(
16 Nisan 1976 Cuma
)
■sı
PENCEREDEN
Vah zavallı M ualla'
Solcuların kendisin den “ İstemeye isteme ye” bahsettikleri bir büyük Türk sanatçısı, bir büyük Türk ressa mı vardı: Fikret Mualla Yıllarca bohem ha yatı sürdürdüğü Paris- te arkasında yüzlerce değerli eser bırakarak göçtü gitti Fikret Mual la... Genç yaşta haya ta gözlerini yuman ve eşinin gayretiyle neden sonra Türk sanatse verleri tarafından ta nınan Hüseyin Avni Lefij gibi...
Fikret Mualla ha yattayken neden sahip çıkm am ışlardı solcu sanatçılar ve onların koruyucu melekleri, salon sosyalisti zengin lerimiz.
Çünkü Fikret Mual la, fırçasını herhangi bir ideolojinin emrine vermeyecek, herhangi bir dünya görüşüne ki ralam ayacak kadar hür ve serbest mizaçta bir sanatçıydı.. “ Ben sosyalizmin bando mı zıkası olamam.. Fırça mı hiçbir ideolojiye ki- ralayam am ..” derdi. Bu düşüncelerinden ötürü İspanyol ressam Picasso ile bile tartış mıştı.
Yarın İstanbul’da Fikret Mualla için İr fan Ertem Kültür Mer
kezinde bir “ Anma Toplantısı” yapılacak ve sanatçının yakın dostu Taha Toros onun acı hayatından bazı hatıraları anlatacak.
Bu anma günü için basılan broşüre büyük ressam için bakın ne
ler deniliyor:
“ Fikret M ualla’nın hayat hikayesi ve renkli anılan
İstanbul’da fırtınalı bir geced e doğdu. F r a n s a 'd a A lp le r in eteğinde, rüzgarların ıslık çaldığı bir dağ
kö-cık...
yünde gurbetin katı acılığını duyarak öldü. Fırtınalı, maceralı, sı kıntılı, bazen esprili, bazen kültürlü, fakat daima yarınından ta salı, bunalımlar içeri sinde yaşadı. Hayatı boyunca iki şeyi sevdi ve bunları gözleri ka- panıncaya kadar sür dürdü: tçmek ve resim yapmak!
Gerek Türkiye’dey ken gerek Paris’teyken karakolların, akıl has- tahanelerinin zaman zaman misafiri oldu. Yaşantısında öyle gün ler oldu ki, içtiği her bardak şarabın karşı lığını, yaptığı resimler le ödedi. Açıkgöz gar sonların şarap karşılı ğında topladığı bu re simler, günün birinde P aris’te sergilenince sanat dünyası hayret ve hayranlık içinde bü yülendi.
O’nu üne kavuştu ran bir olay da resim dahisi Picasso üe kar şılaşması ve münaka şasıdır. Picasso, Fikret Mualla’nın bir tablosu nu satın aldı ve ona ünlü bir tablosunu he diye etti. Mualla böy- lesine bir ressamdı.
Fikret Mualla, bir deli sanatkar simgesiy le yaşadı, fakat bir sanat yıldızı olarak öl dü."
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi