T. C. KÜLTÜR ve TURİZM BAKANLIĞI
,
İstanbul
devlet opera
ve
balesi
lûO l
gCC(2
ü t-y *Müdür ve Genel Sanat Yönetmeni MÜKERREM BERK
T T - ( o 0 5 ^ ^
İSTANBUL DEVLET OPERA VE BALESİ BALE SANATÇI KADROSU
Başkoreograf Sonya Arslan Bale başöğretmeni Özkan Arslan
Kondüvitler Alaettin İlkay - Fetiye Kantarcıoğlu
Bale Piyanistleri : Gönül Arslan - Zeynep Y. Başçetinçelik - Vera Erdinç Hale Yavuz
Masör : Bülent Çelikman
Aysun Aslan Canan Kobaner Özkan Arslan Nigar Akanay Serap Konuk Nasuh Barın Ülkü Aktel Nilgün Kuçani Selçuk Borak Şule Akoğlu Nil Kutval Alim Günay Hülya Aksular Ege Onat Ümit Karabel Pıtırcık Akkermen Alan Ofluoğlu Mustafa Kargıcı Serap Aksoy Deniz Olgay Barlas Kobaner Figen Altuğ Aydın Ord Yavuz Özdel Emel Alper Tülin Uğurman Atilla Özen Beyhan Banarlı Çiğdem Ünal Ender Savaşkurt Sema Başaran Yeşim Öğüt Osman Tahtacı Alev Baymur Aysel Özdel Mesut Tokgöz Nur Berkan Figen Öztunç Mehmet Turpoğlu Nil Berkan Semiramis Sökmen Oğuz Türkölmez Buket Borak Dikmen Seymen Haldun Yedican Lale Çangal Ayhamm Sun Niyazi Zeki Halise Çığ Lale Sezgin
Arzu Demir Nursel Sönmez
Semra Denker Ayşe Tetikcan STAJYER SANATÇILAR
Tacide Deliktaş Meltem Tezmen
Berna Düzkan Sönmez Tuygun Özlem Cansever Verda Düzkan Emel Yanar Yeşim Gökpınar Yüksel Ersin Lale Yurdatapan Buket Işılay Rana Evcin. Gül Yedican Ege Peremeci Ümit Gökhan Tuvana Yücel Şule Sunguroğlu Vecibe Güner Fulya Yücesoy Dehen Türel Sibel Kasapoğlu Nilay Yeşiltepe Ahu Usta
Deniz Kuruoğlu Tülin Yetik Ahmet Eroğlu Alev Kutnay Figen Zambakçı Murat Üstün
Natık Veral Kaan Yazgan Soyadı alfabe sırasına göre. Ercan Yüken
MÜZİK :
AMIROV, FİKRET MEŞADİ CAMİL OGLY
22 Kasım 1922’de Kirovabad'da doğan Azerbey- canlı Amirov, SSCB ve Azerbeycan Devlet Sanatçısı dır. Aynı zamanda Azerbeycan kompozitörler cemiye ti ve Azerbeycan Bilim Akademisi Başkanı olan Ami rov opera, bale, senfonik danslar, müzikal komedi, senfonik şiir, konçerto, romans ve şarkılar yazmış tır Besteci çalışmalarında folk müziğini işlemiş, eser lerinde folk enstrümanları kullanmıştır.
Başlıca eserleri: Sevil Operası, 1001 Gece Ma salları balesi, Nasiml’nin Öyküleri balesi, Kaspiya Zaferleri balesi, Kalbe Hükmeden, Neşeli Haber mü zikalleri, Nizami senfonileri, Kürt (Gülistan, Bayatı, Şiraz) senfonik şiirleri, Arap ezgileri süiti, Azerbey can süiti, Azerbeycan Grevürü, Azerbeycan kapriçyo, ikili keman için piyano ve orkestra konçertosu.
Fikret Amirov’un SSCB dışındaki başarısında dörtlü çalışmanın (dekortatör-müzisyen-şef-koreograf işbirliğinin) payı büyüktür. Bestecinin zengin yara tıcı gücü geleneksel müzik kültürü tüm eserlerin de belirgin bir biçimde hissedilmektedir.
D. Schostakovvitsch Fikret Amirov’dan övgü ile söz eder:
«Melodi onun bestelerinde en önemli yaratıcılı\ unsuru
olara\ yer alma\ta. Bu melodilerde sevgi ve aslç efsaneleri,
Rubens’in tablolarındaki çağlayanlar gibi izlenebilir.»
