• Sonuç bulunamadı

Tarih:Sicil kayıtları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Tarih:Sicil kayıtları"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

S İ C İ L K A

Etütlerde itimatla müracaat edilebilecek tarih kaynaklarından biri de (sicil kayıtla­ rı) dır.

(Sicillât), (Malıkemei şer’iye sicillât.ı), (sicil kuyudatı), (Mütesellindik beratı), (Emriâli kuyudatı), (vakfiye), (Mülıimme defterleri)... vesaire gibi kısımlara ayrılıp muhtelif isimler alan; lıâleıı mahkemeler­ den müzelere, kütüphanelere devredilen bu mühim meııbâlarla, şimdiye kadar ehemmi­ yeti derecesinde meşgul olunmamıştır.

Vilâyetlerin idari, İçtimaî hayatını, folk ­ lorunu, hattâ meteoroloji malûmatını, yegâ­ ne resmî bir mehaz olarak yapraklarına alan, bu sicil defterleridir.

Bir etüd yaparken basılmış veya basıl­ mamış olup kütüphane kataloglarında göze, çarpan kitaplarla iktifa etmek çoğumuzda itiyat halindedir. Tez yazacak amatöre

tav-Y I T L A R I

Ta h a Toros

siye edilecek mehazlar, ekseriya maruf, klâ­ sik kitaplardan ibarettir. Halbuki mahallî tetkikler için (Sicil kayıtları) kadar sağlam, olgun, resmî müracaat kaynağı bulmak mümkün değildir. Bir vilâyetin iki üç asır­ lık İdarî, İçtimaî tarihini kütüphane kata­ loglarından intihap olunacak bibliyografya ile incelemek bize nihayet mevzuun ana hat­ larını, binanın çatısını verebilir. Bu çatı te­ ferruatının ikmalini, süslenmesini, oturula­ cak bina şeklini almasını sicillâtm pejmürde yapraklarında sansan malûmat temin ede­ bilir.

Asırlarca yıpranmamış kâğıtlar, bozulma­ mış nadide mürekkeplerle her mahkemenin bodrumunda uyuyan bu defterler tarla dâ­ vaları, veraset ilâmları gibi ahvali şahsiveyi ihtiva etmekle beraber Saltanat fermanları­ nı, vergi tarh ve cibayetini, «tekâlifi-

(2)

harbi-yeyi», aşiret kavgalarının hallini, isyanları, te’dipleri, nefiyleri de uzun uzadıya hikâye eder.

Meşhur soğukları, zelzeleleri bile kaydet­ mekle, resmî bir takvim mahiyetini iktisap eden bu defterler, mühür kayıplarına, ev­ lenme tescillerine kadar ahvali hususiyeyi de kaydetmişlerdir.

Fihristi bulunmadığı, vak’alar tarih sı­ rasına göre mütenevvi olarak yazıldığı için her aranan mevzuu bulabilmek biraz güçtür. Bu defterlerde mevzular dağınıktır. Birbir­ lerine irtibatı ancak tamamı tetkik edildik­ ten sonra temin edilebilir.

Bilhassa cumhuriyet devrinin verdiği im­ kânlarla büyük bir tetkik mevzuu vasfını alan folklor araştırmaları için (Sicillât) ı, yegâne kaynak gibi ele alabiliriz. Aşiretle­ rin, kışlak, yaylak yerleriyle iskânları, na­ killeri, ihtilâflarının halli, hükümetle olan siyasî, İçtimaî münasebetleri; sicillâtm mü­ him olan, tetkike değer mevzuları arasında­ dır.

Bazı sicil defterlerinde garip vak’alara da rastlanır. Bir iki misal zikredelim:

«1201 senesinde ağustosun 23 üncü gü­ nünde Tarsus ırmağı zift gibi cereyan etti. Allah encamın hayreyleye. Bin iki yüz bir­ de ,gaflet olunmaya. Bin iki yüz birde, Ra­ mazanı şerifin onuncu günü...» (*)

«1226 senesi zemheride gül açılmıştır. Ve yine zemheride yeni üzüm olmuştur. Bu mahalle kaydolundu; aeaibi garâib olmağ- la....» (* * )

«1209 senesi cemaziyelâher’in yirmi dör­ düncü günü tarihiyle medinei Tarsus ka­ sabasına bir zirâ’ mikdarı kar yağdı. Şiddeti şita olduğu sicillâta kaydolunmuş- tur.» (* * * ).

Bu gibi hâdiseler (sicillât) ta yer almış­ tır ki bundan daha sağlam, eski bir rasat­ hane kaydı gösterilemez.

9 0 Zamanın haksızlıklarını, israfım, sefâhetini yine bu sicil defterlerinin yaprak­ larında eyi çekilen, düzeltilmemiş bir fotoğ ­ raf gibi seyredebiliriz..

Başı kesilen bazı mağdurlar hakkında gösterilen «esbabı mucibe» nin basitliğini, rüşvet aldığından azledilen paşaların tere­ kelerinden çıkan yüzlerce kalem kıymetli hediye ve atiyelerin adlarını okuyabilirsiniz,

Senelerden beri mahkeme mahzenlerinde dilsiz olarak uykuya dalan bu defterler ta­ rihimizin emsalsiz vesika hâzinesidir. A dli­ ye Vekâletimizin himmetiyle mahallî müze ve kütüphanelere devredilen bu vesaik, her­ kesin istifadesine arzedilmiştir.

Bu siciller her vilâyette İlmî bir tasnife tâbi tutulursa yakın tarihimizi aydınlatıcı mühim vesikalar elde edileceği şüphesizdir.

(* ) Tarsus Seriye Sicillâtı. Sene 1201. ( * * ) Adana Seriye Sicillâtı. Sene 1226.

( * * * ) Tarsus Şeriye Sicillâtı. Sene 1209.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

• Bir Java metodunun içinde tanımlanmış değişken, metot içinde geçerlidir, yaşam süresi de metot çalıştığı sürecedir. Kapsamı sadece altprogramdır, fakat ana

Bunlara birde malzeme darlığı inzimam ederse gerek şehirlerimizdeki hususî inşaat, gerek devlet programındaki resmî inşaat, normal müddetle- rinden çok geç ikmal

Bilhassa büyük resmî binaları, askerî müesseseleri ve mektepleri ka- loriferle ısıtma için bu tesisatın çok ucuza çıkması lâzımdır.. Mesele böyle iken son

yosun yeşili gözler sıfat isim kar beyazı elbise sıfat isim Takısız İsim Tamlaması. Tamlayan ve tamlananın, tamlama ekleri almadan oluşturdukları

Fakat insan oğlunun yanında çam ağacı bir baltayla devrilen bir kütük ve altın gözlü aslan bir kurşunla yı­ kılan bir et külçesinden başka birşey

Bu sezginli- ğinden gelen, aldığı izlenimleri sanat­ çı Akkuyu şöyle tanımlıyor: "Parça­ lanmış mermer sütunlar, otlar ve in­ cirlerle örtülü ören

sında tarihi en eski baba adında bir dervi- O devirde oraları olan bir irfan ocağı- şin isteği üzerine kurul kırlık, ormanlık idi... dır. İkinci Sultan Ba-

seçici kurul, bu yıl içinde yayım­ lanan şiir kitapları arasında yap­ tığı değerlendirme sonucu, “ Dil-. (Arkası