• Sonuç bulunamadı

Türk kadınları galeyana geldi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Türk kadınları galeyana geldi"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

^ Uenf İstanbul

Y A Y I N I

TURK KADINLARI

16 OCAK 1920 CUMA No: 211

HAZIRLAYAN

ÖMER SAMİ COŞAR

BOLŞEVİZME

KARŞI TURK

MİLLİYETÇİLİĞİ

Bir Fransız gazetesi soruyor I

“ Türkler, Bolşevizme karşı

müttefiğimiz rAamaz mı ? ”

G A LEY A N A GELDİ

Beş bin hammunızın büyük bir toplantı yaptıkları Konya’dan bir görünüş. Resimdeki Alâeddin Tepesi’ndeki s a, ray enkazını da gösteren bu resim birkaç yıl önce çekilmiştir. Bunlar da şimdi tamamen yıkılmıştır.

PARİS, — (Le TEM PS) gazetesi, ön­ ceki günkü başmakalesinde

Türkiye meselesini ele al­

makta, Türk mlliyetçillğinin

yeniden siyasi bir kuvvet hâ­ line geldiğini, Anadolu'da ye­ ni bir ordu kuran şeflerinin

İstanbul'un banliyösünden

Toroslara kadar kendilerine itaati sağladıklarını belirterek şu suali sormaktadır

«— Bu Türk milliyetçiliği, or­ dusu ile birlikte bize çok borç­ lu bulunan bu memlekette nor­ mal hayatın sağlanmasında yar­ dımcı olamaz mı?

(Be TEMPS), Karadeniz sa­ hillerine kadar inen Bolşevik tehlikesine de önemle değindik­ ten sonra, şu ikinci suali de sormaktadır:

«— Bu Türk milliyetçiliği, Bolşevizme karşı müttefiğimiz olamaz mı?»

Fransız Dışişleri Bakanlığı çevrelerinin de görüşlerini ak­ settirmekle tanınan (TEMPS), aksi bir siyaset takip edilme­ sinin büyük hata olacağına da işaret etmekte ve bu arada, mü tarekenin akdi şeklini de hatır­ latarak İngiltere’ye çatmakta­ dır. (Le TEMPS) a göre, Cihan Harbi’nin sonlarına doğru Fran sız Şark Orduları Kumandanı Franşe Desperey, İstanbul üze­ rine bir taarruz plânını hazır­ lamış, fakat bunu sezen Türk idarecileri de, ellerinde bulunan harp esirlerinden İngiliz gene­ rali Tovsend’i gizlice kullana­ rak ve yalnız İngiltere'ye baş vurarak Mondoros mütareke­ sini temine muvaffak olmuşlar­ dır. Fransız gazetesi, Ingiliz- lerin Asir, Yemen, Batum. İs­ kenderun’daki menfaatlerini göz önüne aldığını, Anadolu’da ne­ ler olabileceğini düsünmedif'ini. Türk ordusunun m-»

hafaza etmesini sağlayan bir mütarekeyi — bütün müttefik­ leri adına da — imzaladığım yazmakta ve bunun neticesi o- larak şimdiki gün durumun or­ taya çıkmış olduğunu ilâve et­ mektedir,

SO N T E Ş E B B Ü S

Ayrıca (Le TEMPS), Ali Riza Paşa hükümetinin, reformlarla ilgili olarak vermiş olduğu son muhtırayı da «mevsimsiz» ad­ detmekte ve şöyle demektedir: «Reformların müzakeresine gt rişmeden evvel, Türkiye’nin ya­ şayıp yaşamıyacağım bilmek lâ­ zımdır.»

---

♦----Rus muhacir

akını başladı

lillllllllllllllllllllllllillllllllllllllllllllllllllllllillii;

İstanbul’a Rus muhacir akı­ nı başlamıştır, Sovyet kuvvet­ lerinin Karadeniz sahillerine yaklaşmaları üzerine Odesa’ya yığılanlar buldukları gemilere, büyük para karşılığı, binerek İstanbul’un yolujıu tutmakta­ dırlar.

