• Sonuç bulunamadı

Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı bulunan resmi İlköğretim Okullarındaki yöneticilerin Teknılojiye karşı görüşleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı bulunan resmi İlköğretim Okullarındaki yöneticilerin Teknılojiye karşı görüşleri"

Copied!
65
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İLKÖ

MİLLİ E

ÖĞRETİM

SOS

EĞİTİ

YÜKS

EĞİTİM B

M OKULL

YRD

SYAL BİL

İM BİLİM

SEK LİSA

BAKANL

LARIND

KARŞ

SELÇ

PROJE

D. DOÇ.D

ED

LİMLER

MLERİ AN

ANS PROJ

LIĞI’NA B

DAKİ YÖN

ŞI GÖRÜŞ

ÇUK ATM

E DANIŞ

DR. TUNC

DİRNE 20

ENSTİTÜ

NABİLİM

JE ÇALIŞ

BAĞLI B

NETİCİL

ŞLERİ

MACA

MANI

CER BÜLB

010

ÜSÜ

M DALI

ŞMASI

BULUNAN

LERİN TE

BÜL

N RESMİ

EKNOLO

İ

OJİYE

(2)

İlköğretim, bireyin yaşamında, akademik temellerinin atıldığı önemli bir aşamadır. İlköğretim sadece ortaöğretime öğrenci hazırlayan bir öğrenim basamağı değildir. Aynı zamanda bireyi yaşama hazırlar. Birey ilköğretimden sonra eğitimine devam etmeyebilir. Öyleyse, ilköğretim bir yurttaşın tek başına yaşamını sürdürebilmesi, mutlu olabilmesi, hatta toplumsal kalkınmaya katkıda bulunabilmesi için bilmesi gerekenlerin öğrenildiği ve öğretildiği bir öğrenim basamağıdır.

İlköğretim okulları, teknolojiden en iyi yararlanması gereken kurumların başında geliyor. Çünkü İlköğretim okulları, insan gücünü yetiştiren, bireyin teknoloji kabiliyetinin geliştirildiği ilk ve en önemli aşamadır. Teknoloji kabiliyetini geliştirmek; düşünme, anlama, sınıflama, sıralama, eleştirme, analiz-sentez yapma ve değerlendirme gibi üst düzey bilişsel stratejilerin kullanımını ve geliştirilmesini öğretmektir.

İyi bir eğitim kurumu olmak isteyen her okulun teknolojiden yararlanmak için oluşturduğu bir stratejisi vardır. Özel okullar kendi kaynaklarıyla, devlet okulları ise devletin sağladığı olanaklarla teknoloji altyapısı sağlamaya çalışmaktadır. Okulların teknolojiyi verimli kullanmalarında kaynakların yanı sıra yönetim zihniyeti de önemli rol oynamaktadır. Okul yönetimi bu konuya gereken önemi verdiği zaman, altyapıdan ve farklı teknolojilerden en iyi şekilde faydalanmak mümkün olmaktadır.

Araştırmam sırasında, öncelikle araştırma anketini cevaplayan kurum yöneticilerine, araştırmamı yaparken bilgi ve deneyimleriyle yol gösteren danışmanım Yrd. Doç. Dr. Tuncer Bülbül’e, lisansüstü eğitimim esnasında verdikleri derslerle bizleri aydınlatan hocalarıma, çalışmalarım sırasında her türlü sıkıntıyı benimle paylaşan sevgili eşim Aysun ATMACA’ya sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

(3)

Okullarında Görev Yapan Okul Yöneticilerinin Teknolojiye

Karşı Görüşleri

Hazırlayan : Selçuk ATMACA

ÖZET

Bu araştırmada, ilköğretim okullarında görev yapan yöneticilerin, teknolojiye karşı görüşleri saptanmaya çalışılmıştır.

Araştırma betimsel modeldedir. Veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından geliştirilen “İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojiye Karşı Görüşleri” anketi kullanılmıştır. Araştırma verileri 2009-2010 Eğitim- Öğretim yılında Edirne ilindeki ilköğretim okullarında görev yapan yöneticilerden 100 kişi üzerinde anket uygulanarak elde edilmiştir. Verilerin istatiksel analizi, SPSS paket programı kullanılarak yapılmıştır.

Bu araştırma, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı bulunan resmi ilköğretim okullarında görev yapan okul yöneticilerinin teknolojiye karşı görüşleri değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Çalışma grubu Edirne İli sınırları içerisinde bulunan resmi ilköğretim okullarında görev yapan yöneticilerden oluşmaktadır. Çalışma grubuna girecek yönetici sayısı 100 olarak belirlenmiştir. Araştırma ile ilgili veriler 2009-2010 eğitim-öğretim yılında toplanmıştır. Resmi ilköğretim okul yöneticilerinin, teknolojiye karşı görüşleri kapsamında, “Teknolojiyi benimseme”; “Teknolojik gelişmelerden haberdar olma”; “İnternetten yararlanma”; “Teknolojiye karşı karamsar olmama”; “Teknolojiyi yönetim sürecinde kullanma” boyutlarında olumlu görüşler içinde olduğu tespit edilmiştir. “Teknolojiyi kullanma”; “Teknolojiye güven duyma” ve “Teknoloji kullanımına yönelik kaygı” boyutlarında ise kısmen olumlu bir görüş içinde oldukları tespit edilmiştir.

(4)

serving in Primary Schools in the Ministry of National Education.

Prepared by : Selçuk ATMACA

ABSTRACT

In this research, the opinions on technology of the administrators’ serving in primary schools is tried to be identified.

The research is descriptive model. The survey named ‘’ the opinions on technology of the administrators’ serving in primary schools’’ developed by the investigator was used as a tool for data collection. The investigation data were get by applying the survey on the administrators (number:100) surving in primary schools in Edirne in 2009-2010 Academic Year. Data analysis was set by SPSS.

This research aims to assess the opinions on technology of the administrators’ serving in primary schools in the Ministry of National Education. The work group is composed of the administrators serving in primary schools in Edirne. The number of the administrators in the research was determined as 100. The research data were collected in 2009-2010 Academic Year. It has been ascertained that the administrators of primary schools have positive views on ‘’the adaption of technology’’; ‘’the cognizance about technological improvements’’; ‘’the benefit from internet’’; ‘’being optimistic against technology’’; ‘’using technology during leadership’’. On the other hand, they partially have positive views on ‘’using technology’’; ‘’believe in technology’’ and ‘’the anxiety on using technology’’.

(5)

Sayfa No ÖNSÖZ ... i ÖZET ... ii ABSTRACT ... iii İÇİNDEKİLER ... iv TABLOLAR ... vi ŞEKİLLER ... vii BÖLÜM I GİRİŞ ... 1 1.1. Problem ... 1 1.2. Amaç ... 3 1.3. Önem ... 4 1.4. Sayıltılar ... 5 1.5. Sınırlılıklar ... 5 1.6. Tanımlar ... 6 1.7. İlgili Araştırmalar ... 6 BÖLÜM II İLGİLİ ALANYAZIN ... 13 2.1. Eğitim Yönetimi ... 13 2.2. Teknoloji ... 15 2.2.1. Eğitim ve Teknoloji ... 16

2.2.2. Okul Yönetimi ve Teknoloji ... 17

2.3. Teknoloji Liderliği ... 21

2.3.1. Teknoloji Liderliğinin Beceri Düzeyleri ... 24

2.3.2. Teknoloji Liderliğinin Sonuçları ... 26

2.3.3. Teknoloji Liderliği Eğitimi ... 29

2.4. Okul Yönetiminde Teknolojinin Kullanım Alanları ve Okul Yöneticisinin Rolü ... 30

(6)

BÖLÜM III

YÖNTEM ... 36

3.1. Araştırma Modeli ... 36

3.2. Çalışma Grubu ... 36

3.3. Veri Toplama Araçları ... 37

3.4. Verilerin Analizi ... 38

BÖLÜM IV BULGULAR VE YORUM ... 39

4.1. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojiyi Benimsemeye Yönelik Görüşlerine İlişkin Bulgular ... 39

4.2. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojik Gelişmelerden Haberdar Olmaya Yönelik Görüşlerine İlişkin Bulgular ... 40

4.3. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojiyi Yönetim Sürecinde Kullanmaya İlişkin Görüşlerine Yönelik Bulgular ... 41

4.4. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknoloji Kullanımına Yönelik Kaygısına İlişkin Görüşlerine Yönelik Bulgular ... 42

4.5. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin İnternet Kullanımına İlişkin Görüşlerine Yönelik Bulgular ... 43

4.6. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojiye Güven Duymaya İlişkin Görüşlerine Yönelik Bulgular ... 44

4.7. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojiye Karşı Karamsar Olmaya İlişkin Görüşlerine Yönelik Bulgular ... 45

4.8. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojiyi Kullanmaya İlişkin Görüşlerine Yönelik Bulgular ... 46

BÖLÜM V SONUÇ VE ÖNERİLER ... 47 5.1 Sonuç ... 47 5.2 Öneriler ... 48 KAYNAKÇA ... 50 EKLER ... 55

(7)

Sayfa No

Tablo 1. Okul Yönetiminde Bilgisayar Kullanımı ... 19 Tablo 2. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojiyi

Benimsemeye Yönelik Görüşleri ... 39 Tablo 3. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojik

Gelişmelerden Haberdar Olmaya Yönelik Görüşleri ... 40 Tablo 4. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojiyi

Yönetim Sürecinde Kullanmaya İlişkin Görüşleri ... 42 Tablo 5. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknoloji

Kullanıma Yönelik Kaygısına İlişkin Görüşleri ... 42 Tablo 6. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin İnternet

Kullanımına İlişkin Görüşleri ... 43 Tablo 7. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojiye

Güven Duymaya İlişkin Görüşleri ... 44 Tablo 8. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojiye

Karşı Karamsar Olmaya İlişkin Görüşleri ... 45 Tablo 9. İlköğretim Okullarında Görev Yapan Yöneticilerin Teknolojiyi

(8)

Sayfa No

Şekil 1. Teknoloji ve Bilgi Okuryazarlığı Becerilerinin Kazandırılması

(9)

BÖLÜM I

GİRİŞ

Bu bölümde; araştırmanın amacı, önemi, sayıtlıları, sınırlılıkları, tanımları ve ilgili araştırmalar yer almaktadır.

