• Sonuç bulunamadı

Amasya ili Suluova ve Merzifon ovalarında toprak özelliğine ve arazi kullanımına bağlı olarak yabancı ot dağılımının belirlenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Amasya ili Suluova ve Merzifon ovalarında toprak özelliğine ve arazi kullanımına bağlı olarak yabancı ot dağılımının belirlenmesi"

Copied!
141
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

AMASYA İLİ SULUOVA VE MERZİFON OVALARINDA TOPRAK ÖZELLİĞİNE VE ARAZİ KULLANIMINA BAĞLI

OLARAK YABANCI OT DAĞILIMININ BELİRLENMESİ

İSMAİL OĞUZ ÖZDEMİR Yüksek Lisans Tezi Bitki Koruma Ana Bilim Dalı

Prof. Dr. Hüseyin ÖNEN 2014

(2)

T.C.

GAZİOSMANPAŞA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİTKİ KORUMA ANABİLİM DALI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

AMASYA İLİ SULUOVA VE MERZİFON OVALARINDA TOPRAK

ÖZELLİĞİNE VE ARAZİ KULLANIMINA BAĞLI OLARAK

YABANCI OT DAĞILIMININ BELİRLENMESİ

İSMAİL OĞUZ ÖZDEMİR

TOKAT 2014

(3)

TEZ BEYANI

Tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu tezin yazılmasında bilimsel ahlak kurallarına uyulduğunu, başkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunulduğunu, tezin içerdiği yenilik ve sonuçların başka bir yerden alınmadığını, kullanılan verilerde herhangi bir tahrifat yapılmadığını, tezin herhangi bir kısmının bu üniversite veya başka bir üniversitedeki başka bir tez çalışması olarak sunulmadığını beyan ederim.

(4)
(5)

I ÖZET Yüksek Lisans Tezi

AMASYA İLİ SULUOVA VE MERZİFON OVALARINDA TOPRAK ÖZELLİĞİNE VE ARAZİ KULLANIMINA BAĞLI OLARAK YABANCI OT

DAĞILIMININ BELİRLENMESİ İsmail Oğuz ÖZDEMİR Gaziosmanpaşa Üniversitesi

Fen Bilimleri Enstitüsü Bitki Koruma Anabilim Dalı Danışman: Prof. Dr. Hüseyin ÖNEN

Bu çalışma ile; Suluova ve Merzifon ovalarında kültür bitkilerine göre sorun olan yabancı ot türlerinin yaygınlık ve yoğunluklarının saptanması ve yabancı ot dağılımı üzerine etki eden ekolojik parametrelerin belirlenmesi hedeflenmiştir. Bu amaçla; araştırma alanlarını temsil edebilecek şekilde Suluova’da 137, Merzifon ovasında ise 76 noktada ayrı dönemlerde (2013, ilkbahar-sonbahar) sürveyler gerçekleştirilmiş ve toprak örnekleri alınmıştır. Alınan toprak örneklerinin bir kısmı fiziksel ve kimyasal analizler için kullanılmış diğer kısmı ise saksılara aktarılarak toprak rezervinde bulunan yabancı ot türlerinin çıkışı 1 yıl boyunca (2013 ilkbahar-2014 sonbahar) takip edilmiştir. Örnekleme noktalarında tespit edilmiş yabancı ot türlerini toprak özellikleriyle ilişkilendirmek için CANOCO ve SPSS bilgisayar programları kullanılmıştır. Suluova’da l'i tohumsuz, 2'si monokotiledon, 29’u da dikotiledon olmak üzere 32 familyaya ait 89 cins ve 101 yabancı ot türü, Merzifon ovasında ise l'i tohumsuz, 1'i monokotiledon, 25’i de dikotiledon olmak üzere 27 familyaya ait 68 cins ve 77 yabancı ot türü saptanmıştır. Suluova’da Convolvulus arvensis L., Echinochloa crus-galli (L.) P.B, Xanthium strumarium L., Chenopodium album L., Amaranthus retroflexus L., Cirsium arvense L. Scop. Merzifon ovasında ise Convolvulus arvensis L., Echinochloa crus-galli (L.) P.B, Xanthium strumarium L., Chenopodium album L., Sinapis arvensis L., Seteria viridis (L.) P.B. en sık rastlanan ve yoğunluk oluşturan türler olarak belirlenmiştir. CCA analiz sonuçlarına göre Merzifon ovasında toprak özelliklerinden fosfor, sodyum ve toprak tekstür özelliklerinden silt, kum ve nispeten pH, potasyum içerikleri örnekleme noktalarına göre istatistiksel olarak (P<0,05) önemli bulunmamıştır. Dolayısıyla yabancı otların dağılımı üzerine etki etmemiştir. Suluova’da ise EC ve P yanında toprak tekstür parametrelerinden kum ve silt içeriklerinin bitkilerin dağılımı üzerinde birinci derece öneme sahip olduğu (p<00,5) ayrıca Ca ve pH’ın kısmen önemli olduğu saptanmış olsa da yabancı otların dağılımını üzerine kesin bir etki göstermemiştir. Her iki çalışma alanında ki türler genel bir dağılım gösteren kozmopolit türler olarak karşımıza çıkmaktadır. Dolayısıyla sonuçlara göre indikatör bitkilerden bahsetmek mümkün değildir.

2014, 128 sayfa

Anahtar kelime: Yabancı ot dağılımı, Toprak özellikleri, Suluova, Merzifon ovası, CCA

(6)

II ABSTRACT Master of Science Thesis

WEED DISTRIBUTION AS AFFECTED BY SOIL PROPERTIES AND LAND USE PATTERNS IN SULUOVA AND MERZIFON REGIONS OF AMASYA

İsmail Oğuz ÖZDEMİR

Gaziosmanpasa University Granduate Scool Of Natural And Applied Science Depertment Of Plant Protection

Supervisor: Prof. Dr. Hüseyin ÖNEN

This study was aimed at determining the frequency and distribution of problematic weeds in different crops as affected by soil properties and land use pattrens in Suluova and Merzifon regions of Amasya province. During the research, 137 and 76 points from Suluova and Merzifon respectively, were surveyed for weed distribution during Spring and Autumns of 2013. Further, soil samples were collected from survey soils for phisochemical properties of soil and perfroming pot trial for weed emergence during following year (2013-2014). The collected data regarding weed distribution and soil properties were analyzed using CONACO and SPSS computer programs. In Suluova total 101 weed species were identified belonging to 89 genus in 32 families (1 seedless, 2 monocotyledons and 29 dicotyledons) while, in Merzifon total 77 weeds belonging to 68 genus in 27 families (1 seedless, 1 monocotyledons and 25 dicotyledons) were identified. The most frequently distributed weeds in Suluova were Convolvulus arvensis L., Echinochloa crus-galli (L.) P.B, Xanthium strumarium L., Chenopodium album L., Amaranthus retroflexus L., Cirsium arvense L. Scop. while in Merzifon Convolvulus arvensis L., Echinochloa crus-galli (L.) P.B, Xanthium strumarium L., Chenopodium album L., Sinapis arvensis L., Seteria viridis (L.) P.B. were most frequently distributed weed species. According to CCA analysis in Merzifon; P, Na and soil texture (Silt and sand) were the important soil parameters affecting weed distribution at (p<00,5). Further, K and EC were also found relatively significant. In Suluova, EC, P and soil texture (sand and silt) were found significant affecting weed distribution at (p<00,5). Further, Ca and pH were also found relatively significant. In general, in both regions of study cosmoploic weed species were frequently distributed. However, no significant records for indicator weeds in relation to soil properties were observed.

2014, 128 pages

(7)

III TEŞEKKÜR

Çalışmamın her aşamasında yardım ve desteğini esirgemeyen danışmanım sayın Prof. Dr. Hüseyin ÖNEN’e, çalışmam sırasında yardımlarını esirgemeyen Prof. Dr. Hikmet GÜNAL ve ekibine, Ordu Üniversitesi Bitki Koruma Bölümünde çalışmalarımı yürütebilmem için gerekli imkanları sağlayan Doç. Dr. Onur KOLOREN’e, Fitopatoloji ekibine ve Prof. Dr. Tayfun AŞKIN’a, çalışmamın her aşamasında elinden gelen her türlü desteği veren dostum Mehmet Ali AYDIN’a, Reşat DAĞ’a ve Mustafa ŞAHİN’e ayrıca katkılarından dolayı Shahid FAROOQ ve Herboloji ekibine teşekkür ederim.

Tüm hayatım boyunca attığım her adımda benden hiçbir fedakarlığı esirgemeyen, çalışmalarımda beni teşvik eden, her türlü maddi ve manevi destek veren canım aileme teşekkür ederim.

Bu araştırmanın yürütülmesinde ve gerçekleşmesinde ekonomik destek sağlayan GOÜ, BAP’a teşekkürü borç bilirim.

