• Sonuç bulunamadı

Başlık: ROSENZWEIG RESİMLİ ENGELLENME TESTİ YETİŞKİN FORMU GRUP UYUM GÖSTERGESİNİN (G.U.G.) BİR TÜRK ÖRNEKLEMİNDE CİNSİYET VE MESLEK DEĞİŞKENLERİ AÇISINDAN ARAŞTIRILMASIYazar(lar):OKYAYÜZ, Ülgen;SAMURÇAY, NerimanCilt: 14 Sayı: 0 Sayfa: 265-280 DOI: 10.150

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: ROSENZWEIG RESİMLİ ENGELLENME TESTİ YETİŞKİN FORMU GRUP UYUM GÖSTERGESİNİN (G.U.G.) BİR TÜRK ÖRNEKLEMİNDE CİNSİYET VE MESLEK DEĞİŞKENLERİ AÇISINDAN ARAŞTIRILMASIYazar(lar):OKYAYÜZ, Ülgen;SAMURÇAY, NerimanCilt: 14 Sayı: 0 Sayfa: 265-280 DOI: 10.150"

Copied!
15
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ROSENZWEIG RESİMLİ ENGELLENME TESTİ YETİŞKİN FORMU GRUP UYUM GÖSTERGESİNİN (G.U.G.) BİR TÜRK

ÖRNEKLEMİNDE CİNSİYET VE MESLEK DEĞİŞKENLERİ AÇISINDAN ARAŞTIRILMASI

D r . Ülgen O K Y A Y Ü Z Prof. D r . N e r i m a n S A M U R Ç A Y

G İ R İ Ş

Yarı projektif bir t e k n i k olan Rosenzweig Resimli Engellenme Tes-t i ' n i n (P-F) değişik formlarıyla y a p ı l a n çeşiTes-tli çalışmalar v a r d ı r . Bu çer­ çevede, farklı k ü l t ü r l e r d e y a p ı l a n s t a n d a r d i z a s y o n çalışmalarından söz edilebilir. B u n l a r içinde özellikle P - F Testi Yetişkin F o r m u ' n u n Ameri­ k a n (Rosenzweig 1945, 1950), Fransız (Pichot ve D a n j o n 1951), İ t a l y a n A l m a n ve J a p o n (Pareek 1959, Bjersteld 1965), T ü r k (Okyayuz 1982) ve H i n t ( D u b e y 1985) u y a r l a m a l a r ı belirtilebilir.

Bir t e s t i n belli bir t o p l u m d a k i uygulanabilirlik koşullarının araştı­ rılması arasında, kuşkusuz o t o p l u m u o l u ş t u r a n alt-kültür gruplarına

ait değerlerin de incelenmesi gerekir (Witkin, B e r r y 1975. B e r r y 1979). Bu inceleme alt-kültür grupları arasında cinsiyet, yaş, eğitim, meslek vb. değişkenlere göre yapılabileceği gibi, farklı t a n ı almış klinik gruplar­ da da yapılabilir. L i t e r a t ü r gözden geçirildiğinde P - F Testi ile ilgili az sayıda b u t ü r çalışmaya r a s t l a n m a k t a d ı r . Rosenzweig'ın 1945'de y a p t ı ğ ı bir çalışma b u n a ö r n e k olarak verilebilir. Rosenzweig bu çalışmasında, n o r m a l k a b u l edilmiş deneklerden oluşmuş h e r biri 50 kişi olan çeşitli gruplarla, kadın-erkek, n e v r o t i k ve psikotikleri içeren h a s t a gruplarının Grup Uyum Göstergelerini (G.U.G) karşılaştırmıştır. N o r m a l k a d ı n grubu 20-30 yaş arasındaki stenograf ve hemşirelerden o l u ş m u ş t u r . N o r m a l e r k e k grubu, b ü y ü k bir fabrikada çalışan eğitimleri farklı düzeydeki iş­ çilerdir. Aynı çalışmadaki diğer n o r m a l erkek grubu ise t ı p

(2)

266 ÜLGEN OKYAYÜZ-NERİMAN SAMURÇAY

Rosenzweig, n o r m a l k a d ı n g r u b u ile t ı p öğrencilerinden oluşan n o r m a l erkek g r u b u n u n Grup Uyum Göstergelerini birbirleri ile d a h a karşılaştırılabilir b u l m u ş t u r (Tıp i n t e r n G.U.G = 72, SD = 12; İşçi­ ler G.U.G = 64, SD = 12; K a d ı n g r u b u G.U.G. = 68, SD = 12). H a s t a grubu için ise G.U.G = 57, SD = 19 d u r . Görüldüğü gibi en yük­ sek G.U.G. ortalaması n o r m a l g r u p t a ve t ı p internlerinde b u l u n m u ş t u r . H a s t a g r u b u n u n k i ise diğerlerine göre d ü ş ü k t ü r (Rosenzweig 1954).

B a ş k a bir a r a ş t ı r m a d a P - F Testi kadın-erkek, 236 Üniversite öğ­ rencisi ile 207 kadın-erkek t u t u k l u y a u y g u l a n a r a k , engellenmeye tepki­ leri değerlendirilmiştir (Fry 1949). Bu a r a ş t ı r m a bulguları, P - F T e s t i ' n i n , engellenmeye t e p k i tiplerinin ve yönlerinin ölçümünde cinsiyet, ırk, sosyal s t a t ü ve mesleki d u r u m farklılıklarına duyarlı olduğu ve bunları belirtebileceği y o l u n d a d ı r ( F r y 1949, 1952).

McCary (1950) beyaz ve zenci, kız ve erkek, kuzey ve güneyli öğren­ cilere P - F Testi uygulamıştır. En önemli farklılıkların t o p l a m kuzeyli ve güneyli gruplar arasında olduğu bildirilmiştir. Aynı a r a ş t ı r m a d a top­ l a m k a d ı n ve erkek gruplar arasında cinsiyete bağlı önemli farklılık sap­ t a n m a m ı ş t ı r . A r a ş t ı r m a sonuçlarını özetleyen McCary, engellenmeye gösterilen saldırgan tepkilerde ırksal ve kültürel farklılıklar olduğunu ve b u n u n P - F T e s t i ile nesnel olarak ölçülebildiğini bildirmektedir.

