• Sonuç bulunamadı

Başlık: TÜRKİYE'DE TROPİKAL THEİLERİOSİS ÜZERİNDE ARAŞTIRMALAR : 1. Değişik Kökenli Theileria annulata İzolatlarının Virulansı ile İlgili Deneysel ÇalışmalarYazar(lar):SAYIN, F.Cilt: 47 Sayı: 1 DOI: 10.1501/Vetfak_0000000551 Yayın Tarihi: 2000 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: TÜRKİYE'DE TROPİKAL THEİLERİOSİS ÜZERİNDE ARAŞTIRMALAR : 1. Değişik Kökenli Theileria annulata İzolatlarının Virulansı ile İlgili Deneysel ÇalışmalarYazar(lar):SAYIN, F.Cilt: 47 Sayı: 1 DOI: 10.1501/Vetfak_0000000551 Yayın Tarihi: 2000 PDF"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ankara Üniv Vel Fak Derg

47, 1-i1,2000

TÜRKİYE'DE

TROPİKAL

THEİLERİosİs

ÜZERİNDE

ARAŞTIRMALARI

1. Değişik Kökenli

Theileria annulata

İzolatlarının

Virulansı ile

İlgili Deneysel Çalışmalar

Fahri SAYIN

2

Şükran DINÇER

2

Zafer KARAER

2

Ayşe ÇAKMAK

2

Abdullah İNCP

Bayram Ali YVKARı

4

Hasaıı EREN'

Serpil NALBANTOGLVf>

Zati VATANSEVERf>

Studies

011

tropical theileriosis in Turkey

1. Experimeııtal

Studies

011

Viruleııce of Theileria aııııulata Isolates iıı Turkey

Summary:

In this study

Theileria

annulata

isolates

were

tested

ex-perimentally for their virulanee. The isolates were obtained fj-om the cattle

umt-raeted tropical theileriosis in dif/erent places such as Sartoba, Akdere, Mamak,

Eryaman, HüseyinKazi, Girmeç and Alacaijren in Ankara. A total ot

17

susceptible

Theileriaji-ee Holstein calves, about 3 months old, were used in the experiment.

Seven ot the

17

calves were eaeh inoculated with one ot the 7 fi'esh Theileria

annulata blood stabilates isolated fj-om the plaees above. The dose ot the blood

stabilates was LOml per animaL. Another seven calves were inoeulated with

The-ilaü,

annulata Sarwba tiek stabilate. The dose ol tick stabilate was 4 tieks equal

per animaL. The remainin/!, 3 ealves were inoeulated with Theileria annulma

Ak-dere tick stabilate. The dose ot the tick stabilate was 4 ticks equal per animaL.

Ino-eulation ol the stabilates was made subcutaneously aba ve riKht preseapular lymph

node after shavin/!, the hair on skin.

All ot the 7 ealves inoculated with T.annulata blood stabilate became entected

with Tannulata

and showed typical clinical readions

ol tropical theileriosis. The

clinical reactions were mild in the ealves inoculated with the blood stabiüıtesji-om

Eryaman, Akdere, Huseyingazi and Girmee. They were moderate in the calves

ino-culated with the blood stabilates isolatedfi'om

Alacahren and Mal1wk. All oL the ()

calves recoveredji-om tropical theileriosis without treatment. However, clinical

re-aetions were very severe in the eall inoeulated with T.wmulata Sartoba blood

sta-bilate. This calt die d in a short time after incubation period oj'the disease.

J. VIIAG 799 nolu proje ilc TÜBITAK ve EEC TS2 OL70 UK (JR) nolu proje ile AVl11pa Toplulugu tarafından desteklenıııi~tır 2. Prof Dr. Ankara Univ. Veteriner Fakültesi, Protozooloji ve Entomoloji Bilim Dalı. Ankara

3. Doç. Dr.. Erciyes Univ. Veteriner Fakültesi, Parazitoloji Anabilim Dalı, Kayseri 4. Doç. Dr., Akdeniz Univ. Veteriner Fakültesi, Parazitoloji Anahilim Dalı, Burdur 5. Doç. Dr. Adnarı Menderes Univ. Veteriner Fakültesi, Parazitoloji Anabilim Dalı, Aydın 6. Dr. Arş. Gör., Ankara Univ. Veteriner Fakültesi, Protozooloji ve Entomoloji Bilim Dalı, Ankar

(2)

2 F. SA Yıl':. Ş. DINÇER. Z. KARAER. A. ÇAKMAK. A. lt\iCI. HA YUKARI. H. EREN. S. NALBANTOGLU. Z VATANSEVER

On the other hand, all ol the

7

calves inoculated with Tannuüıta

Sarwlw tick

,l'tabilate contracted

tmpical

theileriosis

and showed severe clinical reactions.

Three ol the calves died and the remaining

4

recovered.

The three calves inoculated with Tannulata Akdere tick stabilate had tmpical

theileriosis with moderate severity. All these animaL.çrecovered./i"om the disease.

The results indicated that the virulana

was severe in Tannulata

Sarıolw

iso-Iate, moderate in Tannulaw

Alacaören, Mamak, and Akdere isolates, and mild in

Tannulala

Eryaman and Girmeç isolates.

Key words: Theileria annulata, virulence.

Özet: Bu çalışmada

7

adet Theileria annulata izolatı virulans bakımından,

deneyselolarak

test edilmiıçlerdir. Bu izolatlar

Ankara 'da Sarwba,

Akdere,

Mwnak,

Eryaman,

Hüseyingazi,

Girmeç, Alacaören

gibi yerlerde

tmpikal

the-ileriosis'e yakalanmlıç sıi{ırlardan elde edibniıçlerdir. Deneyser Theileria anl1ulata

enfeksiyonu geçirmemi,ç, tropikal theileriosis'e duyarlı, yakla,çık 3 aylık Hoıstein

ırkı i 7 dana üzerinde yapılmı,çtır.

Mevcut danalardan

Tsinin herbiri, yukarıda belirtilen yerlerden izole edilen

Theileria amıulata kan stabilatlarından biriyle inokule edilmiştir. Herbir dU/w için

LO

ml taze Tannulaw

kan stabilatı kullanılmıştır.

Danaların dii{er Tsi sadece

Tannulata

SarlOba kene stabilatı, 3'ü ise Tannulaw

Akdere kene stabilatı ile

ino-küle edilmişlerdir.

Herbir danaya 4 kenelik bir dozda (ezilmi,ç Tannulata

ile

en-fekte kene solusyon u) stabilat inoküle edilmiştir. Gerek kan ve Rerekse kene

sta-bilatı dananm prescapular lenlyumrusunun

yuküI'Isma deri altlıla yapılmı,çtır.

Theileria annulaw kan stabilatı ile inoküle edilen

7

danal1ln hefJsi tmfJikal

theileriosis'e

yakalanmı,ı'üırdır.

Eryaman,

Akdere,

HüseyinRa?i

Fe

Girmeç.'den

izole edilen Tannulata

kaıı stabilatlal'l ile inoküle edilen danalarda tmfJikal

the-ileriosis'in

klinik

reaksiyonları

hafit: Mamak

ve Alac(/(Jreıı'den

i?ole edilen

Tannulata

kan stabilatı ile inoküle edilen danalarda orta, SarlOba 'dan izole edilen

TWlllulata

kan stabilatı

ile inoküle edilen danada

ise ,çiddetli derecede

sey-retmiştir. Sadece Tannulata

Sal'loba kan stabilatı ile inoküle edilen dana tmfJikal

theileriosis'den ijlmüş, dii{er danalar hastalığı atlatıp iyile,mıi,çlerdir.

Dii{er wrafran Tannulata

Sarwba kene stabilatı ile inoküle edilen

7

dananll1

hefJsi tmfJikal theileriosis 'e yakalanmlıç, bunlarda hastalıi{ın klinik reaksiyonları

çok ,çiddetli olmuş,

3

dana hastalıi{ı atlatamayıp ölmüşler, geri kalan

4

dana

has-talıi{ı atlatmışlarfakat

uzun bir nekahat dijnemi Reçirmişlerdir.

Theileria annulata Akdere kene stabilatı ile inoküle edilen 3 dana da

the-ileriosis 'e yakalanmışlar,

orta derecede klinik reaksiyonlar meydana gelmi,ç,

da-nalar hastalıi{ı (l!latlp iyile,mıişlerdir.

Netice olarak Twmulata

Sarwba i?Olatlııın vimlansı ,çiddetli, Tannulata

Ala-(wJren, Mumak veAkdere

izolatlal'lıım virulansı orta, Tannuluta

Girıner ve

Er-yaman izolatlarımn virulunslal'l hafilderecede

bulunmuştur.

(3)

TURKIYE'DE TROPIKAL THEILERlosls ÜZERINDE ARAŞTIRMALAR

Giriş

Materyal

ve Metot

3

Theileria w7I1ulata

sığırlarda parazİt olarak yaşayan hir protozoon olup, retiküloendotelial sistemde monosit ve B lenfosİtler içinde, kanda eritrositler içinde bulunur ve tropikal thei-lcriosis'e neden olur.

Bu parazit Akdeniz yöresi, Ortadoğu, Kaf-kasya, Orta Asya, Güneydoğu Asya'da yaygın oIarak gözlenmiştir (11). Türkiye'de Orta Ana-doIu (8,9,13,17,18,25), Doğu Anadolu (6), Ka-radeniz (1,5), Marmara (24), Ege (7), Akdeniz (9), Güneydoğu AnadoIu (9) bölgelerinde yay-gındır. Orta Anadolu'da

Tanl1ulata

ile enfekte olımış 178 sığırdan %63'ünün tropikaI the-ilcriosis'in kIinik s'emptomlarını gösterdikleri, htmIardan

(YcA

1'nin öldüğü biIdirilmiştir (8). Ayrıca 1982- i986 yılları arasında tedavi ama-cıylc Veteriner Fakültesi kliniklerine getirilen sığırların % iTsinde tropikal theleriosis'e rast-Iandığı, bunlardan %88'inin yabancı ırka men-sup oldukları belirlenmiştir (17, i8). Diğer ta-raftan Türkiye'de tropikal theileriosis'den ileri gelen ölüm oranının yabancı ırklarda % 100 (10), yerli ırkıarda %4

i

(8) oIduğu ileri sü-rülmüştür.

Bazı araştırıcılar (15,26) tropikal the-iIeriosis'den ileri gelen ölüm olaylarının, sı-ğıdarın ırkı yanında, parazitin virülansına da hağlı oIabileceğini helirtmişler, bazıları (16,22) yaptıkIarı deneylerde bunu kanıtlamışlardır. Pi-pano (I 5) vinıIans farklılığının

Tal1nulata'nın

konak hayvandaki çoğalma hızına bağlı ola-hileceğini, hızlı çoğalmanın virulansı art-tırabileceğini iIeri sürmüştür. Subramanian ve ark. (23) Hindistan'da yaptıkları deneylerde, sa-hadan izole ettikleri stoklar arasında virulans farklılığı görmediklerini bildirmişlerdir. Buna karşılık stoklar arası virulans farklılığının bu-lunduğu inancını paylaşan araştırıcılar da vardır (2,3,1 1,14,20).

Bu çalışma Ankara yöresinde elde edilen

Tannulata

stoklarının virülans farklılığını, du-yarlı deney danaları üzerinde kanıtlamak ama-cıyIa yapılmıştır.

Deney hayvanları ve Theileria aııııulata

kan stahilatlaruıııı elde edilmesi

Bu çalışma ile ilgili deneylerde i7 adet, 2-3 aylık HoIstein ırkı duyarlı dana kullanılmıştır. Danalar tropikal theileriosis bakımından kont-rol altında tutulan, Tarım Bakanlığı Tarım İş-letmeleri Genel Müdürlüğü'ne ait Bala Çift-liğinden satın alınmıştır. DanaIarın barındırma, bakım ve beslenmelerinde,

Tannulata

stokları ile inoküle edilmeden önce yapılan kIinik ve la-boratuvar muayenelerinde Sayın ve ark. (20) ta-rafından kullanılan yöntemler esas alınmıştır.

Ankara'nın değişik köyIerinde (Mamak, Sarıoba, Eryaman, Akdere, Hüseyingazi, Gir-meç, Alacaören) değişik zamanlarda, tropikaI theileriosis'e yakalanmış 7 sığırdan

Twınulata

kan stabilatı elde edilmiştir. Kan stabilatı alın-madan önce bu sığırların kuynık ucundan sağ-lanan bir damla kandan ve prescapuIar lenf yumrusuna yapılan punksiyon materyalinelen fratiler hazırlanmıştır. Giemsa boyası ile ho-yanan bu frotilerde,

Tannulaw'nın

piropIasm ve şizont şekilleri görülen, prescapular lenf yumrusu punksiyon materyali hotisinde en az

++

sayısal değerde şizontla enfekte lenfosİt hu-lunan herbir sığırdan heparinli steri! bir en-jektörle (50 unite heparinil ml kan) 20m! en-fekte kan alınmıştır. Bu kanların herbiri, yaklaşık 30 dakika içinde, ayrı bir deney da-nasının sağ preseapuIar lenf yumnısunun yu-karısına deri altına inokule edilmiştir. 89- i5 nu-maralı dana Mamak, 89- 16 numaralı dana Sarıoba, 89-78 numaralı dana Eryaman, 89-86 numaralı dana Akdere, 89- i

O

numaralı dana Hüseyingazi, 90-69 numaralı dana Girmeç, 90-70 numaralı dana Alacaören kökenli

Tannulata

kan stabildı ile değişik zamanlarda inokiile edilmişlerdir.

Theileria annulata

kan stabiIatl inokülasyonundan önce, danaların hiçbirine splenektomi yapılmamış ve immunsupresif bir madde verilmemiştir.

Diğer taraftan 91-89, 91-91,144, I57, 160, 170 ve i72 numaralı danalar Sarıoba kökenli

Tannulata

kene stabilatı (Ground up tick: GUT) ile, değişik tarihlerde inoküle ediI-mişıcrdir. Buna ilaveten 9!-52, 91-53 ve 143

(4)

4 F. SAYIN, Ş.DINÇER, Z. KARAER, A. ÇAKMAK. A. INCI. BA YUKARI.H. EREN. S. NALBANTOGLU. Z. VATANSEVER numaralı danalar da Akdere kökenli Tannu/ata

kene stabilatı ile yine değişik tarihlerde inoküle edilmişlerdir. Kene stabilatı inokülasyonu da danaların sağ prescapular lenf yumrusunun yu-karısına deri altına yapılmıştır.

İnokülasyonda kullanılan kene stabilatları, Sarıoba ve Akdere kökenli Tannu/ata ile ayrı ayrı enfekte edilmiş, enfeksiyon nispetleri % i00 ve kene başına düşen ortalama enfekte asi ni sayısı 249 (Sarıoba) ve 235 (Akdere) olan

Hyalomma wwtolicum anato/icum, türü ke-nelerden hazırlanmıştır (4). Herbir danaya, 4 kenc/l ml dozunda kene stabilatı inoküle edil-miştir.