İsmail Oğuz ÖZDEMİR Eylül/ 2014

(8)

IV İÇİNDEKİLER DİZİSİ Sayfa No ÖZET……… I ABSTRACT………. II TEŞEKKÜR………. III ŞEKİLLER DİZİSİ………. VI ÇİZELGELER DİZİSİ………... VII 1. GİRİŞ……… 1 2. KAYNAK ÖZETLERİ……… 6

2.1. Amasya ve Çevresinde Sorun Olan Yabancı Otlar Üzerinde Çalışmalar... 6

2.2. Farklı Alanlarda Yürütülmüş Yabancı Ot Sürvey Çalışmaları…………... 7

2.3. Yabancı Ot Dağılımlarının Ekolojik Faktörlerle İlişkilendirilmesiyle İlgili Yapılan Çalışmalar……… 13

3. MATERYAL ve YÖNTEM……… 18

3.1. Materyal……….. 18

3.1.1. Araştırma Alanının Tanımı……….. 18

3.2. Yöntem………... 22

3.2.1. Sürveyler……….. 22

3.2.2. Yabancı Ot Türlerinin Yaygınlık ve Yoğunluklarının Belirlenmesi…... 23

3.2.3. Saksı Çalışmasında Yabancı Ot Çıkışlarının Takibi……… 27

3.2.4. Yabancı Ot Türleri İle Toprak Özellikleri Arasında İlişkinin Saptanması………. 28 3.2.4.1. Ekoloji Faktörlerin Ölçülme Teknikleri………... 28

3.2.4.2. Tekstür……….. 29

3.2.4.3. Reaksiyon (pH)………. 29

3.2.4.4. Elektriksel İletkenlik (EC)……… 30

3.2.4.5. Organik Madde………. 30

3.2.4.6. Kireç………. 30

3.2.4.7. Değişebilir Kalsiyum, Potasyum ve Sodyum………... 30

3.2.4.8. Yarayışlı Fosfor……… 30

3.2.5. Yabancı Ot Florası ile Ekolojik Faktörlerin İlişkilendirilmesi………… 31

4. BULGULAR……….... 32

4.1. Yabancı Ot Türlerinin Yaygınlık ve Yoğunluklarının Saptanması……… 32

4.1.1. Merzifon Ovasında Sürvey Dönemine Göre Rastlanan Yabancı Otlar... 33

4.1.2. Merzifon Ovasında Yapılan Sürveylerde Yabancı Otların Genel ve Bazı Önemli Yabancı Otların Özel Kaplama Alanları……….. 54

4.1.3. Suluova’da Sürvey Dönemine Göre Rastlanan Yabancı Otlar………… 56

(9)

V

4.1.4. Suluova’da Yapılan Sürveylerde Yabancı Otların Genel ve Bazı

Önemli Yabancı Otların Özel Kaplama Alanları………... 82

4.1.5. Suluova ve Merzifon Ovası Toprak Rezervinde Bulunan Yabancı Otların Belirlenmesi ………. 84

4.1.6. Arazi Sürveyleri ve Saksı Çalışmasında Rastlanan Yabancı Otlara Ait Benzerlik İndeksleri……….. 88

4.1.7. Merzifon Ovasındaki Yabancı Ot Popülasyonları ve Toprak Özellikleri Arasındaki İlişkiler……….. 89

4.1.8. Suluova’da ki Yabancı Ot Popülasyonları ve Toprak Özellikleri Arasındaki İlişkiler……….. 102

5. TARTIŞMA VE SONUÇ……… 115

6. KAYNAKLAR………. 122

7. ÖZGEÇMİŞ………. 128

(10)

VI ŞEKİL DİZİSİ

SAYFA NO Şekil 3.1. Amasya İli Arazi Dağılımı (Anonim,2012)……….. 20 Şekil 3.2. Suluova ve Merzifon ovalarında toprak örneklemelerinin ve

Vejetasyon etüdlerinin yapıldığı noktaların dağılımı (Günal, 2014)………

23 Şekil 4.1. Çalışma alanında ki sürvey noktalarından resimler……….. 53 Şekil 4.2. Çalışma alanında ki sürvey noktalarından resimler……….. 81 Şekil 4.3. Toprak rezervindeki yabancı otların tesbiti için kurulan saksı

denemesinden resimler……….

87 Şekil 4.4. Toprak özelliklerine bağlı olarak örnekleme yapılan noktaların

dağılımı (Merzifon ovası)……….

93 Şekil 4.5. Örnekleme yapılan noktalara göre toprak özellikleri (Merzifon

ovası)………

94 Şekil 4.6. Merzifon ovasında toprakların tekstür grubuna göre

dağılımlarını gösteren tekstür üçgeni………

96 Şekil 4.7. Toprak özelliklerine bağlı olarak yabancı ot türlerinin saçılımı

(Merzifon ovası)………

99

Şekil 4.8. Örnekleme yapılan noktalara göre yabancı ot dağılımı ve yoğunlukları. (Merzifon ovası)……….

101 Şekil 4.9. Toprak özelliklerine bağlı olarak örnekleme yapılan noktaların

dağılımı (Suluova)………...

105 Şekil 4.10. Örnekleme yapılan noktalara göre toprak özellikleri

(Suluova)………..

106 Şekil 4.11. Suluova’da toprakların tekstür grubuna göre dağılımlarını

gösteren tekstür üçgen………..

108 Şekil 4.12. Toprak özelliklerine bağlı olarak yabancı ot türlerinin

saçılımı (Suluova)………...

110 Şekil 4.13. Örnekleme yapılan noktalara göre yabancı otların dağılımı ve

yoğunlukları (Suluova)……….

111

(11)

VII ÇİZELGELER DİZİSİ

SAYFA NO Çizelge 1.1. Yıllar itibariyle Türkiye’de bazı tarla bitkileri ekiliş alanı ve

üretim miktarları (Anonim, 2011a)………

2 Çizelge 1.2. Amasya’da başlıca tarım ürünleri çeşitleri ekiliş miktarı

ve üretimi (Anonim, 2012)……….

2 Çizelge 1.3. İlçelere Göre Seçilmiş Tarla Ürünleri Ekiliş Alanı ve Üretim

Miktarları (Anonim, 2012)………. 3 Çizelge 3.1. Amasya ilini oluşturan alt bölgelerin özellikleri

(Anonim,2012)………...

20 Çizelge 3.2. Amasya İli İklim Verileri (Anonim, 2012)……… 22 Çizelge 3.3.. Merzifon ovasında örnekleme yapılan noktalara ait koordinatlar ve sürvey zamanında her bir noktadaki kültür bitkisi………

26 Çizelge 3.4. Suluova’da örnekleme yapılan noktalara ait koordinatlar ve sürvey

zamanında her bir noktadaki kültür bitkisi……… 27 Çizelge 4.1. Merzifon ovası ve Suluova’da farklı dönemlerde yapılan

sürvey sonucunda rastlanan yabancı otların bağlı bulundukları familyalara göre toplam tür sayıları………..

32 Çizelge 4.2. Merzifon ovasında farklı dönemlerde yapılan sürvey sonucunda rastlanan yabancı otların bağlı bulundukları familyalara göre tür sayıları………

33 Çizelge 4.3. Merzifon Ovasında Rastlanan Yabancı Otların Yaygınlık

(Rastlanma Sıklığı) ve Yoğunlukları……….

35 Çizelge 4.4. Merzifon ovası genelindeki arazilerin % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri………..

38 Çizelge 4.5. Merzifon ovasında ayçiçeği tarlalarında sorun olan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………

39 Çizelge 4.6. Merzifon ovasında ayçiçeği tarlalarının % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri………..

40 Çizelge 4.7. Merzifon ovasında buğday tarlalarında sorun olan yabancı

otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları……… 41 Çizelge 4.8. Merzifon ovasında buğday tarlalarının % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri………..

43 Çizelge 4.9. Merzifon ovasında şeker pancarı tarlalarında sorun olan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları……….

44 Çizelge 4.10. Merzifon ovasında şeker pancarı tarlalarının % 25’inden

fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri……….

45 Çizelge 4.11. Merzifon ovasında mısır tarlalarında sorun olan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………

46

(12)

VIII

Çizelge 4.12. Merzifon ovasında mısır tarlalarının % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri……….. 47 Çizelge 4.13. Merzifon ovasında soğan tarlalarında sorun olan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları……… 48 Çizelge 4.14. Merzifon ovasında soğan tarlalarının % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri……….. 49 Çizelge 4.15. Merzifon ovasında mera alanlarında bulunan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………. 50 Çizelge 4.16. Merzifon ovasında patates alanlarında bulunan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………. 51 Çizelge 4.17. Merzifon ovasında nadas alanlarında bulunan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………. 52 Çizelge 4.18. Merzifon ovasında ilkbahar sürveyde rastlanan yabancı otların genel kaplama alanı ve önemli bazı yabancı otların özel kaplama alanları……… 54 Çizelge 4.19. Merzifon ovasında Sonbahar sürveyde rastlanan yabancı otların genel kaplama alanı ve önemli bazı yabancı otların özel kaplama alanları……… 55 Çizelge 4.20. Suluova’da rastlanan yabancı otların bağlı bulundukları familyalara göre sayıları………. 56 Çizelge 4.21. Suluova’da rastlanan yabancı otların yaygınlık (Rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………... 57 Çizelge 4.22. Suluova genelindeki arazilerin % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri……... 60 Çizelge 4.23. Suluova’da ayçiçeği tarlalarında rastlanan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………. 61 Çizelge 4.24. Suluova’da ayçiçeği tarlalarının % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri……….. 62 Çizelge 4.25. Suluova’da buğday tarlalarında sorun olan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………. 63 Çizelge 4.26. Suluova’da buğday tarlalarının % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri….. 65 Çizelge 4.27. Suluova’da şeker pancarı tarlalarında sorun olan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………. 65 Çizelge 4.28. Suluova’da şeker pancarı tarlalarının % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri……….. 67 Çizelge 4.29. Suluova’da mısır tarlalarında rastlanan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları……… 68 Çizelge 4.30. Suluova’da mısır tarlalarının % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri……... 70 Çizelge 4.31. Suluova’da soğan tarlalarında rastlanan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………. 71 Çizelge 4.32. Suluova’da soğan tarlalarının % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri……... 72

(13)

IX

Çizelge 4.33. Suluova mera alanlarında rastlanan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları……….

