TÜRKĠYE'DEKĠ MÜZĠK YÜKSEK ÖĞRETĠM KURUMLARINDA
ÇALGI ATÖLYELERĠNĠN YETERLĠLĠK DURUMU
SEZER DĠNÇER
YÜKSEK LĠSANS TEZĠ
MÜZĠK ÖĞRETMENLĠĞĠ BĠLĠM DALI
GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ
EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ
i
TELĠF HAKKI ve TEZFOTOKOPĠ ĠZĠN FORMU
Bu tezin tüm hakları saklıdır. Kaynak göstermek koşuluyla tezin teslim tarihinden itibaren ... (….) ay sonra tezden fotokopi çekilebilir.
YAZARIN Adı : Sezer Soyadı : DİNÇER Bölümü : Müzik Eğitimi İmza : Teslim tarihi: TEZĠN
Türkçe Adı : Türkiye'deki Müzik Yüksek Öğretim Kurumlarında Çalgı Atölyelerinin Yeterlilik Durumu
İngilizce Adı : The Sufficiency Of The Workplaces For Musical Instruments At Higher Education InstitutionsIn Turkey
ii
ETĠK ĠLKELERE UYGUNLUK BEYANI
Tez yazma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyduğumu, yararlandığım tüm kaynakları kaynak gösterme ilkelerine uygun olarak kaynakçada belirttiğimi ve bu bölümler dışındaki tüm ifadelerin şahsıma ait olduğunu beyan ederim.
Yazar Adı Soyadı : Sezer DİNÇER
iii
JÜRĠ ONAY SAYFASI
Sezer DİNÇER tarafından hazırlanan “Türkiye'deki Müzik Yüksek Öğretim Kurumlarında Çalgı Atölyelerinin Yeterlilik Durumu” adlı tez çalışması aşağıdaki jüri tarafından oy birliği ile Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı‟nda Yüksek Lisans olarak kabul edilmiştir.
DanıĢman: Prof. GÜL ÇİMEN
Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı, Gazi Üniversitesi ………
BaĢkan: Prof. Nezihe ŞENTÜRK
Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı, Gazi Üniversitesi ………
Üye: Doç.Dr. Güler DEMİROVA
Devlet Konservatuvarı, Ankara Üniversitesi ………
Tez Savunma Tarihi: 23/06/2016
Bu tezin Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı‟nda Yüksek Lisans tezi olması için şartları yerine getirdiğini onaylıyorum.
Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürü
iv
TEġEKKÜR
Bu araştırma, Türkiye‟deki müzik yükseköğretim kurumlarında çalgı atölyelerinin yeterlilik durumunu saptamaktadır. Çalışmalarım süresince desteğini benden esirgemeyen, danışmanım Prof. Gül ÇİMEN‟e, çalışma boyunca bilgi ve deneyimleri ile yol gösteren Prof. Mehmet AKBULUT‟a, anket uygulama sürecinde yardımlarını esirgemeyen ve görüşlerini paylaşan Hüseyin KAPLAN‟a ve manevi destekleriyle her zaman yanımda olan babam Mehmet DİNÇER, annem S.Hülya SARGICI, kardeşim B.Hazal DİNÇER‟e teşekkürlerimi sunarım
v
TÜRKĠYE’DEKĠ MÜZĠK YÜKSEK ÖĞRETĠM KURUMLARINDA
ÇALGI ATÖLYELERĠNĠN YETERLĠLĠK DURUMU
(Yüksek Lisans Tezi)
Sezer DĠNÇER
GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ
EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ
Haziran, 2016
ÖZ
Bu araştırmanın amacı; Türkiye‟deki müzik yükseköğretim kurumlarındaki çalgı atölyelerinin yeterlilik durumunu ortaya koymaktır. Bu amaçla, Türkiye‟deki müzik yükseköğretim kurumları içinden Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, Karadeniz Teknik Üniversitesi Fatih Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, 9 Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, Harran Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, Kırıkkale Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü araştırma kapsamına alınmıştır. Bu araştırma, söz konusu kurumlardaki atölyelerin “hiç birinin tam kapsamlı bir çalgı yapım bakım onarım atölyesi olmadığını”, “pek çoğunun fiziksel altyapı eksikliklerinin bulunduğunu”, “bir kısmının sadece yapılmasının tasarlandığını (gerçekte var olmadığını)”, “birçoğunda alanda uzman kişilerin görev almadığını, dolayısıyla bir atölyenin işlevlerinden çoğunu yerine getiremediklerini” ortaya koymuştur. Ayrıca lisans 4 öğrencilerine uygulanan anket sonuçlarından, “genellikle sadece piyano akortlanmasının atölye hizmeti sanıldığı”, buna karşın“ bölümlerdeki piyanoların çoğunun akortsuz olduğu”,“kimi atölyelerin varlığından öğrencilerin haberinin bile olmadığı”, “eğitim sürecinde çalgısı ile ilgili sorun yaşayan öğrencilerin, sorunlarını çoğunlukla bu atölyeler ile çözemediği” anlaşılmıştır. Araştırmanın açıklık getirdiği bir başka konu; öğretim programlarındaki çalgı bakım-onarım dersi ile ilgilidir: “bu dersin çoğunlukla sadece kuramsal düzeyde işlenebildiği ve uzman kişilerce verilmediği” anlaşılmıştır. Öğrenciler bu derste edindiği bilgileri, “çalgılarıyla ilgili bir problem ile karşılaştığında kullanamamaktadır” ve hatta bir kısmı “çalgılarına düzenli olarak bakım onarım yaptırmaları gerektiği ya da müziksel işitme
vi
okuma yazma, armoni gibi derslerin çalışıldığı piyanoların mutlaka akortlu olması gerektiği”nin bilincinde bile değildirler.
Anahtar Kelimeler : “Çalgı yapım-bakım-onarım atölyesi”, “Çalgı Yapım-Bakım-Onarım Dersi”, “piyano bakım-onarım”, “akort”
Sayfa Adedi : 70
vii
THE SUFFICIENCY OF THE WORKPLACES FOR MUSICAL
INSTRUMENTS AT HIGHER EDUCATION INSTITUTIONS IN
TURKEY
(M.Sc. Thesis)
Sezer DĠNÇER
GAZI UNIVERSITY
GRADUATE SCHOOL OF EDUCATIONAL SCIENCES
June, 2016
ABSTRACT
The aim of this research is to present the sufficiency of workplaces for musical instruments at musical higher education institutions and universities in Turkey. On this purpose, departments of Music Education of Faculty of Education of Gazi University, Karadeniz Technical University, 9 Eylül University, 19 Mayıs University, Harran University, and department of Music of Faculty of Fine Arts of Kırıkkale University are included in the scope of research. This research presents about the workplaces in these institutions that "none of them is a full-service workplace for maintenance and repair of musical instruments", "most of them are lack of physical infrastructure", "some of them are only planned to be constructed (does not exist in reality), "there are not any expert on the field in most of the workplaces, accordingly the workplace does not function effectively". Besides, it is understood from the results of a poll carried out to 4th grade students of these universities that "it is generally supposed that tuning the piano is the only service of workplaces", but however, "most of the pianos in the departments are out of tune", "even some students are not aware of the existence of some workplaces" and "students having difficulty with their instruments during their education do not solve their problems using the workplaces". Another subject concluded by this research is about the courses of maintenance and repair of musical instruments in the curriculum. It is understood that "these courses could be generally taught on theoretical level and are not conducted by experts on this field". "Students cannot use the information they get from the courses when they face a problem with their instruments" and “some of them are not even aware of the fact that they need to have their instruments get maintenance and repair regularly or the pianos with which courses such as musical hearing, reading and writing; harmony are conducted must be in tune".
viii
KeyWords :"Workplaces for maintenance and repair of musical instruments", "Courses of maintenance and repair of musical instruments" "maintenance and repair of the piano", "tuning"
PageNumber : 70
ix
ĠÇĠNDEKĠLER
TELĠF HAKKI ve TEZ FOTOKOPĠ ĠZĠN FORMU ... i
ETĠKĠLKELERE UYGUNLUK BEYANI ... i
JÜRĠ ONAY SAYFASI ... iii
ÖZ ... v
ABSTRACT ... vii
ĠÇĠNDEKĠLER ... ix
TABLO LAR LĠSTESĠ ... xi
ġEKĠLLER LĠSTESĠ ... xiii
BÖLÜM 1 ... 1
GĠRĠġ ... 1
1.1. Çalgıların Bakımı ve Korunması ... 3
1.1.1. Yaylı Çalgıların Bakımı ve Korunması ... 3
1.1.2. Üflemeli (Nefesli) Çalgıların Bakımı ve Korunması ... 6
1.1.3. Vurmalı Çalgıların Bakımı ve Korunması ... 6
1.1.4. Piyanonun Bakımı ve Korunması ... 6
1.2. Ülkemizde Çalgı Yapımı ... 10
1.3. Problem Cümlesi ... 11 1.4. Alt Problemler ... 11 1.5. AraĢtırmanın Amacı ... 11 1.6. AraĢtırmanın Önemi ... 12 1.6. Varsayımlar ... 12 1.7. Sınırlılıklar ... 13 1.8. Tanımlar ... 13
BÖLÜM 2 ... 14
YÖNTEM ... 14
x 2.1. AraĢtırmanın Modeli... 14 2.2. Evren ve Örneklem ... 14 2.3. Verilerin Toplanması ... 15 2.4. Verilerin Analizi ... 15
BÖLÜM 3 ... 21
BULGULAR VE YORUMLARI ... 21
3.1. Anket Sonuçlarına Göre Elde Edilen Bulgular Ve Yorumlanması ... 21
BÖLÜM 4 ... 60
SONUÇ VE ÖNERĠLER ... 60
4.1. Sonuçlar... 60 4.2. Öneriler ... 61KAYNAKÇA ... 63
EKLER ... 65
xi
TABLO LAR LĠSTESĠ
Tablo 1 Ankete Katılan Öğrencilerin Üniversitelere Göre Dağılımı ... 15 Tablo 2 Öğrencilerin Ana Çalgı Dağılımı ... 16 Tablo 3 Öğrencilerin Çalgılarıyla İlgili Fiziksel Sorunla Karşılaşma Dağılımı ... 17 Tablo 4 Çalgılarıyla İlgili Fiziksel Sorun Yaşayan Öğrencilerin Çözüm Yöntemi
Dağılımı ... 19
Tablo 5 Çalgılara Ne Sıklıkla Bakım Yaptırıldığına İlişkin Dağılım ... 20 Tablo 6 Fakülteye göre sorulara verilen cevapların karşılaştırılması ... 22 Tablo 7 Fakültelere Göre Çalgılarıyla İlgili Fiziksel Sorun Yaşayan Öğrencilerin
Durumu ... 23
Tablo 8 Fakültelerde Piyano Bakım-Onarım Atölyesinin Bulunmasına İlişkin
Dağılım ... 24
Tablo 9 Fakültelerde Üflemeli Çalgılar İçin Bakım-Onarım Atölyesinin
Bulunmasına İlişkin Dağılım ... 26
Tablo 10 Fakültelerde Yaylı Çalgılar İçin Bakım-Onarım Atölyesinin Bulunmasına
İlişkin Dağılım ... 27
Tablo 11 Eğitim-Öğretim Programında Çalgı Bakım-Onarım Dersi Alan
Öğrencilerin Dağılımı ... 29
Tablo 12 Çalgı Bakım Onarım Dersi Alan Öğrencilerin Fakültelere Göre Dağılımı ... 30 Tablo 13 Çalgı Bakım Onarım Dersinin Bu Konuda Uzman Kişi Tarafından
Verildiğinin Fakültelere Göre Dağılımı ... 31
Tablo 14 Çalgı Bakım Onarım Dersinde Edinilen Bilgileri Çalgıyla İlgili Bir
xii
Tablo 15 Bölümlerde bulunan çalgı bakım onarım atölyesinin çalgılarla ilgili bir
sorunu çözme konusunda yeterli olmasına ilişkin dağılım ... 34
Tablo 16 Bölümlerde Çalgı Bakım-Onarım Teknik Elemanı Bulunmasına İlişkin
Dağılım ... 36
Tablo 17 Çalgısına Düzenli Olarak Bakım Onarım Yaptıran Öğrencilerin Dağılımı ... 37 Tablo 18 Düzenli Olarak Çalgısının Bakım ve Onarımını Bölümünde Bulunan Çalgı
AtölyesindeYaptıran Öğrencilerin Dağılımı ... 39
Tablo 19 Çalgısıyla İlgili Bir Sorunla Karşılaştığında Bölümünde Bulunan Çalgı
Atölyesine Götüren Öğrencilerin Dağılımı ... 41
Tablo 20 Bölümlerdeki Akustik Piyanoların Dağılımı ... 43 Tablo 21 Bölümlerdeki Piyanoların Akortlanma Durumuna İlişkin Dağılım ... 44 Tablo 22 Bölümlerdeki Piyanoların Bölümde Görev Yapan Akordör Tarafından
Akortlanma Durumuna İlişkin Dağılım ... 46
Tablo 23 Öğrencilerin Piyano Çalışmalarını Bölümlerinde Bulunan Akortlu
Piyanolarda Sürdürmesine İlişkin Dağılım ... 47
Tablo 24 Öğrencilerin Piyano Çalışırken Teknik Bir Sorunla Karşılaşmasında
Bölümlerdeki Atölye Teknik Ekibin Sorunu Çözmesine İlişkin Dağılım ... 49
Tablo 25 Piyanoların Akortsuz Olması Piyano Dersi Dışında Diğer Dersleride
Etkilemesine İlişkin Dağılım ... 51
Tablo 26 Piyano Bakım Onarım Atölyelerinin Piyanolarla İlgili Sorunları Çözmede
Yeterli Olmasına İlişkin Dağılım ... 53
Tablo 27 Müziksel İşitme-Okuma-Yazma (Algılama) Dersinin Akortlu Piyano İle
Yapılmasına İlişkin Dağılım ... 55
Tablo 28 Her Vize ve Final Sınavları Öncesi Sınav Piyanoların Akortlanması
Durumu ... 56
Tablo 29 Konser Etkinliklerinde Kullanılmak Üzere Konser Piyanosu Olmasına
İlişkin Dağılım ... 57
Tablo 30 Konser Etkinliklerinden Önce Konser Piyanolarının Akortlanmasına İlişkin
xiii
ġEKĠLLER LĠSTESĠ
Şekil 1. Ankete katılan öğrencilerin üniversitelere göre dağılımı ... 16
Şekil 2. Öğrencilerin ana çalgı dağılımı ... 17
Şekil 3. Çalgılarla ilgili fiziksel sorunla karşılaşan öğrencilerin dağılımı ... 18
Şekil 4. Sorunu çözümleme seçeneklerinin dağılımı ... 19
Şekil 5. Öğrencilerin çalgılarına bakım yaptırma sürelerinin dağılımı... 20
Şekil 6. Bölümlerde çalgı bakım- onarım atölyesi olmasına ilişkin dağılım ... 22
Şekil 7. Eğitim fakültelerinde çalgılarıyla ilgili fiziksel sorun yaşayan öğrencilerin durumu ... 23
Şekil 8. Güzel sanatlar fakültelerinde çalgılarıyla ilgili fiziksel sorun yaşayan öğrencilerin durumu ... 24
Şekil 9. Eğitim fakültelerinde piyano bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin dağılım ... 25
Şekil 10. Güzel sanatlar fakültelerde piyano bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin dağılımı ... 25
Şekil 11. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde üflemeli çalgılar için bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin dağılımı ... 26
Şekil 12. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde üflemeli çalgılar için bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin dağılımı ... 27
Şekil 13. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde yaylı çalgılar için bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin dağılımı ... 28
Şekil 14. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde yaylı çalgılar için bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin dağılımı ... 28
Şekil 15. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki eğitim-öğretim programlarında çalgı bakım- onarım dersi olmasına ilişkin dağılım ... 29
Şekil 16. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki eğitim-öğretim programlarında çalgı bakım- onarım dersi olmasına ilişkin dağılım ... 30
xiv
Şekil 17. Öğrencilerin çalgı bakım-onarım dersi almasına ilişkin dağılım ... 31 Şekil 18. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde çalgı bakım onarım
dersinin bu konuda uzman kişi tarafından verilmesine ilişkin dağılım ... 32
Şekil 19. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde çalgı bakım
onarım dersinin bu konuda uzman kişi tarafından verilmesine ilişkin dağılım ... 32
Şekil 20. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde çalgı bakım onarım dersinde
edinilen bilgileri çalgıyla ilgili bir problem ile karşılaştığında kullanan öğrencilerin dağılımı ... 33
Şekil 21. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde çalgı bakım onarım
dersinde edinilen bilgileri çalgıyla ilgili bir problem ile karşılaştığında kullanan öğrencilerin dağılımı ... 34
Şekil 22. Eğitim Fakültelerinin Müzik eğitimi Bölümlerinde bulunan çalgı bakım
onarım atölyesinin çalgılarla ilgili bir sorunu çözme konusunda yeterli olmasına ilişkin dağılım ... 35
Şekil 23. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde bulunan çalgı
bakım onarım atölyesinin çalgılarla ilgili bir sorunu çözme konusunda yeterli olmasına ilişkin dağılım ... 35
Şekil 24. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde. çalgı bakım-onarım
teknik elemanı bulunmasına ilişkin dağılım ... 36
Şekil 25. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde çalgı
bakım-onarım teknik elemanı bulunmasına ilişkin dağılım ... 37
Şekil 26. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde çalgısına düzenli olarak
bakım onarım yaptıran öğrencilerin dağılımı ... 38
Şekil 27. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde çalgısına düzenli
olarak bakım onarım yaptıran öğrencilerin dağılımı ... 38
Şekil 28. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerimde düzenli olarak çalgısının
bakım ve onarımını bölümünde bulunan çalgı atölyesindeyaptıran öğrencilerin dağılımı ... 39
Şekil 29. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerimde düzenli olarak
çalgısının bakım ve onarımını bölümünde bulunan çalgı atölyesindeyaptıran öğrencilerin dağılımı ... 40