Steril vektör kenenin yetiştirilmesi

ve

T.a1l1ıulata ile enfekte edilmesi

Kene stabilatı elde etmek için önce steril vektör kene (H.a.anatolicum) yetiştirilmiştir. Bunun gerçekleştirilmesinde Sayın ve ark. (I 9)'nın bildirdikleri yöntem kullanılmıştır.

Steril vektör kenenin (Hya/omma (I.Ulwtolicum) Tannu/ata ile enfekte edilmesi ve enfekte kenelerin saptanması Walker ve McKeller (27 ,28)'in belirttikleri yöntemlere göre yapılmıştır. Thei/eria annu/ata kene sta-bilatının hazırlanmasında Brown (4 )'un bil-dirdiği yöntem esas alınmıştır.

Theileria amıulata kan stabilatı ile

e,~lekte edilen daııalarda tropikal

theileriosis 'iıı izlenmesi

lnokülasyondan sonra her sabah danaların vücut ısısı ölçülmüş, kuynık ucundan alınan kandan ve büyüyen prescapular lenf yurnrusuna yapılan punksiyondan elde edilen materyalden sünne froti hazırlanmış, haftada iki defa her da-nadan 5 ml steril heparinli kan alınmıştır. Fro-ıiler usulüne göre boyanmış, Tannulata'nın pi-roplasm şekilleri ve şizontları yönünden muayene edilmişlerdir. Heparinli kan, danaların lökosit ve eritrosit sayımındaki ve hematokrit değerlerindeki değişiklikleri belirlemede kul-lanılmıştır.

Kandan eritrosit, lökosit sayımı ve he-matokrit tayini Schalm ve ark. (2l)'nın öner-dikleri yöntemlere göre yapılmıştır.

Kanda parazitemi yüzdesini saptamak için, enfekte danadan hazırlanıp boyanmış sürme kan frotisinde, mikroskopta 100'lük objektif ile, 50 mikroskop sahasında mevcut bütün erit-rositler sayılmış ve bulunan sayı 50'ye bö-lünerek 1 mikroskop sahasında var olan or-talama eritrosit sayısı saptanmıştır. Bu sayı 200 ile çarpılarak 200 mikroskop sahasında mevcut eritrosit sayısı bulunmuştur. Sonra aynı frotide, 200 mikroskop sahasında bulunan, Tannulutu

ile enfekte eritrosit sayısı saptanmış, bu sayı, 200 mikroskop sahasında bulunmuş olan erit-rosit sayısına böli.inüp, sonuç 100 ile çarpılmış ve kan frotilerindeki parazitemi yüzdesi (pa-razitli eritrosit yüzdesi) ortaya konmuştur.

Şizantla enfekte lenfosit yoğunluğunu be-lirlemek için, enfekte dananın prescapular lenf yumrusundan alınan punksiyon materyalinden hazırlanmış sürme froti boyandıktan sonra mik-roskopta 100'lük objektif ile bütün frotide sa-dece 1 mikroskop sahasında bir veya birkaç şi-zontla enfekte lenfosit göri.ilmüşse yoğunluk +, 2 ve 3 mikroskop sahasında 1 veya 1'den fazla şizontla enfekte lenfosit görülmüşse yoğunluk

++,

3'den fazla mikroskop sahasında 1 veya daha çok şizontla enfekte lenfositkrc rast-lanmışsa yoğunluk

+++,

incelenen bütün mik-roskop sahalarında şizontla enfekte knfositler bulunmuşsa yoğunluk

++++

olarak de-ğerlendinniştir.

Bulgular

Sarıoba kökenli Tannu/ata kene stabilatı ile inoküle edilen 7, Akderc kökenli T wlI1uluta

kene stabilatı ile inoküle edilen 3 dananın ta-mamı tropikal theileı1osis'e yakalanmışlardır. Tablo 1'de görüldüğü gibi, inokülasyonu ta-kiben, değişik zamanlarda (8-3 I. günler ara-sında) bu danaların hepsinin vücut ısısı yük-selmiş ve herbirinde 39.9°-41.8° dereceler arasında değişen bir seviyeye erişmiştir.

Bu danalarda T.w1l1ulata'nın şizont ve pi-roplasmlarının görüldüğü, danaların vücut ısı-larının yükseldiği günler Tablo 2'de gös-terilmiştir. Bu Tablo'dan anlaşıldığı gibi, danaların inokülasyonundan sonra şizontlar prescapular lenf yumrusunda lenfositler içinde en erken S'inci, en geç 11 'inci günden,

(5)

pi-TÜRKIYE'DE TROPIKAL THEILERlosls ÜZERINDE ARAŞTIRMALAR

Tablo I. Deği~ik kökenli T aııııulala kene stabilatı ilc enfekte edilen danalarda viieııt ısısı deği~iklikleri Table J. variations in the body temparatures of the calves inoeıılated with resııseitated sporozoites harvested from

H.aaııalo/icum tieks infe{;ted with Tanııulata Sarıoba and Tw/nulata Akdere

5 Dana No \1 in iıııııın \1aksiınıım 157 38.5 41.2 160 38.5 41.0 170 385 41.2 172 38.5 40.5 144 39.0 41.5 91-89 39.0 41.8 91-91 39.0 41.8 91-52 39.9 41.7 91-53 385 41.5 143 385 41.2

Tablo 2. Deği~ik kökenli Talll1u/ata kene stabilatı ile enfekte edilen danalarda ate~, piroplasın ve ~ızontlarının görüldüğü gün ve süreler

'Lıble 2. Occıırrence of fevcr, sehizont and piroplasın in the ealves inoculated with resııseitated sporol.Oites harvested from

H.a.wwlo/ıcwn ticks infeeted with either Tannulala Sarıoba or Taııııulalil Akdere

Inokülasyonıı izleyen geli~mcler

Dana No Stabilat kökeni Şizont Piroplasnı Aıq

157 Sarıoba

ı0"-27

h (-) i3"-27h (-) i2"-25h (-) 160 Sarıoba i ]-i3 (22)* 13-84(71)* 10-20(LO)'" 170 Sarıoba 10-24 (-) 13-24 (-) 10-24 (-) 172 Sarıoba 10-32 (22) 13-79 (66) 10-25 (ı5) 144 Sarıoba 5-33 (28) 10-35 (25) 8-22 (14) 91-89 Sarıoba 5-41 (36) 21-46 (25) 19-28 (9) YI-91 Sarıoba 5-31 (-) 21-31 (-) 20-3! (-) 9152 Akdere 6-34 (28) 12-38(26) 10-28 ( 18) 91-53 Akdere 5-29 (24) 13-38 (25) 9-23 (14) 143 Akdere 5-27 (22) 10-35 (25) 8-22 (14)

(") Inokülasyondan sonra ~izont, piroplasın ve ate~in görüldiiğü birinci ve (h): sonlineli giınler. (*): Şizont. piroplasın ve yük-sek aıe~ın ;;öriildüğii süreler. (-): Theileriosis'den ölen danalar ve saptananıaını~ siireler.

(-,) Firsl day of fever period, first deteetion of sehizont and piroplasnı (DPT): (h) last day of the fever period, last day of sehı-70nt and piroplasın oceıırrenee (DPI). C): days of fever, schizont and piroplasın oeClllTence (fever, schizont and pıropJaslıı periods); (-): the ealves died from tropical theileriosis.

roplasmlar perifer kanda eritrositler içinde en erken 10'uncu, en' geç 2 i'inci günden itibaren görülmeye başlamışlar; şizontlar en erken 2Tnci, en geç 41 'inci, piroplasmlar en erken 35'inci, en geç 84'üncü güne kadar görülmeye devam etmişlerdir. İnokülasyondan sonra en erken 8'inci, en geç 20'inci günde danaların ateşi yükselmiş, 20- 31'inci güne kadar devam etmiş ve sonra normale dönmüştür. Netice ola-rak enfekte danalarda şizontlu dönemin 22-36 gün, piroplasmlı dönemin 25-7 i gün ve atcşli dönemin 9- i8 gün devam ettiği anlaşılmıştır.

Enfekte danalarda şizontla enfekte lenfosit yoğunluğu ve piroplasmla enfekte eritrosit yüz-desi (parazitemi oranı) Tablo 3'de gös-terilmiştir. Sarıoba kökenli Tannutata kene sta-hilatı ile inoküle edilen 7 danadan 4'üne ait lenf yumrusu punksiyon materyali frotilerinde

in-celenen her mikroskop sahasında bir kaç len-fositin, 2'sinc ait frotilerde incelenen mikroskop sahalarının 3'dcn fazlasında birkaç lenfositin, i'ine ait frotilerde ise incelenen sahalardan sa-dcce 2 veya 3'ünde birkaç lenfositin şizontla en-fekte oldukları görülmüştür. Lenfosit yo-ğunluğuna paralelolarak danalarda gencllikle piroplasm ile cnfekte eritrosit yüzdesinin arttığı saptanmıştır. Örneğin şi7.0ntun çok yoğun ol-duğu 4 danada piroplasm ile enfektc eritrosit yüzdesi %30-80 arasında iken, orta derccede yoğun olduğu 2 danada Iii(;18-50, az yoğun ol-duğu 1 danada %4,8 olarak bulunmuştur. Diğer taraftan Akdere kökenli Tal1l1u[afa kene sta-bilatı ile enfekte 3 danaya ait lenf yumrusu punksiyon materyali frotilerinde incelenen mik-roskop sahalarının 3'den fazlasında sadece bir-kaç lenfositin şizontla enfekte oldukları

(6)

an-6 F. SAYIN. Ş. DINÇER, Z. KARAER, A. ÇAKMAK, A INCI, SA YUKARI. H. EREN, S. NALBANTOGLlJ. Z. VATAI\SEVER Tahlo 3. Deği~ik kökenli Tannulata kene stabilatı ile enfekte danalardan parazitin geli~me dunımu ve

tropikal theileriosis'in seyri

Table 3. Quantitative analysis of the parasitosis and outeome of the disease in the ealves inoeulated with resuseıtated sporozoites harvested from H.a.anatolicum ticks infected with either Tannulata Sarıoba or T.wlIıulaf(/ Akdere

Dana 1\'0 Stabilat kökeni Şizantla Parazitemi oranı Danaların sonu

enfektiflik1 (%)2 157 Sarıoba ++++ 1.3*-38.4"" Öldü 160 Sarıoha +++ 2.4-i8.0 Iyilqti 170 Sarıoha ++++ 1.8-36.2 Öldü 172 _ Sarıoba ++ 1.0-4.8 Iyile~ti 144 Sarıoba +++ 2.4-50.0 Iyile~tı 91-89 Sarıoha ++++ 0.5-30.0 lyile~ti 91-91 Sarıoha ++++ 2.0-80.0 Ölchi 91-52 Akdere +++ 0.3-6.0 IY11e~tl 91-53 Akder +++ 0.2-i8.0 Iyile~tı 143 Akdere +++ 16-63 ıyilc~tı

("): :v1iııimum,C'''): maksimum, (I ve2):şizontla enfektiflik ve parazitemi oranı metod bölümünde açıklanml~tır.

("): Mininumum pant.silaemia, (""'): maximum parasitaemia. (I ve 2):the method of quantitative analyse of p,ITazitosisl'

described in the ınaterial and method section.

Tablo 4. Deği~ik kökenli Tannulata kene stabilatı ilc enfekte danalarda kanda hücre sayımı ve hematokri[ değeri Tahle 4. Valııes of blood eell eount and blood eells volum in the calves inocıılated with resuscitated sporozoites harvested

from H.a.wl(ltolicum ticks infected with either Taııııulata Sarıoba or Tannulata Akdere

Eritrosit (x i(Y') Lökosit(x J(JI') Hematokrit(Oh'l

D;lIla :-.ıo Sıabılat kökeni E.Ö. ES E.Ö. ES. E.Ö. ES

157 Sarıoha 7.7 2.0 7.5 3.0 45 8'" 160 Sarıoba 7.2 3.5 7.0 2.8 44 iS 170 Sarıoha 7.0 2.0 6.0 2.7 42 12" 172 Sarıoha 5.4 3.2 6.0 2.8 43 20 144 Sarıoha 6.2 3.0 5.6 2.0 34 ii 91-89 Sarıoba 6.4 2.8 5.4 32 34 12 91-91 Sarıoha 5.8 4.0 5.2 2.2 34 \'2"" 91-52 Akdere 6.0 3.4 7.6 2.2 36 20 91-53 Akdere 6.0 3.3 6.2 3.4 35 LO 143 Akdere 6.0 3.3 5.9 3.1 34 17

(E.Ö.) Enfeksiyondan Önce, (E.S.): Enfeksiyondan Sonra, (*):theileriosis'den ölen danalar. (E.Ö.) Before infection. (E.S.): Af ter infection, (*):the calves died from tropical theileriosis.

la~ılml~tlr. Orta derecede şizont yoğunluğu hu-lunan hu danalarda parazitemi oranının %6-I HA arasında deği~tiği görülmüştür. Özet ola-rak Sarıoba kökenli

T.annulata

kene stabilatı ile inoküle edilen danaların % iao'ü trapikal the-iIeriosis'e yakalanmış, genellikle hastalık şid-detli seyretmi~, 3 dana ölmüş (enfeksiyonun sonraki 24, 27 ve 3 i.ci günlerinde), 4 dana has-talığı atIatıp iyileşmiştir. Akdere kökenli

Tannulata

kene stabilatı ile inoküle edilen

da-naların da % IOO'ü tropikal theileriosis'e ya-kalanmış, bunlarda hastalık orta derecede veya hafif seyretmiş, hiçhiri ölmemiş ve iyi-leşmişlerdir.

Enfekte danalarda kan hücreleri sayısında ve hematokrit (peY) değerinde görülen kan-titatif değişiklikler Tablo 4'de beIirtilmi~tir. Bu Tablo'da görüldüğü gibi Sarıaba kökenli

(7)

TI!RK1YE'DE TROP1KAL THEILERloslS ÜZERINDE ARAŞTIRMALAR

Tablo 5. Til/l/IUluıu kan stabilatı ile inoklile edilen danalarda viieut ısısı değişiklikleri

Table 5. Variations in body teınparatllre in the ealves inoculated with Tannulata blood stabilates isolated from dıfferenı places in Ankara 7 Dana No. Minımum Maksiınum 89-15 38.5 41.5 89-16 38.5 41.5 89-78 38.8 42.2 89-86 38.8 41.5 89-1 () 3<J.O 40.5 9()-69 385 39.5 9()-70 38.5 41.8

Tablo 6. De~işik kökenli TwlIluluw kan stabilatı ile enfekte edilen danalarda ateş, piroplasm ve şizontların görüldii~ii giin ve siireler

Table 6. Oceurrenee of fever, sehizont and piroplasm in the ealves inoculated with Til/ıııula/a blood stabilates isolated from different plaees in Ankara

lnokülasyonıı izleyen gelişmeler

Dana No Stabilat kökeni Şizont Piroplasm Ateş

89-

ı

5 Maınak 8"-47h (39)'" 13"- i 07h (94)" 19.'-22h (3") 89-16 Sarıoba 8-28 (-) 17-28 (-) 15-25 (-) 89-78 Eryaınan 6-34 (28) 17-94 (87) 18-19 (ı) 89-86 Akderc 5-33 (28) 14-93 (89) 17-21 (4) 89- i() Hii.seyingazi 8-42 (34) 19- i 28 ( 1(9) 22-24 (2) 90-69 Girmeç 4-32 (28) 17-42 (25) ]7-18 (I) 90-70 Alacaören 6-27(21) 15-38 (28) 18-24 (6)

(',): lnokiilasyondan sonra şizont. piroplasm ve ateşin göriildüiıii birinci ve (h): soııııııeu giinler ve C): siireler: (-): the-ileriosis'den ölen danalar ve saptanamamış süreler.

