• Sonuç bulunamadı

Bir devede şiddetli abdominal effüzyon

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bir devede şiddetli abdominal effüzyon"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ver

.

nıı.Otorı.(2006), 21,3·4: 103-108

BIR DEVE DE

ŞIDDETLI

ABDOMINAL EFFÜZYON

Yılmaz

xoçt

o

Fahrettin Alkan'

Alparslan

Ooşkuna

T

he

Severe Ab

dominal

Eff

usion

in a Ca

mel

Özet:Bu rapordaşiddetliabdominal ellu zyonl u 15yaşındadişibir devedeğerlendirildi.Sol fossa paralu mbaHslen eks -ploratorikteperetemtyapıldı. Orta derecedeyangıhserosanguinOzkarakterde bol abdominalsıvı boşaltıldı.Abdominal

boşluktan yaklaşık olarak 25()..3OQ lilre sıvıve 5.5·6 kg serbest nekrotik fibrin kiııeleri uzaklaştırıld ı, Abdominal eks

-plorasyondabelirginbir tezvonbelirlenemed i.Deve operasyondan 15 gunsonraöldü. Anah tar Keli meler: Deve,Abdominaleffüzyon,Peritonitis

Summary: In this ease report was presented a 15 yearsold maledromedary eamel withsevere abdominaleflusion.

TheeXploraıory laparoıom y was pertermedIhrough the ıettparalumbartessee.The eopious abdominal fluid at

se-rosanguineous appearance wilh moderaleinflammation was drained from abdomina!eavity.The approximately 250· 300uterelluid and 5.5-6kg necrcuc lreelibrinmasses were removed fromabdominal eavity.Anunderlyinggross ıe­

sion was not identifiedduring abdominalexploratorysurgery.Theeamel died15 daysatıe rsurgery.

Key Word.:cemeı.Abdomi naleuusıcn , Peritonüis

Gırış

Abdominal gerginlikler intraabdominal kitleter. yaQlar, abdeminal viseradaki hacim artışları ya da abdominal effüzyonlar ile ilgilidir. Abdominal eL· lüzyonlar farklı nedenlerden kaynaklan ırlar. Ab· dominal effüzyonların varlı{ıı abclomenin pal -pasyonunda dalgalanma g6steren yumuşak şişkinlik ile belirlenirkenkesin olarak abdominalpa -rasenlezis ya da diagnostik laparotomi ile be-lirlenebüir. Abdominal ellüzyonlar transudat. mo-difiye transudal ya da eksudat olarak sımflandırıhrlar. Abdominal transudatlar ço{ıunlukla nefropaliler, kareelğer yetmezliei ya da e n-teropattler sonucunda oluşan hipoalbumineml ne-deni ile serumesmetık bas ıncının düşmesi sonucu gelişir. Abdominal modifiye transudallar ise saQ kalp yetmezli{ıi. vena kava kaudalisin intratorasik obstrOksiyonu ya da neoplazmalarabaQholarak ba-sınç altında kalması. abdeminal neoplazmalar ve karaci{ıe r yetmezııei sonucunda gelişir (Turgut ve Ok1997 ).

Abdominal eksudatlar daha çokvasküler p er-meabüitenin artması ile oluşur. Nonseptik ya da septik karakterde olabilirler. Nonseptik abdominal

eksucatıar ünner sistem ya da billar sistem rup

-turlan. lenfatik sızıntı. vaskülitts. pankreatilis, he r-hangi bir organ nekrozu, torsiyonu.volvulusu veya hemorajlnedeniileoluşutken. septikabdominal e k-sudallar ise daha .çok gastrointestinal pe r-forasyonlar, abdeminal cerrahi kontaminasyonları . üriner ya da reproduktlt sistem enfeksiyonlanna ba{ıh olarak gelişir (St6ber, 1967. Turgut ve Ok 1997).

Bu makalede; kuruluşundan beri S. Ü. Ve· teriner Fakültesi Kliniklerine ilk dela getirilen, şid­ detli derecede abdeminal gerginli~l bulunan ve karın boşluCundan yaklaşıkolarak250-300 litreek -sudat ve 5.5-6 kg serbest, nekrotik fibrin kitlesi uzaklaştırılan bir devenin de{ıerlendirilmesl

amaç-Ianmıştır.

