• Sonuç bulunamadı

Bir tarih ve edebiyat ailesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bir tarih ve edebiyat ailesi"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ahmet Cevdet. Faşımın b ir oğlu, ik i k ızı v a r d ır i A li Se<T

Fatma

l i y c

ve imine S

-miye 0

, 1057 y ılu ıd doğa»'

ş

Alt

jlmV ( d v d l g a z e te c iliğ i

Geçer . Sultan Abdulharait döneminde ? ömürleri uran o İm yan birle- o

&

sete y; ;/ınl r • He gazeteciliğinde , ne atr& ıgı resmi görevlerde,

’->■

1 \u

undu u b -n y e ul.

imi z 0

BİR TARİH VE EDEBİYAT AİLESİ Taha Toros

Ahmet Cevdet Paşa, bir Osmanlı tarihçisi olarak, kendi adını taşıyan 12 ciltlik eseriyle ünlüdür. Şöhreti, 12 ciltlik tarihinin yanısıra, 4 ciltlik "Mâruzât" adındaki eseri,

vak'anüvistliği ve din ve hukuk alanlarında derin bilgisini gösteren kitaplarıyla perçinlenmiştir.

Cevdet Paşa, devletin yüksek kademelerinde Müşavirlik, Valilik, Bakanlık gibi hizmetleriyle de örnek bir devlet adamı olarak tanınır. 12 defa Bakanlık koltuğuna oturmuştur! Birer defa Ticaret ve Ziraat ile Dahiliye Nâzırlığı'nda, 2 defa Evkaf

Nâzırlığı'nda, 3 defa Maârif Nâzırlığı'nda, 5 defa da Adliye Nâzırlığı'nda bulunmakla emsali görülmemiş bir rekor kırmıştır! Güçlü kültür birikimiyle Batı'ya pencereleri olan, kendine özgü bir tarih ve kültür dünyası yaratmıştır. Aile çevresinde de bu kültürü uygulamış, kızları, Tanzimat Dönemi'nin ilk kadın edebiyatçıları arasında yer almıştır.

Ahmet Cevdet Paşa'nın ilk çocuğu ve tek oğlu Ali Sedat (1857-1907), Devlet Şurası (Danıştay) azalığında bulundu. Sultan Abdülhamid döneminde gazeteciliğe başladı. Ömürleri uzun olmayan birkaç gazete yayınladı. Ne var ki, atandığı resmi görevlerde ve basın hayatında umduğu başarıya ulaşamadı. Basın ve edebiyat alanında kullanmak istediği kalemini kızı Zeynep Sünbül'e bııaktıysa da, kızı, "Hanımlara Mahsus Gazete"ye yazdığı yazılarında hiçbir zaman dedesinin ve halaları Fatma Aliye ile Emine Semiye'nin kültür seviyesine yaklaşamadı.

Cevdet Paşa'nın Arapça, Farsça ve Fransızca bilen büyük kızı Fatma Aliye Hanım (1864-1936) geniş kültür birikimine sahipti. İlk eserini takma adla yayınladı. Fransızca'dan çeviriler yaptığı gibi, bu dilde kaleme aldığı yazılarıyla, ünlü yabancı yazarlara verdiği cevaplarıyla Batı Basını'nda adını duyurdu. Fatma Aliye'nin eşi Faik Paşa, Padişah'ın yaverlerindendi ve karı-koca evlerinde Fransızca konuşurlardı.

Fatma Aliye, milli duyguları güçlü, döneminin tutuculuğuna rağmen, kalemiyle kadın haklarını savunan bir yazardı. Osmanlı-Yunan savaşında, askerlere ve asker ailelerine yardımı amaçlayan "Cemiyet-i Imdadiye"yi kurdu. Daha sonraki yıllarda bu konularla ilgili toplantılara katıldı. Kendisi, aynı zamanda ilk kadın hatiplerimizdendi.

Türk kadınları üzerine, bilinçsiz yayın yapan yabancılara, onların diliyle verdiği cevaplar, Batıkların dikkatini çekti. Türk kadınlarıyla ilgili bir makalesinde özetle şöyle diyordu: "... Tanrı, erkekle kadını müsavi yaratmış. Bilgi ve kültür kaynaklarını her ikisine birden ihsan etmiştir. Ama erkekler, bu nimetlerden kadınları mahrum ederek, kendilerine öncelik tanımaktan geri durmamışlardır. İleri uygarlığın tadını almış olan ulusların

erkekleri, nüfuslarının yarısını oluşturan kadınların terakkilerine hizmet ve yardım

etmişlerdir. Eğer bu gibi çalışkan ve gayretli kişiler bizim toplumuzda da çoğalırsa onlar, şüphesiz terakkinin o yüksek kubbesine ulaşan uygarlığıyla insanlığın takdirini

kazanacaklardır".

Fatma Aliye Hanım'ın gazeteciliğe başlaması 1895 yılına rastlar. Yazılarında özellikle, "tslamda Kadın", "İslam Kadınları" gibi konulara değinir. Romanları, büyük değer

(2)

taşımazken, en önemli eseri "Ahmet Cevdet Paşa ve Zamanı" adlı kitabıdır. O dönemin politik yaşamını ele alan bu değerli eserin ancak bir cildi yayınlanmıştır.

Fatma Aliye, tarihimizde gerileme dönemi olarak nitelendirilen devrede yaşanan felaketleri, meslekten yetişmiş bir tarih uzmanı gibi bilirdi.

Ahmet Cevdet Paşa'nın ikinci kızı, Emine Semiye Hanım, ilk kadın politikacılarımız ve siyasi yazarlarımızdandır. Ablası Fatma Aliye Hanım'dan 4 yaş küçüktür ve 1868 yılında doğmuştur. Fatma Aliye Hanım gibi Doğu ve Batı kültürü alarak yetişti. Ablasına nazaran, daha Batılı, daha atak ve hareketliydi. İlk kadın gazetecilerimizden olduğu gibi, gizli politika işlerine karışan ilk kadındır. Vali olan kocası Reşit Paşa'yla bu yüzden boşanmıştır.

Emine Semiye Hanım 1895 yılında "Hanımlara Mahsus Gazete"de şiirler ve düz yazılar yayınladı. Daha sonraki yıllarda, tek başına, uzun ömürlü olmayan gazeteler çıkardı. "İnci" adlı derginin başmuharirliğini yaptı. Bu gazetede "toplumda kadının yeri"ni inceleyen önemli araştırmaları yayınlandı. Ayrıca, "Sefalet" adlı bir romanı da vardır.

Emine Semiye Hanım'a, Batı'da etüdler yapan, eğitim gören ilk Türk kadını da

denebilir. Fransa ve İsviçre'de, 7 yıl süre ile, psikoloji ve sosyoloji eğitimi gördü. Eşinden ayrıldıktan sonra Paris'te uzun süre yaşamış ve oğlunun siyasi bilimler öğrenimi sırasında onun yanında bulunmuştur.

Emine Semiye Hanım, ileri yaşlarda, Edirne, Adana ve İstanbul'da edebiyat öğretmenliği yaptı. 1944 yılında Haseki Hastanesi'nde öldü.

Cevdet Paşa'nın torunları arasında tek erkek, dedesinin adını taşıyan Cevdet Lagaş'tı (1897-1976). Babası Reşit Paşa ile annesi Emine Semiye Hanım'ın boşanmaları üzerine küçük yaşta yalnızlığa itildi. Yatılı okullarda öğrenim gördü. Yüksek tahsilini Paris'te yaptı. Sorbonne Üniversitesi'ni birincilikle bitirdi. Ailenin kültür mirasını taşıyan, aydın düşünceli ve kalem sahibi kişilerdendi. Çanakkale Savaşı'na gönüllü olarak katılan Cevdet Lagaş, Kurtuluş Savaşı'ndan sonra Sofya, Kahire ve Paris'te ajans temsilciliği ve Basın Müşavirliği görevlerinde bulundu. Verdiği konferanslarla ülkemiz ve ulusumuzun Batı'da tanıtılmasına büyük katkısı oldu. Fransızların en büyük nişanıyla ödüllendirildi. Cevdet Lagaş, emekli olduktan sonra, Ankara'da öldü.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Karaköyde liman, Tünel de Kolaro, Beyoğlu'nda Degüstasyon ünlü işadamlarının gittiği, yemeklerinin kalitesi hiç bozulmayan lokantalardı w KİŞİ de pek büyük

Bunları lıemen takip eden Mehmet Ziyaettin Efen­ di, yani Mehmet Reşadın büyük şehzadesi daha cazip, emniyetli ve kendisi için bir takım tehlikeleri göze

Maguire kı- şın daha fazla D vitamini sağlamak için çocuklara daha fazla süt içirmek yerine dışarıdan ilaç şeklinde D vitamini desteği vermenin aynı zamanda demir düzeyini

İşte Pembe Konak, İttihad ve Terak­ ki’ye merkez kılındığı günden bu iktidarın tasfiyesine ve söz sahibi liderlerinin yurt dışma göçlerine kadar bütün

Hikâye, roman, deneme, inceleme türlerinde 15 eser yayınlamış bulunan Burhan Arpad, çağdaş Alman dili edebiyatlarından yap­ tığı (Remarque, S. yazarlardan

Sonra sırasıyla Nazım’dan Ahmet Güvenç'in bestelcdiği“Yaşamak”şiirini, Aslıgül Ayaş’ın bestelediği “Seviyorum Seni” şiirini, Aslıgül Ayaş’la

Bu, endişe ve korku halinin terde özel bir kimyasal işaret oluşturduğunu, bunun da kokuyu alanlarda bir tepkiye neden olduğunu gösteriyor.. Başka bir çalışmada ise

Gerçekten de Ali Paşa Çarşısı, gerek yeri ve konumu gerekse biçimi ve oran­ larıyla Edirne’deki Roma kültürüne öylesine saygılı ve Hadrianapolis’in