(-,) First day of fever period, first deteetion of sehizont and piroplasm (DPT) (h): last day of fever period. last day of sehizont and piroplasıns oecurrenee (DPT); (*): days of fever. schizont and piroplasm occurrenee (fever, sehiwnt and piropla.sm pe-riods); (-) calves died from tropieal theileriosis).

enfeksiyon öncesine nazaran enfeksiyon son-rasında lökosit ve eritrosit sayılarında ve he-matokrit değerinde önemli derecede düşüşler olmuştur. Akder~ kökenli

T.annulata

kene sta-bilatı ile enfekte danalarda da lökosit ve erit-rosit sayılarında ve hematokrit değerinde, Sa-noba kökenli kene stabilatı ilc enfekte danalarda görülene nazaran daha az olmakla be-raber düşüş meydana gelmiştir.

Diğer taraftan herbiri Mamak, Sarıoba, Er-yaman, Akdere, Hüseyingazi, Girmeç ve Ala-caören kökenli

Tannulata

kan stahilatından bi-riyle inoküie edilmiş 7 dana da tropikal theileriosis'e yakalanmıştır. Tablo S'de he-lirtildiği üzere inokülasyondan sonra, değişik zamanlarda, bı!' danaların hepsinde vücut ısısı yükselmiş ve 39.0°C-42.2°C arasında değişen derecelere ulaşmıştır.

Bu danalarda inokü!asyondan sonra,

Tannu/ata'nın

lenf yumrusunda lenfositler

için-de, perifer kanda eritrositler içinde görüldiiğü gün ve süreler Tablo 6'da belirtilmiştir. Şi-zontları prescapular lenf yumrusunda lenfositler içinde inokülasyonu izleyen 4-8'inci günlcr ara-sında, piroplasmları perifer kanda eritrositler içinde inokülasyonu izleyen 13- i9'uncu günler arasında ilk defa görmek mümkün olmuştur. Bu danalarda inokiilasyondan sonra en az 27'inci, en çok 47'inci güne kadar şizontlar; en az 28'inei, en çok i28'inci güne kadar piroplasmlar görülmeye devam etmişlerdir. İnokiiJasyonu ta-kiben IS-22'inei günler arasında danaların ateşi yükselmiş, 18-2S'inci günler arasında normal seviyeye düşmüştür. Netice olarak enfekte da-nalarda şizontlu dönemin 21-39 gün, pı-roplasmlı dönemin 25-109 gün, ateşli dönemin ise

ı-ıo

gün sürdüğü anlaşılmıştır.

Değişik kökenli

T.wllwlata

kan stabilatı ile enfekte danalarda

Tannulata'nın

şizontlarıyla enfekte Icnfositlerin yoğunluğu, pi-roplasmlarıyla enfekte eritrositlerin yüzdesi

(8)

8 F. SA YıN, Ş. DINÇER, Z. KARAER. A. ÇAKMAK. A. INCI. B.A. YLKARI.

H. EREN. S. NALBANTOGLU. Z VATANSEVER Tablo 7.Değişik kökenli Twınulaw kan stahilatı ilc enfekte danalarda parazilın

gelişme durumu ve tmpikal theileriosis'in seyri

Table 7. Quantitative analyse of the parasitasis and auteome of the disease in the ealves inoeulated with T{//1I1u/a{a blood stabilates isolated from different plaees in Anbra

Dana 1\'0 Stabilat kökeni Şizontla Parazitemi oranı Danaların sonu enfektiflik i (%)*

89.15 Mamak +++ O.Sa.i 9.2h Iyıleşti

WJ-16 Sarıaba ++++ 2.2.46.0 Öldü 89-78 Eryaman + 0.5-1.6 Iyileştı 89-86 Akdere ++ 0.8.8.8 Iyileştı 89. iO Hüseyingazi ++ 0.5-0.7 Iyileşti 90-69 Girmeç ++ 0.6.1.1 Iyileşti 90.70 Alacaören +++ 0.8- i1.2 Iyileşti

C): Şizontla enfektillik ve parazitemi metod bölümünde açıklanmıştır, (a): Miniımım, (h) Maksimum.

(") The ınethod of quantıtaıive analyse of parasitasis is described in the material and method section: (.,). Mınumum 11<1-ıasılaemıa. ("). Maximum parasitaeınia.

Tahlo 8. Değişik kökenli T{//ll1ulala bn stabilatı ile enfekte danalarda kanda hücre sayımı ve hematokrıt değeri Tıble R.Values of hlood eells eount and hlood eells volum in the ealves inoeulated with TWlIıu/aıa hlood

stabilates isolated different plaees in Anbra

Eritrosit (x](Yi) Lökosit(x iO{O) Hematokriı(% )

Dana No Sıahılaı kökeni E.Ö. ES. E.Ö. ES. E.Ö. E.S.

89-15 Maınak 10.3 2.5 7.2 30 42.0 11.4 89-16 Sarıoba i

ı.

i 1.9 4.4 14 41.0 96 89-1S Eryaman 4.5 2.1 6.7 3.5 49.0 LU 89-86 Akdere 4.3 2.0 7.8 2.9 47.0 20.0 89- 10 Hüseyingazi 7.5 3.9 9.7 6.1 39.8 20.0 90-69 Girıneç 12.5 4.9 8.6 4.1 40.0 30.0 90-70 Alacaüren 9.6 4.1 8.7 4.2 37.0 20.0

(E.Ö) Enfeksiyondan Önce. (ES.): Enfeksiyondan Sonra, (E,Ö.): Before infeelion, (E.S.): Afıer infectian.

