• Sonuç bulunamadı

Oktay Rifat:Şiirle atan koca bir yürek

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Oktay Rifat:Şiirle atan koca bir yürek"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Oktay Rıfat

_________

Şiirle

atan koca

bir yür ek

Yaza yaza şiiri tüketmeye

çalışan şairlerden Oktay Rifat.

Başkasına yazacak tek bir şiir

kalmasın diyenlerden. Bu

nedenle olsa gerek, salt şiir

yazmakla yetinmedi, şiir üzer­

ine düşündü, çeviri yaptı ve

15 adet, oylumlu şiir kitabı

yazdı. Anlatmak istediklerine

az gelmiş olacak ki, roman ve

oyun türünde eserler de verdi.

METİN CENGİZ

O

ktay Rifat, Türk şiirine damga­ sını vurmakla yetinmedi, dana­ sını istedi ve Çobanıl Şiirler ve sonrakileri yazdı.

Oktay Rıfat'ın şiirlerini üç dönemde inceleyebiliriz. İlk dönem, alışılmamış olan bir şiir. Türk şiiri yatağım değiştir­ meye çalışacak denli bir cesaretle. O r­ han Veli ve M.C. Anday ile toplumcu eğilim ile halkan deyiş ve söyleyiş biçim­ lerinden yararlanarak taşlamalar, sosyal, aşk içerikli şiirlerden bir Garip Şiiri çı­ karmak kolay olmasa gerekti üstelik. Hem de, kendi söyleyişini, biçim ve bi- çemini devam ettirerek.

Orhan Veli’nin beklenmedik ölümü üzerine şiirinde bir yenilmeye girişir Ri­ fat. Şekil aynı görünse de, şiirini bulmuş özükmektedir. Perçemli Sokak (1956) e bu iyice belli olur. İkinci Yeni etkisi kendini göstermiş, O. Rifat şiiri iyice kendi çağrışım alanına kapanmıştır. Ulaştığı geniş kitlelere sırtını dönmüş­ tür.

Artık “anlamla bağlı kalmasını iste­ mediği” bir şiirle karşı karşıyadır okur. Sözcüklerle gerçeği değiştirmek peşin­ dedir. Gerçeğin ardındaki gerçeği gös­ termek isteğindedir dahası. Çünkü ona göre, alışılmış gerçeklik aynı zamanda dikkatlerden, ilgiden de uzaktır.

Ve bu ara dönem şairin ikinci şüri dö­ nemidir. Alışılmamış bir şiirden gelinen nokta yine alışılmamış olanın odak nok­ tasındadır. Diyeceğimiz, alışılmamışlık (son şiirlerinde de) şairin asıl kimliğidir. Son şürlerinde ise ki üçüncü dönemidir, herkesin bildiği bir dünyayı şaşırtıcı, ak­ la gelmedik, üstgerçekçi bir şekilde an­ latır. Biçim, özde erimiş, salt kendine dönmüştür. Gerçi bu özellik, Oktay Ri- fat’ın ilk iki döneminde de mevcuttur, ancak son dönem şiirlerine ırasını veren asıl bu özelliktir.

Aslında ikinci dönem özelliği -kapalı­ lık, sırtını ortalamaya anlaşılırhğa dö­ nüş- tam Perçemli Sokak ile de başla­ maz, Aşağı Yukan’daki (1952) kimi şiir­ ler bu dönemin öncüleridir. Örnekse, “İstanbul Şiiri”, “Uludağ Sokak Satıcı- lan”, “Fadik ile Kuş.” Bu şiirler, son dö­ nem şiirlerine tema olarak ilmek atsa da.

Anlamı rastlantıya bıraktığı, söz yerin­ deyse anlamsızlıkta anlamı aradığı, sözle gerçeği değiştirmek peşinde olduğu, ka­ palılık ile niteliyebileceğimiz bu ikinci dönemi şairin, Kara ile Tilki’de (1954) iyice gelişip asıl Perçemli Sokak (1956)

ile noktalanır. Bu kitap, bu dönemin hem doruk noktası, hem de sonu ola­ caktır. Zira, Elleri Var Özgürlüğün adlı kitabım tam sekiz yıl sonra yayımlar. Üs­ telik, yeni bir anlayış geliştirmiş ve bunu da bildirge sayılabilecek yazılarla destek­ lemiştir. “Şiir hem şiir olmalı, hem de okunmalı, okunabilmek... Diyeceğim, halkın beğenisi olmalı” demektedir. Ya­ ni Oktay Rifat, artık anlamı açık, iletisi çabuk anlaşılır bir şiirin peşindedir. Fa­ kat, dediği gibi şürden ödün vermeden. (Bazılan şiirden ödün verme sözünü tu­ haf bulabilirler. Şiire bir görev verip, kendisini ikinci planda bırakan anlayış, ülkemizde kimseye yabancı olmasa ge­ rek.) Peki, bu dönemindeki şiirini belir­ leyen yalnızca yukanda andıklarımız mı? Buna kısaca hayır diyeceğiz. Şair bu dö­ neminde de şiirinin ana şeklinde pek fazla bir değişiklik yapmamıştır. Biçim, hem içeren nem içerdendir, ilk iki döne­ mindeki deneyimleriyle şiirinde daha çok göze çarpan bir yere varmıştır. Bü­ tün ustalığını şiire yedirmektedir artık. N itekim Şiirler (1969), Yeni Şiirler (1973) hep bu anlayışın ürünleridir. Ama bizce şairin şiirinde doruk noktası­ na vardığı, şiirimizde daha önceki imza­ sını ölümsüz bir şekdde yeniden attığı şi­ iri, Çobanıl Şiirler (1976) de başlar. Top­ lumsal çizgisi, bu hep koruduğu özelliği, bu şiirinde kçndini niteler, artık.