73 Çizelge 4.34. Suluova’da mera alanlarının % 25’inden fazlasında rastlanan ve m²'deki ortalama yoğunlukları 1 bitki/m²’den fazla olan yabancı ot türleri…….. 76 Çizelge 4.35. Suluova’da patates tarlalarında rastlanan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları……… 77 Çizelge 4.36. Suluova’da karışık ekim (buğday+fiğ) alanlarında rastlanan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları……… 78 Çizelge 4.37. Suluova’da yonca tarlalarında rastlanan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………. 79 Çizelge 4.38. Suluova’da meyve bahçelerinde rastlanan yabancı otların yaygınlık (rastlanma sıklığı) ve yoğunlukları………. 79 Çizelge 4.39. Suluova’da ilkbahar sürveyde rastlanan yabancı otların genel kaplama alanı ve önemli bazı yabancı otların özel kaplama alanları………. 82 Çizelge 4.40. Suluova’da sonbahar sürveyde rastlanan yabancı otların genel kaplama alanı ve önemli bazı yabancı otların özel kaplama alanları………. 83 Çizelge 4.41. Toprak rezervinde bulunan yabancı otların familyaları………... 84 Çizelge 4.42. Toprak rezervinde tesbit edilen yabancı otların yoğunlukları, yaygınlıkları ve m2’dekimaximum sayıları……… 85 Çizelge 4.43. Suluova ve Merzifon ovası arasında saptanan toplam ve ortak yabancı ot tür sayısı ile benzerlik indeksi (Odum, 1971)………... 88 Çizelge 4.44. Merzifon ovasından alınan toprakların bazı fiziksel ve kimyasal özelliklerine ait tanımlayıcı istatistik parametreleri……… 89 Çizelge 4.45. Yabancı ot topluluklarının toprağımn fiziksel ve kimyasal yapısına bağlı olarak değişimine ilişkin Konikal Uyum Analiz (CCA) sonuçları. 90 Çizelge 4.46. Toprak özelliklerinin bitkilerin dağılımı üzerine etkileri yönüyle önem seviyelerine göre sıralanması……….... 92 Çizelge 4.47. Suluova’dan alınan toprakların bazı fiziksel ve kimyasal özelliklerine ait tanımlayıcı istatistik parametreleri……… 102 Çizelge 4.48. Yabancı ot topluluklarının toprağımn fiziksel ve kimyasal yapısına bağlı olarak değişimine ilişkin konikal uyum analiz (CCA) sonuçları… 103 Çizelge 4.49. Toprak özelliklerinin bitkilerin dağılımı üzerine etkileri yönüyle önem seviyeleri………... 104

(14)

1 1.GİRİŞ

Yeryüzünde toplam 13 004 milyon hektarlık alanı kaplayan karaların sadece 1 540 milyon hektarlık (% 11,8) kısmında tarım yapılabildiği, beslenme, giyim, endüstri, barınma vb. alanlarda kullanılan tüm organik kaynakların bu alanda üretildiği göz önünde bulundurulduğunda insanlık için sürdürülebilir bir tarım sisteminin ne kadar önem taşıdığı ortaya çıkacaktır (Geçit, 2009).

Ülkemizin sahip olduğu toplam 76 milyon 963 bin hektarlık alanın 38 milyon 428 bin (% 49,9) hektarlık kısmında tarım yapılabilmektedir. İşlenen alanın 23 milyon 811 bin (% 61,9) hektarlık kısmında tarla bitkileri, 3 milyon 801 bin (% 9,8) hektarlık kısmında ise bağ ve bahçe tarımı yapılmaktadır (Anonim, 2013). Genel olarak bitkisel üretim içerisinde tarla bitkileri, ekim alanı ve üretim yönünden büyük bir paya sahip olup, ihtiyaç duyulan karbonhidrat, yağ, protein ve vitamin vb ile tekstil sektöründe ihtiyaç duyulan lif tarla bitkilerinden karşılanmaktadır (Geçit, 2009).

Türkiye’de yıllara göre bazı tarla bitkileri ekiliş alanı ve üretim miktarları Çizelge 1.1’de verilmiştir. Çizelgeden de anlaşılabileceği gibi Türkiye’de tarla bitkileri içerisinde, tahıllar ekim alanı ve üretim miktarı açısından en büyük paya sahiptirler. Her yıl yaklaşık 8 milyon 094 bin hektar ekilen alandan 21.800 milyon ton buğday üretilmektedir (Anonim, 2011a). Çalışma alanını oluşturan Amasya ilinde de tarımda kullanılan arazilerin %81.51’inde tarla bitkileri tarımı yapılmaktadır. Bu tarla bitkileri tarımı içerisinde en yüksek ekim alanına ve üretime sahip olan ürün buğdaydır (Anonim, 2011). Çizelge 1.2’de Amasya’da başlıca tarım ürünleri çeşitleri ekiliş miktarı ve üretimi verilmiştir.

Amasya ilinde üretim alanı ve üretim miktarı bakımından tahıllardan sonra gelen kültür bitkisini soğan oluşturmaktadır. Amasya ili 278.162 tonluk kuru soğan üretimi ile ülke üretiminin % 12,9’unu karşılamaktadır (Çizelge 1.2) (Anonim, 2012).

(15)

2

Çizelge 1.1. Yıllar itibariyle Türkiye’de bazı tarla bitkileri ekiliş alanı ve üretim miktarları (Anonim, 2013).

Ürünler Ekim Alanı (1000 ha) Üretim (1000 ton)

2009 2010 2011 2012 2013 2009 2010 2011 2012 2013 Buğday 8.100 8.094 6.758 6.339 6.494 20.600 19.660 21.800 16.800 17.975 Ş.Pancarı 324 329 297 280 291 17.275 17.942 16.126 14.919 16.483 Patates 145 141 143 172 125 4.398 4.513 4.613 4.795 3.948 D. Mısır 592 594 589 622 660 4.250 4.310 4.200 4.600 5.900 Ayçiçeği 584 641 556 504 520 960.3 1.170 1.170 1.200 1.380 Soğan(K) 61 63 66 72 61 1.850 1.900 2.141 1.735 1.904

Çizelge 1.2. Amasya’da başlıca tarım ürünleri çeşitleri ekiliş miktarı ve üretimi (Anonim, 2012)

TÜRÜ ÜRÜN ADI EKİLİŞ MİKTARI

(ha) ÜRETİM (TON) T ar la Ür ü n ler i Buğday 125.799 356.281 Arpa 25.105 74.554 Mısır (Dane) 3.454 29.553 Elit 125 235 Nohut 5.900 6.012 Tütün 554 554 Şeker Pancarı 5.855 285.537 Haşhaş (Kapsül) 1.901 1.285 Haşhaş (Tohum) 1.301 Ayçiçeği 8.367 24.332 Kuru Soğan 8.423 278.162 Patates 359 12.244 M eyve Ür ü n ler i Kiraz Elma 1.868 1.352 24.127 26.655 Şeftali 720 16.241 Üzüm 740 7.135 Ceviz 391 2.737 Vişne 113 2.087

Batılı bilim adamlarının “Yaratılmasa idi icadı gerekli olan bitki” diye tanımladıkları şekerpancarı üretiminde; buğday-mısır-fasulye veya pancar-buğday-domates-arpa gibi 4’lü münavebe sistemi yapılmaktadır (Anonim, 2006). Karadeniz Bölgesinin orta-iç bölümlerinde yer alan illerde (Amasya dahil) iklim

(16)

3

koşullarının da bir sonucu olarak son derece yüksek kalite ve verime sahip üretim yapılmaktadır (Anonim, 2004). Amasya’nın ilçelerine göre bitkisel ürünlerin ekiliş ve üretim miktarı Çizelge 1.3’de verilmiştir.

Çizelge 1.3. İlçelere Göre Seçilmiş Tarla Ürünleri Ekiliş Alanı ve Üretim Miktarları (Anonim, 2012).

İlçeler

Buğday Arpa Mısır (dane) Ayçiçeği

Ekiliş (da) Üretim (ton) Ekiliş (da) Üretim (ton) Ekiliş (da) Üretim (ton) Ekiliş (da) Üretim (ton) Göynücek 90.000 30.600 14.000 4.700 7.000 6.300 6.000 1.980 Gümüşhacıköy 91.000 31.685 8.500 1.913 0 0 1.837 597 Hamamözü 16.000 3.575 3.550 841 38 22 0 0 Merkez 448.992 111.199 130.000 42.250 14.400 12.960 8.337 2.918 Merzifon 275.000 75.760 60.000 16.000 5.000 3.250 65.000 18.100 Suluova 150.000 57.662 15.000 4.700 7.650 6.885 0 0 Taşova 187.000 45.800 20.000 4.150 455 137 2.500 738 Toplam 1.257.992 356.281 251.050 74.554 34.543 29.554 83.674 24.333 Çizelge 1.3. İlçelere Göre Seçilmiş Tarla Ürünleri Ekiliş Alanı ve Üretim Miktarları (Anonim, 2012).

İlçeler

Soğan (Kuru) Şekerpancarı Nohut Haşhaş (Tohum) Ekiliş (da) Üretim (ton) Ekiliş (da) Üretim (ton) Ekiliş (da) Üretim (ton) Ekiliş (da) Üretim (ton) Göynücek 4.000 14.000 9.350 46.750 5.500 150 617 37 Gümüşhacıköy 12.000 43.200 12.325 55.463 1.900 190 5.848 292 Hamamözü 230 863 1.353 5.412 500 50 841 2 Merkez 10.000 45.000 16.000 86.400 31.000 3.720 574 41 Merzifon 15.000 67.500 10.500 47.250 3.000 450 4.200 462 Suluova 27.000 75.600 6.120 31.212 2.100 252 0 0 Taşova 16.000 32.000 2.900 13.050 15.000 1.200 6.933 451 Toplam 84.230 278.163 58.548 285.537 59.000 6.012 19.013 1.285

Bitkiler tüm canlıların en temel besin kaynağı olup hayatın devamı bitkilere bağlıdır. Bu nedenle her geçen gün artan dünya nüfusu dikkate alındığında bitkisel üretimin önemi kolaylıkla anlaşılabilir. 1950'li yıllarda sadece 2,5 milyar olan dünya nüfusu günümüzde 7 milyara ulaşmış ve 2050 yılında ise 9 milyar olması

(17)

4

beklenmektedir. Dolayısıyla ihtiyaçların karşılaması için her geçen gün daha fazla üretime ihtiyaç duyulmaktadır. Ayrıca nüfus yanında her geçen gün çeşitlenen talep ve ihtiyaçların sağlanması için sadece üretimi arttırmak yetmemekte, çeşitlenen ihtiyaçları karşılayacak, kaliteli ve yeteri üretim yapma zorunluluğu ortaya çıkmaktadır (Şentürk, 2013). Bu bakımdan gelecek nesiller dikkate alınarak bir taraftan mevcut tarım alanlarının sürdürülebilir bir şekilde korunması, diğer taraftan uygun gübreleme, çeşit seçimi, sulama, toprak işleme vb. kültürel işlemlere azami özen gösterilerek üretimin arttırılması gerekmektedir (Özer ve ark, 1998). Bütün bu kalite ve verim arttırma çabalarının başarıya ulaşması için ise mutlaka uygun bitki koruma önlemlerinin alınmasına ihtiyaç duyulmaktadır (Özer ve ark, 1998; Önen, 1995). Her yıl bitki koruma etmenlerinden kaynaklanan zararın %30-40 arasında olduğu dikkate alındığında (Canhilal ve Tiryaki, 2010) yalnızca hastalık, zararlı ve yabancı otlardan arta kalanı veya kurtarabildiğimizi hasat etmemiz mümkündür (Özer ve ark, 1998). Buradan da bitki korumanın ne kadar önemli ve gerekli olduğu ortaya çıkmaktadır.

