• Sonuç bulunamadı

Nasreddin Hoca Gerçeği Mehmet Önder

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Nasreddin Hoca Gerçeği Mehmet Önder"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

f NASREDDİN HOCA GERÇEĞİ

Nasreddin Hoca fıkraları pek çalıntıya gelmez. Hoca’nın

her fıkrasında, kendi kişiliği yaşar. Bu fıkraları Nasreddin

Hoca’nın adını anmadan anlatamaz, anlatsanız da karşı­

nızdakine fıkranın zevkini veremezsiniz.

Dr. Mehmet ÖNDER *

B irkaç yıl ö n ce A lm a n Televizyonu eğlence

p ro g ra m la rın d a n b irin d e b ir fıkra sa h n elen d i: H akim , davacıyı d ik k atle d in led ik ten so n ra (H ak lısın !) dedi, y erin e o tu rttu . Bu se fe r davalıyı dinledi, o n a d a (H ak lısın !) dedi. Y an ın d a o tu ra n yardım cısı hakim in k ulağına eğilerek: (E fen d im , davacıyı dinlediniz, "haklısın” dediniz. Davalıyı d inelidiniz, o n a da "haklısınız" cevabını verdiniz. Peki haksız o lan kim ? . .) H akim biraz, d ü şü n d ü k te n so n ra, yardım cısına hafifçe seslendi: (Sen d e haklısın! . . )

Belli ki, televizyonda d ram atize ed ilen b u fıkra, bizim N asred d in H oca'ya ait. A m a, b u n u n N asred d in H o c a 'd a n a lın a ra k g ü n ü m ü ze uygulandığına d a ir te k söz edilm edi, edilm ez d e. Batılı y a z a r ve d ü şü n ü rle r, çoğu zam an D o ğ u M e m le k etle ri dü şü n ce ve

hikayele-^ hikayele-^ hikayele-^ J hikayele-^ T ü r k w e İ hikayele-^ îa n k a s hikayele-^ C ü ltu ıhikayele-^ e S a n a n W jş a v ir r hikayele-^

sa n atçıların k o n se rlerin e gitm ektir. Ö zellikle T ü rk S an at Müziği ve T ü rk H a lk M üziği alan ın d ak i sa n atçıların geldikleri bu k o n se rlere T ü rk le r oldukça rağ b et e tm e k te d irle r. T ürkiyenin k a lb u r üstü sa n atçıların ın verdiği bu k o n se rle r o ld u k ça p ah alı olm asına rağm en yine de o rad ak i v atandaşlarım ızın v a ta n h asretin i g id eren b ir fırsat o lm ak tad ır. B ir evde kaç kişi varsa h em en h em en hepsi b u k o n se rleri k açırm am ak tad ırlar.

Türkiye İle Bağlantılar

A vustralya T ü rkiye'ye çok uzak. Bu n e d e n le sık sık gidilip gelinem iyor. F ak at T ü rk le r yüzyılımızın çeşitli im k ân ların d a n y a ra rla n a ra k T ü rk iy e ile b ağlantılarını sü rd ü rm e k te ve özlem lerini g id e rm e k te d ir­ ler. N e d ir bu b ağ lan tılar?

8 ______________________________________

rin in kaym ağını alır, kendi d ü şü n c e ve hikayeleriym iş gibi piyasaya sü re rle r. F ra n sa 'd a L a F o n ta in c çıkar, M evlâııa'nın M esnevi’sin d c n , H indli B e ydeba'nın Kelile ve D in n e 'sin d c n hayvan m asalları a k ta rır, bunları (F a b le s) adıyla yayınlar, dünya çap ın d a ün y ap ar, h atta şö h re ti üç y ü z'y ıld an b cri d im d ik ayakta kalır d a, kim se o n u n b ir m asal hırsızı o ld u ğ u n u söylem ez. D a h a d o ğ ru su söylem ek işine gelm ez.

N a sre d d in H o c a ’nın fık raları p e k çalıntıya gelem ez. H o c a 'n ın h e r fıkrasında, kendi kişiliği yaşar. B u fıkraları, N asred d in H o ca'n ın ad ın ı an m a d a n a n ­ latam az, an latsan ız d a k arşınızdakine fık ran ın zevkini verem ezsiniz. N itekim , A lm an T elevizyonunda d ra m a tiz e ed ilen fıkra p ek yavan kaçtı. O ysa b u fıkrada

a) V ideo b a n tla rd a k i T ü rk film leri,

b) K aset b an tla rın d a k i T ü rk şa rk ı ve tü rk ü leri, t .

c) M ektupla*, d ) T elefo n ,

e ) R adyodaki T ü rk çe Yayın, f) T V 'd e k i T ü rk ç e p ro g ram ı izlem ek, g) T ürkiye'yi ziyaret,

h ) T ü rk iy e'd e n gelen g azeteler.

G ö rü ld ü ğ ü gibi A vustralya’daki göçm en T ü rk le r, m illî k ü ltü rlerin i k o ru m ak ta ve bu h u su sa ö zen g ö ste r­ m ek ted irle r. Ç oğunluğun b ir a ra d a aynı y ö re d e o tu r­ m aları d a bu hususu e tk ilem ek ted ir. T ü rk le rin millî k ü ltü rle rin i k o ru m aları, o ra d a k i d iğ e r e tn ik grupların hayranlık duydukları b ir h u su stu r. O ra d a görüştüğüm üz tüm yabancılar. T ü rk le r k a d a r m illî k ü ltü rle rin e bağlı başka b ir etn ik gruba rastlam ad ık ların ı h e r fırsatta dile g etirm işlerd ir. B u d a bizim için sevindirici b ir h u su stu r.

Referanslar

Benzer Belgeler

K aliforniya Teknoloji Enstitüsü’nden (Caltech) Paul Rothemund ve bu alanda çalışan diğer bilim insanları nano ölçekte (metrenin milyarda biri) yapıla- rın nasıl

Türklük biliminin önemli bilim adamlarından, özellikle Alevîlik-Bek- taşîlik konusundaki araştırmalarıyla tanınan Fransız Türklük bilimci Prof.. Irène Mélikoff

Bu çerçevede oluşan bellekten gelecekte de yararlanmaya devam edecek olan Millî Folklor, Türk sosyal ve insani bilim çalışmalarının uluslararası ve küresel

30 sayfa olan bu bölümde 76 fıkra yer almak­ tadır. Bu bölümde Nasreddin Hoca fıkraları ola­ rak anlatılan fıkraların az bir kısmı uydurma ol­ mayan, herkesin

Gagauzlara komşu bir Türk halkı olan Dobruca Tatarlarının Nasreddin Hoca fıkraları da 1983'te yayımlanmıştır.. Yukarıda anılan yayınlarda, Boratav, Koz ve

Bazı Nasreddin Hoca fıkralarının bütünü bir deyim veya atasözü ile ilgili iken bazen de deyimler ve/veya atasözleri, anlatı içinde dolaylı olarak ve yeri

tilerinden, Ruşen Eşref: Boğaziçi, Aynlddar’ ında yol üstü birkaç çeşme adlı nesirinde Paşalimanı’ndan - Çen gelköyü’ne kadar uzanan bir

Genetik çalışmalarda yaygın olarak kul- lanılan hardalgiller ailesinden küçük bir bitki olan Arabidopsis bitkisi, yapılan yeni bir çalışmada da model bitki olarak