1.1. Problem

Teknolojinin eğitim örgütlerindeki rolü yadsınamayacak derecede büyük önem taşımaktadır. Literatürde teknolojinin çeşitli açılardan yapılmış birçok tanımı bulunmaktadır. Alkan’a göre (1998: 13) teknoloji en genel anlamda “kazanılmış yeteneklerin işe koşulmasıyla doğaya egemen olmak için gerekli işlevsel yapılar oluşturmadır”. Saetller (1968)’e göre, teknoloji "birçoklarının düşündüğü gibi makine kullanmak değildir. Teknoloji, bilimin, üretim, hizmet, ulaşım vb. uygulamalı bir sanat dalı haline dönüşmesidir”. Diğer bir şekilde, teknoloji “İnsanın bilimi kullanarak doğaya üstünlük kurmak için tasarladığı rasyonel bir disiplin” olarak da tanımlanmaktadır (Kaya, 2005).

Günlük ve iş yaşamımızın hemen her alanında geniş bir kullanım alanı bulan yeni teknolojilerin, bu alanlarda yaptığı değişimler, eğitim sistemlerini de önemli ölçüde etkilemektedir. Genç ve yetişkin öğrenci sayısındaki artış ve eğitimden hizmet bekleyen bireylerin ilgi ve isteklerindeki çeşitlilik eğitim kurumlarını daha çok teknoloji kullanmaya yöneltmiş bulunmaktadır. Öğrenci sayısında ve niteliğindeki artış problemini çözmek için birçok öğretim kurumu çokluortam teknolojiye (fiber optik kablo sistemi, öğretim binalarında bilgisayar ağı, bilgisayar laboratuarları, bilgisayar ağı servisleri, video konferans sistemi, internet, CDROM) yönelmektedir (Doğan, 2000). Bu gelişmelerle birlikte geleneksel yaklaşımlarla eğitim sorunlarının çözülemeyeceği gerçeğinin kabullenilmesi, eğitim anlayışındaki

(10)

gelişmelerin yanı sıra teknolojilerin sundukları olanakların artması, kullanım kolaylığı açısından cazip ve edinilebilir araçlar durumuna gelmesi vb. nedenler sonucunda teknolojilerin eğitim alanında kullanımını zorunlu hale getirmiştir (Keser, 1996). Teknolojinin önemi, eğitim sistemi içerisinde eğitim amaçlarını gerçekleştirmeye dönük olarak da giderek artmaktadır. Öğretim teknolojisi, öğrenmenin niteliğini ve niceliğini geliştirme yönünde ortaya çıkmış önemli bir disiplin alanı olarak görülebilir (Kaya, 2005).

Eğitim alanındaki yeni teknolojileri aşağıdaki beş alanda toplamak mümkündür (Alkan, 1998; Keser, 2000):

1. Yeni teknolojik sistemler: Bilgisayarlar, televizyon sistemleri, eğitsel amaçlı uydular, tele iletişim, bilgi işlem sistemleri, veri tabanları, bilgisayar ağları, bilgi bankaları örnek olarak gösterilebilir.

2. Öğrenme-öğretme süreçleri: Tam öğrenme, yeterliğe dayalı öğrenme, bireysel ve bağımsız öğrenme, uzaktan öğretim, açık öğretim, mikro öğretim, ortamlara dayalı öğretim örnek olarak gösterilebilir.

3. Eğitim ortamları: Çoklu ortamlar, video disk, etkileşimli video, tele faks, teleteks, öğretim makineleri, benzeşim ortamları örnek olarak gösterilebilir.

4. Öğretim programı düzenleme yöntemleri: Davranış analizi, içerik analizi, iş, görev analizi, programlı öğretim, modüler öğretim, paket program ve bireysel esasa göre düzenlenmiş öğretim sistemleri örnek olarak gösterilebilir.

5. Eğitimde insan gücü: Öğrenci gruplarının sayı, nitelik, ilgi ve beklentilerinin değişmesi, eğitimde hiyerarşik personel yapısı, yeni uzmanlık alanları örnek olarak gösterilebilir. Eğitim sisteminin merkezi olan okullarda, eğitim ve öğretimin etkili ve verimli bir şekilde gerçekleşmesinde teknolojiyi kullanma çerçevesinde, okul yöneticilerine önemli görev, rol ve sorumluluklar yüklemektedir.

(11)

Bailey ve Lumley (1997), teknoloji liderinin birçok beceriye sahip olması gerektiğini vurgulamışlardır. Bunlar (Akt: Akbaba , 2002):

1. Teknoloji becerileri; lider, teknolojiyi model almalıdır.

2. İnsanlarla iletişim becerisi, lider yeni teknolojinin uygulanmasında ve öğretilmesinde diğer insanlarla çalışmayı öğrenmelidir.

3. Program becerisi; liderler teknolojiyi diğer disiplinlere nasıl entegre edeceklerini bilmelidirler.

4. Personel geliştirme becerileri; liderler, teknolojiyi kullanacak kişilerin eğitilmesinin önemini anlamalıdırlar.

5. Liderliği öğrenmek; liderler, teknolojinin eğitime uygulanmasında “büyük resmi” görebilmelidirler.

Eğitim sistemimizdeki teknoloji kullanımını okulu ilk hareket noktası olarak düşünürsek okul yöneticilerinin gelişen ve değişen teknolojiye ayak uydurması, okulun teknoloji ile bütünleşmesinin sağlanması, okullarda yöneticilerin teknoloji liderliği konusundan yola çıkılarak aşağıdaki problem araştırmanın konusunu oluşturmuştur. Bu araştırmanın problemini Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı bulunan resmi ilköğretim okullarında görev yapan okul yöneticilerinin teknolojiye karşı görüşleri oluşturmaktadır.

1.2. Amaç

Bu araştırmanın amacı, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı bulunan resmi ilköğretim okullarında görev yapan okul yöneticilerinin, teknolojiye karşı görüşlerini değerlendirmektir. Bu genel amaç doğrultusunda aşağıdaki sorulara yanıt aranmıştır.

Alt Amaçlar

1- İlköğretim Okullarında görev yapan yöneticilerin teknolojiyi benimsemeye yönelik görüşleri nelerdir?

(12)

2- İlköğretim Okullarında görev yapan yöneticilerin teknolojik gelişmelerden haberdar olmaya yönelik görüşleri nelerdir?

3- İlköğretim Okullarında görev yapan yöneticilerin teknolojiyi yönetim sürecinde kullanmaya ilişkin görüşleri nelerdir?

4- İlköğretim Okullarında görev yapan yöneticilerin teknoloji kullanımına yönelik kaygısına ilişkin görüşleri nelerdir?

5- İlköğretim Okullarında görev yapan yöneticilerin internet kullanımına ilişkin görüşleri nelerdir?

6- İlköğretim Okullarında görev yapan yöneticilerin teknolojiye güven duymaya ilişkin görüşleri nelerdir?

7- İlköğretim Okullarında görev yapan yöneticilerin teknolojiye karşı karamsar olmaya ilişkin görüşleri nelerdir?

8- İlköğretim Okullarında görev yapan yöneticilerin teknolojiyi kullanmaya ilişkin görüşleri nelerdir?

1.3. Önem

Bilişim teknolojilerinin okullardaki etkisi daha çok sorumluluk, eğitimi değerlendirme, denetim, geri bildirim, toplantı ve paylaşım konularında görülmektedir (Telem 2001). Bilişim teknolojilerinin eğitim üzerindeki olumlu etkilerini artırabilmek için okul yöneticilerinin bu teknolojilerinin kullanımı konusunda istekli olmaları gerekmektedir.

Okullarda teknolojinin izlenmesi, bilişim teknolojisi laboratuarlarının oluşturulması vb. sorumluluklarından dolayı okul yöneticilerine önemli görevler düşmektedir. Okul yöneticilerinin bilişim teknolojileri konusunda okul öğretmen ve örgencilerine öncülük yapmak, onları bu teknolojilerin kullanımı konusunda teşvik etmek gibi yeni sorumlulukları oluşmaktadır. Bilgisayarların ve bilgisayarla ilgili teknolojilerin okul yönetiminde ve sınıfta etkin bir biçimde nasıl kullanılabileceği, okulda kullanılan yazılımların nasıl değerlendirilmesi gerektiği, okulun ve bireysel üretkenliğin artırılmasında bilgisayarların rolü, teknolojideki yeni gelişmeler ve bu

(13)

gelişmelerin okula yansımaları, eğitim yöneticilerini bu alanda bazı yeterliklere sahip olmaya zorlamıştır (Turan, 2002).

Okulları teknolojiyle bütünleştirme girişimleri için, okul yöneticilerinin mevcut yeterlikleri hakkında daha gerçekçi bilgi sağlaması ve okulların teknoloji ile bütünleştirme girişimlerinin daha etkili bir biçimde gerçekleşmesi açısından katkı sağlayacağı, hizmet içi eğitim programları kapsamında, okul yöneticilerine teknolojik yeterlikler kazandırma programlarına ışık tutacağı ve eğitim örgütlerinde okul yöneticilerinin teknoloji liderliği konusuna ilişkin düşünme, tartışma ve yeni araştırma olanakları yaratacağı umulmaktadır.

1.4. Sayıltılar

1- Çalışma Grubundaki yöneticilerin, araştırma anketindeki sorulara verdikleri yanıtlar gerçek düşüncelerini yansıtmaktadır.

2- Araştırmada kullanılan istatistikî çözümleme teknikleri, araştırmanın amacına ve verilerin yapısına uygundur.

1.5. Sınırlılıklar

1- Araştırma, 2009 – 2010 Eğitim Öğretim Yılı Edirne ili sınırları içerisindeki ilköğretim okullarında görev yapan yöneticilerin görüşleri ile sınırlıdır. Bu araştırmanın kapsamına özel öğretim kurumlarında görev yapan yöneticiler girmemektedir.

2- Araştırmada teknoloji kavramı; Okul yöneticilerinin internet kullanımı (e-okul), okul yönetimine ilişkin bilgisayar kullanımı ve eğitimde kullanılan teknolojiler ile sınırlıdır.

(14)

1.6. Tanımlar

İlköğretim Okulu: Sekiz yıllık kesintisiz temel eğitim verilen ilköğretim

kurumunu ifade eder.

Okul Yöneticisi: İlköğretim okullarında görev yapan müdür ve müdür

yardımcılarıdır.

Teknoloji: Teknik bilginin yaşama geçirilmesini öngören tüm toplumsal ve

ekonomik etkinlikler ve örgütlenmeleri kapsayan bir alandır (Goetsch, 1984, 192). .

1.7. İlgili Araştırmalar

Aşağıda bu çalışmayla ilgili olduğu düşünülen araştırmalara yer verilmiştir.

Altun (2000), Okul yöneticilerinin bilgisayar kullanma düzeylerinin belirlenmesi, isimli araştırmasında anket yoluyla veri toplamıştır. Araştırma bulguları; okul yöneticilerinin çoğunluğu orta (%44,7) ve başlangıç (%42.3) düzeyinde bilgisayar kullandığını ve yöneticilerin çok azının (%5,7) programcılıkta deneyim sahibi olduklarını ortaya koymaktadır. Araştırmaya katılan okul yöneticilerinin neredeyse tamamı (%99,2) meslektaşlarına bilgisayar kullanmayı önermektedirler. Eğitim yöneticilerinin daha çok yazışma yapmaya yönelik olarak bilgisayarlardan yararlandıkları ortaya çıkmıştır.

Altun (2004), “Okul Müdürlerinin Bilgi Teknolojisi Sınıflarına İlişkin Görüşleri” adlı makalesinde, bilgi teknolojisi sınıflarının kuruluş amaçlarından, bu sınıfların kullanımını planlayacak, yönlendirecek olan okul yöneticilerinin teknolojik liderliklerinden bahsetmektedir. Araştırma sonuçlarına göre; okul müdürlerinin bilgi teknolojisi sınıflarının oluşturulmasında doğrudan bir rolleri olmadığı, bu projede okul müdürlerinden doğrudan bir liderlik yapmalarının beklenmediği, sadece bu

(15)

konuda verilen işleri yerine getirmelerinin istendiği görülmüştür. Okul müdürlerinin, Bilgi Teknolojisi ile ilgili komisyonun başkanı olmalarına rağmen, Bilgi Teknolojisi sınıflarında ne tür teknolojik araç gereçler olduğu konusunda bilgileri olmadığı gözlenmiştir. Ayrıca, okul müdürleri, hizmet içi eğitimleriyle ilgili, Bilgi Teknolojisi sınıfının kullanımı, yeni teknolojilerin okul müdürlerine tanıtımı, internet kullanımı, Bilgisayar Destekli Öğretime ilişkin bilgi, bilgisayar kullanımı gibi farklı konularda eğitime ihtiyaç duyduklarını ifade etmişlerdir.

Keser (2001) “Yönetici adaylarının teknolojiye yönelik tutumları” isimli araştırmasında aşağıdaki bulgulara ulaşmıştır: Yarıdan fazlası eğitim teknolojisi alanında lisans düzeyinde ders almamıştır ve öğretmenliği sırasında hizmet içi eğitim almamıştır. Yarıya yakını kurumlarında var olan yeni teknolojileri kullanmamaktadır. En çok kullandıkları yeni teknolojiler ise bilgisayar, tepegöz ve CD ROM’dur. Az da olsa videoyu kullananlar vardır ve Açık Öğretim Liseleri için hazırlanan televizyon programlarının video kasetlerini kullanmaktadırlar. Hizmet içi eğitim öncesi ve hizmet içi eğitim sonrası teknolojiye yönelik tutumları olumludur. Düzenlenen hizmet içi eğitimin teknolojiye yönelik tutumları üzerinde olumlu etkisi olmuştur. Teknolojiye yönelik tutumlarında cinsiyet, görev yapılan eğitim kademesi, yas ve branş farklılık yaratmamaktadır. Ancak 31–40 yas grubunda olanların ve Fen bilimleri branşındaki yönetici adaylarının hizmet içi eğitim sonunda teknolojiye yönelik tutumlarında göreli olarak daha olumlu bir gelişme vardır.

Çelikten (2002) “Okul müdürlerinin bilgisayar kullanma becerileri” adlı araştırmasında aşağıdaki bulgulara ulaşmıştır:

a) Görüşme yapılan bazı okul müdürleri, bilgisayarın karar vermeye yardım ettiğini ve bilgisayar yolu ile elde edilecek verilerin daha güvenilir olduğunu ve böylece sağlıklı verilere dayanarak verilen kararların da daha isabetli olacağı görüşünü savunmuşlardır.

b) Araştırmacının gözlemlerine göre özellikle taşra ilköğretim okullarında bulunan bilgisayarlar müdürün odasında muhafaza edilmekte ve çok nadir olarak diğer personelin kullanımına açılmaktadır.

(16)

Koçak-Usluel ve Askar (2003) “Öğretmenlerin bilgisayar kullanımıyla ilgili karar süreci aşamaları: iki yıldaki değişim” adlı araştırmalarında aşağıdaki bulgulara ulaşmışlardır:

Öğretmenlerin tümü iki yıl içerisinde bilgisayar kullanımıyla ilgili bilgi aşamasından ikna aşamasına ve çoğunun daha sonra karar aşamasına geçtiği görülmektedir. Karar aşamasındaki öğretmenlerin ise neredeyse yarısı uygulama aşamasına geçebilmiştir. Öğretmenlerin bilgisayar kullanımı okullara göre farklılık göstermektedir. Okul yöneticisinin bilişim teknolojilerine karsı olan tutumu ve bilişim teknolojilerini kullanma yeterliği, bu teknolojileri okula kazandırabilmesinde etkili olmaktadır. Okulların kendilerine yetebilecek bilişim teknolojilerini bulundurmaları, öğretmenlerin, örgencilerin ve hatta okuldan etkilenen okul çevresinin özellikle bilgisayar ve internet kullanma yeterliğine sahip olmasını sağlayacaktır. Bu yüzden okul yöneticisinin, bilişim teknolojilerini geriden takip eden değil, bizzat okulda bu yönde öncülük yapan ve etkin olarak bilişim teknolojilerini kullanan kişiler olması gün geçtikçe daha da önem kazanmaktadır.

Koçak-Usluel ve Haslaman (2003) “Öğretmenlerin bilgisayar kullanımına karsılaştırmalı bir yaklaşım: var olan ve tercih ettikleri bilgisayar kullanma durumları” adlı araştırmalarında aşağıdaki bulgulara ulaşmışlardır.

Okullardaki bilgisayarların eğitim ortamlarında sorunsuzca kullanabilmesi için donanımlarının ve programlarının kaliteli olması gerekmektedir. Yazıcı, tarayıcı, paket program ve internete sahip olmayan bilgisayarlar, öğretmen ve öğrencilere yeterli faydayı sağlayamamaktadırlar. Öğretmenlerin bilgisayar kullanımı ve bilgisayar kalitelerinin, var olan durumdan daha iyi olması yönünde beklentileri vardır. Okullarda bunu sağlamakla görevli baslıca personel de okul yöneticileridir. Bilişim teknolojilerinin faydasına inanan, çağdaş bireyler yetiştirmenin, çağdaş bir eğitim ortamı oluşturmakla mümkün olacağını bilen okul yöneticileri okulun ve dolayısıyla toplumun ihtiyaçlarına cevap verebilirler.

Akpınar (2003) “Öğretmenlerin yeni bilgi teknolojileri kullanımında yükseköğretimin etkisi: İstanbul Okulları Örneği” adlı araştırmasında aşağıdaki bulgulara ulaşmıştır:

(17)

Bilgi toplumunun bir gereği olarak öğretmen adaylarının bilişim teknolojilerini kullanabilme yeterliğine sahip olmaları gerekir. Okullar teknolojik olarak donatılmalı ve mevcut donanımlar güncelleştirilmelidir. Öğretmenlerin mesleklerine başladıktan sonra da kısa süreli hizmet içi eğitimlere alınmaları ve en azından bilişim teknolojilerini temel seviyede kullanabilme yeterliğine sahip olmaları gerekir. Eğitim yazılımlarında yaşanan sıkıntılar, yerli yazılıcılığın teşvik edilmesi gereği ortaya koymaktadır. Okul yöneticileri öğretmenlerin yeniliklerden haberdar olması ve takip edebilmeleri için gerekli çalışmaları titizlikle yürütmelidir. Okulunda bilişim araçları bulunmayan öğretmenlerin bu yeterliklere sahip olması oldukça güç görülmektedir. Bu yüzden okul yöneticilerinin bilişim teknolojilerine uyum ve kullanım konusunda bilgilendirilmeleri gerekli görülmektedir.

Can (2003) “Bolu ortaöğretim okulları yöneticilerinin teknolojik liderlik yeterlilikleri” adlı araştırmasında aşağıdaki bulgulara ulaşmıştır: Yöneticiler okullarda bilişim teknolojilerinin kullanımı konusunda olumlu görüş bildirmektedirler. Eğitim-öğretim isleri, büro isleri vb. gibi islerde bilişim teknolojilerinin kendilerine katkı sağladığını belirtmişlerdir. Okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin bilişim teknolojileri kullanmada yeterliklerinin artması gerektiği ve okulların daha fazla bilişim teknolojisi araçlarıyla donatılması gerektiği üzerinde durmuşlardır.

Girginler ve Özkul (2004) “Uzaktan eğitimde teknoloji seçimi” adlı araştırmalarında aşağıdaki bulgulara ulaşmışlardır. Uzaktan eğitim (UE) kurumları, farklı coğrafi uzaklıklardaki örgencilerine eğitim verebilmek için doğru teknolojik seçimi yapmak zorundadırlar. Teknolojilerin eğitim kurumlarında etkin kullanılması, doğru teknolojilerin seçimi ve başarılı bir planlamaya bağlıdır. Yeterli planlamaya sahip olmadan bilişim teknolojileri araçlarını kullanmak istenilen faydayı sağlayamayacaktır. Bu yüzden eğitim kurumlarının bünyelerinde yeterli bilişim teknolojilerini bulundurmasının yanı sıra, bu teknolojiyi kullanacak planlama, yeterlik ve öngörüye sahip olması gereklidir.

(18)

Oral (2004) “Öğretmen adaylarının internet kullanma durumları” adlı araştırmasında öğretmen adaylarının internete yönelik tutumları ile interneti kullanma amaçlarını belirlemeyi amaçlamıştır. Elde edilen bazı önemli bulgular söyle özetlenmiştir: Öğretmen adayları interneti sosyal etkileşim dışında etkin olarak kullanmaktadırlar. Özellikle araştırma yapmak ve öğretim materyallerine ulaşmak için öğretmen adayları interneti sıkça kullanmaktadırlar. Bu yüzden internette Türkçe sanal kütüphane ve bilgi kaynaklarının artırılması gerekmektedir. Ayrıca öğretmen adaylarının sosyal yönlerini geliştirecek internet sitelerinin ve forumların hızla artırılması gerekmektedir.