Bitki koruma etmenleri içerisinde önemli bir yer tutan yabancı otlar kültür bitkilerinde önemli seviyede verim ve kalite kayıplarına neden olmaktadır (Önen, 1995). Besin maddeleri, su ve ışık yönünden kültür bitkileriyle rekabete girerek meydana getirdikleri bu kayıplar yanında, yabancı otlar, toprak işleme, gübreleme, ilaçlama ve hasat gibi tarımsal işlemleri güçleştirmekte, ayrıca hastalık ve zararlılara yataklık yapmaktadırlar (Özer ve ark, 1998). Yukarıda sıralanan tüm bu sebeplerden dolayı kültür bitkilerinde yabancı ot kontrolü son derece önemlidir. Bununla birlikte, yabancı otlarla mücadelede başarı için öncelikle sorun olan yabancı ot türlerinin yaygınlık ve yoğunluklarının belirlenmesi gerekmektedir (Öğüt ve Boz, 2007). Bu çerçeveden ülkemizde buğday, soğan ve şeker pancarı gibi kültür bitkilerinde sorun olan yabancı otların belirlenmesine yönelik olarak çok sayıda çalışma yapılmıştır (Kordali, 2002; Kızılkaya ve ark., 2001; Gürbüz, 2007; Önen, 1995; Tozlu ve zengin, 1997). Ancak, Amasya ve yöresinde ise tarla bitkilerinde sorun olan yabancı otların belirlenmesine yönelik olarak yapılan çalışmalara sadece buğday, soğan ve meyve fidanlıklarında rastlanmıştır (Gürsoy, 1982; Kasa, 1995; Mennan ve Işık, 2003). Son 35 yıl içinde yapılan bu çalışmalarda ise sadece yabancı ot yoğunluğu ve yaygınlığı belirlenmiş ancak ekolojik faktörlerle ilişkilendirilmemiştir.

(18)

5

Başta toprak yapısı olmak üzere ekolojik farklılıkların bir sonucu olarak aynı tarla/bahçe içerisinde dahi yabancı ot dağılımında büyük farklılıklar söz konusudur (Önen, 2002; Özcan, 2012; Akdeniz, 2011). Bu nedenle sürdürülebilir bir yabancı ot idaresi için öncelikle sorun olan yabancı ot türleri ve özelliklerine ilişkin detaylı bilgi birikimi sağlanması, bölgenin özellikleri de dikkate alınarak bölgeye özel çözümler geliştirilmesi gerektiği dikkate alınmalıdır (Önen ve Özer, 2002). Bu çerçeveden proje ile bölgede yetiştirilen önemli tarla bitkilerinin bir bütün olarak ele alınarak ve yabancı ot dağılımının ekolojik parametreler ile ilişkilendirilmesi bölge için bir ilk mahiyetindedir. Tez ile özellikle tarla tarımı yapılan Amasya ilinin iki önemli ovası Merzifon ve Suluova’da yabancı otlar ve bunların ekim sistemine bağlı olarak yaygınlık ve yoğunluklarının belirlenmesi hedeflenmiştir. Bu tez çalışmasında temel olarak; Suluova ve Merzifon ovalarında sorun olan yabancı otlar belirlenmiş, mücadeleye yön vermesi açısından kültür bitkilerine göre sorun olan yabancı ot türleri yaygınlık ve yoğunlukları ayrı ayrı hesaplanmış, vejetasyon etüdü yapılan noktalarda toprak örnekleri alınmış, toprak özellikleri ve sürvey sonuçları analiz edilmiş ve bölgede yabancı otların dağılımı üzerine etki eden ekolojik parametreler ortaya konmuştur.

(19)

6 2. KAYNAK ÖZETLERİ

2.1. Amasya ve Çevresinde Sorun Olan Yabancı Otlar Üzerinde Çalışmalar

Amasya ve yöresinde sorun olan bitki koruma etmenlerinin saptanmasına yönelik bazı çalışmalar yapılmasına rağmen (Özer ve Ertunç, 2005; Türkkan ve Karaca, 2006; Onaran ve Yanar, 2007) yabancı otların saptanmasına yönelik çalışmalar son derece sınırlıdır.

1990 yılında Karadeniz Bölgesi’nde Amasya, Çorum, Kastamonu, Samsun, Sinop ve Tokat illerinde; 1991 yılında ise Artvin, Giresun ve Rize’de 38 meyve fidanlığında yabancı ot sürveyi gerçekleştirilmiş. Yapılan bu sürvey sonucunda Karadeniz fidanlıklarında 33 yabancı ot türü tespit edilmiştir. Bunlardan en fazla bulunanlar yoğunluk sırasına göre Artemisia vulgaris L. (Pelin), Cirsium arvensis (L.) Scop. (Köy göçüren), Chenopodium album L. (Kaz ayağı), Amaranthus spp. (Horuz ibiği), Convulvulus album L. (Tarla sarmaşığı), Delphinium arientale J. Gay, (Hazeren), Sonchus spp. (Eşek marulu), Alopecurus myosurides Huds. (Tilkikuyruğu), Capsella bursa-postoris (L.) Medicus ( Çoban çantası), Sinapis arvensis L. (Yabani hardal), Xanthium strumarium L. (Büyük pıtrak) ve Sorghum halepese (L,) Pers (Kaynaş) olarak belirlemiştir ( Kasa, 1995).

Mennan ve Işık (2003), Amasya’da Korkut ve Kasa (1976) tarafından yürütülen sürveyler ile 1999-2000 yıllarında yürütülen sürveyler sonucunda soğan üretim alanlarındaki yabancı ot değişikliklerini saptamayı amaçlamışlardır. İlk sürveyde 23 ikinci sürveyde ise 87 adet yabancı ot türü tespit edilmiştir. İlk sürveydeki en yaygın yabancı ot türleri Chenopodium album, Amaranthus retroflexus, Convolvulus arvensis, Heliotropium europaeum ve Solanum nigrum olurken ikinci sürveyde ise bu Xanthium strumarium, Cirsium arvense, Sinapis arvensis, Galium aparine ve Bifora radians gibi yabancı otların daha yüksek önem kazandığını belirtmişlerdir. Çalışmanın 1999-2000 yıllarından yapılan ikinci sürveyinde rastlama sıklığı en fazla olan ilk 10 tür şöyledir: C. arvensis % 91.07, X. strumarium % 83.03, A. retroflexus % 78.57, Galium aparine % 67.85, S. arvensis % 66.07, C. arvense % 64.28, B. radians % 57.14, C. album % 48.21, Tribulus terrestris % 38.39 ve Echinochloa crus-galli % 35.71. Bu çalışma ile devamlı olarak aynı yabancı ot kontrol metotlarının ve aynı rotasyon uygulamalarının, bulaşık tohum ve gübrelerin yabancı ot floasını önemli derecede değiştirdiğini belirtmişlerdir.

(20)

7

2.2. Farklı Alanlarda Yürütülmüş Yabancı Ot Sürvey Çalışmaları

Türkiyede kültür bitkilerine göre sorun olan yabancı otların saptanmasına yönelik çok sayıda çalışma bulunmaktadır. Bu çalışmalar farklı zamanlarda yürütülmüş ve aynı kültür bitkisi için farklı bölgelerde farklı araştırmacılar tarafından tekrarlanmıştır. Bazı araştırmalar ve sonuçları kısaca aşağıda verilmiştir.

Zengin (1999), Erzurum ilinin iki ilçesi olan Pasinler ve Köprüköy’de yürütülen çalışmada, ayçiçeği tarlalarında bulunan yabancı otlar, yoğunlukları, yaygınlık oranları ve topluluk oluşturma durumları saptanmıştır. Pasinler ilçesinde 27 familyaya bağlı 67, Köprüköy ilçesinde ise 23 familyaya ait 60 yabancı ot türü belirlenmiştir. Her iki ilçede de Sinapis arvensis çok yoğun popülasyon oluşturduğu saptanmıştır.. Pasinler’de Convolvulus arvensis, S. arvensis ve Cirsium arvense sırasıyla en yaygın bulunurken, Köprüköy’de sırasıyla S. arvensis, C. arvensis, Chenopodium album ve C. arvense en yaygın türler olarak saptanmıştır. Pasinler’de topluluğun esas üyesini C. arvensis, Köprüköy’de ise S. arvensis oluşturmaktadır.

Tekirdağ ili ayçiçeği ekim alanlarında görülen yabancı ot türleri ve yoğunluklarının belirlenmesi amacıyla, çalışma 1996-1997 yıllarında yürütülmüştür. Yapılan araştırmalar sonucu 24 familyaya ait 58 adet yabancı ot türü belirlenmiştir. Bu yabancı otlardan Convolvulus spp., Chenopodium album, Cynodon dactylon, Raphanus raphanistrum, Echinochloa crus-galli, Elymus repens, Amaranthus retroflexus, Sinapis arvensis, Orobanche spp. ve Cirsium arvense türleri il genelinde en yoğun türler olduğu belirlenmiştir (Arslan ve Kara, 1997).

Tokat Kazova’da 1995 yılında ayçiçeği ekim alanlarında yürütülen sürveyler sonucunda; 2 parazitik, 1 tohumsuz, 2 monokotiledon ve 25 dikotiledon olmak üzere 30 familyaya ait 66 cins 96 yabancı ot türü tesbit edilmiştir. Kozova genelinde ki en önemli yabancı ot türleri sırasıyla, Amaranthus retroflexus L., Chenopodium albüm L., Convolvulus arvensis L., Seteria sp, Solanum nigrum L., Heliotropium europaeum L., Portulaca oleraceae L., Cirsium arvense (L.), Echinochloa crus-galli (L.) Bea., Sinapis arvensis L., Datura stramonium L. olarak belirlenmiştir (İyigün ve ark., 1997).

Adana, Hatay ve Mersin illerin de yürütülen çalışma soğan (Allium cepa L.) üretim alanlarındaki yabancı ot türlerinin soğan verimine olan etkilerini belirlemek

(21)

8

amacı ile yapılmış ve 2006 – 2007 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. Yapılan araştırmalar sonucunda 30 bitki familyasına ait 105 adet yabancı ot türü belirlenmiştir. Sahip oldukları yabancı ot tür sayılarına göre en geniş 3 familya sırası ile şöyle olmuştur: Asteraceae (17 tür), Graminaeae (14 tür) ve Leguminosae (9 tür). Araştırmalarda belirlenen yabancı ot türlerinin 57 tanesinin rastlanma sıklığı % 10’un üzerinde olurken ilk 5 sırayı Medicago polymorpha L. (% 84), Convolvulus arvensis L. (% 74), Avena sterilis L. (% 68), Chenopodium album L. (% 66) ve Sinapis arvensis L. (% 66) almıştır (Gürbüz, 2007).

Çalışma ilk yıl (1982) Tunceli (Malazgirt ve Pertek ilçeleri) ve ikinci yıl (1983) Erzincan (Merkez ilçe) ile Sivas (Suşehri ilçesi) illerindeki soğan tarlalarında yürütülmüştür. Sürveyler sonucunda Tunceli’de, Convolvulus arvensis L., Melilotus officinalis Lam.em ThuilL, Chenopodium spp., Polygonum aviculare L., Sorghum halepense (L.) Pers., Setaria viridis (L.) PJB., Cynodon dactylon (L.) Pers., Echinochloa crus-galli (L.) P.B., Cuscuta sp. Erzincan’da; Amaranthus retroflexus L., Cirsium arvense (L.) Scop., Solunum nigrum L., Hibiscus triotmm L., Sinapis arvensis L. Sivas’ta ise; A. retroflexus, Chenepodium spp., C. arvense, C. arvensis, Polygonum convolvulus L., Euphorbia glyptosperma Engilm., S. arvensis L., Rapistrum rugosum L., Cuscuta sp. tesbit edilen yabancı otlardır (Alsan, 1986).

Tekirdağ ili soğan ekim alanlarındaki yabancı ot türlerini, yoğunluklarını ve rastlanma sıklıklarını belirlemek amacıyla 2011 yılı mayıs ayında sürveyler gerçekleştirilmiştir. Bu amaçla ile bağlı 3 ilçede ve merkeze bağlı 9 alanda araştırma yapılarak, toplam 30 tarlada 2110 dekarlık bir alanda sürvey yapılmıştır. Yapılan sürveyler sonucunda 21 familyaya ait 39 adet yabancı ot türü belirlenmiştir. Bu yabancı otlardan Convolvulus spp., Sinapis arvensis L., Avena spp., Chenopodium album L., Euphorbia spp., Adonis flammea Jacq., Solanum nigrum L., Cirsium sp., Xanthium strumarium L., Polygonum aviculare L. türleri il bazında en yoğun 10 tür olarak belirlenmiştir (Yaşar, 2012).

(22)

9

Bayburt ili buğday ekim alanlarındaki yabancı otların, yaygınlıklarının, yoğunluklarının ve topluluk oluşturma durumlarının belirlenmesi amacıyla 2000- 2001 yıllarında yürütülen çalışmanın sürveyleri sonucunda, Chenenopodium album L. (sirken), Fsllopia convolvulus (L.) A. Leove. (sarmaşık çobandeğneği), Sinapis arvensis L. (yabani hardal), Cirsium arvense (L.) Scop. (köygöçüren), Geranium tuberosum L. (yumrulu jeranyum) ve Convolvulus arvensis L. (tarla sarmaşığı) en yoğun rastlanan yabancı ot türleri olarak tesbit edilmiştir. Çalışmaın yapıldığı buğday tarlalarında esas üyelerin Fsllopia convolvulus ve Secale cereale’nin olduğu saptanmıştır (Kordali ve Zengin, 2007).

Kahramanmaraş ili buğday ekim ekim alanlarında sorun olan yabancı otları saptamak amacıyla çalışma 2000 yılında yürütülmüştür. İli toplam 5 bölgeye ayırıp 102 buğday ekim alanında sürveyler gerçekleştirilmiştir. Sürveyler sonucunda; 1 tohumsuz, 3 tek çenekli, 23 çift çenekli olmak üzere 27 familyaya ait 67 yabancı ot türü saptanmıştır. En önemlileri; Avena spp., Sinapis arvensis L., Convolvulus arvensis L., Lolium temulentum L., Vicia spp., Galium aparine L., Agrostemma githago L., Papaver rhoeas L., Chrysanthemum segetum L. olarak belirlenmiştir (Tursun, 2002).

Diyarbakır ili buğday ekim alanlarında sorun oluşturan yabancı ot türlerinin, yaygınlık ve yoğunluklarının belirlendiği çalışmada arazi sürveyleri 2008 ve 2009’da gerçekleştirilmiştir. Sürveyler sonucunda buğday ekim alanlarında 174 yabancı ot türü tespit edilmiş olup, il genelinde sürvey yapılan tarlaların % 50’sinden fazlasında rastlanan 6 yabancı ot türü ile karşılaşılmıştır. Bunlar türler; Avena sterilis L. (yabani yulaf), Sinapis arvensis L. (yabani hardal), Galium tricornutum Dandy. (boynuzlu yoğurt otu), Cephalaria syriaca (L.) Schrad. (pelemir), Lallemantia iberica (Bieb.) Fisch.&Mey. (iberya lalemantı), Convolvulus arvensis L. (tarla sarmaşığı) gibi yabancı ot türleridir (Özarslan, 2011).

(23)

10

Tokat ve çevresinde buğday ekim alanlarında sorun olan yabancı otları tesbit etmek amacıyla 1991 yılında yapılan 1 yıllık bu çalışmada sürveyler sonucunda, 23 familyaya ait 73 yabancı ot türü tesbit edilmiştir. Bölgede yoğun olarak bulunan yabancı otların bazıları; Sinapis arvensis L. (yabani hardal), Avena fatua L. (yabani yulaf), Polygonum convolvulus L. (sarmaşık çoban değneği), Ranunculus arvensis L. (tarla düğün çiçeği), Galium tricornutum Dandy (boynuzlu yoğurt otu), Bifora radians Bieb. (kokar ot), Veronica hederifolia L. (adi yavşan otu), Polygonum aviculare L. (çoban değneği) bulunmuştur (Güncan ve Sırma, 1997).

Diyarbakır İli ikinci ürün mısır ekim alanlarında sorun olan yabancı ot türlerinin yaygınlıklarının ve yoğunluklarının tesbit edildiği bu çalışmada Diyarbakır’da ikinci ürün mısır alanlarında sürvey çalışmaları yapılmıştır. Yapılan sürvey çalışmaları sonucunda 2’si tek çenekli ve 12’si çift çenekli olmak üzere 14 familyaya ait toplam 20 yabancı ot türü saptanmıştır. Diyarbakır İli ikinci ürün mısır tarlalarında, yoğunluk açısından kendi gelen buğday, Portulaca oleracea L. ve Xanthium strumarium L.’nin, rastlanma sıklığı açısından ise Xanthium strumarium L. ve Sorghum halepense (L.) Pers.’nin ilk sıralarda yer aldığı görülmektedir (Büyükkarakuş, 2010).

2009 yılında Samsun’un Çarşamba ve Bafra ovalarında görülen yabancı ot türlerini tespit etmek, bu yabancı otlara karsı kullanılan herbisitlerin etkinligini belirlemek ve uygulamalarının verim ve verim unsurlarına etkisini araştırmak amacıyla yapılmıstır. Sürveyler sonucunda yaygın görülen yabancı otlar; Ondokuzmayıs lokasyonunda Setaria glauca (Kirpidarı), Chenopodium album (Sirken), Abutilon theophrastii (imam pamugu), Echinochloa crus-galli (Darıcan), Digitaria sangulinalis (Çatalotu), Çarsamba lokasyonunda Chenopodium album (Sirken), Echinochloa crus-galli (Darıcan), Artemisia vulgaris (Pelin), Sorghum halepense (Kanyas), Cirsium arvense (Köygöçüren) olduğu saptanmıştır (Gökgöz, 2010).

(24)

11

Kazova’da (Tokat)’da 1995 yılında mısır ekim alanlarında yapılan sürveylerde; 1 tohumsuz, 2 monocotyledonae olmak üzere 25 familyaya ait 60 yabancı ot türü saptanmıştır. Kazova genelinde en önemli yabancı ot türleri sırasıyla; Echinochloa cruss-galli (L.) Beav., Seteria spp., Amaranthus spp., Convolvulus arvensis L., Cirsium arvense (L.) Scop., Digitaria sunguinalis (L.) Scop., Solanum nigrum L., Sinapis arvensis L., Polygonum convolvulus L. olarak belirlenmiştir (Kaçan, 1996).

Güngör (2005), 2003 – 2004 yılları arasında, Adana ili I. ürün ve II. Ürün mısır ekim alanlarında ortaya çıkan yabancı ot türlerini tespit etmek, herbisitlerin yabancı otlar üzerindeki etkinliğini belirlemek ve bu herbisitlerin kullanımı ile ortaya çıkacak sorunları tesbit etmek amaçlamıştır. Yapılan çalışma sonucunda mısır da sorun olan yabancı otlar; Amaranthus spp. (Horozibiği), Cyperus rotundus L. (Topalak), Echinochloa spp. (Darıcan), Portulaca oleracea L. (Semizotu), Setaria spp. (Kirpi darı) Sorghum halepense (L.) Pers. (Kanyaş) ve Xanthium strumarium L. (Domuz pıtrağı) olduğunu saptamıştır.

Şeker pancarı ekim alanlarındaki (Sakarya ili) yabancı ot türlerini, yoğunluklarını ve rastlanma sıklıklarını belirlemek için yapılan bu çalışma, 2012 yılı Temmuz ayında yürütülmüştür. Bu amaçla 7 ilçede araştırma yapılarak, toplam 30 tarlada 130 dekarlık bir alanda sürvey yapılmıştır. Yapılan araştırmalar sonucu 17 familyaya ait 25 adet yabancı ot türü belirlenmiştir. Bu yabancı otlardan Setaria spp., Echinochloa crus-galli, Sorghum halepense, Portulaca oleracea, Chenopodium album, Amaranthus retroflexus, Cynodon dactylon, Solanum nigrum, Polypogon sp., Heliotropium ellipticum türleri Sakarya ilinde en yoğun 10 tür olarak belirlenmiştir (Çal, 2013).

