• Sonuç bulunamadı

Hidiv Abbas Hilmi (Paşa)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Hidiv Abbas Hilmi (Paşa)"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

^TAKVİMDEN BİR YAPRAK)

Hidiv Abbas H ilm i (Paşa)

; t

janslarm verdiği p ' —— Y & Z & H '

«

doğru çık

* * - « * . U L U N A Y

I». Eski Mısır hidivi Abbas Hilmi Paşa Ce navrada vefat etmiş.

Son asır tarihinin en dikkate de-! ger siması olan bu zatın hâdiselerle Solu hayatını gözden geçirmek biraz tarih sayfası karıştırmak demektir.* E vvelâ şunu unutmamalıyız ki bü ' tün şarkta «Ümm-ü dünyâ» yani

«dünyanın anası» denilen Mısır); T ü rk hükümdarlarının en büyükle­ rinden biri olan Yavuz Selim tarafın dan fethedildikten sonra dört yüz sene bizim bir vilâyetimiz olarak kal m ıştır. İkinci Mahmut devrinde gö-?j millü olarak Mısıra giden Mehmet), A li ağa isminde bir Türk dâhisi bu) memlekete OsmanlI imparatorluğu­ na bağlı yarım müstakil bir idare: temin ederek valiliğini kendi ailesi­ ne tahsis ettirdi. Bu suretle Mısır) 1832 den 1914 e kadar bu ailenin ev­ lâdı tarafından müstakil bir valilik halinde kalmış ondan sonra yine bu ailenin hükümdarlığı altında ^jıisbe): 'en müstakil bir devlet olmuştur,

İşte vefatını haber aldığımız Ab- «sas Hilmi (paşa) Mısırın son hidivi dir. İkinci Abdülhamit idaresinin af olunmaz tekâsülü yüzünden İngiliz müdahalesile neticelenen A ’rabî pa­ şa ihtilâli üzerine hidiv tâyin edilen T e v fik paşanın oğludur. Pederinin kırk yaşında vefatı onu pek genç o- larak hidivlik makamına getirmiş ve fasılasız yirmi iki sene o makamda

*1

bir prensti. Bilhassa o devirde ikinci Abdülhamidiıı mütereddit, vehimli) siyasetini, Mısırı vesayetleri altında bulunduran İngiliz politikası ile im­ tizaç ettirmek ve memlekete Osman) Iı mutlakıyeti ile İngiliz hürriyetini ® incitmivecek surette ikisi arasında bir idare temin etmek her devlet a- damına nasip olmuş mazhariyetler- 1 enler, değildi.

O devirde Mısırda Osmanlı hâki m iyeti bir sözden ibaretti. İkinci Ab­ dülhamit idaresinin tazyikinden kur­ tulmak istiyen hürriyeiperverler M ı­ sıra firar ederler ve hattâ orada ga­ zete çıkarmak, teşkilât yapmak, su- retilc mutlakıyet aleyhinde çalışırlar dı. Mısıra müstakil bir hüviyet veren hu şekle rağmen Abbas Hilmi paşa hasında bulunduğu memleketi osman lı imparatorluk camiasından ayırma­ mış, sonuna kadar Türklüğe ve Os* manii hükümdar hanedanına bağlılı­ ğını kırmamıştır.

Bu nazik vaziyet onu o kadar); zekâ ve ferasetle harekete şevkedir yordu ki gitgide en ehemmiyetsiz gö rünen meseleler bile onun ince dip­ lomatlığına bir tatbik sahası oluyor­ du.

Avrupada bir nevi «zadegan mek leb i» addedilen Viyanadaki Terezya nıım'da okuduğu için Jermen kültü­ rüne kuvvetle taraftar idi. Bu inanış) onu, 1914 - 18 Avrupa harbinde müt tefiki ve vasiysi olan Ingiltereden ve| dolayısile de Osmanlı hâkimiyetin,,

den ayrılmağa doğru giden Mısır tahtından ebediyen uzaklaştırdı.

Mısır hanedanı. Sultan Abdülâ- zizle pek yakından münasebeti olan merhum Hidiv İsmail paşa zamanın danberi daima Istanbula müteveccih

bulunmuşlardır. Boğaz içinin en güzel köyleri, bilhassa yaz mevsİBü# de onların debdebe, tSa tana ve şaşaalarile dolamdı; bu surette bulundukları mu­ hitlere avuç dolusu altınlar bırakır­ lar ve oraları imar ederlerdi. Bilhas­ sa, bizzat hidiv İsmail paşanın bir saraydan farkı olmıyan muazzam yalısının bulunduğu ejmirgân dünya­ nın her tarafında servet ve sahaveti mesel haline geçen bu zatın büyük mürüvvet ve keremkârlığını görmüş tür. İsmail paşa, Emirgâııda vefat etmiş; ailesi vefatından sonra dahi yaz mevsimlerini Emirgân yalısında geçirmişlerdir, Harbten evvel o mu­ azzam bina korusu ile beraber bir silâh taciri tarafından satın alınmış ve yalı yıktırılarak enkazı satılmış­ tır; rıhtım boyuna dağıtılan direkle­ rin, hatillarm arasında Hidiv İsma­ il paşanın yatak odasının hattat İz­ zet efendinin altın yaldızla «Ayet-ülj Kürsi» yazılı tavanı parçalanmış o l-1 duğu halde günlerce yağmur ve gü­ neş altında kalarak kırılmış, silinmiş ve nihayet mahvolup gitmiştir.

Hidiv Abbas Hilmi paşa da büyük pederinin Emirgâııda validesinin Be bekteki kâşeneleri gibi Çubukluda bir malikâne alarak en yüksek tepe­ sine bir cihannüma saray yaptırdı fakat burada devamlı surette otura­ mamış daima yatı ile Akdenizin sa­ hillerini dolaşarak bir zamane Kaa- rûn’u hayatı sürmüştür.

Muazzam bir servete malikti.

î-Yalmıştır.

Abbas Hilmi paşa son derece zeki|lçinde iki üç Rols arabası bulunan yatı j ,ı. nm hademi hışmı ile seyyar bir sa

raydan farkı yoktu. Buna rağmen sükûn1 ve huzur ile ömür sürmemiş bu suretle servetle saadetin büsbü­ tün ayrı şeyler olsuğu bir kere daha anlaşılmıştır.

Abbas Hilmi paşa, maiyetinde bu­ lundurduğu adamın şahsına lâyık o lup olmamasına hiç ehemmiyet ver­ mezdi. Meselâ Köçeoğlu Andon gibi bir adamı kendisine «sır kâtibi» yap maktan çekinmemiş ve bu suretle siyasî hayatına biraz da muhitinin mânevi mesuliyetini ilâve eylemiştir, Hidiv İsmail paşa torunlarından prens Aziz Haşandan dinlediğim ha­ kikî bir fıkrasını olduğu gibi yazıyo rum;

Mısırda maceracı gazetecilerden biri Hidiv ile Lord Kiçner hakkında

şiddetli neşriyatta bulunur. Abbas Hilmi paşa prens Azizi çağırtarak gazeteciye gönderir ve bu neşriyata nihayet vermek için kaç lira istedi­ ğini sordurur: Gazeteci bu suale hay ret eder ve Aziz Haşanın ısrarı kar­ şısında işi açığa vurur:

__ Prens hazretleri! der. Bana bu neşriyatı yaptıran Efendînânm ken­ disidir.

Aziz Haşan, şaşalar amcazadesi­ nin huzuruna çıkar ve meseleyi anla­ tır. O zaman Hidiv gülerek şu cevabı

verir: ,

— Herifin dediği doğrudur. Ben kendi aleyhimde yazdırmazsam Lord Kiçnerin aleyhinde nasıl yazdırabi­ lirim?

__ O halde bendenizi neye gön­ derdiniz?

— Kim bilir. Belki Lord Kiçner senin ahbabındır da..

/ w ı

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Son y›llarda yap›lan çal›flmalarla, zeolit- lerden optik, elektronik, optoelektronik, ter- moelektrik ve manyetik özellikleri olan ileri malzemeler,

«— Herkes, dedi, benim An­ kara radyosundan ayrıldığımı sanıyor. Halbuki ben radyodan

reketi nedir” , “ Saidi Nursi’nin öğrencileri kimlerdir” , “ Nurculuk hareketine kimler bel bağlamıştır” , “ Türk top- lumundaki ağırlıkları ne­ dir”

Sergi gibi arşivin de düzenlenmesini "müteahhit firma" olarak Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı üsüenmiş.. Projenin yöneücisi olan Eldem, bir yandan

Kuzey Carolina’nın Durham ken- tindeki Duke Üniversitesi fizikçilerin- den Allen Johnson ve ekibiyse, dönme kutuplu xenon gazını güçlü mıknatıs- larla birlikte

Başta eşi Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Şefi Devlet Sanatçısı Prof.. Gürer

Ön sahne elemanlarının bu değişkenliği, sah- ne mekanik ve elektrik tesisatı ile bir- likte, büyük opera ve müzikal tiyatro kü- çük ve büyük tiyatro, operet, konser gi- bi

Bu meyanda hattat padişah olarak Sultan Beyazıt II, Sultan Murat III, Sultan Mustafa II, Sultan Ahmet III, Sultan Mahmut II ve Sultan Abdülme- cid'in isimlerini