• Sonuç bulunamadı

Koç saniyede en büyük Türk:Koç haberi ABD’de...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Koç saniyede en büyük Türk:Koç haberi ABD’de..."

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

/■

A A I Z 3

M illiyet 662.433

B A S I N D A G Ü V E N

27 Şubat günü

29 Şubat 1996 Perşembe 40.000 TL üç büyük gazetenin n e t, satış rakamları

Çiller-Yılmaz anlaştı. Anayol’da tam mutabakat. Once Yılmaz başbakan

T ’n in s a t ış ı

y in e ip ta l

•Anayasa Mahkemesi Tnin satışında yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Böylece Özelleştirme

Yüksek Kurulu’nun satış onay yetkisi iptal edildi. Satış için siyasi karar ve yeni yasal düzenlemeler gerekiyor. # 7 ’de

Ö za l s u ik a s t ı

iç in g ö z a ltı

•Suikastta adı geçen Osman

Atay’ın Türkiye’ye girerken İzmir’de yakalandığı ortaya çıktı. 10 gündür gözaltında

tutulan ye Demirağ’ın arka­

daşı olmadığını söyleyen Atay, bugün DGM’ye çıkarılacak. #12. sayfada

bir günü:

29

Şubat

•2 . sayfada

A bdi İp e k çi

k o rk u su

•G eb ze Belediye Meclisi, Abdi İpekçi Mahallesi’nin ismini “ideolojik” olduğu gerekçesiyle 4. kez, Fatih Mahallesi olarak değiştirdi. RP’li Başkan’ın gerekçesi: “Vatandaşlarımız istedi.”

•12. sayfada

Koç, sa n a y id e

en büyük Türk

•A B D ’nin en etkin

gazetelerinden New York Times, ünlü kişilerin ölümlerini duyurduğu sayfasında Vehbi Koç’a geniş yer ayırdı ve Koç’u “Ülkesinin en büyük sanayiini kuran Türk” diye niteledi. «3. sayfada

‘P re z e rv a tifte

A vrupa birliği

•Â B ’den prezervatif stan­

dardı: Kalitesi doğal kauçuk, uzunluğu en az 170 mm, genişliği 44 - 56 mm. Birlik, yakında 15 üye ülkede satışa çıkacak “Euro Condorn’lar için çok da iddialı: Dünyanın en iyisi olacak. «17. sayfada

İs p a n y a ’d a

s a ğ a d ö n ü ş

▼ENTEIİEKTÜEL BAKIŞTA

Beş yıllık takvim

• D Y P lideri Ç iller: “D ön üşü m lü B aşbakanlığı ka­ bul e ttik” , A N A P lideri Yılm az: ‘T am b ir m u ta ­ b aka t içind eyiz” dedi ve A N A Y O L’un d ü ğ m e s i­ n e re s m e n b asıld ı. İki p a rtid e n d ö rd e r ye tkili b u g ü n d e n itibaren icra p ro gram ı ve beş yıllık ta k v im i ya zm a ya başlayacak.

Maliye ve Orman sorun

• Y ılm a z ile Çiller yarın yine görüşecek. İki lider, k u rm a y la r a ra sınd a so ru n olan M aliye ve O r­ m an bakanlıklarını çözecek. Bir aksilik çıkm az­ sa; Y ılm az cum artesi günü kabineyi K ö şk’e s u ­ n aca k, çarşam ba h ükü m e t program ı o ku n a ca k 11 M art Pazartesi güvenoylam ası yapılacak.

Yalı Çetesi sorusu

• Y ılm a z , Ç iller ile g ö rü ş m e y e g irm ed en önce, s e rt eleştirilerin yapıldığı A N A P G rubu’nu ikna etti. “Yalı Ç etesi d ediğim iz kişilerle şim di nasıl ç a lış a c a ğ ız ? ” s o ru s u y la k a rş ıla ş a n Y ılm a z , geçm işteki iddiaların araştırılm ası için güvence

v e rd i. * 1 4 . sayfada

Muhtemel

Ya v u z Do n a t

Üçüncü ortak gerekli m i?

Çiller ile Yılmaz, Ecevit’in ANAYOL'a desteğini çekmesi durumunda, RP nin gensorularla koalisyonu yıpratabileceği konusunda görüş birliğine vardı. İki lider, böyle bir ihtimale karşı, DSP veya CHP’yi üçüncü ortak olarak koalisyona almanın yararlı olacağını düşünüyor. (Fotoğraf: Ümit BEKTAŞ)

Korkut

Özal’ın

merakı

►Ozal’ın “Hükümetin başarı şansı ne?” sorusuna Mesut Yıl- maz’ın yanıtı: “Re­ fahla ne kadarsa o kadar.” e ^ ’de F İ K R E T Ö İ L A

Yılmaz

Çiller’den

memnun

•A N A P lideri: ‘Tan­

su Hanım’dan çok memnun kaldım. Bugüne kadar yap­ tığımız en iyi görüş­ meydi.” «14’te

1

m

‘Anayol yetmez’

•İstanbul Sanayi Odası’nın toplantısında işa­ damları yeni hükümete ilk mesajı verdiler: “İş Anayol kurmakta değil. Ekonominin içinde bulunduğu kaotik ortamı çözecek program ve kadrolara sahip olmak gerekir.” • Z ’de

Türkeş krizi

•D S P Lideri Ecevit, Türkeş’in ANAYOL koalisyo­ nunda yer alma olasılığına sert tepki gösterdi. Bülent Ecevit, güvenoyu konusuna da açıklık ge­ tirdi: “Çekimser oy kullanarak hükümetin sorum­ luluğunu paylaşmamış olacağız.” *15. sayfada

Gizli mimar

•Türkeş, bayram öncesi Er-

bakan’a giderek “hükümeti kurmaktan vazgeç” diyor. Türkeş bu mesajı kendi i- radesiyle iletmiyor! » IS ’te

Oltan Sungurlu Ekrem Pakdemirli Rüşdü Saraçoğlu Ilhan Kesici Nahit Menteşe Emre Gönensay Mehmet Ağar Sedat Aloğlu Refik Aras

Özden Sipahioğlu (yanda) Müsteşar eşi Ömer Haluk Sipahioğlu’nun (üstte) öldürülmesinde devletin kusurlu olduğunu öne sürmüştü.