Şekil 30. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde çalgısıyla ilgili bir
sorunla karşılaştığında bölümünde bulunan çalgı atölyesine götüren öğrencilerin dağılımı ... 41
xv
Şekil 31. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümünde çalgısıyla ilgili bir
sorunla karşılaştığında bölümünde bulunan çalgı atölyesine götüren öğrencilerin dağılımı ... 42
Şekil 32. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindekiakustik piyanoların
dağılımı ... 43
Şekil 33. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki akustik
piyanoların dağılımı ... 44
Şekil 34. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki piyanoların akortlanma
durumuna ilişkin dağılım ... 45
Şekil 35. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki piyanoların
akortlanma durumuna ilişkin dağılım ... 45
Şekil 36. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki piyanoların bölümde
görev yapan akordör tarafından akortlanma durumuna ilişkin dağılım... 46
Şekil 37. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki piyanoların
bölümde görev yapan akordör tarafından akortlanma durumuna ilişkin dağılım ... 47
Şekil 38. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki öğrencilerin piyano
çalışmalarını bölümlerinde bulunan akortlu piyanolarda sürdürmesine ilişkin dağılım ... 48
Şekil 39. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki öğrencilerin
piyano çalışmalarını bölümlerinde bulunan akortlu piyanolarda sürdürmesine ilişkin dağılım ... 48
Şekil 40. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki öğrencilerin piyano
çalışırken teknik bir sorunla karşılaşmasında bölümlerdeki atölye teknik ekibin sorunu çözmesine ilişkin dağılım ... 49
Şekil 41. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki öğrencilerin
piyano çalışırken teknik bir sorunla karşılaşmasında bölümlerdeki atölye teknik ekibin sorunu çözmesine ilişkin dağılım ... 50
Şekil 42. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki piyanoların akortsuz
olması piyano dersi dışında diğer dersleri de etkilemesine ilişkin dağılım ... 51
Şekil 43. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki piyanoların
akortsuz olması piyano dersi dışında diğer dersleri de etkilemesine ilişkin dağılım ... 52
Şekil 44. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki piyano bakım onarım
atölyelerinin piyanolarla ilgili sorunları çözmede yeterli olmasına ilişkin dağılımı ... 53
xvi
Şekil 45. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki piyano bakım
onarım atölyelerinin piyanolarla ilgili sorunları çözmede yeterli olmasına ilişkin dağılımı ... 54
Şekil 46. Müziksel işitme-okuma-yazma (algılama) dersinin akortlu piyano ile
yapılmasına ilişkin dağılım ... 55
Şekil 47. Her vize ve final sınavları öncesi sınav piyanoların akortlanması durumu ... 56 Şekil 48. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde konser etkinliklerinde
kullanılmak üzere konser piyanosu olmasına ilişkin dağılım ... 57
Şekil 49. Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümünde konser etkinliklerinde
kullanılmak üzere konser piyanosu olmasına ilişkin dağılım ... 58
Şekil 50. Konser etkinliklerinden önce konser piyanolarının akortlanmasına ilişkin
1
BÖLÜM 1
GĠRĠġ
“Müzik eğitimi, bireye kendi yaşantısı yoluyla amaçlı olarak belirli müziksel davranışları kazandırma, bireyin müziksel davranışını kendi yaşantısı yoluyla amaçlı olarak (belirli biçimde) değiştirme ya da bireyin müziksel davranışında kendi yaşantısı yoluyla belirli değişiklikler oluşturma, bireyin müziksel davranışını kendi yaşantısı yoluyla amaçlı olarak (belirli biçimde)geliştirme sürecidir” (Uçan, 2005, s.8).
“Müzik eğitimi, temelde, bir müziksel davranış kazandırma, bir müziksel davranış değiştirme veya müziksel davranış değişikliği oluşturma, bir müziksel davranış geliştirme sürecidir” (Uçan, 2005, s.14).
Müzik eğitimi; müziksel işitme-okuma-yazma, şarkı söyleme eğitimi, çalgı çalma eğitimi, müzik dinleme eğitimi, müziksel yaratma eğitimi, müziksel bilgilenme eğitimi, müziksel beğeni geliştirme eğitimi, müziksel kişilik kazanma eğitimi, müziksel iletişim ve etkileşimde bulunma eğitimlerini içerir.
“Çalgı, çeşitli tonlardaki sesleri verebilmek için yapılan araçların tümüne birden verilen addır” (Akbulut, Tanınmış &Yıldırım-Orhan, 2010, s.894).
Çalgı eğitimi, müzik eğitiminin en önemli boyutlarındandır. Çalgı eğitimi, bireye müziksel davranışları kazandırmada ve geliştirmede etkili bir süreçtir. Çalgı eğitimi sürecinde psiko-motor ve bilişsel davranışların yanı sıra çalgının durumu, yeterliliği ve fiziki olarak koşulları da çok önemlidir.
“Sanatçının mesleğindeki başarısını sağlayan çaldığı çalgının hatasız ve ses yeteneğine sahip olması gerekir. Yapılışları ile hassas ve kıymetli olan çalgıların rastgele yenisi ve onarımı yapılamaz. İyi yapılmayan onarımlar yüzünden kıymetleri düşer, orijinalliği bozulur ve ses yeteneğini kaybeder. Bu yüzden çalgıların ses özelliklerini kaybetmemesi ve uzun ömürlü olmaları için günlük, aylık ve genel bakımların yapılması belli ilkelere bağlanmıştır” (Akbulut vd.,2010, s.894).
2
Müziksel enstrümanların müzik eğitimi açısından kullanılabilirliği düşünüldüğünde, üflemeli (nefesli) çalgılar, telli çalgılar ve vurmalı çalgılar olarak üç başlık altında sınıflandırılabilir (Kalender, 2001, s.161):
Telli Çalgılar
• Keman viyola, viyolonsel, kontrbas gibi yay kullanılarak tellerde sürtünme oluşturulup ses üretilen çalgılar yaylı çalgılar olarak adlandırılmaktadır. Bu çalgılar telli çalgılar ailesinin yaylı çalgılar sınıfını oluşturmaktadır.
• Mızrap, pena vb. araçlar yardımıyla tellere vurulması veya tellerin çekip bırakılması yoluyla ses üretilen bağlama, mandolin vb. çalgılar telli çalgılar ailesi içerisinde incelenmektedir.
• El-parmak-tırnak kullanılan çalgılar; sapsız telli çalgılar (Arp-Lir), saplı telli çalgılar (Klasik Gitar-Lavta), mekanizma kullanılan çalgılar (Piyano-Çembalo) olarak sınıflandırılabilir.
Üflemeli (Nefesli) Çalgılar
Üflemeli (nefesli) çalgılarda da diğer çalgı türlerinde olduğu gibi çeşitli sınıflandırmalar vardır. Say‟a (2002) göre üflemeli (nefesli) çalgılar; ahşap üflemeli çalgılar ve bakır üflemeli çalgılar olarak iki başlık altında ya da ahşap üflemeli çalgılar, bakır üflemeli çalgılar ya da mekanik yolla hava basıncı sağlanarak kullanılan çalgılar (org-akordeon) olarak üç başlık altında toplanabilir (s.123). Kalender (2001) ise üflemeli (nefesli) çalgıları dört başlık içinde incelemiştir (s. 161):
Ağızlı çalgılar (Flüt)
Dilli çalgılar (Obua-Klarnet)
Ağızlıklı çalgılar (Pistonlu Kornet-Trombon) Klavyeli çalgılar (Org-Harmonium)
Vurmalı Çalgılar
Davul, timpani, zil vb. müziksel enstrümanlar vurmalı çalgılar kapsamında yer almaktadır. Say (2002), vurmalı çalgıların iki başlık altında sınıflandırılabilineceğini belirtmiştir (s.123).
Perdeleri belirli olan, ya da perdelerine düzen verilebilen vurmalı çalgılar Perde sesleri tanımsız olan vurmalı çalgılar
3
Fransızca “atelier” kelimesinden gelen atölye sözcüğü; zanaatçıların veya resim, heykel sanatlarıyla uğraşanların çalıştığı yer, işlik olarak tanımlanmaktadır. Bu durumda çalgıların yapımının, bakımının ve onarımının gerçekleştiği işliğe “çalgı atölyesi” diyebiliriz. Çalgının bakım ve onarımından sorumlu, çalgı yapmayı meslek edinmiş bu alanda çalışmalarını sürdüren kişilere “çalgı yapımcısı” veya “lüthier” denir.
“Çalgılarda sesi oluşturan etkenler; ya bir tel, ya bir hava sütunu, ya bir zar, ya da bir ağaç levhadır. Yapımcılar, bu malzemeleri ve becerilerini kullanarak çalgılarını Şekil lendirmişlerdir. Böylece çalgı yapım sanatı doğmuştur. Bilindiği gibi çalgı yapım sanatı, diğer birçok sanat dalında olduğu gibi, usta çırak ilişkisiyle günümüze kadar süregelmiştir” (Zeren, 1997, s.19).
Çalgı yapımcısı yapılacak çalgıyı tasarlayıp çalgı için uygun malzemeyi belirler. Çalgının istenen sesleri verebilecek nitelikte olması için gerekli düzeltmeleri yapacak ya da yaptıracak donanıma sahiptir. Kullanılan çalgılardaki sorunun kaynağını belirleyip sorunu çözmeye yönelik ayarlamalar yapar. Çalgı atölyeleri; yaylı çalgılar yapım-onarım atölyesi, üflemeli çalgılar yapım-onarım atölyesi, vurmalı çalgılar yapım-onarım atölyesi, piyano yapım-onarım atölyesi olmak üzere sınıflandırılabilir.