A m a ç l a r

Bu çalışmada Rosenzweig Resimli Engellenme Testi ( P - F ) , Grup Uyum Göstergesi'nin (G.U.G), 20-30 yaş arası bir T ü r k k e n t örneklemi-ni oluşturan alt-kültür gruplarında, bireyin kendi sosyal g r u b u n a uyu­ m u n u n bir belirtisi olarak s a p t a n m a s ı amaçlanmıştır. Bu amacı gerçek­ leştirmek üzere;

a) P - F T e s t i ' n i n ölçme sınırlılıkları içinde, bir T ü r k örnekleminde Topluma Uyum Göstergesinde kadın-erkek farklılığı v a r m ı d ı r ?

b) P - F Testi'nin ölçme sınırlılıkları içinde, Topluma Uyum Göster­ gesinde sosyo-kültürel bir değişken olarak mesleğe bağlı farklılık v a r m ı d ı r ? Bir başka deyişle, a r a ş t ı r m a k a p s a m ı n a giren birey ya da alt grupların davranışı t ü m olarak g r u b u n normlarıyla n e k a d a r u y u ş m a k -t a d ı r soruları sorulmuş-tur.

(3)

CİNSİYET VE MESLEK DEĞİŞKENLERİ 267

Yöntem

Denekler:

a) Öğretmenler: A n k a r a K e n t i n d e lise ve meslek liselerinde görev y a p m a k t a olan kadın-erkek 20-30 yaş arası lise öğretmenleri, toplumu­ n u n y ü k s e k öğrenim y a p m ı ş kesimini örneklediği varsayılarak araştırma­ ya alınmışlardır.

b) Öğrenciler: Bu g r u p 20-30 yaş arası kadın-erkek A . Ü . T ı p Fakül­ tesi 5. sınıf öğrencileri ile A . Ü . D . T . C . F a k ü l t e s i ' n i n çeşitli bölümlerinde o k u y a n ve H a c e t t e p e Üniversitesi Fizik ve Gıda Mühendisliği öğrenci­ lerinden o l u ş m u ş t u r .

c) B a n k a m e m u r l a r ı : A n k a r a ' d a çeşitli b a n k a l a r d a çalışmakta olan kadın-erkek, o r t a öğrenim y a p m ı ş (ortaokul, lise, meslek lisesi) 20-30 yaş arası b a n k a m e m u r l a r ı b u g r u b u o l u ş t u r m u ş t u r .

d) Kalifiye işçiler ve teknisyenler: A n k a r a K e n t i , M a c u n K ö y d e k i Aselsan F a b r i k a s ı n d a ç a l ı ş m a k t a olan 20-39 yaş arası, kalifiye işçi ve teknisyenler bu grubu o l u ş t u r m a k t a d ı r . Bu gruba giren deneklerde asgari, ilkokul eğitiminin üzerine en az bir yıl meslek içi eğitim koşulu aran­ mıştır. B u n u n yanısıra ortaokul, lise, meslek lisesi m e z u n u olan işçiler de b u g r u b a girmektedir. B u g r u p , P - F Testini alacak örneklemde t o p l u m u n alt eğitim düzeyindeki erkekleri temsil e t m e k üzere seçilmişlerdir. Uy­ gulama fabrika y ö n e t i m i n i n izin verdiği sınırlılıklar içinde, ufak gruplar halinde yapılmıştır.

d) Hemşireler: Bu grup, kalifiye işçi ve teknisyen erkek g r u b u n a k o ş u t eğitim düzeyindeki kadınları temsil e t m e k üzere seçilmişlerdir. Bu g r u b u oluşturan denekler, A . Ü . T ı p Fakültesi H a s t a n e s i n i n çeşitli kliniklerinde ç a l ı ş m a k t a olan, Sağlık Koleji (meslek lisesi) m e z u n u 20-30 yaş arası hemşirelerdir, U y g u l a m a bireysel olarak yapılmıştır.

Bulgular

T o p l a m 401 d e n e k t e n oluşan ve 20-30 yaş arasında b u l u n a n g r u b u n 50.1 i (201) k a d ı n , 49.9 u (200) e r k e k t i r . E ğ i t i m düzeylerine göre ele alın-dıklarında ise % 6.7 si (27) ilkokul, % 68.6 sı (275) ortaokul, lise ve mes­ lek lisesi, % 24.7 (99) ise yüksek okul ve ü s t ü eğitim almış oldukları görülmüştür. Deneklerin mesleklere göre dağılımı Tablo l ' d e gösteril­ miştir.

(4)

268 ÜLGEN OKYAYÜZ-NERİMAN SAMURÇAY

Tablo 1. Norm grubuna giren deneklerin MESLEK gruplarına göre dağılım:

Meslekler Öğretmen Öğrenci Kalifiye işçi ve teknisyenler Hemçire Banka memuru Toplam Frekans 95 151 82 50 23 401 Adj. Fre % 23.7 37.7 20.4 12.5 5.7 100.0

Rosenzweig'in (1965) belirttiği ilkeler d o ğ r u l t u s u n d a meslek ve cinsiyet b a k ı m ı n d a n G r u p U y u m Göstergeleri araştırılmış ve b u n l a r ı n k e n d i içindeki ilişkileri s a p t a n m ı ş t ı r . Mesleklere göre elde edilen değerler aşağıda Tablo 2'de gösterilmiştir.

Tablo 2. Mesleklere göre grup uyum göstergeleri N 95 151 23 82 50 Gruplar Öğretmen Öğrenci Banka Memuru Vasıflı işçi-teknisyen Hemşire X 10.305 9.980 9.391 8.232 8.200 SD 1.913 2.074 2.25İ 2.496 2.603 Varyans 3.661 4.300 5.067 6.230 6.776

Tablo 3'ün incelenmesinden de görüleceği gibi, n o r m g r u b u n u oluş­ t u r a n meslek grupları o r t a l a m a l a r ı arasında fark olup olmadığı t e k fak­ t ö r l ü v a r y a n s analiz y ö n t e m i y l e araştırılmıştır. B u n u n yanısıra, genel­ de böyle bir fark varsa, h a n g i meslek g r u p ortalamaları arasındaki fark­ ların istatistik olarak anlamlı olduğu D u n c a n Testi ile saptanmıştır.

İşlemler sonucu, hemşire ve kalifiye işçi-teknisyen grup ortala­ m a l a r ı arasındaki 0.032 lik ve öğrenci ile öğretmen grupları arasındaki 0.325 lik farklar dışındaki t ü m farkların istatistik olarak anlamlı oldu­ ğu g ö r ü l m ü ş t ü r (p < 0.05).

(5)

CİNSİYET VE MESLEK DEĞİŞKENLERİ 269

Tablo 3. Meslek Gruplarının Duncan Yöntemi ile saptanan ortalamalar Arası farklar tablosu

Hemşire 8.200 Vasıflı işçi-tek. 8.232 Banka memuru 9.391 Öğrenci 9.980 Öğretmen 10.305 Hemşire 8.200 0 Vasıflı işçi-teknis. 8.232 0.032 0 Banka mem. 9.391 1.191 1.159 0 Öğrenci 9.980 1.780 1.748 0.589 0 Öğretmen 10.305 2.105 2.073 0.914 0.325 0

B u n u n yanısıra, n o r m g r u b u n u o l u ş t u r a n denekler arasında kadın-erkek G r u p U y u m Göstergesi o r t a l a m a farklılığı da aranmıştır. Aşağıda Tablo 4'de, b u l u n a n değerler verilmiştir.

Tablo 4 ' ü n incelenmesinden görüleceği gibi k a d ı n g r u b u n u n x = 9.781, erkek g r u b u n u n ise x = 9.105 dir. A r a d a k i 0.676 lık farkın t testi ile karşılaştırılması s o n u n d a t = 0.912 ( p > 0 . 0 5 ) s a p t a n m ı ş t ı r . Bu farklılık istatistiksel olarak anlamlı değildir.

Tablo 4. Cinsiyete göre grup uyum göstergesi N 201 200 Gruplar Kadın Erkek X 9.781 9.105 SD 2.274 2.423 Varyans 5.172 5.873 SONUÇ

T o p l a m 401 kişiden oluşan örneklem, öğretmen, öğrenci, b a n k a m e m u r u , kalifiye işçi-teknisyen, hemşire gibi farklı sosyo k ü l t ü r e l grup­ l a r d a n o l u ş m u ş t u r . Çalışmanın a m a c ı n a u y g u n olarak b u grupların G r u p U y u m Göstergeleri araştırıldığında, beklentilere u y g u n olarak, bu grupların bazıları arasında meslek değişkeni göz ö n ü n e alındığın­ da t e k faktörlü v a r y a n s analiz y ö n e t i m i ile farklılık b u l u n m u ş t u r , Tablo 3'ün incelenmesinden de görüleceği gibi benzer sosyo-kültürel gruplar olarak örnekleme giren kalifiye işçi-teknisyen ve hemşire

(6)

270 ÜLGEN OKYAYÜZ-NERİMAN SAMURÇAY

grup o r t a l a m a l a r ı a r a s ı n d a k i farklılık D u n c a n Testi ile araştırıldığın­ d a , i s t a t i s t i k o l a r a k a n l a m l ı değildir (0.032, p < 0.05). Aynı şekil­ de ö ğ r e t m e n - ö ğ r e n c i o r t a l a m a l a r ı a r a s ı n d a k i fark da anlamlı görül­ m e m e k t e d i r . (0.325, p < 0.05). Diğer g r u p o r t a l a m a l a r ı arasındaki farkların istatistik olarak anlamlı o l d u ğ u s a p t a n m ı ş t ı r . B u n a göre h e m ş i r e - b a n k a m e m u r u (1.191, 0.05), hemşire-öğrenci (1.780, p < 0.05), hemşire-öğretmen (2.105, p < 0.05), vasıflı işçi, teknisyen-banka m e m u r u (1.159, p < 0.05), vasıflı işçi, teknisyen-oğrenci (1.748, p < 0.05) vasıflı işçi, teknisyenöğretmen (2.073, p < 0.05), b a n k a m e m u r u -öğrenci (0.589, p < 0.05), b a n k a m e m u r u - ö ğ r e t m e n (0,914, p < 0.05) grupları arasındaki farklar istatistik olarak anlamlı b u l u n m u ş t u r . Bu değerlerin de gösterdiği gibi en b ü y ü k farklılık, en yüksek eğitim düze­ yine sahip öğretmen grubu ile örneklemdeki alt öğrenim düzeyini temsil eden hemşire ve vasıflı işçi-teknisyen grupları arasında o r t a y a çıkmış­ t ı r . B u sonuçlara b a k a r a k P - F Testinin bireylerin eğitim düzeyi ile t o p l u m içindeki mesleğe ilişkin rollerinden etkilendiğini söylemek ola­ sıdır. Bir b a ş k a deyişle, bu farklılıklar gözönüne alındığında, T ü r k toplu­ m u n d a , bu örneklem ile sınırlı olarak, g r u b a u y m a davranışında ve n o r m l a r ı n oluşmasında sahip o l u n a n meslek özelliklerinin etkisi olduğu düşünülebilir. Bu bulgular, t o p l u m a u y m a n ı n sosyal gruplar t a r a f ı n d a n geliştirilmiş n o r m l a r y ö n ü n d e olduğunu destekler niteliktedir (Kağıtçı-başı 1979). B u n u n yanısıra a y n ı bulgular, kültürlerarası farklılık k a d a r , aynı k ü l t ü r ü n alt kültürleri arasındaki farkların da a r a ş t ı r m a d a gözö­ n ü n e alınması gerektiği görüşünü desteklemektedir (Witkin ve B e r r y 1975, B e r r y 1979).

G r u p u y u m Göstergeleri arasında cinsiyete bağlı farklılık olup ol­ m a d ı ğ ı araştırıldığında T a b l o 4. den de görüleceği gibi, k a d ı n ve erkek grup o r t a l a m a l a r ı arasında k a d ı n grubu lehine 0.676 lık bir fazlalık var­ dır. Bu farkın istatistik olarak anlamlı olup olmadığı t testi ile araştırıl­ mış ve fark önemli b u l u n m a m ı ş t ı r (p > 0.05). Bu özellik, n o r m g r u b u n a giren kadın-erkek b ü t ü n deneklerin çalışan, meslek sahibi olan v e y a ol­ m a k üzere olan bireyler olmasından kaynaklanabilir. Çalışma y a ş a m ı n a k a t ı l a n k a d ı n ı n , geleneksel t o p l u m d a k i k a d ı n a göre d a h a farklı k ü l t ü r e l etkileşimlerle yüz yüze geldiği ve o t o p l u m d a erkeğin yaşadığı birçok deneyime benzer deneyimler geçirdiği ve b u n u n kişiliğine etki etmesi göz­ lenen bir d u r u m d u r (Güvenç 1974).

Bu a r a ş t ı r m a n ı n cinsiyet değişkenine göre verdiği sonuçlar, McCary'i ninkini (1950) desteklemekte, ancak F r y ' ı n (1949) bulgularıyla benzer­ lik göstermemektedir.

(7)

CİNSİYET VE MESLEK DEGİŞKENLERİ 271

Kaynaklar

Berry WJ. (1979) Research in Multicultural Societies, Implications of Cross-Cultural Methods, J Cross Cultural Pcychology, Vol. 10, 4, 415-434.

Bjerstedt A. (1965) Review of The Rosenzweig P i c t u r e - F r u s t r a t i o n S t u d y i n t h e S i x t h M e n t a l Measurements Yearbook. E d : Oscar Buros, H i g l a n d P a r k , N . J . T h e G r y p h o n Press, 509-516.