Elleri Var Özgürlüğün kitabındaki yo­ ğunluk, yaslandığı Yunan mitolojisi ka­ dar, dizelerin uzunluğu ve kitaptaki di­ ğer şiirlerdeki göndermelerin kendisin­ den nasd kaynaklanıyorsa, Çoband Şiir- ler’deki yoğunluk da insanın kurduğu doğayla gerçekleşiyor. Toplumcu anlayı­ şa yeni bir soluk katıyor bu şiirleriyle. Öyle kavga vb. de değil, alan şiirleriyle de değd, insanı kendi kurduğu doğa de yaşadığı doğa arasındaki gelgitte derin­ leştirerek. Oradan sunduğu görüntüler­ le.

Görüntü. Evet, bundan sonraki şiir­ lerde görüntü hep önemli olacak. Bir ressamın özel ve özgün renkleriyle. (Öz­ gün, renkleri kullanışıyla, özel, yeni renkler buluşuyla). Ve bu görüntülerde, doğanın bir parçası olan hayvanlar da yer alacaktır. Ancak, anlatılmak istenen yaşamla ilgili yine. Yaşam üzerine göz­ lemlerinde hayvanlar insan çevresinin hem tamamlayıcısı olarak, hem de gözle­ min felsefi boyutunda bir araç olarak vardırlar.

Oktay Rifat’m görüntülerinin bir özel­ liği de anlattığı yerlerdeki insanımızı, ekonomik, sosyal, psikolojik boyutuyla vermesi. Elbetteki o dönemin gerçeklik­ leri içinde. Gelişmişliği vb. içinde.

Çobanlı Şiirler’den sonra Oktay Rifat aynı anlayışı geliştirerek sürdürür. Bir Cigara içimi (1979), ElifLi (1980), Deni­ ze Doğru Konuşma (1982), Dilsiz ve Çıplak (1984), Koca Bir Yaz (1987); beş oylumlu yapıt daha verir. Yeni şiir anla­ yışını nice imbiklerden süzerek damıtır ürünlerinde. Ta ki, şiirle dolu yüreği su­ sana kadar (1987, 18 Nisan). Ve bir şi­ irimde söylediğim gibi ayların en zali­ minde şiiri değil, ama yüreği çarpmaz olur.

Bu koca şairden bugüne kalan mı? Bütün Şiirleri. ■

S A Y F A 1 9

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Abstract: As a general, increasing the performances of the SMEs which have important shares in the employment and production increases the economic activities of

Bu koşullar altında özellikle yabancı literatürün hem gündeminde hem de önemli bir inceleme konusu olan Çin’in yükselişinin, küresel güçlü bir aktör olarak

Sivrac Kontu’nun 1790 yılında ortaya çıkardığı bu ilginç yü­ rüyen oyuncağını aradan yir- miyedi yıl geçtikten sonra bir başka Fransız soylusu Baron

1927’de İstanbul Belediye Başkanı (şehremini) Muhiddin Üstündağ’ın girişimiyle İstanbul Belediyesi'ne bağlandıktan sonra, topluluk birkaç yıl daha Dârül

1947’de Yıldız resim seminerinde Şeref Akdik ve İlhami Demirci’nin Gazi Eğitim Enstitüsünde Refik Epikman ve Malik Ak- sel’in öğrencisi oldu.. Altı yıl

Medikal tedavinin ve pnömotik dilatasyon tedavisinin ye- terli sonuç vermemesi üzerine AÖS’nin cerrahi olarak gevşe- tilmesi düşünülmüş ve ilk olarak 1913’de

İşitiyoruz ki, iktidar parti sinin Dahiliye Vekâleti, deği­ şecek valilerin ikinci ve üçün­ cü listesinde İstanbul valili­ liğini de bulunduracakmış.j Yeni

Namaz, saflar teşkil eden büyük bir cemaatle kılındıktan sonra, merhumun na’şını taşıyan tabut, gene eller üze­ rinde Yenikapıya kadar getirilmiş ve