• Sonuç bulunamadı

İstanbul... İstanbul

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İstanbul... İstanbul"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

B O O K R E V IE W

İstanbul... İstanbul...

1993 İstanbul yılı. Kentin tarihi ve

gündelik yaşamı giderek artan sayıda kitaba konu oluyor.

Tarihi, coğrafyası, denizi, gündelik yaşam ı, b in aları, y en i-e sk i ç e ş itli mekanlarıyla eski İstanbul.. Yüzlerce kitaba konu olan kent bu kez de tarihi bo yu tuyla İsta n b u l B e le d iy e si'n in yayınlarında d e almıyor. Başkanlığını Hilmi Yavuz'un yaptığı Kültür İşleri Dairesi nin yayınları arasında yer alan üç kitaptan eski İstanbul'u yaşamak mümkün.

"ESKİ İSTANBUL'DA GÜNDELİK HAYAT"

Evet, bu yolculuğu bir kitapla yapa­ cağız. Adı "Eski İstanbul'da Gündelik H a y a t1' v e İs ta n b u l B ü y ü k Ş e h ir Belediyesi'nin en son yayınlan arasın­ da. İ. G ü n d ağ K a y a o ğ lu ile E rsu Pekin'in hazırladıkları kitabın tek bir

yazan yok. Büyük bir kısmı, Münevver Alp'in öO'lı yıllarda Türk Folklor Araştırmaları D ergisin in çeşitli sayılarında yayınlanmış yazılanndan oluşuyor. Ayrıca Melahat Sabri, M uhtar P aşaoğlu ve S e rm e t M uhtar A lus'un da Halk Bilgisi Haberleri ve Tarih Hâzinesi dergilerinde yayınlan­ mış birer yazısı da konulmuş. Bu kitapla o eski günlere dönmek çok kolay aslında.

Ö nce fotoğraflar alıp götürüyor sizi. İşte 19. yüzyıldan bir sahne; iki İstanbul hanımefendisi karşılıklı nakış işli­ yorlar. Beykozlu bir paşanın gelini, başında değerli taşlar­ la süslü hotozu ve muhteşem işlem elerle bezenmiş gelin­ liğiyle bir başka sayfada arz-ı endam ediyor.

D iğer bir kö şed e güzel b ir ham am sean sın d an sonra soğuklukta kendinden geçm iş bir şekilde d inlenen bir kadın yan çıplak uzanıvermiş divana.

Bütün bu resim ler hiç de kolay bir şekilde yan yana gel­ memiş tabii.

İstanbul'un bütün büyük kütüphanelerine girilmiş, İstan­ bul’la ilgili bütün resimli yayınlar taranmış ve fotoğraflan- mış. Kitabın resim malzemesinin büyük bir kısmını 19. yüzyılda İstanbul’a gelmiş, burada uzun müddet yaşamış Melling, Camille Rogier, Van Mour, Bartlett gibi sanatçıla­ rın yaptıklan resimler, gravürler oluşturuyor.

Kitaptaki yazıların büyük bir kısmı Münevver Alp'e ait. K endisi İstan bu llu b ir hanım . O banda anlatm ış, Dr. Hüseyin Vulaş da banttan çözerek kaleme almış.

Daily life, buildings a n d scenes in Old Istan bu l. This them e, w h ich h a s b een trea ted in h u n d red s o f books, is now the subject o f three n e w I s t a n b u l M u n ic ip a lity Cultural Affairs D epartm ent p u b li­ cation s. E ach o f the b o o k s ta k es readers on a stroll into the past.

“DAILY LIFE IN OLD ISTANBUL” This is a jo u r n e y by b o o k . “E ski İ s t a n b u l ’d a G ü n d e lik H a y a t ” (Daily Life in Old Istanbul) is on e o f t h e r e c e n t p u b l i c a t i o n s o f

I s t a n b u l M e tr o p o lita n

Municipality, designed a n d edited by G ü n d ağ K a y a o ğ lu a n d Ersu Pekin. The fascin atin g text is m a d e up o f articles p u blish ed in various jou rn als on history a n d fo lk lo r e by M ünevver Alp, M elahat Sabri, M uhtar P aşaoğlu a n d Serm et M uhtar Alus, on a variety o f topics including weddings, Turkish baths, R am azan, Istan bu l’s fa m o u s street dogs, a n d gypsies. Beautifully illustrated with photographs, pain tin gs a n d engrav­ ings which carry the read er b a ck into the past, we see two 19th century Istanbul ladies doing their em broi­ dery, a b ride in h er w edding fin ery with a jew elled h otoz on h er head, a n d a w om an resting h a lf n aked on a divan after an exhausting session at the baths. Com piling this w ealth o f illustration fr o m Istan bu l libraries, books, a n d private collections w as n o easy matter. As w ell as photographs o f braziers a n d other h o u s e h o ld e q u i p m e n t a n d c o n t e m p o r a r y p h o ­ tographs, there a r e m any paintin gs a n d engravings by European artists such a s Melling, Cam ille Rogier, Van M our a n d Bartlett, w ho visited Istanbu l in the 19th century. M ünevver Alp, au th or o f ov er h a lf the articles w hich m a k e up the text, w as an Istanbul gen­ tlew om an b o m in 1888. She related h er ow n rem inis­ cences a n d those o f h er m other a n d g ran dm other to Dr. H ü sey in Vulaş, 'w ho t r a n s c r ib e d th em f r o m recordings. This explains the natural, conversation al style o f these chapters, w hich reveal M ünevver A lp’s keen pow ers o f observation.

78

(2)

B y A Lİ G Ü L E Ç

"GRAVÜR VE SEYAHATNAMELERDE İSTANBUL"

Necla Arslan'ın Gravür ve Seyahatname­ lerde İstanbul adlı kitabı, son zamanlarda yayımlanan bir başka İstanbul kitabı. Eser, okuyucuya 100-200 yıl öncesinin İstan­ bul'una alıp götürüyor. N ecla Arslan, çalışmasında 18. ve 19. yüzyıl İstanbul'u üzerinde yoğunlaşm ış. K itapta, Batılı sanatçı ve yazarların, daha çok da gezgin­ le rin , gözü yle İstan bu l serg ilen iy o r. Melling, Barlett, Allom gibi ünlü sanatçıla­ rın gravürleriyle bezeli kitapta, yer yer İstanbul sokaklarındaki yaşamdan kesitler olmakla beraber, esas olarak İstanbul'un anıtsal yapıları sergileniyor. Kitap dört ara bölümden oluşuyor. Birinci bölümde tarihsel bir sürecin özeti yer alıyor. 15. yüzyıl ile 18. yüzyıl sonunu kapsayan bu özet bölümde, Batıkların Osmanlıya, daha çok da İstanbul'a ilişkin ilk izlenimleri, ilk g ö zle m le ri y e r alıyo r. İk in ci bölüm , "Gravür ve Seyahatnam elerde İstanbul” adını taşıyor ve bu bölüm de Batıkların İstanbul ile ilgili izlenim leri aktarılıyor. Kitabın üçüncü bölümünde ise kentin pano­ ramik görünümü çizildikten sonra, Batıkların gravür ve seyahatlerde resmettikleri ve yaz­ dıkları üzerine som ut çözü m lem eler ve değerlendirmeler yer alıyor. Saraylar, köşkler, çeşmeler, camiler, bu bölümün ana temalan Kitap bir "değerlendirme" ile bitiyor.

Gravür ve Seyahatnamelerde İstanbul

i 18. Vüzpl Sonu re 19. Y iin ıl)

"ISTANBUL IN EN G R A VIN G S A N D TRAVEL BOOKS"

bamı «tıi « n û matım ıfııft bun nün basunuíiumun sw m

"KARTPOSTALLARDA İSTANBUL"

Necla Arslan’s “Istanbul in Engravings an d Travel Books" is one o f the latest in the recen t sp a te o f b o o k s a b o u t Istanbu l, carryin g its rea d ers b a c k 1 0 0 -2 0 0 y e a r s in tim e. H er b o o k reveals glim pses into Istanbu l o f the eighteenth an d nineteenth centuries as seen through the eyes o f foreign artists a n d tra v e lle r s . The illu s t r a tio n s include en gravings by such fa m o u s n am es as Melling, Barlett a n d Allom, focusing principally on the city’s mon­ um ental buildings, with a sprinkling o f scenes fro m daily life. The b o o k con­ sists o f fo u r sections, the first being a

su m m ary o f Ottoman Istan bu l fr o m the fifteen th to eighteenth centuries, largely as expressed in the first impres­ sio n s o f the city a n d the O ttom an

Turks o f western visitors. The second s e c tio n is e n title d “I s ta n b u l in Engravings a n d Travel Books", an d consists o f a selection o f accounts o f Istan bu l by fo reig n travellers. The third section gives concrete analyses an d evaluations o f the illustrations a n d writings by western artists an d visitors to Istanbul. Palaces, houses, fo u n ­ tains, an d m osques are the m ain themes o f this part. A concluding section rou nds o f f the book.

"İS T A N B U L İN POSTCARDS"

Bir iletişim aracı olarak doğan kartpostal, zaman içerisinde belg esel değeri oluşan, belge haline gelen bir nesne Arkasına birşey yazılımsa da, bir yerlerden, binlerine gönde rilmese de, pulsuz da olsa, kartpostalın belge niteliği var Sosyal bilimlerin her dalı için kartpostalın vazgeçilmez bir değeri var. Osmank'da kartpostalın ortaya çıkışı 1890 ı bulu­ yor. Öncünün adı Max Fruchtermann. 1915 e kadar yayımla­ dığı kartpostal sayısı 3000'in üzerinde. Padişah portrelerin­ den, "İstanbul görüntületfne, "Askeri Yapılar'dan, okullar a kadar her konuyu kapsamış Fruchtermann. Diğer bir yayımcı Moise israelowitch. Onun kartpostal sayısı 1000 dolayında. I.udwigsohn, Sarraftan Kardeşler, Römmler-Yonas, Zelpick Fils ve Au Bon Marche, Georges Papantoine de lıatın sayılır miktarda kartpostal yayımlamış isimler. Ahmet Eken, çoğu Atatürk Kitaplığı'nda da yer alan bu kartpostallardan titiz bir seçim yaparak 263 kartpostalın yer aldığı iki bölümden oluşan değerli bir çalışma üretmiş. Birinci bölümde mekan­ lar ve yapılar yer alıyor ve şehrin bölümlenmesine uygun olarak, kronolojik bir sıralama yapılmış. Kitabın ikinci bölü­ münde ise gündelik hayattan görüntüler var. •

W hether an y th in g h a s b een w ritten on th e b a ck , w h eth er it h a s b een sent to an y on e, a n d w h eth er stam ped or not, the postcard is a docum ent o f im por­ tance f o r every branch o f social history. The first post­ cards appeared in Ottoman Turkey in 1890, pion eered by Max Fruchterm ann. By 1915, Fruchterm ann h ad produced over 3000 different postcards, varying fro m portraits o f the sultans an d views o f Istanbul, to mili­

tary buildings an d schools. Moise Israelowitch follow ed with around 1000 postcards, an d large numbers were also produced by Ludwtgsohn, the Sarrafian Brothers, Rommler-Yonas, Zelpick Fils an d Au Bon Marche an d Georges Papantoine. Ahmet Eken has carefully p ick ed most o f the 263 postcards which illustrate this b o o k fr o m the collection a t A taturk Library, a n d divided

them into two sections.

The first is devoted to buildings an d places, an d these cards a re arran g ed in chron olog ical ord er f o r each area o f the city. The secon d section consists o f scenes

fro m daily life.

,

79

S K Y L I F E N İSAN A P R IL 1 9 9 3

Kişisel Arşivlerde Istanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Dokuduk gelecekten gelen geçmişini Bin gariplik verdik bir İstanbul aldık Şimdi İstanbul’un ikindi tenhalığında Eridik ermek için. Bir uslu sokağında İstanbul Müvezzi

Çalışmalarının süreç ve sonuçlarını, o alandaki veya dışındaki ulusal ve uluslar arası ortamlarda sistematik ve açık bir şekilde yazılı ya da sözlü olarak

Ülkemizdeki duruma bakıldığında; Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet Araştırması (KYAİŞA) 2008’e göre %39 olarak saptanan fiziksel şiddet yaygınlığı, 2014

Kültür endüstrisinin asıl etkisi aydınlanma karşıtlığında kendini göstermektedir ve doğa üstündeki gittikçe artan teknik egemenlik olarak aydınlanma,

Oysa başka romanla­ rında aynı şey, bu kadar radikal biçimde söz konusu değil.. - Kimseye anlatamadım

Zaman geçtikçe ve başka tür feminizmleri keşfettikçe Duygu Asena ile feminizme yaklaşımım örtüşmemeye başladıysa da hep onun kadınların bugün

Koca Yaşar, seni elbette çok seven, yere göğe koya­ mayan çok sayıda dostların, milyonlarca okuyucun ve ardında koca bir halk var.. Ama gel gör ki onların

Kültür Merkezi'nin yöneticiliğini üstlenen Turhan Menlikli, pazar günleri hariç her gün açık olan merkeze ilginin yetersiz olmasından şikayetçi; "Kazım