• Sonuç bulunamadı

Sabiha Sertel'in gazetecilik onuru

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Sabiha Sertel'in gazetecilik onuru"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SIFIR NOKTASI I ORAL ÇALIŞLAR

g

î-Sabiha Sertel’in Gazetecilik Onum

Tan gazetesinin yakılıp yıkılıp orta­

dan kaldırılmasının üzerinden 53 yıl geçti. Sertel Gazetecilik Vakfı’nın acı ve derslerle dolu bu olayın anısına düzenlediği toplantıda, Sabiha ve

Zekeriye Sertel’in o dönemde Tan

gazetesinde yayımlanan bazı maka­ leleri de okundu.

Tan gazetesi, iktidara sırtını daya­ mayan, gazeteciliğin tarihimizdeki etkili örneklerinden birisiydi. Sertel ailesi de demokrasi ve özgürlük inançlarını hiçbir şeye değişmeyen onurlu bir aileydi.

Ülkenin en çok satan ikinci gaze­ tesi Tan, demokrasi konusunda ka­ rarlı çizgisinde direndiği için o döne­ min iktidarı CHP tarafından yerle bir edildi. Serieller de Türkiye’yi terk et­ mek zorunda kaldılar. Bir daha da Türkiye’ye dönemediler.

Tan olayı neydi, Serieller kimdi, so­ rusuna verilecek en iyi cevap aslın­ da onların yazıp, söyledikleriydi. Bu

amaçla Sabiha Sertel’in gazetenin yakılıp yıkılmasından önce yazdığı bir yazıyı aktarmak istiyorum. 24 Ağustos 1945 tarihinde, çok partili sisteme geçiş tartışmalarının yapıldı­ ğı ve demokrasi anlayışının sorgu­ landığı bir dönemde kaleme alınan bu yazı; yürekli bir gazetecinin bun­ dan 53 yıl önce “dokunulmaz” görü­ nen iktidarları, güçleri eleştirme ce­ saretini gösterebildiğini kanıtlıyor.

Sabiha Sertel’in yazısında Cum­ huriyet devriminin hedefleri ve bu he­ deflerden nasıl sapıldığının, düzeyli bir eleştirisi de yer alıyor. “Hürriyet­

leri tehdit edenler, hürriyet veremez­ ler" başlıklı yazısında Sabiha Sertel,

şunları yazmıştı:

“Batı emperyalizmine karşı istiklal mücadelesi yapan, saltanat ve irtica- ya karşı cephe kuran, 1923 Cumhu­

riyet Türkiye’si, inkılapçı b ir Türki­ y e ’dir. Bu inkılabın; iç politikası de­ mokrasiye, dış politikası anti-emper- yalist esaslara dayanır.

“Demokrasi, toplum içinde her sı­ nıfın gelişmesine bütün yolları açan, istibdat setlerini yıkan rejimdir. Dev­ rim; gelişmesi sürecinde kendini ko­ rumak ve gericiliğe yolları kapamak için önlemler almıştır. Yavaş yavaş geçici olması gereken bütün bu ön­ lemler sürekli hale gelmiştir. Böyle- ce zamanla rejimini niteliği de değiş­ miştir. Tek millet, tek parti, tek şef gi­ bi totaliter rejimin nitelikleri, zaman­ la inkılap rejiminin nitelikleri olmuş­ tur.

“Demokrasi, hürriyet, ulusun ege­ menliği; anayasanın esasları olduğu halde, daha sonra çıkarılan Basın Yasası, Cemiyetler Yasası, Polis Ya­

sası gibi yasalar, anayasanın teme­ lini formüller haline getirmiştir. Ulus, serbest b ir seçimle M eclis'te kendi­ ni temsil ettirmek hakkını kaybetmiş­ tir. Halk toplumsal örgütleriyle, top­ lumsal haklarını savunma olasılığın­ dan yoksul kalmıştır. Basın, kontrol altında siyasal özgürlüklerini kaybet­ miştir.

“Bu aşamada Türk devrimi iç p o ­ litikasında sol doğru çizdiği hedefin rotasını kırmış, sağda dem ir atmış­ tır. Böylecesola dönük devrim, baş­ langıçtaki bütün devrimci nitelikleri­ ni kaybederek idare mekanizmasını elinde tutan partinin ve hükümetin mevkiini sağlayan, anti demokratik b ir nitelik almıştır.

“İnkılabı sözde savunanlar her çe­ şit eleştiriyi, muhalefeti, demek kur­ mayı, demokrasinin verdiği hakları

kulananları menfi, bozguncu, vatan haini sıfatlarıyla vasıflandırmışlardır. Vatanseverliği kendi tekellerine ala­ rak kendi görüşlerine uymayanları hıyanetle damgalamışlardır.

“Bu zihniyete sahip olan, bu zih­ niyetle devrimi hareket noktasından uzaklaştırıp, tamamen aksi b ir yöne götürenler, bugün bu özgürlüğü ia­ de edemezler. Yurdun daha geniş demokrasiye geçebilmesi için Halk Partisi’nin diktatoryasını, kudret ve yetkilerini diğer partilerle paylaşma­ sı gerekir. Bu özgürlüğü, ulusun ser­ best baskısız, b ir seçimle iktidara getireceği b ir M eclis’in, yeni b ir zih­ niyetle millete iade etmesi şarttır. Hürriyeti sınırlandıranlar, hürriyet ve­ remezler" (Sabiha Sertel, Görüşler

Köşesi, 24 Ağustos 1945). Serieller, gazetecilik tarihimizde bir dönüm noktasıydı. Onların yaşadıklarından, öğrenilecek çok şeyler olduğu bir dönemdeyiz.

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

On beĢ bölümden oluĢan kitapta sırasıyla; yazma kitap sanatları içerisinde tezhip, tezhibin tanımı, Türk tezhip sanatının kısa tarihçesi, tezhipte

Orta Asya’dan Küçük Asya’ya uzanan bu medeniyet, Anıtsal yapılarda mimarî düzen olarak; taşta ve ağaçta motif olarak, çeşitli medeniyetlerin beşiği

Onun düş kapısından içeri doğum yapmak için ilk hangi kadın girdi, bilemiyoruz; ama bu du­ rum, o an Besim Ömer Paşa’nın yüzündeki gülümsemeyi gözümüzün

Eserleri en son Ocak 1977 de Akbank Osmanbey Sanat galeri­ sinde sergilenmiştir.. İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha

Tayin edildiği yeni görevi, Alman kökenli (General) Liman Von Sanders Paşa’dan devir aldı. Mustafa Kemal, Çanakkale Sa­ vaşları sırasında, su Alman Mareşali­

Bu meyanda Abdül Bey de tevkif edilerek İstanbul'a gönderildi ve muhakemesi yapılarak müebbet kalebentliğe mahkûm oldu, evvelâ üç sene Prizrin kalesinde, sonra

Cumhuriyet ö zel O- kulu 11e b ir stlre Belediye Kon- ■ervatuvarmda öğrenim gören Cahlde Sonku, sanat hayatına Halkevleri Tem sil Kolunda gö rev alarak

Yeni Nafia Vekili Ömer Lütfi Bey ile görü~mek üzere Ankara'ya giden Genel Müdür, Erkan~~ Harbiyei Umumiye Vekilli~inin 4 Ocak 1921 de, askeri ta~~malar nedeniyle, yolcu trenini