• Sonuç bulunamadı

KOYUNLARDA VENTRAL TRUNKAL VAGOTOMİNİN ÖN MİDELER VE ABCMASUM FONKSİYONLARI ÜZERİNE ETKİLERİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "KOYUNLARDA VENTRAL TRUNKAL VAGOTOMİNİN ÖN MİDELER VE ABCMASUM FONKSİYONLARI ÜZERİNE ETKİLERİ"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

s.ü.

Vet. Fak. Derg., 6,1, 53-59

53

KOYUNLARDA VENTRAL TRUNKAL VAGOTOMiNiN

ÖN MiDELER VE ABCMASUM FONKSiYONLARI

ÜZERiNE ETKiLERi

The effects of the ventral truncal vagotomy on the functions of the forestomach

and abcmasum in sheep.

Kürşat

TURGUT1, Abdullah

BAŞOGLU

2

,

Yilmaz KOÇ

3,

Kemal ÇiFTÇi

4,

Saadettin TIPIRDAMAZ

5,

Veysi ASLAN

6,

Mehmet GÜRBiLEK

7,

Mahmut OK

8,

Cevat ÖZKAN

9,

Summary: In this study, a total of 12 sheep was used. 6 of which were usedas a control group on which only paramedian laparatomy was performed. 6 of which were used as an experimental group on wihch ventral truncal vagotomy was performed via paramedian lapara-toy. All the clinical, heamotological, biochemical and electrocardiographic examinations were performed for a month during the experiment. During the study elinical symptoms of vagus indigestion which has been deseri-bed by Hoflund were not observed. There was signifi-cant decreaments in the respiration rate of experimental group at the 4th, 1oth and 2oth day of the experiment. Plasma BE values were significantly increased at the 1 ot h, 2oth and 3oth day of axperiment in the experimen-tal group. Rumen cı-ffilncentration was significantly inc-reased only at the 15t day of the experiment in the ex-perimental group. Plasma gastrin concentration was decr$ased only at the sceond day of the experiment in the experimental group. Sinus arret was recorded during the electrocardiographic examination ~f the two groups of sheep at the diferent time. Theresult of the study sho-wed that functional disorders of the nervus vagus did not play a role of the pathogenesis of vagus indigestion.

Özet Araştırmada toplam 12 koyun kullanıldı. Kontrol grubunu oluşturan 6 koyuna sadece paramedian laparatomi yapılırken, deneme grubunu oluşturan 6 ko-yuna paramedian laparatomi aracılığıyla ventral trunkal vagotomi yapıldı. Tüm klinik, hematolojik, biokimyasal ve elektrokardiyografik muayeneler çalışma süresince 1 ay süreyle yapıldı. Çalışma süresince Hoflund tarafından tanımlanan vagus indigesyonlarının klinik semptomları gözlenmedi. Deneme grubunda solunum sayısında çalışmanın 4., 1 O. ve 20. günlerinde önemli azalma vardı. Deneme grubunda plazma BE değerleri çalış­ manın 1 O., 20. ve 30. günlerinde önemli derecede arttı. Rumen

cr

konsantrasyonu deneme grubunda çalış­ manın sadece 15. gününde önemli oranda artış gösterdi.

Plazma gastrin konsantrasyonu deneme grubunda çalışmanın sadece 2. gününde azaldı. elektrokardiyogra-fik muayenelerde her iki grup koyunda farklı zamanlarda sinus arret kaydedildi. Çalışmanın sonucunda N. Vagu-sun fonksiyon bozukluğunun vagus indigesyonlarının pa-togenezisinde rol oynamadığı sonucuna varıldı.

1 Yrd. Doç. Dr., S.Ü. Vet. Fak. lç Hastalıklan A.B.D., Konya. 2 Yrd. Doç. Dr., S.Ü. Vet. Fak. lç Hastalıklan A.B.D., Konya. 3 Arş. Gör., S.Ü. Vet. Fak. Cerrahi A.B.D., Konya.

4 Yrd. Doç. Dr., S.Ü. Vet. Fak. Patoloji A.B.D., Konya.

5 Doç.Dr.,S.Ü. Vet.Fak.AnatomiA.B.D.,Konya.

Giriş

Hoflund (1 O), 1940 yılında ruminant midelerinin innervasyonu üzerine yaptığı araştırmada, N. Vagusun farklı kollarını keserek ortaya çıkan fonksiyonel bozuk-lukları sınıflandırılmış ve iki ana fonksiyonel stenoz ola-rak tanımlamıştır. Her bir fonksiyonel stenozu da iki alt grup altında toplamıştır. Daha sonra bu 4 çeşit fonksiyo-nel stenozu spantan vakalarla karşılaştırmış ve pekçok benzerlikler bulmuştur.

Bu çalışma uzun süre sığırlardaki mide has-talıklarında bir ölçü olarak kabul edilmiştir.

Hoflund'tan sonra Rebhun ve ark. (15)'ın vagus indigesyonları semptomlarının retikulumun sağ duvarı boyunca uzanan ventral vagal sinir kollarının zedelen-mesi sonucu oluştuğunu ileri sürmesine rağmen, Neol ve Edward (13) çok sayıda vagus indigesyonlu hayvan-ları incelemeleri sonucunda, bu indgesyonların ger-çekten N. Vagustanmı kaynaklandığı sorusunu ortaya atmışlardır. N. Vagus yaralanmalarının belirlenmesinin oldukça güç olduğunu ve gıdaların geçişinin önlen-mesinin yapışmalara bağlı mekanik nedenlerle de oluşabileceğini ileri sürmüşlerdir. Daha sonra ~lizon (5) ile Brenking ve Kuiper (3) de aynı sonuca varmışlar ve mekanik geçiş bozukluklarının N. Vagus yaraliinma-larındaki tabioyu ortaya koyduklarını ifade etmişl~rdi_r.

Farranta ve Whitlock (7) Vagus indigesyonfatıhın patogenezisinin bilinmemesinden dolayı bu indgesyon-ları "Kronik veya bilinmeyen indigesyonlar" şeklinde isim-lendirilmesi gerektiğini savunmuşladır.

Bu çalışmada, vagus indigesyonlarının patogene-zisinde N. Vagusun fonksiyon bozukluğunun önemini or-taya koymak ve koyunlarda deneysel olarak gerçek-leştirilen ventral trunkal vagotominin, klinik hematolojik bulgular ve değişen canlı ağırlık artışının yanısıra kan pH'sı ve kan gazları, abcmasal refluks, gastrin hormenu ve elektrokardiyografik değişiklikler bazında etkilerini araştırmak amaçlanmıştır.

Materyal ve Metot

Çalışmada materyal olarak toplam 12 adet koyun kullanılmıştır. Kontrol grubunu oluşturan 6 koyuna sade-ce median laparatomi uygulandığı halde, deneme

grubu-6 Qoç. Dr., S.Q. Vet. Fak. lç Hastalıklan A.B.D. Konya. 7 Öğr. Gör. S.Ü. Tıp Fak. Biyokimya A.B.D., konya. 8 Arş. Gör. S.Ü. Vet. Fak. lç Hastalıkları A.B.D., Konya 9 Arş. Gör., S.Ü. Tıp Fak. Göğüs Kalp Damar Cerrahisi A.B.D.,

(2)

S.Ü. Vet. Fak. Derg., 6,1, 53-59

nu oluşturan 6 koyuna median laparatomi ile birlikte ventral trunkal vagotomi uygulandı. (Şekil1 ).

Tüm koyunlar adaptasyonun sağlanması için, de-neme öncesi 15 gün ve dede-neme süresince 30 gün adli-butum olarak saman ve konsantre yem ile beslen-mişlerdir. Deneme öncesi dönemde tüm koyunlar iç ve dış parazitlere karşı ilaçlanmışlardır. Adaptasyon döneminin sonunda koyunların vücut ağırlıkları tespit edilerek, klinik ve hematolojik muayeneleri yapıldı. Serum total protein (gr/di), Cl (mEq/L), Ca (mgr/dl), üre (mgr/dl) ve rumen cı- (m moi/L) değerleri biokimyasal test kitleriyle spektrofotometrik olarak, serum ve rumen içeriği Na+ (mEq/L) ve K+(mEq/L) konsantrasyonları flaymfotometrik olarak belirlendi. Kan pH ve PC02 ve plazma bikarbonat (HC03) ve baz fazlalığı (BE) değerleri kan gazları cihazı-ylaX,serum gastrin seviyesi (pikogram/ ml) kitxx kullanılarak radioimmunassey yöntemiyle tespit edildi. Elektrokardiyografik muayeneleri Deroth (4)'e göre bir kanallı, monitörlü, taşınabilir elektrokardiyograf xxx ile yapıldı. Gerek kontrol ve gerekse deneme grubu koyun-ların tüm klinik, hematolojik, biyokimyasal ve elektrokar-diyografik muayeneleri sabah yemlerneden 1 saat sonra yapıldı.