Bir d a h a

Mine KILIÇ

•Atina’da silahlı saldırıda yaşamını yitiren Büyükelçilik Müste­ şarı Ömer Haluk Sipahioğlu için eşi Özden Sipahioğlu’nun Dışişleri Bakanlığı aleyhine açtığı tazminat davası reddedildi. Mahkeme, devleti değil, devlet için şehit olan Müsteşar Sipa- hioğlu’nu kusurlu buldu. Özden Sipahioğlu, hedef gösterilen eşinin zırhlı aracın onarılması için Ankara’dan ödenek istedi­

ğini ancak ödeneğin geç yollandığını iddia etmişti. ^ ’da

Ordu sınıra

kaydırılıyor

PKK’ya karşı harekât

için birlikler alarma geçti

• Y u r t içi ve sınır ötesi operasyon hazırlı­ ğı için ordu iç kesimlerden sınıra kaydı­ rıldı. Uçaklar keşif uçuşlarını artırdı. Si- vas-Tunceli-Bingöl üçgeninde 3. ordu harekete hazır bekliyor.

•O perasyon a katılacak 30 bin askere ek olarak Trakya’dan gelen 41. Tu­ gay ve Bolu 121. Piyade Kom ando özel b irliğ in e , B olu Dağ K om ando tim leri de katıldı. 912. sayfada

Çekiç

Güç

çekişmesi

•T ü rk iy e ’yle ABD arasında Çekiç Güç trafiği yoğunlaşı­ yor. Washington, süre uzatı­ mı için telkinlerini artırdı. An­ kara’nın rahatsızlığı Milli Gü­ venlik Kurulu toplantısında gündeme geldi.

• 1 2 . sayfada

I.M .K.B. hisse senedi

a lım s a tım la rın ız ı

V a k ıfB a n k Menkul

Kıymet M e rk e zle riyle

anında y a p a b ilirs in iz !

ADANA MKM: TEL (0322) 458 10 41 ANKARA MKM: TEL (0312) 468 0 7 6 0 ANTALYA

MKM: TEL: (0242) 248 28 8 3 BURSA MKM: TEL: (0224) 221 14 8 0 DENİZLİ MKM: TEL

(0258) 2 4 1 2 9 30 EGE MKM: TEL (0232) 4 4 1 5 9 0 0 ERZURUM MKM: TEL: (0142) 235 2 1W

İS T A N B U L M K M : T E L : ( 0 2 1 2 ) 2 9 3 13 9 0 KO N YA M K M : T E L :

(0332) 3 5 0 8 6 3 3 SAMSUN MKM: TEL: (0362) 4 3 2 4 7 11

VakıfBank

■ 2 1 .V ı) * V l' 8«

(2)

Milliyet

TAKVİM

HİCRİ:10ŞEW AL1416

R U M İ : 16 ŞUBAT 1411

MMMMMNMNt

Vakit:

Vasati:

imsak Güneş

Öğle

İkindi Akşam

Yatsı

5.09

6.33

12.24

15.28

18.00

19.19

Türk mafyasında

Viyanalı savcı!

Avusturya polisi 150 kişilik suç şebekesini ortaya çıkardı

Şebekenin başı işadamı

Türk polisinden bilgi

•A v u s tu ry a ’da “Türk m afyasına” yönelik •Ş e b e k e n in , beyaz kadın ticaretinden, si- gerçekieştirilen operasyonda 150 kişilik lah ve uyuşturucu madde kaçakçılığına bir “organize suç şebekesi” yakalandı. kadar birçok alanda faaliyet gösterdiği ö-Polis, Türklerden oluşan şebekeyle Avus- ne sürüldü. Bayar’ın kendisini ihbar et-turyaiı bir savcı ve dört polisin işbirliği mek isteyen kızlardan birini Türkiye’de öl-yaptığının saptandığını bildirdi. Şebekenin dürttüğü yolunda duyum lar aldıklarını be-şefi olarak tutuklanan Türk işadamı Celal lirten ve Türk polisinden bilgi isteyen yet-Bayar’ın (47) Viyana’da gece kulübü ve kililer, mafya şefinin daha önce de bazı o-restoran işlettiği açıklandı laylara karıştığını söyledi

Savcı tutuklandı

•T u tu k la n a n şebeke elemanlarının ilk sor­ gularından sonra Viyana federal savcıla­ rından W olfgang M ekis’le Yabancılar Po- lisi’nde görevli dört m em urun da şebe­ keyle işbirliği yaptığı ortaya çıktı. Görevini kötüye kullanm ak ve rüşvet alm aktan bir süre önce tutuklanan Mekis’in Türk maf­ yasına hukuk danışmanlığı yaptığı belir­ lendi.” • A li H. YURTSEVER - VİYANA

K oç haberi

A B D ’de...

•V e h b i Koç’un ölümü, ABD’nin en etkin gazetelerinden New York Times’a konu oldu. Gazete, ünlü kişilerin ölümlerini duyurduğu sayfasında Koç’a geniş yer ayırdı ve Koç’u, “Ülkesinin en büyük sanayiini kuran Türk” olarak takdim etti. • K o ç ’un, okulunu bitirdikten sonra

o zamanın parasıyla 25 dolarlık sermaye ile Ankara’da bir bakkal dükkanı açarak iş hayatına atıldı­ ğını belirten gazete, Ankara’nın başkent olmasının ardından Koç’un inşaat sektörüne el attığını ve kısa sürede başarılı çalışmalar yaparak yükseldiğini vurguladı. •A m e rik a n gazetesi, Koç’a bağlı

şirketlerde bugün 40 bin kişinin çalıştığını ve holdingin toplam ihracatının 1 m ilyar doları aştığını ifade etti.

