• Sonuç bulunamadı

Mustafa Ata'nın yeni resim sergisi, kendisiyle bir hesaplaşma

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Mustafa Ata'nın yeni resim sergisi, kendisiyle bir hesaplaşma"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

28 M A R T 1987

KÜLTÜI

M ustafa A ta’nın yeni resim sergisi, kendisiyle bir hesaplaşma

‘Resmimden hiç ödün vermedim’

GEÇMİŞ VE GELECEKMustafa Ata, sanatçının geçmiş ile gelecek arasındaki kişi olduğu görü­

şünde. A ta ’nm bu yıl gerçekleştirdiği yapıtlardan biri de “Geçmiş ve Gelecek” adını taşıyor. Sanatçı­ nın yeni Ankara sergisi, 9 nisana kadar açık kalacak.

Mustafa A ta ’nın

Ankara Bey men

Bedesten’deki yeni

sergisinde 1986

çalışmalarının yanı

sıra

,

1987’de

gerçekleştirdiği 8 yapıt

da yer alıyor.

EMİN ÇETİN GİRGİN

Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü do­ çentlerinden Mustafa Ata, yeni ser­ gisini Ankara Beymen Bedesten Sa­ nat Galurisi’nde açtı. Ata’mn 9 nisa­ na kadar izlenebilecek sergisinde 1986'da gerçekleştirdiği çalışmaların yanı sıra, bu yıldan da 8 yapıtı yer alı­ yor.

— Mustafa Ata, bundan önceki serginizi 1986 martında İstanbul Urarf Sanat Galerisî’nde izlemiştik. O sergiyle ilgili olarak, daha yüzey­ de kalan çözümlerle bilinen çizgi an­ layışının sürekliliğini koruduğunu, renklerin ise tuşlar ve çizgilerle ha­ rekete eşlik ettiğini söylemiştik. Ara­ dan geçen kısa sürede tavnnızda bazı değişiklikler görüyoruz.

ATA — Biliyorsunuz, bir sanatçı­ nın sergisi, ayın zamanda o sanatçı­ nın kendisiyle bir hesaplaşması, öze­ leştirisidir. Ben, geçen bu bir yıllık süreyi de böyle değerlendiriyorum. Pentür tavrımda bazı değişiklikler ol­ duğunu söyleyebilirim. Resim karşı­ sındaki tavrımda biraz daha rahatla­ ma oldu. H atta biraz daha renk gir­ meye başladı. Yani form çok daha renkli olmaya başladı. Çizginin gü­ cünün tükendiği yerde renk, rengin tükendiği yerde çizgi yardımcı oluyor. Bazen tonu bir çizgiyle toparlıyorum, bazen renk bütün şiddetiyle ortaya çıkıyor.

Sanat ve bilim

\

— Daha gene! konulara değinecek olursak, “sanatta ilerleme” konusun­ da da düşüncelerinizi öğrenmek is­ tiyoruz.

ATA — Bütün sorun, sanatçının çağının tanıklığın üstlenmiş olması­ dır. Çünkü sanatçı geçmişle gelecek arasındaki kişidir. Sanattaki ilerleme ile bilimdeki ilerlemeyi birbirinden- aytrmak gerekir. Çünük sanat tarihi­ ne baktığımızda, her sanat hareketi­ nin bir önceki sanat tavrına karşı ola­ rak ortaya çıktığını görüyoruz. Söz­ gelimi, Empresyonizmin fon dağıl­

masına karşı Kübizm formun yeni­ den toparlanması sorununu günde­ me getirmiştir.

YÖK’ten sonra

~

— Türk resminin sorunlarını da burada bir kez daha gündeme getir­ mek yararlı olacak. Bu konuda dev­ let neler yapabilir? Akademinin bu konuda ne tür çabalan olabilir? Ör­ neğin, bundan önceki yıllarda zaman zaman Akademide emek vermiş re­ sim ustalarının toplu sergilerinin açıl­ ması, haklarında kitap ve broşürle­ rin yayımlanması alışıldık bir uygu­ lamaydı. Bugün Akademi bu anlayı­ şını niçin sürdürememektedir?

ATA — Evet, söylediğiniz bu ko­

nu gerçekten çok önemlidir. Sizin de izlediğiniz gibi, birkaç yıl öncesine kadar Akademide sergiler açılıyor, araştırma kitapçıkları basılıyordu. Bu bile önemli bir gediği kapatıyordu. Ama birkaç yıldır her nedense bu ge­

lenekten vazgeçildi. Biliyorsunuz, YÖK’ten sonra üniversiteler kendi iç­ lerinde yerlerini daha yeni yeni bul­ maya başladılar. Öyle sanıyorum ki, her şey yerli yerine oturduğunda ba­ zı şeyler yapılacaktır. Daha doğrusu, yapılması gerekmektedir. Bu çalışma­ lar, Türk resim sanatçısına çok bü­ yük kazançtır. Olayı daha değişik çevrelere ve özel kesime de yöneltir­ sek, aynı tablo görülür. Özel kesim, Türkiye’de gelecekte prinı yapacak sanatçılara yatırımda bulunuyor. Yi­ ne bunların da, sanatçıların çabala­ rını somutlaştırarak, özellikle belge bırakılmasını sağlayacak olumlu araştırmaların, kitapların yayımlan­ masına katkıda bulunmaları gerek­ mektedir. Bir sergi açılıp kapanır, ama arkada kalan, belgeler, yazılar ve kitaplardır.__________________

Bazı değişimler___________

— Son olarak Ankara'daki yeni

serginizden söz edecek olursak, ne­ ler söylemek istersiniz?

ATA —Son sergim, bundan son­

raki çalışmalarıma itici güç oluştu­ racak nitelikte. Yaptığım çalışmala­ rın, değerlendirdiğiniz gibi, bazı de­ ğişimleri beraberinde getirdiğini sa­ nıyorum. Renk olarak, model olarak bazı gelişmeler var. Sergide, 1986’da gerçekleştirdiğim çalışmalar dışında, bu yıldan da 8 çalışmam yer alıyor. Tabii, sergi süresi içinde izleyicilerden olduğu kadar, eleştirmenler ve sanat çevrelerinden gelecek değerlendirme­ ler, görüşler, olumlu olduğu kadar olumsuz da olsa benim için önem ta­ şıyor. Burada resim anlayışımdan hiçbir zaman ödün vermediğimi, ama izleyicinin düşüncesinin benim için çok önemli olduğunu belirtmek isterim. Son olarak, bu sergi benim kendi içimde bir hesaplaşma süreci­ ni de beraberinde getiriyor diyebili­ rim.

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Bureau of National Health Insurance Taipei Branch’s File of Outpatient Medical Expense was employed to compare the changes in medical claims among primary Western physician clinics

‹flte Darwin bu nedenle "e¤er birbirini takip eden çok say›da küçük de¤ifliklikle kompleks bir organ›n oluflmas›n›n imkans›z oldu¤u gösterilse,

Klâsik Osmanlı mimarîsi ve etkileşimleri üzerine yoğunlaşan yayınlarında, sanat tarihi literatüründe yaygın kabul gören biçimci ve betimleyici yaklaşımdan farklı

İki yıl önce, 1809'da İstanbul’a gelen bir İngiliz aileden aldığı üç katlı köşkünde yaptığımız söyleşi­ de, buranın yıllanmış âşığı Barış

Büyük ödülü kazanan Ruzin Gerçin, çalışmalarını seramik ve suluboya resim dallarında yoğunlaştırmış bir sanatçı Şimdiye dek 16 kişisel sergi açan

[r]

Engelhard diyor ki: «1856 Paris muahe­ desi, Türkiyenirı tamamii mülkiyeti meselesi gibi, Tanzimat meselesini de Avrupa mesaili düveliyesi meyanına geçirdi-»

Sonuç olarak; intraosseöz lipom nadir görülen benign kemik tümörü olup tanı koymada BT veya MRG bulguları önemli rol oynamaktadır. Intraosseous lipomas: radiologic