Dubey S. (1985) Relationships between needs and reactions to frustrati­ on a m o n g scheduled aste. J Psychological Research, 29 (2), 69-72, May.

Fry DF. (1949) A S t u d y of reactions to f r u s t r a t i o n in 236 college stu­ d e n t s a n d in 207 i n m a t e s of states prisons, Journal of Psychology 28, 427-438.

Fry DF. (1952) A n o r m a t i v e s t u d y of t h e reactions manifested by college s t u d e n t s a n d b y s t a t e prison i n m a t e s i n response t o t h e M M P I , t h e Rosenzweig P i c t u r e F r u s t r a t i o n S t u d y and T A T , Journal of Psychology, 34, 27-30.

Güvenç B. (1974) İ n s a n ve K ü l t ü r , 2. Basım, R e m z i K i t a b e v i , B ü y ü k Fikir K i t a p l a r ı Dizisi; N o . 20, İ s t a n b u l . , Kagıtçıbaşı Ç. (1979) İ n s a n ve İnsanlar. 3. Basım, İ s t a n b u l .

McCary LJ. (1950) E t h n i c and c u l t u r a l reactions to frustration, J Pers, 18, 321-326.

Okyayüz Ü. (1982) Rosenzweig Resimli Engellenme Testi'nin 20-30 yaş arası bir T u r k örneklemine u y a r l a n m a s i ve klinik denenmesi. Basılmamış, D o k t o r a Tezi, D T C F U y g u l a m a l ı Psikoloji A B D , An­ k a r a .

Pareek U. (1959) Rosenzweig P i c t u r e - F r u s t r a t i o n Study-A review, Psyc­ hology Newsletter, Vol. 10, 98-114.

Pichot P, Danjon S. (1951) Le Test de F r u s t r a t i o n de Rosenzweig; adap­ t a t i o n , s t a n d a r d i s a t i o n et etalonnages F r a n c a i s , Revue de Psycho­ logic Appliquee, T o m e 1, N o . 3; Avril, Aditions du Centre de Psyc-hologie Appliquee, P a r i s .

Rosenzweig S, (1945) T h e Picture-Association Method and I t s Applica­ tion in a s t u d y of reactions to frsutration, J Pers, Vol. 14, 3-32. Rosenzweig S. (1950) Revised norms for t h e adult form of t h e Rosen­

zweig P i c t u r e - F r u s t r a t i o n S t u d y , J Pers, 18, 344-346. Witkin AH, Berry JW. (1975) Psychological differentiation in

Cross-Cultural Perspective, Journal of Cross-Cross-Cultural Psychology, Vol. 6, N o . 1, March.

(8)

ROSENZWEİG RESİMLİ ENGELLENME TESTİNİN (P-F) 2 0 - 30 YAŞ ARASI BİR TÜRK ÖRNEKLEMİNE UYARLANMASI

Dr. Ülgen O K Y A Y Ü Z Prof. D r . N e r i m a n S A M U R Ç A Y

G İ R İ Ş

Klinik gözlemler, ülkemizde kliniklere b a ş v u r a n bireylerin kişilik özelliklerinin incelenmesi, ruhsal sorunlarının anlaşılması ve u y g u n değerlendirmelerin yapılması için güvenilir, geçerli ve standardizasyonu yapılmış psikolojik ölçme araçlarına gereksiniminin giderek arttığını d ü ş ü n d ü r m e k t e d i r .

Bu çalışmanın amacı, bir b a t ı k ü l t ü r ü n d e geliştirilmiş olan ye engel­ lenme d u r u m l a r ı n d a bireyin gösterdiği tepkilerin y ö n ü n ü ve tipini ölç­ m e y i a m a ç l a y a n , özgün adı ile " S t u d y for Assessing R e a c t i o n to F r u s t r a -t i o n " v e y a d a h a y a y g ı n adıyla "Rosenzweig P i c -t u r e - F r u s -t r a -t i o n (P-F) S t u d y " ya da kısa kullanımı ile P - F T e s t i ' n i n içerdiği engellenme du-r u m l a du-r ı n d a k i m o d a l d a v du-r a n ı ş a ilişkin n o du-r m l a du-r ı 20-30 y a ş adu-rası bidu-r T ü du-r k K e n t örnekleminde s a p t a m a k v e u y a r l a m a çalışmasını gerçekleştirmektir.

Rosenzweig'ın Engellenme Kuramı

Rosenzweig'a göre engellenme, organizmanın y a ş a m a s ı için zorunlu (vital) olan bir gereksinimin d o y u m u , b a ş a çıkalamaz bir engelle karşı­ laştığında o r t a y a çıkar. Rosenzweig böyle b i r u y a r a n ı n b u l u n d u ğ u du­ r u m u n Stress olarak tanımlanabileceğini bildirmektedir (Rosenzveig 1944). Engellemeyi, k e n d i içinde değişik tiplere ayırarak inceleyen Ro-senzweig, F r e u d ' u n Psikanalitik K u r a m ı n d a v u r g u l a n a n intrapsişik çatışma d u r u m u n d a a m a c a u l a ş m a y a engel olan d u r u m u n kendisinin, kişilik b ü t ü n l ü ğ ü için bir tehlike o l u ş t u r d u ğ u n u ileri s ü r m e k t e d i r . (Rosenzweig 1944, s: 382; Delay-Pichot ve Perse. 1955, s; 2 3 4 - 2 7 1 , Okyayüz 1982, S. 10). Rosenzweig engellenme d u r u m u n d a o r t a y a çıkan tepkilerin sınıflandırılmasının, önemli olduğu üzerinde dur­ m a k t a d ı r . Bu tepkilerden ilki, yalnızca egonun t e h d i t altında bu­ l u n d u ğ u koşullarda o r t a y a çıkarlar ve Benlik Savunucu tepkiler ola­ r a k adlandırılırlar. İkinci t ü r d e n olanlar ise Çözüm-Vurgulayıcı tepki­ ler olarak isimlendirilirler. Engellenen bir çok d a v r a n ı ş iki tepkiyi de

(9)

274 ÜLGEN OKYAYÜZ-NERİMAN SAMURÇAY

içermekle birlikte, herbirinin ayrı ayrı b u l u n d u ğ u d u r u m l a r da vardır. Benlik S a v u n u c u tepkileri Dışa Yönelik Cezalandırıcı tepkiler, İçe

Yönelik Cezalandırıcı tepkiler ve Cezadan Uzaklaştırıcı tepkiler olarak ele alan Rosenzweig Çözüm vurgulayıcı tepkilerin ise amaçları bakı­ m ı n d a n b u n l a r d a n d a h a sınırlı o l d u k l a r ı n ı ileri s ü r m e k t e d i r .

P - F Testi ile ilgili a r a ş t ı r m a l a r

*

P - F Testi'nin kullanılmaya b a ş l a n m a s ı n d a n i t i b a r e n üzerinde çeşitli araştırmalar yapılmıştır. 1962 yılında Rosenzweig, y a y ı n l a n m ı ş 275 refe­ r a n s göstermiştir (Alıntı k a y n a k ; Bjersteld 1965). Ülkemizde bu k o n u y l a ilgili araştırmaların oldukça az olduğu söylenebilir. Bu çerçevede, Ce-biroğlu ve ark. (1981), Okyayuz (1982) ve Bayezıd'in (1988) çalışmaları sayılabilir. Bu m a k a l e n i n hazırlanması sırasında y a b a n c ı y a y ı n l a r ara­ sında y a p ı l a n geriye d ö n ü k 5 yıllık t a r a m a d a rastlanılan en son çalışma­ ların D u b e y ' i n (1986) t e s t i n H i n t S t a n d a r d i z a s y o n u ile Rosenzweig'ın (1988) yılında y a y ı n l a n a n , t e s t i n Çocuk F o r m u y l a ilgili bir makalesi ol­ d u ğ u görülmüştür. Bu d u r u m u sadece k o n u y a ilginin azalması olarak değerlendirmek güçtür. Bu azlık, genellikle son yıllarda projektif tek­ niklere ilginin azalmasının yanısıra, ulaşılabilen k a y n a k l a r ı n sınırlılığı ile de açıklanabilir.

K o n u y l a ilgili a r a ş t ı r m a l a r a bu m a k a l e n i n sınırlılıkları içinde ayrın­ tılarıyla değinme olanağı b u l u n m a m a k t a d ı r . Ancak kısaca gözden geçi­ rildiğinde, bu çalışmaların önemli bir b ö l ü m ü n ü n testin güvenirlik ve geçerlik çalışmaları olduğu söylenebilir. Taylor (1952), Taylor ve Taylor (1951) y a p t ı k l a r ı çalışmalarda, 6 kategori için güvenirlik katsayısının, .58 ile .10 arasında değiştiğini, E ve N - P kategorileri dışındakilerin, gü­ venilir ölçüler olmadığını göstermektedir. Aynı a r a ş t ı r m a l a r d a Grup

Uyum Göstergesi (G.U.G) için güvenirliğin az olduğu ileri s ü r ü l m ü ş t ü r . Taylor ve T a y l o r ' a göre bu k a d a r geniş m a d d e v a r y a n s ı P - F Testin'de yüksek bir iç tutarlılığın olmadığını göstermektedir (Alıntı k a y n a k l a r ; Mirmow 1952, P a r e e k 1959, Rosenzweig, Ludwig, A d e l m a n 1975). Ro-senzweig ve ark. bu a r a ş t ı r m a l a r a verdikleri y a n ı t t a , P - F Testi ve diğer projektif tekniklerin, geniş bir m a d d e varyansını içerecek biçimde yapı­ landıklarını b e l i r t m e k t e ve " b u özellik d i k k a t e alındığında T a y l o r ' u n b u l d u ğ u iç t u t a r l ı k , h a y r e t edilecek k a d a r y ü k s e k t i r " demektedirler (Rosenzweig, Ludwig, A d e l m a n 1975, s. 5). Guilford da (1959), test-tek-rar test güvenirliğinin .40 ile .80 arasında değiştiğini ve genel olarak o r t a derecede olduğu bildirmektedir. Bu m a k a l e n i n yazarlarının 1988 yılında D . T . C . F . Psikoloji 3 cü sınıf öğrencilerinden 20 kişi üzerinde yap­ tıkları test-tekrar test çalışmasında, birinci ve ikinci u y g u l a m a d a k i

(10)

ya-20-30 YAŞ ARASI BİR TÜRK ÖRNEKLEMİNE UYARLANMASI 275

nıtlar arasındaki tutarlılık, aralık (interyal) olarak hesaplandığında, E için 0,69 ile 0,83, M için 0,47 ile 0,62 ve I için de 0,48 ile 0,72 arasında ( p < 0 . 0 1 ) b u l u n m u ş t u r * .

L i t e r a t ü r d e P - F T e s t i ' n i n Çocuk ve Yetişkin F o r m l a r ı n ı n çeşitli ül­ kelerde s t a n d a r d i z e edilmiş olduğu bildirilmektedir. B u n l a r a r a s ı n d a A m e r i k a n örneğinden b a ş k a Fransız, İ t a l y a n , A l m a n v e J a p o n Yetişkin F o r m l a r ı n ı n s t a n d a r d i z a s y o n u n u n yapıldığı bildirilmektedir (Pichot ve D a n j o n 1951; P a r e e k 1959; Bjersteld 1965; Rosenzweig 1965, 1967).

Amaçlar

Bu a r a ş t ı r m a d a , B a t ı k ü l t ü r ü n d e geliştirilmiş olan bir ölçme aracı olan Rosenzweig Resimli Engellenme T e s t i ' n i n T ü r k t o p l u m u n d a k i kul­ lanılabilme koşulları araştırılmıştır. Klinik deneyim ve gereksinimlerden k a y n a k l a n a n bu çalışmanın amaçları şöyle belirtilebilir:

Amerika Birleşik Devletlerin'de geliştirilmiş ve değişik kültürlere u y a r l a n m ı ş ve s t a n d a r d i z a s y o n çalışmaları yapılmış olan Rosenzweig Resimli Engellenme Testi Yetişkin F o r m u ' n u n 20-30 yaş arası bir T ü r k örneklemine u y g u l a n a r a k , ülkemizde uygulanabilme koşullarını araştır­ m a k ve bu aşama ile ilgili olarak G r u p U y u m Göstergesini s a p t a m a k . Bu özellikleri ile bu a r a ş t ı r m a bir n o r m çalışmasıdır.

Yöntem

Herbiri g ü n l ü k y a ş a m d a sıklıkla karşılaşılan engellenme durumları­ nı y a n s ı t a n 24 resimden oluşan P - F Testi'nin çeviri çalışmalarında, ilk a ş a m a d a P - F T e s t i ' n i n içerdiği 2 4 D u r u m u n çevirileri araştırmacı v e kadın-erkek, D o k t o r , Psikolog, İngilizce çevirmen ve çeşitli Fakülteler-dekı Öğretim Üyelerinden oluşan 10 kişi t a r a f ı n d a n ayrı ayrı yapılmıştır.