1.1. Çalgıların Bakımı ve Korunması
1.1.1. Yaylı Çalgıların Bakımı ve Korunması
Telli çalgılardan titreşim elde etmek için yayın tele sürtülmesiyle ses elde edilen çalgı ailesine yaylı çalgılar denilmektedir (Say, 2002, s. 584). Yaylı çalgılar bir orkestranın bel kemiğini oluştururlar. Özellikle keman, viyola, viyolonsel ve kontrbas yaylı çalgılar ailesinin en önemli öğeleridir. Genel görünümüyle keman; içi boş bir rezonans kutusu üzerinde gerilmiş dört telden ve uzunca bir saptan oluşur. Gövde uzunluğu 38 santimetredir. Yapımında ince oranlarla ve akustik hesaplamalarla belirlenmiş 70 parça kullanılır. Notaları sol anahtarıyla yazılan kemanın telleri sırasıyla „Sol, Re, La, Mi‟ olarak akort edilir. Teller „tam beşli‟ arlıklarla tınlar. Her telin kendine özgü bir ses rengi vardır. En ince sesleri veren „Mi‟ teli, parlak bir ses rengine sahiptir. La ve Re tellerinin sesi yumuşak ve tatlıdır. Sol telinin tınısı ise insan sesindeki „alto‟ ya benzer. Bu tel üzerinde yumuşak ve kuvvetli sesler, koyu ve dolgun tınılar, elde edilir. Keman ailesinin ikinci üyesi viyola (Fr. viole ya da alto, İt. viola, İng. viola, Alm. Bratsche); görünüşte kemandan biraz daha büyüktür. Gövde uzunluğu 41 – 45 santimetredir. Notaları üçüncü çizgi „do‟ anahtarıyla yazılır. İnce seslerde „sol‟ anahtarı kullanılır. Yapı olarak kemandan pek farkı
4
bulunmayan viyolanın da dört teli vardır ve tam beşli aralıklarla do, sol, re, la olarak akort edilir. Çoğunlukla olarak bilinen (İngilizce - cello, Fransızca - violoncelle, İtalyanca - violoncello, Almanca - violoncello, Türkçe - viyolonsel ) çalgının tarihi, 11 ve 12. yüzyıllardaki I. Haçlı Seferlerine kadar dayanmaktadır. ''Cello'' (çello), İngiliz ve Almanlar tarafından ortak olarak kullanılmıştır. Yaylı çalgılar (violin) ailesinin bas enstrümanı olan viyolonsel, 16. yüzyılın başında, değişik ölçüler ve ses aralığına sahip olarak yaylı çalgılar ailesinin (6 telli eski tarz viyolonsel) olarak bilinen bir üyesi olarak ortaya çıkmış; yaylı çalgılar ailesindeki yerini alması hemen hemen bir yüzyılı bulmuştur. Viyolonselin boyutları 16 ve 17. yüzyıllarda fark edilir bir Şekil de- gövde uzunluğu 73 ve 80 cm arasında- sürekli değişmiş çoğunlukla 79 ile 80 cm'lik büyük modeller tercih edilmiştir. 1710'da Antonio Stradivari'nin 75 ile 76 cm'lik ortalama bir uzunlukta karar kılmasıyla günümüzde kullanılan standart uzunluğu ortaya çıkmıştır. Gövde; ses titreşimini sağlayan üst tabla (göğüs) ile arka tabla (sırt) ve bunları çevreleyen yanlıklardan oluşur. Üst tabla, ladin ağacından; arka tabla, yanlıklar, sap, eşik akça ağaçtan; tuşe, burgular ve kuyruk ise abanoz ağacından yapılır. Viyolonselin gövdesi, standart boyutlara göre 75 ile 76 cm arasında değişmektedir. Üst tablada, ses eşiğinin iki yanında bulunan, içeride oluşan tınıyı dışarı verir, kendini kuşatan besleme takozları (tuşe tahtası-boyun) ile kasnaklara pekişerek zarif bir kıvrımla son bulur. Viyolonsel çalarken yayın sürüldüğü, parmakların düşürüldüğü, uzun ve belli ölçülerde gerili cisimlerin her birine denir. Tellerin her biri değişik ve belirli bir kalınlıktadır. İyi bir ton elde etmede, tellerin kalitesi ve kullanılan malzeme önemli bir faktördür. Teller, bir ucu gövdeye bağlı ile öteki ucu salyangoz üzerinde bulunan burgu kutusundaki a takılır. Burgulardan tellerin gerginliği ayarlanır. Tel takacağı üzerinde yer alan , daha ince akort yapmak içindir. Akort düzeni birim ''la'' ya ve beşli Gövde f delikleri Tuşe tel tel takacağı (kuyruk) burgular fiksler aralığa göre düzenlenmiş bir viyolonselde, teller kalından inceye doğru “do- sol- re- la” olarak sıralanır. Kontrbas, keman ailesinden, yaylılar grubunun en kalın sesli çalgısıdır. Kontrbasın, özel bir tür çelikten yapılmış dört teli vardır. Yay kullanılarak ya da parmaklar yardımıyla çalınır. Keman ailesinin, en kalın sesli ve en büyük çalgısıdır. Kontrbas Violone adı verilen bir Rönesans çalgısından türemiştir. 16. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar bir değişim süreci geçirmiştir. 18. yüzyılın ikinci yarısında bugünkü biçimini almıştır. Çok büyütülmüş bir keman görünümündedir. Boyu, 1.95 m, eni 60 cm olan kontrbas, bu boyutları nedeniyle ayakta çalınır Telleri; Mi, La, Re, Sol olarak akort edilir. Yaylı çalgıların bakımı ve
5
korunması noktasında Çalışır (1967) ve Kalender (2001) çeşitli yaklaşımlarda bulunmuşlardır. Bu yaklaşımlar aşağıda yer almaktadır:
Düşme ve sert bir cisme çarpma tehlikesinden dolayı yaylı çalgılar her çalışma ya da performanstan sonra kutusuna yerleştirilmeli ve orada muhafaza edilmelidir. Enstrümanın akort işlemi kısa sürede yapılmalı, kulaklarıyla (akort düğmeleri)
gereksiz yere oynanmamalıdır.
Yay kılları azaldığında veya yıprandığında yenileriyle değiştirilmelidir. Özellikle kullanım sonrasında yay kılları gevşetilmeli ve çalgı kutusunda muhafaza edilmelidir.
Yaylı çalgılarda tuşe kullanımı çok önemlidir. Uzun süre kullanılan çalgılarda tuşe yıpranır ve doğru ses elde etmek güçleşir. Böyle durumlarda tuşe bakımdan geçirilmeli ve aksaklıklar giderilmelidir.
Yay çubuğunda biriken reçine tozları kullanım sonrasında temizlenmelidir. Yumuşak reçineler yay kıllarının daha dayanıklı bir yapıya kavuşmalarını sağladığından, reçine kullanımında olabildiğince yumuşak olanlar seçilmelidir. Yaylı çalgılarda uzun süreli kullanımlarda bas balkonu zarar görür. Zarar görmüş
olan bas balkonuyla enstrümanın kullanımında ısrar edilmemeli ve bas balkonu değiştirilmelidir.
Diğer çalgılarda da olduğu gibi yaylı çalgıların çok soğuk-sıcak ve çok nemli-kuru ortamlardan uzak tutulması gerekmektedir. Yaylı çalgıların muhafaza edildiği ortamda bağıl nem oranının % 50-60 ve sıcaklığın 18-20 dereceyi geçmemesi gerekmektedir.
Uzun süreli kullanımlarda tellerin geriliminden dolayı ses eşikleri öne ve arkaya doğru eğilebilirler. Bu durumda ses eşiği yenisi ile değiştirilmelidir.
Teller uzun süreli kullanımlarda aşınırlar. Düzenli zaman aralıklarında teller yenileri ile değiştirilmelidir.
Zamanla kullanım sonucunda dış ortamdan gelen toz, parmakların terlemesi ve terde var olan asit nedeniyle tuşede kirler oluşmaktadır. Bu kirler nemli ve yumuşak bir bez ile temizlenmeli ve çeşitli malzemeler kullanılarak cilası korunmalıdır.
6
1.1.2.Üflemeli (Nefesli) Çalgıların Bakımı ve Korunması
Üfleyerek sağlanan hava basıncı yolu ile ses elde edilen çalgılara üflemeli çalgılar denmektedir (Say, 2002, s 557-558). Flüt, obua, klarnet, fagot gibi çalgılar üflemeli (nefesli) çalgılar ailesinde yer alan çalgılardan çeşitli örneklerdir. Üflemeli çalgılarda çıkan sesin tiz (ince) ya da pes (kalın) olması borunun uzunluğu ile doğru orantılıdır. Boru kısaldıkça ses tizleşir, boru uzadıkça ses pesleşir. Çalışır (1967) üflemeli (nefesli) çalgıların bakımı ve korunması noktasında çeşitli yaklaşımlarda bulunmuşlardır. Bu yaklaşımlar aşağıda yer almaktadır:
Üflemeli (nefesli) çalgıların her çalışma veya performanstan sonra gövdesinin ve ağızlığının içerisindeki soluk birikintileri temizlenmelidir.
Bu enstrümanların kullanım sonrasında üzerindeki tozun silinmesi ve eklem mantarlarının vazelinle yağlanması gerekmektedir.
Belirli zaman dilimlerinde çalgı sökülüp, temizlenip yağlandıktan sonra, eğimi bozulan ve kırılan yayları ve tek çalışan perde güdenleri değiştirilebilir.
Üflemeli (nefesli) enstrümanların içi kesinlikle demir çubukla silinmemelidir. Yumuşak bir fırça kullanılmalıdır.
Bu çalgılar kesinlikle perdeleri üzerinde bırakılmamalıdır.
1.1.3.Vurmalı Çalgıların Bakımı ve Korunması
Çalışır (1967) vurmalı çalgıların bakım ve korunma işlemleri hakkında bazı yaklaşımlarda bulunmuştur. Bu yaklaşımlar aşağıda yer almaktadır:
Bu çalgılar kesinlikle perdeleri üzerinde bırakılmamalıdır.
Özellikle davulun derilerinin bakımına dikkat edilmelidir. Davulun derisini gererken çemberi sıradan değil karşılıklı olarak yapmak gerekir. Yağmurlu ve nemli havalar dışında davul derileri sürekli normal gerginlikte bulunmalı, gereğinden fazla sıkılmamalı veya gevşetilmemelidir.
1.1.4. Piyanonun Bakımı ve Korunması
Telli çalgılar ailesinde yer alan, tellerinden pedallarına, klavyesinden mekanizmasına kadar binlerce parçadan oluşan, zengin ses üretme olanaklarıyla evrensel bir değere ulaşmış, büyük bir boyuta sahip müziksel bir enstrümandır (Say, 2002, s.423).
7
Oldukça geniş bir ses aralığına sahip olan bu enstrümanın kullanımı günümüzde oldukça yaygındır.
Piyano‟nun ortaya çıkmasında birtakım çalgılar temel rol üstlenmiştir:
Ke
Milattan once 2650 yılına dayanan bir geçmişe sahip “ke”;telli klavyeli çalgıların bilinen en eski atasıdır. 1,5 metre uzunluğundaki bir tahtaya yerleştirilmiş iyi kalite liflerden yapılan 50 tele sahiptir. Çalıcı eğer enstrümana yeteri kadar hakimse, sahip olduğu sesin alt ve üst beşlisini de elde edebilmektedir. Zamanla tel sayısı 25‟e indirilen enstrümanda her 5 tel için hareketli bir köprü kullanılmaktadır.
Monokord
Pisagor‟un tel boylarını hesaplamak için kullandığı çalgıdır. Tek telden oluşur.Arrezo‟luGuido‟nun hareketli köprüler eklemesinin ardından tel sayısı artırıldı. Yerleştirilen tuşların ucundaki mızraplar teli istenen perdeye uygun yerden çekip bırakıyordu.12. ve 13. Yüzyılda çalgının daha fazla ses çıkarabilmesi için yapılan değişiklikler “klavisiteryum” çalgısının oluşmasını sağladı.
Klavisiteryum
“1300 yılında İtalya‟da keşfedildiği düşünülen çalgı, Almanya‟da geliştirilmişti. Teller, arpta olduğu gibi, üçgen biçiminde yerleştirilmişlerdi ve klavisin ucuna sabitlenmiş, tüyden mızraplarla çekilmekteydi. Klavisiteryum da gelişerek klavikordu oluşturmuştur” (Gültek, 2007).
Klavikord
15. yy‟da gelişmeye başlayan çalgıda teller çekilerek değil vurularak harekete geçiriliyordu. 20 ile 22 metal tele sahipti. Çalgının yarısı tuş takımı, yarısı ise ses tahtasına ayrılmaktaydı. Tel kalınlığı sabitti. Telin titreşmeyen kısmı kumaş sürdinlerle susturulurdu. Tek telden birden fazla ses çıkabildiği için bir tele birden fazla tuş yerleştirilebilirdi. Ancak mızrap tuşa vurduktan sonra geri çekilmediği için titreşimin devamını engellerdi. Fakat klavikord az ses vermesine rağmen dinamik etki yaratabiliyordu. Ancak sesi oda içerisinde bile zor duyulduğu için aristokratların beğenisini kazanamamıştır.
8 Çalgıda;
Bağımsız ses tahtası, Kumaş susturucular, Metal teller,
Teli çekerek değil vurarak titreştirme, piyano için kalıcı özellik olacaktır.
Spinet
Tüm yüzeyi tellerle kaplı dikdörtgen bir kasa ve telleri çekip bırakarak titreten mızraplar ve sonra da susturan kumaş parçalarına sahipti. Dinamik etki eksikliği ve metalik ses rengine karşıt olarak güçlü bir sesi vardı. Bu yüzden kısa sürede saraylardaki yerini aldı. Çalgı İngiltere‟de virginal olarak tanınır. Kanat şeklini alarak klavsen çalgısını oluşturmuştur.
Klavsen
Bu çalgının kanat şekli sayesinde teller daha uzadı ancak; ses daha metalikleşti. Çalgıya eklenen farklı düzenek ve susturucular sonucu 25‟e yakın düğme yer aldı. Bir sese 2 hatta 3 tel eklenince çalgıya ikinci ir klavye takmak gerekti. Bütün bu eklemeler sonucu portatif çalgı olmaktan çıkıp ayaklar üzerine sabitlendi. Sesi daha kuvvetliydi fakat çeken mızraplar hala dinamik ifadeden yoksundular.
Maliyeti fazla olan çalgı sabit bir konum da alınca aristokratların en değerli eşyalarından oldu ve klavsen süslemeciliği ayrı bir sanat haline geldi.
Santur
Asya çalgısının günümüzdeki adı Simbalom‟dur. 2 köprü arasına gerilen farklı uzunluk ve kalınlıktaki teller ellerde tutulan çekiçlerle çalınır. Panteleon adındaki bir müzisyenin getirdiği yenilikle 200‟e yakın tel takıldı.
Panteleon çalgıyı yenilemekle kalmayıp çalgıya adını da vermiştir. Tellere çekiçle istenen şiddette vurmak, sürdinler sayesinde istenen sesi uzatıp, istenen sesi de susturmak piyano yapımcılarına ilham kaynağı olmuştur.
Piyano’nun İcadı
Floransa‟lıBartolomeoCristofori, 1711 yılında, Piano e forte (yani üzerinde hem hafif hem kuvvetli çalınabilir) isimli yeni bir müzik aleti icat etti. Bu alet üzerinde hem hafif çalmak,
9
hem de kuvvetli ses çıkarmak mümkündü. Bunun için isimine İtalyanca hafif ve kuvvetli manasına gelen Piano e Forte dendi (Fenmen, 1947, s.5).
18. yüzyıl piyanoları o günler için önemli ve gelişmiş bir çalgı olsalar da günümüz piyanolarına hala çok uzaktılar. Klavsen‟inkinden daha sağlam olmayan metal tellere sahip idiler. Bas telleri pirinçten yapılmıştı. Tellerin gerginliği onları taşıyan tahtaları zorlamamak için sınırlı tutuluyordu. Günümüz piyanolarının sahip olduğu metal şaselere o zaman olumsuz yaklaşılmaktaydı. İnce ve çok da gerdirilmemiş tellere çok küçük çekiçler vurabilirdi. Kaplama malzemesi olarak keçe yerine Cristofori‟nin de kullandığı geyik derileri daha yaygındı.
Piyano‟nun Türkiye‟ye girişi Osmanlı İmparatorluğu döneminde Sultan Abdülmecit dönemine rastlamakta ve ilk piyanoların saraya 1800‟lü yılların ilk yarısında alındığı anlaşılmaktadır. Böylece çoğalıp yayılmaya başlayan piyanoların ilk etapta İstanbul‟daki yabancılar tarafından alındığı ve bu çevrelerde yine yabancılardan oluşan öğretmenlerden amatörce ders alındığı bilinmektedir.
Piyano çalgısı, batı kültürünün sanatsal bir ürünü olarak eğitim müziği repertuarıyla birlikte ülkemize getirilmiş ve günümüzde yaygın bir biçiminde farklı müzik türlerinde müzik eğitimi veren kurumlarda kullanılmaktadır.
Piyano ısı değişimlerinden, nemden, direkt güneş ışığından ve soğuk/sıcak hava akımlarından (cereyan) hemen etkilenen bir çalgıdır. Piyano imalatında; ahşap, metal ve çuha/keçe olmak üzere 3 materyal kullanılmaktadır. Ahşap malzeme hem Armoni (ses) tablası (sound board) olarak, hem iç mekanizma parçalarında hem de dış bölüm de mobilya olarak kullanılır. Armoni (Ses) Tablası Piyanonun en önemli temel malzemelerindendir. Piyanonun arka bölümünde montajlıdır. Görevi, tokmaklanıp titreşimle elde edilen sesi temiz hale getirmek ve yükseltmektir. Çok kaliteli sedir cinsi özel kurutulmaya tabi tutulmuş çok özel ağaçlardan imal edilir. Bu nedenle aşırı rutubet den, aşırı sıcak ve soğuktan ve de aşırı kuru havadan korumak gerekir. Piyano kalorifer peteği ve baca geçen duvar gibi yerlere kesinlikle yakın olmamalıdır. Direkt güneş ışığına maruz kalabilecek yerler ve hava akımının etkili olduğu balkon kapısı veya dışa açılan pencere de aynı yasaklı alanlardır. Nem kadar çok kuru bir ortamda aynı derecede zarar vermektedir. Metal ve demir materyaller piyanonun iç kısmında; kasnak, teller ve mekanizma içinde kullanılır. Nem ve aşırı rutubet metal malzemede korozyona (paslanma)sebep olur. Piyanonun 440 hz frekans ile akort edilmesi 219 telde 20-22 ton çekim gücü oluşturur. Aşırı ısı değişikliği
10
genleşmeye neden olacağından bu durum tellerin iyi kaynaşmaması nedeniyle hem akort sorunlarına hem de tellerin sık sık kopmasına neden olur. Piyanonun bir diğer temel malzemesi de kumaş cinsi çuha ve keçedir. Bu tür materyallerin düşmanı da kumaş yiyen güve, kelebek cinsi haşarattır. Bunlara önlem olarak naftalin ve böcek savar kullanılmaktadır.
1.2. Ülkemizde Çalgı Yapımı
“Türkiye‟de çalgı yapım, 1936 yılında Ankara Devlet Konservatuvarı‟nda bir çalgı yapım atölyesinin kurulması ve Almanya‟dan Heinz Schafrat adında bir uzmanın burada göreve başlamasıyla akademik bir hüviyet kazanmıştır. Heinz Schafrat II. Dünya savaşının çıkmasıyla, 1939 yılında yurduna dönmüştür. Onun yetiştirmiş olduğu asistanlarından Necati Orbay, Gazi Eğitim Enstitüsü Müzik Bölümü‟nde akort ve onarım öğretmeni, Abdullah Arseven konservatuar ve operada enstrüman yapım uzmanı olmuş,2 Mithat Arman (1910- 1987) ise çalgı yapım atölyesinin sorumluluğunu üstlenmiştir” (Tetik-Işık, Uslu, 2012, s.25).
“1939‟dan sonra Gazi Eğitim Enstitüsü Çalgı Yapım Atölyesini geliştirerek Çalgı Yapım Bölümü haline getiren Mithat Arman, 1943 yılında bu bölümün kapatılmasıyla Ankara Teknik Öğretmen Okulu‟nda açılan Çalgı Yapım Bölümü‟ne bölüm başkanı ve öğretim üyesi olarak atanmıştır. Mithat Arman‟ın buradan mezun ettiği ilk öğrencilerinden Bahri Yakut ve İbrahim Sakarya, Ankara Teknik Öğretmen Okulu‟na asistan ve öğretim görevlisi olarak kabul edilmiş ve ayrıca 1954 yılında Almanya‟dan Christian Schertel adında bir mütehassısın gelmesiyle öğretim kadrosu genişlemiştir. 1957 yılında bölüm tekrar Ankara Devlet Konservatuarı‟na devredilmiştir. Bu bölümün ilk mezunlarından Bahri Yakut ve İbrahim Sakarya piyano yapımı, sonraki mezunlarından Nurettin Yalçın, Ethem Özen, Mesut Gözalan, Yunus Tarhan yaylı sazlar yapımı, Cafer Açın ise piyano yapımının yanı sıra Türk Mûsikîsi aletlerinin yapımı ve geliştirilmesi üzerine uzmanlaşmıştır. Nefesli sazlar yapımında ise Ankara Devlet Konservatuvarı klarnet bölümü mezunlarından Hasan Kale, Almanya‟da nefesli sazlar yapımını öğrenerek konservatuara öğretim üyesi olarak atanmış, Mehmed Durusoy‟u yanına asistan olarak alarak bu alanda yetişmesini sağlamıştır” (Tetik-Işık, Uslu, 2012, s.25).
“1975 yılında İstanbul‟da Türk Mûsikisi Devlet Konservatuarının kurulması, Cafer Açın‟ın bu bölüme öğretim görevlisi ve bölüm başkanı olarak atanması ile 1976 yılında burada bir Çalgı Yapım Bölümü kurulmuştur. Konservatuarın 1981 yılında İstanbul Teknik Üniversitesine bağlanmasıyla bölüm üniversite çatısı altında Türk Müziği çalgılarının imalatının öğretildiği ilk kurum olmuş ve daha sonra diğer üniversitelerde kurulan çalgı yapım bölümlerine öncü olmuştur. Ülkemizdeki diğer üniversitelerde bu bölüm açılmaya ve mezun vermeye devam ederken Ankara Devlet Konservatuvarı Çalgı Yapım Bölümü, alanda iş sıkıntısının başlaması üzerine 1982 yılından itibaren öğrenci alımını durdurmuştur” (Tetik-Işık, Uslu, 2012, s.26).
11
1954 yılında İzmir Müzik Okulu‟nun 1958 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı adını almasıyla çalgı yapımı bölümünde çalışmalara başlanılmıştır. 1978 yılında Konservatuvar‟a bağlı “Piyano Onarımı ve Yapımı” bölümü kurulmuştur.
1989 yılında Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı Çalgı Yapım Bölümü 1 öğretim görevlisi ve 5 öğrenci ile eğitim-öğretime başlamıştır. Bölümde “Mızraplı Çalgılar Ana Sanat Dalı” ve “Yaylı Çalgılar Ana Sanat Dalı” olmak üzere iki dalda çalgı yapım-onarım ve bakımı çalışmaları yapılmaktadır. Bünyesinde 10 öğretim görevlisi ile her yıl 10 öğrenci kabul ederek eğitim öğretime devam etmektedir.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı‟nda Çalgı Yapım Bölümü; 2000 yılında Yaylı Çalgı Yapımı Ana Sanat Dalı‟nda 6 öğrenci alarak eğitim-öğretime başlamıştır.
Bülent Ecevit Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Çalgı Yapım Bölümü; 2009-2010 eğitim-öğretim yılında 3 öğrenci ile çalışmalara başlamıştır.
1.3.Problem Cümlesi
Türkiye'deki Müzik Yüksek Öğretim Kurumlarındaki Çalgı Atölyelerinin Yeterlilik Durumu Nedir?
1.4.Alt Problemler
1. Türkiye‟deki müzik yüksek öğretim kurumlarında çalgı atölyesi var mıdır? 2. Bu atölyeler çeşitlerine göre nasıl sınıflanmaktadır?
3. Bu atölyelerin işlerlik durumu nedir?
4. Bu atölyeler bugünkü durumlarına göre nitel ve nicel yeterliliğe sahip midir? 5. Bu atölyelerden öğrencilerin faydalanma durumu nedir?
1.5. AraĢtırmanın Amacı
Bu araştırmanın genel amacı; Türkiye‟deki müzik yükseköğretim kurumlarında var olan çalgı atölyelerinin durumunun incelenmesi ve bu kurumlardaki öğrencilerin görüşlerinin
12
de alınması yoluyla, müzik eğitiminin nitelik ve nicelik açısından geliştirilmesine katkıda bulunmaktır.
Bu genel amaç çerçevesinde araştırma için güdülen amaçlar şunlardır:
1. Türkiye‟deki hangi müzik yüksek öğretim kurumlarında çalgı atölyesi olduğunun saptanması,
2. Belirlenen atölyelerin çeşitlerine göre sınıflanması, 3. Bu atölyelerin işlerlik durumunun saptanması,
4. Belirlenen kurumlardaki öğrencilerin çalgı atölyelerinden faydalanma durumunun saptanması.
1.6. AraĢtırmanın Önemi
Araştırma öncelikle, ülkemiz müzik eğitimi kurumlarının çalgı yapım-bakım-onarım alanındaki eksikliklerini saptayacak olması bakımından önemlidir.
Tezin sonuçlarının teori ve uygulamaya sağlayacağı katkılar ya da getireceği yenilikler bakımından bu araştırmanın önemi;
Var olan atölyelerin durumunu inceleyen bir kaynak sunacak olması;
Çalgı yapım-bakım-onarım konularında yeni araştırmalara yol açabilir olması,
Var olan atölyelerin geliştirilmesi, yenilerinin kurulması ve bu alanda uzman yetiştirilmesi için akademik dayanaklar sunacak olması;
Bu alandaki çalışmalara yönelik bir araştırma modeli oluşturabilecek ya da bu çabalara katkıda bulunabilecek olmasıdır.
1.6. Varsayımlar
Araştırmanın gerçekleştirilmesinde şu varsayımlardan hareket edilmiştir:
1. Böyle bir araştırmaya çalgı sorunlarının giderilmesi bakımından ihtiyaç vardır, 2. Çalgı atölyelerinin geliştirilmesi ve oluşturulmasına katkı sağlayacaktır,
13
4. Araştırma ve çalışma örneklemleri, araştırma ve çalışma evrenlerini tam olarak temsil edebilecek niteliktedir.
5. Seçilen araştırma modeli ve kullanılan veri toplama teknikleri araştırmanın yapısına ve amaçlarına uygundur.
6. Araştırmada kullanılan verilerin toplandığı kaynaklar yeterince geçerli ve güvenilirdir. 7. Bu araştırmada görüşüne başvurulan kişiler, yanıtlarında gerçeği yansıtmıştır.
