• Sonuç bulunamadı

Besim Ömer Akalın

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Besim Ömer Akalın"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

* Sahile 1

MEŞHURLAR SERÎSİ:

___ ••

Besim Öm er Akalın

Memleketin en eski ve en kıymetli

doktorları arasında en ön safta bulu­ nan doktor, profesör, General Besim Ömer Akalın dünyanın en sevimli, en güzel ihtiyarlarından biridir.

Belki yaş itibarile Besim Ömer Aka­ lın epey ihtiyar sayılır, fakat onun çalışması hâlâ değme gençleri kıskan­ dıracak kadar muntazamdır. Bugüne kadar raflar dolusu eser veren Besim Ömer bugün hâlâ masası başında eser yazıyor, «ihtiyarladım artık!..» diye­ rek kalemini elinden bırakmıyor.

Profesör Akalının hayatı da çok muntazamdır. Sabahleyin kalkar kalk­ maz mutlaka buzlu, soğuk kahvesini içecektir, öğleyin bol sebzeli bir be­ yaz et yemeği yer. Akşam yediği yal­ nız sebzedir. Ete epey zamandanberi veda etmiştir. Haşlama yemeklere, bilhassa piliç haşlamasına karşı zâafı vardır.

Meşhur profesör, iyi ve güzel ye­ mekler pişirmesini de çok iyi bilir. Me­ selâ AvrupalIların «Şato Briyan» de­ dikleri yemeği çok iyi yapar. Avrupa- da bulunduğu müddetçe daima ken­ disine, kendi elile Şato Briyan yap­ mıştır. Arasıra İstanbulda da mutfa­ ğa girerek ahçısile yemek pişirmeğe dair münakaşalar ve üfak tefek ye­ mekler de yapar.

Besim Ömer Akalın kendi işini ken­ disi görmeği pek sever. Hattâ Avrupa- da bulunduğu zamanlarda kendi fo­ tinlerini, gene kendi boyamıştır. Fena boya sürmeleri ihtimalini düşünerek fotinlerini otel garsonlarının eline bı­ rakmamıştır.

Sonra Türk tababetine pek çok kıy­ metli eserler vermiş olan profesör yal­ nız bulunduğu zamanlar ufak tefek söküklerini, düğmelerini de dikmek­ ten de kaçıhmaz. Çok uzun bir bekâr­ lık ve sayısız Avrupa seyahatleri ona bu ufak tefek işleri çok iyi öğretmiş­ tir.

Yemekten sonra biraz musikî

Besim Ömer Akalının en büyük zevklerinden biri de yemekten sonra biraz musikî dinlemektir. Meşhur doktor:

— Mide musikîyi son derece sever... Musikînin hazım üzerinde tesiri katiy- yen inkâr olunmaz. Musikî hazmı son derece kolaylaştırır. Bunun için ye­ mekten sonra biraz musikî dinlemek insan için âdeta bir ilâç yerine geçer., der. Besim Ömer Akalın bu ilâcı da hemen daima alır. Yemekten sonra uzandığı son derece rahat koltuğun­ da tatlı tatlı musikî dinler. Hele bu es­ nada elinde bir de yaprak sigarası bu­ lunursa keyfine hiç diyecek yoktur.

Fakat ne yazık ki yaprak sigarası sevimli üstadın göğsüne dokunduğu için bu güzel zevkten son zamanlarda feragat etmeğe mecbur kalmıştır. Fa­ kat gene dayanamaz, yemekten son­ ra şöyle bir yaprak sigarası tüttürür.

Y aş saklamak, saç boyamak

Profesörü son derece sinirlendiren şeylerin başında «yaş saklamak» ve «saç boyamak» gelir... Çünkü büyük ilim adamı hayatında yaş saklıyanla- ra hemen her gün tesadüf eder.

Bunun için meşhur doktor, kadın­ lara katiyyen yaş sormaz. Söz arasın­ da şöyle bir sualle işi halleder:

— Çocuğunuz var mı?

Eğer buna: «var..» cevabını alırsa artık mesele yoktur... Sualler biribiri- ni takib eder:

— Maşâllar... Çocuğunuz kaç ya­ şında efendim?.

