• Sonuç bulunamadı

Tiryaki sözleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Tiryaki sözleri"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

POLİTİKA

Tiryaki

VE ÖTESİ

Sözleri

Mehmed Kemal

K

ar ezgileri (elhan-ı şita) şiiriyle büyük bir ün yapmış olan Cenap Şahabettin, Ulusal Kurtuluş hareketine inanmamıştı. Ona göre, Anadolu’ya sığınmış birkaç paşa başarı sağlayacaklar da sultanı devirecekler de, ülkenin başına geçecekler... Olamazdı bu... Ama oldu...

Ulusal Kurtuluş hareketi başarılı oldu. Cenap Şaha­ bettin de işinden, gücünden oldu.. İstanbul Üniversite­ sin de edebiyat dersi veriyordu. Öğrenciler, günün birin­ de baş kaldırdılar, «Ulusal Kurtuluş hareketine inanma­ mış bu öğretmeni istemeyiz!..» dediler Şair görevinden atıldı, yerine başka bir şair atandı: Yahya Kemal...

Cenap Şahabettin'in, Ulusal Kurtuluş Savaşına İnanç lı olmadığını bir gün Atatürk’ün sofrasında çekiştirirler. Atatürk güler ve Falih Rıfkiya şöyle der:

«Çocuk, inanmayanları pek kınamayın, ayıplamayın sakın!.. Yanımda gerçekten inanan kaç kişi vardı k İ ? Zaman olmuştur, ben de kendimden kuşkuya düşrnü- şümdür...»

Osmanlınırt has ekmeği İle beslenmeye alışmışların Anadolu'da bir halk hareketine İnanmaları kolay değildi. Halk, uzun yıllar hep itilip kakılmıştır. Bir gün bir halk lideri çıkacak da, onu ardına takıp Tanrı’nın yer yüzün­ deki gölgesi sayılan padişahı devirecek... Halka İnanma­ yanların, pek İnanası gelmez doğrusu... Halk hareketleri biraz Birinci, daha da çok da ikinci Dünya Savaşlarından sonra değerli sayılmıştır. Zavallı Cenap Şahabettin bun­ ları nereden bilecek, nereden kestlrecektl? Üstat, siya­ setten sınıfta çakmıştı. Ama şurasını da söyllyeyim kİ, bizim yaşımızda çoğu kişi de üstadın kar ezgilerini ede­ biyat dersinde yorumlayamamaktan, veznini bulama­ maktan. ezberleyememekten sınıfta çakmıştır.

Üstat, zaferden hemen sonra bunalıp da Paris’a gitmese çoğu yanılanlar gibi bağışlanabilir, belki me­ bus bile olurdu. Sanki onun yerine üniversiteye hoca olarak atanan şair Yahya Kemal, çok inananlar arasın­ da mıydı? Aralarındaki biricik fark, birinin sabredip bek­ lemeyi bilmesi, ötekinin sabrı taşıp yurt dışına gitmesi­ dir. Sabırsız şairlerin yanılgıları yüzünden Yahya Kemal mebus olmuştur Sonradan Peyam-ı Sabah da yazdığı övgülü yazılar üstadı kurtaramadı Sanatçılar için kota­ rılmış olan mebusluk kontsn|anı çoktan doldurulmuştu.

Kitapları arasında Tiryaki Sözleri, hem yayınlandığı yıllarda, hem de sonraları büyük İlgi toplamıştır, özde­ yişler (arforlzmalar) diyebileceğimiz bu kırık dökük tümcelerde, kendi gerçeğinin yansıması yanında toplu­ mun gerçekleri de vardır. Bir gün başına gelecekleri san­ ki başına gelmeden önce söylemiş gibidir. Bir yerde şöyle der:

«Beni korkutan, öldükten sonra cehenneme gitmek değ!!, hiç bir yere gitmemektir.»

Cehennem sadece öbür dünyada değil, bu dünya­ da da vardır Ünlü şair çekildiği köşesinde hergün bir cehennemde yaşıyor gibiydi. Hayata başlarken her şeyde birinci olmuştu. Hep sürecek sanmıştı. İlkokulu, Tophane'deki Fevziye okulunda birincilikle bitirmişti, ortayı Gülhane Askeri Rüştiyesinde birincilikle bitirmiş­ ti, Tıp Fakültesl’ni de öyle... Acılan bir Avrupa sınavının da daha yüzbaşı İken birincisi olmuştu.

Cenap Şahabettin’I yanıltan Damat Ferit hüküme­ tinin saraya yakın oluşuydu. Son yanılgı, bir ömrün sonu sayılıyordu.

Tiryaki Sözlerl'nln bir yerinde, «Çocukken perde ge­ risindeki Karagöz'ü canlı sanırdım.» der. «Şimdi de per­ de önündeki canlıyı Karagöz sanıyorum.»

Kişisel Arşivlerde İstanbul Beneği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Methylphenidate, which blocks the presynaptic norepinephrine and dopamine transporters, is the most common used medication and offered as first choice in the treatment guidelines

Sulle alture di Scutari (riproduz a pag.. Stefano (dalla spiaggia)

İlkin Fevziye Kırathanesi’nde ve ti­ yatro salonunda, sonra Felek Sineması denen aynı salonda, daha sonra Ferah Ti- yatrosu'nun karşısındaki Milli Sine- m a’da,

TT-SoC BİLİM Tıp ve Sağlık M USTAFA BEHÇET EFENDİ (1774-1834): Hekimbaşı Abdülhak Molla’nın ağabeyi olan Mustafa Behçet Efendi Süleymaniye Tıp Medresesi’nde

Da- ha küçük dalga boyu aralıklarında gözlem yapıl- mak istendiğinde daha az foton yakalamak zorun- da olduğunuzdan, anlamlı gözlemsel veriye ulaş- mak ancak daha büyük

L’inquiétude et la rêverie dou­ loureusement insatisfaite ne sont pas chez lui un abandon découragé, mais oien l’ardente, la fiévreuse poursuite d’une

1950yılında Sofya Sanat Akademisi'ni, 1955yılında İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi n

'Müzelik 7 Yeşil çam Türker Inanoğlu Vakfı (TÜRVAK) tarafından hazırlıkları sürdürülen Türkiye'nin ilk özel Sinema Müzesi ve Kitaplığı’nın,