Tablo 7'de gösterilmiştir. Sarıoha

Tannulata

kan stabilatı ile enfekte i danada, prescapular lenf yumrusundan hazırlanan frotilerde in-celenen her mikroskop sahasında hir kaç len-fositin; herbiri Mamak veya Alacaören kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile enfekte 2 danada in-celenen mikroskop sahalarının 3'den fazlasında birkaç lenfositin şizontla enfekte oldukları gö-rülmüştür. Herbiri Akdere, Girmeç veya Hü-seyingazi kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile enfekte 3 danadan hazırlanan frotilerde in-celenen mikroskop sahalarından sadece 2 veya 3'ünde hirkaç lenfositin; Eryaman kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile enfekte

i

danadan hazırlanan [rotilerde sadece bir sahada yalnız

bir lenfositin şizontla enfekte olduğu gö-rülmüştür. Sarıoba kökenli

Tannulata

kan sta. bilatı ile enfekte danada piroplasmla enfekte eritrosit yüzdesi maksimum %46.0: Mamak veya Alacaören kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile enfekte danalarda sırasıyle % i9.2 ve 11.2; Akdere, Hüseyingazi veya Girmeç kökenli

Tannulata

kan stahilatı ile enfekte olan da-nalarda yine sırasıyle %8.8, %0.7 ve % 1.1; Er-yaman kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile en-fekte danada %

ı.6

olmuştur. Değişik kökenli

Tannulata

kan stahilatı ile inokülc edilen bu danaların hepsi tropikal theileriosis'e ya-kalanmışlardır. Sarıoba kökenli

Tannu/atu

kan stabilatı ile enfekte danada hastalık çok şiddetli

(9)

TÜRKıYE'DE TROPIKAL THEILERIOsIs ÜZERINDE ARAŞTIRMALAR 9

scyrctmiş ve 28. ci günde dana ölmüştür. Has-talığın ~iddeti Mamak ve Alacaören kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile enfekte olan da-nalarda ikinci derecede; Akdere, Hüseyingazi ve Girmeç kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile enfekte olanlarda üçüncü derecede; Eryaman kökenli

Tannulata

stabilatiyle enfekte alanda çok hafif olmuştur. Bu danalar ölmemiş, has-talığı atlatıp iyile~mişlerdir.

Değişik kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile enfekte edilen danalarda kandaki hücre sayısı ve hematokrit değerindeki kantitatif de-ğişiklikler Tablo 8'de gösterilmiştir. Tablo'dan anlaşılacağı gibi enfeksiyona bağlı olarak gerek lökosit ve eritrosit sayısında, gerekse he- , matokrit yüzdesinde önemli derecede düşüşler olmuştur. Bu düşüşler yüzde olarak ifade edi-lecek olursa, Sarıaba kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile enfekte olan ve çok şiddetli has-talanan danada eritrosit sayısında %90.9, lö-kosit sayısında %68.4, hematokrit değerinde %31.6 nisbetinde; orta şiddette hasta olan Mamak kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile en-fekte danada eritrosit sayısında %75.7, lökosit sayısında %54.1, hematokrit değerinde %20.6 nisbetinde; hafif hasta olan Akdere kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile enfekte danada erit-rosit sayısında %30.2, lökosit sayısında %62.8, hematokrit değerinde %26.4 nisbetinde bir azal-ma olduğu anlaşılmıştır.

Sarıaba kökenli

Tannulata

kene stabilatı ile enfekte edilen 7 dananın 3'ünde tropikal the-ilcriosis çok şiddetli seyretmiştir. Bunlarda prescapular lenf yumrularında ileri derecede bü-yüme, yüksek ateş, iştahsızlık, tüylerde dik-leşme ve düzensizlik, zayıflarna, göz kon-Juktivasında peteşiyal kanarna, sarılık ve solgunluk, göz yaşı akması, halsizlik, öksürük, nihayet ot ve yem yemerne gibi klinik re-aksiyonlar görülmüş ve sonunda ölmüşlerdir. Geriye kalan 4 danada da hastalık şiddetli sey-retmi~, ot ve yemi tamamen reddetme durumu hariç, yukarıdaki klinik reaksiyonlar onlarda da görülmüş, neticede bu danalar ölmeyip hastalığı atlatmı~ ve iyileşmişlerdir. Akdere kökenli

Tannulata

kene stabilatı ile enfekte edilen 3 danada tropikal theileriosis orta şiddette sey-retmiştir. Hafif olmakla beraber yukarıdaki semptomlar bu danalarda da görülmüştür. Fakat htmlar verilen ot ve yemi yemişIcr ve ileri

de-recede güç kaybına uğramamışlar, hastalığı at-latıp iyileşmişlerdir.

Diğer taraftan, Eryaman, Akdere, Hü-seyingazi, Girmeç kökenli

Tannulata

kan sta-bilatı ile enfekte edilen danalarda tropikal the-ileriosis hafif seyretmiştir. Bunlarda prescapular lenf yumrusunda büyüme, ate~, hafif iştahsızlık, tüylerde dikleşme ve dü-zensizlik ve zayıflama görülmüştür. Bunlar has-talığı atlatıp iyileşmişlerdir. Alacaören ve Mamak kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile en-fekte edilen danalarda tropikal theileriosis orta şiddetli seyretmiştir. Yukarıda belirtilen semp-tomlara ilaveten danalarda öksürük, gözyaşı akıntısı, halsizlik göz konjuktiva ve mu-kazasında hafif sarılık ve solgunluk gö-rülmüştür. Fakat bu danalar da hastalığı atlatıp iyileşmişlerdir. Sarıaba kökenli

T.annulata

kan stabilatı ile enfekte edilen dana,

T.w1/1ulata

kene stabilatıyla enfekte edilenler gibi, şiddetli tropikal theileriosis'e yakalanmıştır. Bu danada prescapular lenf yumrusu çok hüyümü~, ateş 41°C derecenin üzeıine çıkmış, göz yaşı akın-tı sı öksürükle birlikte, göz konjuktivası anemik ve ikterik bir hale gelmiş, iştah kesilmiş, der-mansızlık ve zaafiyet başlamı~, ot ve yemi red-dettikten birkaç gün sonra yattığı yerden kal-kamayarak ölmüştür.

Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı'nın raporuna göre, ölen danalarda abomasum, idrar kesesi, trachea mu-kazasında ve endokartta kanarnalar, akciğerde ödem görülmüştür. Dalak, karaciğer ve visseral lenf yumrularının büyüdüğü, kesit yüzünün kanlı ve taşkın olduğu, trachea ve bronşlarda köpük, akciğerde fibrinli eksudatın bulunduğu saptanmıştır. Böbreklerde küçük beyaz odaklar görülmüştür. Böbrek, karaciğer, dalak ve lenf yumrularından yapılan histolojik kesitlerde ve sürme preparatlarda

Tannulata'nın

makro ve mikro şizontlarına rastlanmıştır.

Tartışma ve Sonuç

Sahada ve yapılan deneysel çalışmalarda, değişik kökenli

Tannulata

stokları arasında vi-rulans farklılığının bulunduğu bildirilmiştir (22). Virulans farklılığı sadece değişik ül-kelerden izole edilen

Tannulata

stokları

(10)

ara-sında değil, bir ülkedeki enzootik bir bölgeden izole edilen

Tannulata

stokları arasında da gö-rülmüştür (l5,22). Nitekim danalarda sırasıyla %50, %

i

3 ve %3 arasında ölüm meydana ge-tiren ,vinılansları farklı, 3

Tannulata

stoku ee-zayir'de izole edilmiştir (22). Türkiye'de da-nalarda şiddetli hastalık yapan ve yüksek oranda ölüm meydana getiren

Tannulata

izo-latlarından söz edilmiştir (26). Buna karşılık Hindistan'da yapılan deneysel bir araştırmada, değişik kökenli 4

Tannulata

izolatı ile enfekte danalarda, vinılans farklılığını kanıtlar nitelikte hir hastalığın oluşmadığı bildirilmiştir (23).