İlk ziyaret

öğrencilerden

ZİNCİRLİKUYU Mezarlığındaki aile kabristanında, 23 yıl önce ölen 47 yıllık eşi Sadberk Hanım’ın yanında önceki gün toprağa verilen, Koç Holding'in kurucusu ve Şerev Başkanı Vehbi Koç’u dün sevenleri yalnız bırakmadı. Sabahın erken saatlerinde mezarlığa gelen damadı Nusret Arsel, gözyaşları içinde son

yolculuğuna uğurladığı Koç’un mezan başında dua etti. Uzun süre mezarın başından ayrılmayan Arsel’i İstanbul Yapı Meslek Lisesi’nden bir grup öğrenci izledi. Öğle saatlerinde de Koç Holding’e bağlı Aygaz’da işçi olduklarını belirten bir grup da Koç’un mezan başına gelerek dua etti.

(Fotoğraf; Efe ERDEM)

Ö f u / r a r

ve JiJiüiJİtîr

H

aşan

P

i

l i r

Internet: http://www.planet.com.tr/Xn E mail: Hasan. Pulur @ Planet.com.TR

Onlar da bizden biri

B

|İR okurumuz aramış, not bırak­ m ış:

""Mesut Yılmaz, Refahla hükü­ met kurarken çok şeyler yazdı, şimdi DYP ile kuruyor, bunu da yazsa ya!"

Yazalım da, yazıya nereden başla­ yalım, önemli olan bu!

Kime güveneceğiz de, yazıya başla­ yacağız?

Mesut Yılmaz'ın hali ortada, seçim öncesi ve sonrası "Bana oy verin, Re­ fah gelmesin!" diyen, "Refahla koa­ lisyon yapmam!" diyen, sonra Re­ fahla ortaklığa ramak kala, son anda cayan Mesut Yılmaz'a mı güvenece­ ğiz?

★ ★ ★

YA "Memleketim için kendimi yir­ minci kattan atarım!" diye hamaset nutukları atıp, elli santimlik başbakan­ lık koltuğundan inmemek için dire­ nen, şimdi de başbakanlıktan vazgeç­ tiği söylenen Tansu Çiller'e mi güve­ neceğiz?

Acaba Mesut Yılmaz "yalı çetesi"ni unutacak mı, ya da Tansu Çiller "yalı çetesi"ni yutkunup yutacak mı?

Muhteremlerin, bugünden yarma değil, sabahtan akşama ne yapacakla­ rı belli değil!

★ ★ ★ YA Erbakan Hoca?

Seçimden önce "Bunlar taklitçi, pansumancı!" deyip, diğer partileri partiden saymayıp, televizyonlarda bile onlarla tartışmayı kabul etmeyen "Biz şampiyon takımız, onlar ikinci, üçüncü lig takım ları!" diye küçümse­ yen, yüzde 40 oy beklerken, yüzde t

21 çıkınca "Biz herkesle hükümet or­ tağı oluruz!" diyebilen, hatta başba­ kanlık sırasını, Mesut Yılmaz'a bile verebilen Erbakan Hoca'ya nasıl gü­ veneceğiz?

★ ★ ★

BUNLARA güveneceğiz de, yazı mı yazacağız?

Onun için beklemekte fayda var, bakalım, bekleyelim, görelim.

Temel ilkeleri "Verdikleri sözü tu t­ mamak ya da tersini yapmak olan" politikacılarımıza güvenmek mümkün mü?

★ ★ ★

YALNIZ şunu da hiç aklımızdan çı­ karmayalım, bu politikacılar bizim

politikacılarımız, başka yerden ithal etmedik onları; kendi içimizde yetiş- dirdik, biz seçip oraya gönderdik...

Biz neysek, onlar da üç aşağı, beş yukarı o, farkımız, bizlerin seçen, on­ ların seçilen oluşu...

★ ★ ★ ŞÖYLE diyenler de vardır:

"Yok efendim, halk iyi, politikacı kötü!"

O lur mu öyle şey!

Mesela, ne zaman Yunanistan'la a- ramızda bir maraza çıksa, bazı iyi ni­ yetliler, ilk bakışta çok doğru gibi gö­ rünen bir tesbit ve teşhiste bulunurlar:

"Efendim, Yunan halkı, bizi, Türk- leri çok seviyor, dostluktan başka bir şey istemiyor... Lâkin ah o politikacı­ lar, o hükümet yok mu?"

A muhteremler, madem Yunan hal­ kı bizi bu kadar seviyor, barış, dostluk istiyor, peki, o politikacıları, o hükü­ meti kim seçip oralara gönderiyor?

Eğer o politikacılar, barışa, dostlu­ ğa, bu kadar karşıysalar, barışsever Yunan halkı, bu kadar aptal mı, hep onları seçiyor?

★ ★ ★

AYNI yaklaşım, bizim politikacılar için de geçerli:

"Efendim, biz bu politikacılara la­ yık değiliz!"

Eğer değilsek, seçip göndermesey- dik, kimse silahı şakağımıza dayama­ dı ya!

"Biz seçmedik!" diyecekler. Ya kim seçti?

24 Aralık 1995 seçimine katılım o- ranı, yüzde 85, daha ne olsun?

★ ★ ★

O halde, politikacıyı eleştireceğiz, onlara kızacağız, bağıracağız, çağıra­ cağız ama, onların "bizden b iri" ol­ duklarını da unutmayacağız...

Hem onlar da dönüp, "Bize mülhid diyenin kendinde iman olsa

Dahleden dinimize bari müselman olsa" deseler ne yaparız?

NOT: Dünkü, Çiller - Yılmaz görüş­ mesi nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, bizim şüphemiz, hükümet Meclis'ten güvenoyu alıncaya kadar sürecek... Devir, sütten ağzı yananın, değil yo­ ğurdu, dondurmayı bile üfleyerek ye­ diği devir...

(3)

M illiyet ıiiü|> Perşembe 29 Şubat 1996

h bi

efsanesi

ehbi K oç, iş hayatına başladıktan tam

70 yıl sonra dünyada çok az kişinin

ulaşabildiği bir noktaya ulaştı. 1987

yılında “ Dünyanın En İyi İşadamı”

seçildi. Ödülünü, o yıl Uluslararası

Ticaret O dasının Yeni D elhi’de

düzenlediği toplantıda Hindistan

Başbakanı Gandi’nin elinden aldı.

T ö re n anında K oç, heyecandan titredi.

i

Vehbi Koç, Yeni Delhi'de “Yılın İşadamı Ödülü’’nü Hindistan Başbakanı Rajiv Gandi’den alırken...

i

Dünyanın en

iyi işadamı

D D

î j

/

î î

d e Ş h i r b r j

ZÜLFÜ LTVANELİ

Azınlık hükümeti ya da

CHP’li çoğunluk iktidarı

1

996 yılının üstüste gelen fela­ketlerini; kazaları, ölüm leri, depremleri, terör ataklarını ki­ mileri Nostradamus'un kehanetleri­ ne bağlıyor, kim ileri de anlamakta güçlük çekiyor.

Babam ise eskilerin "seneyi kebi- se" inancını anlatıyor.

Her dört yılda bir, şubat ayının 29 çektiği yıla, "seneyi kebise" denir­ miş ve bu yılda felaketler birbirini kovalarmış.

Bu yüzden yazıya 29 Şubat tari­ hini atarken, bu kavramı hatırladım.

★ ★ ★

SENEYİ kebise, siyasi alanda fela­ ket geleneğine uymuyor gibi.

Herkesin istediği Anayol kuruldu kurulacak.

Parti kurm aylarının ortaya çıka­ ramadığı anlaşmayı, başka Kurmay­ ların hallettiği söyleniyor.

Ne derece doğrudur bilemem a- ma işin içinde herhangi bir kurmay harekatı olduğu kesin.

ANAYOL'UN İŞİ ZO R

Eğer Anavatan ve Doğru Yol, bu basireti birkaç ay önce gösterebilse- ler ve seçime ittifakla gidebilselerdi, bugün Meclis'te 300 m illetvekillik bir çoğunluğa sahip olacaklardı.

(Aynı şey sol için de doğru. Eğer sol, geçici seçim ittifakları yapabil­ seydi bugün büyük şehirlerin bele­ diye başkanları da soldan olurdu, M eclis'in en büyük partisini de sol oluştururdu.)

Anayol, b ir azınlık hükümeti ku­ ruyor.

Temel konularda karşısında bir­ leşmiş bir Meclis muhalefeti bula­ cak.

DSP' nin hükümet oluşması için destek vermesi önemli değil.

Yarın hemen özelleştirme görüş­ meleri başlayacak ve Refah, DSP, hatta CHP'nin büyük bölüm ü buna karşı çıkacaklar.

Geçen dönemde özelleştirme ya­ salarını Anayasa Mahkemesi'nde iptal ettiren M üm taz Soysal gibi m illetvektilleri, bu kez yanlarında Meclis çoğunluğunu bulacaklar:

Aynı şey, G üm rük Birliği ile u- yum yasalarında da ortaya çıkacak.

LAİKLİK AYRI ŞEY

M eclis'in en büyük grubu olan Refah partisiyle, iki sol parti b irbir­ lerine laiklik konusunda ters düşü­ yorlar, ama bu onların her konuda ayrı düşündüğü anlamı taşımaz.

Özelleştirme, çekiç güç, Irak'la i- lişkiler, Avrupa ile Gümrük Birliği gibi konularda muhalefet ortak bir cephe oluşturacak ve azınlıktaki A- nayol hükümetinin liberal progra­ mını uygulamasına izin vermeye­ cek.

Böyle bir siyasi tıkanmadan kur­ tulmanın tek yolu, CHP'yi ikna ede­ rek, hükümet içine almak ve böyle- ce, Meclis çoğunluğuna dayalı bir iktidar oluşturmak.

TAŞLAR YERİNE

OTURUYOR

Aslına bakarsanız, Türkiye, 12 Ey­ lü l' ün yarattığı kargaşayı atlatma yolunda yeni bir dönemece girdi.

Bu zorlu dönemeçte, sağ sağla, sol solla mücadele etmeyi bırakabi­ lir ve her şey ideolojik olarak yerine oturabilir.

Anavatan ve Doğru Yol'un liberal görüşleriyle, DSP ve Refah'ın birçok noktada benzerlik gösteren anti - li­ beral ve Batı karşıtı tavırları, bu par­ tileri kendi içlerinde tutarlı zem inle­ re oturtabilir.

Bir seçim yapması ve kendi ideo­ lo jik yerini sağlamca tesbit etmesi gereken parti ise CHP.

Çünkü CHP özellikle "Yeni Sol" söylemiyle birlikte, Avrupa libera­

lizm iyle devletçi sol arasında, belir­ siz bir çizgide sallanıyor.

Vehbi Koç diyor

• “BİRÇOK yerde bana derler ki, çok tamahkar,

çok cim ri, yemez içmez. Tam am iyle yanlıştı bu. Ben lüzum suz para s a rf etme­ nin aleyhindeyim. Mesela lüks otom obile binm eyi sev­ m iyorum . Ama b ir lise yaptıracaksm, b ir hayır işi yapacaksın, faydalı b ir iş yapacaksın ondan parayı esirgemem. 10 m ilyon, 20 m ilyon gider, fakat 20 lira için kıyam eti koparırım .’'

• ‘‘Borç yiğidin kamçısı a-

ma, borcun ölçüsü olduğuna inanırım . E ğer lüzumundan fazla borçlanmaya kalkarsan ne kam çı ne b ir şey, adamı a- l ır götürür. Ben sanayiye g i­ rinceye kadar h iç borçlanma­ d ım .’’

9 “Ben dindar b ir insanım. Fakat dünya işle ri ile din iş­ le rin i a y ırt eden b ir insanım. Ben kalkar akşam evde yor­ gunluğum u gidermek için b ir kadeh viski içerim . Bu gü­

nahsa Allah affetsin.”

• “Şirket kuruluşunda, ano­ nim şirket kuruluşunda, h o l­ ding kuruluşunda özel sektö­ re öncülük ettim d iyebilirim . Türkiye’de özel sektörün es­ kiye nazaran çok fa rk lı oldu­ ğuna inanıyorum . B ir kere gençler yetişti. Onun için Türkiye ileriy e gidecektir.