Torkul, Sezer ve Över (2005) “İnternet destekli öğretim sistemlerinde bilişim gereksinimlerinin belirlenmesi” adlı araştırmalarında bilişim gereksinimlerinin belirlenmesinin, bilişim sistemlerinin geliştirilmesinde çok önemli olduğu bilgisine ulaşmışlardır.

Kayabaşı (2005) “Sanal gerçeklik ve eğitim amaçlı kullanılması” adlı araştırmasında aşağıdaki bulgulara ulaşmıştır: Sanal gerçekliğin eğitim kurumlarında kullanımının artması, öğrencilerin günlük yasamda karsılaşabilecekleri olayları, gerçek ortamlarına yakın olarak zarar görmeden yasamalarına imkân sağlayacaktır. Sanal gerçeklik henüz okullarda yaygın olarak kullanılmamakla birlikte, bazı okul yöneticileri bu teknolojileri okullarına getirerek, örgencileri toplum yaşamına daha iyi hazırlamayı amaçlamaktadır.

Alkan Genç ve Tekedere (2006) “Bilgi ve iletişim teknolojilerinin eğitimde kullanımı için alt yapı ihtiyaçları ve yeni iletişim teknolojileri” adlı araştırmalarında gelişmiş teknolojilerin okullara girmesinin ve okullarda çokluortam kullanımının artmasının, teknik olarak bilgisayarların geliştirilmesi gerekliliğini doğurduğu bulgusuna ulaşmışlardır.

Demiraslan ve Koçak-Usluel (2005) “Bilgi ve iletişim teknolojilerinin öğrenme öğretme sürecine entegrasyonunda öğretmenlerin durumu” adlı araştırmalarında aşağıdaki bulgulara ulaşmıştır: Öğretmenlerin çoğu bilgisayar

(19)

kullanabilmektedir ve eğitim cd’lerini öğretim aracı olarak derslerine getirmeye başlamışlardır. Ancak yine de bilişim teknolojilerini pedagojik anlamda etkin olarak kullanmamaktadırlar. Bu sorunun öğretmenlere verilecek hizmet içi eğitimlerle ve okul yöneticilerinin bilişim teknolojilerini okullara getirme ve kullanma konusunda yeterli duruma getirilmesiyle asılacağı düşünülmektedir.

Köksal (2005) “İnternet kullanımı ve okul projeleri” adlı araştırmasında aşağıdaki bulgulara ulaşmıştır: Gerçekleştirilen projeler öğrencilerin teknolojiyi kullanma konusunda ne kadar istekli, başarılı ve de yaratıcı olduklarını gözler önüne sermektedir. Öğretmenlerin sadece lider, yönlendirici ve danışman olarak görev yaptığı bu çalışmalarda projenin araştırma bölümünün büyük bir kısmı ve de değerlendirmesi internet üzerinden gerçekleştirilmiştir.

Toprakçı (2005) “Türkiye’deki okul yöneticisi ve öğretmenlerin evlerindeki bilgisayarı mesleki amaçlı kullanım profilleri” adlı araştırmasında aşağıdaki bulgulara ulaşmıştır: Genel olarak öğretmen ve müdürlerin evlerindeki bilgisayarı mesleki amaçlı kullanma oranlarının düşük olduğu görülmektedir. Öğretmen ve müdürlerin “Mesleki amaçlı kullanım profili”nde sonuncu sıralarda gelmelerine rağmen internet ve e-posta’nın diğer program ve uygulamalara oranla bu kadar yüksek bir yüzdeliğe sahip olmaları ve ilk sıralarda gelmeleri dikkat çekici bir sonuç olarak gözükmektedir. Eğer internet, kopya etme mantıklı kullanılıyorsa, öğretmen veya müdürün yaratıcılığına zarar verebilir.

Özetle ilgili araştırmalarda genel olarak öğretmenlerin ve okul yöneticilerinin bilgisayar kullanma becerileri ele alınmış ve eğitimde bilişim teknolojilerinin kullanılması üzerine görüşler bildirilmiştir. Yöneticilerin bilişim teknolojilerini kullanmalarının ve bu konuda öğretmen ve öğrencilere rehberlik yapmalarının okuldaki bilişim teknolojisi araçlarının temini ve kullanımını artırdığı araştırma sonuçlarında ulaşılan sonuçlardandır. Okul yöneticileri ve öğretmenler genel olarak okulda bilişim teknolojilerini kullanmada olumlu görüş bildirmektedirler. Ancak araştırma sonuçları okul yöneticisi ve öğretmenlerin bilgisayar kullanma

(20)

becerilerinin artırılması ve okulların bilişim teknolojisi araçlarıyla donatılması gerektiğini göstermektedir.

Eğitimin kalitesinin artmasında teknolojiden daha fazla yararlanılması ve özellikle pedagojik anlamda bilişim teknolojilerinden etkin olarak faydalanılması gerekmektedir. Araştırmalar bilişim gereksinimlerinin belirlenmesi ve okuldaki bilişim teknolojisi araçlarının kullanımı için gerekli teknik altyapı ve güncellemelerin düzenli olarak yapılması gerektiğini ortaya koymaktadır.

(21)

BÖLÜM II

İLGİLİ ALANYAZIN

Bu bölümde, teknoloji ve eğitim ile ilgili kuramsal temellere yer verilmiştir.

2.1.Eğitim Yönetimi

Yönetim genel anlamda belli bir amacın gerçekleştirilmesi için bireylerin işbirliği yapmalarıdır. Bu anlamda yönetim, örgütün islerliğini sağlayacak her türlü yönetsel etkinlikleri yani kaynakların bir araya getirilmesini, eşgüdüm sağlanmasını, izlenecek yöntemleri ve denetimi içine alır (Gözübüyük, 1996, 1). Yönetici, bir örgütün amaçlarını gerçekleştirmek için var olan örgüt yapısını ve prosedürü kullanan kişidir (Aydın, 1994, 272).

Eğitim kurumlarının değişim hızına uyum sağlamaları, ortaya çıkan yeni sorunları, öncekinden farklı yöntemlerle çözecek eğitim ve okul yöneticilerini hazırlamaları zorunluluk arz etmektedir. Eğitim ve okul yöneticilerinin yeni yöntem ve teknikleri algılayıp uygulayabilecek şekilde yetiştirilmeleri gelmektedir. Öğretim süreçlerinde ve yönetim islerinde bilişim teknolojisi araçlarını kullanabilmek, veri güvenliği, ulaşılabilirliği ve arşivlenmesi açısından kolaylık sağlayacak ve eğitim kurumlarının kaliteli eğitim verme kapasitelerinin artmasında olumlu etki yapacaktır (Telem ve Buvitski, 1996).

Okul yöneticisinin görevleri değişmektedir ve bu görevler rollerindeki değişmeleri beraberinde getirmektedir. Okul yöneticilerinin bilişim teknolojilerinin kullanımında, takibinde ve bilişim teknolojisi araçlarının temininde önemli görevler düşmektedir (Telem, 1997).

Eğitim yöneticileri, bilgi toplumuna ayak uydurabilecek ve katkı sağlayacak bireyleri yetiştirebilmek için gerekli bilgi ve ön görüye sahip olmalı, liderlik özelliklerine teknolojik liderliği de eklemelidirler (Haughey, 2006).

(22)

Bilgi toplumu, stratejik yönetim anlayışı ve isletme yönetimi anlayışındaki değişmelerin eğitim örgütlerine de yansıması doğal gözükmektedir. Bilgi toplumunun en açık göstergelerinden biri bilgisayarların her alanda kullanılmasıdır. Bilginin üretildiği, öğretildiği ve sunulduğu yerler olarak eğitim örgütleri, bilgi toplumunun vazgeçilmez kurumlarıdır. Ancak öğretim hizmetlerinin okullardan başka, isletmeler, gönüllü kuruluşlar ve her kesimin görevleri arasına girdiği, diplomaların pasaport gibi kısa bir dönem için (5-10 yıl) geçerli olacağı, sistemli bir bilgi tazelemenin eğitimi alınmadan göreve devamın mümkün olamayacağı bir döneme girilmektedir (Bilgen, 1996, 5).

Toplumdaki çeşitli kurum ve kuruluşlar bireyleri yetiştirmek için çeşitli görevler üstlenirler. Bireylere, teknoloji ve bilgi okuryazarlığı becerileri formal ve informal eğitim yoluyla iki biçimde kazandırılabilir. Sekil 1. bu süreci özetlemektedir.

Sekil 1. Teknoloji ve Bilgi Okuryazarlığı Becerilerinin Kazandırılması Süreci

Kaynak: Akkoyunlu 2003.

FORMAL EĞİTİM

• İlköğretim

• Ortaöğretim

• Yüksek

Öğretim

İNFORMAL EĞİTİM

• Hizmet-içi

Eğitimler

• Halk Eğitim

Merkezleri

ECDL Sertifikası/ e-Beceri Pasaportu/Teknoloji/Bilgi Okuryazarlığı Sertifikası

(23)

2.2.Teknoloji

Teknolojinin hayıtımıza girişi ve etkileri çok hızlı ve değişken olmaktadır. Beyaz eşyalar, cep telefonları, bilgisayarlar ve internet yaşamımızın vazgeçilmez unsurları hâline gelmiştir. Hayatımızı ve eğitimimizi etkileyen bu teknolojik gelişmeler karşısında kayıtsız kalmak ya da teknolojiyi kullanmayı reddetmek neredeyse imkânsız hale gelmektedir.

Ünlü gelecek bilimci Toffler (1981, 32-33), tarih boyunca görülen önemli dönüm noktalarından bahsederken, ana hatlarıyla iki önemli dönüşümün gerçekleştiğini ve üçüncü dönemin fiilen yaşanmakta olduğunu belirtmektedir. Bu yaklaşıma göre, toplumsal gelişmenin ilk dönüm noktası tarımın ortaya çıkması, ikincisi ise sanayi devrimidir. Bunları tarihin belli bir anında olup bitmiş iki ayrı olay olarak değil, belirli hıza sahip bir değişiklik dalgası olarak görmek daha doğrudur. Şu an içinde bulunduğumuz teknoloji ve bilişim çağının etkilerinin ise ne zaman ve ne şekilde başka bir dalga ile son bulacağı kestirilememektedir.