Fikret Amirov’un eserlerini SSCB'de Natana Rahlina, Egenija Svetlanovva, Genadii Rajdestvenski gibi devlet sanatçısı şefler ve SSCB dışında da G. Abendrat, Gans Rogner, L. Stokovski, Şarl Munş gibi şefler yönetmiştir.
Bestecinin en son eseri henüz tamamlanmış olan 3 perdelik Nizami Balesidir. Amirov’un 20 Şu bat 1984’te Bakû’de ölümünden kısa bir zaman ön ce 60. yıl jübilesi yapılmış kendisine SSCB'nin en büyük cumhuriyet ödülü verilmiş ve meclis üyesi seçilmiştir.
KONUK KOREOGRAF
NAZİROVA NAİLYA MEHMETOVNA
4 Nisan 1336 doğumlu sanatçı Azerbeycan Dev let Sanatçısıdır. SSCB'den özel ödül almıştır.
Başlıca yapıtları:
Prokofiev : Cinderella, Sonbahar, Karaev: Leyla ile Mecnun, Vanstayn: İlham, Amirov: Nasimi'nin Öy küleri, 1001 Gece Masalları, Opera Sevil, Kaspiya Zaferleri. Nazirova sahneye koyduğu eserlerle sadece SSCB’de değil Avrupa’da ün yapmıştır.
KONUK ORKESTRA ŞEFİ
RZAYEV, NAZIM ASADULLA OGLY
ORKESTRA ŞEFİ
OKAN DEMİRİŞ
14 Şubat 1925 doğumlu Rzayev, Azerbeycan Devlet Sanatçısıdır. Moskova Devlet Konservatuvarf nın Keman Bölümünü bitirmiş daha sonra da Or kestra Şefi olarak mezun olmuştur.
Rzayev, Bakû Devlet Opera ve Balesi'nde pek çok eser idare etmiş, 1958 yılından beri de Amirov’la
birlikte çalışmıştır.
Rzayev, Bakû Devlet Konservatuvarı Bale Bölü- mü’nde öğretmenlik yapmakta, aynı zamanda da Ka mer Konser Orkestrası Müzik Direktörü olarak çalış maktadır.
1942 İstanbul doğumlu besteci ve orkestra şefi Okan Demiriş, Ankara Devlet Konservatuvarı me zunudur. Halen İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nde orkestra şefi olarak görev yapmaktadır.
Besteci Okan Demiriş’in yazdığı eserlerden ses lendirilmiş başlıca yapıtları: Hançerlj Düzü, Digor, Pasinler, Handere, Girne orkestra süitleri; Piyano Konçertosu, Keman Piyano Sonatı, IV. Murat Opera sı. Bestecinin son operası üç perdelik Karyağdı Ha tun operasıdır.
KONUK DEKORATÖR
NARIMANBEKOV, TOGROL FARMANOVİÇ
-7 Ağustos 1930’da doğan Azerbaycan'lı Nariman, Azerbaycan Devlet sanatçısıdır ve SSCB'den özel ödül almıştır. Aynı zamanda iyi bir ressam olan sa natçının yağlı boya resimleri Amerika, Fransa, Ka nada, İtalya, Batı Almanya, Macaristan, Çekoslovak ya, Polonya’da sergilenmiştir. Nariman ayrıca SSCB'
de ünlü kişilerin anıt heykellerini de yapmıştır. 1969 yılında tiyatro dekoru yapmaya başlayan sanatçının başlıca yapıtları: Kara Karaev: Yedi Güzel, Faraca, Karaeva: Gabustanın Gölgeleri, Amirov: 1001 Gece Masalları, Kaspiya Zaferleri, Nasimi'nin Öyküleri ve Opera Sevil.
BAŞKOREOGRAF
SONYA ASLAN
Bulgaristan, Vidin doğumlu Sonya Aslan, Sofya Devlet Bale Okulu mezunudur; Moskova Gitis Üni- versitesi'nde bale öğretmenliği eğitimi görmüştür. Sanatçı, Sofya ve Münih Ulusal Tiyatroları'nda dans etmiş; Sofya Devlet Bale Okulu'nda, Doğu Alman ya Grosse Bale Okulu’nda, Avusturya Graz Devlet Operası'nda, Londra Alexander Roy Bale Tiyatro- su'nda, Belçika Royal Ballet De Wallonie'de, İstan
bul ve Ankara Devlet Opera ve Balesi'nde, Milano Scala Tiyatrosu'nda, Almanya Hannover Bale Oku lu'nda bale öğretmenliği yapmıştır.
1980-1983 yıllarında Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Halk Dansları Topluluğu başkoreograflığı ya pan Sonya Aslan, 1984-1985 sezonu başında İstan bul Devlet Opera ve Balesi'ne başkoreograf olarak atanmıştır.
Ortaçağ Arap edebiyatının bu biiyiilç yapıtının felsefi değeri, hümanistik özelliği ve milli \ara\teri bana \adın için \admm akıllılığını ve ruhsal güzelliğini dile getiren bir ilahi olarak ka^ul edilebilecek bu baleyi yaratmama neden olmuştur.
Fikret Amirov
konu
Şah Şahriyar ve güzel karısı Nurlda'nın aşkları dillere destandır. Birbirlerini sevmelerine karşın, ava meraklı olan Şah, genç kadını yalnız bırakıp ava gi der. Nurida okadar üzülür ve umutsuzluğa düşer ki, kederini dağıtmak için bir eğlence hazırlatır.
Mutsuz bir rastlantı, erken dönen Şah Şahriyar, karısını diğer çiftlerle birlikte sevişirken görüp, çıl gına döner. Gözü kararan hükümdar, aman dinleme den genç kadını öldürür.
Tek başına kalan Şah Şahriyar, aşk, utanç, piş manlık gibi karmaşık duygular içinde yıkılmıştır. Al datılmış kocanın vicdanı cellatlar biçiminde şekil lenir. Hep birlikte ölüm telkin ederler.
Şaha sevdalanan Şehrazat onu yumuşatmaya çalışır. Akıllı kız tüm kadınların kötü olmadığını ve gerçek sevginin ne olduğunu anlatmaya kararlıdır. Tüm duygularıyla Şah Şahriyar'ı 1001 Gece Masal-
ları'na sürükler.
Denizci Sinbat, Alaaddin’in Sihirli Lambası, Ali Baba ve Kırk Haramiler masalları birbiri ardından gelir. Şah Şahriyar, Şehrazat'ın anlattığı masallarla sevginin yüceliğini görmüş, yüreği yumuşamıştır. Tüm cellatlar öldürülür.
İki sevgili çok mutludur. Uzaktan avcıların se si işitilmektedir yine. Şah Şahriyar karısından sevgi ile izin ister ve kendisini almaya gelen avcılarla birlikte çıkar.
Şehrazat, sevinç içinde bir şölen düzenlemeye karar verir. Şah Şahriyar, eğlence hazırlıklarını du yar duymaz geri döner. Güzel kadın kendisini tö renle karşılamakta mutluluklarını da herkesle pay laşarak kutlamaktadır. Kötü günler geride kalmış tır ve artık herşey bambaşkadır.
İyilik kptülüğü, sevgi nefreti yener. 1001 Gece balesit kadınların bu yoldaki çabalarını dile getiren sürsel bir ya pıttır.
Müdür ve Genel Sanat Yönetmeni Mükerrem BERK
Fikret AMİROV
1001 GECE
Bale 2 perde
Libretto : Nailya NAZİROVA / Rustam İbrahim BEKOV / Maksut BEKOV
Orkestra Ş e fi: Nazım RZAYEV, Okan DEMİRİŞ Koreografi ve Sahneye Koyan : Nailya NAZİROVA Dekor: Toğrol NERİMANBEKOV Kostüm : Tair TAIROV
Şehrazat Şahriyar Nurida : Rap : Mavi Kız : Kuş : Sinbad : Budur Güzeli: Alaaddin : Kaldun : Cin : Maracana : Ataman : Ali Baba : Cellatlar:
Canan KOBANER / Deniz OLGAY Özkan ARSLAN / Haldun YEDİCAN
Hülya AKSULAR / Nur BERKAN / Alev KUTNAY Mehmet TURPOĞLU / Haldun YEDİCAN
Lale SEZGİN / Nilay YEGİLTEPE Selçuk BORAK / Yavuz pZDEL
Mustafa KARGICI / Mehmet TURPOĞLU / Haldun YEDİCAN Hülya AKSULAR / Sibel KASAPOĞLU
Mustafa KARGICI
Ümit KARABEL / Mehmet TURPOĞLU / Murat ÜSTÜN Barlas KOBANER
Pıtırcık AKKERMAN / Nil BERKAN / Nursel SÖNMEZ Ümit KARABEL / Yavuz ÖZDEL / Murat ÜSTÜN Attila ÖZEN / Oğuz TÜRKÖLMEZ
Selçuk BORAK / Ahmet EROĞLU / Alim GÜNAY Ümit KARABEL / Mustafa KARGICI / Yavuz ÖZDEL Mehmet TURPOĞLU / Oğuz TÜRKÖLMEZ / Murat ÜSTÜN Natık VER AL / Kaan YAZGAN / Niyazi ZEKİ
-- Soprano Solo : Ayşe İlknur KAFKASYALI
İstanbul Devlet Opera ve Balesi Koro ve Orkestrası Sanatçıları.
Aynı rolü paylaşan sanatçıların İsimleri soyadı alfabe sırasına göre yazılmıştır.
Kondüvit: Alaettin İLKAY / Fethiye KANTARCIOĞLU
Repetitörlef: Yükse! ERSİN / Ender SAVAŞKURT Konzertmeister
Korepetitörler: Vera Erdinç / Nurten Tezmen KOLÇAK
Alev KUTNAY Nur BERKAN Nilay YEŞİLTEPE Lale OLCAR
'.v /
Mehmet TURPOĞLU
Mustafa KARGICI Ender SAVAŞKURT Ümit KARABEL Murat ÜSTÜN Barias KOBANER
Nil BERKAN
1001 g e ce
m asalları
Pek çok dünya dillerine çevrilmiş olan 1001
Gece Masalları, Arapça öykü, masal, destan ve fık ralardan oluşan bir kitap dizisidir. Öykülerin önemli bir kısmı Ahmet Nazif efendi tarafından 1851’de altı cilt yazma, 1870’de de dört cilt yazma olarak Türk çe’ye çevrilmiştir. Bu öykülerin ve masalların bir- kısmı geleneksel Türk masallarına dönüşmüş, bir kısmı taşbasması olarak basılmıştır.
1001 Gece Masalları bir çerçeve öykü içine giren yüzlerce öyküden oluşur. Her öykü, ikinci ya da üçüncü derecede çerçeve öykü oluşturmaya uy gundur. Şehrazat’ın anlattığı öykülerin ya da ma salların herhangi bir kahramanı, bazan bir nedenle karşısındakine bir yeni öykü anlatır; bu öykünün içine de, aynı şekilde bir başka öykü girebilir.
1001 Gece Masalları, Arapça’ya, Farsça Hezar-
Efsane (Bin Masal) adlı bir kitap dizisinden geç miştir. Çerçeve öykülerde ve diğer öykülerdeki kah ramanların adları ve tarihi bazı olaylar İran’dan alın madır. 947 yılında Mas’udi’nin Muruc 'el-zeheb adlı kitabında, o tarihlerde Araplar arasında «Bin Gece» ya da «Binbir Gece» diye anılan bir öykü dizisinin bulunduğu, Arapça’ya bazı Hind ve Yunan öyküleri gibi, İran’dan geldiği, asıl adının ise Hezar-Efsane olduğu söylenmektedir. IX. yüzyılda yazılmış bu öy külere ait, bulunmuş eski bir yazma parçası da bu kanıtları doğrulamaktadır.
1001 Gece Masalları'nın bazıları İran ve Hindis
tan’dan alınmadır. Çerçeveli öykü tekniği çok eski Hind edebiyatında kullanılmıştır. Bu olayı geciktir mek ve zaman kazanmak amacıyla öykü anlatma tek niğine Hindistan'da rastlanmaktadır. Ayrıca, kadınla rın sadakatsizliği ve iki kardeşin geziye çıkmaları Eski Hind Masallarından oluşan Kata Sarit Sagara adlı kitapta da işlenmektedir. Ne var ki, 1001 Gece
Masalları pek çok Arap asıllı öyküyü de içermekte dir. Tüm yapıt, dört ayrı başlık altında toplanabilir:
1) Hind asıllı öyküler, 2) İran asıllı öyküler, 3) Harun'ür-Reşid çağı halkına ait öyküler. Bunlar, çok daha ustaca işlenmiş ve düzenlenmiş gerçek olay lar dizisidir. 4) Fatımiler ve Memluklar çağına ait Mısır asıllı öyküler. Bunlar, akıl ve mantık dışı ko nulardan oluşmakta, düzenleniş ve İşleniş açısından da diğer öykülere göre daha zayıf kalmaktadırlar.
Ayrı ayrı oluşmuş, yazı haline geçtikten ya da geçmeden önce 1001 Gece Masalları içine girdi ği sanılan yukarıda sözü edilen gruplar dışında ka labilecek öykülere de rastlanmaktadır. Yedi Vezirler, Gemici Sinbat, Anadolu’da Emeviler ve Abbasiler ça ğına ait Omar'ul-Nu'man ve oğullarının maceraları, İspanya'da yayılmış Haki Tavaddud öyküsü, Yahudi asıllı Haykar Hakim öyküsü gibi...
1001 Gece Masalları son şeklini Mısır'da, son Memluklar zamanında almış olmalıdır. Öykülerin ya da masalların yazarlarını bulmak olanaksızdır. Do ğu ülkelerinin geleneksel öykülerinden ve folklorla rından pek çok şey eklenmiş ve olaylar renklendi rilmiştir. Öyküleri derleyen, düzene sokan ve yeni den yazan bir çok yazar olduğu sanılmaktadır.
Özellikle Bağdat asıllı öyküler, nazım karışımıdır ve bize öz türkülü öyküleri anımsatırlar. Nazım par çalar, kahramanların güçlü duygularını anlatmak amacıyla eklenmiş gibidirler ve öykünün sürekliliğini bozarlar. Bazı şiirleri Ebu Nuvas, İbn’ül Mu’tazz, İs- hak’ül-Mevsıli gibi şairlerin yazdığı sanılmaktadır.
Gal-land yapmıştır. Fransızca tercüme, son iki cildi Gal- land'ın ölümünden sonra olmak üzere on iki cilt ha linde basılmıştır. 1704-1717 yılları arasında basılan bu yapıtın tercümesinde çeşitli yazmalardan ve söz lü anlatımlardan yararlanılmıştır. Galland’dan sonra yapıt İngilizce, Almanca ve diğer Avrupa dillerine de çevrilmiştir. 1001 Gece Masalları dünya edebiyatı nın malı haline gelmiştir. En iyi tercümelerin Lane ve Payne tarafından İngilizce’ye, E. Littmann tara fından da Almanca'ya çevirisi olduğu bilinmektedir.
1001 Gece Masalları’nın çerçeve öyküsü şöyledir: Semerkant Padişahı Şahzaman, kardeşi Sasan şehri hükümdarı Şehriyar'ın ülkesine gitmek üzere sarayından ayrılır. Unuttuğu birşeyi almak için sa rayına döndüğünde karısının kendisini bir zenci köle ile aldattığını görür; her ikisini de öldürür. Şehriyar'ın ülkesine giden Şahzaman kardeşinin avda olduğu bir sırada Şehriyar’ın karısının da kocasını aldattığını görür. İki kardeş gezmeye çıkarlar. Kıyıda dinlenir ken denizden bir yaratık çıkar. Yaratık birlikte bir sandık getirmiştir. Sandıktan çok güzel bir kadın çı kar ve yaratığı dizinde uyutur.
Güzel kadın, ağacın tepesinde saklanmakta olan iki kardeşi görmüştür. Kocasını uyandırmadan onlarla yatar ve zorla parmaklarındaki yüzükleri alır ve koynundan çıkarttığı bir ipe dizer. Bu ipte 570 yüzük dizilidir ve her yüzük yarattığın korkunç kıskançlığına ve karısını denizin dibindeki sandık içinde saklamasına karşın, kadının baştan çıkart tığı erkeklerden alınmıştır. Tüm kadınların sadakat sizliğine inanan Şehriyar, saraya döner dönmez ka rısını öldürtür. O günden sonra da, her gece bir genç kızla evlenir ve ilk gecenin ardından boynunu vurdurur. Üç yıl böylece geçer. Padişaha kız bul makla görevlendirilmiş vezir kız bulamaz hale gelir. Vezirin kızı Şehrazat, babasına yardım etmek için Padişahla evlenmeye karar verir. Vezir kızını cay dırmak için hayvanların dilinden anlayan adamla
karısının öyküsünü anlatır. Ne var ki Şehrazat ka rarlıdır. Padişahın sarayına gelince, gerdeğe gir meden önce kızkardeşi Dünyazad (ya da Dinarzad)'ı çağırtır. Dünyazad yeni evlilerin odasında bir köşe ye saklanır. Padişah Şehrazad'la bir süre konuşur.
Dünyazad ablasından bir masal anlatmasını ister. Şerazad masal anlatmaya başlar, gecenin geç’ sa- tinde masalı öyle meraklı yerinde keser ki, padişah masalın sonunu öğrenmek için karısının idamını bir gün geri bırakır. Şehrazad, her gece anlattığı öy külerin sonunu tamamlamadan Padişah’ı binbir ge ce oyalar. Öykü ve masalların öğretici ve ibret ve rici etkisi altında kalan Padişah, karısının becerikli liğine ve zekasına da hayran olur ve Şehrazad’ı öl dürmekten vaz geçer.
Petis de la Croix’nin tercümesiyle Les mille et
un jcurs, adıyla 1710-1712 yılları arasında beş cilt olarak yayımlanan ve 1001 Gece Masalları'na ben zeyen diğer bir hikâyeler dizisi daha vardır. Burada ki çerçeve öykü farklıdır; Kişmir hükümdarı Turan beyin kızı Ferahnaz, erkeklerin sadakatsizliğine ve hainliğine inanmaktadır. Dadı evlenmek istemeyen Ferahnaz’ı vazgeçirmek için öykü anlatır. 1001 Gece Masalları’nda farklı olarak, öyküler güneş do ğunca anlatılmaya başlanır, gün batımında kesilir. Öykülerin çoğunda erkeklerin vefalılığı kanıtlanır.
1001 Gün Öyküleri Türkçe’ye Ali Raşit tarafından ilk cildi 1867 yılında, ikinci cildi ise 1873 yılında çev rilmiştir. Recaizade Mahmut Ekrem'in «Çok Bilen Çok Yanılır» adlı komedisinin konusu bu diziden alınma lıdır.
1001 Gece Masalları, tüm masallar gibi halkla birlikte varlıklarını sürdürmüş; doğunun kültürün, felsefesini, insanların ortak duygularını, düşüncele rini ve fantazilerini işlemişlerdir.
Derleyen : Seba TÜRKER
LA TRAVIATA MACBETH Suna KORAT — Cemalettin KURUGÜLLÜ Mete UĞUR
1001 GECE BALESİNİN ORKESTRA KADROSU
Konzertmeister: Viola
Ergun TEKİNSON
Ani İNCİ
1. Violin Ümit ASYALI
Selçuk KUNDAKÇI Mete YESÜGEY Mustafa CANOĞLU (Konzertmeister Muavini) Gökalp ŞİMŞEK Armağan YESÜGEY Fatih EVCİL Berna TUNCER Cengiz KÜÇÜKYILDIRIM Meral BETİMEN Violonçello
Fikret BOZKURT Saim ERKUL Gülten TANGÜNER Ergün KUŞÇU
Cihangir KUTNAY
2. Violin Arif Kemal SOYAK
Yılmaz AKAOGLU Cüneyt BALKIZ Ayşe KÜÇÜKYILDIRIM
Ferdane AKPINARLI Kontrbas Nilüfer BAYRAKTARKATAL Günnur PERİN
Kerim SOYSAL
Arp Metin IRMAK Dilek ÖZGÜNSÜR Mustafa AKIN
Piano — Çelesta Tar
Vera ERDİNÇ Şener ÖNALDI
Flüt Ümit YURTLUK Kamil ŞEKERKARAN
Nuri KARAER Trompet
Obua Metin ÖRSER Şenova ÜLKER
Bilgehan ARKAN Edip POLAT Hüsnü NEGİZ
Fuat ÇELİK Trombon
Klarinet Sezai TARAKÇI Neşet BETİMEN
Ahmet ERMAKASTAR Metin ÇOTAL Tülay ÖRSER Nejat DAYI OĞLU Turgut AKTAŞ
Fagot
Tuba
Mehmet SELEK Tacettin ÖZMEN
Mehmet Ali BOGUÇ Vurma Sazlar
Yunus Emre ARKAN
Tülin TİTİZ Korno Ertuğrul TUNALI Selçuk YARAR Erhan PAMUKBEZCİ Mehmet SÖKMEN Osman Kut DİNÇER Çığ TURGAY Haluk TÜMER Kambiz YAGHMAİE
İstanbul Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü Yayınları 1985-1986 sezonu İmtiyaz Sahibi İstanbul Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü Adına Mükerrerin Berk Yazı İşleri Sorumlusu Yekta Kara Yöneten Günay Sancaktar Güler Ataker Grafik Ulya Tüfekçi Fotoğraflar Halûk Akgöl Levent Veziroğlu Yenilik Basımevi
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi