• Sonuç bulunamadı

Abidin...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Abidin..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

9 ARALIK 1993 PERŞEMBE

PENCERE

Abidin...

1980’li yıllarda bir Paris gezisinden döndükten sonra aşağıdaki yazıyı yazmıştım.

Bugün yinelemek istedim. Yazının başlığı:

ABİDİN...

Paris'te bir çatı katı. Çatı katında bir asma kat. Asma kata bakan bir çatı penceresi.

Göğün yedi katından süzülen güneş ışınları kocaman çatı penceresinden girerek, asma katın odak noktasına oturtulmuş bir sehpanın üzerinde duran tuvale yansıyor.

Tuvalin başında Abidin.

Abidin çatı penceresinden dışarıya görünmeyen bir dev teleskop uzatıyor, uzayın derinliklerindeki göktaşla- rından okyanusların derinliklerindeki yaratıklara değin bütün evreni taramaya yöneliyor, bitip tükenmez dene­ yimlerde altın orantıyı keşfetmeye çalışan simyager gibi renkleri palette yuğuruyor.

Canlı cansız doğanın titreşimlerinden türeyen izdü­ şümler tuvalde kımıldamaya başlıyorlar; renklerle bi­ çimlerin sayısallığı duyarlılığın bilgisayarında ölçülü­ yor; karasabanla sürülen tarla gibi artık arık radarlanı- yor evren...

İnsana ilişkin ne varsa, anlamlarının suretlerine dönü­ şüyor. Tenseli iğin dudak pembesiyle göz altındaki uçuk mavi eşdeğerleşiyor. Kösnük güdü, önce yuvarlaklaşı­ yor, sonra üçgenleşiyor. İşkencenin ıslak utancı acılaşı­ yor, buruklaşıp katılaşıyor. Sayrılığın terli ateşinde, hastane duvarı resim kâğıdına dönüşüyor. Eski yazılar okunamadıkça, siyah mühürtaşında değirmileşen huru- filiğin gizemine gömülüyor. Samanuğurusu yol kesip yıldızcıkları avlıyor. Kara kaşlı kara gözlüler, insan bo­ yundan büyük uzay çiçekleri topluyorlar. Uzay çiçekleri­ nin polenlerini, nükleer rüzgârlar savuruyor. Denize inen patika, suya düşmemek için yamaçtaki ağaca sarı­ lıyor. Akşamcının dargelirli dünyası, Çiçek Pasajı’nda rakı şişesine açılıyor. Ahşap evin kararmış tahtaları bir Ortaçağ günahkârı gibi yakılmayı bekliyor Bağımsızlık savaşının sarkık bıyıklı süvarisi, yalınayak işçi ordusuna katılıyor. Hayvan mı insan mı belirsiz yaratıklar, bilin­ meyen denizlerin ortasında yalnızlığın adaları gibi kıvrı­ lıyorlar. Bedensel yapılara gizlenmiş bakışlar, tuvale sinmişler, bizleri gözlüyorlar. Nükleer ürkünün karanlı­ ğında bir saksı çiçeği açılıyor. Bir adam meyhanede kokoreç satarken, tarihsel katmanlar arasında fosilleşi­ yor. Kadının tenselliğindeki özlem, gebeliğin göbek çu­ kurunda noktalaşıyor. Göztaşındaki lamelif boncuklaşıp nazarlıklaşıyor. Balıkpazarı’nda pullanmış mektup, kim- bilir nereye postalanıyor. Bir soylunun bakımlı ellerin­ deki incelik, emekçinin nasırlı ayaklarındaki güzelliğe karışıyor. Tuvalin dörtgenini kıran ufuk çizgisi, çatı pen­ ceresinden sehpaya yağan ışınlarda toz zerreciklerine bulanıyor. Bir resimden ötekine soluklana soluklana sü­ ren yaşam, uçsuz bucaksız bir galerinin, sayısız dese­ ninde, tablosunda, çizgisinde, renginde sergileniyor.

Paris 'te bir çatı katında durmadan çalışan Abidin 'in işi resim yapmak...

An'ı sonsuzlaştırmak.

Resim, eninde sonunda, bir an’ın tuvalde dondurul­ ması değil midir?

B ir saatte, on saatte, on günde, yüz günde de yapılmış olsa, resim bir an'ı saptar. Ama bu ah, içeriğinde süresi bilinmeyen bir zamanı ve boyutları belirsiz bir mekânı kapsar.

Ressamın bu yetkinliğe ulaşabilmesi için, insanlığın yaşadığı bütün zamanları duyumsaması, uygarlıkların anlamını özümsemesi, geçmişle gelecek arasındaki ba­ ğıntıların köprülerini kurması; sonra bilgiçlikten sıyrıla­ rak, bilincinin duyarlığını sezgilerinin bitey taşına vur­ ması gerekir.

B ir bitki yaprağına bütün dünyayı sığdırmak kolay de­ ğ il­

ir

Yeryüzünde bir çatı katı... Çatı katında bir asma kat.

Asma kata aydınlığı boca eden bir çatı penceresi. Göğün yedi katından süzülen güneş ışınları kocaman pencereden girerek, asma katın odak noktasına oturtul­ muş sehpanın üzerindeki tuvale yansıyor.

Tuvalin başında, uzun saçlı, solgun yüzlü, derin bakış­ lı bir adam...

Abidin.

Referanslar

Benzer Belgeler

Öte yandan, Dacia eco2 dizel motoru ile düşük yakıt tüketimi ve CO 2 emisyonu, tüm yocular için geniş iç mekân, 3 yıl veya 100 000 km* garanti sunuyor.. * Hangisi

BAGAJ ALT ÇITASI (Ref: 8900100212) Aracınızın daha sportif bir görünüme sahip olmasını sağlayan krom bagaj alt çıtası, aracınızın tasarımına mükemmel bir şekilde

Yani bir kadın ne bileyim doktor, verem olabilir ince hastalıktır, manalı hastalıktır, bir kadına yakışır.. Ne bileyim suçiçeği olabilir, çiçek

İİllkk aaşşaam maa ppllaassttiikk kkaabbıınn iiççiinniinn ppaam muukkllaa kkaappllaannm maassııddıırr.. D Daahhaa ssoonnrraa bbiirr aavvuuçç ffaassuullyyee

Dadım bana darı verdi Ben darıyı kuşa verdim Kuş bana kanat verdi Ben kanadı göğe verdim Gök bana yağmur verdi Ben yağmuru yere verdim Yer bana çimen verdi. Ben

• Çatı alanı (potansiyel üretim miktarı) ≠ Yatırım alanı (yatırım sonucu üretim miktarı). • İç Tüketim (sezonsallık da göz önüne alınarak) = Yatırım

Sundurma çatı adı verilen bu çatı yağmur sularını tek yönde toplayarak akıtır.. Küçük evlerde, dağ evlerinde, küçük satış kulübelerinde, sergi

Bizler size, Simge koç ile güç geliştirme, Melis hocamız ile yoga zamanı, bu haftada hepimizin çok ihtiyacı olan kaliteli nefes alıp verme seansları, Deniz hocamız ile