Ve K o ç’tan üç öğüt: Sağlığı­ nıza dikkat edin, çok çalışm,

ölçüyü kaçırmaym...

Capital'den 350

sayfalık ajand

Capital, mart sayısıyla birlikte özel olarak

hazırlanmış 1996 ajandası veriyor.

1

6

/ Büyük boy,

Amerikan cilt,

özel kapak.

/ Her takvim gününe bir

sayfa.

/ Önemli telefonlardan, mali

takvime rehber bilgiler.

M A R T S A Y I S I

DERGİ

+

AJNDA

+

INF0CARD

KO Ç ’un en büyük korkusu, dişiyle tırnağıyla kurduğu şirketlerinin, ölümünden sonra dağılmasıydı.

Türkiye’de ve dünyada bunun birçok örneğini görmüş, çok büyük kuruluşların bile sahibinin ölümünden sonra eriyip gittiğine tanık olmuştu.

1960’lı yıllar geçilirken Vehbi Koç’a ait şirketler de

artık büyük bir topluluk haline gelmiş, geniş bir alana yayılmıştı. Hepsi de bağımsız ve kendi ayakları üzerinde durabilen kuruluşlardı. Koç, her birinin yönetim kurulu başkanıydı. Tümüne birden yetişmesi olanaksızdı. Şirketlerinin, ölümünden sonra da yaşamasını istiyordu.

Çocuklarına güveniyordu.

Ancak bu yeterli değildi. Şirketler topluluğunu tek başına yönetecek ve yarınlara taşıyacak bir örgütlenmeye gereksinim vardı. Bu

örgütlenme 1963’te gerçekleşti ve Koç Holding kuruldu. Yıllardır gördüğü rüya gerçekleşti. Holdingi

kurarken, her zaman yaptığı gibi, yine işi bilenlere danıştı. Am erika’dan, Avrupa’dan konuyu en iyi bilen uzmanları getirtti. Bütün şirketler gözden geçirildi. A ylar süren çalışmalar sonunda holdingin kuruluşu tamamlandı.

• SİZE EMANET

EDİYORUM

Koç’un, holdingin ilk genel

kurul toplantısında yaptığı konuşma çok anlamlıydı. Koç diyordu ki, “ Ben 17 yaşımdan itibaren geceli gündüzlü çalıştım, bu hale getirdim. Şimdi sizlere emanet

ediyorum. Eğer benim huzur içinde kalmamı istiyorsanız, bu müesseseyi devam ettirin.”

K oç’un kurumlaşması sürecinde en önemli adımlardan biri holdingin kuruluşundan on y ıl sonra atıldı ve Koç Holding, 1973 yılında halka açıldı. Halkın içinde olmadığı bir kuruluşun sağlam temellere

oturmayacağını biliyordu. Ardından Koç Vakfı kuruldu. Vakıf, çalışmalarını özellikle eğitim ve nüfus planlaması konularına yöneltti.

Vehbi K o ç’un hayır

11 Nisan 1973... Vehbi Koç’un Türk Demir Döküm Fabrikası’nı ziyareti

Vehbi Koç eşi Sadberk Hanım ile... işlerine büyük ağırlık vermesi de bu dönemde hızlandı. Eğitim bursları, öğrenci yurtları, hastane bağışlarıyla başlayan bu çaba, Koç Lisesi ve Koç

Üniversitesi’nin kuruluşuyla yeni boyutlar kazanarak sürdü.

Ve 1984’te Vehbi Koç, aktif

iş yaşamından çekilerek yerini oğlu Rahmi K o ç’a bıraktı. O gün 83 yaşındaydı.

Oğlu Rahmi Koç, kızları Semahat Arsel, Sevgi Gönül

ve Suna Kıraç, babalarının yanında işi öğrenmişler, birer profesyonel olarak Koç

Holding içindeki yerlerini almışlardı. Torunları

Mustafa, Ömer ve A li de

arkadan yetişiyorlardı.

• 70 YIL SONRA

Vehbi Koç, iş hayatına

başladıktan tam 70 y ıl sonra dünyada çok az kişinin ulaşabildiği bir noktaya ulaştı. 1987 yılında

“ Dünyanın En İy i İşadamı” seçildi. Ödülünü, o y ıl Uluslararası Ticaret Odası’nm Yeni Delhi’de düzenlediği toplantıda Hindistan Başbakanı

G andi’nin elinden aldı. Tören anında Koç, hep heyecandan titredi.

Bu, 70 yıllık başarının

heyecanıydı.

Tabii Koç bu başarısında

yalnız değildi. Yanında, her şeyden önce çok güvendiği, çok sevdiği ailesi vardı. Çok uzun yıllar kendisiyle birlikte, cefayla, vefayla çalışan profesyonel iş arkadaşları vardı. Koç Topluluğu’nun mensubu olmakla her zaman övünen binlerce çalışanı vardı. Vehbi

Koç’u, bir işadamı, bir zengin

olmanın çok ötesinde bir devlet büyüğü, yurtsever, Atatürkçü, çağdaş bir lider gibi gören geniş halk kesimleri vardı.

Koç, hayatının son yıllarını

hayır işleriyle ilgilenerek, danıştıklarında çocuklarına ve topluluk yöneticilerine fik ir vererek ama sürekli Türkiye ve dünya ile ilgilenerek geçirdi.

Adına layık şekilde öldü.

(4)

Milliyet ııa*<, < Perşembe 29 Şubat 1996

Tel: 5 0 5 6 3 2 4 Faks: 50 5 6 3 39

M

e r a l

T

a m e r

Tüketici Vehbi Koç’u örnek alın

K

utudaki Selpak

a ğıt

mendilleri sayar.

Biten kutuda

100 adet

mendil vardır.

A m a yenisi 80

adet çıkar. Oysa

fiyatta fark

yoktur.

H em en

M igros’çulara

telefon ederek,

nedenini

öğrenm ek

ister.

Rahmetli Vehbi Koç hakkında son günlerde çok yazıldı - çizildi. Ben de anılarımı yazdım.

Bir de tüketici Vehbi Koç var ki, hepimizin onu örnek alması lazım.

Kağıt paraları hiç örselemeden cüzdanında sakladığını, elektrik ve su harcarken çok dikkatli davrandı­ ğını, gereksiz bulduğu her türlü har­ camaya itiraz ettiğini, gerek aile ef­ radına, gerekse şirket yöneticilerine bu yönde uyarı mektupları yazdığı­ nı biliyordum da, kağıt mendilleri

bile teker teker saydığım yeni öğ­

rendim.

Migros’tan Ford ve Tofaş bayileri­ ne, Divan Oteli’nden Talya’ya, sahip bulunduğu her kuruluşu sık sık de­ netleyen Vehbi beyin, kağıt mendil­ leri bile saymasını aslında yadırga­ mamak gerek. Ama ben yine de şa­ şırdım.

1 ay kadar önce Migros yetkilileri­ ne Vehbi Koç’tan bir telefon gelir. Vehbi bey, kutudaki Selpak kağıt mendillerle ilgili araştırma yapma­ larını istemektedir.

Koç’un evine bir süre önce alman kağıt men­ dillerin içinden 100 ta­ ne çıkmıştır. O kutu bitip de yenisi alındı­ ğında kendisine biraz hafif gibi gözükmüş­ tür. Nitekim oturup saydığında 80 adet oldu­ ğunu görmüştür. Oysa fıyat- la- rın- da

bir değişiklik yoktur. Kağıt mendil­ lere gizli zam mı yapılmıştır, yoksa 100 adet yerine 80 adet çıkması, tek bir kutuda görülen aksaklık mıdır? İşte Vehbi bey, Migros yetkilile­

rinden bunu araştırmalarını istemektedir.

Migros’çular araştırırlar ve 100 adetlik kutuların Sel- pak’m bir süre için yaptığı promosyon olduğunu ve ye­ niden 80 adetlik

Selpak’lara dönüldüğünü öğ­ renirler ve bu bilgiyi hemen, Migros mağazaları­

nın en titiz tüketicisi ve aynı zamanda da denetçisi, pat­ ronları Vehbi Koç’a iletirler. Allah rahmet eylesin.

M eral Tamer, T ü k e tic i Köşesi Doğan Medya Ç enter 3 4 5 5 4 B ağcılar İstanbul

A u di’nin küllüğü için 5,

tamiri için 1.5 ay bekledi

İstanbullu okurumuz K erem Boz- k u rt’un, geçtiğimiz ağustosta aldığı A 4 Turbo model Audi’siyle problemi daha arabayı kullandığı ilk

haftalarda başlar. Ve as­ lında son derece ö- nemsiz gibi görünen bir şeyle başlar. Ön taraftaki küllük me­ kanizması arızala­ nır. Küllük değişe­ cek ve sorun bitecek-

tir. _ _

Ancak bu basit iş, bir

türlü gerçekleşmez. Bir türlü gerçek­ leşmediği için de basit olmaktan çı­ kıp, sinir bozucu bir sorun haline dö­ nüşür.

Aradan 3 ay kadar geçtikten sonra Kerem Bozkurt nihayet, “ küllüğü­ nüz g eld i” diye merkez servise

çağ-A u d i

2500 km’deki Ford Escort,

1 ay boyunca parça bekledi

Avukat Osman Aydın Şahin, kısa süre önce aldığı Ford Escort’un çeki­ şinden pek memnun değildir. Aralık sonunda 2500 km bakımı için yetkili servise götürdüğünde, otomobilin vites kolu mekanizmasının arızalı olduğu ortaya çıkar.

Parçanın değişmesi gerekmektedir. Ama yetkili servis Gürbaşlar, bir sü­ re beklemek gerektiğini

söyler.

Beklemek fikri Os­ man beyin çok hoşu­ na gitmese de başlan­ gıçta makul karşılar. Ama şubat başında hala

parça gelmeyince isyan eder. Servis­ ten, “sayım nedeniyle parça teslim

edilemiyor,” yanıtını alınca daha da

sinirlenir ve köşemize başvurarak çö­ züm arar.

Okurumuz haklı olarak, “ben bu a-

rabayı Koç Finans’ın kredisiyle al­ dım. Borcumu 1 -1,5 ay geciktire­

rek ödesem kabul ederler mi? 1 gün geciksem, temerrüt faizi alırlar. Ben neden onları 1 ayı aşkın süre­ dir beklemek zorunda kalayım?” di­

yor.

Ford yetkili servisi Gürbaşlar’ın mü­ dürü Selahattin Üner’in, arkadaşımız

Nuray Köroğlu’na yaptığı açıklama

da, servisin okurumuza söylediğinden pek farklı değil: “Yılbaşı

sayımı olduğu için parça gecikmiş!”

Sayımın ocak so­ nunda sona erdiğini belirten servis müdürü Üner, şubatm ilk haftası geçtiği halde okurumuzun neden hala parça beklediğine ise, geçerli bir maze­ ret getiremiyor.

Nitekim bizim devreye girmemizden 24 saat sonra vites kolunun değişmiş olması da, en azından son dönem için geçerli bir mazeret olmadığını gösteri­ yor.

5 yıldızlı otelde diş fırçası "fK,

bedava verilir mi?

5 yıldızlı otelde konakla­ yan bir müşteri, diş macunu ve fırçasını yanma almadığı­ nı farkedip, bunları otelden isterse ne olur? Bunun para­ sı otel faturasına mı eklenir, yoksa macun ve fırça otelin

“hediyesi” mi olmalıdır?

AnkaralI okurumuz Ayşe

Beyazıt An cıoğlu’na göre 5

yıldızlı otelde böyle bir şey i- çin para alınması çok ayıp.

Kendisinden her ikisinin parasını da alan İzmir Hil-

ton’un yöneticilerine görey­

se, “yapılan çok normal”. Okurumuz, “bunlar zaten

odada hazır olmalı. Eğer yoksa istendiğinde ücret­ siz verilmeli. Biz o otelle­ rin bir gecesine milyonlar sayıyoruz,” diyor.

İzmir Hilton ise, “nasıl ki

odanızdaki mini hardan iç­

ki içtiğinizde ya da telefo­ nu kullandığınızda parası­ nı ödüyorsanız, bu da o- nun gibi bir şey,” diyor.

Bu açıklama için, “özrü

kabahatinden büyük” kar­

şılığını veren Ayşe Beyazıt Arıcıoğlu, kendi görüşünde ısrarlı: “Beni yıldızlar de­

ğil, verilen hizmet ilgilen­ dirir!”

işim gereği çok seyahate çıktığım halde, otel odasının banyosunda diş fırçası ve diş macununa çok ender rastla- mışımdır. Dolayısıyla okuru­ muzun “banyo setinde za­

ten bulunmalıydı” görüşü­

ne katılamıyorum.

Pekiyi ya müşteri istedi­ ğinde uygulama nedir?

İstanbul’daki bazı büyük otelleri arayan arkadaşımız

Nuray Köroğlu, şu

yanıtla-t k

rı aldı: Çıra- ğan Kem- pinski, Svvisso- tel ve İstanbul H ilton, ancak müşteri istedi­ ği takdir- de odaya -¡T~ diş ma­ cunu ve diş

fırçası gönderiyor ve her­ hangi bir ücret almıyor. Conrad O teli ise ücret alı­ yor.

Bu arada bu otellerin hiç­ birinde diş macunu ve fırça­ sının banyo setine dahil ol­ madığını da, ayrıca belirte­ lim.

rılır. Okurumuz sevinerek servise ko­ şar, ama küllüğün bir başka müşteri­ ye ait olduğu ortaya çıkar!

Küllük meselesi hala sürüm- cemedeyken, Kerem bey

20 aralıkta Audi’siyle bir kaza geçirir. A ra­ banın ön tarafı bayağı bir hasar görür. Bazı parçaların değişmesi gerekmektedir. Böyle- ce yeni bir “ y ılan hi­ kayesi” daha başlar. Yılbaşı gelir - geçer, ama servisin dediğine göre stokta parça yoktur.

Ocağm sonuna gelindiğinde stokta hala parça yoktur.

Kerem Bozkurt sonunda isyan eder: “ Ben bu arabaya 82 bin m ark saydım. Şirketim e A u d i’nin b ir üst m odelini daha alm ayı düşünüyor­ dum. A m a şim di vazgeçm iş durum­ dayım. Bu nasıl hizm ettir? A y la r ­ dan beri b ir küllüğü bile bulup ta­ kam ıyorlar. Güya Güm rük Birli- ğ i’ne de g ird ik !”

Okurumuzun bu haklı yakmmasma karşüık, Audi’nin yedek parça so­ rumlusu Engin Çakıcı, “ yedek parça sorunumuz yok. Sadece tüm parça­ la n her an stokta bulundurm uyo­ ruz,” diyor.

Peki ya küllük?

Audi’nin özrü kabahatinden büyük gibi. Okurumuzun aylardır beklediği küllük, eylülün 2. haftası servise gön­ derilmiş. Ama anlaşılamayan bir ne­ denle, servis tarafından depoya geri yollanmış görünüyor! Küllüğün oku­ rumuzun arabasına neden takılmadı- ğı bilinmiyor.

Arkadaşımız N uray K ö ro ğlu ’nun sorularını yanıtlayan merkez servis müdürü Gürsel Özbek, kazayla ilgili parça siparişlerinin 23 aralıkta veril­ diğini ve 8 ocakta Almanya’dan yük­ lendiğini söyledi.

B ir parçanın Almanya’dan gelme süresi, en fazla 15 günmüş.

Ama okurumuzun arabasının yapı­ lıp teslim edilmesi, ancak 6 şubatta gerçekleşebildi. Dolayısıyla

Kerem Bozkurt bir küllük için 5 ay, arabanın onaranı içinse 1,5 ay bekle­ miş oldu.

için

Devlet

Haluk Sipahioğlu'nun eşi Özden Sipahioğlu 6 Temmuz 1994'te düzenlenen cenaze töreninin ardından Dışişleri Mensupları Eşleri Dayanışma Derneği ile birlikte, Yunanistan’ın Ankara Büyükelçiliği önüne siyah çelenk koymuştu.

'kusurlu'

bulundu

A

tina’da öldürülen müsteşar Haluk

Sipahioğlu, eşinin açtığı 4 milyar

liralık tazminat davasında mahkeme

tarafından “ kusurlu" bulundu. Tazminat

davasını reddeden mahkeme, kusurun

devlette değil, riskli hareket eden

Sipahioğlu’nda olduğuna hükmetti

öldü ama

Otobüsünüze gereken kasko

Halk Sigorta’dan “EKO”

EkoOtobüs.

Peşin ödem e, hasarsızlık, araç ço kluğ u indirim lerinin tüm ünden yararlanıldığı takdirde, araçta alarm varsa, tasarruf tavanı indirim siz kasko sigortasına göre % 88'e çıkabiliyor Ayrıca, eski kaskonuz hangi sigorta şirketinde olursa olsun, hak kazandığınız hasarsızlık indirim i EkoOtobüs'te Halk Sigorta indirim oranlarıyla geçerlidir.

EkoOtobüs'ten yararlanmak istiyorsanız, hemen bir Yapı Kredi şubesine veya Halk Sigorta acentesine gelin, kazanın

EKOOTOBÜSlİFHalk Sigorta

Halk Sigorta T.A.Ş.

Genel MOdürtük/lstanbul Tel: (212) 288 05 70 Adana Bölge Müd. Tel: (322) 457 95 95 Ankara Bölge Müd. Tel: (312) 435 51 00 Antalya Bölge Tems. Tel: (242) 248 74 80 Butsa Bölge MOd. Tel: (224) 220 54 41 İzmir Bölge Müd. Tel: (232) 441 38 80

Mine K IL IÇ A T İN A ’da 4 Temmuz 1994’te uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitiren Atina Büyükelçiliği Müsteşarı Ömer

Haluk Sipahioğlu, “ öldürüldüğü

için kusurlu bulundu” .

Müsteşarın eşi Özden Sipahioğlu’nun “olayda devletin hizmet kusuru” olduğunu ileri sürerek açtığı tazminat davasında mahkeme, kusurun devlette değil Sipahioğlu’nda olduğuna hükmetti. Ankara 3. idare Mahkemesi’nde görülen davada Özden Sipahioğlu Dışişleri Bakanlığından 2.5 milyar liralık maddi, 1.5 milyar liralık manevi tazminat istedi.

Dava dilekçesinde, Yunanistan’da

yayınlanan Stohos Gazetesi’nde büyükelçilik yetkililerinin hedef gösterilmesine rağmen gerekli önlemlerin alınmadığı belirtildi. Dilekçede ayrıca, hedef göstermeden sonra, bozuk olan zırhlı araçların onarılması için büyükelçiliğin Dışişleri Bakanlığı’ndan para

istediği, ancak paranın

Sipahioğlu’nun öldürüldüğü tarih

olan 4 Temmuz 1994’ten 1 hafta önce gönderildiği kaydedildi.

Dışişleri Bakanlığı mahkemeye

yaptığı savunmada Türk tarafının gereken tüm önlemleri aldığını, ancak Yunan makamlarının

Sipahioğlu’nun evinde polis

bulundurma gereği duymadığını, bunun da kendi takdirleri olduğunu belirtti. Davaya bakan Ankara 3. idare Mahkemesi, sağlam olan zırhlı araçlardan birini kullanmayan, işe kendi aracıyla giden Sipahioğlu’nun “ riskli hareket ettiğini” belirterek maddi ve manevi tazminat istemini reddetti. Mahkeme kararını şaşkınlıkla karşıladıklarını söyleyen Özden Sipahioğlu’nun

avukatı Metin Günday, kararı temyiz edeceklerini belirtti.

Suikastten sonra Dışişleri

Bakanlığı Özden Sipahioğlu’na, 2330 sayılı “Hakdi tazminat ve aylık bağlanması hakkındaki kanun” uyarınca maddi ve manevi tazminat olarak 280 milyon 500 bin lira ödemişti.

ÖMER VE EZGİ ÖKSÜZ KALDI

O dönemde Dışişleri Bakanı olan Hikmet

Çetin, cenaze töreninde Sipahioğlu'nun öksüz kalan çocukları Ömer ve Ezgi'yi

kucağına almıştı.

Akbank’ın aktif toplamı 235 trilyon

ÖÜN yapüan Akbank Genel

Kılrulu’ndan sonra bir açıklama yapan Yönetim Kurulu

Başkanı Naim Talu, bankanın aktif toplamının 234 trilyon liraya çıktığını bildirdi. A k b a n k ’ın 1995 İyili kârını yüzde 148 oranında artırırak 21 trilyona ulaştırdığını belirten, Talu, aynı dönemde özkaynaklarm yüzde 130 artışla 33 trilyona çıktığını anlattı. M evd u atların da yüzde 80 oranında artarak, 154 trilyona yükseldiğini ifade eden Talu, 54.4 trilyona

çıkan kredilerin önceki yıla göre yüzde 101 artış sergilediğini bildirdi. Talu, 1996 yılında da ortaya konan hedeflerin gerçekleştirilmesi için çalışmaların yoğun biçimde sürdürüldüğünü belirtti.

O

p

-

T

e

k

' »

«

Fuarı

2. Uluslararası Optik Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı

ÜRÜN GRUPLARI

> Güneş Gözlükleri t Gözlük Çerçeveleri » Spor Gözlükleri » Koruyucu Gözlükler * Gözlük Kılıfları > Saatler > Optik Camlar 9 Kontakt Lensler

9 Kontakt Lens Aksesuar ve Bakım Ekipmanları

9Güneş Gözlüğü Camları

I Optimetrik ve Oftalmolojik Cihazlar ve Aksesuarları

9Optik Atölye ve Laboratuar için Aletler

9Dükkan ve Atölye İçin Möble ♦ Optik Endüstri Makineleri I Gözlük Yedek Parçaları

9Hammaddeler

9Dernekler

9Sektörle ilgili Yayıncılar

29 S ak al« Mart 1996

/V

¡riH L A S

m m F U A R C I L I K

İHLAS FUAR HİZM ETLERİ TİC. A.Ş.

B ü y ü k d e r e C a d . K ö ş e H a n 7 3 / 3 8 0 6 6 0 4 . L e v e n t / İ S T A N B U L T e l : 0 2 1 2 - 2 7 0 4 5 0 0 ( p b x ) F a x : 0 2 1 2 - 2 7 0 4 5 0 7

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

l) Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü, m) Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü, n) Dış Politika Danışma Kurulu Başkanlığı, o) Teftiş Kurulu Başkanlığı,. ö)

Summary: The subjects of our study were to report the usage of herbal, animal and mineral remedies on Aksaray Malaklısı shepherd dogs from traditional

Güçlü bir antioksidan olan vitamin E ve Se aşırı serbest radikal üretiminin neden olduğu lipid peroksidasyonun önlenmesinde dolayısıyla hücre membranlarının

Though solar cells (SC) prepared on the basis of A3 B5 compounds and their solid solutions are used in different technical fields, the problem o f their radiation resistance

85 milyon liralık özvarlığı ve 1500 personeli ile yurdumuzun büyük sanayi kuruluşlarından biri olan BOZKURT, pamuklu, terilenli, yünlü dokuma ima­ lâtı,

[r]

Fakat Cumhuriyetin ilânı sırasın­ da Büyük Millet Meclisinin OsmanlI hanedanı hakkında ittihaz ettiği ka­ rar dolayısile Prens Sabahattin Bey de, vatanını

Geçtiğimiz hafta içerisinde JP Morgan liderliğinde oluşturulan konsorsiyum ile 3 yıl vadeli 1 milyar ABD$'lık kredi anlaşması imzalayan Koç Holding, geriye kalan 1.5