1.7. Sınırlılıklar
Bu araştırmaçalgı atölyelerinin yeterlilik durumunu saptamak amacıyla planlanmış; ancak, belli bir boyutun bütünüyle ele alınabilmesi amacıyla atölyeler, yükseköğretim kurumlarındakiler ile sınırlandırılmıştır. Türkiye‟deki müzik yükseköğretim kurumları içinden Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, Karadeniz Teknik Üniversitesi Fatih Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, 9 Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, Harran Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, Kırıkkale Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü seçkisiz örnekleme yöntemiyle (Randomsampling) araştırma kapsamına alınmıştır.
Araştırma örneklemini oluşturan kurumlarda anket uygulanan lisans öğrencileri 2013-2014 öğretim yılında lisans 4. sınıfta öğrenim görenler ile sınırlanmıştır.
1.8. Tanımlar
Akort: Bir çalgıda doğru ses vermesi için yapılan ayar, düzen.
Akort etme:Çalgıların perdelerini belirli ve kesin oranlara göre düzenleme işlemi. Çalgılar
genelde dış etkenler nedeniyle ses düzenini yitirerek yanlış sesler çıkarabilir. Doğru seslerin ayarlanmasına “akort etmek” denir (Say, 2005).
Akordör: Akort etme işini yapan kişiye “akordör” denir.
Çalgı Atölyesi: Çalgıların yapımının, bakımının ve onarımının yapıldığı işliğe “çalgı
14
BÖLÜM 2
YÖNTEM
2.1. AraĢtırmanın Modeli
Türkiye‟deki müzik yükseköğretim kurumlarındaki çalgı atölyelerinin yeterlilik durumunun saptandığı bu araştırma betimsel alan araştırmasıdır.
2.2. Evren ve Örneklem
Bu araştırma çalgı atölyelerinin yeterlilik durumunu saptamak amacıyla planlanmış; ancak, belli bir boyutun bütünüyle ele alınabilmesi amacıyla atölyeler, yükseköğretim kurumlarındakiler ile sınırlandırılmıştır. Araştırmacının ön araştırmaları bünyesinde ülkemizde bulunan 25 Eğitim Fakültesi Müzik Öğretmenliği Anabilim Dallarından ve Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümlerinden “Çalgı Bakım, Onarım Bilgisi” dersi okutulan kurumlar seçilmiştir. Bu kurumlar içinden Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, Karadeniz Teknik Üniversitesi Fatih Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, 9 Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, Harran Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı, Kırıkkale Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü seçkisiz örnekleme yöntemiyle (Randomsampling) araştırma kapsamına alınmıştır.
15
Araştırma örneklemini oluşturan kurumlarda anket uygulanan lisans öğrencileri 2013-2014 öğretim yılında lisans 4. sınıfta öğrenim görenler ile sınırlanmıştır.
2.3. Verilerin Toplanması
Araştırma bünyesinde çalgı atölyesi bulunan 6 müzik yükseköğretim kurumunda öğrenim gören lisans 4. sınıf öğrencilerine anket uygulanmıştır .Uygulanan anket ile çalgı atölyelerinin yeterlilik durumuna ilişkin öğrenci görüşleri elde edilmiş ve öğrencilerin bu atölyelerden yararlanma durumu saptanmıştır.
Konu alanı ile ilgili diğer bilgilerin toplanmasında, belge tarama ve kaynak tarama yöntemi kullanılmıştır.
2.4. Verilerin Analizi
Statistical PackagefortheSocialSciences(SPSS) istatistiksel analiz programı kullanılmıştır. Tablo 1
Ankete Katılan Öğrencilerin Üniversitelere Göre Dağılımı
n % Üniversite Gazi Üniversitesi 25 15, 6 19 Mayıs Üniversitesi 15 9, 4 Kırıkkale Üniversitesi 16 10, 0 9 Eylül Üniversitesi 31 19, 4 Harran Üniversitesi 23 14, 4 Karadeniz Teknik Üniversitesi 50 31, 3 Genel Toplam 160 100, 0
16
Şekil 1.Ankete katılan öğrencilerin üniversitelere göre dağılımı
Katılımcıların okullara göre dağılımları incelendiğinde; %15, 6‟sı Gazi üniversitesi, %9, 4‟ü 19 Mayıs Üniversitesi, %10‟u Kırıkkale Üniversitesi öğrencisidir. 9 Eylül Üniversitesi öğrencilerinin oranı %19, 4; Harran Üniversitesi öğrencilerinin oranı %14, 4 iken, Karadeniz Teknik Üniversitesi öğrencilerinin oranı %31, 3‟tür.
Tablo 2
Öğrencilerin Ana Çalgı Dağılımı
n %
Ana çalgınız nedir?
Bağlama 13 8, 2 Çello 23 14, 5 Flüt 26 16, 4 Gitar 15 9, 4 Kanun 2 1, 3 Keman 58 36, 5 Kontrbas 1 , 6 Piyano 12 7, 5 Saksafon 1 , 6 Şan 5 3, 1 ud 3 1, 9 Total 159 100, 0
Ankete Katılan Öğrencilerin Üniversitelere
Göre Dağılımı
Gazi Üniversitesi 19 Mayıs Üniversitesi Kırıkkale Üniversitesi 9 Eylül Üniversitesi Harran Üniversitesi17
Şekil 2. Öğrencilerin ana çalgı dağılımı
Katılımcıların ana çalgıları incelendiğinde; ana çalgısı bağlama olanların oranı %8, 2; çello oranı %14, 5; Flüt %16, 4; gitar %9, 4; kanun %1, 3; keman oranı %36, 5 iken kontrbas oranı %0, 6‟dır. Piyano çalanların oranı %7, 5; saksafon çalanların oranı %0, 6; şan %3, 1 iken ud oranı %1, 9‟dur.
Tablo 3
Öğrencilerin Çalgılarıyla İlgili Fiziksel Sorunla Karşılaşma Dağılımı
n %
Çalgınızla ilgili fiziksel sorunla karşılaşıyor musunuz?
Evet 45 28, 1
Hayır 115 71, 9
Total 160 100, 0
Öğrencilerin Ana Çalgı Dağılımı
Bağlama Çello Flüt Gitar Kanun Keman
18
Şekil 3. Çalgılarla ilgili fiziksel sorunla karşılaşan öğrencilerin dağılımı
Çalgı ile fiziksel sorun yaşama oranı incelendiğinde sorun yaşayanların oranı %28, 1 iken sorun yaşamayanların oranı %71, 9‟dur.
Çalgınızla ilgili fiziksel sorunla karşılaşıyor
musunuz?
Evet Hayır
19 Tablo 4
Çalgılarıyla İlgili Fiziksel Sorun Yaşayan Öğrencilerin Çözüm Yöntemi Dağılımı
n %
Karşılaşıyorsanız; bu sorunları nasıl çözümlüyorsunuz? Ders öğretmenim bu konuda uzman 17 29, 3 Bölümümüzdeki atölyeyi kullanırım 4 6, 9 Kendim yapmaya çalışırım 24 41, 4
Satın aldığım mağazaya
götürürüm 13 22, 4
Total 58 100, 0
Şekil 4.Sorunu çözümleme seçeneklerinin dağılımı
Sorunla karşılaşılma durumunda bu sorunların çözüm yolları incelendiğinde %29, 3‟ü ders öğretmeninin bu konuda uzman olduğunu, %6, 9‟u bölümdeki atölyeyi kullandığını, %41, 4‟ü kendi yapmaya çalıştığını belirtirken, %22, 4‟ü satın aldığı mağazaya götürdüğünü belirtmiştir.
Karşılaşıyorsanız; bu sorunları nasıl
çözümlüyorsunuz?
Ders öğretmenim bu konuda uzman
Bölümümüzdeki atölyeyi kullanırım
Kendim yapmaya çalışırım
Satın aldığım mağazaya götürürüm
20 Tablo 5
Çalgılara Ne Sıklıkla Bakım Yaptırıldığına İlişkin Dağılım
n %
Çalgınıza ne sıklıkla bakım yaptırırsınız?
6 ayda bir kez 38 24, 4
12 ayda bir kez 22 14, 1
2 yılda bir kez 15 9, 6
Sadece bir sorunla karşılaştığımda 81 51, 9
Total 156 100, 0
Şekil 5. Öğrencilerin çalgılarına bakım yaptırma sürelerinin dağılımı
Katılımcıların çalgılarına yaptıkları bakım sıklığı incelendiğinde; %24, 4‟ü 6 ayda bir, %14, 1‟i 12 ayda bir, %9, 6‟sı ise 2 yılda bir kez bakım yaptığını belirtirken sadece bir sorunla karşılaştığında bakım yaptığını söyleyenlerin oranı %51, 9‟dur.
Çalgınıza ne sıklıkla bakım yaptırırsınız?
6 ayda bir kez
12 ayda bir kez
2 yılda bir kez
Sadece bir sorunla karşılaştığımda
21
BÖLÜM 3
BULGULAR VE YORUMLARI
Araştırmanın bu bölümünde uygulanan anketten elde edilen verilerin analiz yorumları yer almaktadır.