Konya ilinin Çumra, Ereğli, Seydişehir ilçelerinde farklı sulama yöntemleri uygulanan şekerpancarı ekili alanlarda yabancı otlarla mücadele yöntemlerinin etkinliğini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Çumra ilçesinde 11, Ereğli ilçesinde 6 ve Seydişehir ilçesinde 14 olmak üzere toplam 31 alanda yabancı ot sayımları yapılmıştır. Yapılan yabancı ot sayımlarının sonucunda en yoğun görülen yabancı ot türleri; Sinapis arvensis (yabani hardal), Convolvulus arvensis (tarla sarmasığı), Chenopodium album

(25)

12

(sirken), Arctium lappa (pıtrak), Cirsium arvense (köygöçüren), Acroptylon repens (kekre) ve Agropyron repens (ayrık) olarak belirlenmiştir (Malaslı, 2010).

Şeker pancarı üretimi için önemli alanlardan biri olan Van Gölü Havzası, Van’ın merkez, Gevaş ve Erciş ilçeleri ile Bitlis’in Ahlat ilçelerinde sorun olan yabancı ot türlerini belirlemek amacıyla 2006 yılında yürütülmüştür. 100 noktada yapılan sürvey çalışmaları sonucunda 18 farklı familyaya ait 34 yabancı ot türü saptanmıştır. Yaygınlıklarına göre Van Gölü Havzası’nda bulunan önemli türler; Amaranthus retroflexus L., Chenopodium albüm L., Polygonum aviculare L., Echinochloa crus-galli (L.) P.B., Cirsium arvense (L.) Scop., Convolvulus arvensis L., Anchusa azurea Miller., Cynodon dactylon (L.) Pers., Bromus tectorum L., Sonchus spp., ve Cardaria draba (L.) Devs. Olarak belirlenmiştir (Özkan ve Kaya, 2008).

Eskişehir ve çevresinde tarımsal üretimde verimi önemli derecede etkileyen yabancı otların tesbiti için bazı tarım alanlarına ait flora ortaya konulmuştur. Çalışma alanında 32 familyaya ait 75 cins ve 91 tür ve tür altı takson belirlenmiştir. Çalışma alanında en fazla taksona Asteraceae (Compositae) familyası sahiptir. Bitkilerin fitocoğrafik olarak dağılımlarına bakıldığında en fazla Iran-Turan (% 4.3 ) elementleri bulunmaktadır. Belirlenen taksonların % 39’u buğday tarlalarında, % 25’i pancar tarlarında, % 14‘ü yonca tarlalarında ve % 12’si diğer tarım alanlarında yayılış gösterdikleri saptanmıştır (Türe ve Köse, 2000).

Ege Bölgesi’nin 9 ilinde meyve fidanlıklarını Mayıs ve Temmuz- Ağustos aylarında, iki ayrı zamanda gezerek yabancı otların tür ve yoğunluklarını belirlemişlerdir. Sürveyler sonucunda belirlenen yabancı ot tür sayısı; Aydın’da 35 ve 19 tür, Balıkesir’de 20 ve 14 tür, Çanakkale’de 19 ve 13 tür, Denizli’de 29 ve 13 tür, İzmir’de 19 ve 11 tür, Kütahya’da 16 ve 9 tür, Manisa’da 16 ve 9 tür, Muğla’da 40 ve 15 tür, Uşak’ta 13 ve 7 tür belirlenmiştir. En yoğun yabancı ot türleri Aydın’da Cyperus rotundus L., Portulaca oleracea L., Sorghum halepense (L.) Pers., Erigeron conadensis L.; Balıkesir’de P. oleracea, Amrarnthus retroflexus L., Echinochloc crus-galli (L.) P.B., Setaria verticillata (L.) P.B., C. rotundus, Cehenopodium album L.; Çanakkale’de A. retroflexus, C. rotundus L., Echinochloc crus-galli, Polygonum aviculare L., P.

(26)

13

oleracea L.; Denizli’de Amrarnthus lividus L., Convoluvulus arvensis L., Cynodon dactylon (L.) Pers., P. oleracea; İzmir’de P. oleracea, C. rotundus, S. verticillata; Kütahya’da Chondrille juncea L., S. halepense ; Manisa’da P. oleracea, C. rotundus, S. verticillata ; Muğla’da Cyperus longus L., C. rotundus, Portulaca oleracea L., Sorghum halepense (L.) Pers.; Uşak’ta Stellaria media (L.) Vill., Circium arvense (L.) scop. olduğu tesbit edilmiştir (Uzun, 1995).

2.3. Yabancı Ot Dağılımlarının Ekolojik Faktörlerle İlişkilendirilmesiyle İlgili Yapılan Çalışmalar

Çukurova bölgesinde Adana, Hatay, İçel ve Osmaniye illerinde yürütülen çalışmada, farklı toprak bünyesine sahip tarlalarda 1995 ve 1998 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. Çalışma alanı olarak 35 tarla seçilmiş ve 5 cm çaplı toprak burgusuyla 5, 10 ve 30 cm derinlikten 4’er kez toprak örneği alınmıştır. Deneme parsellerinde birim alandaki bitki sayıları ve tohum miktarları belirlenmiş ve aralarındaki ilişki araştırılmıştır. Buna göre en yüksek bitki çıkış oranları; hafif toprak bünyeli alanlarda 0-5 ve 0-10 cm için Xanthium strumarium L. % 11,36 olarak ve 0-30 cm için Avena sterilis L. % 2,48 olarak, orta toprak bünyesine sahip tarlalarda her üç derinlik için de X. strumarium sırasıyla % 3,24, % 2,33, ve 3,43 olarak, ağır toprak bünyesine sahip tarlalarda 0-5 cm için Vicia sativa L. % 3,83, 0-10 ve 0-30 cm için X. strumarium sırasıyla % 2,32 ve % 3,48 olarak belirlenmiştir (Üremiş ve Uygur, 2002).

Mısırda 2013 yılında yeni ıslah edilmiş arazilerde yürütülen bir çalışmada. 19 farklı yerde 33 familyaya ait 150 yabancı ot türü tespit edilmiştir. Tesbit edilen yabancı ot türlerinin % 39,3’ünü kozmopolit türler oluşturmuştur. Bu türler birinci derecede Akdeniz ikliminin hakim olduğu bölgelerde az yoğunlukta olurken ikinci ve üçüncü derece Akdeniz iklimini hakim olduğu alanlarda ise % 28 yoğunlukta olmuştur. Arabistan’ın sahra bölgesi ve çevresindeki bölgelerde ise % 32 civarında bulunmuştur. Çalışılan alanlarda en fazla yoğunluk oluşturan türler Cynadon dactylon (L.) Pers. ve Sanchus olerasea L. olmuştur. Tür çeşitliği kültür bitkisine göre değişkenlik göstermiştir. Tüm kültür bitkilerinde rastlanan türler içerisinde birinci sırada kışlık yabancı ot türleri bulunurken, bunu yanında kültür bitkisine göre değişik varyasyonlarda bulunan çok yıllık çöl bitkileri ve diğer türlerle de karşılaşılmıştır. Yabancı otların çevre

(27)

14

ile olan ilişkisi dört faktöre bağlı olarak % 64,1 olmuştur. Toprak’ta ki pH bikarbonat, amonyak, silt ve sülfat içerik varyasyonu yabancı otları birbirinden ayırarak 4 farklı grupta incelenmesine neden olmuştur. Toprağın yabancı otlarla ilişkisinin en fazla benzerlik gösterdiği gruplar D(Zeytin ve Üzüm ) ve A(Buğday ve Üçgül) olmuştur (El-Ghani ve ark., 2013).

Doğan (2011), yaptığı çalışmayla yarı kurak iklim kuşağında yer alan mera alanlarında sorun olan yabancı ot türlerinin ve yoğunluklarının saptanması ile yabancı otların dağılımı üzerine etki eden toprak özellerinin belirlenmesini hedeflenmiştir. Bu amaçla Malatya, Niğde, Kayseri ve Yozgat illerini temsil edecek şekilde 65 merada vejetasyon etüdleri yapılmış ve meraların toprak özellikleri belirlenmiştir. Sürvey yapılan meralarda, 41 familyaya ait 137 cins ve 205 bitki türü saptanmıştır. Mera vejetasyonlarında en fazla Poaceae (39 tür), Asteraceae (37 tür), Fabaceae (22 tür), Chenopodiaceae (14 tür) ve Lamiaceae ( 8 tür) familyalarına dahil türlere rastlanmıştır. Yapılan analizlerde EC, pH, organik madde (P<0,01) ve % kireç içerikleri (P<0,05) açısından mera topluluklarının bitki dağılımına önemli oranda etkilendiği; kil, kum, silt, yarayışlı P ve K içeriklerinin ise bitki dağılımını etkilemediği saptanmıştır. Tuzlu topraklara sahip meralarda sadece halofitik bitkiler saptanırken, kısmen tuzlu meralarda bunlara ek olarak Artemisia spp., Achillea spp., Alyssum spp., Cynodon dactylon, Descurnia sophia, Hordeum murinum, Phragmites spp., Poa bulbosa, Peganum harmala ve Tamarix spp. gibi türler tesbit edilmiştir. EC ve Ph oranı düşük, organik madde içeriği ve % kireç oranı yüksek olan taban meralarda Carduus acarna, Centaurea solstitialis, Centarurea spp., Noaea mucronata, Ononis spinosa, Onopordum spp., İris spp. ve Juncus spp. gibi yabancı otlar yoğunluk göstermiştir.

Orel (1996), Çukurova Bölgesi buğday ve mısır ekim alanlarında yaptığı çalışmada, üründe nicelik ve niteliksel azalmalara sebep olan yabancı otları saptamıştır. Bu yabancı otlar içerisinden herhangi bir ekolojik faktörün (yükseklik, rölyef, tabansuyu, toprak pH 'sı, kireçliliği, tuzluluğu, organik maddesi, katyon değişim kapasitesi yada tekstürü gibi) göstergecisi olabilecek türler belirlenmiştir. Buğday ekim alanlarında 28 bitki familyasına ait 127 adet yabancı ot türü bulunmuştur. Yoğun olarak karşılaşılan yabancı ot türlerinin hangi ekolojik faktörün göstergesi olabilecekleri araştırıldığında ise; A. myosuroides Çukurova Bölgesi'ndeki alçak (0-200 m), rölyefi

(28)

15

düz, tabansuyu 31-60 cm, orta-fazla ve çok fazla kireçli, orta ve ağır bünyeli, tuzsuz buğday tarlalarının, L. perenne, orta ve ağır bünyeli, tuzsuz, az ve orta organik maddeli buğday tarlalarının, L. temulentum, taban suyu 0-60 cm, orta ve ağır bünyeli, tuzsuz buğday tarlalarının, A. arvensis, C. bursa-pastoris, C. arvensis, M. chamomilla, P.

rhoeas, S. arvensis, S. media, V. pyramidata ve V. narbonensis orta ve ağır bünyeli,

tuzsuz buğday tarlalarının, P. brachystachys orta ve ağır bünyeli buğday tarlalarının ve son olarak da V. sativa tuzsuz buğday tarlalarının göstergeci yabancı otları olarak tespit edilmiştir. Çukurova Bölgesi mısır ekim alanlarında ise; 21 adet bitki familyasına ait 67 adet yabancı ot türü belirlenmiştir. Yoğun olduğu tesbit edilen yabancı otların hangi ekolojik faktörün göstergecisi olabilecekleri incelendiğinde; A. viridis, alçak (0- 50 m),.tuzsuz, fazla ve çok fazla kireçli, P. paspalodes, alçak (0-50 m), tuzsuz, fazla ve çok fazla kireçli, S. nigrum, tabansuyu 0-60 cm, A. albus, tuzsuz, P. alkekengi, orta, fazla ve çok fazla kireçli mısır tarlalarının göstergeci yabancı ot türleri olarak saptanmıştır.

Topçu (2011), Tokat ili bağlarında sorun oluşturan yabancı ot türlerinin yaygınlık ve yoğunluklarını saptanması, yabancı otların dağılımı üzerine etki eden önemli ekolojik parametreleri belirlemiştir. Tokat bölgesi bağlarında 25 familyaya ait 59 cins ve 67 yabancı ot türü saptanmıştır. İlkbaharda yapılan sürveylerde 40 yabancı ot türü, sonbaharda ise yine 40 yabancı ot türü saptanmıştır. Tokat genellinde ilkbahar sürveylerinde Senecio vernalis Wald. And Kit., Thlapsi arvense L., Stellaria media L. Vill. ve Lamium amplexiculus L. en sık rastlanan ve yoğunluk oluşturan türler olarak görülmüş, Convoluvulus arvensis L. ve Tribulus terrestris L. sonbahar sürveylerinde oranlarının en yüksek olduğu belirlenmiştir. Örnekleme yapılan bağ topraklarda O.M (Organik madde), Na, K içerikleri açısından büyük bir varyasyona sahip olmalarına rağmen, bitkilerin dağılımına etki edecek düzeyde faklılık göstermemişlerdir. Ancak P ve CACO3 içeriklerinin yabancı ot florasnı etkileyecek düzeyde farklılık gösterdiği saptanmıştır.

Gündüz (2005), yaptığı çalışma ile Kuzey Kıbrıs Turunçgil Bahçelerinde yabancı otları saptamış ve bunların içerisinde ekolojik bir faktörün (rölyef, toprak pH’sı, toprak kireçliği, katyon değişim kapasitesi veya toprak tekstürü) göstergesi olabilecek türleri tesbit etmeyi amaçlamıştır. Turunçgil bahçelerinde 28 bitki familyasına ait 71 adet yabancı ot türü bulunmuştur. Rastlama sıklığı %10’un üzerinde bulunan 21 adet yabancı ot türünün, göstergeci türler olup olmadığı araştırılmasıyla; Sonchus oleraceus

(29)

16

L. ve Silybum marianum (L.) Gaertner orta, fazla ve çok fazla kireçli turunçgil bahçelerinin göstergecisi olarak saptanmışlardır.

Tokat’ta buğday tarlalarında sorun olan yabancı otların dağılımlarının toprak özellikleri ile ilişkisini incelemek üzere Önen ve Özer’in (2001) gerçekleştirdiği çalışmada, buğday tarlasında toplam yabancı ot yoğunluğunun 0 ile 588 bitki/m2 olarak belirlenmiştir. Sonuçları AreView GIS version 3.1 paket programında işlenerek haritalanmış ve tarladaki yabancı ot yoğunlukları arasında büyük farklılıklar olduğu saptanmıştır. Bu da toprak analizlerinde kimyasal ve/veya fiziksel özelliklerinin her 100 m’de değişmekte olduğunu göstermiştir.

Akdeniz (2011), Muğla ilinde turunçgil bahçelerinde sorun olan yabancı otları saptamak, yabancı otların dağılımı üzerine etki eden önemli ekolojik parametreleri belirlemek amacıyla, iki farklı dönemde sürvey yapılmış olup neticede 30 familyaya ait 65 cins ve 69 yabancı ot türü saptanmıştır. Sonbaharda yapılan sürveylerde; Portulaca oleraceae, Amaranthus retroflexus, Cyperus rotundus ve Echinochloa crus-galli en sık rastlanan ve yoğunluk oluşturan türler olarak ortaya çıkmış, ilkbaharda ise Poa annua ve Raphanus raphanistrum’un yaygınlık ve yoğunlukları yüksek olduğu belirlenmiştir. Örnekleme yapılan bahçe toprakları EC, agregat stabilitesi, Na, Ca, P ile K içerikleri açısından büyük bir varyasyona sahip olmasına rağmen bitkilerin dağılımına etki edecek düzeyde birbirinden farklılık göstermedikleri görülmüştür. Ancak, bu çalışmada toprak tekstürünün yabancı ot florasını etkileyecek düzeyde farklılık gösterdiği belirtilmektedir.

Özcan (2012), Gaziantep ili ve çevresinde antepfıstığı bahçelerinde sorun olan yabancı ot türlerinin saptanması ve yabancı ot dağılımı üzerine etki eden ekolojik parametrelerin belirlenmesi için yapılan çalışmada, 70 antepfıstığı bahçesinde sürveyler gerçekleştirilmiştir. Gaziantep’te 21 familyaya ait 48 yabancı ot türü saptanmıştır. Antepfıstığı bahçelerinde yapılan sürveylerde en fazla Poaceae (10 tür), Asteraceae (6 tür) ve Fabaceae (6 tür) familyalarına dahil türlere rastlanmıştır. Sorghum halepense (L.), Cynodon dactylon (L.) Pers., Avena fatua L., Heliotropium europaeum L., Lactuca serriola L., Chenopodium album L., Chorozophora tinctoria ve Tribulus terrestris en sık karşılaşılan ve yoğunluk oluşturan türler olarak belirlenmiştir. Örnekleme yapılan bahçe topraklarında yapılan analizlerde silt, Na, Ca (P˂0,01) ve organik madde

(30)

17

içerikleri (P˂0,05) istatistiksel olarak önemli düzeyde farklılık göstermiştir. Buna rağmen, yabancı ot türlerinin dağılımını kesin hatlarla sınırlandıran toprak özellikleri saptanamamıştır. Dolayısıyla toprak özelliklerinin yabancı otların dağılımına olan etkileri sınırlı düzeyde kalmıştır.

(31)

18 3. MATERYAL ve YÖNTEM

3.1. Materyal

Çalışma Amasya ili Suluova ve Merzifon ovasında gerçekleştirilmiştir. Oldukça verimli ve yoğun tarımsal üretim yapılan bu ovalarda görülen yabancı ot türleri ve toprak örnekleri araştırmanın materyallerini oluşturmuştur. Ayrıca, araştırma alanında yapılan sürveylerde; yabancı ot sayımında kullanılmak üzere çerçeve, yükseklik ve koordinatları belirlemek için GPS, yabancı ot örneklerinin alınması için herbaryum çantaları ve çapa, toprak örneklerinin alınması için kürek vb. araç ve gereçler kullanılmıştır.

Çalışma alanlarından saptanan yabancı ot örneklerinin herbaryuma alınmasında Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Herboloji laboratuarının imkânları kullanılmış ve yabancı otların teşhisi için ilgili bölümde bulunan kitaplardan yararlanılmıştır (Uluğ ve ark., 1993; Davis, 1989). Ayrıca yabancı otların için yazımda bayer kodlar kullanılmıştır. Toprak örneklerinin analizi ise Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü laboratuarında yapılmıştır. İstatistiksel analizlerinde ise SPSS ve CANOCO paket programlarından yararlanılmıştır.

Sürveylerde gözden kaçan yabancı ot türlerinin ve yoğunluklarının belirlenmesi amacıyla alınan toprak örnekleri Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü deneme alanında örtü altında saksılara aktarılıp yabancı ot çıkışı takip edilmiştir. Çalışmanın yürütülmesi için gerekli olan kimyasallar, herbaryum ve toprak örneği almak için gerekli olan alet ve ekipman ile seyahat giderleri BAP destekli 2012/123 numaralı projeden alınmıştır.

3.1.1.Araştırma Alanının Tanıtımı

Yapılan arkeolojik araştırma ve bulgulara göre Amasya'da ilk yerleşme 8500 yıl önce başlamış ve çeşitli kültür ve medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır (Anonim,

(32)

19

2014a). Karadeniz Bölgesi'nin Orta Karadeniz Bölümü ve Ülke toplam alanının % 0,7'sini kaplayan Amasya, 35°00', 36°30' doğu boylamları, 40 °15', 41°03' kuzey enlemleri arasında kalan 5690 km2'lik bir alana sahiptir. Doğuda Tokat, güneyde Tokat ve Yozgat, batıda Çorum, Kuzeyde Samsun illeriyle çevrilidir. İl'de merkez ile birlikte 6 ilçe, 22 belde ve 348 köy bulunmaktadır (Anonim, 2014b).

