• Sonuç bulunamadı

Kadriye Ezel Ağaoğlu'nun seramik heykel sergisi AKM Sergi Salonu'nda:Barış içinde yaşamak için

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kadriye Ezel Ağaoğlu'nun seramik heykel sergisi AKM Sergi Salonu'nda:Barış içinde yaşamak için"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

• f ^ ^ ? y T _ş

Kadriye Ezel Ağaoğlu’nun seramik heykel sergisi AKM Sergi Salonun’da'

‘Barış içinde yaşam ak içm...’

Kültür Servisi - Savaş, kuşlar, kediler, in­ sanlar, birlikte gülen, birlikte yiyen, birlik­ te olan, birlikte eğlenen, birlikte çalışan ve birlikte savaşan insanlar. Hepsi orda... Ağacın altında. Karanlıkta yapraklan, dallan korkunç yaratıklara dönen, nefret kin ve şiddet salgılayan, aydınlıkta yeşiliy­ le, damarlanyla tazelik, kökleriyle hayat, umut, mutluluk taşıyan bir ağaç. Hayat ağacı bu.

Seramik sanatçısı Kadriye Ezel Ağaoğ­

lu’nun Türkiye’deki ilk kişisel sergisi, AKM Sergi Salo-

nu’nda açıldı. Sa­ natçının bir tür

‘seramik resim’ de denebilecek pano- lannda insanlar, insancıl duygular, insana dair olan dünyalar, hep ha­

yat ağaçlannın

altında anlatılıyor. Nedir hayat ağacı? Kadriye Ezel Ağa- oğlu için hayat ağacı, tüm bir ya­ şam, anlatmak is­ tediğini anlatabi­ leceği bir form.

“Öldürmek ne demek diye bir so­ runum var. İnsanın insanı öldürmesini istemiyorum. Pa­ nolarımda savaşı, şiddeti, bunların kötülüğünü buna karşılık, barış için­ de yaşamanın gü­ zelliğini, iyiliğini anlatıyorum.”

Ağaoğlu’nun sanata ilgisi orta okul-lise yılları­ nda başlıyor. Re­ sim eğitimi gör­

mek isteyen sanatçı, öyle özel, parlak bir öğrenci olmadığını söylüyor. Bir keresinde resimden 10 alınca hem kendisi hem de re­ sim öğretmeni şaşırmış. Resim çalışmak is­ teyen sanatçı, ilk yıl Güzel Sanatların sınavını geçemeyince çok üzülmüş. Bir arkadaşının aracılığıyla Gorbon Işıl Sera­ mik Fabrikası’nda çalışmaya başlayan sa­ natçı, bu yıllarda seramiğe ilgi duymuş. 1971 yılında bu kez sınavlarını geçtiği İstanbul Tatbiki Güzel Sanatlar Akademi- si’nde ise tarzına daha uygun bulduğu Heykel Seramik-Bahçe Mimarisi bölümü­ nü seçmiş ve oradan mezun olmuş.

1980 yılına kadar çalışmalarını Mecidi- yeköy’deki atölyesinde sürdüren Ağaoğlu, bundan sonra siyasi nedenlerden dolayı İsviçre’ye yerleşmek zorunda kalıyor. O dönemi “ Demokrasi adına Türkiye’de yaşanabilecek koşullar yoktu” biçiminde anımsayan Ağaoğlu için, eşiyle birlikte git­ tiği İsviçre’de ilk yıllar çok zor olmuş. Daha sonra çalışabileceği bir atölye bulan sanatçı, yeniden üretmeye başladığı için mutlu olmuş.

Ağaoğlu, “Sıkıntılarımız oldu orada, ama iyi bir üretim içinde oldum. Zordu, ama

altından kalkabildik, yani kendimizi, kişili­ ğimizi koruyabildik, çalışmalarımızı sürdü­ rebildik.”

1988’de Türkiye’ye dönme karan alan sanatçıya onca yıl aradan sora Türkiye’yi nasıl bulduğunu soruyoruz: “ Doğrusu, Türkiye bana pis geldi. Yani tozlu topraklı. Yani sözcüğün gerçek anlamıyla. Birtakım eski dostlukların da artık kalmadığını gör­ düm.” Ya sanat alanında ne gibi değişiklik­ ler yaşanmış? “ Burada ben kendimi fazla AvrupalI hissediyorum. Sınırların

aşılmadı-1988’den bu yana çalışmalannı Türki­ ye’de sürdüren sanatçı Bilsak’ta seramik kurslan veriyor.