Teknoloji, günümüzde daha çok yüksek nitelikte bilimsel bilgi ve teknik içeren ürünler olarak algılanmaktadır. Günlük hayatımızda karşımıza bu şekilde çıkmakta olsa da, teknoloji teknik bilginin yaşama geçirilmesini öngören tüm toplumsal ve ekonomik etkinlikler ve örgütlenmeleri de kapsayan bir alandır (Goetsch, 1984, 192).

Yarman’a göre (1989, 5), insanoğlunun yüz milyonlarca yıllık “teknoloji serüveni” iki fiille özetlenebilmektedir: anlamak ve yaratmak. Bu sonuca ulaşırken Yarman(1989, 5) şöyle bir açıklamada bulunmaktadır: “Bağdan üzüm toplamak, üzümden de üzüm suyu çıkartmak üretim karakteridir. Oysa tekerleği tasarlayıp iki tekerlek üzerinde ve bir at peşinde araba yürütmek tamamen başka bir şeydir. Birincisine keşif, ikincisine icat diyebiliriz.” İnsanoğlu termodinamik yasalarını keşfetmiştir; buhar makinesini ise yoktan var etmiştir, yaratmıştır. Var olanı anlamak, temel bilimcinin işidir. Bir şeyi; edinilmiş bilgiden hareketle ve yoktan var etmekse mühendisin işidir.

(24)

2.2.1.Eğitim ve Teknoloji

Bilimsel ve teknolojik gelişmelerin hızla ilerlemesi; eğitimde yeniliklerin doğmasına, var olanların da modern teknolojik araçlar vasıtasıyla daha da hızlanmasına neden olmuştur. Dolayısıyla eğitimde yeni yapılanmış kurumlar ve olguların gelişmesi sağlanmıştır.

Eğitim açısından teknoloji, öğretimin amacı değil ancak ona yardımcı bir kavramdır. Eğitim teknolojisi; teknolojinin araç olarak kullanımından çok, öğrenme sürecini geliştirmek için oluşturulan her türlü sistemi, tekniği ve yardımı içerir (Demirel, Seferoğlu ve Yağcı, 2001, 10).

Bilişim teknolojileri içinde bulunulan sayısal çağda herkese ve özellikle örgencilere yeni ve heyecan verici olanaklar sağlayarak, öğrenme ve öğretme yöntemlerini değiştirmektedir (Aytaç, 2006).

Toplumların gelişmişlik düzeyleri ürettikleri bilim ve teknoloji ile ölçülmektedir. Bunun gerçekleşmesi de eğitime bağlıdır. Bilişim teknolojilerindeki yenililikler, eğitimi de etkilemektedir. Eğitimin bilişim teknolojileri araçlarını kullanması, çağa ayak uydurabilmek için önemli görülmektedir (Kayabası, 2005).

Teknolojinin eğitim sürecinde kullanılmasının başlıca yararları Akkoyunlu (1998,115) tarafından şöyle sıralanmıştır:

Teknoloji;

• Öğrenmenin niteliğini arttırır,

• Öğrencilerin ve öğretmenlerin hedefe ulaşmak için harcadıkları zamanı azaltır,

• Öğretmenin etkinliğini arttırır,

• Niteliğini düşürmeden eğitimin maliyetini düşürür, • Öğrenmeyi, öğrenme ortamında etkin kılar.

(25)

Kişisel bilgisayarların günlük yaşantımıza girmesi internet ve iletişim teknolojilerine yönelik uygulamaları düşünsel boyuttan gerçek yaşantıya dönüştürmüştür (Altun, 2005). Okul yönetiminde ve sınıf içi etkinliklerde internet kullanımı hızla artmaktadır. Okul yöneticileri yazışmalar, okul tanıtımı, öğrenci izlemesi gibi işlerde interneti kullanırken, öğretmenler de öğrenme- öğretme faaliyetlerinin daha etkin yapılabilmesi ve öğretim materyali temin etmede interneti kullanabilmektedirler. Bilişim teknolojilerini öğretmenlerin bilmesi kaçınılmaz bir zorunluluk durumuna gelmiştir. Öğrencilerine önder olmak durumundaki öğretmenler, statülerini koruyabilmek için bilişim teknolojilerini kullanma konusunda yeterli durumda olmalıdırlar (Karslı , 2008).

Teknoloji okulların karşı karşıya kaldığı sosyal ve ekonomik problemlere çözüm üretecek araçlar toplamı değildir. Teknolojinin okulda etkin kullanımı, bireysel ve örgütsel üretkenliğin arttırılmasında bir araç olarak görülmektedir (Turan, 2002: 272).

Teknolojinin ve dolayısıyla bilgisayarların eğitimde kullanılması okul yöneticilerinin bu alandaki bilgi ve becerilerini etkilemektedir. Okul yöneticileri teknoloji konusunda okul yönetimi açısından yeterli bilgi ve beceriye sahip olmayı öğrenmelidir.

2.2.2.Okul Yönetimi ve Teknoloji

Okul yöneticisinin, okul yönetiminde bir liderlik rolü üstlenmesi günümüzde önemli bir nitelik haline gelmiştir. Liderlik kavramı, insanları etkileme, belli amaçlar doğrultusunda yönlendirme ve böylelikle insanların gücünden yararlanmadır. Artık yöneticilik ve liderlik farklı anlamlar ifade etmekte ve okul yöneticiliğinden çok okul liderliği kavramı tercih edilmektedir (Şişman, 2000).

Okul yöneticileri, bilgisayarların okula aktarımı ve etkin kullanımı konusunda sorumluluğu üzerinde taşıyan kişilerin başında gelmektedir. Daha doğrusu

(26)

bilgisayarların okullarda etkin kullanımı başka bir ifadeyle, “elektronik okul”un oluşturulması için özellikle çevresel baskılar, eğitim yöneticilerine yeni görevler yüklemektedir. Teknolojilerin alımı, bilgisayar laboratuarlarının oluşturulması, öğretmenlerin bu konuda eğitimlerinin sağlanması, bilgisayar eğitimi görmüş öğretmenlerin sisteme kazandırılması ve teknolojinin etkin bir biçimde okul yönetiminde kullanılması bu yeni görevlerden bazılarıdır. Bilgisayarların okul yönetiminde, ayrıca sınıflarda etkin bir biçimde nasıl kullanılabileceği, okulda kullanılan “yazılımlar”ın nasıl değerlendirilmesi gerektiği, okulun ve bireysel üretkenliğin artırılmasında bilgisayarların rolü, teknolojideki yeni gelişmeler ve bu gelişmelerin okula yansımaları, eğitim yöneticilerini bu alanlarda bazı becerilere sahip olmaya zorlamıştır. Ancak bilgisayarların okulların karşı karşıya kaldığı sosyal ve ekonomik problemlere çözüm üretecek araçlar toplamı olarak değil, okulda etkin kullanımları sayesinde bireysel ve örgütsel üretkenliğin artırılmasında bir araç olarak görülmesi daha yerinde olacaktır (Turan, 2002, 271- 272).

Okul yöneticilerinin iyi bir değişim lideri, iyi bir eğitim ve öğretim lideri olmalarının yanında onların rolüne hızlı teknolojik değişimlere paralel olarak iyi bir teknolojik yeterliğe sahip olmaları da eklenmiştir. Teknoloji yeterliğine sahip olmak için, okul yöneticilerinin teknolojiyi tanıması, anlaması, uygulamalarını bilmesi ve benimsemesi gerekir. MacNeil ve Delafield‟e (1998) göre, okul yöneticilerinin önemli rolleri arasında teknoloji yeterliğine sahip olma beceri ve davranış özellikleri bulunmalıdır. Bunun yanı sıra, gelişen teknoloji yeterliği ile bütünleşen teknolojik liderlik, okul yöneticilerine hem okul yönetimini hem de personelini geliştirmede farklı bir bakış açısı kazandıracağından dolayı önemlidir (Akt: Akbaba, 2002, 8).

Artık bilgisayarlar okul yönetimince bilgiye ulaşım ve diğer yönetim islerinde sıkça kullanılmaktadır. Bu kullanım alanları Tablo 1’de gösterilmiştir.

(27)

Tablo 1. Okul Yönetiminde Bilgisayar Kullanımı

Öğrenci İşleri

1. Öğrenci programları 2. Not raporları

3. Devam çizelgeleri

4. Öğrenci ve ailelere ilişkin demografik bilgiler

5. Sağlık ve rehberlik kayıtları 6. Öğretim sürecine ilişkin bilgiler 7. Sınavlar

8. Kayıt kabul ve okul ücretleri

Personel İsleri 9. Maaşlar 10. Personel dosyaları 11. Görev dağılımları 12. Sertifika/Diploma kayıtları 13. Sağlık/Özlük kayıtları

14. Vergi iadeleri ve benzeri personel isleri

Mali İşler

15. Bütçe isleri

16. Gelir-gider defterleri 17. Gelirler ve ödemeler 18. Satın alma isleri

19. Personel maaş ve benzeri ödeme analizleri

Binalar ve Araçlar

20. Mekân kullanımı ve sınıf dağılımları 21. Envanterler

22. Bakım programları

23. Enerji yönetimi ve kontrolü Araştırma ve Planlama İşleri 24. Bütçe analizleri

25. Tasıma hizmetleri 26. İstatiksel analizler 27. Test madde analizleri 28. Proje planlama ve kontrol

Büro İşleri

29. Kelime-işlem 30. Veri tabanı

31. Elektronik ve sesli posta 32. Masaüstü yayıncılık 33. Sunu grafikleri 34. Spreadsheets Kütüphane İşleri 35. Ödünç verme 36. Katalog 37. On-line araştırma 38. Saklama ve satın alma

Kaynak: Turan, 2002, 274.

Eğitim ihtiyaçlarına paralel olarak bilgisayarların kullanım alanları da farklılaşmaktadır. Bilgisayarların okullarda büro, personel gibi işlemlerde kullanılması özellikle okul yönetiminin üzerine düsen ağırlığı büyük ölçüde azalmaktadır. Okul yöneticileri daha önceden zamanlarının çoğunu büro işlemlerine harcamalarına rağmen, bilişim teknolojisi araçlarının kullanımın artmasıyla birlikte zamanlarının büyük bölümlerini okuldaki eğitim-öğretim faaliyetlerine ayırabilmektedirler. Böylece okuldaki eğitimin kalitesi ve standartları da yükselmektedir. Buna bağlı olarak da eğitim kurumlarında bilgisayarların sadece öğretmenler ve örgenciler tarafından kullanılmadığı ortaya çıkmaktadır (Akbaba ve Altun, 2000, 11).