— 12 yaşında...

Aradan bir müddet geçtikten sonra general Akalın son sualini sorar:

. — Anne olduğunuz zaman kaç ya­ şında bulunuyordunuz...

Faraza buna da şu cevabı alır: — 23 yaşında..

O zaman profesör bir hesap yapar. 23, 12 daha 35... Kadının yaşı 35 dir... Fakat profesör bunu doğrudan doğru­ ya sorsa muhakkak ki:

— 25 !... cevabını alacaktır. Halbu­ ki bir doktorun tedavide iyi netice al­ ması için hastasını çok iyi tanıması, bilhassa yaşını çok iyi bilmesi lâzım­ dır.

Yaşını saklıyanlardan başka dokto­ run en kızdığı şeylerden biri de saç boyamaktır.

Hattâ saç boyası ile profesör Besim Ömer bir zamanlar mücadele bile et­ miştir.

Efendimizin sakalını boyıyan

adam!

Genç Besim Ömer meclisi sıhhiyei umumiyede âza... O zamanlar memle­ ketin bütün umuru sıhhiyesini bu meclis döndürüyor. Arasıra buraya saç boyalan nümuneleri gönderiyor­ lar. .. Fakat Besim Ömer Akalın içindi bir çok muzır maddeler olan bu boya­ ları menediyor.

Nihayet bir gün meclisi sıhhiyei umumiyeye bir boya nümunesi geli­ yor. Meclisi sıhhiyei umumiye âzaları bu boyayı muvafık buluyorlar, lehin­ de rey veriyorlar. Fakat rey vermek sırası Besim Ömere gelince meclis rei­ si soruyor:

— Siz ne dersiniz? Besim Ömer:

— Katiyyen... diyor, ben boyamn şiddetle aleyhindeyim... Bunun piya­ saya çıkması doğru değildir.

Meclis dağıldıktan sonra reis Besim Ömeri tekrar çağırtıyor:

— Siz ne yaptınız? Ne yaptınız?., diyor..

Besim Ömer hayrette: — Ne yaptım?

— Efendimizin sakal ve bıyık boya­ sını hazırlıyan boyacının boyasını be­ ğenmemek... Allah vere de bu iş sizin başınıza bir şey açmasa...

Bereket versin ki saç boyası yüzün­ den genç Besim Ömerin başına bir şey gelmiyor.

Fakat hâlâ Besim Ömer Akalın sa­ çı veya bıyığı boyalı bir ihtiyar görse

fena sinirlenir... PortrpH

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Ortada bir şayia var: «Me safeler»i satın alıyormuş, tabii sonra da bize satacak.İnsan Ticarelten mezun olur­ da ticaretin yolunu bilmez mi?. Havadan para kazanmak

Mustafa Takî, Nevevî’nin (ö.676/1277) mana yönüyle do ru kabul edip sened bakımından zayıf olarak de erlendirdi i, 64 bn Hacer’in (ö.852/1448) ise bütün

Sanatta, hendesede olduğu gibi isbat değil, telkin; hüküm değil, teb­ liğ; yübuset cağii yumuşaklık; hissiz­ lik değil, duygu; durguluk değil, tit­ reyiş ve

Dergide Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi dışında kişilerin de bilimsel nitelikli yazıları yayınlanır.. Yazılar dergide üç nüsha olarak

During the previous 6 months, he had experienced episodes of painful burning in his right ear, lasting less than 30 minutes, and occurring three to five times per month;

3 Defa Millî Eğitim Bakanlığı (1867,1873,1878 yıllarında) 2 Defa Maliye Nâzırlığı. 5 Defa

Çizelge 4.33’de gösterilen varyans analizi sonuçlarına göre yağı azaltılarak yağ ikamesi ilave edilen bisküvi örneklerinin enerji değerleri üzerinde, ikame

Faili meçhul bir cinayet için, vehmedilen fa­ illere karşı bir protesto söz konusu ise, onun da yeri, herhalde bir cenaze töreni değil, başka yer­ lerdir.. Gidenin kişiliğine