Ölümünün yıldönüm ünde^ <9C'U \*i
IbrahiH Çallı
■y -t Mayıs 1961 Pazar günü, lıo camız İbrahim Çallı’nın ö- tümünün yıl dönümü idi. Sergi si, birgün önce, 20 Mayıs 1961 Cumartesi günü saat 17 de açıl di, Türk • Amerikan Derneği’- nin resim galerisinde. Biricik ki zının hazır bulunduğu bu sergi de, koca Çallı’nm hiç de şanına yaraşır bir topluluk sağlanama mıştı, sergi çok tenha idi. İşitti ğimizc göre rahmetlinin cenaze si de öyle pek kalabalık değil miş. Hocanın eski öğrencilerin • den sergiyi hazırlayan Ressam Asuman Yavuzer, tam beşyüz davetiye yollandığını üzülerek söylemişti o gün.
Hocaların hocası
Çallı hocamızın yaşantısı im rendirici başarılar, mutluluklar içinde ve Bohem davranışlariyle ardında ışıklar bırakarak geçip gitmiştir. Genç Çallı’yı Paris dö nüşü Sanayi-i Nefise Mektebi Âli si’nde — Güzel Sanatlar Akade misi — öğretmen olarak görüyo ruz. Ta o zamanlar da arkadaş lan arasında aşırıcılığı, a taklağı ile tanınırmış. 1930 dan daha ge rilere gidilirse «Narlı Natürmort ve Dönen Dervişler» adlı eserle ri ve benzerleriyle karşılaşılır. Ne kadar ileri eserlerdir bunlar. Dönen Dervişler elverirki yıllar Ca sonra da «Unesco Sergisi» n- de de derhal göze çarpmış ve «Illustration» dergisine basılmış tı. Çallı usta bir seri «Arzuhalci ler ve Türbeler» konusunu ele al mıştır ki hepsi zamanını aşmış eserlerdir. Çallı, boşuna Çallı o) mamıştır. O, zorlu bir ressam ol duğu kadar iyi bir hoca idi de. Bugün resim dünyamızın birçok tanınmışları acemilik ve çıraklık larmı onun atölyesinde geçirmiş lerdir. Hikmet Onat Hocanın ga leride emzirdiklerini Çallı, canlı model atölyesinde büyütüp geliş
---ve sergisi
Eşref Üren
tirirdi. Güzel Sanatlar Akademisi resim yarışmalarında olsun, Av rupa’ya gitme yarışmalarında ol sun hep önde gelirdi öğrencile ■ ri. Çallı’ya hocaların hocası de mek çok yerindedir. Onun atol yesinin dünkü öğrencileri bugün Akademinin hocalarıdırlar. Yıllar ca atölyesinden bir ressam furya sı akın etmiş durmuştur, yurdun dört bir yanma. Refik Epikman, Cevat Dereli, Şeref Akdik, Mab mut Cüda, Ali Avni Çelebi, Ce mal .Tollu, Halil Dikmen, Tur - gut Zaim, Nurullah Berk, Şemsi Arel, Zeki Faik İzer, Hamit Gö rele. Ziya Keseroğlu, Saim Öze • ren, Naci Elif, Şefik BursalI, en son kuşaktan Bedri Rahmi Eyüb oğlu, rahmetli olanlardan Muhit tin Sebati, Ali Sermet, Mithat Özar ve Zeki Kocamemi bu mut lu atölyeden, bohem yuvasından yetiştiler.
Ç
allı ve arkadaşlarının da Pa ris’te olduğu gibi Akademiz • mi alaşağı ederek zift rengini pa letlerinden atıp güneş renklerile Impresionismi bize getirdikleri su götürmez bir gerçek. Çallı’nm bu çiti de aşarak Impresionis • min bahçelerinde meyve- taşladı ğı çok görülmüştür. Corman’m atölyesinden sonra bu, üstesin - den kolay gelinecek bir şey de - ğildi.ilk ve son sergisi
Seyrettiğimiz, Hocamızın bu ilk ve son sergisj — özel olarak sergi açmamıştır — kendisini de rinlemesine belirtmekten yok - sun ise de sergilerde, Bebek Ko yu’ndan yaptığı peyzaj gibisine zor rastlanır. Duygu ve teknik el ele verince böyle olur işte. Hepsini bir tarafa itelim, uzun söze ne hacet, Çallı’dan bir ne • fes, bir esinti olan bu sergi 1b • rahim Çallı’nın sergisidir; bu kadarı yeter de artar bile...