• Sonuç bulunamadı

EDİTÖRDEN

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "EDİTÖRDEN"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

t ü r k t a b i p l e r i b i r l i ð i

m e s l e k i s a ð l ý k v e g ü v e n l i k d e r g i s i

Tarihsel, kültürel ve iktisadi egemenlik ilişkileri eril iktidarı ayrıksı kılarken, cinsel yönelimleri ayrılaşan Lezbi-yen, Gey, Biseksüel, Trans, İnterseks (LGBTİ) gibi toplumun “zayıf” halkalarını da çaresizleştiriyor. Günümüzde-ki kapitalist devlet yapısı; cinsellik, doğurganlık, aile hayatı gibi ataerGünümüzde-kil normların denetlenmesini, toplumsal cinsi-yeti ve kişinin cinsel yönelimini, nasıl giyineceğini, nasıl ve nerelerde çalışacağını siyasi iktidarın kontrolüne tabi kılı-yor. Cinsel yönelimi ve cinsiyet kimliği farklı olan bireyler, bu farklılık temelinde ayrımcılığın ve eşitsizliğin en kötü biçimlerini deneyimlerken, kapitalist toplumda yeni biçimler alarak süreğenleşen bu olgunun tarihsel arka planını da tartışmaya açıyor.

Erkek egemen biçimler ve söylemler de alabilen heteronormativite, cinsel yönelimi ve cinsiyet kimliği farklı birey-ler açısından genel olarak sağlık, özel olarak ise işçi sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkıyor. Sağlık hakkı, insan hak-ları içinde en tartışmasız kabul edilenlerden olup, bireylerin etnik kökenine, dinine, diline, cinsiyetine, cinsel yöneli-mine, yaşına ve sınıfına bakılmaksızın sağlık hizmetlerine erişimini kapsıyor. Çalışma yaşamında işçi sağlığını etkile-yen etmenlerden birisi de işçinin işverenin dayattığı koşullara “hayır” diyebilme gücüdür. Türkiye’de LGBTİ çalı-şanlar diğer alanlarda olduğu gibi iş ortamında da ayakta kalmak, iş tatmini ve iş başarısında düşüş yaşamamak adına heteroseksüel bireylere nazaran çok daha fazla enerji sarf ederler. Toplumun diğer kesimlerini ideolojik tahak-küm altına almak zorunda olan eril iktidar, sadece kadını çalışma yaşamında ikincil konuma itmekle kalmaz, diko-tomik yaklaşımla “erkek olmayan” herkese hükmeder ve onları çalışma yaşamı dışına iterek emeği değersizleştirir. Böylece çalışma mekânları, ayrımcılığın bir türü olan “cinsel kimliğe dayalı ayrımcılık” sergilenen sahnelere dönüşür. Heteroseksizm dışında kalan cinsel hallerin marjinalleştirildiği durumlarda; kırılganlığın, bireyselliğin, yalnızlaşma-nın ve öteki olmayalnızlaşma-nın kesiştiği yerde, LGBTİ çalışanların var oluş biçimleri de son derece incitici olabilir. İşyerlerin-de eril ortamların “doğal şidİşyerlerin-deti”ne karşı korunma stratejisi olarak en sık başvurulan ise cinsel kimliklerin gizlenme-sidir, ancak bunun da ruh sağlığı üzerine maliyeti ödenir. Çalışma yaşamının katmanlaşmış sömürü düzeni içinde diğer bir kesişim noktasında göçmenlik ve LGBTİ olmak var kuşkusuz; cinsel kimlikleri nedeniyle uzatılan günlük çalışma sürelerinde en ağır çalışma koşullarına dayanmak zorunda bırakılan, cinsel kimlikleri anlaşıldığında işten çıkartılan ve hatta iş bulamadığı için seks işçiliği yapmak zorunda kalan göçmen LGBTİ’ler… Çalışma arkadaşla-rından yönelen üstü örtük tehditler, erkekliği test etmeler, homofobik davranışlar da çalışma ortamlarındaki sözgeli-mi toz gibi, gürültü gibi bir işyeri ortam tehlikesi olarak hep var olmuştur; kimsenin öngörmediği, düşünmediği, gör-mediği ya da ölçegör-mediği bir şekilde...

