• Sonuç bulunamadı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı'nda 'Gravürlerde İstanbul' sergisi:Yabancılar İstanbul'a bakıyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı'nda 'Gravürlerde İstanbul' sergisi:Yabancılar İstanbul'a bakıyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İstanbul Büyükşehir Belediyesi A tatürk K itaplığında ‘Gravürlerde İstanbul* sergisi

-f* * r £ 1/1-/O /

Yabancılar

İstanbul’a

bakıyor

Atatürk Kitaplığı koleksiyonundan derlenen

sergide 21 gravür ve 3 litograf yer alıyor.

Uzun bir restorasyon çalışması uygulanan

gravürler 7 kasıma kadar sergilenecek.

fırsat buldukça ressam

arkada-ATİLLA BİKRİM

“ Gravürlerde İstanbul’’ ser­

gisi Atatürk Kitaplığı’nda açıl­ dı. Kitaplık koleksiyonundan derlenen sergide yirmi bir gra­ vür ile üç litograf yer alıyor. Gravürlerden biri, 1740 yılında Viyana’da basıldığı sanılan, Gu-

denus tarafından çizilen genel

İstanbul görünümünü içeriyor. Yirmi gravür de ünlü Alman ressam ve mimarı Anton Ignaz

Melling’e (1763-1831) ait.

Melling, 3. Selim’in padişah­ lığı sırasında, bazı kaynaklara göre 1790 yılında İstanbul’a gel­ miş ve 3. Selim ile kızkardeşi

Hatice Sultan’a hizmet vermiş,

İstanbul’da kaldığı süre içinde birçok yalı ve saray yapmış. Melling, yapı çalışmalarından

şı Fransız F. Kauffer’in onun için çizdiği haritadan yola çıka­ rak hayran kaldığı İstanbul’un çeşitli semtlerine giderek doğal ortamına uygun taslaklar çiz­ miş. Nitekim, sergilenen gravür­ lerde de görülebileceği gibi oranlar ve yerleşim yerleri tarih­ sel bilgiyle zaman ve mekân ola­ rak büyük benzerlikler göster­ mektedir.

Melling’in gravürlerinde, Ga­ lata Kulesi’nden, Beyoğlu’nda- ki elçiliklerin taraçalarından, Üsküdar ve Kandilli tepelerin­ den İstanbul’un panoramik gö­ rüntüleri yer alıyor.

1803’te Paris’e dönen Mel­ ling, bir yayıneviyle bu resimler­ den oluşan bir kitap için anlaş­ ma yapmış. 1805’te başladığı ki­

SARIYER ÇEŞMESİ — III. Selim’in padişahlığı sırasında İstanbul’da bulunan Melling’in “Sarı­ yer Çeşmesi”ni gösteren gravürü de Atatürk Kitaplığı'ndaki sergide.

tap çalışması 14 yıl sürmüş. Vo­

yage pittoresque de Constanti­ nople et des rives du Bosphore

(İstanbul’da ve Boğaziçi Kıyıla­ rında Resimlerle Bir Gezi) adlı kitap 50 x 60 boyutlarında ha­ zırlanmış olup içinde Melling’­ in 48 gravürü, taslakların çizil­ diği yerleri gösteren bir plan, 3. Selim’in portresi, İstanbul pla­ nı ve Boğaz’m topografik hari­ tası yer alıyor. Ayrıca Melling’­ in aldığı notlara dayanarak ya­ zar Ch. Lacretelle’in

(1766-1855) yazdığı Osmanlı ya­ şama biçimini anlatan bir bö­

lüm de eklenmiş.

Kitaplıkta sergilenen gravür­ ler bu kitaptan seçilmiş ve uzun bir restorasyon çalışmasından sonra hazırlanmış. Kitaplık res- toratörleri, gravürleri, içine

“ hypoclorit” karıştırılmış saf

suyla yıkayıp yine saf suyla 7-8 kez durulayıp kuruttuktan son­ ra özel bir katkı maddesiyle ko­ lalıyor, en sonunda da prese ko­ yarak sergi için hazırlıyorlar. Bir gravürü, bu işlemlerden ge­ çirmek en az bir gün sürüyor.

Sergide ayrıca yer alan, L.

Sabatier ve Schranz imzalı iki li­

tograf Paris basımlı olup Bo- ğaz’ın genel görünümünü yan­ sıtıyor. Üsküdar’dan bakışla, İstanbul çevresini gösteren üçüncü litograf ise J. Pitmen’- in çizimleri esas alınarak Mr.

Clark tarafından hazırlanmış. “ Gravürlerde İstanbul” ser­

gisinin maddi ve manevi büyük bir zenginlik içermekle birlikte iki önemli özelliği var: 18. ve 19. yüzyıllarda yabancı gözüyle İs­ tanbul görünümü ile çok önemli tarihsel ve kültürel değeri olan bir belgeyi günümüze taşıması.

Referanslar

Benzer Belgeler

Boyun kitlelerinde tanı için çeşitli tetkikler [tam kan sayımı, sedimantasyon, ultrasonografi (USG), sin- tigrafi, sialografi, anjiografi, direkt grafiler,

Son Halife’nin İstanbul'dan ayrılışından Paris'te ölümüne kadar 20 yılı aşkın birlikte yaşayan hususi kâtibi Hüseyin Nakip Bey’in hatıra notlarına göre,

Münir Nurettin Selçuk’un, merhume Enis Selçuk’tan Meral adlı bir kızı, Şehime Erton ile beraberliğinden Timur ve Selim adlı 2 oğlu olmuştur.

Laclau ve Mouffe (1985) yeni egemenlik ilişkilerini tanımlarken İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra gelişen “yeni hegemonik formasyona” karşı şekillenen yeni toplumsal

Oysa başka romanla­ rında aynı şey, bu kadar radikal biçimde söz konusu değil.. - Kimseye anlatamadım

Bu meylin sol tarafında türbeye giren bir kapı, solunda da dış, iç ve cami altındaki dört köşe sütunlar üzerine istinad eden kemerli top­ rak altı tesisatına

Zaman geçtikçe ve başka tür feminizmleri keşfettikçe Duygu Asena ile feminizme yaklaşımım örtüşmemeye başladıysa da hep onun kadınların bugün

Koca Yaşar, seni elbette çok seven, yere göğe koya­ mayan çok sayıda dostların, milyonlarca okuyucun ve ardında koca bir halk var.. Ama gel gör ki onların