Agro-ekolojik bölgelendirme, arazinin çevresel özellikleri, potansiyel verim ve arazi uygunluğu benzer özelliklere sahip alt alanlara bölünmesini ifade eder ve bir agro-ekolojik bölge iklim, arazi formu, toprak yapısı ve arazi örtüsüne göre belirlenir (Akdeniz, 2011). Bu kapsamda Amasya İli 2 agro-ekolojik bölgeye ayrılmış ve haritalandırılmıştır. Çizelge 3.1 de Amasya ilini oluşturan alt bölgelerin özellikleri belirtilmektedir. İlk çalışma alanını oluşturan Suluova’nın yer aldığı 1. alt bölge 234-263 gün bitki gelişme süresine sahipken, ikinci çalışma alanı olan Merzifon ovasının bulunduğu 2. alt bölge daha sert kış şartlarından dolayı 197-230 gün bitki gelişme süresine sahiptir. Çizelge 3.1’de Amasya İlinin Agro-ekolojik Alt Bölgeleri görülmektedir.

Amasya’nın kuzeyde “Karadeniz iklimi“ ile güneyde “İç Anadolu iklimi“ arasında iç geçit iklimi karakterine sahiptir. Merkez-Taşova-Suluova Alt bölgesi daha çok Karadeniz iklimine benzerlik göstermektedir. Merzifon-Gümüşhacıköy-Göynücek-Hamamözü alt bölgesi ise iklim özellikleri açısından İç Anadolu ikliminin özelliklerini daha fazla yansıtmaktadır (Anonim, 2012).

(33)

20

Çizelge 3.1. Amasya ilini oluşturan alt bölgelerin özellikleri (Anonim,2012).

Alt Bölgeler Alan (ha) Şubat Sıcaklık Ort. (oC) Temmuz Sıcaklık Ort. (oC) Yıllık Yağış (mm) Rakım (m) Meyve Alanları ve Tarım Alanı İçinde Payı Sebze Alanları ve Tarım Alanı İçinde Payı I. Alt Bölge %57,76 4,0/5,2 <25 >400 <500 % 2,9 % 3,7 Merkez Suluova

Taşova 328700 4.468 ha. 5.691 ha.

II. Alt Bölge %42,23 % 0,7 % 1,1

Göynücek Gümüşhacıköy Hamamözü Merzifon

240300 2,0/ 2,9 <25 <400 >500 720 ha. 1.073 ha. Toplam 7 ilçe 569000 5.188 6.764 ha. Toplam Alana

Oranı %100 % 2,1 % 2,7

Şekil 3.1. Amasya İli Arazi Dağılımı (Anonim,2012).

44,4%

15,4% 33,5%

6,7%

(34)

21

Amasya ilinin toplam yüzölçümü 569.000 hektar olup, bunun 252.750 hektarı tarım arazileri (%44,4), 190.409 hektarı orman alanı (% 33,5), 87.607 hektarı çayır-mera (% 15,4) ve 38.234 hektarı (% 6,7) ise diğer arazilerden (yerleşim yeri, taşlık, su yüzeyi, bataklık vb.) oluşturmaktadır (Anonim, 2012). İlde genel olarak yazları sıcak ve kurak, kışları ise soğuk ve yağışlı geçmektedir. Amasya iline ait iklimsel veriler çizelge 3.2’de verilmiştir.

Türkiye ile karşılaştırıldığında, Amasya’da çayır mera alanlarının oranı düşük (%15,4), orman alanlarının oranı ise yüksektir (% 33,5). Mera alanları ise Türkiye ortalamasına yakındır. Amasya ili genel olarak dağlık bir yapıdadır. Bunun yanında Geldingen ovası, Suluova, Merzifon Ovası ve Gümüş Ovası ilin tarım için en önemli yerlerdir. Bu dört ova İlin yüzölçümünün yaklaşık % 24’ünü kapsamaktadır. Amasya-Taşova arasında uzanan Yeşilırmak Vadisi’nin etrafında da çok verimli ve mikroklima özelliğinde tarımsal alanlar mevcuttur.

Suluova Ovası: İlk çalışma alanını oluşturan Suluova ilçe merkezinin güney ve güney doğusunu kaplayan önemli bir ovadır. Suluova Yeşilırmak nehrinin kollarından Tersakan’ın ortasından geçtiği yaklaşık 40.000 hektarlık alan ile il topraklarının % 7,3’ünü kapsamaktadır.

Merzifon Ovası: İkinci çalışma alanı olan Merzifon ovası ilçenin batısından-doğusuna kadar olan kısmını kapsamaktadır. 31.100 hektarlık alanı ile ilin en büyük 3. ovasıdır. İl Yüzölçümü’nün % 5,6’lık kısmını kapsamaktadır.

(35)

22

Çizelge 3.2. Amasya İli İklim Verileri (Anonim, 2012). AYLAR 2002 Yılı Ortalama Sıcaklık (0C) Ortalama Sıcaklık (0C) Yıllık Ort 2002 Yılı Ortalama Nisbi Nem (%) Ortalama Nisbi Nem (%) Yıllık Ort 2002 Yılı Toplam Yağış (mm) Ortalama Top.Yağış (mm) Yıllık Ort Ocak -2,9 2,6 70 68 70,2 46,6 Şubat 6,1 4,4 57 64 25,2 36,6 Mart 10,5 8,3 54 59 29,4 43,1 Nisan 12,5 13,6 57 58 62,0 58,2 Mayıs 18,4 17,7 45 58 11,6 51,3 Haziran 21,3 21,4 50 54 42,5 35,6 Temmuz 26,3 23,9 49 53 23,6 14,8 Ağustos 23,4 23,6 53 55 68,5 8,0 Eylül 21,1 19,8 56 57 61,5 17,5 Ekim 15,9 14,4 56 63 22,1 34,3 Kasım 9,1 8,6 63 68 38,3 43,3 Aralık 1,0 4,8 70 70 13,0 55,7 Yıllık Ort/Toplam 13,6 13,6 57 60 467,9 445,0 3.2. Yöntem 3.2.1. Sürveyler

Arazi çalışmaları Amasya ili Suluova ve Merzifon ovalarında gerçekleştirilmiştir. Her ova 500 m’lik kare gridlere bölünmüş ve toplamda Suluova 137, Merzifon ovasında 76 noktada yabancı ot sürveyi yapılmış ve bu noktalardan 0-30 cm derinlikten toprak örnekleri de alınmıştır (Şekil 3.2). Bunun yanında bu noktalarda geçen yıl hangi ürün yetiştirildiği kaydedilerek bu sayede rotasyonda göz önünde bulundurulmuştur.

(36)

23

Şekil 3.2. Suluova ve Merzifon ovalarında toprak örneklemelerinin ve vejetasyon etüdlerinin yapıldığı noktaların dağılımı (Günal, 2014).

3.2.2. Yabancı Otların Yaygınlık ve Yoğunluklarının Belirlenmesi

Yabancı ot yoğunluk ve yaygınlıklarının belirlenmesi amacıyla yapılan sürvey çalışmaları iki dönem halinde (Mayıs 2013 ve Ağustos 2013) gerçekleştirilmiştir. Suluova ve Merzifon ovalarında örnekleme yapılan noktalara ait koordinatlar ve sürvey zamanında her bir noktadaki kültür bitkisi Çizelge 3.3 ve Çizelge 3.4 de verilmiştir. .Sürveyde örnekleme yapılan noktalarda tarla büyüklüğünü temsil edilecek şekilde, değişik istikametlerde örneklemeler yapılmıştır. Önen (1995)’ in çalışmalarında yararlanılarak; girilen noktalarda (bahçe veya tarla) kenar tesirini kaldırmak için 10 m içerden başlamak üzere 5 da için 5, 5-10 da için 7, 10’dan da büyük tarlalar için 10 noktada, köşegenler doğrultusunda sayımlar yapılmıştır. Arazi büyüklüğüne göre yapılan sayımlarda 0,5 m2’lik çerçeveler kullanılmıştır. Sürveyde çerçeve içine giren yabancı otlar türlere göre sayılarak tespit edilmiştir. Ayrıca yabancı otların genel kaplama oranı ve dominant türlerin özel kaplama oranları (%) kaydedilmiştir.

Yabancı ot türleri, bunların sayıları ile her bir tarladaki % kaplama oranları belirlendikten sonra popülasyonun değerlendirilmesinde kullanılan her bir türün

Referanslar

Benzer Belgeler

A¤›rl›kl› olarak erken dönemde travma yaflant›s›n›n tekrar yaflanmas› görü- lürken, taburculuk sonras›nda kaç›nma ve emosyonel küntleflme daha s›k ortaya

Van’ın Erciş ve Bitlis’in Ahlat İlçesi’nde 2006 ve 2007 yılları patates ekiliş alanlarında toprakta bulunan yabancı ot tohumlarının türleri, yoğunlukları,

Yerde midir gökde midir ol hümâyı görmedim Gün gibi bilmem (neden) ġam ḫânesin yüz (biň) ider Sîmleri şems ü ḳamerden ḥüsni ayı görmedim Cezbî’nin hece ölçüsü

Toplam Kalite Liderliği ölçeğinin maddeleri tek tek t testine tabi tutulduğunda aĢağıdaki Tablo 12.‟de aktarıldığı gibi 1 maddede eğitim düzeyine

ÇUHA ÇİÇEĞİ NİN SICAKLIK ETKİSİYLE RENK DEĞİŞTİRMESİ ORTANCA BİTKİSİNİN PH ETKİSİ İLE FARKLI RENKTE ÇİÇEK AÇMASI.. SPOR YAPAN İNSANLARIN KASLARI IŞIK

Literatürdeki atipik antipsikotiklere bağlı ortaya çıkan nötropeni oranlarına bakıldığında; olanzapin tedavisine bağlı nötropeni gelişme oranı %4.6 olarak

Ayrıca Onar, üniversite profesörlerinin yönetsel hiç bir hiyerarşiye tabi tu- tulmamalarını, kendilerine yöneticiler tarafından emir ve direktifler verilmeme­ sini,

Eğer ilgilenilen değişkenlerden biri gerçek süreksiz (iki kategorili), diğeri ise sürekli bir değişken ise bu değişkenler arasındaki ilişkiyi bulmak için uygun