Klinik ve hematolojik muayeneler, kontrol grubun-da median laparatomiden, deneme grubungrubun-da ventral trunkal vagotomiden sonra 6 gün süreyle her gün ve

54

ondan sonra 10., 15., 20., 25., 30., günlerde olmak üzere toplam 1 ay süreyle yürütüldü. Serum total prote-in, Na+, K+, cı-, Ca++ ve üre değerleri, kan pH ve PC02, plazma HC03, BE ve rumen içeriği pH'sı, tamponlama kapasitesi, Na+, K+ ve cı- konsantrasyonları ve plazma gastrin düzeyleri denemenin başlangıcından sonra 2., 5., 1 O., 15., 20., 25. ve 30. günlerde tespit edildi. Rumen içeriğinin tamponlama kapasitesi rumen içeriği pH'sı 4'e ulaşıncaya kadar O, 1 N HCl ile titre edilerek belirlendi. Koyunların elektrokardiyografik muayeneleri deneme öncesi ve denemenin başlangıcından sonra beş günde bir kez olmak üzere yapıldı. Deneme sonu vücut ağırlıkları tesbit edildi ve koyunların otopsileri Veteriner Fakültesi Patoloji Anabilim Dalında yapılarak, ventral trunkal vagotominin tam olup olmadığı ve GIS'deki diğer patolojik bulgular incelendi. Ventral trunkal vagotomi yapılan bölgeden alınan numunelerden hazırlanan 5-6 mikren kalınlığındaki kesitler H.E. ve Van Gieson boyası ile boyanarak ışık mikroskobunda incelendi.

Bulgular

Kontrol ve deneme grubundaki tüm koyunlara uy-gulanan laparotomi ve ventral trunkal vagotomiden sonra gözlenen durgunluk ve iştahsızlık hali 4. günden itibaren ortadan kalkmıştır. Her iki gruptaki hayvaniara ait vücut ısısı, solunum, nabız ve rumen hareketleri

Truricus

sayıları tablo 1'de gösterilmiştir. Gruplardaki koyunların çoğunda laparotomi ve ventral trunkal vagatomiyi taki-ben dehidrasyon ve venöz delaşımda durgunluk gözlenmiş ise de daha sonraki günlerde bu semptomlar kaybolmuştur.

Rumen protozoa aktivitesinde denemenin başlamasından sonra 2. ve 5. günlerde yapılan muaye-nelerde hipoaktivite görülmüş fakat deneme süresince hiç bir hayvanda karında dolgunluk gözlenmemiştir. Ancak koyunların çoğunda denemenin başlangıcını izle-yen ilk iki günde dışkı miktarının azaldığı ve bazı koyun-lada dışkın ın şekilsiz olduğu görülmüştür.

X xx

Nova Biomedical USA.

DPC Cambyt CR.

Truncus vagali s ventralis

Şekil1 : N. Vagus kollarının

ruminanllarda

dağılımı ve vental trunkal vagotominin

· seçim yeri.

Deneme öncesi dönemde kontrol grubu koyun-ların 3'ünde, denem grubu koyunların 2'sinde sinus arret gerek kalbin auskultasyonu sırasında ve gerekse elekt-rokardiyografik muayeneler sırasında teşhis edildi. Daha sonraki muayenelerde de farklı zamanlarda ve farklı hayvanlarda da sinus arret teşhis edildi (Şekil 2).

Hematolojik muayenelerde tespit edilen kan Hct, Hb ve total leukosit değerleri tablo 2'de, kan pH ve PC02 seviyeleri ile plazma HC03, ve BE değerleri tablo 3'de, serum total protein, Na+, K+, Ca++, cı-, üre ve gastrin değerleri ise şekil 3'de gösterilmiştir.

(3)

S.Ü. Vet. Fak. Derg., 6,1, 53-59

ss

Tablo 1 :Kontrol ve deneme grubu koyunlarda vücut ısısı, solunum, nabız ve rumen hareketleri sayıları

V~ut ,., , c Solunu. aa yı e ı, R Rı.en harekati 1 5' Nabız aayıaı, P

Günlar Kontrol O.na11a

o 39. e :!D. 1 39.11:!D.1 1 39. 5:!D.1 31.4:!D.1 2 39.11:!D.o 39.11:!D.o 3 39. 5:!D.o 39. 3:!D.1 4 39. 5:!D.o 39. 4:!D. o 5 39. s:!D.o 39. 5:!D. 1 ll 39.s:!D.o 39. 8:!D.o 10 3!1. 5:!D.o 3·9. 5:!D.o 15 Jt.II:!D.o 3!11. 5:!D.o 20 39. 5:!D.o 39. 5:!D.o 25 39. 5:!D.o 39. 5:!D.o 30 39.11:!D.o 39. s :!D. o

: p ( 0.05

..

: p ( 0.01 t Kontrol 0.304 311.2!2.4 1.053 42. 7:!:1 .3 1.1149 311. 7:!:1 .ll L5311 35.3İ2.2 1. 793 34.0!2. 4 o. 515 30.0:!D. 9 o. 337 30. 7:!:1. 3 2. 2511• 31.J:!D.7 o. 749 30. 2:!:1. 7 o. 41!4 35. 3:!D .. 0.409 32. 3:!D.II o. 515 32.3!2.4

.i ..

1

; . ! .

