¡111111111İ [ IM 111111111111 ■ 1111111111 i 111111111111111111: M
Güniin çehresi (
m 111111111111111111111111111 ■ 11 ıı ı m i 11111111 ı ı ı ■ 111II * ı ıı~¡ B ir temel dâ-
| v â üzerınde:2
ŞSnelm anlar (
( nerede?
|
i Yakub Kardi Kara J | osmanoğlu “Hüküm | İ Gecesi” nde, impara,- | İ torluğumuzun çökü | I güne ait “mesuliyetle- | 1 ri” tesbit ederken, | İ rahmetli Sabahattin | | Beyden delSâhseder: | gj Tîu zat, düşman |
g
vatan hududlarına da- § | yandığı zaman, kendi- g İ sinden çare sorulan | 1 Alman âlimine benzi- | | yordu. Durmadan “— | § mekâtibi iptidaiye açı | g ııız..” diyordu...) | XXX 1 Sabahattin Bey, | g d e v r i n iktidarına g İ “mekâtibi iptidaiye a- g İ çmız..” tavsiyesini, va-1 1 tanın gerçek kurtu- | i luşu için çıkar yol o- | İ larak gösterdiği za- | i man, tarih, 1908 di.. | 1 Bugün 1957 dir.. Han- |g
dyise yarım asır ol-1
1 muş . . S abahattin | ğ B e y ’ i n ruhundan, | § mümkün olsa da bu- | İ gün, Türkiye için ne | g dilediğini sorarsak, e- | 1 min olalım, yine aym | i cevabı verecektir:
“ —ı Mekâtibi ip | i tidaiye açımz..”
x x x | 1 Çünkü Sabahattin | 1 Bey, mücerret mana- | g sıyla “siyasetçi de- | i ğildi: İktidar siyaset- | = lerini değil, vatanı J İ mes’ut ve müreffeh |
(Devam
ı
S av fa 2 de)I
İ M E D E N İ Y E T
1
Snehnan lar nerede?
(-Baytarafı S. 1 d e) ,
kılacak politikaların tarifini yaptı. Bu yol, akıl ile ilmin, fazilet ile devir nimetlerinin kucaklaştığı yoldu.. Bu sebepledir i, bü tün „gelip gidenler, ondan ürktüler.. Çün kü Sabahattin Bey için mevkii iktidar, kafası aydınlaşmış halk kitlelerinin ter cih şuurunu kullana rak, bir memleket va zifesi halinde tevdi ettikleri hizmet ema netiydi.. Milleti bu se viyeye yükseltecek müesseselerin birinci kademesi de mekâtib-i ipti- | daiye (bugplukü tabiriyle ilkokullar) di.. Eğer, sayın Karaosmanoğlu’nun “Hü küm Gecesi”ııde, hazin bir istihza ile hükümlendirdiği bu tavsiye, elli senedir, a- zimli tatbikçiler bulabil miş, olsaydı, Türkiye hal l kının bugünkü gibi, yüz de altmış beşi cahil kalır mıydı?
i
Rahmetli Vasıf Çınar, ilkokul kadrosunun hususî muvazeneden yani valilerin keyfinden, ve hususi idare nin kifayetsiz imkânların dan kurtarılıp, devlet kad rosuna girebilmek hakkını tsmet Paşaya teslim ettire. mediği için vekâletten isti fa etmişti.. Siyaset yap mak aklımdan geçmez: Fakat bilhassa ilkokul öğ retmenleri, Halk Partisi nin elinden çok çekmişler dir. Hiç bir zümre istibda dının ilmi aradığı, vatan daşın kafasını gerçek bili- i min ışığıyla aydınlatmaya savaştığı görülmüş şey de- ğildir.Cumhuriyetimiz, her yıl, 1000 köyü, beş sınıflı bir ilkokula kavuşturabilirdi.. Bu mütevazı miktar için, bina da, öğretmen de bulu nabilirdi. Yeni devletin o- tuz dördüncü yılındayız.. Hayatta hakikî mürşidin ilim olduğu, yaşadığımız devrin malûm hakikatidir. Dava, bu hakikati u cra vatan köşelerinde tatbik edilen vakkf haline getir mekti. Nüfusumuzun yüz de sekseni halâ köylerimiz de yaşamaktadır. Nufüs pramidi, T a n p ı y a ş ü k ü r l e r olsun köy
lerde genişleme halindedir. Kız erkek, ilkokul çağında ki bütün yavrularımıza hiç olmazsa selâhiyetli ve kifayetli ilk tahsil verme dikçe hiç bir teşebbüsümü zün devamlılık ve hattâ meşruiyyetine inanmıya lım..
Yarın, bu temel davanın içinde bulunduğu şartlara göz atacağız.
M E D E N İ Y E T
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi