• Sonuç bulunamadı

Vera'dan 'son gece'

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Vera'dan 'son gece'"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Pazar

13 Ocak 2002

Vera'dan

'son

gece'

GÜNERİ CIVAOĞLU

g . c ı v a o ğ l u @ m i l l i y e t . c o m . t r Baştarafı 1. sayfada

N

âzım’ın

eşi

Vera,

anılarıyla orada tek başına yaşıyordu. Votkalanmızı yudum­ larken, şairle son gecesini anlatıyordu:

“Akşam üstü bir adam geldi.

Yayın kurumundan...

Nâzım

dışarda konuşalım’

dedi.

Güzel bir bahar günüydü.

Aşağıdaki banklardan birine oturdular.

Uzun konuştular.

Daha çok ellerini kollarını sallayarak, ha­

raretle Nâzım konuşuyordu.

Bir şeyler izah etm ek ister gibiydi.

Döndüğünde Nâzım üzgündü.

Ne oldu

diye sordum .

‘Para... Yayınevinden çok avans çekmişim. Borçlanmışım.’

dedi.”

Vera

bana N â z ım ’ın hem kendi yaşamlannı, hem de daha önceki eşi

Münevver Hanım

ve oğlu

M ehmed’in

yaşamlannı devam ettirmekte zorlandığını anlattı.

“Nâzım'ın yönetim le arası açıktı. S talin’e

- kendini putlaştırmış -

gibi eleştirileri nedeniy­

le sevilm iyordu”

dedi.

Kitaplarını az basıyorlarmış, satışı az olunca a- vans veriyorlarmış.

Nâzım

epey borçlanmış.

Gelen adam da

“borçlarım nasıl ödeyecek­

sin”

diye sıkıştırmış.

Adam aslında bir

görevli...

Amaç,

Nâzım ’ı

köşeye sıkıştırarak, yola getir­ mek, direnişini kırmak,

böylece ona istedikleri gibi yazdırmak... Gü­ dümlü konuşmalar yaptırmak...

Büyük sır

Vera,

N â z ım ’ın son gecesini anlatmayı şöyle sürdürdü.

“Nâzım’a

’m adem Münevver’i ve oğlunu bu kadar seviyordun... M ünevverle yeniden

evlen-t

MM

i eve bakm akta bak nasıl zorlanıyorsun.in. Neden beni aldın? H asta kalbin daha ne kadar dayanacak? Kendine kıyıyorsun.

Yazık değil mi?’

dedim .

Sonra yem eğe oturduk. Sessizce konuş­

madan yedik. Hava ağırdı.

G ece konu tekrar açıldı.

Neden Münev­ v erle yeniden evlenmiyorsun’

diye tekrarlayın­

ca

’artık m üm kün değildi'

dedi. Yaşamının en

büyük sırrını açtı.

M oskova’ya kaçtıktan sonra kadim dost­

larından aldığı mektuplardan bazı satırları

okudu. Nasıl üzüntü çektiğini anlattı.

Gözleri dolm uştu, kalbi herhalde daha

da yorgun düşm üştü.

Çok geç saatlerde yattık.”

Sabah, gazeteleri ve postayı almak üzere aç­ m ak istediği sokak kapısına uzandı. O rada yığıldı.

Yaşama veda etti.

Kalbi o gece

“yeniden yaşadığı acı anılan”

taşıyamamış olmalıydı.

Kadın egosunu aşan Vera

Bu söyleşiyi o sıralarda hazırladığım

Nâzım

H ikm et

belgeseli için yapm ıştım .

Vera,

Nâzım’a

çok acı veren o sim da anlatmıştı.

H atta

“bunu bilen ve mektupla Nâzım’a

bildiren arkadaşlan var. Tam sır değil. Çok

dar çevrede tutulan bir olumsuzluk”

demişti.

Sonra...

Türkiye’de

yakın çevrede benzer şey­ ler dinledim.

A m a gene de Nâzım için hazırladığım belgese­ le yansıtmadım.

Nâzım

bunun bilinmesini istememişti. Ş a ire saygısızlık olabilirdi.

Münevver Hanım’ı

da üzmek istemedim. O nedenle bu yazımda da

“içeriği”

yansıtmı­ yorum. Ancak bilinmesi gereken şey...

“Nâzım son nefesine kadar Münevver’i

sevm işti. Genç Vera’ya tutularak, Münev­

ver’i Polonya’da yapayanlız bırakan adam

imajı

- tam

doğru değil.”

Son gece konuşulanlan yansıtmak ne denli yanlışsa.

Nâzım Hikmet’in

Münevver Hanım nedeniyle sorgulanması da o kadar yanlış olabilir.

“Vera’nın anlattıklarına neden inanma­

lı”?

diye sorulabilir.

Cevabı şöyle:

Şu mısralar

Vera

için yazılmıştı:

“Saçtan sam an san sı, kirpikleri mavi

kırmızı dolgun dudaklanysa şım ank ve

somurtkandı.

... Ak boynu uzundu, yuvarlıktı...”

Şairin bu mısralannın kadını

Vera, “Nâzım,

Münevver’i ölene kadar benden daha çok

sevdi”

itirafında bulunuyordu.

Vera

gibi güzel, alımlı ve iddialı bir kadının kıs­ kançlığın ve egosunun üstüne çıkarak böyle bir i- tirafta bulunması için yüce bir neden olmalıydı.

Acaba ne?

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Erit- rosit kitlesi tüm hastalarda artmış olarak bulunurken nötrofil ve trombositlerin de çoğunlukla artmış

The pH were found in the range of 5.8 to 6.8 and formulation DE3 showed maximum drug content 94.64 0.29 (n=3) as compared to other formulations and therefore used further in

In this study we have aimed to investigate the levels of native thiol, total thiol and disulphide, and the ratios of disulphide/native thiol, disulphide/total

Eski inanışlara göre Hıdırellez baba, yazın ilk günü tabiatı ve kendisini kutlulıyanlara sağ­ lık, esenlik ve uğur dağıtır; Hıdırellez günü kır­

BNV’ye karşı yapılan serolojik testler sonucunda IgM yönünden 7 (%5.8) örnek pozitif, 5 (%4.2) örnek şüpheli pozitif olarak bulunurken, bu örnekler IgG yönünden negatif

aeruginosa d›fl›ndaki Özet: Bu çal›flmada, hastane infeksiyonu etkeni olarak çeflitli klinik örneklerden izole edilen 546 Escherichia coli, 116 Proteus spp., 87 Klebsiella

1) Çalışmamızda azospermi hariç çalışmaya dâhil edilen gruplarda inkübasyonu takip eden ilk 15. dakikada istatistiksel olarak anlamlı kabul edilen motilite artışı

Özellikle bahçe düzenlemesi ile ünlü olan Vahdettin Köşkü, gele­ neksel Osmanlı bahçe anlayışının bu­ güne kadar gelen nadir örneklerinden birisi