Türkiye'de Orta Anadolu bölgesinden izole edilen Sarıoba kökenli

Tannulata

stokunun kene stabilatı ile inoküle edilen 7, Akdere kö-kenli

Tannulata

stokunun kene stabilatı ile ino-hile edilen 3 dananın hepsinin tropikal the-ileriosis'e yakalandıkları bu çalışma ilc saptanmıştır. Sarıoba kökenli kene stabilatı ilc enfekte edilen danalarda theileriosis çok şid-detli seyretmiş, 7 danadan 3'ü (%42.8) öl-müştür. Akdere kökenli kene stabilatı ilc en-fekte edilen danaların hepsinde theileriosis hafif seyretmiştir ve danaların hiçbiri ölmemiştir. Diğer bir deneyde, Sarıaba ve Akdere kökenli

Tannulata

kan stabilatı ile birlikte, yine Orta Anadolu'dan izole edilen Mamak, Hüseyingazi, Girmeç ve Alacaören kökenli

Tannulata

kan stahilatları ile inoküle edilen 7 dananın da the-ileriosis'e yakalandığı görülmüştür. Bunlardan Sarıoba kan stabilatı ile enfekte edilen danada theileriosis çok şiddetli seyretmiş ve dana has-talığı atlatamayıp ölmüştür. Mamak ve Ala-caören kökenli kan stabilatı ile enfekte edilen danalarda hastalık kısmen şiddetli seyretmiş fakat danalar ölmemiş' ve iyileşmişlerdir. Ak-dere, Girmeç ve J-LJ~eyingazi kökenli kan sta-hilatları ile enfekte'(!analarda hastalık hafif sey-retmiş ve danalar i,iıyile~miştir. Eryaman kökenli kan stabilatı ile enfekte danada ise hastalık çok hafif seyretmiş, 'ateş 39.5°C'den yukarı çık-mamış ve dana hiıstalığı hissetmemiştir. Şi-zontla enfekte lenfosit yoğunluğunun, pi-roplasmla enfekte eritrosit yüzdesinin fazlalığı, hımlara hağlı olarak, hastalık şiddetinin yük-sekliği, dolayısıy,la öldÜrücülük gibi kriterler esas alınarak, di~er

~

stoklara nazaran , Sarıoba kökenli

Tannu0.ta

stokunun çok virülant, :vlamak ve Alae'aören kökenli stokların ikinci

III F. SAYIN, Ş.DINÇER, Z. KARAER.H. EREN, S. NALBANTOGLU.A. ÇAKMAK. A INCI.Z. VATANSEVERBAYU~ARı. derecede virülant oldukları sonucuna va-rılmı~tır. Nitekim konakçı hayvanda hızlı ürc-yip şizont ve piroplasm sayısı çahucak artan

Tannulata

stoklarının, yavaş üreyenıere na-zaran daha çok virülant oldukları helirtilmi~tir (l5). Gerçekten Sarıoba, Mamak ve Alacaörcn kökenli

Tannulata

kene stabilatlarıyla enfekte edilen danalarda, diğerlerine nazaran, şizontla enfekte lenfosit yoğunluğu, piroplasmla enfekte eritrosit yüzdesi fazla bulunmu~ ve klinik re-aksiyonların daha ~iddetli olduğu görülmüştür. Bunlarla beraber Sarıoba

Tannulata

kene sta-bilatı ile enfekte danaların yaklaşık o/c42.8'i öl-müştür. Diğer taraftan kene sokmasıyla mey-dana gelen tropikal theileriosis'in, enfekte kan inokülasyonu ile oluşana kıyasla, daha şiddetli seyrettiği belirtilmi~tir (22). Bu araştırmada ya-pılan deneylerde de

Tannulata

kan stahilatı ile enfekte edilen danalarda,

Tannulaw

kene sta-bilatı ile enfekte edilenlere nazaran, tropikal theileriosis'in daha hafif seyrettiği ve in-kübasyon süresinin daha uzun olduğu gö-rülmüştür. Tropikal theileriosis'in şiddeti ve öl-dürüeülüğünün

Tannulata'nın

virülansına bağlı olduğu kadar sığırın ırkı, yaşı, bakıın ve bes-lenmesiyle de ilgili olduğu ileri sürülmüştür (l2). Bu bakımdan bu çalışma ile ilgili de-neylerde aynı yaş ve ırkta, aynı bakım ve bes-lenme şartları altındaki duyarlı danalar kul-lanılmıştır.

Kaynaklar

ı.

Açıcı M (1993) Samsuıı 1'" ."iirl'si .\ı{[ırlam/da kaıı jJa-raziılerinin yayi/ışl. 8. Paraziıoloji Kongresi. Bildiri Özelleri, 7-1 II Eyliil. Trabzon. 1993.

2. BarncU SF (1968) Theileriosis. 269-325. In D. We-inman and M. Ristic (Ed.): lnfectioııs Blood Diseases of Man and Animals. Diseases Caıısed by Protisl. Yol II, Academic Press. London.

3. BarncU SF (1977) TI7t'til'rio. 77-113. In J.P.Kreicr (Ed.): Parasitic Protozoa IV. Academic Press. London. 4. Brown eGD(19X3) Th"ilt'l'io. 243-284. In J.B.Jcnscn (Ed.): In Yitro ClIltivatiün of Proıo7üan Parasiles. CRC Press Boca Raıon. FL.

5. Dinçer ş,Sayın F, Karaer Z, Çakmak A, Fricdhofi' KT, Mütler I, İnci A, Yukarı HA, Eren H (1991)

Karadt'/ıiz biil,ı.:t'si sı{[ırlal'llıda buhııı(//ı kol]

p((-raziılerinin sero-insidensi üZf'Tinl' O/"(lŞIII'In((l((r.An kara Üniv YeL Fak Derg. 38. 206-226.

6. Dumanh N, Özer E (1987) ElaZii! ,iirnıııde sı-iır/arda ;.:(jrülnı koli pormiılai ve yu\'ıli,çlart ÜZt'l'ilıde araşımmdar. S Ü Vel Fak Derg. 3, 159-166.

(11)

TÜRKIYE'DE TROPIKAL THEILERIOSIS ÜZERINDE ARAŞTIRMALAR ii 7. Erkut HM (1967) I~'ge hii/gesi sığır/art/ıda

pi-rop/asmosis durumu ve ıedavide Ynli i/a~üıma/ar. Bor-nova Vet Ara~ Enst Derg, 8, 120-

ı

30.

8 Göksu K (I959) Ankara ve Civarı Sığır/art/ıda The-i/eriosis Üzerinde Sislemaıik Aru,wrma/ar. Tez.

An-kara Üniv Vet Fak Yay No.

ı

i 5/60, Yeni Matbaa. An-kara.

9. Göksu K (1970) Yurdumuzun çeşiıli bölge/erin de sl-ifırlarda piroplasmida enfeksiyon/arı (piroplasmosis, hııhesiosis. ıhei/eriosis) ve wıap/asmosis'in yayı!işı du-rumIaI'/.TOrk Vet Hek Dem Derg, 40,29-30.

i O Mimioğlu M, Ulutaş M, Güler S (197i) Yurdunıuz SI,o:(lr/art/ıdaTheileriosis Dkenleri 1'1' Differ Kan

Pa-raziı/ai. Ajans-TOrk Matbaacılık Sanayii. Ankara.

ı

I. !'ieitz WO (1957) Thei/eriosis, gonderioses and cy/(l-uxz()(ıııoses. A review. Onderstepoort J Vet Res. 27.

275-430.

12. Norval RAl, Perry BD, Young AS (1992) The I:.pi-demi%gy of Theileriosis in Africa. Academic Press, London.

13. Özcan C (1961) Ankara ve Civarında Evci/ Hay-vanlarda Piroplasmose V~ık'a/arı ve Tedavileri Üze-rinde Ara,I'llrIna/ar. Doç. Tez. Ankara Üniv Vet rak Yay, 143, Ankara.

14 Öz koç Ü, Onar E (1980) Yurdumuzun değişik yi}-re/nindm izole edilen Theileria annulma su,ç/art/ıın doku kü/ıürüne adaptasyonu veüreıilmesi. Do~a Bilim Derg. Serı D, 4, 36-40.

