• Sonuç bulunamadı

Mehmet Akif'in bilinmeyen portresi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Mehmet Akif'in bilinmeyen portresi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Olumunun

so. yılında anılıyor

Rus ressamı Feldman tarafından Çamlıca’da yapılan yağlıbo­ ya tablo, ünlü şair Mehmet Akif’i başı açık olarak gösteriyor.

Mehmet A k if'in yeni p o rtre si

%

istiklal Marşı şairinin Rus ressamı Feldman tara­

fından yapılan ve Amerika'da olduğu sanılan yağ­

lıboya resminin, sanat tarihçisi Ehat Büyükar-

pat’ta bulunduğu belirlendi, şimdiye kadar gö­

rülmemiş bu portreyi, ilk kez Milliyet yayınlıyor

Taha

T O R O S ’ un yazı dizisi bugün 13. sayfada

Mehmet Akif'in

bilinmeyenportresi

A R u s ressam Feldman'ın yaptığı yağlıboya tablonun Amerika’da olduğu

sanılırken, Avcılarda sanat tarihi araştırıcısı Ehat Büyükarpat ın elin­

de bulundu

^ is tik la l Marşı şairi, Rus ressamın yaptığı portresi için, Mithat cemal e,

"Moskof, beni güzel oturtmuş" demiş

Taha TOROS

EHMET Akif’in en yakın can dostu, Mithat Cemal anlatırdı. “Mehmet Akif” adlı kitabında da, kısaca yazar.

(1) Çarlık döneminde, İstanbul’a, Rus Yahu-

disl bir ressam gelir. Adı Feldman’dır. Fran­

sa’nın İstanbul’daki Sefiri Pompar’ı, o dö­ nemin (Şahi-i Azam) hatta Dâr-i Azam) ola­ rak nitelendirdiği, Abdülhak Hamit’i, Os­ manlI Hanedam’mn musiki ve resim saha­ sındaki sivrilmiş şehzadesi (Abdülmecit Efendi) yi ziyaret eder.

Feldman, bir portre ressamıdır ama, mü­ ziğe tutkundur. Özellikle Doğu musikisine. Sonunda Çamlıca’daki Mekke Emiri Şerif

Ali Haydarın küçük oğullarından, dönemin

musiki yıldızı olarak parlayan Şerif Muhit­

tin ile tanıştırılır.

Mehmet Akif'in şairliği, sohbet adamlı­

ğı yanında Şark musikisinin hayranı oldu­ ğu bilinmektedir. Bu yüzdendir ki Mehmet Akif’in gençlik yılları uzun süre Neyzen Tev-

fik ile geçmiştir. Onun sihirli neyini dinle­

yerek yaşamıştır. Şairimizin müzisyen Şe­

rif Muhittin ile dostluğu, onun babasından

intikal eden bir dostluktur. Bu sevgi ölün­ ceye kadar zirvede kalmıştır.

Rus ressamı Feldman, İstanbul’daki bir iki, sanat ve edebiyat toplantılarına konuk edilir. Bu arada ünlü kişilerin ve ileride ün­ leneceğini kestirdiklerinin portrelerini ya­ par. Çamlıca’daki gerek Mecit Efendi’nin, gerek Şerif Muhittin'in köşklerinde bu port­ relerine devam eder. Yaptığı portreler ara­ sında iki Abdülmecit vardır. Biri —son­ radan halife olan— şehzade Abdülmecit, di­ ğeri OsmanlI Sarayı'nın damatlarından olan

Şerif Abdülmecit’tir. Bu damat Mekke Emiri Şerif Ali Haydar Paşa’nın büyük oğlu ve Şe­ rif Muhittin’in ağabeysidir. Sultan Murat'

ın torunu ile evli olan Şerif Abdülmecit, da­ ha sonra Avrupa’nın büyük şehirlerinde Ür­ dün’ün Büyükelçiliği’ni yapmıştır. Son gö­ revi Ürdün’ün Ankara Büyükelçiliği idi.

Biz yine Rus Yahudisi ressam Feld-

man’ın vaktiyle Çamlıca’da yaptığı ünlüle­

rin portrelerine dönelim. Bu portrelerin bi­ ri şair Abdülhak Hamit’e aittir. İkincisi Meh­

met Akif’in portresidir. Mehmet Akif’in o yıl­

larda sakalında henüz aklar yoktur. Alnı ve gözleri pırıl pırıldır. Portresini başı açık ola­ rak yaptırır. Zaten Akif, OsmanlI döneminin en koyu günlerinde bile, her gittiği yerde fe­ sini çıkartarak oturmuştur.

Portresi bitince Akif, onu, Mithat Ce- mal’e şöyle anlatır:

—“Moskof, beni, güzel oturtmuş!” PORTRE NASIL BULUNDU?

