• Sonuç bulunamadı

Hasan Ali Yücel

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Hasan Ali Yücel"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

' ‘ <2- /

f

(

Onunla Vefa lisesinde

başlıyan arkadaşlığımız bii Kin bir ömür devam efti. Aramızdaki mizaç, meşrep ve fikir farkları ancak fi­ min resmî hayat anlarında mesele hâlini alıyordu, Başbaşa kaldığımız anlar da, O, kendi kendisini zıd­

dı ile kontrol eden ve anlaşmak istiyen de­ vamlı ve samimî bir tasvip hâlinde idi. Ara­ mızdaki iştirak noktalarım bu! mı ya, ayrılık tohumlarını idrak dışı bırakarak uzaklaştır­ maya çalışırdı. Hiçbir gün çatışmadık. Bu kar­ şılıklı anlayış havasım, ben onun derviş mi­ zacına, mistik ruh yapısına ve her fikri mü­ samaha ile karşıhyan demokratik anlayışına borçlu idim. Solculuğu hakkındakl iddiaları doğrulıyan tek bir fikrine rastlamadım.

Bana öyle geliyor iri, Haşan-Âli’nin sol­ culuğu, yaylım »teş halinde bir telkin bombar­ dımanının ortasında kalmış bir politika ada­ mının çevresine intibak zoruna bağlanabile­ cek bir çeşit oportünizmdi. Bu uysallığından, kendisi müstesna, bütün solcular faydalandı­ lar. Kendisi tam manasiyle alaturka davranışlı, Doğu zevk ve adetlerine bağlı, dinî inançlara sahip bir ruh adamı idi. Samimiliğine çok şahit oldum.

Bir giin Ankara Palas’da, iki başyazarla aramızda çıkan bir tartışmaya hakem olarak girdi. Başyazarlardan bîri dinin ilerlemeye en­ gel olduğunu, İslâm medeniyetinin hakikatte bir Arap medeniyetinden başka bir şe jr olma­ dığını iddia ediyordu. Yanındaki başyazarın

eşile birlikte o kadar bağı- i rıyordu ki, cazband durdu, garsonlar masamızın etra­ fım aldılar. Tam o sırada, Hasaıı-Aii salona girdi, j masamıza geldi ve utangaç bir hayretle:

— Ne oluyorsunuz ya- | bu?

dedikten sonra oturdu, iki tarafı da dikkatle : dinledi ve şu hükmü verdi:

— Gerilemeye niyeti olan milletler için dîn i bir gerileme âmilidir, ilerlemeye niyetli millet­ ler için de İlerleme âmili. Bir İslâm medeniyeti | vardır ve sadece Arap medeniyeti değildir. Bü- § tün bir çağı kaplamıştır. İçinde Türkleriıı, Fars- I farın, Hintlilerin ve öteki kavimlerin payı çok- | tur. Büyük medeniyetlerden biridir, geri değildir.

Bu kesin hüküm üzerine başyazar bana döndü:

— Ben »ana bir şey »öyleyim mİ? dedi, bu Haran-ÂH mürfeddir, fakat sen daha mürteci- sin.

İlmi bir tartışmada delil olarak ileri sü­ rülen bu mesnetsiz ve patavatsız isnat etrafımızı güldürdü. Hasan-ÂUyi de, beni de irtica ile ce­ halet arasında bir tercih yapmak zorunda bı­ raktığı için bizi de güldürdü.

İnsanları, bilhassa politikacıları siyasî icap ların dışında anlamak zordur. Vücel de hu i- caplann kurbanı idi. Allah taksiratını affetsin. Hatırası benim içimde, onan hakkında rastgele verilmiş bükümlerden ayıklanmış, temiz bir ru hani derinliktedir. O mı daima hayırla, sevgtlc, büyük kayıpların derin acısı ile anıyorum.

HASAN-ALİ YÜCEL

u ı m ı ı u M BiımıııiüiııııuiiTiıımıilütı Mi iniiirrnf tiinim iiiii iiw iiiii iim im m iH nm im in m iffi m im m m im m iiii ni iii iii iii ni nm iii i;:

Referanslar

Benzer Belgeler

Claire göllerinde çoğalabilen Japon balığı popülasyonları olduğunu söylüyor ve bunun da göllere boşaltılan akvaryumların doğal olmayan ortamlarında çoğalabilen

Şardan bu yıl aşı yaptırması gereken kişiler aşı yaptırmış olsaydı bu kadar yaygın ve ağır grip vakalarının olmayacağını, çünkü bu yıl gribe neden olan

Elektronun elektrik yükünün karesinin, ›fl›k h›z›yla Planck sabitinin çarp›m›na bölünmesiyle elde edilen ince yap› sabiti, son bir kurama göre ancak ›fl›k

Fakat o tarihlerde de kayık bütün bu vasıtalar İçinde halk tara­ fından kâh ucuzluğu, kâh her an j emre hazır oluşu bakımından ve yük­ s e k sınıf

lej’de ve Almanya’nuı Magdeburg şehrinde yüksek tahsilini ise An­ kara Hukuk Fakültesinde yap­ mıştır. 17 Nisan 1927 de Dışişleri Bakanlığına intisap

Çiçekleri neredeyse tamamen kapalı sikonyum’lar içerisinde hap- sedilen dişi incir ağaçlarının tozlaşmasına ilek arıcığı (Blastophaga psenes) denilen ve

(Lac Léman) m etrafını geceleri nura gark eden yine bu beyaz kömür dür. Honoré diyor ki « bir kaç manetle mü­ zeyyen bir mermer levhanın arkasına 10,000 ve

Araflt›rmac›lar, daha önce bir morötesi (dalgaboylar›nda parlayan) halka ve optik (görünür) ›fl›kta parlayan s›cak noktalarla ayn› yerde bir X-›fl›n›