! ... ! .

~ O. na H 311.11:!:1. 5 31.3:!3.5 32.0!2.9 211. 7!2.0 22.0!2.3 21.3:!:1.2 24.0~.0 25. 3:!:1. 9 25.3 :!ı .3-27. 7:b. 2 34.0:!D. 9 31.3!3.2

t Kontrol O. naM t Kontrol Dana•• t

0.352 7.11:!:1.2 10.2:!D.3 1. 979 90. 9~. 7 92.0!3. 3 1. 333 1.034 3. 5:!D. 5 4. 5:!D. 5 1. 412 71. 3!3.3 117.3!5.0 1.1133

1. 973 5.5:!D.2 11.3:!D.II c. 4711 74 .O :!:ı. 3 84.0!5.5 1. 7112 1. 9311 7. 2::tı:ı. 5 7.0:!D. 7 0.190 75. 7:!:1. 7 111. 3!A. 2 2. 305• 4.19511 9. 3:!D.II s.ıı:!D. 4 2. 029 74. 3!2. 9 114.3!5 .. 9 1. 530 2.11111 10. 2:!D.3 10.3:!D. 3 o. 421 11o.o!z.o so. 7:b.o o. 184

3. 954to 10. 7:!D; 2 10. o :!D. 5 1. 534 711.3!2.11 83.3 :!ıl. 5 o. 993 1. 042 10. 7:!D. 2 10.0:!D.3 2.002 111.o:b. 5 79.o:b.o o. 434 ~ 1. 253 11. o :!D. 3 9. 5:!D. ll 2. 311111 113.3!5.4 77;5!5.11 o. 7411 2.3451 11.0:!D.4 11.11:!:1. 5 1. 51111 5o.o:tı.o 90.7'!:1.11 1. 292 1. 5112 11.2:!D.3 10. 7:!D.II 1. 4511 ao.o:!:ı. 7 94.7!1.1 3. 1970 o. 2118 11.3~.3 11. 7:!D. 2 0.1194 80.0!2.1 sa.o:tz.1 1.1197 _

__;_

Şekil 2 : Koyunların EKG muayenelerinde kaydedilen sinus arret.

Rumen pH'sı tamponlama kapasitesi ile rumen içeriği Na+, K+ ve cı- konsantrasyonlarına ait bulgular tablo 4'de gösterilmiştir. Deneme başlangıcında ve so-nucunda tartılan her iki grup hayvanların canlı ağırlık art.ışlarında önemli bir fark tespit edilememiştir. Çalışmanın sonucunda yapılan otopsilerde, deneme grubu tüm ko-yunlarda ventral trunkal vagotominin gerçekleşmiş olduğu, gastrointestinal sistemde herhangi bir patolojik bozukluğun bulunmadığı görülmüştür.

Vagotomi yapılan N. Vagusun ventral kolunun ru-menin serazasına ve osefagusa yapışmış olduğu görüldü. Yapışmalar dikkatle diseke edildiğinde N. Vagu-sun kesilen ucunda kalınlaşmalar oluştuğu dikkati çekti. Sinirin bu bölgedeki kalınlığı 5 ile 7.5 mm. arasındaydı. Kalınlaşan bu uçtan alınan kesitierin mikroskobik ince-lenmesinde yoğun fibroz bir bağ dokunun şekillendiği, bu bağ doku içerisinde yer yer düzensiz seyreden sinir ipliklerinin varlığı gözlendi.

Tartışma

Çalışmanın sonunda venral trunkal vagotomi yapılan koyunlarda Hoflund'un (1 O) vagus indigesyon-larının en genel klinik semptomları olarak tanımladığı ön midelerde gıdanın geçiş bozuklukları, rumino-retiküler di-latasyon ve buna bağlı olarak gelişen abdeminal gergin-lik gözlenmedi. Bunun yanında kimyasal muayenelerde, ventral trunkal vagotomiden sonra bazı ölçümlerde, ko-yunlarda kampansa edilen metabolik alkalozisin geliştiği, rumen içeriği cı-konsantrasyonunun artış gösterdiği tes-bit edildi.

1960 yıllarında asit-baz dengesinin kliniklerde or"' taya konmasından sonra Espersen ve Simesen (6) sığırlarda abamasum un sağa deplasmanlarında hipakla-remik metabolik alkolizisin geliştiğini, Hammond ve ark. (9) duadonuma ligatür koyarak pylorus stenozuna neden oldukları buzağılarda hipokloremik, hipokalemik metabo-lik alkalozisin geliştiğini ve rumen sıvısında cı- seviyesi-nin arttığını bulmuşlardır. Daha sonra da sığırlarda sindi-rim sisteminin değişik hastalıklarında metabolik alkalozis ve abamasal rafluksun görüldüğü ispatlanmıştır (3). Bu

(4)

S.

Ü.

Vet. Fak. Derg., 6,

ı,

53-59

r

Hct H b

Gunler Kontrol Den•- t Kontrol Den•••

o 31.9±1.2 29. s :!D. e 1. 720 10.1~.4 9. 4~.2 1 32.0~.7 33."z:!D.e 1. 404 9.3~.4 10.1 :!D.3 2 31.3±1.3 31.2±1.1 o. 095 10. 4 :!D. 4 10.1:!D.3 3 32. 2:!D. 8 32. 8:!D." o. 751 10.0~.3 10.0~.3 4 31.7~.5 32.3~.11 o. 7110 10.2~.2 10.0~ .• 5 JO. e :!D. 8 32. o :!D." 1. 234 10.3~.3 10.0::!2." e 31.8~.7 30.0~ .• 2. 447• 10. 7~.11 10.0~.4 10 29. 2±1. o 29. 5±1. o o. 235 9.11~.3 10.0~.3 15 30. o ±ı. 5 29. 2±1. o 0.277 9. 9:!D. 3 1o.o:!D.3 20 29.5±'1.5 30.2±'1.3 o.e77 9. 7~.5 1o.o:!D." 25 31.7:!D.iı 3ı.o:!D.e 1. 991 s. 2:!D. 3 10.1:!D. 2 30 29. 7:!D. 5 ~9.3±'1.2 0.2511 1o.o:!D.3 1o.o:!D. 4 L

: p ( 0.05 Total t Kontrol 1. 7115 7033 !552 1.1158 85117::!::5!111 o. 592 7833::!391 0.9H 74117~711 1. 5e 1 74117±1711 o. 270 7400± 11 1. 499 11 o o ±ı o o o. 884 11800± 1 o. 372 7083± 911 o. 473 eııll7 ±ı 33 2.150 7583±4 15 o. 2113 7587±2211 löko•lt o. ne . . e833±1111 7333 ~09 7033!1184 72117::!371 7933::!357 7e17!310 7033 ±ı 73 11933± 111 11833± 110 7000± 89 11713±1 .11 118011± 8 t o. 348 1. 52e 1. 015 o. 330 1.173 1. 342 0.342 2. 1113 1. 975 2.07e 2.0110 1. 330 --· 56

Tablo 2 : Kontrol ve dene-me grubu koyun-la~da kan Hct, Hb ve total lökosit saytlan

Tablo 3 : Kontrol ve deneme grubu koyunlarda kan pH, PC02 ve plazma HC03 ve BE değerleri.

BE, aEq/1 HC03, •Eq/1 pC02 pH

Günler Kontrol D• n•- t Kontrol Dene nı e t Kontrol Dene . . t Kontrol D•~ t o 3. 7:!ı.:l. !1 4. 5:!D. 8 o. 431 211.8:!D.9 23. 4:!D. 5 1. 194 38.7±'1.3 29.8:!D. 8 1. 233 1. 45:!D.o1 7.4!:!D.o7 0.7119 2 3. 5:!D. 7 5.0±1 .o o. 7e2 2e.9±1.3 29.0:!D.' 1.314 3e.2:!D.4 59.9±'1.8 1. 993 7.48:!D.o2 7.411 0.01 0.805

5 3.7±1.0 5. o :!D. 4 1.1117 27. 4 :!D. 8 27.4~.8 0.030 35.7±'1.3 42. 9:!D. 9 1.11011 7.H:!D.01 7.H:!D.07 0.824 10 3. 9:!D. 8 12. 5±1. 3 3. ze9• 27. 4:!D. 4 35. o ±ı. z 3.042• 37. o :!D. 5 39. 9:!D. 8 4.054 . . 7. 49:!D.01 7. 52:!D.o1 1. 952 15 1. 4 :!D. 7 11.2~.2 2.0115 25. 3:!D.II 29. 4 ±ı. 9 2. 085 35. 2:!D. 1 3e.8±ı .1 1.191 7. 411:!D. 01 1. 51 :!D.o2 1. 794. 20 -4. B ±ı. O 5. 1 :!D. 4 8.B311U 2o.o:!D. 1 30.1 ±ı .3 2.752• 33. dı. e 37. 8±1. 1 2.274• 7. 40:!D.01 7.51:!D.o1"' 3.178• 25 4. s ±ı. 3 -o. 9~.1 2.143 28.1 ±ı .1 23.3 ±ı.' 2. 1155

