• Sonuç bulunamadı

Eşinin aracılığı ile görüştüğümüz Yılmaz Güney:Yeşilçam'ı yeniden inşa edeceğim

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Eşinin aracılığı ile görüştüğümüz Yılmaz Güney:Yeşilçam'ı yeniden inşa edeceğim"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T "T— S o > 9 o 9

Eşinin aracılığı ile görüştüğümüz

Yılmaz Güney: Yeşilçam'ı

yeniden inşa edeceğim

İki yıldır tutuklu bulunan ünlü aktör ve yönetmen Yıl - maz Güney de "O " günü bek­ liyor olmalı hiç kuşkusuz. . . Özgürlüğüne kavuşacağı günü. Eşi Fatoş Güney'in söyleme­ sine göre özgürlük, yeni bir yaşam, yeni b ir düzen ve yeni b ir sinema anlayışı getirecek­ miş ünlü ak töre.. . B ir başka deyişle de, katıplaşmışlığınö- tesinde, batıya paralel yeni bir şekil ve biçim getirecekmiş Yeşilçam 'a. ..

Evet, iki yıldır tutuklu bu­ lunan ve bu süre içindede si­ nemadan ayrı kalan Yılmaz Güney, özgürlüğüne kavuştuk­ tan sonra, cezaevindeki hüc­ resinde tasarladığı planları - nı, b ir bir uygulayacakmış si­ nemada. . . Bu konudaki düşün­ ce, fikir ve tasarılarım aktö­ rün eşi Fatoş Güney'in ara - cılığıyla öğrendik. . . Haftada b ir gün kendisini ziyarete gi­ den Fatoş Güney, özgürlüğe kavuştuktan sonra, Yılmaz Gü­ ney'in, sinemada neler yapa - cağını dergimize anlattı. Ön - çelikle şunları söyledi Fatoş Güney:

"Yılm az'ta haftada ancak on dakika konuşabilme olana­ ğına sahibim. Kendisini her zi­ yaretim sırasında, bu on da

-kikanın beş dakikasında mut - laka sinemadan konuşuruz . . . Son ziyaretimde, onu her z a ­ mankinden daha farklı g ö r ­ düm. Bana "Özgürlüğüme ka­ vuşayım sinemada ne güzel şeyler yapacağım bak gör. . ." dedi.Bunları söylerken bile kendini sinemaya kaptırmıştı, adeta oynuyordu . Bu kez gö - rüşümde son derece umutlu bir Yılmaz vardı karşımda. . . Sinemaya karşı duyduğu öz - lem,gözlerinden apaçık oku­ nuyordu. . . "

Yılmaz Güney'in, Yeşil - çam'a döndüğü gün yapacağı ilk işinin ne olacağını Fatoş Güney'e sorduğumuzda"Zaten ben de şimdi bu konuya deği­ necektim. . . " diyerek, şöyle konuştu:

"Yine bu son görüşmemde Yılm az'a, sinemaya döndüğün­ de yapacağı ilk işi sorduğum­ da, sanki bir mimar gibi ce - vapladı bu sualimi. "Y e ş il - çam 'ı yeniden inşa edeceğim." Daha sonra sözlerinin gerisi­ ni şöyle getirdi: " Değişen Türkiye'nin gereken sinema­ sını yapacağım. . . Sinemada şart olan öz ve yeni biçimi sağlayacağım. Benimsemek ve sevmek çok önemli sine - mada. . . İşte, ben sevmeyi ge­ tireceğim sinemaya. . . Hele

Yılmaz Güney 'in eşi F a ­ toş Güney.

seyirci de sevmeyegörsünbir kere. . . İşte, o zaman Türk si­ neması yıllardır arzuladığı hedefine ulaşacak. .. "

Fatoş Güney'in belirttiği­ ne göre ünlü sanatçı, sinema­ ya döndüğünde daha çok yö - netmenlik yönüne ağırlık ve

-Yılmaz Güney "Kurbanlık K atil"film inin bir sahnesinde.

re cek m iş.. .

"Hatta, Yılmaz günün bi - rinde 5röneteceği film leri şim­ diden tasarlamış durumda . Öyle ki, bu iki yıllık süre için­ de 28 senaryo, 5 hikaye ve bir roman yazmış. Sinemaya dön­ düğünde bütün bunları teker teker beyaz perdeye aktara­ cak. Söylediğine göre, dünya - nın en büyük hâzineleriymiş bunlar Yılmaz iç in ... Her gü­ nünün 12 saatini bunları yaz - makla geçirmiş. . . Hala da yazmaya devam ediyormuş. . . Ziyaretlerim sırasında, bana Türk sinemasında neler olup bittiğini soruyor. Bende ken - dişine bilgi vermeye çalışı - yorum. Zaten,o da bu arada devamlı gazete ve dergileri okuyarak sinema dünyasını iz­ leyebiliyor. "

Yılmaz Güney'in, b ir baş­ ka tasarısı da, birkaç hikaye - den oluşan film ler yapmak­ mış. . . Fatoş Güney'in aracı - lığıyla, Güney'in bu konudaki düşüncelerini de öğreniyoruz: "Yılm az'la kısa süren si - nema konusundaki konuşma­ larımızda bana bir de, d ört- beş hikayeden oluşacak film - ler çevireceğini söyledi. Ö r ­ neğin, bir adamın, b ir ailenin, b ir genç kızla erkeğin acı , tatlı ve sevgi dolu yaşam ları­ nı p asajlar halinde b ir filmde toplayacak.. . Y ılm az'la sine­ ma üzerinde konuşurken, bir ara da Türk sinemasındaki o- yunculara değindik. Daha doğ­ rusu bu konuyu o a ç t ı... Söz -

lerini aynen onun ağzından şöyle iletiyorum s iz le r e :

"Şu iki yıl içinde daha da iyi anladım ki, Yeşilçam 'a ge­ len yeniler, paradan başka bir şey düşünmüyorlar. Oysa, si - nemada önde gelen tek şey o- yunculuktur bence. .. Ayrıca, öyle olması da zorunlu. Oyun­ culardaki güzellik ve fizik yal­ nızca beyaz perdenin süsüdür. Perdeyi süsler o k a d ar... Ay­ rıca, daha önceleri sinemaya kaliteli film ler veren birçok yönetmen arkadaşlarımın,son b ir iki yıldır, çaptan düşme - leri beni ister istemez üzün - tüye itiyor. . .Aslında, o n la ­ rın yıllarca sözü edileceği film ler çevirm eleri beni mut­ lu kılar. . .Ama, ne yazık ki , artık Yeşilçam'da yalnızca para rol oynuyor ve de para yönetiyor her ş e y i.. . Oysa , özgürlüğüme kavuştuğum gün, tek başıma da olsam, bu dü - zeni değiştireceğim. İşte, ka - rım Fatoş'un aracılığıyla son b ir kez daha söylüyorum. Y e - şilçam 'ı yeniden inşa edece - ğ im .. . "

■ A L T A N DEMİRKOL

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Onun için Atatürk her fanî gibi ölebilir, fakat, bütün dünyanın hür­.. met ettiği en büyük adam ancak bir kere

Honlama işlemi sırasında oluşan anlık ısıdan dolayı malzemenin sertliğinde çok az bir kayıp söz konusu iken, ezme işleminde ise sertlik değerleri tüm

Two patients’ hearing losses were bilateral; so 30 ears of 28 patients were included in the study.. The degree of hearing loss ranged from mild to profound at the first

Yüksek polifenollü zeytinyağı, metabolik sendroma sebep olan risk faktör- lerinin ortaya çıkışında etkisi olduğu bilinen genlerin ifadesini olumlu yönde etkileyerek

İçerisinde küf mantarları bulunan bazı peynir türleri ile soya sosu gibi gıdaları sağlık tehdidi olmaksızın tüketme- miz küflü ekmek yemenin de zararsız

Ünlü İşadamı Vehbi Koç'un naaşının çalın­ masıyla ilgili yüzlerce ihbar yağmasına kar­ şın, polis en ufak bir ipucu saptayamadı.. Fidye isteyen henüz yok

Bence Naşit, vezni bozuk, zev­ ki bozuk bir çok şiirler söyliye- rek, arada da âdeta mesel halin­ de kalacak pek parlak mısralar yumurtlayan, bunlarla

Merkür, sabah gökyüzünde ve ay bafl›nda Günefl’e çok yak›n görü- nür konumda.. Do¤u ufku üzerinde bu- lunan gezegen, ilerleyen günlerde Gü- nefl’ten