Bu çalışmanın yanısıra, D . T . C . F . Psikoloji B ö l ü m ü son sınıf öğren­ cilerinden bir grup öğlenciye, t e s t t e k i her bir D u r u m t a n ı m l a n a r a k , " e n ­ gelleyici kişi yerine siz olsaydınız karşıdaki kişiye, b u n u nasıl söylerdi­ n i z ? " sorusu sorulmuştur. Bu öğrencilerden alınan yanıtlar, 10 kişilik çeviri g r u b u n d a n alınan T ü r k ç e metinler ve araştırmacı t a r a f ı n d a n yapı­ lan ilk çeviri m a t e r y a l i karşılaştırılarak her bir Durum için bir m e t i n

elde edilmiştir. D a h a çok yazı dilinin kullanılmış olduğu görülen bu ifa­ delerin k o n u ş m a diline dönüştürülmesine özen gösterilmiştir.

(11)

276 ÜLGEN OKYAYÜZ-NERİMAN SAMURÇAY

Elde edilen bu ifadeler kullanılarak, A . Ü . T ı p Fakültesi Psikiyatri Kliniğinde çalışmakta olan ilk okul ve meslek lisesi düzeyinde eğitim görmüş bir grup (14 kişi) hemşire ve y a r d ı m c ı personele ve yine aynı kli­ n i k t e y a t m a k t a olan 10 h a s t a y a verilerek, deneklerden " t e s t t e k i h e r bir Durumda ne anlatılmak istendiği ?" sorulmuştur. B u r a d a verilen y a n ı t ı n doğruluk ölçüsü olarak, Rosenzweig'ın "Yetişkinler İçin El K i t a b ı " n d a her Durum için belirttiği t a n ı m l a m a y a u y g u n l u k esas alınmıştır. Bu ça­ lışma sonucunda, deneklerin çoğunlukla 2, 3, 4 ve 14 cü Durumları yanlış anladıkları, diğer D u r u m l a r ı genellikle doğru tanımladıkları görülmüş­ t ü r . 2 ci D u r u m d a k i yanlış a n l a m a n ı n Durumun d a h a çok "engellenen kişinin vazoyu k ı r d ı ğ ı " gibi anlaşılmasından, 3. Durumda ise Durumun ne o l d u ğ u n u n hiç anlaşılmamasından, 4 cü ve 14. cü D u r u m l a r ı n ise yine "engelleyici kişi yerine engellenenin o Durumu y a r a t m ı ş " gibi algı­ l a n m a s ı n d a n ileri geldiği görülmüştür. Özellikle 2, 4 ve 14 cü Durum-l a r a iDurum-lişkin yanDurum-lış a n Durum-l a m a n ı n çeviriden kaynakDurum-lanabiDurum-leceği düşünüDurum-lmüş­ se de, Rosenzweig'ın, A m e r i k a n örneklemi için de benzer soruna işaret etmiş olması nedeniyle, çeviride değişiklik yoluna gidilmemiştir (Rosen-zweig 1965, s. 6).

Çeviri aşaması ile ilgili olarak y a p ı l a n ikinci çalışma her iki dili bilen 13 kişi ile yapılan u y g u l a m a d ı r . Bu grup içinde, en az " K o l e j " düzeyinde dil eğitimi görmüş olan deneklerin yanısıra, eğitimini İngiliz­ ce k o n u ş a n dış ülkelerde y a p m ı ş olan denekler de b u l u n m a k t a d ı r . Bu özelliği ile g r u b u n dil bilme düzeyi aynı değildir.

U y g u l a m a d a önce P - F Testi'nin İngilizce F o r m u her deneğe birey­ sel olarak uygulanmıştır. D a h a sonra 10 g ü n ara ile T ü r k ç e F o r m uygu­ lanmıştır. H e r iki formun u y g u l a n m a ve değerlendirilmesi birinci araş­ tırmacı t a r a f ı n d a n yapılmıştır. T ü r k ç e ve İngilizce uygulamaların G r u p U y u m Göstergeleri (G.U.G) t testi ile karşılaştırılmıştır. B u l u n a n değer t = 0.979 olup, a r a d a k i farkın istatistiksel olarak anlamlı olmadığı görülmektedir.

Denekler: A n k a r a k e n t i n d e y a ş a y a n 20-30 yaş arasındaki farklı meslek g r u p l a r ı n d a n seçkisiz olarak a r a ş t ı r m a y a girmişlerdir. Denekler­ de hiç psikiyatrik y a r d ı m almamış olmak koşulu a r a n m ı ş t ı r . Başlangıçta 100 er kişi olarak planlamış olan gruplar, alan çalışmasındaki güçlükler nedeniyle eşitlenememiştir. Bu g r u p t a öğretmenler, Üniversite öğrencileri, b a n k a m e m u r l a r ı , kalifiye işçi ve teknisyenlerle, hemşireler b u l u n m a k t a ­ dır. Bu çerçevede 420 deneğe t e s t u y g u l a n m ı ş , çeşitli nedenlerle b u n l a r ı n bir kısım a r a ş t ı r m a dışı bırakılarak, t o p l a m 401 denek a r a ş t ı r m a k a p ­ s a m ı n a girmişlerdir. U y g u l a m a l a r d a önce P - F testi, a r k a s ı n d a n sosyo-demogtafik özellikleri s a p t a m a y a yönelik bir a n k e t formu verilmiştir.

(12)

20-30 YAŞ ARASI BİR TÜRK ÖRNEKLEMİNE UYARLANMASI 277

Bulgular

1. Sosyo-demografik özelliklere göre bulgular: Y a p ı l a n işlemler so­ n u c u değerlendirmeye alınan 401 deneğin 273 ü (% 68) 20-25, 128 i (% 31.9) ise 25-29 yaş grupları arasında ve 201 (% 50.1) k a d ı n , 200 ü (% 49.9) ise erkektir. Eğitim düzeyleri b a k ı m ı n d a n ele alındıklarında ise deneklerin 27 si (% 6,7) ilkokul, 275 i o r t a eğitim (% 68,6) ve 99 u (% 24.7) ise yüksek okul ve ü s t ü eğitim y a p t ı k l a r ı s a p t a n m ı ş t ı r . Meslek açısından ele alındığında g r u b u n 95 i (% 23,7) öğretmen, 151 i (% 37,7) üniversite öğrencisi, 82 i (% 20,4) kalifiye işçi ve teknisyen, 50 i (% 12,5) hemşire ve 23 ü (% 5,7) b a n k a m e m u r u olduğu görülmektedir. Örnekle-mi oluşturan deneklerin 181 inin (% 45.1) k e n t , 119 n u n (% 29,7) ka­ saba, 99 n u n (% 24,7) k ö y d e doğdukları s a p t a n m ı ş t ı r . Bu denekler en u z u n yaşadıkları yere göre ele alındıklarında ise 296 kişinin (% 73,8) y a ş a m l a r ı n ı n çoğunu k e n t d e , 68 kişinin (% 17) k a s a b a d a ve 35 kişinin (% 8.7) ise k ö y d e geçirdikleri b u l u n m u ş t u r .

Bu özellikleri ile çalışılan grup bir k e n t örneklemi niteliğindedir. 2. P - F Testi'nin bir T ü r k örneklemine uygulanması ile elde edilen normlar:

401 deneğin protokolleri Rosenzweig (1948, 1965, 1967) ile P i c h o t ve D a n j o n ' u n (1951) belirttikleri ilkeler d o ğ r u l t u s u n d a p u a n l a n m ı ş t ı r . Bu nedenle önce, verilerin rekans dağılımları elde edilmiş ve bu dağılım­ l a r d a her bir D u r u m l a ilgili Mod aranmıştır. H e r bir Durum için h a n g i faktör v e y a faktörlerin n o r m olarak k a b u l edilmesinde, öncelikle o fak­ t ö r ü n en az % 40 düzeyinde oluş sıklığı göstermesi koşulu aranmıştır. Oluş sıklığı % 40 ve d a h a fazla olan faktör, testin o Durumu için n o r m olarak k a b u l edilmiştir. Aynı bir Durumda ikinci bir f a k t ö r ü n n o r m ola­ r a k k a b u l edilebilmesi için, ikinci faktörün birinci ile arasında kritik o r a n en az 3'e eşit olacak biçimde oluş sıklığı gösterip göstermediğine bakıl­ mıştır. Aynı bir Durumda o r t a y a çıkan faktörler arasındaki kritik oranın h e s a p l a n m a s ı n d a ;

ss. 51-63). .

Tablo 1 de P - F T e s t i ' n i n 24 D u r u m u için n o r m g r u b u n d a n elde edi­ len faktörlerin d ö k ü m ü verilmiştir. Bu tabloda, G r u p U y u m Göstergesi (G.U.G) s ü t u n u n d a + işareti ile belirtilenler, istatistik işlemler sonucu örneklem için N o r m l a r ı oluşturan faktörleri göstermektedir. T a b l o n u n formülü kullanılmıştır. (Mc N e m a r 1969,

(13)

278 ÜLGEN OKYAYÜZ-NERİMAN SAMURÇAY

incelenmesinden de görüleceği gibi 17 Durum için N o r m elde edilmiştir. B u n l a r ; 1, 2, 5, 7, 8, 9, 10, 1 1 , 13, 14, 16, 18, 19, 20, 2 1 , 23 ve 24 N o ' l u D u r u m l a r d ı r . B u n l a r d a n 9, 11, 16 cı D u r u m l a r d a çift n o r m sap­ t a n m ı ş t ı r . B u n a göre örneklem için elde edilen N o r m l a r şöyledir;

1. 2. 3. 4. 5. 6. / M / / I / — — / /i 7. / E / 8. M' / / 9. / E /e 10. / E / 11. /E;M/ 12. — 13. 14. 15 16. 17. 18. ] /E / /M / — /E;I/ E / / 19. 21. 22. 23. 24. /I / /M / I' / / /E / /M /

Yine t a b l o 1. de, 3. ve 4. D u r u m l a r için, % 40 o r a n ı n d a o l m a m a k l a birlikte, MOD olarak görülen değerin " p u a n l a n a m a z " a n l a m ı n a gelen U olduğu görülmektedir. Bu D u r u m l a r için 2 ci olarak en fazla oluş sıklığı gösteren faktörler kritik orana (3) u y g u n l u k göstermemektedirler ve bu nedenle n o r m olarak k a b u l edilememişlerdir.

S O N U Ç

Bu çalışmada S. Rosenzweig'ın A . B . D . de geliştirdiği yarı projektif bir t e k n i k olan P - F T e s t i Yetişkin F o r m u n u n bir T ü r k örneklemine uyar­ lanması amaçlanmıştır. Bu nedenle 20-30 yaş arası kadın-erkek ve beş farklı meslek g r u b u n d a n (öğretmen, öğrenci, b a n k a m e m u r u , vasıflı işçi-teknisyen ve hemşire) 401 kişi üzerinde çalışılmıştır. Denekler, örnekleme seçkisiz yolla girmişlerdir.

Verilerin frekans dağılımları sonucu, P - F Testi yetişkin F o r m u n u n 20-30 yaş arası bir T ü r k örneklemine ilişkin 17 Durumu için n o r m elde

edilmiştir. B u n l a r 1, 2,5, 7, 8, 9, 10, 1 1 , 13, 14, 16, 18, 19, 20, 2 1 , 23 ve 24 No'lu olanlardır. B u n l a r d a n 9, 11, 16 No'lu olanlar için çift n o r m b u l u n m u ş t u r . A r a ş t ı r m a d a 3 ve 4. D u r u m l a r için p u a n l a n a m a z nitelik­ li y a n ı t l a r ı n m o d olarak belirdiği görülmektedir. Bu D u r u m l a r ı n denek­ ler t a r a f ı n d a n hiç anlaşılamaması ya da yanlış anlaşılması, özellikle bunlarla ilgili, k ü l t ü r e u y g u n yeni m a t e r y a l i n geliştirilmesi gereğini or­ t a y a k o y m a k t a d ı r . B u n u n yanısıra 6, 12, 15, 17 ve 22. D u r u m l a r için de n o r m oluşmadığı s a p t a n m ı ş t ı r . Sözü edilen 3, 4, 6, 12, 15, 17 ve 22. D u r u m l a r için yeni n o r m çalışmalarına gerek olduğu açıktır. Bu bulgular çerçevesinde, P - F T e s t i ' n i n o r m elde edilen Durumlarının, T ü r k Toplu­ m u n d a , örnekleme benzer özellikler t a ş ı y a n bireylerin psikolojik değer­ lendirilmesinde kullanılması beklenebilir.