3.1. Anket Sonuçlarına Göre Elde Edilen Bulgular ve Yorumlanması
Bu bölümde anket sonuçları ile alınan verilerin analizi yapılmıştır. Güzel Sanatlar Fakültesi ile Eğitim Fakülteleri öğrencilerine yapılan anket sonuçlarının fakülte ile ilişkili olup olmadığının gözlenebilmesi için Ki-Kare Testi(Chi-Squared Test) uygulanmıştır.
22 Tablo 6
Fakülteye göre sorulara verilen cevapların karşılaştırılması
Okuduğum bölümde çalgı bakım-onarım atölyesi vardır. Total Evet Hayır Fakülte Eğitim Fakültesi n % 45 68 113 39, 8% 60, 2% 100, 0% Güzel Sanatlar Fakültesi n 0 16 16 % 0, 0% 100, 0% 100, 0% Total n 45 84 129 % 34, 9% 65, 1% 100, 0% Ki kare= 9, 785 p=0, 001
Şekil 6. Bölümlerde çalgı bakım- onarım atölyesi olmasına ilişkin dağılım
Fakülteye göre “Okuduğum bölümde çalgı bakım-onarım atölyesi vardır.” ifadesine verilen cevaplar incelendiğinde eğitim fakültesi öğrencilerin %39, 8‟i evet cevabı verirken %60, 2‟si Hayır cevabı vermiştir. Güzel sanatlar fakültesi öğrencilerinin %0‟ı evet cevabı verirken %100‟ü hayır cevabı vermiştir. Yapılan hesaplamalar sonucu beklenen değerler aldığımız veriler ki kare testine uyumludur. Soruya verilen cevap ile fakülte arasında anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (p<0, 05).
Okuduğum bölümde çalgı bakım-onarım
atölyesi vardır.
Evet Hayır
23 Tablo 7
Fakültelere Göre Çalgılarıyla İlgili Fiziksel Sorun Yaşayan Öğrencilerin Durumu
Çalgım ile ilgili zaman zaman fiziksel sorunlar
yaşamaktayım. Total Evet Hayır Fakülte Eğitim Fakültesi n % 71 42 113 62, 8% 37, 2% 100, 0% Güzel Sanatlar Fakültesi n 8 8 16 % 50, 0% 50, 0% 100, 0% Total n 50 79 129 % 38, 8% 61, 2% 100, 0% Ki kare= 0, 972 p=0, 236
Şekil 7. Eğitim fakültelerinde çalgılarıyla ilgili fiziksel sorun yaşayan öğrencilerin durumu
Eğitim Fakültesi
Evet Hayır
24
Şekil 8.Güzel sanatlar fakültelerinde çalgılarıyla ilgili fiziksel sorun yaşayan öğrencilerin
durumu
Fakülteye göre “Çalgım ile ilgili zaman zaman fiziksel sorunlar yaşamaktayım.” ifadesine verilen cevaplar incelendiğinde eğitim fakültesi öğrencilerin %62, 8‟i evet cevabı verirken %37, 2‟si Hayır cevabı vermiştir. Güzel sanatlar fakültesi öğrencilerinin %50‟si evet cevabı verirken %50‟si hayır cevabı vermiştir. Soruya verilen cevap ile fakülteler arasında anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0, 05).
Tablo 8
Fakültelerde Piyano Bakım-Onarım Atölyesinin Bulunmasına İlişkin Dağılım
Bölümümüzde piyano bakım-onarım atölyesi bulunur. Total Evet Hayır Fakülte Eğitim Fakültesi n 29 83 112 % 25, 9% 74, 1% 100, 0% Güzel Sanatlar Fakültesi n 0 16 16 % 0, 0% 100, 0% 100, 0% Total n 29 99 128 % 22, 7% 77, 3% 100, 0% Ki kare=5, 356 p=0, 012
Güzel Sanatlar Fakültesi
Evet Hayır
25
Şekil 9. Eğitim fakültelerinde piyano bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin
dağılım
Şekil 10.Güzel sanatlar fakültelerde piyano bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin
dağılımı
Fakülteye göre “Bölümümüzde piyano bakım-onarım atölyesi bulunur.” ifadesine verilen cevaplar incelendiğinde eğitim fakültesi öğrencilerin %25, 9‟u evet cevabı verirken %74, 1‟i Hayır cevabı vermiştir. Güzel sanatlar fakültesi öğrencilerinin %0‟ı evet cevabı
Eğitim Fakültelerinde Piyano Bakım-Onarım
Atölyesinin Bulunmasına İlişkin Dağılım
Evet Hayır
Güzel Sanatlar Fakülterinde Piyano
Bakım-Onarım Atölyesinin Bulunmasına İlişkin
Dağılım
Evet Hayır
26
verirken %100‟ü hayır cevabı vermiştir. Soruya verilen cevap ile fakülte arasında anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (p<0, 05).
Tablo 9
Fakültelerde Üflemeli Çalgılar İçin Bakım-Onarım Atölyesinin Bulunmasına İlişkin Dağılım
Bölümümüzde üflemeli çalgılar için bakım-onarım
atölyesi bulunur. Total
Evet Hayır Fakülte Eğitim Fakültesi n 6 106 112 % 5, 4% 94, 6% 100, 0% Güzel Sanatlar Fakültesi n 0 16 16 % 0, 0% 100, 0% 100, 0% Total n 6 122 128 % 4, 7% 95, 3% 100, 0% Ki kare= 0, 899 p=0, 441
Şekil 11.Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde üflemeli çalgılar için
bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin dağılımı
Eğitim Fakültelerinin Müzik Eğitimi
Bölümlerinde Üflemeli Çalgılar İçin
Bakım-Onarım Atölyesi Bulunmasına İlişkin Dağılımı
Evet Hayır
27
Şekil 12. Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde üflemeli çalgılar için
bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin dağılımı
Fakülteye göre “Bölümümüzde üflemeli çalgılar için bakım-onarım atölyesi bulunur.” ifadesine verilen cevaplar incelendiğinde eğitim fakültesi öğrencilerin %5, 4‟ü evet cevabı verirken %94, 6‟sı Hayır cevabı vermiştir. Güzel sanatlar fakültesi öğrencilerinin %0‟ı evet cevabı verirken %100‟ü hayır cevabı vermiştir. Soruya verilen cevap ile fakülte arasında anlamlı bir ilişki bulunmamaktadır (p>0, 05).
Tablo 10
Fakültelerde Yaylı Çalgılar İçin Bakım-Onarım Atölyesinin Bulunmasına İlişkin Dağılım
Bölümümüzde yaylı çalgılar için bakım-onarım
atölyesi bulunur. Total
Evet Hayır Fakülte Eğitim Fakültesi n 34 77 111 % 30, 6% 69, 4% 100, 0% Güzel Sanatlar Fakültesi n 0 16 16 % 0, 0% 100, 0% 100, 0% Total n 34 93 127 % 26, 8% 73, 2% 100, 0% Ki kare= 6, 693 p=0, 005
Güzel Sanatlar Fakültelerinin Müzik
Bölümlerinde Üflemeli Çalgılar İçin
Bakım-Onarım Atölyesi Bulunmasına İlişkin Dağılımı
Evet Hayır
28
Şekil 13.Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde yaylı çalgılar için
bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin dağılımı
Şekil 14.Güzel sanatlar fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerinde yaylı çalgılar için
bakım-onarım atölyesinin bulunmasına ilişkin dağılımı
Fakülteye göre “Bölümümüzde yaylı çalgılar için bakım-onarım atölyesi bulunur.” ifadesine verilen cevaplar incelendiğinde eğitim fakültesi öğrencilerin %30, 6‟sı evet cevabı verirken %69, 4‟ü hayır cevabı vermiştir. Güzel sanatlar fakültesi öğrencilerinin
Eğitim Fakültelerinin Müzik Eğitimi
Bölümlerinde Yaylı Çalgılar İçin
Bakım-Onarım Atölyesi
bulunmasına İlişkin Dağılım
Evet Hayır
Güzel Sanatlar Fakültelerinin Müzik
Eğitimi Bölümlerinde Yaylı Çalgılar
İçin Bakım-Onarım Atölyesi
Bulunmasına İlişkin Dağılım
Evet Hayır
29
%0‟ı evet cevabı verirken %100‟ü hayır cevabı vermiştir. Soruya verilen cevap ile fakülte arasında anlamlı bir ilişki bulunmaktadır (p<0, 05).
Tablo 11
Eğitim-Öğretim Programında Çalgı Bakım-Onarım Dersi Alan Öğrencilerin Dağılımı
Eğitim-öğretim programımızda çalgı
bakım-onarım dersi vardır. Total
Evet Hayır Fakülte Eğitim Fakültesi n % 85 27 112 75, 9% 24, 1% 100, 0% Güzel Sanatlar Fakültesi n 1 15 16 % 6, 3% 93, 7% 100, 0% Total n 86 42 128 % 67, 2% 32, 8% 100, 0% Ki kare= 30, 800 p=0, 000
Şekil 15. Eğitim fakültelerinin müzik eğitimi bölümlerindeki eğitim-öğretim
programlarında çalgı bakım- onarım dersi olmasına ilişkin dağılım
Eğitim Fakültelerinin Müzik Eğitimi
Bölümlerindeki Eğitim-Öğretim
Programlarında Çalgı Bakım-Onarım Dersi
Olmasına İlişkin Dağılım
Evet Hayır