3"0 4. 1 :!D. 9 -7.9±1.9 2.1127• 2e . .c:!D.5 18. 2±1 .ll 0.893

: p ( 0.05

••

: p < o. 01

gelişmeler klinikcilere vagus indigesyonlarmın iki ana şekli olan ön ve arka fonksiyonel stenozun birbirinden ayırımında büyük yarar sağlamıştır. Bu çalışmada vent-ral trunkal vagotomiden sonra deneme grubu koyunların bazı ölçümlerinde, kontrol grubu koyunlara göre BE değerinin yüksek oluşu ve bu dönemde solunum sayısındaki önemli azalış, kompanse edilen metabolik alkalozisin geliştiğini gösterirken, aynı zamanda rumen içeriği cı- konsantrasyonunun artması arka fonksiyonel stenozun geliştiğini ifade etmektedir (3). Arka fonksiyo-nel stenoz sonucu şekillenen pylorus spazm ında, aba-masurnda salgılanan klorid duadonuma geçerneyerek ince bağırsaklarda HCO~. ile yer değiştiremiyecektir. Bu durum plazma HC03, Konsantrasyonunun artması ve hücre dışı sıvıda cı-seviyesinin azalması ile sonuçlanır (2). Oysaki bu çalışmada rume"" cı-konsantrasyonu

de-37. 8:!D. 8 35.1±1.4 o. 997 1. 4e:!D.o1 7,42:!D.03 1. 902 35. 9:!D. 5 33.8±1.2 1. 772 7. 48:!D. 01 7. 33:!D. 02 2.147

nemenin sadece 2. ve 15. günlerinde artış ve serum

cr

konsantrasyonu gruplar arasında sadece denemenin 20'ününde farklı bulunmuştur. Bu da pylorusta geçici ve tam olmayan stenozun oluştuğunu gösterebilir.

Vagus indigesyonlarının patogenezisinde N. Va-gusun fonksiyonel bozukluğundan ziyade, yapışmalar, apsedasyon veya yabancı maddeler ve tümoral olu-şumlar gibi ekstralumiiıal lazyonların mekanik etkilerinin önemli rol oynadığı ileri sürülmüştür (13, 5, 3). leek (12), Abdomenin kranial bölgesindeki yapışma ve apse-dasyonların retikulumun basınç reseptör. aktivitesini en-gelleyebilidiğini veya ağrıya neden olarak normal retikülo-ruminal hareketleri durdurabildiğini ileri sürmüştür. Habel (8) buzağı ve koyunlarda selektif vent-ral vagal nörektominin her zaman ön mide disfonksiyon-larınaneden olmadığını da bildirmiştir. Bu çalışmada da

(5)

S.

ü.

Vet. Fak. Derg., 6,

ı,

53-59

ı!~ ın 1~2

,

151

'

rs ı:·ı

"'

1

m

't

~ij 147 ı IJ6

18 z~ !J rı 1 t r ıo

"'

j ~

..

ı&

'

~

:o

.:g !3 iı rı 1

r ·1 ~

'

'

: c ?.(

;

..

7 Cı E.e ı. c. l·E

t.4 ·,: ~ (.i

"'

E

o

ı:· ı: r, t r ~---~ ı~ 33 n ı 1 r 57 t6

'·'

,

'

4.4 rs lll 1

..

] ~

··~

4

'·'

1} o 1 1G ~9 JJ rı ı f r

•:i

•:'1

,z.

•:ı

..

~~~7

'

'1

,

1

;

ııı

\

'l ı·.; ,,~

·,.,

' :·ı

,,

~. J ~e ze n ı 1 r

~r---....

~ ~

l

.

~} ı. l ı

e

iı n ı t H :

p

0.05

lDE

p

o.ooı

O

Kontrol grubu

X

Deneme grubu

Şekil 3 : Kontrol ve deneme grubu koyunlarda serum Na+, K+, ca++, cı·, Total Protein, Üre ve Plazma Gastrin değerleri

(6)

S.

ü.

Vet. Fak. Derg., 6,

ı,

53-59

58

Tablo 4: Kontrol ve deneme grubu koyunlarda rumen içeriği pH'sı, K, Na, Cl ve tmponlama kapasitesi değerleri

!.

Cünlal" Konti"Ol 1.1:!D.2 1.1:!D. 2 s 7.3:!D. 2 10 1. 2:!D.ı 15 7.5:!D.ı 20 1.1:!D. 2 25 7.2:!D.3 30 7.1:!D.ı • : p ( o. os •• : P < o.oı pH 'D~!'· --1.3:!D. 2 0.117 7.2:!D.3 1,011 7.ı:!D.3 0.170 7.1:!D.3 0.241 7. 4:!D. 3 0.307 e. 9:!D.2 2. 522• 7.o:!D.2 0.837 7.1 :!D.ı 0.191 K, •EQ/l Konti"Ol D• n-• Konti"Ol 19.8!1. 7 n. 5:!2.o 0.109 111. 7:!".1.1 22.3:!::2.1 20": l:!ıl. 4_ o. 532 120.3:!11.3 21. 5:!D. 4 11.3:!2.4 1.311 117.1:!11.1 15. 9:!D.e 19.5:!2.1 ı. 251 122.0:!3; 1 11.3:!D. 1 11.1:!D; 1 0.431 113.3:!!1. 4 15. 7!1. 1 21.1:!!1.1 ~.4241 130.2:tA. 4 2:s.1:!2. 5 31.0:!3.' 1.145 120.3~. 7 22 •. 4!1.1 21.5:!2. 7 0.290 111.1:!11.5

ventral trunkal vagotomiyle oluşturalan N. Vagus blo-kajının hiç bir önemli klinik semptom oluşturmadığı gözlendi. Başlıca midenin antrumundaki G hücrelerinde ve daha az miktarda da inee bağırsak mukozasında sen-tez edilen ve midede hidroklorik asit ve pepsin sakresyo-nunu arttıran, gastrointestinal motiliteyi ve pankreas sak-resyonunu stimule eden gastrinin salınmasında en önemli rolü vagal-antral faz oluşturmaktadır (14, 16). Vlamilck ve ark. (17) abamasum dilatasyonlu ve sağlıklı sığırlar üzerinde yaptıkları çalışmada serum gastrin sevi-yesinde hiçbir farklılık bulamamışlardır. Bu çalışmada da, ventral trunkal vagotomiden sonra sadece 2. günde deneme grubu koyunlarda plazma gastrin seviyesi kont-rol grubuna göre önemli derecede azalırken, diğer ölçümlerde önemli bir fark bulunmadı. Bu durum, koyun-larda gastrin sakresyonunda N. Vagusun önemli olmadığı şeklinde açıktanabiieceği gibi, denemenin 32. gününden sonra sakresyonun kompanse edilebildiği şeklinde de açıklanabilir.

Vagus indigesyonlarında nabız sayısının değişebildiği ve çoğunlukla normal sınırlar içinde olduğu bildirilmiştir (7, 15). Bununla beraber vagus indigesyonlu sığırların % 30'unda bradikardi bulunduğu ve bradikardi bulunan olgularda vagus indigesyonu teşhisinin konula-bileceği ileri sürülmüştür (7). Bu çalışma da ise deneme

Ha, •EQ/l cı, •Eq/L r .. ~ı .. a kapaaltaat

o . - Konti"Ol De na- Kontl"ol De

na-121.1:!".1.1 o. 714 27. 4:!3.3 u.e!1.5 2.145 40. 7±ıı. 7 42.1:!2. 2 o. 211 l l l . 4:!:7. 7 o.on 50. 4:!3.1 24. 4±3. 4 4,251 . . 44.1:!:4.1 4!.2±3.2 ı. nı 119.3:!3.1 o. 185 41.1:!11.4 33, 7:!3. 4 1.120 31.8~.5 37. 8:!::2. 2 0,010 111.e:!a. e o. 531 41. 2:!11.1 41.5~.4 0.170 40. 2:!2.1 " · z:!!ı.a 1.121 101. 4:!:9.4 0.355 45.3:!!1.3 11.2:!11.2 2.343• 31.2±3.2 43.2:!".1.3 1.111 101.3!11.2 2.311• 41. 1:!!ı.o 41.9~.3 o. 257 31.4:!!1.2 31.1:!3.2 1.127 121.3!11.3 0.819 sa. 1±!. 4 43. 2:!a.3 2,178 31.7±!.3 40.1:!!1.1 1.147 137. s :!!ı. 7 2.ıa2 41.1:!!1.' n.a:tA.I o. 241 40.1:!2. 4 43.2!1.5 1 .• 235

süresince hiçbir hayvanda bradikardi gözlenmezken, gerek kontrol grubu ve gerekse deneme grubu koyunlar-da deneme öncesi ve sonrasında değişik zamanlardaki elektrokardiyografik muayenelerde ise sinus arret teşhis edilmiştir. sinus arret özellikle koyun ve keçilerde ins-prasyon sırasında artan ve eksprasyon sırasında azalan normal fizyolojik bir aritmidir (1 ).

Sonuç olarak, koyunlarda deneysel olarak oluşturulan ventral trunkal vagotominin hiçbir digestif bo-zukluk oluşturmadığı, sadece bazı dönemlerde pylor spazmına neden olarak kompanse edilebilen metabolik alkalozise ve abamasal refluksa neden olduğu ve vagus indigesyonlarının patogenezisinde nervus vagusun fonk-siyonel bozukluklarından ziyade mekanik faktörlerin daha önemli rol oynayabileceği görüşüne varıldı.

Teşekkür

Araştırma materyali koyunların fakülte döner ser-mayesinden sağlanmasında Y.ardımcı olan sayın Dekanımız Prof. Dr. Hümeyra OZGEN'e, araştırmanın yürütülmesi sırasında kıymetli yardımlarını esirgemeyen Sağlık Teknisyeni Metin YILDIZ'a ve teknik yardımlarından dolayı Doç. Dr. Behiç COŞKUN ve Yrd. Doç. Dr. Nuri BAŞPINAR'a teşekkür ederiz.

Kaynaklar

1. Blood, D.C., Radostits, O.M. and Henderson, onen unterschiedlicher ursache erkraten rindern. J.A. (1983). Veterinary Medicine. Sixth edition. lnaug. Diss. Hannover.

Bailliere Tindall. London.

Espersen, G. and Simosen, M.G. (1961 ). Alkalo-2. Brenklng, H. J. and Kuiper, R. (1980). Digestive 6.

se ved kojresidig labedilatation. Det klinisk-kemske disorders following obstruction of flow of ingesta

billade for og efter operativ behadlign (14 dyr). through the abamasum and smail intestine. The

Nord. Vet. Med. 13, 147-159. Bovine Practitioner. 15, 139-143.

3. Breuklnk, R.J. and Kulper, R. (1976). Abamasal 7. Ferrante, P.L. and Whitlock, R.H. (1981). Chro-reflux in cattle with various gastrointestinal disor- nic (vagus) indigetion in cattle. Compend. Contin. ders. Proc. 9 congres international surtes maladies Educ. Pract. Vet. 3, 6, S231-S238.

du betail. B.d. 2, 439-277.

8. Habel, R.E. (1956). A. study of the innervation of 4. Deroth, L. (1980). Electrocardiographic

parame-ters in the normal taetating cow. Can. Vet. J. 21, the ruminant stomach. Cornell VEt. 46, 555-633. 271-277. 9. Hammond, PB., Dziuk, H.E., Usenik, E. A. and 5. Elizondo-Vazquez, C.A. (1975). Untersuchungten Stevens, C.E. (1964). Experimental intestinal

obs-des pansensaftes bei gesunden sowie an indigesti- truction in calves. J. Comp. Path. 74, 210-222.

(7)

S.Ü. Vet. Fak. Derg., 6, ı, 53-59

1 O. Hoflund, S. (1940). lnvestigations of fonetianal

de-fects of the ruminant stomach caused by damage to the vagus nerve. Svensk Vet. Tidskr (suppl) 45.

11. Hutchins, D.R., Blood, D.C. and Hyne, R. (1957).

Residual defects in stomach motility after traumatic reticuloperitonitis of cattle. Aust. Vet. J. 33, 77-82.

12. Leek, B.F. (1969). Reticuloruminal function and

dysfunction. Vet. Rec. 84, 238-243.

13. Neal, P.A. and Edward, G.B. (1968). "Vagus indi-gestion" in cattle. Vet. Rec. 82, 396-402.

59

14. Rayford, P., Thompson, L. and James, C.

(1977). Gastrin. Surg Gyne. Obstet. 145, 257-268.

15. Rehbun, W.C. (1980). Vagus indigetion in cattle.

J.A.V.M.A. 176, 506-51 O.

16. Schwarts, I.S. (1979). Principles of the surgery.

Third Edition. Mc Graw-Hill Book Company, New York.

17. Vlaminck, K., Oyert, W., Muylle, E., Hende, C.

and Pipeleers, D. (1986). Blood levels of

soma-tostatin, pancreatic polypeptide and gastrin in nor-mal cows and in cows suffering from abamasal di-latation. J. Vet. Med. A. 33, 241-246.

Referanslar

Benzer Belgeler

According to the statistics covering all of Turkey (between 1992 and 2000), firearm fatalities rank secondly after hanging among suicidal attempts (mortality

Kaza Traumalarında beyin içi veya beyin dişi kanamalardan mutevellid ölüm teşhisi koyarken daha çok objektif olmak lazımdır Çünkü Traumaya bağlı kafatası

Younger age increases the risk of early prosthesis failure following primary total knee replacement for osteoarthritis: a follow-up study of 32,019 total knee replacements in the

Huzurevinde ve ev ortam›nda yaflayan yafll› bireylerde ya- flam memnuniyeti, mobilite ve fonksiyonel düzey, mental du- rum ve sa¤l›kla ilgili yaflam kalitesi

İnme sonrası santral ağrı (İSSA) kronik ağrı bozukluğu grubu içinde yer alır ve santral sinir sistemininin primer lezyonu ya da disfonksiyonundan kaynaklanan santral

Although benign cases are extremely rare in this age group, since gallstone ileus accounts for up to 25% of all benign intestinal obstructions cases in elderly, surgeons must keep

- &#34;Creative thinking&#34; skills can be developed in the educational process, and it can be developed in the process of teaching science to all students. - New methods,

On the other hand, for Newton’s method, whenever the distance was smaller, the function curve becomes semi- vertical to the x-axis and in such cases Newton’s method requires