Patriyarkal kapitalist toplumlarda LGBTİ bireyler cinsel yönelimleri nedeniyle iş bulmakta güçlük çekerler ya da bulduklarında işyerlerindeki yaşamlarını daha da zorlaştırmamak için çalışma koşullarında sağlıklarını olumsuz etki-leyen birçok etmeni dile getirmekten çekinirken; işçi sağlığı ve güvenliği tehlikelerine “hayır” demeleri sıklıkla uğra-dıkları ayrımcılık nedeniyle güçleşir. İşçi sağlığı hizmetlerinin bugünkü taşeronlaşmış hali nedeniyle LGBTİ çalışanın kurum dışından arada sırada gelen bir hekime güvenmesi ve hizmet alması ise neredeyse imkânsızlaşır. Bu nedenle LGBTİ işçinin hastalık tanıları normal popülasyona göre çoğunlukla daha geç evrede konur ve bu durum hem yaşam kalitelerini hem de yaşam sürelerini olumsuz etkiler.

Diğer tarafta bu alanda tartışma odağında olması gereken sendikalar, patriyarkal kapitalist sömürünün en kötü halini deneyimleyen LGBTİ bireylerin, çalışma yaşamında konumlarını güçlendirmelerinin tek adresi olmasına rağ-men; sendikalar ile LGBTİ çalışanların ilişkisine bakıldığında yine erilliğin hakimiyeti görülür. Sendikalar tüzükle-rinde cinsel yönelim, eşitlik ve cinsiyet kimliğe dayalı ayrımcılıkla ilgili maddelerde cinsel yönelim ifadesine yer ver-mekte yetersiz kalmakta, çalışma yaşamında ve sınıfsal ilişkiler kesişiminde LGBTİ çalışanların konumu ve dene-yimlerini dikkate almakta çekinceli davranabilmektedir.

“Türkiye’de sosyal politikalar ve sendikal mücadeleler LGBTİ’leri içerecek biçimde nasıl dönüştürülebilir? Hete-ronormatif olmayan bir sosyal politika mümkün mü? LGBTİ mücadelesi sınıfsal dinamikler ve çelişkiler içerisinde nereye oturur, bu dinamiklerle/çelişkilerle nasıl kesişir yahut örtüşür?” (Altunpolat) Sorusuna yanıt aranmasını, çalışma ortamları açısından başlangıç olarak kabul edilebilecek tartışmalarla politik bir hattın oluşturulmasını arzu-lamaktayız. Ancak, böylesine bir ortamda yer verdiğimiz çalışmalar, tarih ve güncellik arasında salınırken, aynı zamanda ayrımcılık ve özel sömürü biçimlerine karşı bir muhalefet, direniş ve hareketin mümkün olduğuna da işa-ret etmeyi amaçlayabilir mi? Sorusunu kendimize sorarken sonraki sayılarımızda bu iddiayı güçlendirmek beklenti-mizdir…

EDÝTÖRDEN

1

Referanslar

Benzer Belgeler

HBS bu politikayı cinsel sömürü, istismar ve tacizden korunmaya (CSİTK) ilişkin uluslararası kaynaklara dayanarak geliştirmiştir. Bu politika, HBS için Davranış

28 Kasım 2008 tarihinde Bergama’nın Ovacık Köyü’nde "Ovacık Altın Madeni İkinci Atık Depolama Tesisi" ÇED Halk ın Katılımı Toplantısı vardı.. Orada

Fındık Üreticileri Sendikası (Fındık-Sen) Genel Başkanı Kutsi Yaşar, hükümetin fındıkta açıkladığı yeni politikanın f ındık üreticilerinin

Kayseri çevresinde yer alan 12 şehir için ticaret, lojistik ve sağlık merkezi konumundadır..

Bu çalışmacılara göre cinsel istismar, bir erişkin ve cinsel olarak olgunlaşmamış bir çocuk arasındaki, erişkinin cinsel arzularını yerine getirmek

ERP UYGULAMALARININ ÇALIŞMA YAŞAMININ KALİTESİNE ETKİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. (NİTEL

ve di~er kuzey Türk boylar~mn ya~amlar~, sava~ç~l~~~, örf ve adetleri, giyim- leri, siyasi ve ekonomik yap~lar~~ ile ilgili pek çok ayr~nt~, Osmanl~lar öncesi genel Türk

Meselâ Avusturya- yı gezmenin ve burada bu tatil geçirmenin en iyi aracı, otomobildir Kaymak gibi karayolla­ rında kayar, rüya gibi, ormanları aşar,