(28)

Eğitimde Teknoloji Uluslarası Derneği (ISTE) yeni toplumsal yapı içerisinde öğretmenlerin temel bilgi teknolojileri bilgi ve becerilerinin alt sınırlarını (standartlarını) belirlemiş ve kurumlara bu bilgi ve becerilerin ivedilikle geliştirilmesi yönünde önerilerde bulunmuştur (ISTE, 2000). ISTE öğretmenlerle birlikte okul yöneticilerinin teknoloji kullanımı için de çeşitli standartlar geliştirmiştir. Buna göre okullardaki değişimi başlatmak, gerçekleştirmek ve yönetmek için bilgi toplumundaki okul modelini anlamış, okulların karmaşık gereksinimlerini teknolojik kaynaklarla karşılayabilen, yeni okul yapısında verimliliği artırmak için çözümler üretebilen ve kurumun geleceğine yönelik kararlar oluşturabilen okul yöneticileri hedeflenmektedir (SIF, 2002 ve ISTE, 2001). Avrupa Topluluğu topluluğa bağlı tüm ülkelerdeki okulları internete bağlamayı hedef olarak seçmiştir. Bu hedefin gerçekleşmesinden sonra yine internet üzerinden okulları birbirine bağlamak ve eğitimin her alanında bilgi teknolojileri kullanmak için planlar amaçlanmaktadır (European Commission, 2000).

Türkiye Bilişim Şurası Eğitim Çalışma Grubu raporunda “toplumun düşünme, öğrenme ve iletişim alışkanlıklarının geleceğin gereksinimlerine göre bilişim teknolojileriyle değiştirilmesi” yönünde bir yapılanmaya gidilmesi belirtilmiştir. Bu doğrultuda saptanan temel hedefler arasında;

1. Okulların kendi aralarında ve çevrelerindeki dünya ile bağlantılarını kurmak,

2. Yeni eğitim yöntemleri kullanarak eğitimde etkinliği ve verimliliği artırmak ve

3. Milli Eğitim Sisteminin yönetimsel mükemmeliyetini sağlamak yer almıştır.

Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığının 4306 sayılı yasayla düzenlemeye gittiği eğitim sisteminde bir takım yenilikler yapmak için uygulamaya koyduğu temel eğitim programı çerçevesinde bilgi teknolojileriyle ilgili birçok hedef belirlenmiştir. Bunlar arasında;

1. Öğretmen ve öğrencileri bilgisayar okur-yazarı yapmak; 2. 15 bin okula bilgi teknolojisi sınıfı kurmak;

(29)

3. 18 bin bilgi teknolojisi koordinatörünün eğitimini gerçekleştirmek;

4. 200 bin eğitim personelinin bilgisayar okur-yazarlığı konusunda eğitimini yapmak” yer almaktadır (MEB, 2000).

Bailey ve Lumley (1997), teknoloji liderinin birçok beceriye sahip olması gerektiğini vurgulamışlardır. Bunlar (Akt: Akbaba, 2002):

1- Teknoloji becerileri; lider, teknolojiyi model almalıdır.

2- İnsanlarla iletişim becerisi, lider yeni teknolojinin uygulanmasında ve öğretilmesinde diğer insanlarla çalışmayı öğrenmelidir.

3- Program becerisi; liderler teknolojiyi diğer disiplinlere nasıl entegre edeceklerini bilmelidirler.

4- Personel geliştirme becerileri; liderler, teknolojiyi kullanacak kişilerin eğitilmesinin önemini anlamalıdırlar.

5- Liderliği öğrenmek; liderler, teknolojinin eğitime uygulanmasında “büyük resmi” görebilmelidirler.

2.3.Teknoloji Liderliği

Liderlik belli bir ortamda bir bireyle grubun diğer üyeleri arasında oldukça dinamik bir ilişkidir. Liderin kişisel özeliklerinden çok, yaptıkları önem taşır (Aydın, 2000, 246). Lider, örgütün amaçları doğrultusunda yaşamasını, gelişmesini sağlamada yaratıcı, başlatıcı rol oynayan bireydir (Başar, 2000, 39). Liderin sahip olması gereken özeliklerden biri olan teknik güç, daha çok okul yönetim süreçlerini kapsamakta olup teknik yönden yeterli lider, “yönetim mühendisliği” rolü üzerinde durmakta; bu rol, temel konular olarak, zaman yönetimi, teknoloji, planlama, örgütsel yapı, örgütleme, eşgüdüm vb. öğe ve süreçler üzerinde yoğunlaşmaktadır. Temel amaç, örgütsel verimliliği en üst düzeyde gerçekleştirmektedir (Şişman, 2002, 12).

(30)

Çağdaş bir okul yöneticisi, kapsamlı bir insan bilgisine ulaşmış, etkili iletişim becerisine sahip, liderlik özellikleri baskın, ana dilini doğru ve güzel kullanabilen, felsefe, matematik, uygarlık tarihi konularında eğitim görmüş, yabancı dil bilen, iletişim teknolojisine hâkim, bilgiyi yöneten, beden ve ruh yönünden sağlıklı, eğitime inanmış olmalıdır (Erdoğan, 2003, 93).

Öğretim teknolojisi ve özellikle bilgisayarlar, okul sistemlerinde önemli rol oynamaktadır. Sınıfta kullanılan teknolojilerin sonucunun belirsiz olduğu ve başarı durumunun kesin olarak hesaplanmasının zor olduğu söylenebilir. Eğitimde teknoloji etkisinin analizi; teknolojinin kullanım biçiminin, teknolojinin gerçek özelliklerinden daha önemli olduğu üzerinde durulmaktadır (Kearsley ve Lynch, 1994, 1).

Endüstri çağından bilgi çağına geçişin ancak okul müdürlerinin aktif liderliğiyle gerçekleşeceği vurgulanmaktadır. Bunun yanısıra, okul müdürlerinin ve okuldaki diğer yöneticilerin bilgisayarların yenileşmeye yönelik kullanımında aktif destek sağlamayı kabul etmeleri gerektiği de söylenebilir (Altun, 2004, 51).

Eğitim süreci ile teknolojinin bütünleşme sürecinde, okul lideri önemli bir görev üstlenmektedir. Bu değişikliği yapacak kimse kökleşmiş durumlarla karşılaşacaktır. Okulun yenilenmesi ve etkin hale geçmesi için yapılacak yenilenme sürecinde, okul yöneticisi önemli bir rol üstlenmektedir (Kearsley ve Lynch, 1994, 2). Liderler inanç ve değerlerin paylaşımında birleşip, teknik ve sosyal destek yapılarıyla oluşan kültürel sistemin devamını sağlarlar. Teknoloji lideri, belirlenen eğitim problemlerine teknik çözümler bulma konusunda ve çözümün başarısından emin olmak için teorik, politik ve ekonomik destek yapılarının kurulması konusunda becerili olmalıdır (Kearsley ve Lynch, 1994, 3). Avolio ve diğerleri “e-liderlik” diye bir kavramı, teknoloji bütenleşme sürecine rehberlik eden eğitim liderini tanımlamak için kullanmıştır. E-lider, insan ve bilgi teknolojileri arasındaki bileşenleri düzenlemekle yükümlüdür (Scanga, 2003, 3).

Liderlik genellikle değişikliklerle ilişkili olurken, teknoloji liderliği ise özellikle yeni prosedür, politika ve durumlarla ilgilenir. Teknoloji liderliğinde bir

(31)

diğer önemli etmen ise teknolojinin bu değişiklikleri nasıl ürettiğini açıklamak ve geliştirmektir.

Casey (1995) teknolojinin etkin kullanımının, donanım ve yazılıma yatırım yapılmasının yanı sıra, etkili liderlik gerektirdiğini de vurgulamaktadır. Okul müdürünün rolü bilgisayarlardan eğitim amaçlı nasıl yararlanılacağını bilebilmesidir. Okul müdürleri, en azından bilgisayarların ve diğer teknolojilerin eğitime sunduklarından haberdar olurlarsa, onların kullanımını destekleyebileceklerini, öğretmenlere liderlikte model olabileceklerini veya isteyen öğretmenlerle liderliği paylaşabileceklerini belirtmektedir (Altun, 2004, 51).

Teknoloji liderleri, eğitim ve öğretim için kullanılan metotların gelişen teknoloji ile desteklenerek geliştirilmesinin önemini kavramalı ve bunun için teknolojik gelişmeleri takip ederek devamlı öğrenmelerinin önemli olduğu söylenebilir. Bailey ve Lumley teknoloji liderlerinin bazı becerilere sahip olmaları gerektiğini ileri sürmektedir. Bunlar:

1. Teknolojik liderlik becerileri, güçlü teknoloji temellere oturmalı ve teknoloji model olarak kullanmalıdır.

2. Teknoloji liderleri yeni teknolojileri okulda bulunan eğitim çalışanları gibi kullanmayı öğrenmeli ve personellerine de öğretmelidirler.

3. Teknoloji liderleri eğitim programlarını ve diğer disiplinlerle teknolojiyi bütünleştirmek için gerekli disiplinli becerilere sahip olmalıdırlar.

4. Personel geliştirmede teknoloji kullanmanın önemini anlamalıdırlar.

5. Devamlı liderliği öğrenmelidirler. Öğrenmede ve öğretmede teknolojiyi kullanmalı ve kullanılması için çalışanlarını güdülemelidirler (Bailey, 1996, 4).

Okulları bilgi çağına götürmede karşılaşılan en büyük engel, vizyoner liderliğin olmayışıdır. Eğer teknoloji başarılı bir şekilde eğitim örgütleriyle birleşecekse, güçlü bir liderliğin okul ve üst yönetim örgütlerinde var olması gerekir. Teknolojik liderin, teknolojik yenilik ve gelişmeleri algılayabilmesi kadar, toplumsal değişmelerin de farkında olması gerekir. Öğretmenlerin teknolojik bütünleşmede

(32)

önemli bir rol üstlenmelerinin yanı sıra, örgütün kaynağa olan gereksiniminde üst yönetimlerin destekleyici ve vizyoner bir liderlik anlayışına sahip olmaları da gerekir. Okullarda teknolojik devrimi gerçekleştirmede en büyük engel belirli bir planlamanın olmayışıdır (Efe, 2001, 46).

Liderlikle ilgili güncel ve geleneksel görüşler liderin karizmasını ve kişisel gücünü vurgulamaktadır fakat liderliğin bir başka modeli, katılımcılar arasındaki ilişki, liderin karmaşık değişikliklerle baş edebilme yeteneği ve örgüt için devamlılığı olan bir eğitim kültürü oluşturup oluşturmadığına odaklanmaktadır. Okullarda, iletişim teknolojisi ve elektronik bilgi konusunda karar verme, özellikle bu üç gücün süreçte nasıl rol oynayacağını analiz etmede önem taşımaktadır. Okullarını bir öğrenim örgütü olarak gören teknoloji liderleri olan öğretmen ve yöneticiler sadece hedef belirleyip, aktiviteleri koordine etmezler aynı zamanda kendi öğrenim süreçlerine katılırlar ve bunu tasarımını gerçekleştirirler. Sonuç olarak, teknolojik liderliği kişisellikten çok karakteristik bir özellik olarak görmek gerektiği söylenebilir.

2.3.1.Teknoloji Liderliğinin Beceri Düzeyleri

Teknoloji için özel liderlik becerilerini belirlemek için farklı seviyelere ve rollere odaklanmak önemlidir. Collis gerekli olan bu becerileri beş seviyede listelemiştir. Bunlar Ülke Geneli, Bölge, Müdür (yönetici), öğretmen ve teknoloji uzmanı olarak tanımlanmıştır (Kearsley ve Lynch, 1994, 2).

Buradaki önemli noktalardan bir tanesi ise, bu seviyeleri incelemek için liderlerin yönetici olmasına gerek olmamasıdır. Aslında, birçok eğitimsel teknoloji lideri teknoloji kullanımında personel, öğrenci ve öğretmenleri destekleyen, cesaretlendiren ve bu sorumluluğu kendiliğinden kabul eden öğretmenlerin arasından çıkmaktadır. Bir diğer önemli nokta ise liderliğin sadece bireylerden gelmemesidir.

(33)

Örgütler, gelişim grupları, destek grupları, teknoloji merkezli gruplar ve derneklerde liderlik alanında rol oynarlar.

Belirli örgüt seviyelerinde yönetimsel olarak bazı fonksiyonlar olmasına rağmen liderlik tüm organizasyon seviyelerinde paylaşılır. Örgütsel kararların son aşamasında “Liderlik Beceri Düzeylerinden” yararlanılması, kararların kalıcılığı ve devamlılığı açısından etkilidir. Bu kavramsal çerçeve, eğitim teknolojisini kendi okullarında yeni kullanmaya başlayan gelişmekte olan ülkelere de yol gösterebilir. Aşağıda bu seviyeler verilmeye çalışılmıştır (Kearsley ve Lynch, 1994, 6).

I. Devlet Seviyesinde

1. Bölgeler arasında bilgi işlem için genel bir biçim oluşturulması. 2. Bireysel teknoloji merkezlerini desteklemek.

3. Ülke çapında eğitimsel bilgisayar ağı oluşturmak. 4. Okullarda gerçekleşen değerlendirmeleri kaydetmek. 5. Teknolojide öğretmen eğitimi için standartlar belirlemek.

6. Telif haklarıyla ilgili yasaları oluşturmak ve gerekli düzenlemeleri yapmak. 7. Toplum tarafından bilgisayar kullanım için vergi indirimleri yapmak.

II. Bölge Seviyesinde

1. Okullarda teknoloji kullanımı için özel hedefler belirlemek.

2. Teknoloji kullanımıyla ilgili olarak okulların tüm seviyeleri arasında iletişim kurmak ve bütünleşme sağlamak, ayrıca yazılım ve donanım alımını koordine etmek. 3. Öğretmen ve personel eğitimlerini planlamak ve yönetmek.

4. Bölge çapında yönetimsel bilgisayar kullanımını koordine etmek. 5. Bölge ihtiyaçlarına uygun ekipmanları ve özel hizmetleri sağlamak

III. Müdürler Seviyesinde

1. Teknoloji kaynakları için eşit erişim ve fırsat sağlamak. 2. Bilgisayarın etik açıdan kullanımı için kuralları oluşturmak. 3. Bilgisayarın kullanımı için uygun koşulları sağlamak. 4. Okullarda teknoloji kullanımına öncelik tanımak. 5. Teknoloji eğitim için gerekli zamanı belirlemek.

(34)

7. Teknoloji için fon kaynakları araştırmak.

IV. Öğretmenler Seviyesinde

1. Teknolojinin uygulanması için öğretim tekniklerini kullanmak. 2. Teknoloji konusunda aileyi cesaretlendirmek.

3. Teknoloji uygulamaları ile öğrenci ihtiyaçlarını eşleştirmek. 4. Öğrencilerin işbirliği içinde çalışmasını sağlamak.

5. Müfredat programı araştırmak.

V. Teknoloji Uzmanı Seviyesinde

1. Öğretmenlere ve personele gerekli kişisel desteği sağlamak. 2. Teknolojinin yeni uygulamalarını geliştirmek.

3. Teknolojinin çözebileceği eğitimsel problemleri belirlemek. 4. Teknolojiyle gelişmeyle ilgili bilgileri yaymak.

5. Telif hakkı gibi etik davranışları yaymak. 6. Yeni yazılım ve donanımları tanıtmak. 7. Donanım ve yazılım sorunlarını gidermek.

2.3.2.Teknoloji Liderliğinin Sonuçları

İyi bir teknoloji liderliğinin sağladığı yararlar şunlardır (Kearsley ve Lynch, 1994, 3);

1. Öğrencilerin gerçekleştirdiği akademik başarı. 2. Öğrencilerin devamsızlık sorunun azaltılması.

3. Öğrencilere mesleki yönlendirmenin daha etkin olması. 4. Daha verimli yönetimsel işlemler.

5. Öğretmenlerin ve personelin tükenmişliğinin azaltılması.

Belirli öğrenme durumlarında, teknoloji kullanımının öğrencilerin başarısını arttırdığı söylenebilir. Ayrıca, teknoloji kullanımı öğrencilere daha anlamlı ve ilginç öğrenme aktiviteleri sunar. Bu sonuç, teknolojinin neden öğrencilerin devamsızlığını azatlığını açıklayabilir. Eğer öğrenciler okulu daha motive edici ve uygun bulurlarsa,

(35)

okulda daha sık ve uzun kalırlar. Sınıfta teknoloji kullanımı, öğrencilerin, işverenlerin ihtiyacını karşılamalarını sağlar. Örneğin, öğrenciler Office Paketi Programlarını okulda öğrendikleri takdirde, işgücüne daha iyi hazırlanmış olurlar.

Teknoloji kullanımının yönetimsel alanda; görsel test puanlama sistemlerinin, sınıf puanlama sistemlerini, öğrenci kayıtlarını hızlandırdığını gösterir. Kelime işlemci ve masaüstü yayıncılık sistemleri birçok alanda maliyetin ve zamanın azaltılmasını sağlar (Kearsley ve Lynch, 1994, 3).

Teknolojinin, öğretmen ve personelin mesleklerine motivasyon ve heyecan kattığı söylenebilir. Bu motivasyon öğretim ve yönetim alanında heyecan ve ilginin yenilenmesi sağlar. Fakat bu yararın olumsuz bir etkisi, özel sektör alanında bulunan teknoloji firmaların iyi yetişmiş eğitim personelini kendi bünyelerine katması olduğu söylenebilir (Kearsley ve Lynch, 1994, 4).

Eğitimde teknoloji kullanımıyla ilgili problemlerin yetersiz teknoloji kullanımından kaynaklandığı söylenebilir. Bu problemler; (Kearsley ve Lynch, 1994)

1. Teknolojinin nasıl kullanılacağı hakkında yeterli bilgiye sahip olmamak. 2. Uygulanması gereken teknoloji için gerekli olan zaman ve fonun eksikliği 3. Teknolojinin amacı dışında kullanılması.

4. Teknolojiye erişim konusunda, teknolojiyi daha çok ve daha az kullanan grupların oluşturulması.

5. Mekândan kaynaklanan sorunlar nedeniyle teknoloji kullanımının sınırlı gerçekleşmesi

6. Teknoloji alanındaki olumsuz tutumların sonucunda oluşan eksik eğitimsel sonuçlar.

7. Potansiyel kullanıcıların açığa çıkardığı direnç.

Teknolojinin nasıl kullanılacağı hakkındaki yetersiz bilginin eğitimin her seviyesinde bulunduğu söylenebilir. Yeterli eğitimin sağlanmamasının başarısızlığın altında yatan bir sebep olduğu düşünülebilir. Yeni programların öğrenilmesi için gerekli olan zaman ayrılmamaktadır. Eski alışkanlıkları devam ettirme isteği, bu konuda bir direnç olarak ortaya çıkabilir.

(36)

Bir diğer problem, uygulanması gereken teknoloji için gerekli olan zaman ve fonun eksikliğidir. Bunun genellikle eksik planlama ve deneyimsizlik sonucu ortaya çıktığı söylenebilir. Teknolojinin başarıyla uygulanması başlangıçta tahmin edilenden daha fazla zaman ve para gerektirebilir. Örneğin, bir okulda yerel bir bölge ağı kurumak istendiğinde, var olan yazılımla birlikte kablolama ve eş zamanlı bir çalışma için yapısal bir değişim gerekir. Bilgisayar donanım ve ekipmanları elde edildiğinde, ek güvenlik, sigorta ve klima maliyetleri önceden tahmin edilemeyebilir.

Önceden tahmin edilemeyen sorunlardan bir diğeri ise teknolojinin kendi amacına yönelik kullanımı için gerekli olan adaptasyonudur. Özel teknoloji uygulaması, gerçek okul ihtiyaçlarına cevap vermemesine rağmen, okul idaresinin özel meraklarını ve ihtiyaçlarını karşılamak için kullanılabilir. Öğretmenler, personel ve öğrenciler kendileri için bir değeri olmayan teknolojileri kullanmak zorunda kalabilirler.