15.Pipano E (ı 977) Basic Principles oj Theileriıı an-nL/law Conırol. 55-65. In: J.B.Henson and M.Campbell (Ed.): Theileriosis. Report of Workshop held ın Nairobi, Kenya 7-9 December.

16. Raf yi A, Maghami G, Hoosmand P (1965) The vi-ru/ence of Theileria U/1//u/a/(l and premUlıiıion Ilgainsı hOl'ine ıheileriosis in Iran.

Buıı

off Int Epiwot. 64, 431-446.

17. Sayın F ( 199ı)S/(IIlIS of Tropical Theileriosis in Tur. ke\ 20-22. In: D.K. Singh and B.C. Varshney(Ed.): Proceedings of the second EEC Workshop of Ori-entation and Coordination of Research on Tmpical Theileriosis, March

ı

8-22. National Dairy De-velopment Baal'd, Anand, India.

ı8. Sayın F, Dinçer

ş,

Karaer Z, Çakmak A, İnci A, Yukarı BA, Eren H (199 i) Edipemiological Study on Tropical Thei/eriosis uround Ankara. 5

ı

-54. In: D.K. Singh and B.C. Varshney (Ed.): Proeeedings of the se-cond EEC Workshop ol' Orientation and Coordination of Research on Tropical Theileriosis. March 18-22. National Dairy Development Baal'd, Anand, India.

19. Sayın F, Dinçer

ş,

Karaer z, Çakmak A, İnci A, Yu-karı BA, Eren H (I 998) Ankura yöresinden e/de edı-len Theileriu unnuluw (Dschunkowsk\' and Luhs.

/<)04) izolaılari üzerinde araş/lnna/ar. 3. Ur.

horuıuvardu sıeril kene ıür/erinin yeli,çliri/mesi ı'e mu-hafawsı. Ankara Üniv Vet Fak Derg, 45, 193-199.

20. Sayın F, Dinçer ş, Karaer Z, Çakmak A, İnci A, Yukarı BA, Eren H, Ün süren H (I 999) Ankara

yii-resinden elde edilen Theileriu a/1/1Ulala (DschUll-kowsky und Luhs, J1)04) i701allari üzerinde araş-IlrInalar. J. Duyarlı dmıalıırda enjekıe kanla olu,çlurulwı ıropikal Iheil,.".iosis'dn1 ileri gelen mor. hidile 1'1'mor/alile o/ay/al'/. T Parasırol Derg, 23, 17R-184.

2i.Sehalm OW, Jain NC, Carroll EJ (1975) Velerinun

Hemaıolog.\'. 3rd edition. Lea and Febiger, Phı-ladelphia.

22. Sergent E, Donatian A, Parrot L, Lestoquard F

(ı 945) Eıudes sur les Pimp/w'mo,l'es Bovine,l'.Inst Pas-teur d'Algerie, AIger.

23. Subramanİan G, Nailhani Re. Ray D ( 1987)

Cmss-real'ıion among jimr isolales or Theilaiu unnu/ala .from India. Vet Parasit. 25, 75-77.

24. Tüzer E (198i) Isllll1hul i/i vvresinde sıifır/urdu ;:ii. rülen Bahesia, The/laia ve Anap/asma ıür/eri ve hun-lardan olu,wn nıfeksiyoıılal'ln yayılışı üzerinde

araş-/lrma.lstanbul Üııiv Vet Fak Derg, 8, 97-110.

25. Ünsüren H (1976) Theileria a1lllUlala'dwl !leri Ge/m

Theileriosis'in BaZi Şemotaapiitiklerle Tedavısi Üze-rinde Araşlirmalar. Doç. Tez. Ankara L:niv Vet Fak, Ankara.

26.Vural A, Özkoç Ü, Onar E (197R) Memlekeıimi?de izole edilnıi,ç ve -"eııi izole edi/ecek lnkul Theıleria aıı-/lulaıu suşlarinııı virulw1.H/lIIl supıwl/IliISI 1'1' lu.

horalUvarda muhafazaSina ili,çkin a/'(/ş/lmUl Pendik Vet Bakt Ser Enst Derg, X, I-I i.

27. Walker AR, McKeller SB (I 983) The muııı/'(/ıion ot

T.aııııula/a in lI.a.analolicUln sıimu/wed h\,incııhu/loıı orfeeding lo prodııa sporo70iıes. Vet Parasiı. 13, 13-21.

28. Walker AR, MeKellcr SB, Beli LJ, Brown CGD (I 979) Rapid quanliıaive ussnmenl or Thei/I'I'/a UI.

feCıimı iıı ıich Trop Anim Health Prod, 11.21-26.

Yazışma Adresi:

Prof Dr. Şükraıı DINÇER

Ankara Üniversilesi Veleriner Fakülıesi Proıozooloji ve Enıomoloji Bilim Dalt

Şekil

Tablo I. Deği~ik kökenli T aııııulala kene stabilatı ilc enfekte edilen danalarda viieııt ısısı deği~iklikleri Table J
Table 3. Quantitative analysis of the parasitosis and outeome of the disease in the ealves inoeulated with resuseıtated sporozoites harvested from H.a.anatolicum ticks infected with either Tannulata Sarıoba or T.wlIıulaf(/ Akdere
Tablo 5. Til/l/IUluıu kan stabilatı ile inoklile edilen danalarda viieut ısısı değişiklikleri
Table 7. Quantitative analyse of the parasitasis and auteome of the disease in the ealves inoeulated with T{//1I1u/a{a blood stabilates isolated from different plaees in Anbra

Referanslar

Benzer Belgeler

Kitapta yer alan el yazmalarında yılan sokması ve buna çare olarak hazırlanacak ilaç içeriği ile ilgili 6 illüstrasyon yer almaktadır (17, 19, 21, 30, 31 ve 33. Tüm içerik

Çünkü çapı 5 mm'ye kadar olan arterler için orta yoğunlukta (Resim 1 B) ve daha küçük çaptaki arterler için ise seyreltilerek solüs- yonların hazırlanması

BT'de yağ dokusu (-50)-(-150) Hounsfield üni- tesi (HU) değerlerinde saptanırken, liposarkomlarda, tümörün içerdiği diğer yumuşak doku komponentleri- ne bağlı olarak

Buna karşılık, preoperatif dönemde orta düzeyde pulmoner vas- küler hastalığı olan 8 yaşındaki bir hastamızda, ameliyattan bir yıl sonra pulmoner arter basıncı ve

Fikri Özer (1912-1993) Tıp Tarihi Enstitüsü Direktörlüğüne vekaleten atan- dılar. Tıp Tarihi Kürsüsü, 22.5.1974 tarihinde, Genel Şirürji Kürsüsü ile birleş-

Türk ve Alman milletlerinin Kemalizm ve Nasyonal Sosyalizm ile uyanışları Avrupa’nın güvenliği için de hayati önemdeydi: “Almanya’nın millî varlığı için esas

Sonuç olarak; büyük ırk köpeklerde dinamik komp- resyon plağıyla yapılan tarsal artrodezin, tarsal instabilitesi bulunan hastaların yaşam kalitesine olumlu katkılar

ZHHNV:HLQWHQGHGWR¿QGRXWLIWKH%LVKRS6FRUHFHUYL[ FHUYL[RUFHUYLFDOVKRUWHQLQJSUHGLFWGHOLYHU\ZLWKLQGD\VRI SHOYLF H[DPLQDWLRQ RU VZHHSLQJ 1RQH RI WKH SDUDPHWHUV ZHUH VLJQL¿FDQWO\