Dostum Mithat Cemal, Hâmit’le Akif’in portrelerinin Amerika’ya gitmiş olduğunu söylerdi. Ama bunlardan Akif’inki bugün ar­ tık, İstanbul’da bulunuyor...

Mehmet Akif’in ölümünün 50. yılı vesi­ lesiyle, Türk kamuoyuna bu değerli tablo­ nun tanıtılmasında yarar gördüm. Sanat ta­ rihçimiz Ehat Büyükarpat’a büyük bir anla­ yışla portrenin Milliyet için, diyasının alın­ masına müsaade etti. Sami Güner'in, son günlerde Mimar Sinan’la ilgili özel ve res­ mi kanallardan verilmiş yüklü çalışmaların­ dan, zaman ayırabilmesi bizi çok sevindir­ di. Mehmet Akif’in yürekten hayranı olan

Sami Güner, doğanın aydınlık gücünü kay­

betmeden, Akif’in portresini hemen filme aldı. Tablonun sağ üst köşesindeki imzanın ilk harfi net olarak okunuyordu. O gece, ar­ şivimde, sabaha kadar bu tablonun meçhul tarafını çözmeye çalıştım. Taa Fatih’ten iti­ baren günümüze kadar İstanbul’a gelen bü­ tün yabancı ressamları, Avrupa arşivlerin­ den ve müzelerinden vaktiyle tespit eden notlarımı karıştırdım. Mithat Cemal'ln an­ lattıklarından hafızamda kalanları da — Kanlıcalı dostum— İbrahim Poyraz’ın ilgi­ siyle bir arada değerlendirmeye çalıştım ve üstadım ve dostum Mithat Cemal'in Ame­ rika’ya gittiğini tahmin ettiği ve kitabında da belirttiği portrenin bu olduğunu tespit ettim.

Mehmet Akif’in bu portresini Mısır Pren­

seslerinden biri, Ehat Büyükarpat’a arma­ ğan etmiş. Bilindiği üzere, Mehmet Akif, Mı­ sır hanedanının bağrına bastığı konukların başındaydı. O 1908 inkılabından beri Prens

Abbas Halim Paşa ile olan dostluğunu ölün­

ceye kadar sürdürmüştü. Onun ölümü ile diğer prens ve prensesler Mehmet Akif dostluğunu sürdürmüşlerdir. Muhtemeldir ki, Akif’in portresi Amerika yerine Mısır’a gitmiştir, veya Mısır hanedan mensupları Akif’i çok sevdikleri için bu portreyi kendi konaklarında muhafaza etmişlerdir. Mısır hanedanının yari kökleri İstanbullu oldu­ ğundan, bu tablo da, onlarla birlikte bura­ ya gelmiştir. Belki de bu portre hiç İstan­ bul'dan yurt dışına çıkartılmamış ve bura­ daki bir Mısırlının eline geçmiştir.

İşte Mehmet Akif’in, ilk defa kamouyo- na sunulan, görkemli portresinin öyküsü bundan ibarettir.

(1) Mithat Cemal’in (Mehmet AMf adındaki eserinin 1. cildi. Sayfa: 176

Referanslar

Benzer Belgeler

• There is no evidence that using CPAP makes you more likely to catch COVID-19, and nothing to suggest that CPAP will make you more unwell if you do catch it.. • If a CPAP

Sonuç: Hipobarik levobupivakain+ fentanil karışımı ile yapılan spinal anestezide supin ve 45 derece oturur pozisyonların, hemodinamik parametreler ile duyusal ve motor blok

timizde inkişafının tarihi için ihmal edilmez bir çeh­ redir, Sultan Mahmud’un nedimi, âdeta dalkavuğu şeklinde bir müntesibi olup, fakat bu sayede tıbbî

Oradan sola kıvrı­ lınca Hekimoğiu Ali Paşa camii yapıldığından beri Abdal Yakub Kadri tarikati ayinine de açık bulunduğundan, o senelerde ölen ve yüz

ve rakı içmeğe bir yardakçı haline dü­ şürülmüş bir musikiye karşı büyük bir musikinin zaferini ifade için sakin bir enteryör yerine bu şekilde

Çok değişik yemekler sunan lüks bir kuruluş: Sheraton "Le Mangal’.. S heraton Otelinin «Le Mangal» lokantası, İs­ tanbul'un en ‘lüks’ yerlerinden ve en

mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvan Orkestrası, solistler: Mehveş Emeç, Dagoberto Linhares (Atatürk Kültür Merkezi Büyük Salon,21.00)..

Bu nedenle, Atatürk'ü tanıtmak için medyanın daha etkin davranması gerektiğini, televiz­ yonlarda Atatürk konulu belgesellerin daha sık yayınlanmasını