DEK OR AS YO N
(
fOfcU* )
S ? 3 -
K
ğa^ t
Ressam Bedri Baykam, kendisine ayırdığı köşesinde (üstte).
Çok geniş bir alana yayılan bir
taraça katı, çevreyle bütünleşerek
döşenebilir mi? Soruyu, ressam Bedri
Baykam ve ailesinin yaşadıkları
mekân, ilginç bir örnekle cevaplıyor.
Salonda üniteleri birbirinden yeşil bitkiler ayırıyor. Beyaz deri oturma ünitesi (solda, büyük resim) salonun orta bölümünde yer alıyor. Yemek ünitesi (en üstte), ve kütüphanenin bulunduğu din lenme köşesi (üstte).
■ Dinlenme köşesinden başka bir görünüm (üstte). Bambu oturma ünitesinin bulunduğu köşede, şöminenin bir yanında,
Bedri Baykam'm tenis şampiyonalarından kazandığı kupaları taşıyan etajerler, diğer yanında ise küçük bar bulunuyor (solda).
r
biçimlerini daha ilk bakışta belli edecek biçimde Ancak Baykam ailesi, bu mekânı, kendi yaşam düzenlemişler. Dekorasyonda belli bir stil bütünlüğü yok, belki tek bütünlük, düzenlemeye yansıyan anla yışta. Burası alışılagelmiş kapalı bir yuva havasında değil. Çevresiyle kaynaşan, doğa ile ilişki kuran, son derece açık bir mekân.150 metrekarelik salonun, Boğaziçi’ni yutarcasına içine alan geniş pencerelerinde hiç perde yok. Oturma ve yemek ünitelerini birbirinden, sürekli gün ışığı altında sere serpe gelişmiş 15-20 yıllık bitkiler ayırıyor. Taraçada da beyaz oturma üniteleri çevre sinde bu yeşillik devam ediyor. Bitkiler„(deri koltuk larda,” ya da bambu koltuklarda otururken hep yanı başınızda.
MMHH M i l W USU IHI
Tarayanın Boğaz"a bakan bölümünde oturma ünitesi (üstte).ESSAM Bedri Baykam ve ailesinin on yıldır _ | yaşamlarını sürdürdükleri dairenin ilginç bir görünümü, buna bağlı olarak da bir öyküsü var. Ortaköy sırtlarında Boğaziçi’ne bakan iki blok halin deki binanın planını mimar-mühendis Mutahhar Bay kam çizmiş. Bina yapılırken de, taraçada yer alacak daireleri kendilerine almaya karar vermişler. Bunun üzerinde planda değişiklik yapılmış ve iki daire birleş tirilerek taraça dahil 275 metrekarelik bir alanı kapla yan geniş bir mekân elde edilmiş. Buna 150 metrekarelik bir de dubleks ilave edersek, döşenmesi hayli zor görünen bir mekân göz önüne getirilebilir.
SSK*
*
Ahşap döner merdivenle çıkılan üst katta oturma köşesi (yanda). Duvar larda Bedri Baykam'ın tabloları, bu köşeye küçük bir stüdyo havası veriyor.
Yatak odaları, içinde yaşayanların kişiliklerini yansıtır biçimde düzenlenmiş. Bedri Baykam’ın yatak odasının duvarları tablo larıyla dolu (en üstte, solda). Kız kardeşi Hülya Aslankuş’un yatak odasının bir bölümü, kütüphanesiyle bir çalışma odası havasında (üstte, sağda) düzenlenmiş. Pirinç karyolalı konuk yatak odası oldukça sade, fakat şık (üstte).
Kapısız salonun bitkilerden geri kalan duvarla rında, koridorlarda ve hatta yatak odalarında ise Bedri Baykam’ın büyük boyutlardaki tabloları yer alıyor. Böylece doğa ve sanat iç içe, yan yana.
Alt katta dört, üst katta ise iki yatak odası var. Hepsi müstakil banyolu olan yatak odaları da gerek stil olarak, gerekse boyut ve boşluk olarak birbirle rinden çok farklı. Bedri Baykam’ın odası tablolarıyla, resim malzemeleriyle dolu. Kız kardeşinin odasında geniş bir kütüphane ve müzik setiyle donanmış modern bir yatak var. Baykam çiftinin yatak odaları daha geniş ve aynı zamanda bir oturma odası gibi döşenmiş. Özetlersek, odalar daha çok içindekilerin kişilik ve ihtiyaçlarına göre biçimlenmiş.
Özel yaşamında gizliliğe özen gösteren, içedönük ve belli bir stile bağlı olarak, mobilyada bütünlük arayanlar için alışılması, kabullenmesi zor bir düzen.. İlk bakışta çok görkemli görünen bol güneşli geniş salon, bitkilerin sıklığı nedeniyle bu düzeni benimse yenlere bir süre sonra dar bile gelebilir.
i
6 2 K A D IN 11/85
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi