS-TÖ puanlar›yla yüksek korelasyon göstermesin-de etkili olabilece¤i düflünüldü. Çocu¤un ifagöstermesin-de etti¤i anksiyete belirtilerinin önemli oldu¤u, yan›kl› çocuk-larda yaralanma sonras› uyum sürecinde anksiyete belirtilerine dikkat edilmesi gerekti¤i düflünüldü. Çocu¤un travmayla iliflkili yaflad›¤› anksiyeteyi ve et-kilerini de¤erlendirmede, aile ve çocu¤un ifadelerinin farkl›l›k gösterdi¤i görülmüfl olup, ailelerin çocukla il-gili daha az anksiyete ifade etti¤i dikkat çekmifltir. Bu yafl grubunda, çocu¤un psikiyatrik yard›m baflvuru-su için, aile taraf›ndan çocu¤un yaflad›¤› stresin ye-terince de¤erlendirilmesi oldukça önemlidir. Bu du-rum göz önüne al›nd›¤›nda, özellikle yan›k gibi t›bbi sorunlu çocuklar› olan ailelerin, çocu¤un yaflad›¤› duygusal ve davran›flsal belirtilerle ilgili fark›ndal›kla-r›n›n artt›r›lmas› gerekmektedir. Bu amaçla, travma-n›n etkileriyle ilgili ailelerin ve sa¤l›k çal›flanlar›travma-n›n bil-gilendirilmesi önemli görünmektedir. Yan›ktan he-men sonraki dönemde herhangi bir psikiyatrik belirti saptanmam›fl olmas› yan›lt›c› olabilir, çünkü bu du-rum daha sonra bu belirtilerin geliflmeyece¤i anlam›-na gelmez. Çocuklar cerrahi takip alt›nda olduklar›n-dan, cerrahlar›n bu geç belirti bafllang›c› konusunda bilgili olmalar› gerekir. Bazen belirtiler yaralanmadan aylar sonra ortaya ç›kabilmektedir. T›bbi görüflmeler s›ras›nda sorulacak birkaç soru, uyum sorunlar›n varl›¤›n› saptamaya çok yard›mc› olabilir. Çocuklara flashback, kabus, mutsuzluk, uyku sorunu, yeniden yaralanma korkusu, bedensel görünümle ilgili kayg›-lar, yafl›t iliflkileriyle ilgili kayg›lar›n sorulmas› faydal› olabilir. Ailelere çocu¤un duygudurumu, dikkati, uy-ku al›flkanl›¤›, akademik baflar›s›, davran›flsal de¤i-fliklikler, özellikle de agresyon, geri çekilme ve kaç›n-ma davran›fllar›n›n sorulkaç›n-mas› çocuktaki belirtileri fark etmede yararl› olabilir.

Örneklem boyutunun küçük olmas›, çal›flmam›z›n en önemli s›n›rl›l›¤›n› oluflturmaktad›r. Daha genifl ör-neklem gruplar›yla benzer çal›flmalar›n yap›lmas›yla ailelerin, yan›kl› çocu¤un yaflad›¤› anksiyete konu-sunda fark›ndal›klar›n›n artt›r›lmas› gere¤inin vurgu-lanmas› sa¤lanacakt›r.

(8)

1. Hall E., Saxe G., Stoddard F., et al. (2005): Posttraumatic stress symptoms in parents of children with acute burns, Journal of Pediatric Psychology, March, 1-10

2. Kent L., King H., Cochrane R. (2000): Maternal and child psychologi-cal sequelae in pediatric burn injuries, Burns, 26, 317–22. 3. Stoddard F., Saxe G., Ronfeldt H. et al. (2006): Acute stress symp-toms in young children with burns, J Am Acad Child Adolesc Psychi-atry, 45(1), 87–93.

4. Gurwitch R.H., Sitterle K.A., Young B.H., Pfefferbaum B. (2002): The aftermath of terrorism, In: Helping children cope with disasters and ter-rorism, LaGreca A.M., Silverman W.K., Vernberg E.M., Roberts M.C. (eds.), Washington, DC, American Psychological Association, pp.327–357

5. Çakmakç› F.K. (2004): Çocuklarda Anksiyete Bozukluklar›n› Tarama Ölçe¤i Geçerlik ve Güvenirlik Çal›flmas›, Çocuk ve Gençlik Ruh Sa¤l›¤› Dergisi, 11(2).

6. Erden G., K›l›ç E.Z., Uslu R., Kerimo¤lu E. (1999): Çocuklar için trav-ma sonras› stres tepki ölçe¤i: Türkçe geçerlilik, güvenirlik çal›fltrav-mas›, Ço-cuk ve Gençlik Ruh Sa¤l›¤› Dergisi, 6(3), 143-149.

7. Gökler B., Ünal F., Pehlivantürk B., Kültür E.Ç., Akdemir D., Taner Y. (2004): Okul ça¤› çocuklar› için duygulan›m bozukluklar› ve flizofreni görüflme çizelgesi-flimdi ve yaflam boyu flekli - Türkçe uyarlamas›n›n geçerlik ve güvenirli¤i, Çocuk ve Gençlik Ruh Sa¤l›¤› Dergisi, 11(3), 109-116.

8. Tar›m A., Nursal T.Z., Y›ld›r›m S., Noyan T., Moray G., Haberal M. (2005): Epidemiology of pediatric burn injuries in southern Turkey, J Burn Care Rehabil, 26, 327–330.

9. Anlatici R., Ozerdem O., Dalay C., Kesiktas E., Acarturk S.,

Saydaog-lu G. (2002): A retrospective analysis of 1083 Turkish patients with se-rious burns, Burns, 28, 231–7.

10. Maghsoudi H., Pourzand A., Azarmir G. (2005): Etiology and outco-me of burns in Tabriz, Iran: an analysis of 2963 case, Scand J Surg, 94(1), 77–81.

11. Song C., Chua A. (2005): Epidemiology of burn injuries in Singapo-re from 1997 to 2003, Burns, 31(1), 18–26.

12. Kobayashi K., Ikeda H., Higuchi R., Nozaki M., Yamamoto Y., Ura-be M., et al. (2006): Epidemiological and outcome characteristics of major burns in Tok, Burns, 32, 1044–1051.

13. Chien W.C., Pai L., Lin C.C., Chen H.C. (2003): Epidemiology of hospitalized burns patients in Taiwan, Burns, 29(6), 582–8. 14. Saxe G., Stoddard F., Hall E., et al. (2005): Pathways to ptsd, part I: children with burns, Am J Psychiatry, 162, 1299–1304.

15. Fauerbach J.A., Pruzinsky T., Saxe G.N. (2007): Psychological he-alth and function after burn injury: setting research priorities, Journal of Burn Care & Research, July-August, 587-592.

16. Cox E.R., Call S.B., Williams N.R., Reeves P.M. (2004): Shedding the layers: exploring the impact of the burn camp experience on ado-lescent campers’ body image, J Burn Care Rehabil, 25, 141–147. 17. Rusch M.D., Grunert B.K., Sanger J.R., Dzwierzynski W.W., Matloub H.S. (2000): Psychological adjustment in children after traumatic disfigu-ring injuries: a 12-month follow-up, Plast Reconstr Surg, 106, 1451-8. 18. Martini D.R., Ryan C., Nakayama D., et al. (1990): Psychiatric sequ-elae after traumatic injury: The Pittsburgh Regatta accident, J Am Acad Child Adolesc Psychiatry, 29, 70.

19. Yule W., Williams R.M. (1990): Posttraumatic stress reactions in children, J Trauma Stress, 3, 279.

Referanslar

Benzer Belgeler

Lise Öğrencilerin Sınıf Düzeyine göre gruplar arasında Dışa Vurulan Öfke ölçeğinin puanı açısından istatistik açısından anlamlı fark

請相信我!吃香蕉真的好處多多 ~ 期數:第 2009-02 期 發行日期:2009-02-21 請相信我 ! 吃香蕉真的好處多多!

Sonuç olarak, Yeme Tutumu Testi puan› ile vücut kitle indeksi art›fl› aras›ndaki pozitif korelasyon bu testin kullan›m alan›- n›n sorgulanmas› gerekti¤ini ve

23 Çalışmamızda iki grup arasında uyku bozuklukları arasında anlamlı bir fark saptanmazken, anksiyete semptomları açısından sadece ÇATÖ anne baba formu sosyal

Amaç: Bu çalışmada anksiyete bozukluğu (yaygın anksiyete bozukluğu, ayrılma anksiyetesi bozukluğu ve sosyal anksiyete bozukluğu) tanısı konulan 8-18 yaş arası çocuk

Bodrum ve Milas ilçelerinde dört ayrı noktada başlayan orman yangını, Mandalya ve Güvercinlik körfezlerinde korku dolu anlar ya şanmasına neden oldu.. Yaklaşık 250

2634 say ılı Turizmi Teşvik Kanunu'na iptal davası &#34;Her ne kadar orman arazilerinin turizme açılmasında kamu yararı olsa da, orman orman oldu ğu için korunmalı&#34;

Haziran 2006'da vergi öncesi karda yüzde 31 artış (346.5 milyon pound kar açıklayan** Thames Water, 2000 yılında, be ş yıllık bir süreçte karlarının yüzde 30'unu