Almanya’da ve İsviçre’de toplam 12 ser­ gi açan Ağaoğlu’nun, Türkiye’deki ilk kişi­ sel sergisinde, sanatçının belli bir seçim yapmadan ortak tema gözetmeden şimdi­ ye kadarki çalışmalarından bir karışım yer alıyor. Ağaoğlu, insanları sınırlamak, yön­ lendirmek istemediği için yapıtlarına isim koymuyor, ama zaten onunkiler bitmek tükenmek bilmeyen bir malzemeyi, hep in­

Kadriye Ezel Ağaoğlu, için hayat ağacı, tüm bir yaşam , anlatmak istediğini anlatabileceği bir form. ğını görüyorum. Gerçi Avrupa'da da

başka esnaflıklar var ya. Bütün bunlara karşın insanın üretim içinde olması, sa­ natçının içtenliği önemli olan."

sanı anlatıyor.

Kadriye Ezel Ağaoğlu’nu akademi yılları­ ndan bu yana tanıyan Sevim Eti, sa­ natçının konularını kimi zaman mitoloji­ lerden, kimi zaman maden işçilerin ya­ şantılarından, Dedem Korkut öykülerin­ den alan adeta konuşan panoları anlatıyor:

“ Barışı çağıran savaş kompozisyonları, ma­ den işçileri, mitolojik temalar ve büstler. Malzemeyi ustaca kullanmış, kahve, siyah, kızıl, bej tonları kompozisyonlarındaki an­ latını gücünü katlıyordu. Bazı savaş pano­ larında insan yığınları arasında tanklar, tü­ fekler, bazukalar, dinamit denkleri, bomba­ larla, trenler, köpekler, kuzular, aylar ve gü­ neşler serpiştirilmişti. Cinsiyetsiz insan yığınları üstiiste, yanyana, sağdan sola, aşağıdan yukarı, bir köşeden öte yana ama disiplinli bir kompozisyon anlayışı içinde inanılmaz bir hareket kargaşası yaratarak istiflenmişti. Figürler bir yandan birbirini destekleyerek, bazan de itişerek müthiş bir hareket ve anlatım kontrastı içinde dalga­ lanıp rölyefin dışına taşıyordu. Orada pano­ nun içinde, insan kitleleri arasında birşeyler oluyordu. Taa ortaçağdan bu yana olanlar.

Evrensel bir tutkuvdu.”

fl

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

• b.Oyunlar: çocuk oyunları, yalın oyunlar; kaleyi almak, kukalı saklambaç gibi basit çocuk

Açık Ders Malzemeleri Sistemine eklenmek üzere hazırlamış olduğum, yukarıda bilgisi verilen ders, düzen, kapsam ve ders ekleme kılavuzunda belirtilen standartlar

Agtk Ders Malzemeleri Sistemine eklenmek lizere hazrrlanmrg, yukarrda bilgisiverilen ders, dtizen, kapsarp ve ders ekleme krlavuzunda belirtilen standartlar agrsrndan,

Zalimce ceza- landırılmamak için, daha mutlu, daha güçlü olmak için, kendimize ve gelecek kuşaklara daha güvenli bir gelecek inşa etmek için, demokra- siye, insan

Studying of migration forms of HM in atmospheric air o f industrial cities expose follow laws: In atmospheric air cities most of HM such as Hg, Se, Zn, Cr, Au and Br

Sadece onun alay köşkünde teşhir ettiği bir avuç heykelin karşısında vecdimi ve kabiliyetine en çok inan- dığım bir san'atkâr olan onun bendeki intibaını

Teleskop tutuculu serbest sonlu hareketli bölümlü protezlerin biyomekanik analizi, Ankara Üniversitesi->Sağlık Bilimleri Enstitüsü->Protetik Diş Tedavisi Anabilim

Sonuç olarak, kistik menenjiyom radyolojik ve patolojik olarak diğer glial tümörler ile sıkça karışmakta ve operasyonda kist duvarının tam olarak çıkarılamaması nüks