(14)

20-30 YAŞ ARASI BİR TÜRK ÖRNEKLEMİNE UYARLANMASI 279

Tablo 1. P-F Testinin 20-30 yaş arası bir Türk kent örneklemine ilişkin normlar Kritik oran 8.6 4.92 0.81 3.16 7.24 1.58 4.00 9.00 2.68 0.42 4.90 Durum 1 1 2 2 3 3 4 4 5 5 6 6 7 7 8 8 9 9 10 , 11 11 12 12 Faktör M E . I i U e U M i E i E' E I M' M e E E M E m E % fre kans 71.1 28.0 56.0 24.0 29.0 26.0 23.0 35.0 61.0 27.0 32.0 26.0 61.0 41.0 50.0 16.0 40.0 29.0 83.0 47.0 45.0 36.0 18.0 (G.U.G) + * + + + + + + + + + Durum 13 13 14 14 15 15 16 16 17 17 18 18 19 19 20 20 21 21 22 22 23 23 24 24 Faktör E e M E E M I E I' I E' e I E M I I' I E' M' E m M M' %fre kans 43.0 22.0 53.0 21.0 37.0 33.0 52.0 44.0 34.0 34.0 40.0 22.0 79.0 20.0 44.0 26.0 66.0 14.0 36.0 22.0 41.0 18.0 62.0 19.0 (G.U.G) + + + + + + + + + + Kritik oran 5.25 7.20 1.00 1.63 0 4.61 12.04 4.39 11.82 3.68 6.05 9.55

(15)

280 ÜLGEN OKYAYUZ-NERİMAN SAMURÇAY

Kaynaklar

Bayezid G. (1988) F r u s t r a s y o n a Tolerans: Ögretmenlerin etkisi. Psikolo-ji Dergisi, 6, 22, Ağustos, s: 85.

Cebiroglu R, Eren N, Yurtbay T. (1980) 100 Lise ögrencisinde t o p l u m s a l olaylara k a r ş ı d a v r a n ı ş ve agresyon, Nöroloji, Özel Kongre Sayısı, Aralık.

Delay J, Pichot P, Perse J. (l955) Le Test de F r u s t r a t i o n de Rosenzweig, Problems G e n e r a u x et A d a p t a t i o n Francaise, Methods Psychomet-rique en Clinique, Paris, Masson, 1955, 234-271.

Dubey S. (1985) Reactions to frustration among scheduled caste rural i n h a b i t a n t s . Journal Psychological Review, 30, 6, 11—14.

Guilford JP. (1959) Personality. Mc Graw-Hill Book Com.

Mirmow EL. (1952) The Rosenzweig P i c t u r e - F r u s t r a t i o n S t u d y Prog­ ress in Clinical Psychology, Vol. 1, 2 0 9 - 2 2 1 .

Okyayuz Ü. (1982) Rosenzweig Resimli Engellenme Testi'nin 20-30 yaş arası bir T ü r k örnekleme u y a r l a n m a s ı ve klinik denenmesi. Basılmamış D o k t o r a Tezi. D T C F U y g u l a m a l ı Psikoloji A B D . A n k . Pareek U. (1952) Rosenzweig P i c t u r e - F r u s t r a t i o n Study-A review.

Psychology Newsletter, Vol. TO, 98-114.

Pichot P, Danjon S. (1951) Le Test de F r u s t r a t i o n de Rosenzweig; A d a p t a t i o n , S t a n d a r d i z a t i o n et Etalonnages F r a n c a i s . Revue de Psychologie Appliquee, T o m e 1, N o . 3, Avril, Editions du Centre de Psychologie Appliquee, P a r s i .

Rosenzweig S. (1944) An Outline of F r u s t r a t i o n Theory. Personality and the Behavior Disorders. E d . ; J. Mc V. H u n t , Vol. 1, N.Y.; R o n a l d Press, 379-388.

Rosenzweig S, Fleming E, Rosenzweig L. (1948) T h e Children's F o r m of t h e Rosenzweig P i c t u r e - F r u s t r a t i o n Study, Journal of Psycho­ logy. 26, 141-191.

Rosenzweig S. (1965) Revised Scoring M a n u a l for t h e Rosenzweig Pic­ t u r e - F r u s t r a t i o n S t u d y ( F o r m for Adults) St. Louis, Mo., Yazar t a r a f i n d a n y a y ı n l a n m ı ş t ı r .

Rosenzweig S. (1967) Revised Criteria for t h e Group Conformity R a t i n g of t h e Rosenzweig P i c t u r e - F r u s t r a t i o n S t u d y , A d u l t F o r m , Jo­ urnal of Projective Tecnhiques, Vol. 3 1 , 5 8 - 6 1 .

Rosenzweig S. DJ. Ludwig, Adelman S. (1975) R e t e s t Reliability of t h e Rosenzweig P i c t u r e - F r u s t r a t i o n S t u d y and similar semiprojective techniques, Journal of Personality Assessment, 39, 1.

Rosenzweig S. (1988) Revised N o r m s for t h e Children's F r o m of t h e R o ­ senzweig P i c t u r e - F r u s t r a t i o n (P-F) S t u d y , w i t h u p d a t e d P - F refe-rance list. J Clinical Child Psychology, 17, 4, 326-328.

Şekil

Tablo 2. Mesleklere göre grup uyum göstergeleri  N  95  151  23  82  50  Gruplar Öğretmen Öğrenci  Banka Memuru  Vasıflı işçi-teknisyen Hemşire  X  10.305 9.980 9.391 8.232 8.200  SD  1.913  2.074 2.25İ  2.496 2.603  Varyans 3.661 4.300 5.067 6.230 6.776
Tablo 3. Meslek Gruplarının Duncan Yöntemi ile saptanan ortalamalar  Arası farklar tablosu
Tablo 1. P-F Testinin 20-30 yaş arası bir Türk kent örneklemine ilişkin normlar  Kritik  oran  8.6  4.92  0.81  3.16  7.24  1.58  4.00  9.00  2.68  —  0.42  4.90  Durum 1 1 2 2 3 3 4 4 5 5 6 6 7 7 8 8 9 9 10 — , 11 11 12  12  Faktör M E

Referanslar

Benzer Belgeler

Pleksi - metal - mermerit- ahşap malzemeleri; kısa dikdörtgen prizma kaide, kesik piramit ve diagonal sergileme için rahle formunda üretilmiştir. Farklı kaidelerle

Kaliteli ekmeklik ve makarnalık buğday üretimi için, genel olarak bu bölgelerde ekoloji, Orta Anadolu’nun (Geçit Bölgeleri dâhil) ve Güney Doğu Anadolu’nun

(135) Mu oaidnu dáid vuolggasajiide lea ahte ii leat vuođđu geahčadit man muddui Sárevuomi čearru njuolgut sáhttá čuoččuhit alddiset vuoigatvuođaid Vuođđolága

NUTRİFLEX ® LİPİD SPECİAL vücudun gelişmesi veya iyileşmesi için gerekli olan amino asit, elektrolit ve yağ asitleri olarak adlandırılan maddeleri ve ayrıca

NUTRİFLEX ® LİPİD SPECİAL enerji sağlar ve vücudun gelişmesi veya iyileşmesi için gerekli olan amino asit, elektrolit ve esansiyel yağ asitleri olarak adlandırılan maddeleri

(˙Ipucu: yatay bir d¨ uzlemle arakesitini α e˘ grisi olarak kullanın.).. Her soru 24 puan

T¨ um fonksiyonların sadece pozitif de˘ gerler aldı˘ gı

Güler, Mehmet ve