Vakanın Tanımı

Slgnalementveanamnez

Sunulan klinik va kayı Antalya Varsak m av-kiinden 27.05.2004 tarihinde S.O.Veteriner F a-kültesi Kliniklerine getirilen- 15 yaşında, yaklaşık olarak 550·600 kg canl ı a~ ırt ıkla. tek hörgüçıü dişi birdeveoluşturdu.

GcliıTaı-ihi:31.07.2006 @:yikoç (ih e kuk.edu.lr

ı.SCI~'ukÜni~efsilesiYeteriner Fakültesi.Cerrah i AnabilimDalı, KONYA

(2)

KOÇ.ALKAN.COŞKUN

Alınan anamnezde devenin 20-25 gün ön-ceden karnının şişmeye. başladığı, yeme ve l ç-mesinin, defekasyon ve ürinasyonun azaldığı öğ­ renildi. Devenin bu süre içerisinde bölgede üçayrı veteriner hekime muayeneettirildiği·ve medikal te-davi uygulanmasına rağmen karındaki şişkinliğin daha da gergin hale geldiği ve yapılan medikal te-davilere cevap alınamadığı, belki uygulanacak bir ameliyat ile tedavisinin mümkün olabileceği

dü-şüncesi ile S.Ü.Veteriner Fakültesi'Kltnlklerine ge-tirildiği , anamnezde hiç bir sivri ya da küt ab-dominaltravmanın bulunmadığı öğrenildi.

Deveni nklinik ve laboratu var muayenesl

Ilk olarak IçHastalıklarAnabilimDalı Kliniğinde muayenesi yapılan devenin vücut ısısının 39.5CO, kalp atım oranının 60 vurum/dakika olduğu

be-lirlendi. Devenin hemogram, kan gazları, idrar ve periton sıvısının rutin analizleri yapıldı.

He-mogramda WBC 22.5 103/mm3, RBC 3.00 106/

mm3 ve Ht %12.7, kan gazları analizinde pH:

Şekil1.Yereçökmüşdeveninbelirginabdominaldistens iyonu

7.30,P02 30 mmHg, PC02 43 mmHg ve SAT%

49, rutin idrar ve periton sıvıs ı analizlerinde ise b i-Iirubin 2+, protein3+,nitritpozitifolarakbelirlendi.

Deveye klinik olarak kronik septik peritonitistanıs ı

konuldu. Medikal tedavisi planlanan devenin şid­

detli derecedekiabdominal gerg in liğinin cerrahig

i-rişimle azaltılmas ı (dekompresyon) ve hastalığ ın

nedeninin belirlenmesi amacı ile CerrahiAnabilim

Dalı Kliniğinesevk edildi.

Anesteziveoperasyonahazırlık

Devenin sedasyonu ksilazinehidroklorür(0.25

mg/kg, IM.) ile gerçekleştirildi. Sol fossa pa-ralumbalisin traş ve dezenfeksiyonundan sonra

Ii-dokain (%2'lik, 30 ml) ile lokal kat infiltrasyon

anestezisi uygulandı (Fowler,1992, Alsobayil ve Mama,1999). Hazırl ık sırasında yere çöken de

-venin tekrar kalkmaması için her iki ön bacağına diz bağı uygulandı. Bu pozisyonda tespiti yapılan

devenin laparotomisi ve abdominal

ma-nüplasyonları daha kolayolarak gerçekleştirildi (Şekil 1).

Laparotomive operasyonbulguları

Bölgenin operasyon için hazırlı ğını takiben

açlıkçukurluğunun en gerginyerindendorsoventral

yöndeyaklaşık30 cmuzunluğ u nda deriensizyonu

yapıldı. Karın kasları peritonakadar dikkatli bir şe

-kilde bistürü ile ensize edildi. Operasyon alanın ı n

ventral kısmında peritonun,uçları kapalı bir makas

ile küt olarak delinmesini takiben karın boş­

luğ undan kokusuz, serosanguinöz karakterde sı­

vının; eksudatın, fışkırarak boşaldığı belirlendi

(Şekil 2). Karın boşluğundaki sıvın ın tedricen bo

-şalrnası sağlandı. Karın boşluğunda birikensıvını n miktarının belirlenmesi için boşalan sıvı plastik bir

kovada (15 litrelik)toplandı. Laparotomiyarasının alt ucu seviyesine kadar karın boşluğundan bo-şaltılan sıvının; sızıntılar hariç, 15 kova olduğu

(karın boşluğunda kalan hariç) belirlendi. Karı n

boşluğundan boşaltı lan sıvının kova yüzeyinde

beyaz renkte köpükoluşumuna nedenolduğu g ö-rüldü(Şekil 3).

Laparotomi yarası dorsal ve ventral yönde

makas ile genişletilerek intraabdominal e

ks-plorasyon dikkatli bir şekilde yapıld ı . Karı n boş­

luğunda boşaltı lan sıvının yaklaş ık olarak1/3'io

ra-nında sıvırun daha varlığ ı belirlendi. Ayrıca karı n

boşluğunun tabanında serbest, iri ve birbiri ile bağ­

lantı lı kitle halinde nekrotik fibrin yumakları be -lirlendi vekarın dışına çıkartılarak (Şekil4) bir ser-viyet üzerine alındı. Bu fibrin kitlesinin ağırlığının

(3)

mr DevedeŞiddetliAbdomlnal ...

Intraabdominal palpasyonda abdominal or

-ganlararasındaya dakarınduvarı He abdominal

cr-ganlar arasındaherhangi bir adezyon oluşumu be-tirlenmedi. Intraabdominalorganların; rumen, renkulum. omasum. abomasum ve baQırsakların,

küçüldükleri . sertleştikleri, karın boşluğunun dcr-salinde yer ald ıkları ve lumenlerinde içerik

bu-lunmadlQ ı belirlendi. Operasyon yarasından dı­

şarıya al ınan baQırsak seQmenti ve

mezenleriyumun üzerinde yaygın ve nodüler

ka-rakterde yapılar (yaQ oluşumu) belirlendi (Şekit 5).

KaraciQerinsertlaştiğl ve yüzeyinin pürüzlü olduau,

bütün pernon yüzeyinin de pürüzlü olduOu be·

lirlendl. Böbreklerin normaı olduşu ve idrar

ke-sesininboş olduau belirlendi.

Intraabdominal eksplorasyonda saQ karın

du-varı Ile Ilişkili geniş tabanlı bir kitlenin VarilO! be-lirlendi. Histopatolojik muayene için me-zantariyumdan 2-3 cm ebatlannda biyopsi ömeQi

alındı. Karın duvarı rutin yöntemle kapatıldı. Anam·

nez bilgileri, klinik. laboratu var ve operasyon bul-guları sonuçlarına göre deveye kronik septik pe

-ntonitisteşhisikonuldu ve deveninkesimi önerildl.

Kesim önerisini kabul etmeyen hayvan sahibi

kendince bazı tedaviter uygulayacaOınl ifade ede -rek aynı gün devesini Antalya'ya götürdü.Devenin 15 gün sonra öldüQü ö{ırenitdi. Patoloj iye ç

ön-derilen biyopsi ôm e ğt nln sonucunda

me-zenteriyumda yaQ dokusu artışı belirlendi.

Tartışmave Sonuç

Develer birkaç yüz yı ld ır evcilleştirilmiş ol -malarına raQmen. veteriner hekim hizmetleri sınırl ı olan, özelliklede Asya ve Afrika'da yaygın olarak yetiştirilen hayvanlardır. Türkiye'de yetiştirilmesi

yaygınolmasada GüneydoOu, Akdenizve Ege b

öt-gelerinde sınırlı olarak yetiştlrtlmektedir. Vaka ma-teryalinl oluşturan devenin, kuruluşundan beri S.U.Veteriner Fakültesi Cerrahi Anabilim Dalı Kli·

ni{ıinde itk defa ameliyat ı yapılan deve olması ve

Şekil2,3. KannboşluğundanserosanguinOz karakterdeeksudatın boşalmasıve kova yUzayinde kOpUkoluşturması

(4)

Koç,ALKAN,COŞ KUN

Şekil4.Katın boşluğundançı ka rtıla nnekrol ikfibrinkitleleri

(5)

Dir DevedeŞldddliAbdominal•••

şiddelli derecede abdominal gerginliQibulunması.

Ozelliklede karın boşluQundan yaklaşık olarak 250·

300 litre eksudat ve 5.S.6 kg fibrin kitlesi uzak·

laşu nımast ve üteratürtaramalannda benze bir

va-kaya ras!lanmaması nedeni ile deQertendirilmesi ve

yayımıanmasıOnemlibulunmuştur.

Davalerde midenin farkl ı büyüklük ve şekilde

dOrtbOiümd en; Aumen, retculum,omasum ve

abo-masum, oluştuQunu ve norma lde diaphragma'dan apert ura pelvis cranialis'e kadar karın boştuqunun sollarahnı n tamamıile saQtarafınınyarısını işgal

et-tiQini, ayrıca dorsalde karın boşluCu tavanı, solda

solkarın duvarı veveruraldekarın boşluQununve

nt-ralduvarı ile ilişkiliveyaklaş ık80litrehaclma sahip olduQubildirilmişti r (Engelhardt ve ark,1992; Erden

ve ark.1998).Sunu lankronik septik pentcratlsliva

-kada rumen, relicutum,omasum ve abomasum'un

karın boşluQunun oorsannde yer aldıklan, ha

-cimlerinin yukarda araştırmacıların bildirdiklerine

oranla oldukca kUçuk olduQu ve lumanlerinde Içerik

bulunmadıeı belirlenmiş, ve bunun uzun süre

devam eden peritonitise baOh olarak artan pe.

ritoneal effüzyonun oluşıurmuş oIdUOu int

-raabdominal basınç artışı ile ilgili oıarak

ge-lişebileceoikanaalinevanimıştır.

Anderson (1999), develerde 24 saatten uzun

süre derekesvon yapmamayı baOnsak tı­

kanıkh klarına, 6·B saatten daha uzun süre idrar yapmamayı ise uretral tıkanıklı k1ara yorumlanması

gerektiOini vurgulamıştır. Aynı araştırmacı de

-velerde anormal rektal palpasyon bulgularının ya

da periloneal sıvı artışlarının eksploraıorik la-paroıominin endikasyonları olarak kabul edilmesini

ve eksploratorik laparotominin en son çare olarak

deDil diagnoslik amaçla yapılması gerektiDini vur

-gulamış, bununda hastal ı kları n erken dönemlerinde

yapılmasının prognoz açısından daha yararlı ola

-caOını ifade etmiştir. Sunulan vakanın şikayetlerinin

20-25 gün önceden başlamış olması, geçen süre

Içinde diagnostik amaçlıda olsa cerrahi

m

ü

-dahaleninyapılmaması, gecikmlşte olsa yapılan di·

agnostik ve terapötik amaçlı Iaparolomide karın

başluQundan yaklaşık olarak 250-300 litre eksudal

boşamjması ve abdaminal organların normalden

dahakUçükolarak belirlenm esiprognozun olumsuz

oIduOununbulgularıolarakdeQe rlendirildi.

Peritanitis,bakteriyel nedenlere baQIı primer ya

da gastrointestinal perforasyonlara, kann duvan

ya-ratanna .abdominal ameliyatlaraveya enfekleviserel

yapılann pertorasyonlanna baQh sekuneler oıarak

oluşur. Klinik olarak peritoniıis depresyon.anoreksi,

abdominal distensiyonve aQn, vücut ısısındaartışve

taşikardt ile karakterizedir. Büyük hayvanlarda

pe-107

ritonilisin ço{;ıunluk1a gastrointestinal kanalın her

-hangi bir seviyedeki perlorasyona baOholarak oluş­

tUOu bildirilmiştir (Katın, 2005).Henerve ark.(1998)

bir devede ldinik ve operalifolarak septik peritonıtıs

tanısı koyduklan vakanın nedenini tam oıarak te

-lir1eyemedilderini ve idiopatik oıabiıeceoini bil·

dirmişlerdir. Aynca Mairve ark.(1990rda peritonitısli

21 ana yaptıklan retrospekti1 bir çalışmada tl va·

kanın idiopatikolabiıeeeoini vuTgulamışlardır.Cebra

ve ark.(1998) ise akut gastrointestinal hastalıklı 27

devenin 16'sının de{Jişiknedenlerde OldüOünü,bun

-lardan S'inin ise pentcnttis'ten OldüQünü rapor e

t-mişlerdir, Sunulan vakadaki devenin hikayesinde

herhangi bir abdeminal travma, kontüzyon ya da

operasyon bildirilmemiş, abdominaloperasyondada belirginolarak birlezyona rastlanmamıştır. Vakanın

abdeminal eksplorasyonunda sa~ karın duvarı ile

baOlantıh;abdominalorganlar ileilişkiliolmayan,o

la-rak belirtenen sert ve geniş tabantı kitlenin ab

-deminal effüzyonun oluşumundan sorumlu

ota-biJece{P kanaatinevanlmrşnr.

Salman ve Afzal (2004) normal develerde

WBC'in 11.5 1031mm3 , ABC'in 7.57 1061mm3,

HGB'in12.3 g/dl ve Ht'ln ise 26.5 %ortalama ce

-QerlerdeoId~unu bildirmişlerdir. Sunulanvakadaki

devenin idrar ve periton sıvısının rutin analizlerinde

nitntin pozitif olması, proteinin yüksek cKarak

be-lirlenmesi ve kan muayenesinde ise lökositozisin

bulunması enfeksiyon- varllOının en önemli

gös-tergeleri olarak yorumlanabilir. Ayrıca idrar ve pe

-rilon sıvıs ında bilirubininyüksek olarak belirlenmesi

ise artanperitoneal sıvısının oluşturmuşolduQuınt­

raabdominal basınca baOh gelişen karaciQer y

et-mezliQine yorumlanabilir, Sunulan klinik vakada eritrositvehematokrit deQerlerinin Salman ve Alzal (2004)'l n bildirdikleri deQerlerden düşük ola rak

be-Iirlenmesi ise artan intraabd ominal basınca baQlı

vena kava kaudalis'tekl

venöz

dönüşün aza

l-masına, dolayısı ile de kalp debisinin azalmasına

yorumlanabilir. Ay nca pH'nın dOşmesl, P02 ve ok

-sijen satOrasyonunun azalması ise yine artan int·

raabdominal basınca baQIı gelişen hipoperfüzyona

ve endirekl olarak etkilenen akciQer yetmezliOine

yorumlanabilir(Turgut,2000).

Helter ve ark.(199B) 16 aylık, 200 kg aQır­

IIOı nda erkek birdevede neden ini abdominal o

pe-rasyonla bilebelirteyemedikıeriseptikperitonilis v

a-kasında fibnn pıhtıları içeren bol miktarda

abdorrııiınal sıvının uzaklaştmkhQınl, deveye

pe-ritoneat lavaj, peritoneal drenaj ve sistem ik an

-tibiyotik uygulamalarına raQmen pestoperatif 24.

günde devenin öldüQünü rapor etmişler, fakat de

-venin karın boşluQundan ne kadar eksudat bo -şafttıklanrn bildirmemişlerdır. Sunulan vakadaki de

(6)

-KOÇ. ALKAN.COŞKUN

venin sol açlık çukurluğundan yapılan la-parotominin ventral köşesi seviyesine kadar karın boşluğundan 250·300 litre fibrinpıhtıları içermeyen serosanguinöz özellikte peritoneal sıvı

bo-şaltılmasına rağmen abdominal eksplorasyonda

karın boşluğunda fazla miktardasıvının daha

bu-lunması zamanında tedavi edilmeyen peritonitise

ba~1ı serosal kapillar permeabiliteninartmasına,

do-layısı ile peritonealboşluğa sıvı geçişinin artmasına

ve artan intraabdominalbasınca ba~1ı venöz dre-najdaki yetersizli~e yorumlanmıştır. Ayrıca karın boşlu~u tabanında yaklaşık olarak 5.5·6 kg a~ır· Iı~ında serbest, büyük bir nekrotik fibrin kitlesinin

bulunması peritonitise ba~1ı fibrinojen sek· resyonunun artması ve fibrinolitik aktiviteninkaybı

ileoluşan küçük fibrin kitlelerinin birbirleri ile temas ederekyapışmalarına yorumlanmıştır.

Kronik peritonitislerde fibröz adezyonların

ge-lişti~i, oluşan adezyonların abdominal doku ve or-ganlar arasında yapışmalara neden olarak kronik sindirimbozukluklarına, toksemiye ve parsiyal

ba-ğırsak tıkanıklıklarına neden olabüeceğl bil· dirilmektedir (Kahn, 2005). Sunulan vakada ab-dominal organlar arasında fibröz adezyonların oluşmaması artan intraabdominal sıvının hld-rotlotasyon özellik oluşturması ile serosal yüzeyler

arasında teması önlemesineyorumlanmıştır.

Sonuç olarak develerde abdominal ef· füzyonlara neden olacakhastalıklarınya da'oluşan abdominal effüzyonların zamanında tedavi edii· melerinin gelişebilecek komplikasyonları önlemek ya da en aza Indirmek açısından yararlı olaca~ı

söylenebilir.

Kaynaklar

AIsobayil, F. A. and Mama, K. R. (1999). Anesthetic

Ma-nagement of Dromedary Camels, Compendıum's Food

Animal Medicine and Management. A supplement to

compendıum.Vol. 21 (3),102·111.

Anderson, D.E.(1999). Common Surgical Procedures in camelids, Journal of Camel Practice and Research, De-cember, 6, 2, 191·203.

Cebra, C.K., Cebra,M.L., Garry,F.B., Larsen, R.S.and

Baxter, G.M. (1998). Acute gastrointestinal disease in

27 New World camelids: clinical and surgical findings. Vet.Surg.,27 (2), 112-121

Engelhardt, W.V., Abbas, A.M., Mousa, H.M. and Lech·

ner-Dotl, M.(1992). Comparative digestive physiology of

the forestomach in camelids, Proceedings of the 1st ın­

temational Camel Conference, Eds Alien, W.R., Higgins,

A.J., Mayhew, I.G., Snow, D.H. & Wada, J.F. pp. 263

270. New Market Ltd,Suffolk,U.K.

Erden, H., Öcaı, M.K., Güzel, N., Kara,·E. ve Öğüt.

i.

(1998). Deve Midesi Üzerinde Makroar:ıatomik Araş­

tırmalar,Vet. BiL. Derg. 14, 1. 97·105.

Fowler, M.E. (1992). Anaesthesia and surgery in camels,

Proceedings of the 1st International Camel Conference,

Eds Alien, W.R., Higgins, A.J., Mayhew, I.G., Snow,

D.H.&Wada, J.F.pp. 341-346New Market Ltd, Suffolk,

U.K.

Heller, M.,Anderson, D. and Silveira, F. (1998). Strep·

tococcal peritonitis in a young dromedary camel, Aust. Vet. J., 76(4): 253·254.

Kahn, C. M. (2005). "Peritonltls", The Merck Veterinary Manuel, Ninth Edition, 537· 543

Mair,T.S., Hillyer, M.H.and Taylor. F.G.R. (1990). Pe·

ritonitis in adult horses: A review of 21 cases,The Ve·

terinary Record, 126, 567-570.

Salman, R. and Afzal, M.(2004). Seasonal Variations in

Hematological and Serum Biochemical Parameters in

Racing Camels, J. Camel Science,1,63·65.

Stöber, M.(1967). The Diagnostic Value of Exploratory

Laparo·Rumenotomy in catlle,Vet. Med. Rev.,213,

186-208. .

Turgut, K. ve Ok, M.(1997).Veteriner Gastroenteroloji,

Semptomdan Teşhise. Bahcıvanlar Basım San. A.Ş.

Konya.

Turgut, K.(2000). Veteriner Klinik Laboratuvar Teşhis,

Şekil

Şekil 1. Yere çökmüş deve nin belirgin abdominal distens iyonu
Şekil 4. Katın boşluğundan çı ka rtıla n nekrol ik fibrin kitleleri

Referanslar

Benzer Belgeler

Her ne kadar abdominal epilepsi ön tanısı sıklıkla düşünülse de, gastrointestinal sistem muayenesi normal olan, tekrarlayan abdominal ağrı ve kusma epizodları olan

O gün bu gün -dile kolay otuz yıl- sevdiğiniz sevmedi­ ğiniz yerli yabancı film yıldızlarının bir çoğu­ nu benim sesimden işiderek seyrettiniz ve

eti Fünunun kurucusu Ahmet ihsan, arkasında dağlar gibi kolleksiyon ciltleri bırakarak bugün aramızddan ebediyyen uzaklaşmıştır.... Député cïOrdou, propriétaire

➢ To evaluate the efficiency of the synthesized nanoparticles as an adsorbent through batch experiments and to study the process control parameters such as contact time,

result is also supported by the research of Karoui and Romdhane (2019) which states that there is an influence between brand image on purchasing decisions. The fifth hypothesis

A Pilot Study Using Chaos Theory to Predict Temperature Time Series in Malaysian Semi Urban Area.. Nor Zila Abd Hamid 1* , Nur Hamiza Adenan 2 , Nurul Bahiyah Abd Wahid 3 ,

Komplike intraabdominal infeksiyonlu hastalar genel durumu oldukça kötü olan hastalar olduğundan ve gelişen organ disfonksiyonları hastalığın kötüye gidişi olarak

İrik ve ark., Acil Serviste Şiddetli Uyluk Ağrısı, Abdominal Aort Anevrizması