Esasen muhacirlerle dolu olan şehirde şimdi de Rusların gelmesi ile mesken buhranının daha had bir şekil alacağı giz- lenmemektedir.

CEMAL PAŞA

İSTİFA MI ETTİ ?

Bazı gazeteler, Harbiye B a­ kam Cemal Paşa’nın sıhhî se­ bepler ileri sürerek kabine­ den ayrıldığım yazmaktadır­ lar. Fakat haber —— — *~vid edilmemiştir.

Beş binden fazla hanım Şe­ rifinde toplanmışlar ve Avru­ pa'nın Türkiye hakkında ha­ zırladığı duyulan projeleri şid detie protesto etmişlerdir.

Toplantıya Çelebi Efendi

Hazretlerinin refikaları Kev­ ser Hanım başkanlık etmiştir. (Anadolu Kadınları Mü­ dafaa! Vatan Cemiyeti) nin

Konya şubesini de kurmuş

olan hanımlarımız bu toplan­ tılarında, İtilâf devletleri yük­ sek komiserlerine gönderil­ mek üzere şiddetli bir protes tonameyl hazırlamışlar ve bu­ nu ittifakla kabul etmişlerdir.

Konya hanımlarının pro-

testonameslnde şöyle denil­ mektedir.

«Bir çok milletlere eski hak lan verilirken altı buçuk a- sırdan fazla bir zaman hür ve müstakil yaşamış büyük bir mületin izzetinefsini, haysiye­ tini kıracak derecede kararlar alınmasından çekinilmesini ri ca ederiz.»

«Aramızdaki gayri müslimle rin haklarım kendi haklarımız kadar muhterem ve muteber addeylediğimiz cihetle azınlık ların hukukunun korunması ba

hanesiyle hâkimiyet ve milli haysiyetimizi ihlâl edecek hü kümleri kabul edemiyeceğimi- zi bildirirz.»

■Türk ve Müslümanlarla meşkûn harpten evvelki hu- dud dahilinde, hilâfet makamı ve başkenti İstanbul olmak ü- zere bir «Müstakü ve Hür Tür kiye’nin bekasım ve Vilson prensiplerinin harfiyen tatbi­ kini temin etmeyen her hangi bir sulhu asırların mağlûp e- demediği Türk milletine kabul ettirilmesi imkânsızdır.»

Bu şiddetli protestonameyi, beş bin hanımımız adına se­ çilmiş olan heyet mensupları, fin haremi Kevser, Kız Mual lim Mektebi Temsil Heyeti namına Fransızca ve piyano öğretmeni Emine Ferhunde ve diğer yirmi bir hanım imzala mışlardır.

(İZMİR’E DOĞRU) gazete sinin önceki günkü nüshasın­ da açıklandığına göre, bütün Anadolu olduğu gibi şehirimiz de de kadınlarımızın teşkilât lanmaları için faaliyet başla­ mıştır.

Gazetenin bildirdiğine göre, Mustafa Kemal Paşa bir ta­ miminde, Sivas’ta hanımlarımı zın (Müdafaa! Hukuk Hanım­ lar Cemiyeti) ni teşkil ettikle­ rini bildirmiş, nizamnameleri­ ni yollamış ve bütün şehirleri

mizde hanımlarımızın ayni şe küde teşkilâtlanmalarım iste­ miştir.

Şehrimizde Muallim Mekte bi Müdiresi Makbule Hanımın çalışmalarına başladığı ve pek yakında (Müdafaa! Hukuk Ha mmlar Cemiyeti) nin Balıke­ sir şubesinin de faaliyete ge çeceği ilâve edilmektedir.

“ --- ♦

---İs ta n b u l’ un yeni

üç m illetvek ili

Boşalan yerler için yapılan seçimi Ahmed Ferid, Fuad Selim ve Rauf Ahmet kazan­ dılar.

İstanbul’da boşalmış olan üç milletvekilliği için yeniden seçimler yapılmış ve bu defa İFHAM gazetesi başyazarı Ah­ med Ferid Bey (287)- Bern es­ ki sefir; Fuad Selim Bey (279) ve gazeteci Rauf Ahmed Bey de (119) oyla milletvekili se-çümişlerdir.

Şark şimendiferler; amele murahhası Zühtü Efendi yal­ nız (4) oy alabilmiştir. Sosya­ list namzedi Vehbi Bey ise bir oy almıştır.

Adaylar arasında bulunan malûl gaziye bir tek oy dahi çıkmamıştır.

Konya'da beş bin hanmın iştiraki ile

yapılan mitingde, Avrupa'nın kararları

protesto edildi ve bunların Türkiye'ye

kabul ettirilemiyeceği ilân olundu

(2)

İSTİKLÂL

HARBİ GAZETESİ. CUMA 16 OCAK 192C

MUSTAFA KEMAL'E SON GÜNLERDE

YAPILAN SALDIRILARA BİR CEVAP

« M.

KEMAL

BİR YİĞİTTİR»

“MUSTAFA KEMAL AN AV ARTA LARDA DOĞMUŞTUR” DİYEN AK

ŞAM’IN BİR YAZAR. İLÂVE EDİ YOR : “ONUN MAZİSİNDE ANA

FARTA,

HALİNDE KUVAYI M İLLİYE. İSTİKBÂLİNDE KİM BİLİR

NELER VAR ?"

Mustafa Kemal Paşa, Anafartalar’da siperlerde.

Son günlerde bazı İstanbul gazetelerinde yeniden Musta­ fa Kemal Paşa'ya çok çirkin hücumlar başlamıştır. Bütün bu neşriyata (A KŞAM ) ga­ zetesinin bir yazarı şu uzun cevabı vermektedir:

«Nasılsa sağdan yazılan iki gazete birkaç gündür Mustafa Kemal Paşa’ya hücum ediyor, biri bu adama Selânikli diyor ve İstanbul’da kendisi için bahri bir hazırlık yapıldığını söylüyor. Deniz kelimesi ile ne murad edildiğini pek iyi bi iyorum ve alçaklığın bu şek lini gördükten sonra yılanı ve şeytanı bile kurtarıcı saymak zevkime gidiyor.»

«Bir başkası Filistin bozgun larına kumanda eden bir pa­ şaya kahraman ismini verme­ nin gülünç olduğunu söylüyor. Halk sözü niçin hak sözü­ dür ve halk bu muharrirden niçin iğreniyor? Onun sırrına da bu vesile ile agâh oldum.

Malûmdur ki, kahramanlar muharebelerde yetişir. Bizim şimdiye kadar kahraman tanı dıklarımız ya Arşen Lüpen va ri sergüzeştlerde, ya eşkiya va ri pusularda yahut Ba­ bIâli baskınlarında tema - yüz ettiler. Bunlar için en büyük harp yeri Nafia nezare ti ile Babıâli kemeri arasında ki cadde oldu. Bunlar şehir or talarında önlerinde zırhlı bir otomobil, arkalarında zırhlı bir otomobil, dizlerinin dibin­ de baştan aşağıya silâhlı bir çavuş ve sollarında keza baş­ tan aşağı tabancalı yaverle do laştılaı-dı.

Bu nevi kahramanların en sayılısı Eminönü’nde ensesin­ den muharrir vurdu. En azılı sı şuna buna kan kırmızı im­ za ile tehdit mektupları yol­ ladı. Evet, bizim kahraman diye alıştığımız kahramanlar bunlardı.

«Fakat Mustafa Kemal Paşa f böyle değildir. Filistin’de, eski Alman ordusunda başkuman­ danlık eden ve Almanya’da bi rinci ferik, Türkiye’de müşür payesini kazanan Felkenhayn bozuldu. Ricatı ta Haleb’e ve Adana’ya kadar getiren de ke za Almanya’da birinci ferik ve bizde müşürlük rütbesini haiz Von Liman Eanders Paşa idi. Gazze’den Haleb’e kadar yani kırk gün kırk gecelik o namütenahi yollar üstünde Türklere yalnız ölmek vazifesi düştü.

Mustafa Kemal Paşa bu mu kadder akıbeti daha Gazze boz gunu başlamadan evvel gören lcrdendir.»

A N AF ARTA LAR’DA DOĞDU

Mustafa Kemal Paşa Anafar

talar’da doğmuştur. O zamana kadar kolağası, ataşemiliter Mustafa Kemal Bey adında bir adam tanırdık. Fakat kumar­ bazımızın Büyükada’da, sefihle rin Beyoğlu’nda istilâdan yü­ rekleri titrediği zaman en eski, en âsil, en uzak Türk ailelerin den birinin bağrından kopan Mustafa Kemal Paşa Anafarta lar’da sağdan Marmara’yı, sol dan Akdeniz’i gören bu yalçın, sarp korkunç tepede Türk saf 1 arının önüne geçti. Korkakla rı, kabzasından tuttuğu kılcın keskin ucu ile, cessurları sesi nin gür şevki ile ileriye sürdü. Kurşunlar başının üstünde yek pare bir satıh gibi sıklaştı. Karşıdaki topların ağzından fırlayan ateşin kıvılcımı yü­ zünden etme değdi. Uzun müd det sağından solundan, önün den arkasından geçen demir parçalarının rüzgarı ile sarsıl dı. Ve İstanbul’u Anadolu şe hitleri ile başbaşa düşmekten kurtardı. Mustafa Kemal’i tah kire özenen yazar bile hâlâ o düşünüşten, İstanbul’un kan lı süngüler önünde düşmesin­ den korkuyor.

Mustafa Kemal bu memleke ti damarlarındaki kandan faz la sevdiğini ispat etmiştir. Çün kü başından mermi, omuzun­ dan kurşun aştığı demlerde kendi canını feda edenler saf larınm önünde ve dimdik a- yakta durdu. Çünkü yüzü düş man ateşi ile kızardı. Çünkü günlerce vüzbinlerce namlının karşısında göğsünü bir nişan gâh gibi gergin tuttu.

MUSTAFA KEMAL BİR YİĞİTTİR

Mustafa Kemal’in mazisinde Anafarta, halinde Kuvayi Mil liye, istikbalinde kim bilir ne ler var?

Eğer Kuvayi Milliye’nin is­ tikbaline, Mustafa Kemal’in Anafartalar’daki mazisinden hükmetmek lâzım gelirse Ana­ farta bir falihayırdır.

....

Berlin'de halka

ateş açıldı, otuz

ölü 400 yaralı var

PARLAMENTOYU

KORUM AY A Ç ALIŞAN

LERt DE BİR ÖLÜ, 16 YARALI VERDİ

Berlin’de salı günü halk polis barajını aşıp Parlâmento’ yu işgale teşebbüs ederken.

İSTANBULDA YUNAN SUBAY*

VE ERLERİ ÇOĞALIYOR

ŞEHRİMİZDE

YUNANİSTAN’IN BİR

KARAR VERDİKLERİ BİLDİRİLDİ

DARULFUNUN

KURMAYA

ANKARA, — Heyeti Temslliye'ye gelen

raporlara göre, İstanbul'da

son zamanlarda Yunan subay ve askerlerinin sayısında ar­ tış olmuştur.

Mustafa Kemal Paşa’nın bu­ radan kolordulara yolladığı bir telgrafta, mütarekeden sonra

İstanbul’a 250.000 Rum ve Er- meninin Amerikadan getirilerek yerleştirilmiş olduğu ve hatta Rumlar için Yunan siyasi ko­ miserliği nezdinde bir de «asker lik şubesi» kurulduğu bildiril­ miştir.

Ayrıca Yunan meclisinin, İs­ tanbul’da bir Yunan darülfünu­ nu kurma kararını almış olduğu da eklenmektedir.

Diğer taraftan İstanbul’dan alınan bir raporda, Fransız mü­ messilinin, İzmir, Antakya ve Kilikya’mn tahliye edileceğini kat'f şekilde söylediği de bildi­ rilmiştir. Bu raporda Fransız basınından da haberler ulaştı­ rılmakta ve Paris gazetelerinin «bu defa Klemanso’nun Loyd Corc’un tuzağına düşmediğini» yazdıkları da ilâve olunmakta­ dır.

EMNİYET KUVVET

BERLİN, — Geçen salı günü Alman başkentinde kanlı olaylar olmuş ve parlâmentoyu İş­ gal etmek üzere yürüyüşe geçen büyük kalabalık ü- zerina emniyet kuvvetleri tarafından ateş edilmiştir. Halktan 30 kişi ölmüş, 400 kişi de yaralanmıştır. Em­ niyet kuvvetleri bir ölü ve 16 yaralı vermiştir.

Hatırlarda olduğu gibi ge­ çen yılın 15 ocağında sol kuvvetlerinin yapmış olduğu gösteriler esnasında liderler­ den Liebknecht İle Roza Liik samburg öldürülmüş ve daha bir çok kimseler de hayat­ larını kaybetmişlerdi. Bu hâdiselerin İlk yıldönümüne iki gün kala patlak veren yem olayı, süratle yayılmak ta olan ekonomik kriz ile geçen 10 ocakta Alman hükü metinin Versay muahedesi ni nihai olarak tasdik etnrı’s olması da yaratmıştır.

Salı günü sabahtan itiba­ ren çok büyük bir kalabalık Alman Parlâmento binası et rafında toplanmıştır. Başba­ kan Noske’nin emri ile prrlS mento binası etrafına mühim sayıda emniyet kuvveti ge- ritilmiş ve ayrıca makineli tüfekler de yerleştirilmiştir. O sırada miletvekilleri par­ lâmento binasında müzakere­ lerine devam etmekteydi’er Aksam dörde doğru, onHn lerce kişi, emniyet barajın rmı yıkmış ve narlâmentovu isea) için harekete geçmiş­ tir. Bunun üzerine bir cok istikâmetlerden halk üzerine tüfekle ve makinpli tüfekle ateş edilmiştir. Bir zaman sonra halk ölü ve varaklar«- m verlerde bırakarak

çekil-rn/al' TO»—»*■»«?«■> I'blıvılpftr

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Türkmenistan'da bugün yaşamakta olan Türkmenler esas itibariyle 9.yüzyılda Salır-Kınık, Yazır ve Kayı-Bayat boylarından birleşen Oğuzlardan gelmekle beraber,

Geçen hafta gelen seyyahlar — Çocukluğumdan beri vapur­ lara merakım — Eskiden buraya uğrayan transatlantikler —.. Turistler Galata rıhtımına inince —

Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Cilt XIV, Sayı: 42, Kasım 1998... Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Cilt XIV, Sayı: 42,

Kutlu’nun  ilk  hikâyelerinde,  dönemin  hâkim  kötümser/varoluşçu  edebiyat  anlayışından  farklı  olarak,  romantik  bir  Anadoluculuk  göze 

[r]

Türk milleti hakkında pek amik hissiyat-ı muhâleset ile meşbû olarak zât-ı devletlerinin saadeti ve milletinin refah ve tealisi için samimi temennilerimi kabul

[r]

Ama genelde gündüzleri açık olan ramazan dolayısıyla, akşam altıbuçuğa kadar açık kayarak iftar yemekleri sunan Hacı Salih için aynı şeyi