Etkili bir planlama yapılmazsa, teknolojiye erişim konusunda sorunlar ortaya çıkabilir. Örneğin, bilgisayarlar matematik bölümündeki başarılı ve yetenekli öğrenciler için kullanıldığında, okulun geri kalan grubu için bilgisayar kaynaklarına erişim kısıtlanmış olabilir. Etkili bir planlama ile sorunlu ve başarısız öğrenciler için iyileştirici ve öğrenme amaçlı alternatif laboratuar ve imkânlar oluşturulabilir (Kearsley ve Lynch, 1994, 4).

Teknoloji liderliğinin sonucu konusunda temel nokta, teknoloji liderlik becerilerine sahip olmanın gerekliliğidir. Böylelikle teknolojinin yararlarına inanılır ve olası çıkabilecek sorunlardan kaçınılmış olunur. Önemli bir diğer nokta, teknoloji söz konusu olduğunda eğitim liderlerinin yetersizliği ortaya çıktığı ve özel teknoloji bilgisinin edinilmesinin gerekliliği olduğu söylenebilir (Kearsley ve Lynch, 1994, 4).

(37)

2.3.3.Teknoloji Liderliği Eğitimi

Eğitimde bilgisayar ve teknoloji uygulamalarından bir tanesi öğretim teknolojisidir. Eğer okul müdürü, etkili bir öğretim liderliği yapmak istiyorsa, öğretim teknolojisine hâkim olması gerektiği söylenebilir (Bozeman ve Spuck, 1991, 516). Teknoloji liderliği eğitiminin, okul, bölge eğitim temsilcileri ve uzman örgütler çerçevesinde düşünülmesi gerektiği ifade edilebilir. Önemli olan bu üç unsurun birlikte eşgüdüm içinde çalışmasıdır (Kearsley ve Lynch, 1994, 5).

Birçok ülkede olduğu gibi, Türkiye’de de bilgisayarların okullarda kullanılması ve bilgi toplumunun yakalanması amacıyla temel adımların atılması yönünde projeler gerçekleştirilmektedir. Ancak, bilgisayarın okullara girişi oldukça yenidir ve öğretmen ve yöneticilerin bilgisayarı kullanmaya dönük sistemli yetiştirilmesi oldukça sınırlı faaliyetlerle yapılmaktadır. Öğretmenlerin ve yöneticilerin mezun oldukları eğitim fakültelerinden aldıkları birkaç kredilik ders, Milli Eğitim Bakanlığına (MEB) bağlı Halk Eğitim Merkezlerinden veya özel dershanelerden alınan kurs ve MEB’ce yetiştirilerek okullara eğitim vermek üzere gönderilen Formatör öğretmenlerin semineri ve MEB Hizmet-içi Daire Başkanlığı’nca verilen kurslarla sınırlı gözükmektedir (Toprakçı, 2005, 2).

Öğretmenler teknolojiyle ilgili eğitimlerini, üniversite öğrenim sıralarında veya hizmet içi eğitimler sırasında almaktadır. Fakat bu eğitimler, uygulamaya yönelik olmakta, teknoloji liderliği çerçevesinde bir eğitim alınmamaktadır. Bu nedenle, okul sisteminde teknoloji deneyimi olan öğretmenler bile teknoloji liderliği konusunda geçerli bir eğitime sahip değildir. Öğretim teknolojisi alanında daha önce eğitim almış bir öğretmen, diğer uygulamaları kendi araştırarak öğrenebilir (Kearsley ve Lynch, 1994, 5).

Teknoloji liderliği için önemli olan bir alan ise; varolan ve yeni oluşan teknolojiyi değerlendirebilme yeteneğidir. Örneğin, alışagelmiş teknoloji kurslarında olmayan, okullarda olan birçok sosyal ve felsefi teknoloji uygulamaları bulunmaktadır. Teknolojinin insanlara etkisini ve olağan yan etkilerini düşünebilen

(38)

ve bu sonuçları kendi kararlarıyla ölçebilen eğitimciler, teknolojinin okulda uygulanma sürecine daha fazla katkı yapabileceği söylenebilir (Kearsley ve Lynch, 1994, 5).

Teknoloji liderliği eğitiminde, okul idarecileri öğretim teknoloji konusunda formal bir eğitim almaktadır. Genelde, kendi yaptıkları araştırma ve çalışmalarla teknoloji hakkında ne seviyede olduklarını öğrenmektedirler. Teknolojiyle ilgili birçok durumda, yöneticiler tamamen öğretmenlerden ve teknolojiyle ilgilenen kişilerden yardım almaktadır (Kearsley ve Lynch, 1994, 5).

Mevcut eğitim yöneticisi yetiştirme programlarında, eğitim yöneticisine geleneksel yeterliliklerin yanında teknolojik yeterlilikler de kazandırıldığı söylenemez. Bu bakımdan, Milli Eğitim Bakanlığı'nın eğitim ve okulda teknoloji kullanımı konusundaki eğitim çabalarının daha etkin bir hale getirilmesi kaçınılmaz görünmektedir. Türkiye'de bu yöndeki çabalarda olumlu gelişmeler gözlenmektedir. Aşağıda, gelişmiş ülkelerde yaygın olarak kullanılan örnek bir eğitim yöneticisi kursu içeriği yer almaktadır. Bu ve benzeri bir içerik, okul yöneticilerine, seminer, konferans, ya da yüksek lisans eğitimi düzeyinde sunulabilir (Turan, 2002, 278).

2.4.Okul Yönetiminde Teknolojinin Kullanım Alanları ve Okul

Yöneticisinin Rolü

Son yıllarda eğitim kurumlarında geleneksel yöntemlerle ve araç gereçlerle yapılan eğitim ve öğretim yerini bilgi teknolojilerinden faydalanılarak oluşturulan çoklu öğrenme ortamına bırakmaktadır. Bu durum eğitim yönetiminde de etkili olmakta ve bilgi teknolojileri kullanımının bu alana özellikle bilgisayar aracılığıyla girmesine neden olmaktadır (Yılmaz, 2005, 72). Buna dayalı olarak da okullarda bilgisayar sistemine geçiş için azımsanamayacak düzeyde kaynakların ayrıldığı gözlenmektedir. Ancak birçok okulda bilgisayara sahip olunduğu halde verimli bir şekilde kullanılamadığı gözlenmektedir (Erdoğan, 1993, 22).

(39)

Okullarımızın büyük çoğunluğunda tv, tepegöz, teyp, projeksiyon makinesi ve bilgisayar gibi araçlar bulunmakla birlikte bunların pek çoğunda bu araçlar ya hiç kullanılmamakta ya da müdür odasında “atıl” olarak bekletilmektedir. Özellikle bilgisayarların kullanılmamasının sebebi çok çeşitli olmakla birlikte, okul müdürünün bilgisayar kullanma becerisinin olmaması, “belki bozulur”’ endişesiyle yardımcılarının bile kullanmasına izin vermemesi ve hatta diğer personelin kullanmasını kıskanması olabilmektedir. Müdür yardımcılarının, öğretmenlerin veya diğer personelin bilgisayar kullanması, bazen okul müdürünü kendisine karşı “uzmanlık gücü” elde edebilir, personel üzerindeki etki gücü azalır endişesiyle rahatsız edebilmektedir (Çelikten, 2002. 183). Sorunun, bilgisayarın eğitimdeki kullanımı konusunda ilgililerin yeterli bilgi ve görgüye sahip bulunmamalarına bağlı olduğu söylenebilir (Erdoğan, 1993, 22).

Teknoloji okullarda sadece eğitsel alanda kullanılmamaktadır. Teknolojinin okul yönetiminde de kullanım alanı bulunmaktadır.

Bir örgütün verimliliği ile örgütü idare eden yöneticilerin yeterlikleri arasında doğrudan bir ilişki vardır. Okulun etkililiği ile de okul yöneticilerinin yeterlilikleri, problem çözme yetenekleri, yenilikleri takip edebilme alışkanlıkları arasında pozitif yüksek korelâsyon vardır. Okullarımız yeniliklerin en erken uygulamaya konulduğu kurumlardır. Bunun içindir ki, eğitim kurumlarında meydana gelen yeni bir uygulamadan özellikle okul yöneticileri bilgilendirilmelidir. Bu yeniliklerden birisi de hiç kuşkusuz genelde eğitim teknolojileri özelde de bilgisayardır.

Okul yöneticileri daha çok öğrenciye, daha az zamanda, daha fazla bilgi öğrenme ortamı sağlamak zorunda kalmaktadırlar. Bu nedenle, öğretimde verimliliği ve etkililiği sağlayacak yeni öğretim yöntem ve tekniklerinin geliştirilmesi gerekmektedir. Ayrıca konuların daha kalıcı ve daha kolay öğrenilmesini sağlamak için yeni araç ve gereçlerin, yöntemlerin sürekli olarak araştırılıp geliştirilmesi gerekmektedir. Okul yöneticilerinin gereksinim duydukları bilgiye ulaşma ve bu bilgileri kullanma yeteneklerini geliştirmeleri konusunda bilinçli bir şekilde

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu çalışmanın amacı Türkiye’de organik ürün satın alan tüketicilerin gönüllü sade yaşam tarzları, gönüllü sadeliğe ilişkin davranışlar, çevre bilinçli tüketici

Tez çalışmasının uygulama kısmında, günümüzde en çok kullanılan mobil işletim sistemlerinden olan Android ve iOS yüklü cihazları üzerine; Facebook,

Anket sonuçları bize bağlantı elemanları olarak E5’in, TEM’in ve odak noktası olarak Taksim Meydanı’nın yüksek seviyede (%75-100), sınır elemanı olarak

Ancak 1 numaralı noktada vara ve valga modeller için en fazla gerilme değeri referans kabul edilen normal modele göre daha düĢük olarak elde edilmiĢtir (ġekil

Yedinci bölüm, afet ve acil durum yönetim sistemi modelinin oluşturulabilmesi için anket çalışması verilerine dayanarak belirlenen Fen Edebiyat ve Eğitim Fakülteleri

1984’de kendi atölyesini kuran ve aynı yıl Sargadelos/İspanya Uluslararası Seramik Semineri’ne davet edilen Börüteçene, burada Anadolu seramikleri üzerine konferanslar

İkili grup karşılaştırmalarında normal grupla; morbid obez, obez ve fazla kilolular arasında trigliserid açısından anlamlı fark saptandı, diğer gruplar

膚感染性疾病(香港腳、灰指甲、病毒疣、毛囊炎、蜂窩性組織炎)等。